25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
19 Ağıutos 1939 CUMHURİYET Eksiklerimiz İLİMKÖSESİ İHTİRALAR Partallıkla mücadele Bizde köylü fena giyiniyorsa bunun sebebi fakrı zaruret değil bilmemezlik, görmemezliktir Yazan: S. S. BERKEM Bundan be§ altı ay evvel 7"ımes'in bir muhabin Toros ekspresıle memleketimizden geçmiş. Gazetesine yazdığı bır mektubda seyahat intibalarını anlatırken sözii giyim bahsine naklediyordu. Muharririn aradan hayli zaman geçtiği halde zihnimden bir türlü çıkmıyan bir hazin cümlesini dılimize çevirmeğe bir türlü elim varmıyor. Fakat gelin tahammül edın de bunu birhkte okuyalım: «Türkiyede pek az kimse munlazam giyinmiştir. hlalkm kısmı azamı çullar ve paçavralarla örtülüdür.» giyimsizliğe, bakımsızlığa ahştırmışlar. Yamah elbiselerle gezmek sevab işlemek gibi birşey olmuş. Evlerin intizamı bozulmu$. Sünepelik, derbederlik, dervişlık kisvesine bürünmüş ve atavık bir hal almış. Neticede gördüğümüz şu manzara hasıl olmuş. Millî meseleler arasında aziz Şefimizin üsîünde ısrarla durduğu noktalardan biri ; köylünün giyimidir. Ne yapıp yapıp sür'atle tedavi edilmesi lâzım gelen bu yara, cidden mühimdir. Bunun bir gün dahi ihrnale kat'iyyen tahammülü yoktur. Köylü ve ucuz elbise... Hiç şüphesiz esaslı tedbirlerden biridir. Fakat yalnız bununla iktifa etmek maksadı temin edemez kanaatindeyim. Köylü icin ucuz elbise yetistirmekle beraber aoğıda sayacğım şu radikal tedbirlerin tatbik kabiliyetlerini ' etüd etmeliyiz: İlimde kooperasyon Ingiltere niçin Akdenize hayatî bir değer verir ? Yazan: E. Monroe 1935 eylulünde vukua gelen ve devletlerın Akdeniz politikasının mahiyetinı değiştiren hâdıseler, hassaten İngıltereyi sarsarak uyandırdı. İki İngiliz nesli, bu denızı, hantalar üzerinde «baştanbaşa kırmızı bır çızgi ile gösterilen» bir Hındistan yolu telâkki etmış ve bu yolun «Cebelüttarık kadar emnıyetiı» olduğuna inanmıştı. Halbukı, bır iki haftalık Dır zaman, bu telâkkınin artık hükümsüz, hatta belki de efsanevî olduğunu ispata kâfi geldi. İngiliz donanmasının, İtalyayı, Habeş seferinı yapmak için bu yolu kullanmaktaıı menetmeğe kâfi geimediği ve hava kuvvetine sahıb bir devletle çarpışmak tehlikesine maruz bulunan bu donanmanın, daba emin bir üs aramak üzere Maltadan aynldığı görülünce, Britanyanın zâfı anlaşıldı. Geçenlerde Ankarada Yenişehirdeki Emniyet âbıdesinin önünde, kıhklarından ecnebi oldukları anlaşılan iki seyyah yoldan geçen birkaç köylümüzü sıraya dizmiş, resimlerini alıyorlardı. Ne kadar yazık ki bu köylüler Times muhabirinin çul ve paçavra ile örtülü diye tasvir ettiği k:sımdandı. Bu seyyahlar çıkardıkları bu resimleri acaba ne yapacaklardı? Hiç şüpMeselâ, belediyelerimiz şöyle bir karar hesiz memleketlerine gittikleri zaman bunvermelidir: «Belediyemiz hududları içinlan tanıdıklanna gösterecekler ve: de gerek müteahhidler ve gerek hususî şa Işte size Türk köylüleri! hıslar tarafından yaptırılacak inşaatta kulDiyecekler. Modern tekniğin mütevazi, an:lacak olan amele mavi gömlek ve don fakat sevimli bir