Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURIYET 16 Mayıs 1938 Ankarada, Bankalar caddesindek «F.» nin ahçısı, büfeyi öyle süslemiş, do«Çiftlik» lokantasında, Raşid Rıza, Şa natmış ki, benim de keyfim geldi. Meclisdi, mühendis Saffet, ben, vestiyere kom te şen bir hava vardı; herkes, neş'eliydi şu masada oturuyoruz. Raşid Rıza, yıl Arkadaşlann kibarlıklan üzerlerinde i Edirne (Hususî) Vizede hükumet lardanberi kaşına kaşına hâlâ yolunup dı; gayet edebli, tarbiyelı konuşuyorlar dı. Fakat birkaç kadehten sonra, hava önündeki caddenin genişlettirilmesi ve cascavlak kalmadığına şaştığım kaşlannı gene sağ elinin serçe ve orta parmakla bozulur gibi oldu; «beyler», asilzadelik burasmm büyük bir meydan haline getirilmesi için devam etmekte olan hafrile kaşıyor. Şadi, sol elile ağzını kapa lerini ele aldılar. Artık, ne konuşma, sorriyat ve tesviye ameliyatı esnasmda esmış, yemek listesindeki «kıymalı yogurt rr.ayın. Kadın, önce şaka sandı; alık alık ki devirlere aid bazı parçalara raslanlu tatarböreği» ni, zayıflamak rejiminin sırıttı. Yalnız, bu şakanm arkası kesilmi makta idi. hangi fashnın, hangi maddesinin, hang yordu. Ben, rakı içemiyordum; keyfim, Meydanm tesviyesi için Nivelmana zeyline sığdırabileceğini, derin derin dü iştahım kaçmıştı. Kadınm yüzüne bakma göre. icab eden bu hafriyat 1.50 metre şünüyor. Mühendis Saffet, berberden ğa cesaret edemiyordum. Arkadaşlara bir derinliğine inildiği vakit, büvük temel berbere taranan saçlarının, alnından dü şey söyliyecek olsam, huylarını bılirim, duvarlarına ve kaidesi toprak altında şen büklümlerini, parmaklarile evirip çe büsbütün cıvıtacaklar, üslelik, bana «s gömülü sütunlara ve üzerleri Lâtin virip kanştırıyor; isim hatırda tutmaktaki racak» lardı. Hep bir olup «sarma» nın harfli kitabeleri havi mezarlara raslanher kula nasib olmaz kabiliyetini göstere dehşetini bilirsiniz. Kadın, düşünmeğe mıştır. Bulunan temel duvarlarımn taban rek: Sadık! Rasim! diye garsonlan başlamıştı. Vaziyeti, nasıl idare edecek tim. Kararımı verdim, kadını bir köşeye ları temizlendirildiği sırada Bizans çağınyor, istediklerini getirtiyor. Ben, çekerek kulağına fısladım: Kusura san'atına ve Milâddan sonra altmcı asher zamanki miskin kararsızlığımla, yiyebakma. Ben, sana, mecburen yalan söy ra aid olduğu tahmin olunan kıymetli ceğim topu topu iki kap yemeği, listeden ledim. Burası, bir arkadaşımın apartıma mozaiklar meydana çıkarılmıstır. seçemiyorum. nı amma, arkadaşlar, birkaç gece evvelinBu mozaiklar renkli olup üzerlerinde Lokanta, gittikçe kalabahklaşıyor... den başka yere davetli imişler. Bu gece, tavus, keklik ve gamalı salib şekillerini Raşid. kaşlannı dalgm dalgm kaşırken, hiçbiri gelemedi. Sana karşı mahçub ol andıran resimler vardır. birden kaldırdı; herhalde parmaklan mamak için bir çare düşündüm; onların Umumî Müfettiş General Kâzım Di nın arasından geleni gideni dikiz ediyor yerine başkalarını getirdim. Senin anlı rik tarafmdan bu eselerin plân ve remuş.Yüzü, güneş