Katalog

4 tkincikânun 1938 £UMHURİYET H£dise!er arasında Meclisteki müzakereler Maarif Şurasınm içtimaı, Fenerler Idaresine verilecek tazminat meseleleri münakaşa edildi Ankara 3 (Telefonla) Meclis, bugün Fikret Sılayın riyasetinde toplanmış.tır. Mecliste, Gümrük ve Inhisarlar Ve kâleti memuiları kanun lâyihasile Divanı Muhasebat kanununun 723 üncii maddesinin tefsiri hikkındaki tezkeresinin geri verilmesi hakkındaki Bavşekâlet tezkeresi okunmuş, 1933 malî yılı hazine son hesabına aid mütabakat beyannamesinin Di vanı Muhas^bct riyaseti tezkeresile 1933 yılı hazine son hesabı kat'isi hakkındaki kanun lâyihası, Türkiye Sovyetler Birliği arasında münakid ticaret ve seyrisefain muahede» amesinin muhtelif müddetler için muteber olmak üzere uzatılmış bulunduğunu ve tasdıkini istihdaf eden kanun lâyihaları askerî ve mülkî tekaüd kanu nunun 18 inci madaesinin değiştirilmesine, IVkarif Vekâleti merkez teşkilât ve vazifeleri ha!' jndaki kanunun beşinci n.addesine göre toplanacak maarif şurasınm 1939 yılm tehirine, orta tahsil mekteblerinde yardımcı muallim yetiştirilmesi vo çalıştırılması hakkındaki kanunun birin ci maddesinde yazılı üç yıllık müddetin Üç yıl daha uzatılmasma, fenerler idare 1 sine verilece : tazminat karşılığının sureti tanzimi ve hezinenin ortaklığı bulunan şirketlere aid hiss senedleri satıq alınmasına dair kanun lâyihaları müzakere ve kabul edilnrtir. Evlenme ve nüfus edebiyatı ünyanın her yerinde, bize de sirayet eden bir nüfus edebiyatı vardır. Ben de bunu çok yaptım. Aşağı yukan, şuna benzer şeyler söyleriz: «Medeniyet nüfus kesafetinden doğdu. Küçük Av rupa büyük Asyadan daha kalabalıktır; bunun için daha çeviktir, daha canluhr ve ileriye davranışlarında öteki kıt'alardan daha atılgandır. Zamanımızda da sık milletin seyrek millete galebesini görüyoruz: Devir, toprağına sığamıyan milletlerin zafer devridir. Uremenin yoluna bakalım. Bunun üç tane çaresi var: Çocuk doğumunu çoğaltmak, doğan çocuğu yaşatmak, bekân evlendirmek.» Büyük davalar Akdeniz mes*elesî Yazan: LUCİEN ROMİER Nihayet, Mısırda da buhran başgösterdi ve geri plânda, gene İngiliz ve İtalyan nüfuzlannm rekabeti çarpışıyor. Hatırlardadır ki, 2 kânunusanide im zalanan İngiliz İtalyan Gentlemen's Agreementi, nikbinlere, Habeş harbinin sebebiyet verdiği suitefehhümlerin niha yeti, Akdeniz diplomasisinin rahat bir yola avdeti gibi pörünmüş ve Cenevrenin haklan veya mazarratları hakkındaki münakaşaların unutulacağı vadini tazammun :der mahiyette telâkki edilmişti. Fakat, bir senedenberi, işler, salâha döneceği yerde bunun tam zıddı bir istikamet almıştır. Akdeniz yolu, gitgide daha az rahat bir yol oluyor. Nutuklara, makalelere, propagandalara ve silâhlanma hazırhklanna bakılırsa, maraz günden güne vahamet kesbediyor. Ispanyadan Filistine, şimalî Afrika dan Arabistana, Mısırdan Karadenize kadar, bütün taşlar biribirine karşı sürülmüştür. Avrupa vaziyeti Akdeniz tehlikesinin gitgide artan tesiri altında kal makta ve bu tesir, Almanyayı, yavaş yavaş hakpm v3Ziyetine getirmektedir. Almanya, aa büyük kuvvetleri atalette bırakmak suretile, Uzakşarkta, bütün beyaz milletler zaranna olarak muvazeneyi hlâl etmiştir. Bu senenin harb veya sulh içinde geçmesi Akdeniz tehlikesinin göstereceği inkişafa bağlıdır. *** M. Eden'in, îtalyaya karşı, kendisine