nümunesi olan bu âbide giyecektir. Amelenin muhtelif biçim ve Efkârı umumiye, emniyetsizliğe alısık ıle, önünde fotografı alınan pejmürde man cinste, yırtık pırtık elbise gı'vrnesi kat'iyyen olmadığı için, fazla telâşa düşmüştü. Süzara ne kadar elîm bir tezad teşkil eder. va«ak edı'lmi?tir. Bu karar hilâfında hare veyş kanalı açılah, yanı 1869 danben, Akdenizde İngiliz müstahkem üslerini gösterir harita Diyemezsiniz ki Baş Şehrimizin en mu ket edenler v.s.» İngiltere Hındistan yolundan dolayı bir tena caddelerinde bile sık sık tesadüf ettiyoluna, anahat ismini verirken ilk düşünŞu üç satırlık karar bana öyle geliyor tek defa endışeye düşmüş, fakat uzun bir bir tez olmadığını iddia ediyorlardı. ğimiz bu partalhk, bu zevksizlik manzaİngilterenin zâfını 1935 te haykıran düğü şey sür'at meselesidir. İmparatorki Ankararan manzarasını birdenbire de saadet ve muvaffakiyet devresi teşkil eden rası zaruretten, yoksulluktan ileri geliyor. Akdeniz siyaseti tarihi, ona bu telâşı u asabî sesler, Maltanın ve Cebelüttarıkın luk arazisinin müdafaası plânlarını tatbik ğiştirecektir. Radikal tedbirlerden biri de Böyle bir iddia kat'iyyen kabul edilemez. mevkiine kovarken, elinde bulunan kanal şu olabilir: Şehirler, medenî insanların nutturmuştu. 1893 teki Fransız Rus it takvıye ve tahkimi, tedafüî kudretlerinin Sibirya ve Türkistan taraflan müstesarttırılması lehindc.ı • sssıs mütale sayesinde, bu sür'at keyfiyeti çok işine yaşadığı yerlerdir. Buralarda müstekreh tifakı haberlerinin tevlid ettiği heyecanlar na, bir aralık bütün Rusyavı dolaşhm. Kıaları karşısında sustuıar. Bu mütehassıs yarayacaktır. îkinci derecede düşündüğü şehir ve kasaba methallerindeki polis veya sıkilesini, Büyük Britanya, 1935 senesirım, Kafkasya ve şımalî Rusyayı gözleların sözüne itimad eden vergi mükellef c;het, imparatorluğun birliğini ve Britanne kadar bır daha duymamıştır. jandarma noktaları bu şekil ve kıyafetteleri, bu uğurda yapılan masraflara, para ya adalarınin refahını temin hususunda, rimi dört açarak gezdim. İstırablı bir ihMussoünı'nin, Habeş seferı meselesinki insanların şehre girmelerini menetmetilâli takib eden uzun inkılâb yıllarında deki şiddetli azmi, uzun âsudelik yılları sı mukabilinde kendisine verilen şeyin ne Akdenizin bahşettiği kolaylıklardır. lidir. İngiliz mükellefi, Akdeniz yolunun uhayli sıkmtıh ve buhranh günler geçiren nin semeresi olan bu huzur ve sükunu dar olduğunu hemen de bılmeksızin, iştirak Diğer taraftan Halkevlerinin köycülük etti. zunluğunca gemi ve deniz üsleri inşaatıbu halk kendisine çeki düzen vermeği hiç madağın etti. Anî surette uyanan İngilizBırçok kimseler Maksvel'i telsiz tel ihmal ctmcmiş. Buralarda yamalı elbise şubeleri faaliyete geçip köylüye temiz gi ler, vaziyeti âcilen teemmül etmek zaAşağıda okuyacağımız bahisler, bu na ve teçhizatına sarfedilen paranın sulh yınmenin faydalarını anlatmah, bu kıhkta grafa yol açması dolayısile şöhret kaz^ngöremezsiniz. Yırtık pırtık çizmeye, çarruretınde kaldılar. Eğer Malta, hava si suretle yapılan