vurmuş gibi aydınia yacağm, bunların alayı kopuk!.. Baksa simleri aldırtılarak mütehassıs bir henıverdi, gülmeğe başladı: na bir tane, «bey», «efendi» hali var mı? yetin Vizeye gönderilmesi hususu, Türk Oo, bu gece, takım tamam olu Tarih Kururmına arzedilmiştir. Bunlar, kumpanyanın molozları! yor! Heyet, Vizeye gelinciye kadar mey Kadın, şaşaladı: Molozları mı? Şadi, listeyi bıraktı; Saffet, parmakladanda yapılmakta olan hafriyat ve tesRaşid, gülüyordu: rını saçlarından çekti; Raşide bakıyor viye ameliyatı durdurulmuş ve bulu Evet, molozları, dedim. Esnaf di nan eserlerin vaziyetleri muhafaza al duk. Raşid, lokantaya yeni giren iki arka linde, figüranlara, moloz, derler. Adam tma almmıştır. kıtlığmda, bunlan gardrobdan giydirir, daşa, elile selâm veriyordu: Hoş geldiniz. Çok kalacak mısı sahneye çıkarırım. Bu gece, gene gar drobdan giydirdim, getirdim. Kadın, büsnız? bütün durgunlaştı. Kibar kadın, neme lâ Bir iki gün. zım! Suratıma, belki de bir tokat yerim, Konuşuruz. diye az geriliyerek ihtiyath durdum; kalYeni gelen iki arkadaş, soldaki masakıp mantosunu giyerek gideceği muhaklara doğru yürüyorlardı; camekân tara kaktı. Arkadaşlardan «C.» tamburunu fındaki bir masadan seslendiler: almış, akord ediyordu. Buraya, buraya... Kadın, sordu: Raşid, tekrar kaşlannı kaşımaga başlamıştı: Peki, senin molozlar, çalg; çalma Asilzadeler, birer birer dökülü ğı da biliyorlar mı? yorlar... Artık îstanbulda, bizlerden Boynumu büktüm: kimseler kalmadı gibi... Eh, ne yaparsın, turnelerde, iş olŞadi, tasdik etti: madığı geceler, bunlan kirize çıkarırım. Hemen hemen... dedim. Kadın, ayağa kalkmıştı, gidiyorBeni, Saffeti, gösterdi: du. Tehlikeyi kazasız, belâsız savuştur mak için, ben de kalktım, mantosunu alıp Baksana, kimler eksik değil ki... Raşid, yeni gelenlerin oturdukları giydirecek, selâmetliyecektim. İki adım atmadım, kadın, yolumu kesti, iki elini masadan gözlerini ayırmıyordu: beline dayadı, yan bakarak cakalı^bir Eli kulağındadır, neredeyşe^; «C» duruşla tam kıyım afi kesti: de gelir. O zaman, eksik yok. Saffet, sordu: Ulan, bunu, ne diye bir saattir Kimlerden bahsediyorsun? söylemivorsun da, insanı, can sıluntısın Raşid, elile işaret ediyordu: dan patlatıp ter döktürüyorsun. Ben, gaGenc san'atkâr Yehudi Menuhim îşte, bu asilzadelerden... Sen, ta lan gacoyum be, lâmelif gaco değilim! nişanlısile beraber nımaz mısın sanki? Meclisine göre idare etmesini bilirim. Dünyanın, en az zaman sarfederek Tambur çalan «C.» e doğru yürüdü, Öbür masadan gözlerini ayırmış, bize en çok para kazanan adamı viyolonist eğildi; kolunu, onun omzuna yasladı: dönmüştü: Yehudi Menuhin nişanlanmıştır. Me Kirizci moloz, sende, bahriye çif Bunlarla bir gecemiz vardır, ömürnuhin, bundan dört sene evveline ge dür. Anlatayım. Çok kıyak bir hikâ tetellisi var mı? linciye kadar, sahneye kısa pantalonla Arkadaş, kadını şöyle bir süzdü, piş çıkan, münakkidlerin Mozart'la kıyas yedir; dinleyin. Birkaç sene oluyor, İs ettikleri 21 yaşmda bir harikadır. tanbulda