Katalog

5 İkincikânun 1939 Hareket noktasına dönüş (Dünkü hikâyenin sonu) = D A V E T : Bayanlar! Yalnız sizin için Yıldızlar yıldızı ZARAH LEANDAR'ın nefis filmini Henri Troyat'dan ki birini aldatıyor, birinin malını çalıyorBu akşamdan itibaren du. Cliche devam etti: Genc kız: Görüyorsun ya, yersiz gururun be Ancak sizin gibi erkekler gördüğü ni hayrete düşürüyor. Artık bizi sevmedigöstermeğe başlıyor. ğini öğrendiğimiz bir kadını, onun için zaman insan aşkla banşıyor. Jean Dupont mütevazı bir tavır takıölümü istemeğe gidecek kadar sevmekte narak: utanılacak ne var? Artık bundan bahsetmiyelim; diye Hasta, sanki son hücuından evvel bümmldandı. tiin enerjisini toplamak için, gözkapakla Ve daktilo kız, hayranhktan ağzı kurını indirmişti. Can veren bir sesle, niha laklarına varmış, çıkıp gitti. yet: Müteakıb günler, hastayı birkaç mes Cliche, dedi. Arnk seni görmek istemiyorum. Çık buradan. Defol. Ve bir lektaş daha ziyaret etti, ve hepsi, ona, bu daha gelme. Bu, senin için de benim için asil hareketinden ve hislerinin necabe tinden dolayı büyük takdirlerini bildirde daha hayırlıdır. Fakat Cliche, duymuşa benzemiyordu. di. Kalbine hararet veren imzasız mekBir hastabakıcı kadının müsamehakâr ve tublar da aldı. t?th çehresile, yaralının yatağını düzelti«Senin sevdiğin gibi »evilmek ister yordu. dim.» Peki, peki, diyordu, çok kımılİmza: dıyorsun, çok açılıyorsun, soğuk alacakMeçhul sarıgm sın. Ne öyle yüzüme aval aval bakıyor Ve sonra küçük bir $iir: , sun? Daire şefimiz, Malandrin'in yann Sen ki onon için istiyordun ölmek» En inc« hisle* akşam seni ziyarete geleceğini biliyor mu" Benim için yaşamak istemez misin? Ben ne hissiz bir kızım, ne de hain. rinize temas edecek sun? Oel demenle kalbim sana gelecek. ve kalblerinizi teshir edecektir. Bedbaht hasta, bîrdenbire acı bir S€sle Imza: Çünkü bu filim, kadının ve aşkın ülvî ihtirasları seven bağırdı: şaheseridir. bir daktilo Gelmez olsun. Kimse beni görmeğe İlâveten Paramunt Jurnal Etrafındakilerin söyledikleri yavaş gelmesin. Fiatlarda zam yoktur. yavaş Jean Dupont'un mahrem kanaatiBir dirsegi üzerinde doğruldu, fakat ni sarsıyordu. Denise'i son defa görmek Fiatlar 35 25, localar 150 kuruştur. keskin bir acı onu omuzlanndan sarstı. üzere gittiği zamanki haleti ruhiyesini Bir külçe gibi yastığm çukur yerinc düş hatırlamağa çalıştı. O gün hakikaten ontü. Hatta bayılacağını sandı. Cliche'in adan ayrılmak arzusunda mıydı? De yağa kalktığını, pardesüsünü giydiğini, nise'in kendisini sevmediğini öğrenmekle kenarlan soluk mantar rengindeki şapka hakikaten ferahlamış mıydı? Kapıyı kasını başına geçirdiğini, baş dönmesinin padıktan sonra ıhakikaten demiş miydi? sisleri arasından gördü. Komju odadaki Fakat niçin Denise kendisini görmege duvar saati biri vurdu. gelmiyordu? Geçirdiği kazadan mes Sinemanın en sevimli Cliche, çok uzaktan, kalın sis tabaka uldü. Denise bunu biliyordu. Dayana clft artisti