sılâhlanmanın, müdafaa zamanında kendisine ne favdası olacağı pık çurpuk kunduraya raslayamazsınız. gezdikleri müddetçe şehirlere sokulmıya lâhlarının mevcudiyetipden dolavı, emın sını istihdaf ettiği îngıliz menafii neden yolunda bir sual irad etse, bu suale ala mış olan elektromanyetik nazariyesınia Herkesin kendine göre muntazam bir gi caklarını, bunun ne kadar ağır bir muame bir melce olmaktan çıkarsa, bütün öteki ibaret olduğunu gösterecek ve İngıüz cağı cevab şu olacaktır: «Evet, bu gemi kâşıfi olması yüzündejı takdir ederler. yim tarzı vardır. Gözlerinizi tiksindirecek le olduğunu uzun uzadıya ve musirren i kürük müstahkem mevkileri işe yaramaz mükellefinin, ödedıği para ile satın aldı ler ve bu üsler, harice karsı Jngiltereyi Halbuki Maksvel'in bunun kadar mü hım keşıfleri çoktur. Renk ihtisas'nın üç zah etmelidir. manzaralara tesadüf mümkün değıldir. telâkki etmek mi lâzım geliyordu? O tak ğı şey, bir harb vukuunda taarruzlara sevimsiz gösteriyorsa da, dahilde ve doiptidaî renk (kırtnızı, mavi ve yeşJ) ia Kaymakamlar, nahiye müdürleri ve dirde Cebelüttarık, Kıbns, Aden ne cla mukabele imkânından çok daha kıymftli minyonlarda uyandırdığı ıtımad sayesinS.ze Bulgaristandan da misaller veremuhtelif nı«r>pfh<» lrjrıtmatılp Vıacıl nM ı . maarıf teşkılâtımız canlı bir hamle ile bu caktı? Akdeniz yolu hâlâ ana yol mu 'dı? bi'ı maid olduğunu anlatâcafctır. bilirim. Hem bu misallerim mukayeseli oğunu ve bunların terkıbıle dığer renkîerin Filhakika, Akdenizdeki bu vaziyet, lacağı için çok ühimdir. Türklerin kesafet bid'ata karşı hücuma geçmeli, gazeteleri Hükumet, parasını ve kuvvetini Kap'tan Akdeniz yolu: dominvonlar ve Hındistan tacirlerını Bü çıkarılabileceğini o bulmuştur. Yirmi alle yaşadığı Deliormana gidiniz. Türklerin miz ardı arkası gelmez sistematik bir pro dolasan daha emin yola dökse, daha müKap yolu taraftan olan Mussolini, Ak yük Britanya ile alış veriş yaparak, va tı yaşında iken Zühal halkalarının ne nasib olmaz mıydı? ve Bulgarlarm bir arada yaşadığı muhtelit paganda neşriyatına başlamalıdır. denizin, Büyük Britanya için, sadece ö <?mak için satmak mecburiyetinde bulun sulb ne de mayı halinde bulunmayıp seyköyler göreceksiniz. Ganço'nun yirmi deKöylümüz bugünkü kıyafetini gayet taAskerler ve mütehassıslar, bidayette, teki yollardan farksız lâalettayin bir yol, duğu malları kendisınden satın almağa yare etrafında devreden zerrelerden ibakar tarlası, Mehmedin de yirmi dekar tar biî bulmaktadır. Bunun tabiî olmadığını, bu mesele hakkında biribırıne zıd nok^ai hatta rahat bır kestirme yol olduğunu söy teşvik etmeVtedir. Gene bu yolun emniyeti ret olduğunu riyazî tahlılle ispat etmişlası vardır. Bu tarlalar yanyanadır. Her bilâkis son derece çirkin, son derece müs nazarlar dermeyan etmekten başka bir ler. İlk bakışta, bu mülâhaza doğru gibi sayesinde, îngiliz ticaret filosunun kazanc tır. Zuhal halkaları üzerindeki çahçma ikısinde de mısır ve ayçiçeği yetişir. Mah tekreh bulunduğunu ona anlatmak lâzım şey