ıtfedilen bütün fena hisleri beslediğini arzetsek bile, Ingilterenin, bir sürü mesee dururken, kuvvetlerinden bir kısmını Akdenize bağlamağı ve orada muazzam masraflara girmeği münasib göreceği iüphelidir. Fransanın, İtalyan dostluğunu muha aza veya elde etmek maksadile bir çok ehlikelere ve fedakârlıklara katlandıktan onra, komşusunu bu kadar kuvvetli görmekten birdenbire kuşkulandığını farzetek bile, Fransızların, harbcu temayüller dolayısile, Rhin üzerindeki bekçilik kül:tlerine, bir do Alpleri beklemek için külfet ilâve etmek istiyeceklerine kimse htimal vermez. IHEM J NALINA MIH1NA Ingiltere, ektiğini biçiyor aponya, eskiden de canlı, me denî ve dinamik bir milletti. Fakat iki buçuk asır, medenî dünya ile temasını kesip kendi kabuğu içinde yaşadığı zaman, geri kalmıştı. 1854 te Amerikalı komodor Perry, onu zorla uykusundan uyandırdı. Bundan sonra, 1854 ten 1889 a kadar resmî Amerika, Japonyanın istiklâlini mıidafaaya çalıştı. Amerikanın o zaman Çin ye Japonya hakkında takib ettiği siyaset, İngiltere ve Fransanın emperyalist politikalarına karşı bu iki memleketi müdafaa etmekti. Japonyadaki ecnebi düşmanlığı, birgün azgın ve kanlı bir şekil alıp da Japonlar içlerinde elçiler de bulunan bir hayli beyaz öldürdükleri zaman, beyaz devletle • • rin müşterek bir filosu Şoshu'yu bombar» dıman etti. Devletler Japonyadan 3 milyon altın dolar tazminat aldilar. Amerika' kongresi bu paradan Amerikanın hisse « sıne düşeni Japonyaya iade etti. Maarif şurasınm içtimaı meselesi Meclisin bugünkü toplantısında maarif şurasınm toplanmasının 1939 yılına te hiri ve orta tahsil mektebleri yardımcı muallimleri hakkındaki kanun lâyihasınm ı "izakeresi esnasmda Maarif Vekili Saffet Ankan, Refik Şevket înce ve Kâzım ftlami Durunun mütalealarına cevaben şu izahatta bulunmuştur: « Arkadaşlar, bir kere Refik Ince arkadaşımın bir noktai nazarını huzuru âlinizde tebarüz ettirmek istiyorum. Buyuruyorlar ki Maarif Vekâletinde bir maarif vekâleti var, bir de talim ve terbiye heyeti var. Eğer Maarif Vekâleti merkez teşkilât kanununu mütalea buyursalardı göreceklerdi ki bu maarif şurası dahi dahil olmak üzere talim ve terbiye heyeti Maarif Vekâletinin merkez teşkilâtına dahildir. Ayrı ayrı bir teşekkül değildir.» Saffet Ankan her sene artan talebe adedinin önümüzdeki yıl 20 bini bulaca ğını, binaenaleyh yardımcı muallim kullanmak zarureti hasıl olduğunu anlatmış. Son 9 ay zarfında orta tedrisat kadrosuna 245 muallim girdiğini ve önümüzdeki sene her halde kadro ihtiyacının fazlasile karşılanacağını söylemiştir. Fenerler idaresine tazminat verilecek Bundan sonra Fenerleı idaresine ve rilecek tazminat karşılığının sureti tanzi ntıi ve hazinenin ortaklığı bulunan şirket iere aid hisse senedleri satın alınması hakkındaki kanunun müzakeresine geçilmiş, Emin Sazak verilmekte olan beş yüz bin hranın niçin verildiğini ve hangi aksiyonlann satın alınacağım sormuştur. Bütçe encümeni mazbata muharriri Raif Karadeniz beş yüz bin liranın bir tazminat olduğunu ve aksiyon mukabili bulunmadığını tebarüz ettirmiş, idareye derhal vazıyed edilebilmesi için bu ka Bilhassa bu üçüncü çare üstünde nunun biran evvel çıkarılması lüzumunu fazla ısrar edilir. Ikide bir tepen m e v ileri sürmüştür. zulardan biri de bekârlardan vergi almaktır. «Bekârlardan vergi...» derMaliye