ları ve imdad çıngıraklan arasından ge mayıp merhamet edeceğinden mi korku liyor hissini veren bir sesle: yordu? Kendisile «banşmak» tan mı Yemeğe geç kahyorum, dedi. korkuyordu? Eğer korkuyorduysa, bu, Bırakın beni.. Kimse benimle meş kendini hâlâ zayıf hissettiğine delâlet ediyordu. Eğer gclmiyorduysa, bu, kengul olmasm... disini hâlâ sevdiğindendi. Denise, ken Ayak sesleri uzaklaştı. Bir kapı ka pandı. Ve Jean Dupont yalnız olduğunu disini seviyordu, s«viyordu, seviyordu! Jean Dupont, kendisine bakan kadını anladı. çağırdı ve ona şu mektubu dikte ettirdi: Mösyö Malandrin etsuyu kokan, yus«Denise'rm, seni affettim. Seni bekliyuvarlak, ufaktefek bir adamcağızdı. yorum. Gel. Jean.» Sarı bir yağ tabakasile şişkin bir çehresi, Bunu takib eden hafta müthi? oldu. iri bir burnu ve iğrenc sinekler gibi bcsli, Jean Dupont her zil çalınışında yerin küçük siyah gözleri vardı. Hastamn yaden sıçrıyordu. Ve dostlardan biri içeri «ıbaşına oturarak: girdiği zaman onu ters karşıhyor ve ken Eh! Genc dostum, dedi, bizim disini fazla yormaması için kısa kesme Servisin asude hayatını altiist ettiğinize sini tavsiye ediyordu. Cesareti kmlan aröğünebilirsiniz. kadaşlar artık onu ziyaret etmekten Jean Dupont, rasgele: vazgeçtiler. Bitmez tükenmez günler Fazla lutufkârsmız, dedi. boyunca yapyalnız kaldı, hayal kuru Ne macera! Size hayran oldugu yor, yüksek sesle konuşuyor ve ağlıyormu biliyor musunuz? du. Denise'in resimlerine hitab ediyordu. Niçin efendim? Kendi suallerine, Denise'den beklediği Ölümü istihkar edecek kadar sev cevabı, gene kendisi veriyordu. Yastığımek güzel şeydir! nın köşelerini ısmyordu. Hastabakıcı ka Peki amma, ben sevmiyorum ve dm ondan çekiniyor ve «bu adamm akölümü istihkar etmiyorum. lmdan zoru olduğunu» söylüyordu. Mösyö Malandrin: Maamafih Denise'e tekrar yazmağı ka Dostom, dedi, kırk yedi yaşında bul etti. Fakat bu ikinci mektub da biFransızca sözlli filminde yım. Ben de genc oldum. Size sadece şu rincisi grbi cevabsız kaldı. nu söyliyecegim: «Sizi anlıyorum. Yeri* * * Aşkın ve nüktenin. . Çılgın nizde ben olsaydım, belki ayni şeyi yabir macera halinde karışikinci ayın sonunda, sokakta bir saat pardım.» En çılgın ihtiraslan en mungezinmesine doktor müsaade etti. Jean tığı netis bir komedi tazaın adamlar besler. Dupont'un ilk çıkışı genc kadının evine Jean Dupont, sabahki sahneden yorgitmek için oldu. Sinekkaydı tıra; olmuş, gun düşmüştü. Bununla beraber, z a y i yeni elbiselerini giymişti. Kendinden şibir sesle itiraz etti: kâyetçi değildi. Bir kaza geçirdim Mösyö MalanDenise Paquet'nun kapısının önüne drin, bir intihar teşebbüsü değil.. Herkesi bılhassa sinemacılan geldiği zaman beşinci kattaydı kalbi Mösyö Malandrin bir aile babası tebıle hayrette bırakan o kadar şiddetle çarpıyordu ki duvara bessümile gülümsedi: dayanmağa mecbur oldu. «Denise'i gö Siz iyi bir gencsiniz, dedi. Ketum receğim, Denise'i göreceğim, ve herşey olmak sizin