Katalog

21 Haziran 1938 CUMHURtYET SON HâdiseSer arasında Japonya, devletlere gene meydan okumaya başladı Bütün Japon makamları, Hanyan adasının her şeye rağmen işgal edileceğini söylemektedirler Tokyo 20 Japon Hariciye Nezareti mümessili gazetecileri kabul ederek Hainan adasınm askerî mülâhazalar dolayısile mutlak surette işgal edileceğini ve Çin topraklannda bulunan mezkur ada nın 1907 tarihli Japon Fransız muahedesile hiçbir alâkası olamıyacağını söyle dikten sonra, Japonyanın mezkur adaya müteallik niyetlerinden Fransayı haber dar etmek mecburiyetinde bulunmadığını ve derpiş edilen askerî hareketlerin *nünhasıran askerî müessesatı istihdaf eyledi ğini ve esasen yeniden arazi ilhak etmek fikrinde olmıyan Japonyanın mezkur adayı devamlı surette işgal etmiyeceğini kaydetmiştir. Hariciye Nezareti mümessili Hainan körfezinde keşifte bulunan Japon gemi lerinin sahil bataryalarınm ateşine maruz kaldığını ve esasen haziran başlannda Yuemana en son sistem otuz Fransız tayyaresinin gelmiş olduğunu ve bu tayyarelerin talimat beklediğini ilâve etmiştir. Hariciye Nezareti mümessili hava müdafaa topları hakkında da Kantonda bulunan bütün topların Sovyet mamulâtı olduğunu söylemiştir. bataryalarını tahrib etmiştir. Bundan başka Japon tayyareleri, Fukiyen eyaletinin merkezi olan Fuçeu'daki tersaneyi de tahrib etmişlerdir. Diyarbakır cezaevi mahkumlarına ir kısım siyasî mahkumları affetmeğe hazırlanan inkılâbın sizleri de bağışlamasma delâlet ve kefalet etmemi istiyen mektubunuzu aldım. Biliyorum ki çoğunuzu bir suç işlemeğe sürükliyen zaruretler, bazan, bir geminin dümenini kıran ve onu başka bir gemiye çarptıran dalgalar gibi, başmızı belâya sokuncıya kadar sizi peşinizden kovalamış ejderlerdir: Açlık, sevda, kiskanclık, içki, esrar, kumar, hakaret karşısında çıldırmaktan beter bir kudurma anı, yahud tahtayı oyan kurt gibi sabrınızı ve iradenizi kemirerek delik deşik eden eski bir kin... İçinizde kimbilir kaç kişi, aç kansına ve veremli çocuğuna ekmek ve ilâc alabilmek için temiz ellerini başka birinin malına uzatmıştır; kimbilir kaç kişi, çıldırtıcı dost ve sevgili ihanetlerile kanı beynine bir dalga gibi vurarak sersemlemiş ve tırnaklarını, gecikmesinden korktuğu bir adaleti yerine getirmek için, bir namerdin, bir kancığın, bir kahpenin boynuna geçirmiştir; kimbilir kaç kişi, yıllardanberi içine tıkabasa dolmuş ve sıkışmış eski bir kin barutunu fitilliyen içkinin ve esrann verdiği kudurtucu öfke ile, ansızın tetiği çekmiştir. Hatta azılı ve profesyonel olanlarınızı bile birkaç kere hırsızlığa ve cinayete sürükliyen itiyadların altmda, baba kanından veya ana sütünden gelme bozukluklar, yahud da fena görenek ve terbiye gibi dışarınm tesirleri vardır. |HEM îngiliz gazetesi Türk tezini haklı buluyor Taymis, Hataydaki Milletler Cemiyeti azasımn ne yaptıklarını bilmediklerini yazıyor ve Türk askerinin Sancağa girmesini muvafık buluyor Taymis gazetesi 17 haziran tarihli nüshasında «İskenderurj» serlevhası altında bir başmakale neşretmiştir. Bu makaleyi İngiliz matbuatınm bu mesele hakkındaki neşriyatmdan bir nümune olmak üzere aynen tercüme ediyoruz. Arasıra Türklerle Arablar arasında kanlı münazaaların cereyan eylediği İskenderun sancağmdan şimdi daha iyi haberler ahnmaktadır. Bu