idim; genc, güzel, kibar bir ka kinlikle baş salladı: dınla tanıştım. Eyvallah ablacığım... lyisi ben Kemanile, dünyanın en büyük şöh Şadi yutkunur gibi: de... Sen, döktürüyor musun? Ona ba retlerinden birine erişen Yehudi Me nuhin, Amerikada, Rus Yahudisi bir Bunda bir yanlışlık olacak, dedi. sahm. baba ile Gürcü bir anadan dünyaya Neden? Kadın, doğruldu, afili bir temenna gelmiştir. Anası ve babası. bazan ak Hem genc, hem güzel, hem de ki çaktı: şam yemeğini hazfederek konsere gibar! Üstelik zengin de mi? Eyvallah ağabeyciğim! decek kadar musiki meraklısı oldukları Raşid, avurdlarını şişirerek baktı, bakVe iskarpinlerinin ucile kenardaki si için sık sık tiyatroya giderler, minimitı; düşündüklerini söylemekten vazgeç gara iskemlelerini devirdi; birer tekme ni Menuhin'i de beraber götürürlerdi. miş gibi yorgun bir soluk aldı: savurarak iki koltuğu duvara çaktı, oynıocuk üç yaşına girdiği zaman. Bach'm. Alayı bırak, şimdi. Lâf anlatıyo yacağı yeri açtı, masaya yaklaştı; o ana Beethoven'in ve Brahms'ın eserlerini ruz. Kadını görsen, parmağın ağzmda kadar mırınkırın ederek su dolu kadehten dinlemiş bulunuyordu. kalır. Manto, tuvalet yerinde. Gargolu Yehudi Menuhin'in san'at dehası, ki yudum zorla içen karı, iki duble ka gaco! Giydiğini yakıştırıyor da... Galan deh susuz rakıyı ardıardma birer solukta pek küçük yaşta. tesadüfen eline bir karı... Kalabalık, harcıâlem yerlere gö çekti, elinin tersile ağzmı sildi, sol yum keman geçtiği gün kendini göstermiş türemiyorum. Bir gece, hususî bir yerde, ruğunu böğrüne dayıyarak durdu, sağ e tir. Ebeveyni, sonra muallimleri onun bir âlem yapmağı düşündük. Arkadaş harikulâde istidadını gördükleri zaman ile kumanda verdi: lardan «F.» nin apartımanı müsaid. Ona, adeta korkmuslardır. Küçük san'atkâr, Zorla bakalım, moloz! çıtlattım; dünden razı. Masraflar orta vedi yaşmda iken San Fransisko orkesTambur, bahriye çiftetellisine başla trasma solist olarak dahil olmuştu. Dodan çıkacak. Gece, apartımanı, bana yınca, o da, parmaklarını, değme kan kuz yaşında Pariste konser verdi ve o bırakacaklar. ocuların şıkırdatamıyacaklan tam tem tarihtenberi, bütün dünvayı. dâhi bir Saffet, kaşlannı kaldırarak sessiz sespolu bir ahenkle sakırdatarak kıvıra kı çocuk değil, kabiliveti günden çüne arsiz güldü: vıra göbek atıp «döktürmeğe» başladı. tan dâhi bir san'atkâr sıfatile dolaşma Sen de buna inandın? ğa başladı. Arkadaşlar, el çırpıp bağırıştılar: Raşid, yan yan baktı: Bu areda, Yehudi Menuhin'in iki kız Yaşşa!.. Galan gaco imişsin, be! Sen, sus! Bu gece Vidoli beziğe Raşid, sağ elinin serçe ve orta par kardesi daha dünvava gelmiştir. Bun var mısın? Müşteri çıkarsa, ben, şüvet aann da, tiDkı erkek k^rdeşleri gibi maklarile kaşlannı kaşıyordu: çarım. musikiye fevkalâde istidadları vardır. Karı, hakikaten yamanmış! KibarBu dilden anlamadığım için, Raşide: Hatta. c"ers almaları icin babaları iki ığma, beni bile inandırmıştı. Hikâyeni anlat, dedim. kızkardeşi bir musiki muallimine gö Uzun etme, dedim. Kit olmuşsu türdüeü gün. kızlardan biri piyanoda Şadi, göz kırptı: nuz. Karı da, sizin kopukluğunuza inan <?