Vekili kürsüde Bundan sonra muhtelif hatibler maz ken gözlerimizin önüne milyonları bata muharririne cevab vermişlerdir. Ma dolduran bir bekâr ordusu gelir: hye Vekili Fuad Ağralı da söz alarak Bunlar evlenirlerse vatana milyonlarca çocuk, evlenmezlerse bütçeye şunlan söylemiştir: « Fenerler idaresinîn bir an evvel milyonlarca lira kazandırmış olurlar, hükumetce vazıyed edilmesi Iüzumunda diye düşünürüz. Biz böyle düşünüp dururken, Anbütün arkadaşlar müttefik bulunmaktadırlar. karadaki muhabir ve muharrir arkaEmin Sazak arkadasmıızın dediei nok daşımız Mekki Said Esen, Cumhuritalar tahtı zımandadır. Maliyenin de, îk yet'e gönderdiği ve dünkü sayımızda tısad * '.kâletinin de murakıblan vardır. çıkan bir mektubunda bizi istatistik Vergiden olan borclan ve diğer hesab ilminin bir sürprizi karşısmda bırak1 lan tetkik ec ! ış ve edilmektedir. Eğer tı. Meğer Türkiyede bekâr çok azmış. cralarda birşev çıkacak olsa hiç şüphesiz Mekki Said yazısında diyor ki: «Son nüfus sayımının neticeleri, yaşlan aynca mütalebede bulunulacaktır.» 25 ile 45 arasındaki bekârlann yani Maliye Vekili Fuad Ağralı, Emin Sazak (Eskisehir) in «500 bin lira verilme evlenme çağlanm bir aile yuvası kurden evvel bunlar yapılsa daha iyi olmaz madan geçirmekte olanlann sayısını mıydı?» Ve Refik Ince (Manisa) nın 200 bin kadar gösteriyor.» Bu 200 binin içinden fakirini, ikti«hükun.etin verilmesini kabul ettiği miktarın maddeye yazılması lâzım değil miy darsızım, hastasmı, çürüğünü çarığını da çıkarırsanız geriye pek az birşey di?» suallerine de cevablar vermiştir. kalır; yuvarlak hesabla, evlenme çaKabul edilen şekil ğındaki erkeklerimizin ancak yüzde Bundan sonra birinci maddeye 500 beşi, altısı bekârmış, demek olur. Bu bin liranın il'vesi ve 2 inci maddenin müskadar küçük ve hakir bir nisbet ötakil bir kanun halinde tanzimi hakkındanünde artık medeniyetlerden, kesaki Refik Ince Manisanın takriri nazan fetlerden, Asyalardan, Avrupalardan, dikkate ahnmamış ve kanun lâyihası hüvatana veya bütçeye, çocuk veya lira kumetin e bütçe encümeninin teklifi veçhalinde hediye edilecek milyonlardan hile asağıdaki şekilde kabul edilmiştir: dem vurmağa dilimiz varamıyacagı Madd * Türkiye fenerlerinin için, nüfus edebiyatımız eski mantıkî devlete intikali dolayısile Fenerler idaresi cilâsını kaybedecektir. Hususile arne erilectk tazminat hazinece bankalar kadasımız, gene istatistik ilmine sırtıdan kredi suretile temin edilir. Bu kredi nı dayıyarak haber veriyor ki, ayni nin faiz ve resiilmali fenerler riisumunun çağlarda bekâr denecek kız yok denede ' t bütresine konulan miktarı haricin cek kadar azdır ve «bekârlar, vergi de kalan kısmından ödenir. zorile evlenmeğe karar verseler bile, '.ladde 2 Karşılığı 1937 senesi büt kendilerine eş olarak kız bulmakta çe kanununuT 3 üncü maddesinin son fık hakikî bir talihsizliğe uğnyacaklarrasındr gösterilen menabiden veya hazine dlr.» bonosu verilerek temin edilmek suretile Rakkamlann bu istihzası önünde, ve lcra Vekilleri Heyeti kararile hazinegayritabiî bir evlenme salgım karşınin ortakhğı bulunan şirketlere aid hisse smda olduğumuza hükmedilirse versenedlerini satın almağa Maliye Vekili ginin bekârlardan değil, evlilerden mezundur. almmasmı düşünmemiz lâzım gelir. Madde 3 Bu kanun neşri tarihin Fakat istatistik işlerinde biraz