hâdiselerden en yenisi, bir generalin riyaseti altındaki Türk askerî heyebnin muvasalatmdan sonra Antakyada vuku bulmuştur. Askerlerden ve dipiomatlardan müteşekkil olan bu heyet, intihabat zamanında âsayişi muhafaza için düşünülea plânlar üzerinde Fransız askerî memurlarile görüşecektir. Bu maksadla Türk askerî kıt'alannm Fransız ordusile iş birliği yapacağı bile söyleniyor. Bu tedbire ne derecede lüzum oldu ğunu en iyi bilenler Sancaktaki Fransız memurlarıdır. Türkler bunu arzu ediyorlar. Fransız hükumeti, Suriyenin bir çok Türk nüfusunu ihtiva eden bu muhtariyetli eyaletine Ankaranın gösterdiği alâkaya itiraz etmeğe mütemayil bulunmuyor. Fakat, ayni zamanda Arablann ve diğer unsurlar son hâdiselerin bais olduğu elemler ve acılar sükunet bulmadan evvel âsayişin muhafazas; için Türk askerî kıt'alarının bu eyalete girmesinden dolayı yeni vahim hâdiseler çıkması ihtimalinden endişe ediyorlar. Yerli Türkler bu hâdiselerin mes'uliyeti Arablara aid olduğunu ve yerli A rabların Şam hükumeti ajanlan tarafından tahrik edildiklerini söylüyorlar. Arablar ise, Türk partizan çetelerinin Arablara hücum etmekte olduklarından ve evlerini yaktıklarından şikâyet ediyorlar. Bu iddialarda ne derece hakikat bulunursa bulunsun surası muhakkaktır ki mahallî teşriî meclisi için intihabat yapıldığı zaman ancak şiddetlı askerî kontrc& kan dökülmesinin önünü alabilecektir. Fakat diğer taraftan şöyle bir iddia serdolunabilir: S a n c a k t a örfî i d a r e cari ol Hatay meselesi ve Taymis NAL1NA MIH1NA | Plevne tecrübesiz cemaatlere tatbik et mekle ne yaptıklarım bildiklerinden şüphe etmek oaizdir. tleri harekâtt Tokyo 20 Yangtse'nin şimalinde Hankeu istikametinde ilerliyen Japon yürüyüş kollan, Hotaşen'e girmişlerdir. Burası Tsienshan'ın karşısmda Japon kıt'alannm geçtiği Tsien nehrinin üstünde, Çin umumî karargâhının 240 kilometre şarkında kâin bir kasabadır. (a.a.) Bendleri Japonlar yıkmif Hankeo 20 Çin hükumeti namına söz söylemeğe salâhiyettar bir zat, bendferin Çinliler tarafından yıkıldığı hakkında Japonların çıkardıkları şayiaları kat'î surette yalanlamış ve bu yıkılmaya Ja ponların karadan ve havadan yaptıkları bombardımanların sebeb olduğunu tasrih etmiştir. Hankeu tahliye mi ediliyor? Hankeu 20 Hankeu'nun tahliye edilmekte olduğu hakkındaki şayialar ya lanlanmaktadır. Bu şayiaların sebebi, Çunghai cihetinden gelen muhacirlerin fazlahğı dolayısile bunlardan bir kısmı nm, sıcaklarda salgm hastalıklara mey Japon tayyarelerinin tahribatı Fakat, bütün bunlar diişünüldüğü Tokyo 20 Domei Ajansından: Bir dan verilmemek için başka yerlere gön zaman bile size «ne iyi yaptınız! EliJapon tayyaresi, Haynan adasındaki Çin derilmiş bulunması olsa gerektir. ı.nMiH.ımııııllııllllinillüülllltlllllllllllllllllllllllllllllllllliamiMMi ı Avusturya haricî borçları meselesi Mecliste kabul edilen lâyihalar Almanya, İngiltere ile 19 mayıs, millî bayram günleri icine alındı müzakerelere başbyor Londra 20 Resmî Ingiliz mahfilleri, Avusturyanın Almanyaya ilhakı ne ticesinde tahaddüs eden muhtelif mese leler hakkında Berlinde Frederik Leithros tarafından başlanan müzakerelere devam etmek üzere yakmda bir Alman iktısad ve maliye heyetinin Londraya geleceğine dair verilen haberi teyid etmektedirler. Malum