österdi§i istidadla muallimi havretler Pusudasınız, görüyorum! mış ya! içinde bırakmıs ve: «Bu cocuğa ders Raşid Rıza, anlatmakta devam etti: Bizimkiler değil, meğer asıl figü vermek şöyle dursun. ondan ben ders Gece, apartımanı bana bıraka almak ihtivacmdavım» dedirtmiştir. caklar. Ben, nası nası, onları zom ede ran, karı, imiş! Menuhin'in babası musiki san'atına Sadi, oturduğu yerde, kıskıs gülüyorrim. Kadına, vaziyeti anlattım. Nasıl taüimrcasına hürmetkâr olduğu için. insanlar? diye sordu. Hepsi de beyden, du: oğlunun, dehasını suiistimal etmemesi efendiden insanlar... Evet, o zaman, Ben, bu işi, «.hissei şayia» lı görüve senede birkaç konser vermekle ikti«bey», «efendi» diyorduk ya... Gıyaben, yorum. fa ederek geri kalan zamanını büvük bizim asilzadeleri tanıttım. Hepsi de şir«Bican Efendi» ye de bu cevab yara san'atkârlar gibi, inziva içinde ve istiketlerde, bankalarda, büyük müesseseler ıı dı. dadını inkişaf ettirecek calısmalarla de, kulübelerde, şef, reis, âmir, müdür, gecirmesi taraftarıdır. Bu itibarla, genc MAHMUD YESAR1 muhasib, müfettiş, kaptan, murakıb.. Kalartist. senede, bizim pararmzla ancak burüstü insanlar.. Kadın, kibar sosyeteye 750,000 lira kazanabilmektedir. HALKEVLERİNDE gireceğine sevindi. Bizbize kalınca, nası! Hırsız hizmetçi V^nuşuruz, malum! Asilzadeliklerimiz Konferans tutar. Fakat kibar kadını görünce, kibar Suadivede Tel sokakta oturan mü EMİNÖNÜ HALKEVİNDEN: duracaklardır, diycrdum. Ziyafet akşa hendis Osımanın ailesi Behiyenin ya 17 '5'938 salı günu saat 17.30 da Eylmizin mı, kadını koluma taktım, apartımana ağaloğlundaki merkez salonunda Üniver nında hizmetçilik yapan Halime Yumgittim. Karşılanış, iyi, mükemmel! Nazi site doçentlerinden Haldun Terem tara rukaya. evvelki gece sabaha karşı 15 afından (Gunün düşüncelerinden: Ulusal kâne selâmlar, el stkmalar, reveranslar, yakacak ve sentetik petrol) mevzulu bir ded muhtelif cins kullanılmış çamaşır çalıp kaçarken suç üstünde yakalanmış hepsi mükemmel! Yan gözle kadını kon konferans verilecektir. ve Adliyeye verilmiştir. Davetiye yaktur. Herkes gelebilir. •rol ediyordum; memnun, yüzü gülüyor. L Hayattan hikâyeler Galan gaco Vizede Bizans eserleri bulundu Eserlerin tetkiki için bir heyet çidecek RADVO Tayyareci kızla prensin aşkı Almanların Gustav Fröhlich ve Jenni Jugo ile vücude getirdikleri bu film hoş ve eğlenceli bir eserdir aksamki program^ ANKARA: 12.30 karışık plâk neşriyatı 12.50 plâk: Türk musikisi ve halk şarkıları 13.15 dahili ve haricî haberler 18.30 karışık plâk neşriyatı 18.50 ingilizce ders (Azime İpek) 19.15 Turk musilusi ve halk şarkılan (Servet Adnan ve arkadaşları) 20 saat ayarı ve arabca neşriyat 20 15 Turk musikisi ve halk şarkıları (Haluk Recai ve arkadaşları) 21 konferans: (Tekirdağ saylavı Rahmi Apak) 21.15 stüdyo salon orkestrası 22 Ajans haberleri 22.15 yarmki program ve Istiklâl marşı. İSTANBUL: 