Katalog

1 Ağustos 1939 CUMHURİYET Film nizamnamesi Şehrin su ihtiyacı Arıların Insanların, cemiyet hayatı yaşamaya başladıkları gündenberi tahayyül ettikleri ideal bir belde vardır. EfracL huzur ve sükun içinde işi ve gücile meşgul, feragati nefis sahibi, âmme menfaatini şahsî menfaatten üstün tutan insanlardan müteşekkil, asayiş ve intizamın müstemirren hüküm sürdüğü bu yeryüzü cennetini, her devlet reisi, her meclis, her vazıı kanun ve her filozof tahayyül etmiştir. Fakat, hayal ile hakikat arasındaki mesafenin nekadar uzak ve nekadar sarp olduğunu en acı şekilde anlatan yer de '^arası olmuştur. Nazarî sahada kaldıkça insanların gözlerini ebediyyen parlatacak olan bu yeryüzü cenneti, tatbikat sahasına intikal edememeğe maalesef mahkum bulunuyor. Maamafih, bizim vücude getirmekten âciz kaldığımız bu ideal cemiyet hayatı mevcuddur. Orada, milyonlarca çalişkan kolun bir araya gelen didinmesi sayesinde camiaya mes'ud bir hayat temin etmenin yolu bulunmuştur. KüfWi »eskil eden efrad arasmda feragati nefis, yakınına karşı hürmet ve sevgi, âmme menfaatini şahsî menfaate tercih gibi hassalar, bütün safiyetile orada görülür. Yalnız, ne yazık ki bu ideal cemiyet hayatını kuranlar insanlar değildir. Bu nümuneyi bize arılar veriyor. îlk bakışta pek basit görünen bir mevzu karşısındayız. Fakat, bir an kovanmm kapısından içeri girmemiz, bu hükümde yanıldığımızı ispata kâfidir. Şunu bilmeliyiz ki, içinde yaşadıklan şehrin mimarlığını da kendileri yapan arıların vücude getirdikleri şahesere üstün bir yapıyı, insanlar, asırlardanberi tahakkuk ettirmiş değillerdir. Bir an kovanının içi, caddelerile, meydanlarile, hava tertibatı ve nakliye yollarile, geniş erzak ambarları ve haricî düşmana karşı istihkâmlan, kalelerile, harikulâde muntazam bir plâna göre inşa edilmiş, mükemmel bir şehirdir. Arıların çahşma m«todu hakkında bir fikir edinebilmek, nekadar çapraşık işleri nasıl bir intizamla yaphklarını anlamalc için, bir an kovamnın doğuşunu görmek lâzımdır. Kovanın yapılacağı yer intihab edildikten sonra, bal toplıyacak olan arı'arla, mimar arılar, her biri kendi vazifesile meşgul olmak üzere aynlırlar. Bal arılan, kovanın mevkiini tayin için bir müddet etrafı tetkik ettikten sonra, saatte 200 kilometreye varan sür'atlerile kanad açıp uzaklaşırken, mimar arılar da, kovanın inşasına başlarlar. Bilmem ki bizler, kendi evlerimize, konforumuz namma, bu kadar itina gösterir miyiz? Mimar arılann ilk işi, kovanın iç duvarlarında en ufak bir çatlak, hatta çizik bırakmamak sartile her tarafı tıkamaktır. Zemin süpriilür, tetr.izlenir ve cilâlanır. Bir saniye fasıla verllmeden devam eden bu çalışmadan sonra, balmumu imali faaliyeti baslar. Bu, başlıbaşına görülmeye değer bir hâdıse, bir garibedir. İşçi arılar, kovanın tavanından itibaren birbırıne tutunarak, zemine doğru sarkan kaidesi asağıda bir mahrut şeklınde top olurlar. Binlerce arının teşkil ettiği bu tersine mahrut, havası gitgide ısınan ve tahammülfersa bir hale gelen kovan dahilinde, tam on saat, en ufak bir hareket yapmadan