toyluden muteberdir. ğumuzu hesaba katarak o rakkamMadde 4 Bu kanunun hükümlerini lara hayretten ziyade şüphe ile bakıicrava Maliye Vekili memurdur. yoruz. Büyük Millet Meclisi çarşamba günü PEYAMt SAFA toolanacaktır. Avusturyada çok feci. bir kaza oldu Beş sporcu büyük bir kar yığını altında kalarak öldü Atatürke gelen tebrik telgrafları Ankara 3 (Telefonla) Yeni sene münasebetile Cumhurreisimiz Atatürkle Çekoslovak Cumhurreisi Edvard Beneş, Romanya Kralı Ma jesie Carol, Yunan Kralı Majeste Jorj, Bulgar Kralı Majeste Boris, Yugoslavya Naibi Altes Paul arasında tebrik teltrrofları teati olunmustur. Hatayda Garro'nun çevirdiği dolab Nüfus işlerinde mahrem bir karar tebliğ edildi rettir. Ve yol, buradan geçtikten sonra, Sardenya hava üslerinin menziline girer. Buradan sonra, bir müddet selâmete çı kan yol, Italyanlar Balear adalarında ve Ispanya sahillerınde hava veya denizaltı üslerine sahib bulundukları takdirde, tekrar tehlikeye gırmektedir. Bu şerait dahihnde, garb devletlerinin, harb halinde, Akdenizin büyük bir kıs mında emniyetle nakliyat yapmaları imkânı kalmıyacaktır. *** Fakat, vaziyeti yakından tetkik ede cek olursak, îtalyanın, iptidaî madde ve ezcümle petrol fıkdanile imparatorluğu nun vaziyeti itibarile, daha vahim bir tehlikeye maruz bulunduğunu görürüz. îtalya garb devletlerini abluka edemez, belki, kendısi onlar tarafından abluka altına alınır; yalnız, küçük Asya ve Yugoslavya petrollerının muvasala yolunu tarassud Yeni Japonya, 1867 ve 1874 de iki edecek olan ve Romanya petrollerinin geçtiği yolu tutan Türkiyeye arzı iftikar kanlı irtica ve ihtilâlden muzaffer çıkıp da etmesi müstesna. modern medeniyette geri kaldığı endüstriı İngiliz ve Fransız hava ve deniz üsleri, leşme ve militarizm sahasında beyazlara İtalya etrafında, Gaskonya körfezine ka vetismeğe ve kuvvetlenmeğe başlaymca* dar bir yarım dairc çevirmektedir. îtalya İngiltere, adeti olduğu üzere, Japonyayi nın candamarı olan merkezler, tehlikeli kendi politikasına âlet etmek istedi. Gemıntakaya, Fransız ve bilhassa ingiliz çen asnn son yıllarında İngilterenin ert merkezlerinden daha yakındır. Ingiltere, büyük korkusu bir İngiliz tabirince «adarri ihtiyac halinde, imparatorluk arazisinin gibi yürüyen ayı» yani bütün Asyaya hâ* herhangi noktasile muvasala temin etmek kun olmak istidadında bulunan Çarlılç için Süveyş kanalına muhtac değildir. Bu Rusya idi. İkinci korkusu ve gene bir In* kanalı kolayca kapatabilir, takviye eder. giliz tabirile «nefreti» Almanyanın bü * Kanal kapanır ve garbî Akdeniz muha tün Okyanus'ta takib ettiği yayılma siya* faza altına almırsa, İtalya, gerek harekât, seti idi. îngiltere için üçüncü bir umacı di gerek tedarikât bakımından, şarkî Akde lüyük Okyanus'taki İngiliz ticaretini tehniz içinde mahsur kalacaktır. Kızıldeniz did eden Amerika ticaretidir. Bu ü$ le ve Habeşistanla muvasala temini için rakib ve hasma karşı İngiltere, Japon* yukarı Mısır çöllerinden veya Arab dün «vayı kuvvetlendırmeği muvafık gördü. yasmın muhataralı yollarından geçmeğe İngilizler, Japonların kendileri gibi der* nizci, kendileri gibi haris olduğunu bili • * mecbur olacaktır. yorlar, fakat küçük Japonyada yaşıyan » *# Badema, Akdenizde hiç kimse serbest küçük Japonlan, îngiliz olmadıkları için çe ve nafi bir şekilde hakimiyet süremez. kendilerinden