yapmadılar. Kımisı, İngılterenın, Akgorünüyor. ıhtımali artmaktadır. Gemiler, sahilWi yüzünden gazlerin hassalarına teveccüh sul ayni kalitede ve ayni miktardadır. dır. Ona anlatmalıyız ki ahiretten evvel denızden sarhnazar etmesini muvafık göHalbuki, İngiliz hükumeti, Mussolini çok ka'aba^k olan bu yol bo'unca, İs etmış ve gazlerın sınetık nazarıyesımn Vakti gelınce Ganço da, Mehmed de içinde yasadığımız dünyayi imar ile mü rüyor ve bu sayede çıfte deniz yoluna sayi de, Kap taraftarlarını da bu tarzdaki nanyadan Çine kadar. bütün İn°;iliz ta esaslarını kurmuştur. Bu esaslara istinad mahsullerini ayni pazara gdtürüp ayni fiat kellefiz. Ona anlatmalıyız ki bu kılık ve hıb olacağını söylüyor; kimisi de, bu yoiu mütalealarında haksız buluyor ve dıyor cirleri lehine pronaganda yapıyorlar. Ay eden Alman Musevilerinden Boltzmaruı tan satarlar. Vergiler birdir. Hulâsa her kıyafet tımarhane kaçkınlarına bile yakış terketmenin, İngiltere için tedafüî noktakı: «Akdeniz bizim için bır kestirme de ni sebebler, istilâcı devletleri, bun^ara bu nazariyeyi inkişaf ettirmiş ve bunun iki eve giren para ile çıkan para arasında mıyacak, yüzkarası bir kılık ve kıyafettir. dan bir zâf sebebi olacağı mütaleasında şhl, belki ana bir yoldur ve bu anayolu, benzer müesseselere sahib olmağa, müs talebesi olan Planck işi büsbütün kemale hiçbir fark yoktur. Öyle iken Ganço aibulunuyordu. Ona anlatmalıyız ki bu kılık ve kıyafet Britanya imparatorluğu mılletleri camia temlekeler istemeğe ve filolarmı arttırma erdirerek 1900 de maruf Kuvantum nalesi gül gibi temiz ve tertibli, Mehmed aiKap yolunu tercih taraftarları, miilâ sı için, kelimenin bütün manasıle, hayatî zariyesini ortaya koymuş ve yeni fiziğin Amerıkadaki kırmızıderililerin bile kullanğa sevkediyor. lesi ise Tımes muhabirinin tasvir ettiği şehazalannı, inkâr kabul etmez bir hakika bir ehemmiyeti haizdır.» mühim bir şubesini kurmuştur. maya tenezzül etmiyecekleri derecede berKanalın, sulh zamanındaki pratik faykilde giyimlidir. Şu halde giyim hususunte istinad ettiriyorlar ve eğer deniz tica1860 senesinde Londra Universitesme bad, o mertebe müstekreh bir giyim tarzıdır Bu iki noktai nazar arasmdaki tezad, daları arasında, Büyük Britanya imparadaki bu derbederlik yoksulluktan ve zaretine ehernrnivet verılıyorsa, bir harb zugeçen Maksvel Faraday'la daha yakmîste bunları onlara anlatmadıkça, bu hakibir suitefehhüm netıcesidır. Mussolini ve torluğunun inzıbatî kuvvetine yaptığı yarruretten ileri gelmiyormuş. hurunda, İngilterenin Akdenizi iki başır.katlerı onların kafalanna ne yapıp yapıp Kap taraftarları, bu mütaleaları serde dımı unutmamak lâzımdır. împaratorluk dan temasa gelmiş. Faraday'ın koyduğu dan kontrol altına alması hirbir i«e varafaraziyeler üzerinde işliyerek nıhayet Bunun sebebini mazide aramak gerektir. yerleştinpedikçe gözlerimizin rüyet sahası mıyacagını söylüvorlardı. Zira Cebelüt derlerken, sadece Süveyşin ötesinden ge müdafaa kuvvetlerinin, dünyanın bir u(elektromanyetik saha) nazarıyelerinı ve Bana öyle geliyor ki yobazların