sallanır kalır. Onuncu saatin nihayetinde, her arınıa karnı etrafmda, beyaz ve parlak maddeden bir tabaka hasıl olmuştur. Bu madde, balmumudur. « ^ O zaman, mahrutun dağıldığı ve arılann, kovanın tavanma dolarak, kannlarında toplanan bu balmumunu ayaklarile yoğurarak kubbeyi örtmeye başladıkları yaşayışı Yeni nizamname bugün mer'iyete giriyor Ankara 3 ! (Telefonla) Filimlerin ve filim senaryolannın kontrolu hakkmda bir nizamname hazırlandı. Ni zamname yarınki (bugünkü) sah günü mer'iyete girecektir. Filimlerin ve senaryolannın kontrolu ve filimlerin halka gösterilmesine izm verilmesi bu nizamname hükümlerine tâbidir. Filimlerin kon trolu İstanbulda Istanbul Valiliğince daimî olarak seçilecek hususî bir salon veya muayyen bir sinemada bir komisyon tarafmdan yapılacaktır. Kontrol esna sında komisyon azasından ve zabıta mensublarından başka kımse bulunmıyacaktır. Kontrol komisyonu İstanbul Vahîinin veya Vilâyet erkânından tevkil edeceği bir zatm reisliği altmda Dahiliye Vekâleti namma Emniyet ve Matbuat Umjum Müdürlüklerinden seçilecek iki ve Maarif Vekilliğinden seçilecek bir me murdan mürekkebdir. Komisyonda tabıî aza sıfatile İstanbul Emniyet müdürü veya tevkil edeceği muavini veya şube müdürlerinden biri de bulunacaktır. Askerliği alâkadar eden filimlerin kontrolun da Genelkurmay Başkanlığınca bir mümessil bulundurulacağı gibi, İktısad, Ziraat, Sıhhat Vekâletlerini alâkadar eden filimlerin kontrolunda bu Vekâletlerin de mümessilleri davet olunacaktır. Komisyon haftada dört gün toplanacak, bir içtımada ikidejn ziyade filim kontrol edilmiyecektir. Filimlerin kontrolunu istiyenler, bir istida ile îstanbul Valiligine müracaat edeceklerdir. Bu istidaya raptedilecek beyannamede filmin adı, uzunluğu, en liliği, hangi dilde olduğu, hangi müessese tarafmdan vücude getirildiği, hangi müellifin eseri olduğu ve eser operadan, operetten, piyesten veya bir romandaa alınmışsa bunların orijmal isimleri ve müellifleri gösterilecektir. Filmin senaryosunun söz ve şarkıları nın, orijinal metni ve filimde geçen hertürlü yazılarile mektub, kitab ve gazete parçalarımn metinlerile, türkçeye çevriimiş hulâsaları, ve filim müessesesi tara fından bu filim için gönderilmiş olan afişler komisyon azası adedinin iki misli olmak üzere bu istidaya ekli olarak verilecektir. Yabancı memleketlerden getirilen filimlerin kontrolu gümrük muamelesi yapılmadan evvel icra edilecektir. Herhangi bir deyletin iiyasî propa gandasını yapan, herhangi bir ırk veya mileti tezyif eden, ^lost de*let ve milletlerin hislerini rencide eden, din propa gandası yapan, millî rejime aykırı olan, siyasî, iktısadî, ve ictimaî ideoloji pro pagandası yapan, umumî terbiyeye, ahlâka ve millî duygularırruza muğayir bulunan, askerlik şeref, haysiyetini kıran ve askerlik aleyhinde propaganda yapan, memleketin inzıbat ve emniyeti bakıraından zararlı olan, cürüm işlemeğe tahrik eden, içinde Türkiye aleyhinde propa ganda vasıtası olacak sahneler bulunan filimlerin gösterilmesine müsaade edil miyecektir. Bundan başka zaman geçmesile