aşağı bir millet ve binaenBir Akdeniz muharebesi pek çok şeyi aleyh, Okyanuslar kraliçesi îngiltereye mahvedebilir, fakat hiçbirşeyi imar ede rakib olamaz, sanıyorlardı. Gurur, uzak mez. Bugünkü rekabet, ancak ona doğ görüşlü olmakla meşhur İngiliz devlet rudan doğruya iştirak etmiyenlerin işine adamlarının gözlerini kör etmişti. Japonyaya milyonlarca îngiliz lirası borc veryarıyabilir. diler, Japon donanmasını yaptılar, bunu Bu hakikatler iyice tasdik edildiği za yaparken de verdikleri paraların bir kısi îtalyanın, en büyük milletler arasında man, asabiyet ve itimadsızlık, yerlerini mını, büyük kârlarla geri almağı unut • mevki almak ve hayatım rahatça kazan hiç şüphesiz akli selime bırakacakbr. Ve madılar tabiî... mak için iktisab etmek istediği bütün un o zaman, herkese itminan verecek olan bir anları tasdik etmek • lâzım gelse, de Akdeniz statüsü düşünmek ve müzakere Küçük Japonya, kocaman Çin ile 'amlı bir harbe nasıl göğüs gereceği, etmek mümkün olacaktır. 1894 te ilk harbini yaparken İngilterenin böyle bir harbden ne kazanacağı ve bu Bugünkü vaziyetin çok sun'î manzara kendisine temin ettiği modern silâhlarla olda bir maceranın şüpheli neticeleri, sı ve taşıdığı çıkmaz yol mahiyeti dolayı galib geldi. Bu sırada Prens îto, Asyayi bugünkü müesseselerine ne gibi bir salâ sile, fazla uzun münakaşalara müteham Japonya ile Rusya arasında taksim fik bet vereceği cai sualdir. Bu harbden ye mil olması ihtimali pek zayıftır. rini ileri sürerken Ingiltere, daha çabuk ;âne istifade edecek olanlar, mükemme Lucien Romier davranarak Rusyaya karşı Japonya ile en silâhh ve harbe istedikleri gibi müdabir ittifak akdine muvaffak oldu. Çarlık halede serbest iki devlet olacaktır. Yani, Rusya, Uzakşarkta fena bir mağlubiyete orta Avrupada Almanya, Yakınşarkta uğradı, Ingiltere, korktuğu ayınm dişlerinî Türkiye. Taponyaya söktürmüştü. Büyük Harbde, Japonya, ingilterenin müttefiki suretile Demek oluyor ki, münakaşalarm, iz Çindeki Alman müstemlekesini ve Okyazetinefis gösterişlerinin ve muhtelif istikanus'taki Alman adalarını zaptetti. Japon metlere müteveccih diplomatik manevraendüstrisi çok büyüdü. ların bize göstermediği birşey var. Buna rağmen, bu şey, taraflann, tam bir itiBüyük Harb ortasında, tecdid ve terrr madsızlık durumu almalarını, arzuları did edilmis olan ingiliz Japon ittifakı* ağmına, ve herşeyden fazla âmir bulunhakikatte, îngiltereye değil; Japonyaya maktadır. yaramıştır. Çünkü Japonya, bugün, İn * Bu şey nedir? Öğrendiğimize göre, İktısad Vekâle giltereye meydan okuyacak kadar kudret İktısad teşkilâtmda yapılacak yenilik Türkofis haricî ticaret işinde daha serbest çalışacak Antakya 3 (Hususî) Delege Garro 27 ilkkânun tarihli bir kararını mah Viyana 3 (A.A.) Schneeberg darem olarak bütün dairelere tebliğ et ğında Viyanalı kayakçılann randevü mamiştir. Bu karara göre, Hatay vatan daşlığını almak için müracaat edenlehalli olan iki bin metro yüksekliğinde rin kayıdlarınm çıkarılması lâzım gelbir noktaya isabet eden bir çiğ, orasını bir mekte ve bunun için de 15 gün mühlet maktel haline koymuştur. Dağın üzerinverilmektedir. Hatavdaki nüfus daireden yuvarlanıp gelen büyük bir kar yığr lerinden değil 15 günde, birkaç ayda m Kraunbach deresinde bulunan yirmi bile iş çıkarmak mümkün değildir. Şukadar kayakçının üstüne