olduğu veçhile Almanyamn Avusturya hükumeti tarafından girişilen taahhüdleri kabul etmemesi yüzünden bu müzakereler inkıtaa uğramıştı. (a.a.) Ankara 20 Bugün Refet Canıtezin başkanlığmda yapılan B. M. Meclisi toplantısmda Ulusal bayram ve genel tatiller hakkındaki kanuna bir fıkra ve bir madde ilâvesine ve Yüksek Mühendis Teknik okulları mezunlannm mecburî hizmetlerine, pul ve kıymetli kâ ğıd bayilerile bunlara verilecek bey'iye aidatı hakkındaki kanun lâyihalarile Çıldırın Çamdıra köyünden Bey oğullarmdan Haydar oğlu Garib Demirkayaoğlunun ve Gazianteb Bahi mahallesinden Muharrem oğlu şöhretli Ahmed oğlu bostancı Osman Eflâtun'un ölüm cezalarına çarptınlmalarma aid mazbataları tasdik etmiştir. niz var olsun!» denemez; dışandan gelen dalgalarla dümeni kınlmış bir gemiyi tekrar açık denizlere salıveremeyiz. Dümeni tamir edilinciye kadar onun çekiç altında geçireceği muayyen bir hapis ve eza devresi vardır. Ayn ayn hepinizin merhamete lâyık olduğunuzdan şüpbe edilemez; fakat dışarıda, zulmünüze ve tecavüzünüze uğramış, yahud da bundan sonra uğramasmdan korktuğumuz insanlara da acınz. Daha doğrusu adalet, işte bu dışandakilere merhamettir. Çünkü merhamet, bir veya birkaç kişiye, adalet bütün insanlara acımaktır. Size merhamet edelim derken onlara zulmetmekten korkmaz mıyız? Pasaport ücreti Muhtelit encümen eski ücreti ipka etti Ankara 20 (Telefonla) Pasaport kanununu yenibaştan tanzim eden lâyiha Dahiliye encümeninden geçmiş ve Meclisin bu devresinde çıkarılmasmı temin için muhtelit bir encümene havale olunmuştu. Dahiliye encümeni 3 ve 6 aylık ve bir senelik pasaportlar için 5, 8, 13 lira ücret kabul etmişti. Muhtelit encümen bugün toplandı, geç vakte kadar müzakerede bulundu. Maliye Vekili Fuad Ağrah da encümen müzakerelerine iştirak ederek izahat verdi, Muhtelit encümen pasaport ücretlerinin eskisi gibi 25 lira olarak ipkasma karar ver miştir. Muhtelit encümen yarm da toplanarak lâyihayı tetkike devam edecektir. Fakat içinizde salâh bulanlar ve çektiği ceza kâfi gelenler de bulunabilir. Yaptıkları suçun nev'inden ve hapisanedeki hallerinden onlan tanımak ve ötekilerden ayırmak mümkünse bütün millet kefil olsun, inkılâba yalvaralım. Kendi payıma, ben, kefilim. PEYAMt SAFA B. M. Meclisi gene bugünkü toplantı smda Türkiye Cumhuriyetile Sovyet Sosyalist Cumhuriyetleri ittihadı arasında hudud hâdise ve ihtilâflarınm sureti tetkik ve halline mütedair mukavele ile Türkiye Lehistan konsolosluk mukavelesinin tadiline mütedair protokolun tasdiki hakkındaki kanun lâyihalarmı tasvib ettiği gibi kazanc vergisi kanunu ile meşhud suçların muhakeme usulüne dair kanunun bazı maddelerinin değiştirilmesine aid kanun lâyihalarını da müzakere ve kabul etmiştir. B. M. Meclisi çarşamba günü toplanacaktır. (a.a.) Limanımızda bir telâki [Baştarafı 1 inci sahifede] 18 haziran günü saat 10 da Büyükdere yakınlannda Türkiye Başvekili Celâl Bayarla Hariciye Vekili Aras Kralı karşılamak üzere yata çıkmışlar ve Krala Istanbula kadar refakat etmişlerdir. 