hâkim ol nı sık sık karartan ve mıllî izzeti nefsimizi tarıktan Portsaide kadar oUn 3800 kilo len mevaddı nazan itibara alıyorlar. îkin cundan öteki ucuna sür'atle naklıni temin (ziyanın elektromanyetik nazariyesi) ni dukları devirlerde bunlar halkımızı şu yol rencide eden çirkin manzaraların ortadan metreük mesafe, hava ve denızaltı tehü ci noktai nazar ise, Britanya imparator etmesi, çahşırken rahatsız edilmek istemikeşfetmiştir. ilim tarihinin en büyük sakalkması sanınm ki mümkün olamıyacak keleri dolayısile, bozgun denüen tabiye luğunun emniyetile, Büyük Britanyanın yenler için bir huzur ve sükun âmiltd'.r. da zehirlemişlerdir: hifelerinden birıni işgal eden bu keşfe aid cihanşümul bir tıcarî devlet ve siyasî nüİngiliz devlet ricali, bütün bu mülâha ilk eseri 1864 te neşredilmiştir. Ziya ve«Ey müslümanlar! Sakın dünyanızı tır. nin tatbikına imkân \ermiyecek derecede fuz merkezi olmak bakımından mevkıi zalara dayanarak, Akdenizin tahkimi icın yapmağa çalışmayınız, sonra ahıretten Hulâsa köylünün kıyafetini düzeltmek dar bir kanaldan ibarettir. ya elektrıkî teşevvüşlerın mekândan ge» esasına müsteniddir. harcanan paranın mahalline masruf oldu çışinin kudret geçişi olduğunu ve binaenmahrum olursunuz. Bilmiş olunuz ki dün için âdeta bir seferberlık ilân edip elbirliNitekim, Büyük Harbde, Almanlar îngiltere, yalnız Süveyş kanalından ğunu söylemekte haklıdırlar. ya fani, ahiret bakidir. Peygamberimiz e ğ;!e çalışılacak olursa öyle zannediyorum Akdenizde pek az bahrî üsse sahib oldukaleyh ziyanın rasladığı cisimlere tazyık gecerek memlekete ithal ettiği ticaret malBu rical, ayni masrafm, İngilterenin i ettığını keşfetmiştir. Filhakika güneş zifendimiz bile kırk yamalı hırka ile gezer ki bu yüzkızartan ve bizi harice karsı kü ları halde, tahtelbahirleri Akdenizde dimiş. Elfakrü fahri diye dünya malını is çük düsüren vaziyet az zamanda ıslah e ğer denizlerin hepsinden fazla muvaffa larını değil, Akdeniz icindeki deniz tica ki müttefıkini daha koruduğunu ileri sürü yası yervüzünde beher metremurabbaına reti hareketini de hesaba katmaktadır. yorlar. Bunlardan biri imoaratorlusun yarım mıligram kadar kuvvet tatbik ed<r. tihkar edermiş. v.s.» dılmış olacaktır. kivet kazanmış değiller miydı? Bu tahBirinci tez, meselenin yalnız bir cephe Hava yoîu, diğeri Irak petrolleri yoludur. Işte bövle dive diye halkı meskenete, S. S. Berkem telbahirlerin batırdıkları on üç müyon ton sini letkik ediyor ve Büyük Britanyanın Maksvel'in bu nazariyesi üzerinde tecBu mülâhaza haklı sörünmekte ve haklı rübeler yapan Alamn Musevilerinden mü'telif ve bitaraf gemi'erinin, beş milyon sulh zamanında Akdenizdeki üslerinde olarak kabul edilmekte ise de, hakikatt* Hertz enerjinin mekânda elektromanyetonu Cebelüttarıkla Portsaid arasında hazır bulunması, İngiliz mi'letinin refaf'carî mülâhazalardan daha az sağlam tik dalgalarla naklinin mümkün olduğubatmamıs mıydı? Binaenalevh, İngiltere hına ve inkişafına hâdim olup olmadığı dır. nu meydana koymuştu. Bu nazariye ve nin, Akdenizi