gibi bir adamın şanındandır. eskisi gibi olacak..» diye tekrarLyordu. istanbıılda sen 9 cu haftası Mösyö Mourgue'a, terfiinizi tacil etmeNihayet zile bastı. Fakat kimse kapıya Seaaslar: 111,3046,30 9 da sini söylediğimi biliyor musunuz? gelmedi. Bir daha çaldı. Bir defa, iki Dupont kekeledi: Çarşambaya defa, üç defa. Her çalışından sonra boş Teşekkür ederim Mösyö Malanapartımanın sükutu kalbini donduruyordrin. Fakat sizi temin ederim ki... du. Kapınm kanadını yumrukladı. J2RTUĞRUL SADİ TEK Sıkın şu elimi Mösyö Dupont. îki Aşağı katlardan gelen bir ses bagırdı: Tuatrosu erkeğiz burada. Birbirimizi anlarız. TAKStMDE Ne istiyorsunuz? Ve Mösyö Malandrin, bedbaht ha«taBu gece nın sargılı, iri pençesini, bir ebe kadının Jean Dupont trabzanlardan baktı ve (Itaat Ilâmı) parmaklarına benziyen tombul parmak kapıcınm kendisine doğru geldiğini görKomedi 3 perde ları arasına aldı. dÜ. Yazan: *** Matmazel Denise Paquet'yu arıCelâl Musahiboğlu Genc kız, kızararaktan: yorum. Va.anda: ÎNSAN MABUD Hareketiniz çok güzel, dedi. Onu Buradan çıkalı üç hafta oluyor. HALK OPERETİ çok seviyordunuz, değil mi? Üç hafta mi? Bu akşam Jean Dupont'un boğazına kadar gel Eh.. Evlendiğindenberi!.. RAHMET EFENDİ mişti. Herseyi anlatmak istedi. KendinBununla beraber basamakları birer Cuma akşamı de o cesareti bulamadı, basını çevirdi. birer indi ve sokağa çıktı. O mahallede Yeni operet Genc kız devam ediyordu: iki saat kadar, dalgın, bedbaht, fakat sa(ÜÇ YILDIZ) A h ! Bütün erkekler sizin gibi ol kin, başıboş dolaştı. Diğer günlerin haTel: 40335 saydı! (Sarahaten bir erkeği düşündüğü yatile alâkası olmıyan garib bir hayat başlıyordu kendisi için. Acele eden a yah göke kaldırdı. Sonra ölü yaprakla hissediliyordu). Istırab çektiniz mi? Jean Dupont ona baktı. Cevabını en damlara, ışıklı vitrinlere bakıyor ve, nn çürüdüğü su birikintisine baktı. Biı diş«yle bekliyordu. Sukutu hayale uğra kendisi bu dünyamn chşında olduğu hal otomobil, kaldırımı sıyıraraktan geliyortnaktan korkuyordu. Delikanlı ona acıdı. de dünyamn var olmağa devam etmesi du. Jean Dupont bfcşım omuzlarının adüşüncesi onu bir nevi hayrete düşürü rasma soktu, dirseklerini vücudüne yaDedi ki: yordu. Çok güç oldu. pıştırarak sıktı, ve araba ancak iki metre Montmartre bulva.rraa geldi. Yağmur yakmında olunca, kendini tekerleklerin Birdenbire tni karar verdiniz? Evet.. Hayır.. Yani.. Nasıl diye yağıyordu. Işıklı ilânlar ıslak kaldırımı altına ath. yim, böyle anlarda insan kendini tahlil açık renklerle tutuşturuyordu. Jean DuBir gök gürültüsü, müthis. bir çarpı? pont kaza gününü hatırladı. O zaman ma, memnun ve mütebessim bir yıkılma edemiyor. Sustu. Kendi yalanı Jean Dupont'u bu meydanda bulunuyordu. Caddenin oldu. Jean Dupont'u otomobilin altından tayrete düşürüyor ve biraz da tiksindiri ortasmda otomobiller durmuştu. Bir a kaldırdıklan zaman ölmüştü. pordu. Meziyetlerinin fevkinde beğenil dım atmıştı, iki adım