düşmüş bunlarnu da kaydedeyim ki. mahrem kararın Petrol boruları kırılch dan sekiz tanesi yiğının altında kalmışhr. tatbikatı, sadece Türkler üzerinde olaKudüs 3 (Hususî) Musul petrolunu Yığının altından beş cesed çıkanlmıştır. caktır. Hayfaya nakleden borular bugün A Diğer kayakçılar aranmaktadır. Kırıkhan Halkevinde yapılan Cenubî Tirol'de de bir facia oldu rablar tarafından iki yerinden kırılmışaraştırma Milâno 3 (A.A.) Cenubî Tirol'de tır. Kmkhan 3 (Hususî) Halkevimizkayakçılan dağa götüren bir otomobil 70 Prens PoPün beyanatı de vamlan taharrivatm* bizzat Garro metro derinlikleki bir uçuruma yuvarlan n emriie icra e^iMi&i tahakkuk etti Paris 3 (A.A.) Journal gazetesi mış ve uçurumun dibinde akmakta olan Mevhum bir k?"3&T aram?k bah^nesiie Yugoslav Naibi Prens Pol ile yaptığı bir dereye batmıştır. İçinde bulunanlardan mahud münfend hâkim Sadik Mardi mülâkatı neşretmektedir: nive H? ı v evini arama karan verdirii üçü ölmüş, diğer üçü ağır surette yaralanPrens ezcümle demiştir ki: miştir. Jandarma kumandanı Abdur mış ve 1 1 kişi de hafif yaralarla kurtul «An'anevî demokrasi memleketi rahmanla polisler mevhum ka^aŞı bit muştur. Ara^tırma esnaMussolini'nin Rumen Başve olan îngilterede, oradaki parlamento re tabi buiamamı<=lardır. Ledor Leoniyan'm sırda âe^e^e, burada jiminin her memlekette tatbik edilebilecekiline verdiği cevab evinde r)"1"rım!>kta'"'dı. ği zannolunuyor. Bu her yerde mümkün Affe<t'lan bir snreiin Roma 3 (A.A.) Yeni Romanya değildir. Ben şahsan demokrasi tarafta İskenderun 3 (Hususî) Kesep naBaşvekili Goga'nm bir telgrafına verdi rıyım. Fakat, Yugoslavya kat'î bir sü hivesine nefyedilmis olan Zeki Arsüzi ği cevabda Mussolini ezcümle şöyle dekuna muhtac bulunduğu bir sırada bu affedilerek serbest bırakıldı. mektedir: « Ekselânsmızın Romalılarm ahfadı memleketi tekrar felâketli parti kavgala Başvekâletin bir tefsir talebi bulunmasına inzimam eden halihazırda rına sürükliyemem. Ben seciyeyi zekâya Ankara 3 (Telefonla) Hizmetten kı âmiller iki millet arasında feyizli bir tercih ederim. Zekâ mükemmel bir şey ayrılan Nafıa memur ve müstahdemleteşriki mesaiyi mümkün kılacaktır. Ekse dir. Fakat parlak olduğu nisbette tehlikeli rinin yapamıyacakları işler hakkındaki lânsmızın K 1 Karol'un verdiği vazifeyi oluyor. Meselâ Avrupanm cenubunda kanunda (imtivazlı şirketler) tabiri de yüklenmek üzs bulunduğu şu sırada vardır. Bu tabirin tefsirini istiyen Basçok yüksek zekâlar vardır. Fakat bu zevekâlet tezkeresi, Meclis Nafıa ve Adkendisine şah'î görüşmelerimizin bir hatırası olarak sempatimin ifadesini ve sami kâların ayni zcmanda sağlam bir seciye live encümenlerinde tetkik edilmektesahibi de olmalan lâzımdır.» dir. mî selâmımı gönderiyorum.» Denizaltı gemilerile tayyarelerin faa iyet sahaları da hesaba katılmak şartile bugünkü harb vesaiti karşısmda, Akdeniz, darlığı hasebile artık serbest bir deniz ayılamaz. Akdeniz, bugün, içinde galibler ve mağlublar bulunabılecek olan bir harb ahası olabilir. Fakat, haliharb mevcud ılacağma göre, orada ticaret gemilerinin, aşe ve nakliyat gemilerinin serbestçe seyüseferini hiçbir suretle tekeffül etmek kab olamaz. Herhangi bir devlet donanması, meydan muharebesinde mağlub ola bile, Akdenizde, korkunc bir deniz jerillâsına devam edebilmek imkânını muhafaza edecektir. Akdeniz