19 haziranda saat 14 te Kral Karol Savarona yatında Türkiye Reisicumhuru Atatürkle bir noktai nazar teatisinde bulunmuştur. Ayni günün akşamı Kral Karol'un akşam yemeğinde Türkiye Başvekili Celâl Bayar ve Hariciye Vekili Rüştü Aras ve Romanya general konsolosu Lucasiyeviçi davetli olarak bulunmuşlardır. İstanbul 20 Havas bildiriyor: Romanya Kralmın bayrağını taşıyan Luceafarol yatı dün saat 1 1 de Boğazi çinde demirlemiştir. Kral Karol, müte nekkiren karaya çıkarak yemek yemiş ve şehrin muhtelif yerlerini gezmiştir. Kral, gene mütenekkiren Reisicumhur Ata türkle kat'iyyen hususî mahiyette olmak üzere ziyaret teatilerinde bulunmuştur. Kral Karol'un yatı, geçen pazar günü de Boğaziçinde demirlemiş ve Kral karada üç saat kaldıktan sonra îstanbuldan ayrılmıştır. ' İstanbul 20 D. N. B. Ajansı bildiriyor: Hafta tatilini İstanbulda geçir mekte olan Kral Karol, geceleyin hususî mahiyette olmak üzere Savarona yatında yemek yemiştir. Sabahleyin, Dolmabahçe sarayına giderek orada uzun bir görüş mede bulunmuştur. Öğleye doğru Atatürk iadei ziyaret etmiştir. Resmî bir tebliğ neşri beklenivor. (a.a.) Encümenlerde Ankara 20 (Telefonla) İstanbul Elektrik İşleri umum müdürlüğü teşki lâtı ve işletmesi hakkındaki lâyiha ile İstanbul Elektrik şirketinin satın alınmasına dair mukavelenin tasdikine dair lâyiha Meclisin çarsamba günkü toplantısmda görüşülecektir. *** Emniyet âmir ve memurlarınm da Devlet Demiryollarmda ücretle seya hat edebilmelerini temin edecek olan lâyiha encümenler tarafından kabul edildi ve umumî hevete sevk olundu. *** Incriltere Maliye Nezareti Kredi müdürü geliyor Ankara 20 (Telefonla) Londrada Ingilizlerle akdedilmiş olan kredi anlaşması dolavısile teferruata ve tatbikata ınütedair hususların tesbiti için bu ay sonuna doğru, Ankarada müzakereler açılacaktır. Bu sebeble İngiltere Maliye Nezareti kredi dairesi müdürü. önü müzdeik hafta zarfmda memleketimize Askerî hastabakıcı hemşireler hak gelmiş olacaktır. Burada anlaşma mü kındaki lâyihayı tetkik eden encümen napebetile hasıl olan vaziyetler tetkik ler hemşireler verilecek maaşm 15 inci edilecektir. dereceye tekabül eden 17.5 liradan başîngiliz kredi dairesi müdürü İlhami lamasını muvafık gördüler. Hükumetin Nafiz Pamirle birlikte memleketimizde teklifinde maaş 14 liradan başlamakta bazı mmtakalarda seyahate çıkacaktır. idi. Buna dair cedvele göre. 17.5 lira Bu arada Zonguldak ve Erganiye de ayhklı 120, 20 lira aylıklı 100, 22 lira gidile~ektir. ayhkh 80, 25 lira aylıklı 40, ve 30 lira aylıklı 20 mektebli hastabakıcı askerî Vali Yunan atletizm hemsire kadrosuna ilâve edilmektedir. maçlarında Atina 20 Burada bulunmakta olan 40 kişi zehirlendi İstanbul Valisi Muhiddin Üstündağ, dün Atina stadyomunda seref misafiri sıfaBükreş 20 Balzi departmanmda tile, Yunanistan ve Mısır Millî takımla Recea kasabasında kudurmuş bir öküBursa 20 (Telefonla) Yunanistann atletizm maçlarında galib gelenlere zün etini yiyen kırk kişi zehirlenmiş ve dan gelen İskeçeli Vasil Donkalos ile kupaları tevdi etmiştir. Bu merasimde bunlardan beşi ölmüştür. İskeçeli Mümin hükumete müracaatle hüKjmet azaları da bulunmuştur. Hitler Viyanaya gitmemiş Mudanyanın Mes'udiye köj'ü civarında Mısır kabinesinde tadilât Berlin 20 Hitlerin mütenekkiren bulunan bir defineyi çıkarmak için ruhKahire 20 Mahmud Paşa kabinesi Viyanava gittiği hakkında dolaşan ha sat istemişlerdir. Ruhsat verilmiş. menin mevkimi tarsin için yapılmakta o berler kat'iyetle tekzib edilmektedir. murlar nezaretinde hafriyata başlan lan müzakereler neticelenmiştir. Kabi Hitlerin perşembe günü Berlinden ha mıştır. 