atmıştı.... Çeviren: CAHlD SITKI TARANC1 Jiğinden utanıyordu, Ona öyle geliyordu Gözlerini, kirli bir maviyle karışık si SîNEMA Merl Oberon evleniyor mu? «Altı kanlı Kral» filminin şirin mümessilinin rejisör ve film âmili Aleksandr Korda île izdivac edeceği söyleniyor Londradan yazıhyor: RADVO aksamki programj Türklye Radyodlfuzyon Postaları DALGA UZUNLUĞU 1639 m. 183 Kcs. 120 Kw. T. A. Q. 19,74 m. 15195 Kcs. 20 Kw. T. A. P. 31,70 m. 9465 KC3. 20 Kw. 12,30 Turk müzlği (Pl) 13 saat, ajans haberleri ve Meteor Ankara 13,10 müzlls Otüçuk orkestra) 18,30 Türk müziği (karışık program) 19 konuşma (ziraat saatl) 19 20 saat, ajans, meteorolojl ve ziraat borsası haberleri 19,30 Turk müzlği (incesaz heyeti mahur faslı) 20,15 konuşma 20,30 saat, esham, tahvllât, kambiyo nukud borsası (flat) 20,40 müzik (oda müziği) 21,40 saat, esham, tahvilât, kambiyo nukud borsası fiatları 21,50 Türk müziği (yurd havaları) 22,25 temsil blr dram (Uyuyan kadm) YazanJ (Andre dö Lor) 22,40 müzik (radyo or kestrası Şef: Hasan P. Alnar) 23,45 son ajans haberleri ve yarmki progTam. Sakarya Sineması ASKA TAPAN KADIN «Altı kanlı kral» filmindeki Ann de Boleyn rolünde bütün dünyamn takdir ettiği Merl Oberon, eğer sahnenin ve beyaz perdenin kıymettar bir rüknü olmasaydı, başka türlü de hayatını kazana bilirdi. Herhangi bir gazete veya mecOperalar ve operetler muanm fotoğraf muhabirliğini muvaffa17 Beromünster: Mignone. kiyetle becerirdi. Merl Oberon'u hiçbir 21,15 Münih: Boğazlçinde bir gece. zaman küçük, fakat mükemmel fotograf 22,35 Bordeaux; Üstad V7olfram, makinesinden ayn göremezsiniz. StüdyoBüyük konserler da çalıştığı zamanlarda bile iki sahne a17,20 Droitvich: Senfonik konser. rasında hiç haberleri olmadan arkadaş21,15 Doyçlandzender: Akşam konserL larının, rejisörün, yahud direktörün mu22,05 Roma: Orkestra konseri. 23,05 Brüksel I I : Orkestra konaeri. Merl Oberon hakkak enteresan bir pozunu yakalar, 23,25 Varşova: Orkestra konseri. hiç haberleri olmadan o pozları makine23,30 Droitwich: Orkastra konseri. rurlar, gülünc bir vaziyete düşmemek sinin pelikülleri üstünde te&pit eder. Ba1,05 Frankfurt: Wagner, Reger, Schuiçin ellerinden geldiği kadar gayret edermann, Brahms'ın eserleri. zıları buna kızarlar, kendilerini bazan lerdi. Fakat o zaman da hiç ?üphesiz bu Oda musikileri pek garib vaziyette gosteren bu resimleri resimlerin fotografhaneye gidilip hususî 23.35 Doyçlandzender: Gece musiklsL yırtmak isterler. O zaman zarif yıldız pozlar takınılmı? sun'î fotoğraflardan 24,30 Droitwlch: Kuvartet konseri. tatlı tath: farkı kalmaz, zerre kadar ehemmiyeti Cannn, der, niçin sinîrleniyorsu nuz. Ben bunlan bir gazete veya mecmuada nefredecek değilim ya, sade bir harıra olarak kolieksiyonumda saklıya cağım. olmazdı. îşte bu meharetinden dolayı kendisine «Fotoğraf seytanı» ismi verilmij olan Merl Oberon'un «Alh kanlı kral» filminde onu tneydana atarak o zaman danberi kendisini