yıpranmış ve perde üzerinde gözleri yoracak derecede eskimiş olan filimlerin gösterilmesine izin verilmiyecektir. Türkçe sözlü olmryan filimlerde behemehal türkçe izahat bulunması şarttır. Bu izahat sade, düzgün ve temiz bir dille ve güzel bir yazı ile yazılmış olacaktır. Bu nizamnameye göre her ne suretîe olursa olsun, Türkiye dahilinde sinema filmi çekmek istiven yerli ve ecnebi müesseselerin veya şahısların mahallin en büyük mülkiye âmirine bir istida ile mıiracaatte bulunmalan lâzımdır. Nizarn namede bu istidada nelerin bulunacağı tespit edilmiştir. An en mükemmel riyaziyeci kadar riyaziyeci, en yüksek mimardan daha yapıcı, en iyi ev kadınından daha mazbut ve temîzdir milimetre fazla, ne bir mihmetre noksan. Arılar beldesinin en itinalı yapılan kısımlanndan biri de, düşman istilâsma mâni olmaya mahsus tertibattır. 3al, ağac kurdundan fareye kadar, türlü türlü düşmanın tamamı çeken bir hazine olduğu için, bütün bir an milletinin, çalışa çabahya elde ettiği bu kıymetli metaı biı saatte yok etmeye müstaid bu tehlikeli düşmanlara karşı ciddî tedbirler almak lüzumu, arıyı, kovanın methalinde bir nevi Majino hattı tesisine sevkeder. Kovan kapısınm önünde, düşmanın, burnunu bile sokmasına meydan vermiyecek kadar sık, balmumu parmaklıklar yapılmıştır. Bu maniada bir gedik açıp i^eri sokulmaya muvaffak olan düşman, nekadar iri ve nekadar cesur olursa olsun, ölüme mahkumdur. İçeri adımını atar atmaz, binlerce arınm hücumile karşılaşır, yemiş ağaclanndan toplanıp kovanın inşasmda çimento vazifesini gören bir nevi reçine içine sarıp sarmalanır, küskütük bir halde terkedilir. An kovanlarında, Fir'avun mumyalanna benziyen bu balmumundan tabutlar çoktur. Bazısının içinde, kovandan bal çalmaya gelip arıların hücumuna uğrıyan ve binlerce zehirli ignenin yarasile öldükten sonra, iri cesedi kovandan çıkarılıp atılamıyan fare ölüleri bulunur. Düşman ölülerini balmumuna sarmak suretile, arılar, bu ölülerin tefessühüne mâni olmaya çalışırlar. Çünkü, temizlik bakımından, an en titiz bir ev kadınım çok geride bırakır. Kovan dahilindeki yollar, tek toz tanesi bırakılmamak şartile mütemadiyen süprülür; en ufak bir çiçek veya ot kınntısı derhal alınıp dışarı atılır. Bu kadar temiz bir hayvan, değil fare Öİüsünün, hatta bir sinek ölüsünün vücudüne, hele kokusuna tahammül edemiyeceği için, kovanını bırakıp gitmektense, ölüyü balmumile sarıp sarmaladıktan sonra, bir köşede muhafaza etmeye mecbur oluyor. Yapılan tecrübeler arınm temizliğine şöyle canlı bir misal göstermiştir: An, arınıp paklanmak ihtiyacını gidermek için kovandan dışan çıkmasına muhalefet edilirse, yuvasını kirletmemek için ölümü tercih eder. H. B1LG1Ç Haricî ticaretimiz için Dolmabahçe stadına aid plân Mimar Viyeti tarafmdan Napolide habir tehlike [Bastarafı 1 inci sahifedei Belediye Sular idaresi, şehrin muhtelif semtlerindeki su ihtiyacını karşıîamak üzere hummalı bir faaliyetle çalışmaktadır. Terkoş şirketi zamanında mevcud sekiz makine ile şehre günde 38,500 metre mikâbı su verildiği halde, idare Belediyeye