12.30 plâkla Türk musikisi 12 50 havadLs 13.05 plâkla Turk musikisi 13.30 muhtelif plâk neşriyatı 18.30 spor ve genclik bayrami: Mehmed Kaplan, Edebiyat fakültesinden 18.40 plâkla dans musikisi 19.15 çocuklara masal: Bayan Nine 19.55 Borsa haberleri 20 Rıfat ve arkadaşları tarafından Türk musikisi ve halk şarkıları 20.45 hava raporu 20.48 Omer Rıza tarafından arabca söylev 21 Fasıl saz heyeti: İbrahim ve arkadaşları tarafından 21.45 orkestra 22.15 Ajans haberleri 22.30 plâkla sololar, opera ve operet parçaları 22.50 son haberler ve ertesi günün programı. Yabancı merkezlerden müntahab parçalar Jenni Jugo ve Gustav Fröhlich «Tayyareci kızla Prensin aşkı» filminde Berlinden yazılıyor: İstanbulun, vaktile orayı ziyaret etmiş olması ve «Boğaziçi Sarkısı» kordelâsmı çevirmiş bulunması ıtıbarile çok iyi tanıdıği Gustave Fröhlich ile Alman filmlerinin ötedenberi çok sevilen artisti Jenni Jugo güzel bir film vücude getirdiler. Bu eser tam asrî, adeta Amerikanvari bir vak'ayı ihtiva etmesi dolayısile çok nazarı dikkate çarpmaktadır. Onun için mevzuunu size kısaca hülâsa ediyorum: Erika Berkhof isminden bir genc kız hava yolları tayyarelerinden «Jugo» da ingilizlerin ve Amerikalıların tabirince stevvardess'lik etmekte, yani bir nevi garson şefliği ve bilet kontrollüğü vazifesile mesgul olmaktadır. Tayyaresine binen bütün erkek yolcular güzel ve güzelliği derecesinde şirin olan bu genç kızla alâkadar olmaktan geri kalmıyorlar. Fakat Erika hepsine karşı son derece ciddî davranıyor ve hiç kimseye yüz vermiyor. Bir gün tayyereye doktor Bordam isminde bir yolcu biniyor. Bu delikanlı çok nezih ve kibar bir gencdir. Erika'ya o kadar mültefit davranıyor, o kadar iyi muamele ediyor ki kız doktorun ısrarı neticesi Zürih'de onunla birlikte bir gazinoya gitmeyi kabul ediyor. '**<& Erika ancak iki gün beraber bulunduğu bu genci sevmek tehlikesine maruz olduğunu görüyor. Şimdiye kadar hiçbir erkeğe yüz vermedigi halde böyle bir mağbiyete duçar olmasının sebebi nedir acaba? Genc kız, kendi kendine bu muhakeme ile mesgul iken doktor Bordam geçir Operalar Dâhi san'atkâr nisanlandı 20,35 Prag: Delibor (Smetana'nınV. diği bir gecelik bu macerayı unutuyor bi21,50 Paris (Radyoj: Fıdelio (.Bethofele.. Çünkü mütenekkiren seyahat eden bu n'in). zat hakikatte bir prenstir. Manevralar, Büyük konserler resmigeçidler, ziyafetlerle mesgul oluyor. 21,05 Stuttgart: Şiling'in eserleri. Bilhassa Prenses İrina ile nişanlanması i21,15 Frankfurt: Yüksek musiki mekteşi onu çok alâkadar etmektedir. binin açılısı şerefine büyük konser. 24,05 Stuttgart: Milletlerarası büyük muDört hafta sonra garib bir ilham Prensiki senliklerinin nakli. se tayyareci kızı hatırlatıyor, ayni gün 1,05 Frankfurt: Fransız musikisi, Mobir tesadüf neticesi kızın bir kazada ha zart ve Brükner'in eserleri. fifçe yaralanarak hastaneye naklolunduOda musikileri ğunu haber alıyor. Ziyaretine gidiyor. 19 05 Hamburg: Neger'in eserleri. Mükâleme esnasmda k;z, delikanlıdan 23,35 Doyçlandzender: Bethofen (C: dur hoşlandığını saklamıyor. Hatta, sırf o Sonate). nunla birlikte geçirmek üzere izin alacağını söylüyor. Çünkü doktor Bordam'ın Askerî bandolar hakikaüe bir prens olduğunun kat'iyyen 19,20 Bükres: Muhtelif havalar. 21,05 Lâypzig: Muhtelif havalar. farkında değildir. 23,45 Konigsberg: Nefesli sazlar orkesKüçük bir Italyan şehrinde âşık ve trası. ma'şuk kısa, fakat çok tatlı bir zaman Operetler geçiriyorlar. Kız, genci gitgide fazla sev21.05 Brüksel: Davulcunun kızı (Offenmeğe başlıyor.. Heyhat, meş'um bir te bah'm). sadüf ona, gencin bir prens olduğunu öğ21.15 Frankfurt: Ria Ginster (Soprano), 21,35 Montekanerl: Lina Pagliugi. retiyor. O vakit uc?uz bucaksız bir ümidsizlik içine düşen Erika hiçbir zaman bu gencin karısı olamıyacağını bildiği için bırdenbıre ye'se düşüyor ve adamdan soBu gece şehrimizin muhtelif semtlerinğuyor. Lâkin bu sefer prensin aşkı alev deki nöbetçi eczaneler: Istanbul ciheti: lenmiştir. Büyük bir skandali, taç ve tahtEminönünde Beşir Kemal, Alemdarda tan vazgeçmeei de göze alarak genc fazSim •Rasim, Kumkapıda Cemil, Küçukpala evlenmeğe karar veriyor. Epey müşkül zarda HiLseyin Hulusi, Şehzadebaşında devreler geçirdıkten sonra Prensle Erika Hamdi, Fenerde Hüsameddin. Karagumrükte Fuad, Şehreminmde Hamdi, Aksa birleşiyorlar. rayda Sarim, Samatyada Erofilos, BakırRejisör Josef von Baky filmi gayet iyi köyunde Hilâl, Eyubde Hikmet Atlamaz, idare etmiştir. Gustav Fröhlich Prensi, eczaneleri. Beyoğlu ciheti: Jenni Jugo, Erika rollerini mükemmel Osmanbeyde Şark Merkez, Taksim İstiktemsil etmektedirler. Musikisi de Hans lâl caddesinde Kemal Rebül, Beyoğlunda Sommer'indir. Tünel civarmda Matkoviç, Yuksek kaldı rımda Yenikopulos, Galata Topçular caddesinde Yiçepulos, Kasımpaşada Vasıf, Halıcıoğlunda Barbud, Besiktaşta Nail Halid, Ortakoy, Arnavudköy, Bebek eczaneleri. * Holivud'daki M. G. M. sinema •^T Sonja Henie'nin üçüncü filmi «SaKadıköy eski iskele Sadık, Yeldeğirmeninşirketi tesisinin 25 inci yıldönümünü id adet iskelesi» Pariste gösterilmeğe baş de Üçler, Üskudarda Merkez. Büyükadada Halk, Heğbeli adada Tanaş, Beykoz, Paşarak etmektedir. Bu münasebetle 1938 lanmıştır. bahçe, Anadoluhisarı eczaneleri. 39 programını 52 büyük filimle süslemiş•JC Sovyet Rusya hükumeti Ukraynatir. Bilhassa Norma Shearer'le Tyrone da «Ukrayna Film» ismindeki sinema Power'in çevirmekte oldukları Marie tröstünü feshetmıştir. Tröst memurlarınBEŞIKTAŞ ASKERLİK ŞUBESİNDEN: Antoinette kordelâsı bunlarm başında dan bazısmm tevkif edildiklerini de Beşiktaş Askerlik Şubesinde muıkayyid gelmektedir. Diğer filimlerden bir kısmı Fransız gazeteleri yazmaktadırlar. emekli ve yedek subayların 938 yılı hazişunlardır: Üç arkadaş «Garb cephe •jf Almanların Berlin civarındaki stüdsinde yeni birşey yoktur!» muharriri Rö yo merkezi Nevbabelsberg mahallesinin ranmın 1 inci gününden 30 uncu günü nlmark'ın eseri. Başrollerde Robert Tay ismi en büyük Alman sinema şirketinin hayetine kadar yoklamaları yapılacağından