himaye etmiş olan burada çalışan Macar filim amili Alek sandr Korda ile evleneceği hakkmda bir rivayet dönüp dolaşmaktadır. Korda «Birleşik artistler» çirketinin en mühim hijsedarlarmdan biridir, uzun zaman danberi Merl Oberon'la alâkadar ol ması hiç şüphesiz ortaya çıkan şayiaların hakikate yakın bulunması ihtimalini kuvvetlendirmektedir. Maamafih şirin artist gazeteciler tarafından bu hususta sorulan suallere müspet bir cevab vermedi: SolUtlerin konserleri SARAY SİNEMASINDA Bu akşam Koro konserleri 19,20 Doyçlandzender: Seçme havalar. 22,30 Breslav: Beethoven'in plyano sonatlan. HOLLYVOOD'un zarafet Kraliçesi V* öyle amma, görseniz o kıymetli al bümün içinde neler yoktur, ncler.. Gary Cooper hpkı bir çocuk gft>i orurmu? ağız armoniği çalıyor, bunu birlikte çevirdikleri «Kibar kadm ve kovboy» filminin bir sahnesinin iki parçası arasında dinlenirken çekmi?tir. Keza, Douglas Fair banks Junior agzını var kuvvetile açmış esniyor, Errol Eloyn yere yatmı?, ara basının albndaki bozukluğu tamirle uğraşıyor. Randolph Soott, Glenda Farrell'in elini öperken ezilip büzülmüş, müthi} çıtkınldımlık taslryor.. Eğer bu Halihazırda geçirdiğim serbest ve delikanlılar resimlerinin çekildiğinden müstakil hayatm ne kabahati var ki evzerre kadar şüpbelenmiş olsalardı, hareketlerinde bu kadar acayiblik gösterirler leneyim! miydi? Hemen kendilerini toplarlar, taDedi. Fakat manalı manalı gülüşünbiî, daha doğrusu gayritabiî şekilde du de bir nevi itiraf manası saklrydı. Asri musiki konserleri 22,35 Kolonya: Erkek korosu. 17,45 Saarbriicken: tkindi konseri. 20,05 Berlin: B. Straııss'un eserleri. 21,15 Lelpzig: Reger'ln eserleri. NÖBETÇt ECZANELER Bu gece şehrimizin muhtellf semüerlndeki nobetçi eczaneler çunlardır: İstanbul ciheti: Eminönünde (Hüseyin Hüsnü), Küçükpazarda (Bensason), Alemdarda (Abdul kadir), Kumkapıda (Haydar), Bakırköyde (Merkez), Fatihte (Halil), Balatta (Hüsameddin), Eyübde (Hikmet Atlamaz) eczaneleri. Beyoğlu ciheti: İstiklâl caddesinde (Kanzuk), Yenlse * hirde (Baronakyan), Bostanbasında (Iti mad), Mahmudiyede (İsmet), İstiklâl cad. desinde (Taksim), Kurtulusta (Necdet), Halıcıoğlunda (Barbud), Kasımpasada (Va sıf). Besiktaşta (NaU Halld) eczaneleri. Kadıköy Muvakklthane caddesinde (Saadet), Çeşme caddesinde (Osman), Sarı . yerde (Asaf), Büyükadada (Şinasl Rıza), Heybelide (Halk), Üsküdarda (Merkez) eczaneleri. Loretta Young ve HOLLYVOOD'un 1 No, lu Dunjuvanı Tyrone Power BALAYI ilâveten: FOKS JURNAL ikinci F E R A H sinemada Aşkın Göz Yaşları Virginia Bruce le Melvyn Duglas Genc artist Ida Lupino, Colum«Nekadar olsa kadındır!» ismbdeki ft'l bia şirketi tarafından amgaje edilmiştir. min başrollerini deruhde etmişlerdir. Bu Warren William*la birlikte «Münzevi eser de kültür salıasındaki kadm ve er kurd» filmini vücude getirecektir. kek rekabetini göstermektedir. Margaret • f Amerikada «Brodvvay Srenadlan» ^ Lindsay da bu kordelâda mühim bir isminde