geçtikten sonra iki makine daha ilâve edilmiş ve bu iki makinenin temin eylediği 4500 metre mikâbile günde 43 bın metre mikâbı su vermek imkânı elde edilmiştir. Fakat bu miktar da kifayet etmediği için bilâhare İngiltereye yeniden büyük bir makine ile iki kazan daha sıparış edilmiş ve bunlar da aelerek yerlerine konmuştur. Yeni makine ve kazanlar sayesinde mevcuda 24 bin metre mikâb su daha ilâve edilmiş ve böylece bugün su miktarı günde 67 bin metre mikâbına çıkarılmıştır. Yeni makineleri çalıştırmak için bir fabrika binasile 65 metre irtifaında betonarme bir de baca yaptırılmıştır. Her nekadar bugün şehre 67 bin metre mikâbı su isalesi imkânı elde edilmişse de Terkos gölünden Kâğıdhaneye kadar gelen ana galeri bu miktar suyun hepsini geçirebilecek kabiliyette bulunmadığından şehre ancak 52 bin metre mikâbı su girebilmektedir. Bunun da iki bin metre mikâbının yollarda kaybolduğu kabul edilecek olursa kullanılan ;u 50 bin m£tre mikâbına inhisar etmek*edir. Şu vaziyete göre, şehrin suyu geçen seııeye nispetle günde on bin metre mikâbı artmış olmakla beraber merlenî ihtiyaclar da günden güne o derece artmakta bulunduğundan su ihtiyacı tamamile karşılanamamaktadır. Bu ihtiyacı temin maksadile yeni tedbirler ahnmaktadır. Bu arada bilhassa bugünkü vesaitin temin eylediği 67 bin metre rnilcâbı suyu tamamile şehre verebilmek için Terkos gölile Kâgıdhane arasma ikinci bir galeri yapılacaktır. Buna aid hazırhklar ilerlemektedir. İhtiyacın günden güne artmakta olduğu da gözönünde tutu'duğu için bununla iktifa edilmiyecek, su miktarını daha ziyade arttıracak tesisat vücude getirilecektir. Kâğıdhanedeki sekizi kaba filtreli ve on altısı ince filtreli olmak üzere mevcud yirmi dört *erşih havuzuna bu sene dört kaba filtreiı terşih havuzu daha ilâve edilerek adedleri yirmi sekize çıkanlacak; bilâhare bu miktar da ziyadelestirilecektir. Terşih havuzlannı otoVatikman yıkamak için Fransaya sipariş olunan makine ve aletler de gelmiştir. Bunların da yakmda montajına başlanacaktır. Anadolu yakasınm su ihtiyacına gelince; 6x^6^6 bu havaliye günde yedi bin metre mikâbı Elmalı suyu verildiği halde geçen sene Kurguncukfa yapılan bir terfi makine dairesi sayesinde su rr.iktan günde dokuz bin metre mikâbına çıkarılmıştır. Bu cihetin borulan ufak olduğundan Göztepe ve Bostancı havalisine su verilemiyordu. Yedi kilometre uzunluğunda bir sahada yeniden 150 ve 250 milimetrelik borular döşenmiş; bu havalinin de su ihtiyacı temin olunmuştur. Bundan baska ayrıca Lsküdardan Kozyatağına doğru da 300 milimetrelik borular döşenmesine başlanmşıtır. Ameliyat on beş güne kadar tamam olacaktır. Alınan tedbirlerle Kadıköy yakası şebekesinin uzun müddet için su ihtiyacı karsılanmış bulunacaktır. Adaların su ihtiyacı da Elmalı suyundan temin edilecektir. Büyükadanın Maden cihetinde bir iskele ile bir su hazinesi yapılmış; tevzi borulan döşenmiştir. Liman idaresinin su dubalarile nakledilecek olan Elmalı suyu yeni yapılan iskele yanmdaki hazineye verilecek; buradan da Nizam ve Tepeköyündeki hazinelere taksim