İstanbul dahilinde bulunanlar bizzat, halor, Margaret Sullavan, Franchot Tone. ismine izafeten «Ufa sehri» tesmiye o ricde bulunanlar mektubla sağlıklarmı şuTecrübe pilotu Clark Gable, Myrna lunmus ve Propaganda Nazırı doktor beye kayid ve bildirmeleri üân olunur. Loy, Spencer Traey. Garb yıldızı Goebels bu şehrin fahrî vatandaşı seçilNelson Eddy, Jeannette Mac Donald, mistir. Hususî ve münferid Budalanm eğlenceleri Norma Shearer, •JC Önümüzdeki yaz aylarında Tino Clark Gable. Fransızların «Matmazel Rossi yeni bir filim çevirecektir. Bu kordans dersleri FruFru» operetinden iktıbas edilmis olan delâyı rejisör Richard Potti idare ede Yeni danslar: Baş Başa «Gönül oyuncagı» Melvyn Douslas, cektir. Hot Foks: Konga Louise Reiner. Balalayka İlona MasBeyoğlu Karlman karşısmda Nurzi~Jt Mayısta doğanlar: Gary Cooper sey. 7 mayıs 1901, Richard Barthelmess 9 ya sokak No. 3. Müracaat saatleri, pa*jf William Povell geçenlerde birden mayıs 1895, Vera Engels 12 mayıs zardan maada hergün (1214), (1721). Profesör Panosyan bıre rahatsızlanmış ve hastanelerden bi 1909, Fritz Kortner 12 mayıs 1892, rine yatırılarak ameliyat edilmiştir. Ha Baby Le Roy 12 mayıs 1932, Fred AsŞehzadebaşı lihazırda nekahet devresini geçirmekte taire 10 mayıs 1900. TURAN TİYATROSU dır. •jt Fransız sinema sirketlerinden biri Halk san'atkârı Naşid Jc Küçük artist Freddie Bartholo Gröenland'da gecen bir macerayı filme ve arkadaşları mev'ın küçük bir hayvanat bahçesi var çekecektir. Kordelânın haricî sahneleri Miçe Pençef varyetesi dır. Bu bahçe su hayvanlardan mürek yerinde cekılecektır. Çan göke sirki kebdir: 5 tavşan, 2 ördek, 3 kaplumba•jt «Monte Carlo'lu kadın» filminin Operet 3 perde, halk gecesi ga, 1 beyaz fare ve 12 kurbağa. basrolünü Dita Parlo çevirecektir. Localar 100, her yer 20, paradi 10 •jc Amerikadaki Universal kumpan T^ Halihazırda Holivud'da bulunan 17 mayıs akşamı ük defa: yası Deanna Durbin'e meshur çocuk hi Fransız muharrir ve sinemacılarmdan Jak Kahbe dünya, operet kâyesi «Kül kedisi» ni oynatmak istemiş Deval «Zengin bir dul kadına gazel» isHALK OPERETt se de bunun küçülc yıldızin şöhretine kıs minde bir komediyi filme çekecek, sonra Pazartesi men halel vereceğini düşünerek vazgeç da Trokadero fiîminin rejisini idare edeKadıköy Süreyyada mistir. cektir. Salı: Pangaltı Kurtuluş Çarşamba: Yarınkı Salı matinelerden ıtıbaren Beşiktaş Suadpark Perşembe: Bakırköy Mütiyadi sinemalarmda LiLY DAMiTA ve (Ingiliz Maurice Chevalier ) si JACK Buchanan (Gül Fatma) millî operet taratından bir dans ve musiki harikası ikinci ^Karyoka) filmi Yazan, besteliyen üstad Muhlis Sabahaddin NÖBETÇİ ECZANELER Bir iki satırla ( Askerlik işleri SAKARYA SiNEMASINDA K A R A N G A YAKAN ve ilâveten : Görmek fırsatl kaçırılmıyacalî güzel bir film TiNO ROSSi ViViANE ROMANCE ve MiFiEiLLE BALiN •••^•^•m Seanslar saat 2 den itibaren başlar ^ M ^ H ^ M H PUSELER Azak Sinemasında CEMAL SAHİR Aşk resmi geçidi operetini 24 mayıs salı günü akşamı gala müsameresile takdim ediyor.