15 metra irtifamda bir kaya üzenede tadilât yaparak Mahir Paşa parti reket ettiği ve o zamandanberi Münih rinde vaktile oyulmuş bir kuyuda buluîinden de bazı kimseler almması der ve Obsersalzberg'te kaldığı beyan edil nan definenin Bizanslılara aid olduğu piş edilmektedir. mektedir. sövlenmektedir. Bir Rumen kasabasında Bursada bir Bizans definesi aranıyor Bu sırada Fransız makamlarınm takib ettikleri politika; gelecek sene istiklâlf erişeceği tahmin olunan Suriye Arab halkının ınfıalıni celbetmiştir. Bu Fransız siyaseti, muallâkta bulunan bütün meseleîer hakkında Türkiye ile tam bir anlaşma yapılması gerek Fransanın, gerek Suriye devletinin başlıca menfaati icabmdan bulunduğu akidesine istinad etmektedir. Ve böyle bir anlaşmanın şartlarından biri de azim Türk nüfusunu ihtiva eden bir mıntakada, Türkiyenin hususî alâka ve menfaatlerinin tanınPlevnede mağlub olan Türk ordusu masıdır. ve Gazi Osman Paşa değil, saltanattır, Türkler; kendileri Sancak nüfusunun Sultan Hamidin ve hükumetinin cehli ve yüzde yetmişini teşkıl ettiklerini iddia aczidir. Harb tarihinin bir kahramanlık ediyorlar. Vaziyeti mahallinde tetkik e örneği olarak kaydettiği Plevne müdafaden mütehassısların araştıımaları ve San asmda Türk ordusunu ve Gazi Osman cağı teşkil eden üç nahiyeden ikisinde Paşayı, nihayet, mağlub eden de Rus ve yapılan nüfus tesçi! muamelesinin verdiği Rumen ordulannın sayı ve silâh üstünlüneticelerle (bu nehceler, ancak tazyikle ğü değil, Bulgarlann ihaneti değil, gene elde edilmiş olup hakikaM ifade ebnek saltanat idaresinin cehli ve aczidir. ten çok uzaktır Cumhuriyet) teeyyüd Talih ve mukadderat, 60 yıl evvel, eden Fransız fikrine göre, umumî nüfu Türk milletinin başına, Çanakkaleyi, Sasun yüzde kırk sekiz kadan Türk olup karyayı ve Dumlupmarı kazanan Büyük' Türk propagandacılarmın tuttuğu usul, Başbuğu geçirseydi, Plevne yalnız şanh Türklere müzahirlerini kaybettirmiştir. bir müdafaa olmakla kalmaz, muhakkak Bu rakamlar, doğru diye kabul edile şanlı bir zafer de olurdu. cek olsa bile intihab maksadile altıya aynlan unsurlar, Sancak halkının ancak Plevneden durup dururken bahsetmeyarısmı teşkil etmektedirler. dim. Bütün çocukluğumda ve gencliğimin Bu altı unsur şunlardır: Arablar, A ilk yıllarmda türkçe ve fransızca tarihini leviler, Ermemler, Kürdler, Rum orto okuyarak, sonsuz bir millî gurur duydu doks hiristiyanlar ve müteferrik cemaat ğum Plevne, şimdi önümde duran iki eler. serle canlanıyor. Askerlik ve harb edebiBinaenaleyh memleketin en kuv yatımıza değerli birer armağan olan bu vetli ve en toplu u n s u r u n a hiç ol iki eserden biri dostum ve meslektaşım mazsa ilk intihab edilecek teşriî Nureddin Artamm ingilizceden tercüme mecliste, ekseriyet verilmesine aid ve Ulusun tefrika ettiği Plevne müdafaaT ü r k iddiası lehine söylenecek sıdır. Nureddin Artam, İstanbul matbuatmın o cnk 7*rif ve nüktedan « T O D I " ı'5sözler vardır. nesi», Türk ordusile Plevne müdafaasma Hatta Fransa hükumetinin kırk bir iştirak etmiş olan bir İngilizin hatıralanmeb'ustan teşekkül edecek meclisin yirnı pek temiz ve güzel bir üslubla dilimize mi bir, yahud yirmi iki azasmın Türk çevirmekle Türk