olunacaktır. İsviçreden siparis edilen motör ve tulumbalar gelmiştir. Bunlar bugün Adaya nakledilecek ve bir iki güne kadar da montaj ameliyesine başlanacaktır. Ingiliz Sovyet anlaşması Çemberlayn, Moskova müzakerelerinin vardığı netice hakkında Avam kamarasında izahat verdi [Baştarajt l ind sahıfede] hava mareşalı ve bir generalden mürekkeb olan Ingiliz askerî heyeti bu hafta Moskovaya hareket edecektir.» Muhalefet liderlerinden Sir Arşibald Sinkler söz alrak demiştir ki: « Moskova müzakerelerinin biran evvel intacı lâzımdır. Hükumet bu uğurda elinden geleni yapmıstır. Moskova müzakereleri hitam bulmadıkça, parlamentonun tatil yapması da doğru değildir. Moskova müzakerelerinin şimdiye kadar neticelenmemesinden dolayı Başvekille Hariciye Nazırı Lord Halifaks arasında ihtilâf cıktığı şayidir. Bu şayia ne dereceye kadar docrudur?» Muhalefet liderlerinden Dalton da Moskova müzakerelerinin sür'atle neticelenmesi lüzumunu tebarüz ettirmiş, ya Lord Halifaks'm Moskovaya gitmesini ve yahud Molotof'un Londraya davet edilmesini istemiştir. Başvekil Çemberlayn, muhaliflere cevab vererek aşağıdaki beyanatta bulunmuştur: « Moskova müzakereleri münasebetile Hariciye Nazırı Lord Halifaks'la aramızda ihtilâf çıktığına dair deveran eden şayialar kat'iyyen asılsızdır. Hüku met, sulhun muhafaza ve idamesi için elinden geleni yapmaktan bir an bile geri kalmamıştır. Nitekim bu maksadla Le histan ve Türkiye ile de anlaşmalar akdetmiştir. Bu itibarla, Sovyetlerle de bir anlaşma akdini samimiyetle arzu etmekte dir. Müzakereler, bilvasıta tecavüzün tasrihi hususunda çıkan ihtilâf dolayısile şimdiye kadar uzadı. Maamafih askerî görüşmelere de başlanacağından, siyasî müza kerelerin yakında neticeleneceğine muhakkak nazarile bakılmaktadır.» eden rical ile milletlerin zihninde gittikçe kökleşmekte olduğu cihetle, mevcud ihtilâfiann halli ve dünya sulhunun muhafaza ve idamesi için müsaid bir formül bulmak kabil olacağmı elân ümid ediyorum.»' Moskovaya gidecek îngiliz askerî heyeti I Londra 31 (Hususî) Moskovaya gidecek olan Ingiliz askerî heyeti Amiral Sir Reginald Planket, Hava Mareşalı Sir Charles Bernet ve General Heyvvood'dan mürekkebdir. Ingiliz heyeti evvelâ Parise gidecek ve Fransız askerî makamatile istişarede bulunduktan sonra Moskovaya hareket edecektir. Fransız askerî heyetine General Mu • mork rivaset edecektir. Fransız askeri heyeti Paris 31 (a.a.) Havas ajansı bfldiriyor: Genelkurmay görüşmelerinde bulun * mak üzere pek yakında Moskovaya hareket edecek olan Fransız askerî heyeti Orgeneral Doumenci riyasetinde hava ordusundan General Valin, bahriyeden albay Vilauna, süvari alay kumandanı Kreibs ve daha birkac subaydan terek ' küb edecektir. Cebri garanti protesto ediliyor Stokholm 31 (a.a.) Stacka'da bir nutuk söyliyen Hariciye Nazırı Richard Sandler, Finlandiyanm kendi arzusu hilâfına İngiltere, Fransa ve Sovyetler Birliği tarafmdan garanti edilmesini protesto et miş ve Aaland adalarımn bitaraflığmın muhafazası için tedbirler alınması lâzım geldiğini söylemiş ve demiştir