sevkulceyşinin an'anevî nazariyelerine nisbetle, bu yeni vaziyet, tayare ve denizal'; gemisi bakımından kuvetle mücehhez olan İtalyaya müsaid gibi görünmektedir. Filhakika, Kızıldenizden ve Hind denizinden gelen gemilerin Akdenize çık ıkları dar Portsaid geçidi, Oniki adadaki talyan hava üslerine ancak dört yüz mil mesafededir. Daha ötede, deniz yolu, ayni Oniki adaya yüz mil mesafeden geçer. Biraz daha uzakta, Malta, Sicilyaya ancak yetmiş mil mesafededir. Sonra, Sicilyadan Tunusun Bon burnuna kadar lan genişlik, nihayet seksen milden iba Cenubî Amerika için tertib edilen Portekiz ve İspanyol servisleri de yaVmda acılacaktır. Bundan maada, nazırlardan mürek keb bir komite, İtalvan proDaşandasına kar=;ı koymak ve İngiliz noktai nazarını dünyava daha iyi anlatmak icin alıSekiz Ermeni kurşuna dizildi nacak tedbirleri tetkik etmektedir. Londra 3 (Hususî) Yabancı bir İngiliz matbuatı, hükujpetin bu faadevletin himayesi altında Ermenistan liveti do^avısile memnuniyetini izhar da kapitalist bir idare kurmak suçile etmektedir. tevkif edilen 8 Ermeni, bugün kurşuna Manyatîzme ve emsali dizilmiştir. tinin en mühim kollarını teşkil eden, Türkofis ve iç ticaret umum müdürlükleri teşkilâtlarında mühim yenilikler yapılmak üzeredir. Değişikliğin, yekdiğerine sıkı şekilde bağlı bulunan iki daire arasında ve bir iş taksimi suretinde olacağı anlaşılıyor. Türkofis haricî ticaret işlerini ve iç ticaret umum müdürlüğü de dahilî ticaret işlerini idare etmektedir. Fakat haricî ticaretin nihayet iç ticaretin devamı ol " ması, Türkofis teşkilâtını bu sahada da çalısmağa sevketmis ve dolayısile iş hududları açıldığı gibi bu teşkilâtın mev cud kadrosile haricî ticaret işlerile de mesgul olması vaziyeti hasıl olmuştur. Ankarada üzerinde çalışıldığı haber ve rilen projenin esası hazırlanmıştır. Iç ticaret teşkilâtınm daha zivade genişletil mesi, vezaifinin tamamen tayin ve tesbiti ve bu arada kendisine ilâveten yeni vazifeler verilmesi, Türkofis teşkilâtınm da haricî ticaret işlerile daha serbest bir şekilde çalışmasma imkân hazırlanması temin olunacaktır. Bu şekilde Türkofis, dış ticaret için lâzım olan malzemeyi kolayca tedarik edebilecektir. ve satveti Ingilterenin malî, bahrî ve si" yasî yardımlarile kazanmıştır. îngiltere, Uzakşarkta ektiğini biçiyor, hiç şikâyeta hakkı yoktur. Bu atalar sözü, kısmen Amerika için de variddir. Londra radyosunda arabca neşriyat başladı Londra 3 (Hususî) Bugün Londra radyosunda arabca neşriyat servisine başlanmıştır. Açılış merasimine birçok Arab ricali ve bilhassa Yemen Kralı İmam Yahyanın oğlu Emir Hüseyin iştirak etmiştir. Bu servis, îngiltere hü • • kumetinin İtalvan propagandasma karşı ittihaz ettiği tedbirlerden birini teş« kil etmektedir. En biiyiik ilim, felsefe, san'at mecmuası Makaleler: Profesör Spitzer, Prfesör Ömer Celâl, Profesör Otto Şmit, Necmeddin Sadak, Anatole France, Tagore Şiirler: Faruk Nafiz, Orhan Seyfi, Yusuf Ziya, Fazıl Ahmed HERAY hünerler için resim Ankara 3 (Telefonla) Manvatizme, ipnotizme ve emsali hünerlerin icra edildikleri yerler, eğer tiyatro, konser, «inema, stadvom ve mümasili ise duhuliye biletleri bedellerinin % 50 si, balo, dansing, bar ve diğer eğlence ve temasa mahalleri ise duhuliye bedellerinin % 15 i nisbetinde ayrıca resme tâbi tutulacağı alâkadarlara bildirildi.