şarkıh ve musikili bir film çevrişahsiyeti temsil etmektedir. lecektir. Bu kordelâda baş rolleri Jeanet•^ Fay Vray ile Ralph Bellamy, Co te Mac Donald, Frank Morgan ve Virlumbia hesabma «Casusun yüzüğü» is ginia Grey oynayacaklardır. minde bir filim çevirmektedirler. Bu ~J{ Holivud'da rejisör King Vidor'un kordelânm mevzuu ulırelararası birtakım meşhur bir romandan iktibasen vücude casuslarla Amerikan casusları arasmda getirmekte olduğu «Kale duvarları» yeni keşfedilen bir zehirli gazin formü filminin mevzuu köy doktorlanndan bilünü bulmak uğrunda vuku bulan müca rinin hayatından bâhistir. Böyle bir dokdeleyi tasvir etmektedir. torun Iüks hayata atılmak için gösterdiği •^ Ingüiz aktörü Robert Donat gene cehd ve gayreti müteakıb inkisan hayale Inşriliz aktrisîerinden Greer Garson'la uğnyarak tekrar eski meşguliyetine dön«Hayırlı akşamlar!» isminde bir filim düğünü göstermektedir. çevirmpktedir. •^ Bir ik: hafta evvel rahatsızlana •jf Barbara Stanvvyck'le Joel Mac rak hastaneye naklolunan Elizabeth PatCrea'nin çevirmekte olduğu «Okyanus terson iyileşmiş ve «Tom Sawyer polis lar ittihadı» kordelâsmı meşhur rejisör hafiyesi» ismindeki hlmmi çevirmefe deCecil. B. de Mille idare etmektedir. vem etmese koyulmustur. c c EVLENME ş a Emekli kurmay albajn Mustafa Asım Özalan oğlu ve Türkiye İş Bankası şeflerinden Ncdet Özalanla Hafız Paşa torunu merhum Ge neral Alı Rıza kızı Mübine Salmamn yılbaşı gecesi Ankarada nişanlandıklarını haber aldık. Yeni nişanhlara saadetler dileriz. ÖLÜM Beşiktaş S U A D P A R K sineması Mfıhtrrem müş'enlprine II sonkânun fir=amba gflnunden itibaren PAMUK PRENSES ve 7 CUCE AŞKIN GÖZ YAŞLARI filmini göstermeğe başlıvacaĞnnı haber vprmekle kesbi şeref evler. uhafta S U M E R sinemasında S O N B U SE mükemmel ve emsaİBİz aşk ve buse filminde mutlaka görünüz. ean Gabin ve Mıchele Morgan'ı ö l ü m Merhum Kurukahveci Mehmed Ef. refikaları Hayriye muztarib olduğu hastalıktan şifayab olanuyarak 4/1/939 çarşamba günü vefat etmiştir. Kendisi hajnrsever, müşfik ve merhametl: idi. Cenazesi bugün saat 11 de Şişlide Halâskâr Gazi caddesindeki Sırmalı apartımanından kaldırılıp namazı Eyübsultan camiinde kılmarak aile kabristanma defnedilmiştir. Allah rahnîet eylesin. * * * ölüm Zonguldak meb'usu Receb Zühtü Soyakın anası Bayan Halide dünkü çarşamba günü vefat etmiştir. Ce nazesi bugün öğle vakti Fatih camiinde namazı kılındıktan sonra Edirnekapıdaki Şehidliğe kaldınlacaktır. * * * Vefat Trabzonlu Dilli oğlu mer hum Emrullah zevcesi ve Dilli oğlu Mehmed Vehbi, Remzi valideleri Bayan Zehra müptelâ olduğu hastalıktan şifayab olamıyarak dün sabah rahmeti rahmana kavuşmuştur. Cenazesi bugün Osmanbeyde Tavukçufethi sokak 24 No. lı Nur apartımanından saat 11 de kaldınlarak cenaze namazı öğleyin Beyazıd camii şerifinde kılındıktan sonra Edirnekapıdaki aile makberine defnolunacaktır. Yann akşam T O R K Ç E i P E K ' te N U S H A S I başhyor.