ki: « îsveçin, Stokholm'un Aaland adalarının askerıleştirilmesi projelerine muvafakat etmiyen yegâne devlet olan Sovyetler Birliğinden bu adalarm bitaraf kalmasmda kendisinin de menfaati olduğuna dair teminat alması arzuya şayandır. Sovyet hükumeti bu noktada filî emniyet tedbir leri ahnmasına nekadar ehemmiyet verdiğini ve tsveçin bu adalann tam bitarafhgını temin etmiyen hiçbir tedbire razı olmıyacağını bilir.» îngiliz Fransız Sovyet garantisinden bahseden Sandler, küçük devletlerin d« bu hususta söyliyecek kat'î bir sözleri oldu ğunu tebarüz ettirmiştir. Nazır, Sovyetlerin garantisini kabul etmiyen Polonyaya böyle bir garanti tahmilinin mevzuu bahsolmamış olduğunu hatırlatmıştır. Bıi şartlar altmda bir gerginlik mıntakası haricinde bulunan Finlandiya gibi bitaraf hit devlete kendi arzusu hilâfına nasıl olur da bir taraflı bir himave tahmil edilebilir? İngiliz Japon müzaker tleri Çemberlayn, bilâhare İngilz Japon münasebatından bahsederek demiştir ki: « İngiltere herhangi bir yabancı devletin tesiri neticesinde Uzakşarkta takib ettiği siyaseti değiştirmiş değildir. Esasen Japonya tarafmdan böyle bir taleb de dermeyan edilmemiştir. îngiltere, sadece İngiliz mıntakalannda Çin tahrikâtma mü=aade etmemeği taahhüd etmiştir.» Çemberlayn bilâhare Danzig meselesine temas ederek bu hususta evvelce yaphğı beyanata ilâve edilecek bir sözü olmadı ğmı sövlemiş ve nutkunu şu kelimelerle bitirmiştir: <;< Şurasî muhakkaktır ki, bütün gayetlere rağmen bir harb zuhur edecek olur,a, galib ve mağlub milletler ayni derecede mühim ve tamiri çok güç zararlara ducaT olacalclardır. Bu kanaat. devletieri idare Küçük san'at erbabına kredi temini meseiesi \Ba$tarafı 1 inci sahlfeie\ Ticaret Vekâleti, küçük san'at ve ticaret erbabına kredi meselesini bütün ehemmiyetile ele almıştır ve üzerinde büyük bir gayretle çalısmaktadır. Kücük san'at ve ticaret erbabına Halk Sandıklannın daha kolavlıkla kredi vermelerini temin için yeni bir kanun pr^jesi hazırlanmak üzeredir. Bugün bizim ysrdımlarımızda gösterebileceğimiz bütün kolaylıklar mevcud kanunlar ve mevzuat çerçevesi dışına çıkmaz. Yeni kanunun bu hususta daha müsaid vaziyetler hazırhyacağı muhakkaktır. Meselâ; diğer memleketlerde küçük san'at ve ticaret erbabı dükkândaki malını terhin ederek kredi temin edebilir; bizim mevzuatımız ise buna imkân vermez. Tokyo sokaklarında İngiltere aleyhine büyük nümayişler IBaştaraft 1 inci sahifede'\ ÇanKayŞek'e yardım etmeye devanci ediniz. Fakat ÇanKayŞek'in idaresi alt tmdaki Çine giderseniz daha iyi edersi( niz.» Japon ajansmın verdiği malumat Tokyo 31 (a.a.) «Domei»: B«i sabah Tokyo'nun iki yerinde İngiltere a* leyhtan yurddaşlar cemiyetinin idaresin* de muazzam nümayişler yapılmıştır. İttifakla kabul edilen karar suretlerinde în« giltere ile müzakerelerin kesümesi isten« mekte ve Ingilterenin müzakerelerde suini* yet beslemekle itham edilmesi ve kan pa« hasma da olsa bütün Tokyo'luların ayni gayeye vusul için olan azimlerinin teyi« di teklif edilmektedir. Bu tezahürlere 50 bin kişi iştirak