harb tarihine, kıymetli olmasını esas itibarile kabul etmiş olduğu bir hediye vermiştir. Plevne müdafaasını iddia edilmektedir. ması, Türk ve Fransız askerî yazan zabit, damarlarında Alman, FranBununla beraber, Türkiyenin San sız, İngiliz kanı bulunan bir İngiliz tebakıt'aları bulunması; Türk olmıcaktaki mümessillerinin aldıkları tavır ve yan altı unsurun demokrasi ta hareket Türk olmıyanlardan birçoğunun asıdır. Gönüllü olarak girdiği Pangalti raftarlarının şayanı arzu gör infialini celbetmiştif. İntihab hazırlığına Harbiye mektebinden mülâzimisani çık dükleri bir istiklâl ve serbestî ve tertibatına nezaret için Milletler Ce tıktan sonra, 1877 Osmanlı Rus harbiile reylerini vermelerini asla teş miyeti tarafından tayin olunan komisyo ne iştirak etmiş ve Plevnede esir düşmüştür. Eseri çok canlıdır. Plevne müdafaaçi ve teşvik edecek mahiyette de nun îngiliz azası kaptan Hillhanse istifa sını okumalarını muhterem karilerime ğildir. Bununla beraber heyeti u etmiş ve ihtimal istıfasının esbabmı Mil tavsiye ederim. mumiyesi ve bir intihab yapılma letler Cemiyetine izah etmek maksadile sının zarurî bulunması itibarile bu Cenevreye hareket etmiştir. Plevneden bahseden ikinci eser de Türkiyenin sıkıştıncı iddialan, bu iddediğimiz, ehveni şer olacaktır. Harb Akademimizin eski müdürlerinden Lâkin Milletler Cemiyeti müşa • dialar hakkında Fransızîar tarafından emekli General İ. Halil Sedesin, çok dtyapılan kabul ve tasdikler, Sancaktaki virlerinin, halkları mütecanis, tec Türk ve gayritürk unsurların hakları ki rin bir tetkik ve tetebbü mahsulü olaı rübeli ve tahsil görmüş demokrat bunîardan hiçbiri kolayca ihmal edile «1875 1878 Osmanlı ordusu savaşlar* memleketlerin müesseselerini eski mez arasında sıkışıp kalan Fransız hü serisinden «1877 1878 Osmanlı Rt ve yeni münazaaların act hatıra kumeti, gayet nazik bir vaziyete ve hale ve Rumen savaşı» adlı eserinin 5 inci i 6 ncı cildleridir. Askerî Mecmuanl ı larile tefrikaya diişmüş şarklı düşmüştür. 108 inci ve 109 uncu sayılarına lâhifc olarak neşredilen bu iki cild, birinci v < ikinci Plevne muharebeleri arasındaki IBaşmakaîeden devam] ki Osmanlı devletine benzemediğini ve hâdiselerle Rusların mağlubiyetile neti nayetler merkezden idare ediliyor. Buna memleketin vaktile «La Porte» diye an celenen ikinci Plevne muharebesinden en canlı misal olarak da Hataydaki Mil dıkları Babıali ile hiç bir alâkası kaîma bahsetmektedir. Güzide General, hayaletler Cemiyeti mümessilinin tarafgirane dığını öğrenmelidir. 1918 denberi dünya tmın mühim bir kısmını bu büyük eseri hareketleri gösteriliyor. Milletler Cemi da çok yenilikler olduğunu, mazlum mil yazmağa hasretmiş olduğu için, Harb yeti ise biliyoruz ki Fransanın elinde letlerin günden güne azaldığını, Quai Tarihimize cidden mühim bir hizmette korkuluk nev'inden gülünc bir aletten d'Ossay gözlerini açar da görürse, belki bulunmuştur. General Halil Sedesi, bu başka birşey değildir. O halde Hatay o da politikasını biraz gencleştirmeğe ve takdir ve teşekküre lâyık, kıymetli eserinden dolayı tebrik etmeği bir vazife addehalkının çekmekte olduğu ıstırabların zamana uydurmağa çalışır. diyorum. mes'ulü ne müstemleke memurlarıdır, ne Bu hakikatleri kavramak Fransa için, de Milletler Cemiyetinin