tamamen terketmek değil kevfiyetini kale almıyor. Akdenizde İngiliz kuvveti tecrübelerden ishfade eden Markom telse de, a«ıl gayretini ve paıasını, Kap voGerçi İngiltere, Akdeniz yolundan siz telgrafı keşfetmiştir. lundaki Sierra Leone ve Simonstown ü« mahrum da kalsa, mevcudiyetini idame ve diplomasisi Maksvel canlı ve neş'eli idi. Şakavi lerir.in takviyesine sarfetmesi, ticaret fi etmekte gücîük çekme'. Ancak, Kap ve losunu, daha uzun olan KaD volunun ica Papama yo'larının. Süvevs naklıvatına Görülüyor ki, ingiliz mükellefinin Ak fazla sevmesınden, yanı bıraz ağır olabatıra uyacak bir nispete yükseltmesi lâ yardımcı yollar teşkil etmelerine mukabil. denizde bir fılo bulundurmasının sebebi, mamasından dolayı, iyi bir aıleye mennıb olmasına rağmen Kelvin ve saire gibi sazımdı. harb vukuunda îngiltere ithal?f'nm Ak bir erzak yolunu müdafa etmekten ziyarayın verdiği lordluk payesini kazanamaAkdeniz yolu taraftarları ise büsbü deniz memleke^erine isabet eden kı«ım de, imparatorluğun refah ve inkişafını tetün baska kanaatte idiler. Gerçi, harb za lan tamamen duracağ'na gö'e, meseleyi min etmektir. Fakat, geriye doğru baka mıştı. Maamafih müthiş ve nafiz dehası manında. bu yolun ticaret gem'lerine el o cepheden mütalea etr"°k. Akdeniz vo cak olursa, bu sebeblerın, ancak kanalın sayesinde değil yalnız kendi devrinin hatta zaman'mızın bile en yük=ek iütn a verisli olmadığını onlar da tasdik ediyor lunun e^emmiyetini hakkile kavramak için açılışı tarihindenberi mevcud olduğunu damlarının üstüne çıkmıştır. 1879 sene görecektir. Halbuki, Akdeniz filosu, lardı. Ancak, bu denizde mevcud üsle ger»klidir. 1869 senesinden çok daha evvel, İngilte sinde 48 yaşında ölmüstür. Birkaç ?ene rin de kendilerine före faydaları bulunGarib de sörünse bir h^kikaUir ki, îndaha yasa«avdı fiziğin daha çok i'eri giduğuna kanidiler. Hücuma maruz kala gilterenin Akdeniz memlcketlerinden vap re bütçesinde yer tutar. Büyük Britanyadeceğini iddia edenler var. biîirlerdi. Fakat bu hücuma mukabele et tığı itha^t yekunu, bu denizden sadece nın, bayragını Cebe!üttarık şarkında gösProf. Salih MURAD , mek kud«°tini de haizrHer. Bunları ter gerİD giden ithal^a hemen hemen müsa termesı, eski ve basit sebeblere müsteniddir. Bu sebebler diplomatik mahiyettedir. (*) Fızıkte Nikol menşuru namıle maruf ' ketmek, İngüıeren'n, düsmanı gırtlağın vidir. Her hafta İneiliz liman'arma giren İngiliz kuvvetini gösteren günlük rapor olan menşurun kâşıfi Nicol dan yakalamak imkânm^an mahrum edıl milyon ton gıda maddeMİe iptidaî maddemiş demekti. Adere ve Cebelüttarıka da nin vüzde on binni, Akdeniz memleket ların alâkadar devlet mümessılleri taravanan bir abluka, hiçbir zaman taarruzla leri itha' s tı teşkil eder. Yalnız, bütün bu fından AvruDaya ve orta şarka doğru «Kadeş» geliyor kıyas kabul etmezdi. Zira, Akdeniz dev itha'ât, îngilteren'n, icabında sarhnazar gönderılmesi İngilterenin otorıtesını arttıGeçen yıl lr.