e»lemiştir. Bugünkü vazîyet Bugün için mevcud kaideler dairesinde açtığımız kredilerden de halk çok istifade etmektedir. Bizden kredi temin etmiş ve ihtiyacını görmüş küçük san'atkâr, tacir ve esnahn adedi pek fazladır. Fakat bir kısım müracaat ashabı da gösterilen formaliteye riayete ya imkân göremiyor veyahud da müşkül görüyor. Kefalet meseiesi de bu meyandadır. Fakat açılan krediye mukabil sağlam leminat istememiz gayet tabiî görülmelidir. Bugünkü şartlar içinde bunu başka türlü yapamayız. le îtalyan ihracat firmaları, mayıs ayının başındanberi İtalyaya giden ve orada satılan Türk malları bedelleripin İtalyadan çıkmasına mâni olacak şekilde hareket etmektedirler. Bunlar, mal bedelini bankaya vatırdıktan sonra muvazaalı bir şekilde ve Bu ilk işi takib eden faaliyet, arının uydurma sebeblerle paralara haciz koydiğer bir şaheseridir. Kovan'.n dahilî tak makta ve bu suretle paramn Türk blosimatında, arınm tatbik ettiği hendesî şe kajına geçmesini önlemektedİTİer. Bu eklin umumî bir hal alması, Türk tückil altı köşedir. carını haklı olarak endişelendirmiş ve teFransız fizikçisi meşhur Reaumur, ehram kaideli, müseddes bir hücrenm, ka şebbüslere girişmelerine sebebiyet vermişbil olduğu kadar az malzeme ile ir.şası tir. Doğrudan doğruya italyaya giden nı temin icin dılılarına ne nispeti vermek Türk tüccarı tarafmdan yapılan bu teşeblâzım geldiğini bir mühendi<e heah et büsler hiçbir netice vermediği gibi ayrıca tirmişti. Hesabın neticesi 109° ve 70° teşebbüsü yapan ticaret erbabı da muhçıktı. İşte arının çizdiği dılılar da tam telif şekilde güçlüklere uğramışlardır. Halbuki İtalya ile aramızdaki ticaret bu rakamlara muadildir. Riyaziyecilerle arılar, bir sathın, yerden ziyan etmemek anlaşması mucibince bu nevi blokajın şartile muayyen parcalara tak«imi için en yirmi gün zarfında iki taraf millî banmünasıb hendesî şeklin müseddes oldu kalarınca karşılaştınlmış olması lâzımdır. ğunda ıttıfak edivorlar. îtalyanın halen Merkez bankasmdaki Bu müseddes hücreleri ayıran bölme klering hesabları bakiyesı 2,205,500 lilerin ara^indaki yollar, en kalaba'ık cad radır. İki memleket ticareti icin hoş görülmiHeler gibi, kesif bir faaü\et!e doludur. Bu uzun yolların genişli§i, tam iki armın yen bu şeklin sür'atle halledileceği ümid sırt sırta geçebileceği genişHktedir. Ne bir 1olunmaktadır. zırlanan Dolmabahçe stadma aid plân Be lediye İmar Müdürlüğüne gönderümiştir. Plâna nazaran Dolmabahçe gazhanesinden bir kısım saha ile tanklardan birinin de istimlâki lâzım gelmektedir. Fakat tankm istimlâki takdirinde gazhane âtıl kalacağmdan şimdilik boş sahanm istimlâk edilerek tankın bulunduğu noktaya kadar tanzimi ve bilâhare tankm istimlâki kararlaşmıştır. Stadın boyu yüz beş; genişliği yetmiş metre olacak; on altı bin kişiistiab edebilecektir. Dünkü zelzele Dün saat 15 i 33 dakika 11 saniye geçe hafif bir zelzele kaydedilmiştir. Merkez üstü, rasadhaneden 12 kilometre mesafede tahmin edilmiştir. Japonlartn yeni talebleri Tokyo 31 (a.a.) İngiliz Japoa görüşmelerine bugün öğleden sonar de* vam edilecektir. I Yanresmî Japon mahfillerînde söylendiğine göre Japonya TienTsin meselesinin müzakeresi^e başlanmadan evvel iktısadî meselelerin müzakere ve halledilmesinde ısrar edecektir. îngiliz Japon müzakerelerinin iyi biı tarzda neticelenmesi bu ilk görüşmeleriı alacağı şekle bağlıdır. Üsküdar iskelesi Üsküdar iskele meydanmm açılmasma aid plânm ilk kısmı tatbik edilmeğe ve iskeleden Beykoz cihetine giden yol ağzmdaki binalann istimlâkine başlanmıştır. Plâna göre Üsküdar vapur iskelesile civanndaki araba vapur iskelesi arasına Kooperatiflere yardım İktısad Müdürü Ankaraya isabet eden kısımda deniz doldurulacak Küçük san'at ye ticaret erbabının koove bu suretle her iki iskele denize doğru peratifleşmesi elbetteki onların kredi tedaha önc alınacaktır. Süt meselesinin ıslah ve halli etrafınmini ve bizim de kredi verebümemız için daki tetkikler ilerlemektedir. Bu hususçok kolaylık tevlid eder. Ferdlere yapata Ziraat Vekâletile temasta bulunmak Çocuk bahçelerinin plânları yapabiliriz. üzere Belediye İktısad Müdürü Saffet bu Belediye İmar Müdürlüğü, Vali kona madığımızı kooperatiflere gün Ankaraya gidecektir. Ankarada ya ğı karşısında yapılacak çocuk bahçesin Çünkü karsımızda ferd yerine ^rtaklar pılacak temaslardan sonra faaliyete ge den başka Nişantaşında on beşinci ilk ve mes'ul bir teşekkül vardır. çilecektir. mekteb önünde ve Taksim bahçesinin arYeni şubeler kasmdaki sahada tesis edilecek çocuk Prost 1 eylulde şehrimize bahçelerine aid plânları da hazırlamağa Halk Bankasının kolları Halk Sandıklannın çoğaltılması ve yurdun her tarageliyor başlamıştır. Bunlardan Taksim bahçesi fında bulunması elbetteki başlıca arzuAvrupada bulunan şehircilik mütehas arkasmda yapılacak olan çocuk bahçesi sısı Prost. eylulün birinde şehrimizde en büyüğüdür. Yüz elli metre uzunlu muzdur. Fakat bunu yavaş yavaş ve emin bulunacaktır. O zamana kadar Belediye ğunda olacak ve en geniş yeri de yetmiş bir şekilde yapmak da lâzımdır. Bunun Fen Heveti tarafmdan Kadıköy ve Üs metre bulunacaktır. Orta kısım yedi ya için yeni sandıkların kurulmasmı su vaziküdar cihetlerine aid plânlar da hazır şma kadar çocukların oyun mahalli ola yetlerin hallinden sonra^va bırakıyo'uz. îstanbulda daha bir müddet kalacak lanmış olaca^mdan Prost gelirgelmez cak, ayrıca kumluk, atlıkarmca ve sair eğlence vesaiti vücude getirilecektir. bunları tetkike başlayacaktır. ve tetkiklere devam edeceğim.» ( ASKERLİK İŞLERİ Şubeye davet ) Beyoğlu Yerli Askerlik şubesinden. 938 939 ders yılında lise veya muadiî okullarla daha yüksek okullardan mezus olup tam. ehliyetnameli olanlardan tah • slllerine devam efcmiyeceklerin 1 eylul 931 da hazırlık kıt'asına sevkleri mukarrerdlr Bu seraiti haiz subemize mensub tam ehliyetnamelilerin 1 eylul 939 da hazırlil kıt'asmda bulunabilmeleri İçin 1 ağustoı 939 dan 15 ağustos 939 gününe kadar B * siktaş Askerlik şubesinde teşekkül edı'cel askerlik meclisinde muayeneleri yaptırü • mak üzere nüfus cÜ2>danları, ehliyetnanM ve mekteb vesikalarile blrlikte şubeye racaatleri ilân olunur.