mümessili. onun dünya milletleri arasmdaki oldukça Mes'ul doğrudan doğruya Fransız hükusarsılmış, acıklı mevkiini düzeltmek bametidir; dar görüşlü, geri zihniyetli ve kımından şüphesiz bir inkılâb olacaktır. sinsi Fransa hükumeti. Yalnız merak ettiğimiz bir nokta var: *** Acaba günden güne göçen ihtiyar FranFakat dediğimiz gibi artık bu görüşler sa bir gayret gösterip kendi elile belini bizi yakından alâkadar edemez. Biz bir doğrultabilecek mi? Yoksa bizim filî yarhak ileri sürdük ve bir taahhüdün yerine dımımız şart mı? Bükreş 20 Anadolu Ajansının hugetirilmesini istedik. Dünya sulhunun NAD1R NADI susî muhabiri bildiriyor: çıkmaz sokaklarda dolaştığı bu diplomaBu akşam Türkiye elçiliğinde Bayan tik anarşi devrinde sözden anlıyan, hakiSalzburg'da yeni Yahudi Sabiha Gökçen şerefine büyük bir ziyakate tapan idealistler bulunabileceğini kıyafeti! fet verilmistir. Ziyafette, refikalarile beümid ettik. Ve ileri medeniyetlere lâyık raber, Romanya Hava ve Bahriye NaSalzburg 20 Salzburg eyaleti polis bir millet halinde sonuna kadar tatlılıktan direktörlüğü, bir emirname ile Yahudi zırı, Hava ve Bahriye Nezareti kâtibi ayrılmadık. umumisi, Sivil tayyarecilik dairesi reisi, Fransız hükumetinin niyetleri bizi meş lerin Alp memleketleri elbiselerini giy Elen ve Yugoslav elçileri, Rumen tay melerini menetmiştir. Bundan böyle gul edemez artık. yareciliği birliği reisi, Enternasyonal tayHiç telâşh değiliz. Hakkından emin Yahudiler, ezcümle, kısa meşin külot, yarecilik federasyonu mümessili, Hava olanlara mahsus bir soğukkanlılıkla son Tirol ceketleri, Tirol şapkalan ve kadın cılığı teşvik cemiyeti mümessilleri, birkaç vesikaların inkişafmı beklemiyoruz. Fran ve erkek yerli memleket kostümleri gi defa tayyaresile Ankarayı ziyaret eden sa hükumeti, Türkiye Cumhuriyetinin es vemiveceklerdir. Rumen tayyarecisi Bayan Turnaya, birçok mümtaz zevat ve elçilik memurlan bulunmuştur. Ziyafet, çok samimî bir hava içinde cereyan etmiştir. En ucuz alısveriş, bol eğlence ve birçok yeniliklerin doğduğu yerdir. Bayan Sabiha Gökçen, yarın sabah Mutlaka iştirak ve ziyaret ediniz. Milyonlarca müşteri, mallarınızı 11 de İstanbula doğru tayyaresile harebekliyor. ^ I ^ B B H H ^ ^ H H B 20 ağustos • 20 eylul 1938 • • ^ ^ • • • i ^ H ^ B İ ket eyliyecektir. (a.a.) levne, Türkün mubarek kanile yazdığı sayısız kahramanlık destanlarından biridir. Plevne, bir Dumlupınar, bir Sakarya, bir Çanakkale değildir; çünkü ne düşmanın imhasile neticelenen kat'î neticeli bir meydan muharebesı, ne de hasmı olduğu yere mıhhyarak nihayet mağluben çekilip gitmeğe mecbur eden bir savaş da değildir. Plevne, sonunda mağlubiyetle neticelenen bir müdafaadır; fakat bir çok zaferleri gölgede bırakan şanlı bir müdafaa. Uzak ve yakın tarihte öyle şerefsiz zaferler vardır ki merd insanlar onlan zafer diye anmaktan utanır. Gene öyle mağlubiyetler vardır ki onu kazananlar, ebedi bir iftihar duyarlar. Plevne, şairin: Calib sayılır, bu yolda mağlub! Dediği neviden bir savaştır. Plevne, kahraman bir çocukla korkunc bir devin dövüşmesidir. Kahraman çocuk devi bir kaç defa yere vurduktan sonra, nihayet takatsizliğin zebunu olmuştur. j ; İ ı > \ j ] \ 1 J { ' ] Türk tezi zafere kavuşacak Sabiha Gökçen bugün geliyor İZMİR ENTERNASYONAL FUARI