önü kampında ( C ) brovesı alarak birkaç aydanberi TürkDevlet Denizyolları idaresi tarafın • • kuşunun Etimes'uddaki motörlü kampma devam eden 50 lise talebesi yalnız leti olan herhargi bir dü?man, kendi mu odebile'~eği mevadda münhasırdır. Bu iti ran ve ona nüfuz temin eden bir hâdise dan Almanvava sıpariş edılen vanarlarbaşlarına ucmuslar ve motörlü tavvare pilotu olmuslardır. Ellı gencden on hıtinde maruz kalacağı bır abluka içinde barla, İngilterenin, Akdenizde hiçbir fe dir. Akdenizden avrılmak, bu nüfuzun dan üçuncüsü olan Kadeş. buraya gelçok geçmeden zevali manasını tazammun mek üzere yola çıkmış, Cebelüttarıktan ikisı turızm pilotu şehadetnamesi almıslardır. pekâlâ yasamak ve inkısaf etmek imkân dakârlı^a razı olmamasının sebebi iaşe Avrıca askerî bröve hazırhk ucusu vapan gencler 15 açustos 939 sah eder. ; geçmıştır Altı gün sonra limanımızda günü kamptan avnlmıslardır. Şımdi Etimes'ud kampında yaz çahşmalarının larını bulurdu. \ e Akdenizcıler, sadece mevaddı ve iphdaî mpvad tedariki mesebulunacaktır. (Devam edecek) askerî bakımdan, Kap nazariyesinin salim Iesi değildir. İngiliz hükumeti, Akdeniz ikinci devresine baslanılmış bulunulmaktadır Einstein'in dediğine gqre ilim tarihinde Galila Nevton çıftile Faraday Maksvel çiftleri müsavi yerler tutariar. Galila tecrübî hakikatleri ve mıhan'â'n iptidaî kanunlarını kurdu. Galıla'da büyük tecrübe kabıliyeti ve bir o kadar üa felsefî istıdad görülüyor. Nevton'a ge lince, onun riyaziye kabihyetinin UnH:e misli görülmemiş olmakla beraber ith<tfî kabıliyeti pek o kadar yüksek değüdi. Fakat bu çiıtlerden ıkincisinin karikteristıği büsbütün başkadır. Faraday tam manasile bir tecrübecî ve fıkir yaratıcı sı idi. Riyaziye bılmezdi. Felsefeyi hadeslerin rasyonal ifadesi gibi telâkki edeısek Faraday'da felsefî kabiliyet de yok gıbiydi. Buna mukabi! Maksvel'de tecerrübî kabiliyet daha az, fakat riyaziye kabıliyeti çok yüksekti. Maksvel'in daha on beş yaşında iken (o\al münhaniler) e aid küçük bir e^ıi Edinburgh ilim akademisinde takdiıe mazhar olmuştu. On yedı yaşında iken Nicol (*) u ziyaret ettikten sonrî, şoffaf cisimlere zıya şuaları göndermskle bunlardaki şekil tagayyürlerini tayin etmek imkânını düşünmüştü. Bu fikir sonradan îngiliz âlitnlerinden Coker ve Filon tarafından ışlenmiş ve FotoElastisıte diye yeni bir ilim şubesi ortaya çıkmıştır. Kbprüler, büyük binalar, makıne aksamı gibi mühendislığe aid yapılırın ziya geçiren maddelerle, cam veya Kuvarex'den, yapııan modellerinden polarize ziya suaları geçirilerek muhtelif noktalarındaki şekil tagayyürleri tayin edi liyor. Maksvel 19 yaşında iken Kembriç Üniversitesıne gırmiştı. Lord Kdoin ve J. J. Thomson gibi o da imtihanda ikinci derecede muvaffak olmuştu. Ne garibdir ki Keloin gibi büyük bır dâhiyi imtihanda mağlub eden rakibi Routh büyük bir âlım olamamış, belki riyazî mihanığe aid mühim eserlerıle tanınmış iyi bir hoca olmuştu. Kembriç'de altı sene kaldıktan sonra Maksvel Aberdeen Üniversıtesi nin (hıkmeti tabiiye) kürsüsünü kabul etmişti. f Türkkuşu elli pilot mezun etti İ 1 i i
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle