18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
30 Temnuız 1936 CUMHURİYET SON TELEFON MABERLER TELCKAF vc TELSiZLE Hfidiseler arasında Iş ve isçi Heligolandın tahkimi İngiliz Hariciye Nazırı bu mesele hakkında sorulan bir suale: «Maalesef doğrudur» cevabmı verdi Londra 29 (Hususî) Avam Kamarasının bugünkü içtimaında muhafa zakâr bir meb'us Almanyanm Heligo land adasını tahkim ettiğine dair gelen haberlerin doğru oldup olmadığını sor muştur. Hariciye Nazırı M. Eden bu haberin maalesef doğru olduğunu söyliyerek, Almanyanın bu hattı hareketınin Londra müzakeratı üzerine menfi tesirler yapıp yapmıyacağına dair sorulan suale de cevab vermekte mazur olduğunu ilâve etmiştir. # G îngiltere tahillerinde yeni hava ittaayonları yapılacak Londra 29 (Hususî) Salâhiyetiaı mehafilden alman haberlere göre, Har biye Nezareti İngiltere sahillerinde 100 yeni tayyare istasyonu yapmağa karar vermiştir. Bu sene derhal 50 istasyon yapılacaktır. tngiliz kabinesi toplandı Londra 29 (Hususî) Kabine bu gün toplanarak beynelmilel vaziyeti tet kik etmiştir. Yaz tatiline başlamazdaı» evvel kabine cuma günü son bir toplantı daha yapacaktır. Filistine bir tetkik AdisAbabaya yeni taarruzlar heyeti gidiyor Kudüste gene kanlı çar Gore hükumetinin garbpışmalar oldu ve 10 Arab de büyük hazırlıklar yapla bir Ingiliz öldü tığı haber veriliyor Londra 29 (Hususî) Müstemlekât Nazın M. Orsmby Gare, Filistin hâdUelerini tetkik edecek olan komisyonun teşekkiil ettiğini bugün Avam Kamarasın da resmen beyan etmiştir. Komisyon riya setine Lord Peel, ikinci reislığe de mütarekede lstanbulda ingiliz fevkalâde komiseri olan Sir Horas Rumbold tayin edilmiştir. Komisyon yakında Filistine giderek iğtişaşatın sonuna kadar orada ka lacaktır. Londra 29 (Hususî) Romadan bildirildiğine göre Habeş çeteleri Adis ababanın cenubunda ve garbinde yeni taarruzlar yapmışlardır. Roma meha fili bu hücumların püskürtüldüğünü ve çetelerin mühim zayiata uğradıklarım temin etmektedirler. Diğer taraftan İsveç Kızılhaç heye tini aramak için Habeşistanda birçok uçuşlar yapan bir İngiliz tayyarecisi. Gore mıntakasında muntazam bir Habeş hükumeti mevcud olduğunu, yüz bin mil genişlikte bir araziye hâkim olan bu hükumetin büyük hazırlıklar yap makta olduğu ve başta Galla kabilesi olmak üzere birçok kabilelerin meşru Habeş hükumetine sadık olduklarını söylemiştir. Roma mehafili Habeşistandaki hâdiseleri tekzib etmemektedir. Nitekim dün neşredilen resmî bir İtalyan tebliği Adisababadaki Mısır konsolosu tarafından geçen hafta verilen haberi teyid ederek Habeş çetelerinin Adisababa üzerine hücumlar yaptıklannı, fakat mağlub edildiklerini bildirerek. Ras Kassanın oğlunun idaresi alhnda bulunan Habeş çetelerinin bin ölü ve 700 yarah bıraktıklarını da kaydetmektedir. Tebliğ, ttalyan zayiatından bahset memektedir. Kudüste yeni bir müsademe daha oldu Kudüs 29 (A.A.) Nablus i!e TouJ Kerim arasında vukua gelen musa demede ölen Arabların miktarı on altıdır. Bunlardan sekizinin Toul Kerim yakı nında tayyareler tarafından açılan mit ralyüz ateşile telef edilmiş oldukları zannedilmektedir. îki Arab, tevkif edilmiî tir. Kudüs 29 (A.A.) Dağlık arazidc ihtilâlcilere karşı yapılmakta olan asken harekâta devam olunmaktadır. Bu harekâta bombardıman tayyareleri de iştirak etmektedir. Pazartesi ve salı günleri Sa mari dağlarında bir çarpışma olmuş ve ihtilâlciler mağlub edilmiştir. Nabluz rjııntakasında bir polis müfrezesi hücuma maruz kalmış ve vukua gelen çarpışmada bir tngiliz polisile on Arab ölmüştür. Alman elçitinin tebliği Berlin 20 (Hususî) Adisababadaki Alman elçisi bugün Habeşistan umum valisi Mareşal Grazianiyi ziyaret ederek, Alman elçiliğinin konsolosluğa if rağ edildiğini resmen tebliğ etmiştir. Atatürkün Eskişehir Belediye Reisine bir emirleri EsKişehir 29 (Hususî) Reisicumhur Atatürk, Ankaraya dönmek üzere Es kişehire geldikleri zaman trenin tevakkufundan istifade ederek Eskişehrin su jşile meşgul olmuşlardır. Halkm candan tezahüratile karşıla şan Atatürk su işi hakkında verilen izahatı dinlemişler ve Belediye reisine her eve su verilmesini emir buyurmuşlar dır. Eskişebir Valisi istifa etti Ankara 29 (Telefonla) Eskişehir Valisi Talât Tunçel bugün istifa etmiştir. Bu suretle biri vefat eden Manisa Valisi Muraddan olmak üzere iki valilik inhilâl etmiş bulunuyor. Yakında buralara tayinler yapılacaktır. Diğer vali tayinlerine gelince. liste bugünlerde alâkadarlara bildirilecektir. Listede yeniden tayinler yoktur. Sadece Erzurum, Balıkesir. Maraş, Yozgad, Bolu. Kayseri ve Sıvas valiliklerinde nakiller yapılmıştır. Bir valilik te vekâletle idare oluna caktır. Fransız sporcuları Berline gitti Paris 29 (Hususi) Berlin olimpi yadlanna müsabık olarak iştirak ede cek iki yüz on beş kişilik Fransız sporcu kafüesi bu sabah 10.15 trenile Ber line müteveccihen hareket etmiştir. Sümer Bank, piyasaya pamuk ipliği çıkarıyor Ankara 29 (A.A.) İktısad Vekâleti tarafmdan verilen emir üzerine piyasada ihtıyac hissedılen pamuk iplıklerini iki gün zarfında piyasaya dökmek üzere Sümer Bank kendi fabrıkalarma emir vermiştir. Bu suretle piyasanın iplik ihtiyacı birkaç güne kadar fazlasile temin edilmiş olacaktır. İktısad Vekilinin tetkikleri Balıkesir 29 (A.A.) Ilimizin Borasit ve Balya madenlerindeki tetkıklerini bitiren Ekonomi Bakanı Celâl Ba yar dün Balıkesirlilerin samimî teşyiler: arasında Kütahya trenile şehrimizden aynlmıştır. Gece şereflerine Atatürk Parkında Şehir Kulübü tarafından bir gardenparti verilmiştir. Kütahya 29 (A.A.) îktısad Vekili Celâl Bayar dün şehrimizi şereflen dirdi. Kendilerini Tavşanlıdan karşılıyan ilbayla birlikte bugün büyük elektrifiksiLondra 29 (A.A.) Avam Ka yon tesisatının kurulacağı lignit havzasımarasında liberal Manderin bir sualine nı tetkik etmek üzere Seydömere gittiler. cevab veren Eden Avrupa devletlerinden ^ anlarında maden mütehassısları vardır. bazılarının vaziyetinin İngiliz hükume tini endişeye düşürdüğünü itiraf etmiştir. Milletler Cemiyetinin tensikine aid projede ekalliyetlerın vazıyetlerıni ıslâh Paris 29 (Hususî) Altında Fran hususunun da nazarı itibara alınmasını sanın meçhul asker mezarı bulunan Pari istiyen ayni hatibe cevabında Eden, bu sin en mühim abidelerinden Arc de Tri meselenin münhasıran ekalliyetler mua umphun yüzüncü yıldönümü münasebehedelerini imza edenlere aid bulundu tile bugün büyük bir merasim yapılmıştı». ğunu söylemıştir. Iraktaki isyan tamamen bitti Napolyon tarafından yapılan ve Fran • Londra 29 (Hususî) Iraktaki isyan sanın millî timsali mahiyetinde olan bu harekâtı kâmilen tenkil edildiğinden abide tarihî kıymeti haizdir. Birkaç sene cvve] Amerikalı bir kadın bu abideyi sa örfî idare lâğvedilmiştir. Evvelce idama mahkum edilen asi tın alarak Amerikaya götürmek istemilerin cezalan müebbed küreğe tahvil ve 40 milyon frank teklif etmişti, fakat bt tekhf nefretle reddedilmişti edilmiştir. îngiltere bazı Avrupa devletlerinin vaziyetinden endişe ediyor azetelerimiz bir amele buhramndan bahsediyorlar. Çukurova, bilhaasa Ege mmtakasında bu sene mahsul fazla olduğu için işçi bulmak adeta imkânsız bir hale gelmiş ve yev • Ellinci yıldönümü tes'id edilmekte omiyeler 70 kuruştan 200 kuruşa kalan, ve Ondokuzuncu asır sonunun şayanı dar yükselmiş. Bu vaziyetin memnun olunacak ta dikkat bir şiir mektebi meziyetlerini taşırafını kabartmıya lüzum yoktur: bes | yan sembolizmin, bizde de azçok bahsi bellidir ki bütün dünyanın birçok iş geçmesine rağmen, tarihi, estetiği, ve buçileri iş bulamazlarken bizde işin işçi' gün devam etmekte bulunan şekli hakkınbulamaması ve bu yüzden yevmiyele da memleketimizde yazılmış şeylerin yok rin fırlaması amelenin çok lehinedir. denecek kadar az olması, bizi bu mevzu Fakat işin aleyhine olduğu için dola üzerinde, umumî bile olsa, sarih bir fikir ytsile tekrar işçi aleyhine bir vaziyet vermeğe zorluyor. Bir diğer sebeb de, ihdat edebilir. başka memleketlerden, umumiyetle garb Memlekette yeni istihtal hamlelekültüründen almış olduğumuz tesirlerin, rile kırbaçlıyarak uyandırdığımız top veya kendiliğinden giren fikir ve san'at rak adam ittiyor. Onu huylanmış, başıboş, dört nala koşan bir beygir gibi hareketlerinin mahiyetlerine dair bir tek binicisiz bırakamayız. Dünyanın her kelime söylenmediği gibi, mümessilliği yatarafında iş kıtlığı şeklinde tecelli e pılan kimselerin şahsiyeti hakkında, eden buhran, bizde adam kıtlığı şek hemmiyetsiz olsun, hiç bir izahın mevcud linde kendini gb'steriyor. Başka yer olmayışıdır. Romantizmden, realizmden, lerde insan çokluğundan Ve bizde in daha bilmem nelerden bahsedilir; halbusan azhğından doğan bu dava ne o ki, bunlardan biri olsun tanıtılmamış, bu rada, ne burada, ölüm ve doğum nis mekteblere mensub bir şahsiyetin bir tek betleri sabit kaldıkça halledilemez. eseri tercüme edilmemıştir. Balzacın yalKendimizi düşünelim. Nüfu» mese nız Pere Goritsunun tercüme edilmiş ollesini 24 taatte başaramayız; fakat duğunu söylemek bize hak verdirmeğe millî enerjilerimizi tanzitn edebiliriz. kâfidir. Bizde istihtal huvvetleri organize eŞüphesiz, burada, yazıyı yazanın şahsî dilmiş değildir. Bir yerdeki işçi buh ranına karşı başka bir yerde iş buh fikirlerinden ziyade, sembolizm hakkında ranı zuhur etmeti mümkündür ve bu en şayanı itimad muharrirlerin eserlerindava, heybesini »ırttna vuran rencbe den yapılmış, mümkün olduğu kadar harin diyar diyar gezerek iş aramastle kikate yakın bir toplama bulacaksınız. de halledilemez. 1 İstihsal huvvetlerini tanzim eden Sembolizmin doğuşu ve tarihi esash bir işçi teşkilâtı, ihtiyacla emek Sembolizmin doğuşundan ve tarihin arattndaki münasebetin ritmini temin den bahsetmeden evvel, natüralizmin if edecektir. Modern bir istihsal devretine gir • lâs tarihinden, 1885 ten itibaren 1905 e miş olduğumuz için bu işi iptidaî ha kadar edebî muhitin umumî vaziyetinden linde bırakamayız ve şimdiden htç ve cemiyetle olan alâkasından bahsetmek olmazsa işle işçi aranndaki miinase icab eder. beti ayarlıyan bir ofi» kurmalıyız. 1880 tarihinden sonra, E. Zolanm PEYAMt SAFA kurmuş olduğu natüralist mekteb, eserler vermekten ziyade, nazariyelerile ve bu nazatiyeler etrafında yapılan münakaşalarla yaşar hale gelmişti. Kendisini takib eden muharrirlerin eserlerinde san'at ve {Baştarafı 1 inci sahitede^ şiir karakterinden hemen eser yok gibiymünakaleler tutarının 5 milyon lira ol di. Oyle bir an geldi ki, bizzat natüralist olanlar, kendilerini aşmak lüzumunu, duğu söyleniyor. anladıktan Meclisin saat 14 teki içtimaında gelen yaptıklannın kifayetsizliğini sonra aksülâmel ihtiyacını kuvvetle hissetkanun lâyihalannın alâkadar encümen Paul lere havalesi yapılacaktır. Bundan sonra meğe başladılar: J. H. Rasny, içtima tatil edilecek ve Meclis Fırka Marguerıtte bir bahane ile üstadlanndan Grupu derhal toplanacaktır. Gruptaki ayrılmış bulunuyorlardı. Fakat, ortadan müzakerelerden sonra Meclisin akşam kalkmak üzere olan bu cereyanın yerini tekrar toplanması pek kuvyetle muhte tutacak bir diğeri henüz doğmuş değıldi. meldir. Bu içtima olmadığı takdirde cu Bir kısım muharrirler ilmî meselelerle alâkası olan, diğer bir kısmı ise ipnotizma, ma günü taplanılacaktır. Toplantıda Meclise sevkolunan Bo şahsiyet hastalıklan, telepati, ilâh.. gibi ğazlar rejimi hakkında Montröde 20 j mevzuları içine alan eserler yazmağa baştemmuz 1936 tarihinde imzalanmış mu lıyor; ayrı bir yoldan yürüyen gene bir kavelenin tasdikına dair kanun lâyihaji kısım muharrirler de, mistisizm ve dinî le, tahkimat için icab eden tahsisatı kar vecdin psikolojisini göstermeğe çalışan eşılıyacak münakale lâyihaları ve Millî serler veriyorlardı. Natüralizme aksülâMüdafaa Vekâletine gelecek yıllara ca mel olarak, tamamlanmış realıteden, muri taahhüd icrasına salâhiyet veren kanun ayyen fikirlerden kaçılıyordu. Parnasyene sanatı şiirde takib eden sembolizm, lâyihası görüşülecektir. Montrö mukavelenamesile hükumeti hakimiyetini bütün edebiyata teşmil ermek mizce konferansa teklif edilmiş olan mu istiyordu. kavelename projesi Hariciye Vekâieti Natüralizm if lâs edıp yerıne devri idamatbaasında tabedilerek bu akşam re edecek edebî bir rehber de ğelmeyince, meb'uslara tevzi edildi. san'at formül v modelleri haricinde bir takım vakıaların yardımına ihtiyac hisseBir teklif dildi. 1880 denberi Fransız edebiyatının Ankara 29 (Telefonla) Kasta monu meb'usu Sami Erkmanın Büyük verdiğinden çok fazla haricden gelen teMillet Meclisine Boğazlardaki tahkimat sirlere kapılannı açmış olmasının sebebi, münasebetile yapılacak masrafı k>?men bu ihtiyacla kabili izahtır. Bütün garb karşılıyacak bir kanun teklifinde buîuna gerek eserlerini, ve gerek tesirlerini Fransaya kolayca kabul ettirdi. îngiltere cağından bahsediliyor. George Eliot, Rusya Dostoievsky ve Sami Erkmanın teklifine göre, gümrük varidatı esas tutularak ihracat vç ithalât Tolstoî, Iskandinavya lbsen ve Bjoresimlerine yapılacak yüzde bir nisbetin ernstierne Bjoernson, Almanya Su de pek cüz'î bir zamla yılda 2,5 milyon dermann, Hauptmann ve Nietzsche, Itallira temini kabil olacaktır. Maamafih, bu ya G. d'Annunziosile Fransayı ziyarete kanun teklıfınin yapılıp yapılmıyacağı geliyorlardı. Ferdî karakterile olduğu kadar millî kat'î surette ancak yarın anlaşılacaktır. Bütün meb'uslar Ankarada mizaclarıle de bırbirlermden farklı olan Ankara 29 (Telefonla) Fevkalâde bütün bu muharrirler Fransada bir san'at içtima dolayısile Meclis azası bugün he akidesini tesis ve bir mektebin hakimiyemen kâmilen Ankarada toplanmış bulu tini temin edemiyeceklerdi. Yalnız, onlanuyorlardı. Avrupada tedavide olan Zi rın tesiri, natüralizme karşı Fransız ederaat Vekili Muhlis Erkmen ile iktısad biyatının içinden doğmuş bulunan aksülâVekili Celâl Bayardan başka bütün Ve melin sürat kesbetmesi üzerinde oldu. Bu killer de şehrimizdedirler. İktısad Vekili muharrirler arasında hayli kuvvetli natüCelâl Bayar da yarın Ankaraya dönmüş ralistler de yok değildi. Fakat, bunlarınki olacaktır. iyi bir müsahedeye, tabiatin mütekâsif bir Meclisin bütün memurları telgrafla ıfadesıne ıstınad etmekteydı; ve ilimden yapılan davet üzerine vazifeleri başına gelme bu hususiyetler, psikolojı, şiir ve merhametle edebî bir çeşni içinde birleşigelmişlerdir. Sembolizmin ellinci yıldönümü yorlsrdı. Ruhu eşyada, ve ruhlarını eşya ile sempati halinde gösteriyorlardı. Bu suretle Fransız edebiyatına halis ve hakikî bir romantizm, metafizik endişeyi, lirik hassasiyeti, içtimaî fazileti, düşkünlere merhamet ve sempatiyi vermiş oluyorlardı. Bu yeni tesirlerin, natüralizmle gelmiş olan şekillerinden farkı, en başta muharririn burjuva, ve içtimaî tarafı asgarî bir tip hususiyetini ortadan kaldırarak, onu onu cemiyete daha yakın, her nevi ıstırabları, her nevi hassasiyeti, her nevi hayatı yaşamağa müsaid bir vaziyete getirmiş halile gelmesindedir. Bütün bu tesirlere bir de Ondokuzuncu asır sonunun mistik telâkkilere istinad eden felsefe sistemlerinin inzimam ettiği düşünülürse, buhranın kendi içinden yeni bir hamle doğurmağa hazır bir halde bulunduğu derhal anlaşılır. İşte, Ondokuzuncu asrın son yirmi senesi zarfında hâkim bir rolü oynıyacak olan sembolizmi doğuran sebebler, anahatlarile göstermeğe çalıştığımız bu edebî muhitin ihtiyaclarile tamamıle ıntıbak halındedir. 1885 e doğru, bu vaziyette bulunan edebî muhiti, Victor Hugonun ölümün den sonra, parnas şiırine karşı bir aksülâmel olup sembolizm adını alan mektebin iddiaları meşgul ediyordu. Bu yeni şiirin mürsidleri ilk zamanlar parnasyen birer sairdiler: Baudelaire, Verlaine ve Mal larme. Mısralarında mevcud yeni bir cesaretle muasırlannı hayrete düşüren Les Fleurs du Mal şairi, 1875 ile İ 880 arasında gene sairlerin inandıkları üstadlardan biriydi, ve müridleri onun Correspondance adlı manzumesinde, symbole'e veya symbole'ün kullanılmasına bir nevi teşvik görmekte idiler: L'homme y passe a Iravers des forets de symboles . Les parfums, les couleurs et les sons se repondcnt. (İnsan orada, sembol ormanlan arasından geçer... Kokular, renkler ve sesler birbirlerine cevab verirler). Uzun zaman Parnasse'm biri Bohem, biri amatör olup, kaybedilmiş telâkki edilen bu iki çocuğu 1884 ten itibaren edebî mahfillerde nazarı dikkati celbermeğe başladılar: Mallarmenin ismi ilk defa, Verlaine'in, 1888 de tevsi ettiği Les Poetes maudits adlı eserile J. K. Huysmansın, A rebours romanında zikrediliyordu. Her ikisi de gencliğin kendilerine büyük bir tehalükle geldiklerinı görmüşler ve bunlar da, birisi Quartier Latinin devam ettiği kabarelerde, diğeri Roma caddesindeki evinde tertıb ettiği salı musahabelerinde, bu genclere uzun zaman şiire aid meseleleri talim etmışlerdı. Bu şeflerin idaresi altında bulunan yeni şairler, artık parnasyen şıire karşı açıktan açığa mübayenete başlamışlardı. Bunlara, Verlaine, Mallarme ve mukallidlerinin uçucu şiırlerınin satirini yapan Gabriel Vicaire ve Henri Bauclairin Les deliquescences d'Adore Floupette poete decadent adlı eserinin intişarından sonra (1885), decadent adı verildi. Jean Moreas, decadent kelimesinin yerine symbolıste kelimesinin ikamesini teklif etti ve kabul edildi (18 eylül 1886 tarihli Figaroda bir sembolıst manifestosu neşretti). ilk sembolıst mecmualar, 1884 te Charles Morice tarafııvJan tesis edilen Lutece, 1885 te Anatole Baju tarafından idare edilen Le Decadent, 1886 da Gustave Kahnın müdürlüğünü yaptığı Le Symbolistetir. Birkaç sene sonra La Plume (1889 da), bilâhare sembolizmin resmî mecmuası haline gelen Mercure de France, sembolist sairlerin eserlerini ilk tabeden La Revue Blanche (1891de Natanson kardeşler tarafından kurulmuştur). Ancak 1890 dan sonradır ki, sembolizm, Paul Fort tarafından «Theâtre d'art» ın kurulması sayesinde edebiyat sahnesinde mühim bir rol oynamağa başladı. 1891 de Jules Huret'nin, L'Echo de Paris'de yapmış olduğu ankete gelen cevablar, romanın, natüralist terâkkilerden aynlıp psikolojık olması temayüllerine mukabil, şiirin de Parnasse akidelerinden kurtulup yeni bir âleme sembolizm FiKiRLER IHEM NALINA MIHINA Çürük çorablar nkaradan gelen bir telefon berine göre piyasadaki çorabların kalitelerinin bozuk olduğuna dair vaki olan birçok şikâyetler üzerine iktısad Vekâieti ipek, pamuk ve yün çorablann evsafını tesbit için tetkiklere lamışt'.r. Bu haberi okuyup ta memnun olmıyacak tek yurddaş tasavvur edemem. Çünkü, çeşid çeşid, sürü sürü yerli çorablar icinda bir sağlamını bulmak, hemen hemen piyangoda büyük ikramiye kazan | mak şribi birşey oldu. Kadm çorabları. ] daha ayağa giyerken, kadm tabirile kaçı j yor. Erkek çorabları, daha sağlamdır; ' giydiğinizin birinci günü akşamı kundura • larınızı çıkardığınız zaman, parmaklarınızın dışan çıktığını görürsünüz. 1 Geçenlerde bir arkadaş, yerli çorabla rın daha uzaktan bakarken yırtıldığını '• söylüyordu ki bu mubalâğa, ekseri ço . rablarımızın çürüklüğünü pek güzel ifaJ de eder. | iki sene evvel Avrupaya hareket e; derken, o gün açılan Yerli Mallar sergi ? sinden, tanımadığım bir firmadan iki çift yedek çorab almıştım. Bunlardan birini Tıriste bir sabah giydim. Hava hafif, yağmurlu, yerler ıslaktı. Otelden çıkıp \ beş on adjm attıktan sonra ayağımda bir soğukluk hissettım. Kunduramın su aldığını hükmederek değiştirmek üzere otelei döndiim. Bir de baktım ki bizim çorablardnn sol tekinın burnu berhava olmuş. Haibuki ayağıma giyeli yarım saat bile . olmamıştı. Bu çorabı sakladım ve avde . timde «naçiz bir Paris hediyesi» diye çorabı aldığım firmanın tanıdığım sahibine Etönderdim. O, bir Paris kıravatı beklerken kendi mah olan vırtık çorabı görünce, bir hayli içerlediğini sonra bana anlattı. Fakat ekseri yerli çorablann halkı zarara sokan çürüklüğüne nihayet vermek için. böyle bir azizlik kâfi değildir. îküsad Vekâletinin bu işle ciddî surette meşgul clması ve çorabların kalitelerini, evsa. fını tayin etmesi lâzımdır. Gerçi, halk çürük markalara rağbet etmevip sağlamlarını almak suretile kendi kendine bir tasfiye yapar amma o kadar çok marka, o kadar cok çeşid, hatta o kadar çok fabrika var kı ışın içinden çıkmanın, hangisinın sağlam, hangisinin çürük olduğunu anlamanın imkânı vok. H»le iki liraya yakın para verip te iki çün p,ıymeden kaçan kadın corablan aileler için hakikaten yıkım oluyor. Halk, bir taraftan millî endüstrinın hımiyeM icin konulan vereilere tahammül eder'<en diğer taraftan da çürük mal almak mecburiyetinde kalmamahdır. Yalnız çorablar degıl: bütün verli endüstri maınulâtı sıkı bir kontrol altına alınmak çerektir. Reisicumhur Atatürk dün Ankaraya vardı Rıhtımların tamiri devam ediyor Temelleri takviye edilen GaJata rıhtımmm seviyesi 1,5 metrova çıkarılıyor Galata rıhtımının tamırıne devam e dilmektedir. Bu nhtımın umumî seviyesi 1,5 metroya çıkanlacaktır. Şimdiki halde tamirin alt temel kısımları tamir edilmekte deniz altına isâbet eden kısımdaki çamur ve molozlar temizlenmektedir. Bu' temizleme işi bir hayli sürecektir. Rıh tımın temelleri temizlendikten sonra buralara 11,000 metromikâbı taş dökiüerek takviye işi ikmal edilecektir. Rıhtımın taşla takviyesi üzerine şimdiye kadar vâkİ! olan toprak kaymalannın önüne geçilmiş olacaktır. Diğer taraftan Galata rıhtımmm sathı da yeniden tanzim edilmektedir. Liman işletme idaresi Galata rıhtımından sonra Sirkeci rıhtımının tamirine ba§f lıvacaktır. adile vaftiz edilerek girdiğinde iştirak etmekte idi. 1885 ten zamanımıza kadarki devre zarfında birbirini takiben iki sembolist şairler nesli lefrik edilebilir: Ondokuzuncu asrın sonu, Yirminci asnn başı. İkinci nesilde de ayni hararetle devam eden cereyan. Büyük Harble Paul Fortun faa' liyetine sekte vermediği gibi, Paul Va lerynın uzun zamandır uykuda olan ilham perisini de uyandırmış bulunuyordu.: Fransız şiirinin son kırk senesini zengin eserlerile dolduran bu şiir mektebinin, Ondokuzuncu asnn diğer şiir mekteblerinden yeni bir şiir âlemi bulması noktasından ayrılan şayanı dikkat bir hususiyeti vardır. Paris Zafer abidesi yüz yaşında ŞERtF HULUS1
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle