18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET 3 Nisan 1936 Dil îizerinde çalışmalar Avusturya 70 bin kişilik gayrîTürkçe ile Indo Öropeen ve Semitik resmî bir ordu daha yapmıştı! diller arasmda bir mukayese Başlarken Bundan önce bu sütunlarda «TürkçeHe menfi anlamı» başhğı altında neşrettiğimiz yazılarda türkçede menfi anlamına delâlet eden sözleri «Güneş, Dil» teorisine ve «Türk Analitik Grameri» metodlanna göre analiz etmiştik. Gerek kelimeye ek olarak yapışan «siz, mez, me» gibi eklerde, gerek ayrıca kelime halinde kullanılan «ne, yok, hayır, değil» sözIerinde menfi anlamının uzak saha manasile bir (V. f z) fonemine bağlandığı bu analizler neticesinde ortaya çıkmıştır. «Güneş Dil» teorisinin en parlak verimi, ayni anlamda olarak muhtelif dillere aid sanılan kelimelerin etimolojik analizlerinde hep ayni elemanlara bağJandığını ortaya çıkarmasıdır. Menfi anlamlı kelimeler üzerinde de bunu tecrübe etmek üzere, şimdi de İndoÖropeen ve Semitik dillerde menfi anlamı gösteren sözleri «Güneş Dil» miyarına vurarak analiz etmek istiyoruz. Bu mukayeselere esas olmak üzere şu kelime serilerini gözönüne alalım [ 1 ] . Birinci seri: Ne (T.) ; nâ, ne (Fa.) ; non, ne, in (Fr.); nein, nicht, un, ohne XA1.); no, not, nor, neither (İng.) ; 'ânef (Gr.) ; non (Lat). İkinci seri: Me, ma (T.) ; me, bi ( F a . ) ; pas (Fr.); ma, lem, lemma (Ar.) ; mi, mide, mite (Gr.) ; passus (Lat). tıpkı bizim garb türkçesinin «ne» si gibi, başta bir edat olarak menfi anlamı vermekte ve takarrür de etmektedir: «Je ne veux ni cecinicelâ» gibi. Fransızcada fiillerin şahıs zamirile fiil sıygası arasına girerek menfi anlamı veren «ne» nin yazılışı bizim «ne» nin tıpkısı olduğu gibi, okunuştaki vokal farkı da mühim bir değişme değildir. Fransızcanın doğrudan doğruya kelime olarak menfi anlamında kullandığı «non» sözüne gelince bunda da biribiri ardınca ayni konson iki kere gelmekte olduğuna göre ikincisi (ğ) den değişme olarak [3] ahnırsa kelime «noğ» olur ki «ne» ile farkı yalnız vokalden ibarettir. «Non» un lâtincede uzun bir (o) ile okunuşu ikinci (n) nin (ğ) olduğunu gösterdiği gibi, «ne» nin lâtince ash (nec) olması da bunun (neğ) den geldiğine kat'î bir delildir [ 4 ] . Almancada kelime olarak kullanılan «nein» menfi sözünün halk arasında «nee» olarak söylendiği malumdur. Bunun bizim (ne) ile birliği gözönündedir. Gene almancada isimlerin başına «ohne» ve sıfatların başına daha kısa olarak «un» şeklinde gelen menfi örneklerine gelince, bunlardan ikincisinin birinciden kısalma olduğu ve ikisinin de (ne) den ıbaret bulunduğu görülür. Menfi anlamı hakkmda « Sen Jermen» yırtılmadan Bunlardan Prens Ştarhemberge bağlı olan Heinvehren teşkilâtına italya ayda 2 milyon liret vermekte ve Museviler yardım etmektedir Istanbul Borsası kapanış fiatleri 231936 PARALAR Türkiye İdman Cemiyetleri İttifaSatış A!ış 1 Sterlin 628. 619 kı piyangosundan bir şikâyet 1 Dolar 126, 123 Kelksit Belediyesi kâtibi İhsan Oztürk , 0 Frantsız Ft, 167. 164 imzasile aldığımız mektubda deniliyor ki: |ao Lire 155. 150. «Geçen sene, Türkiye İdman Cemiyetleri t0 Belçik Fr. 83, 80. 24, Ittifakına aid olduğu söylenilen piyango bi ,0 Drahmi 22. 815. 810 letlerini gerek bana ve gerek daire arka J0 lsviçreaFt 24. jO Leva daslarıma sattılardı. 83. Florin Str. Aradan dört ay geçtikten sonra piyango Jl0 Çek kronn 95, • 93. çekildi. Benim numaraya Altınmekik ku ,1 Avnstarya 5' 24, 22, maşlarından üç buçuk metroluk bir hedi17. l Peçeta 16. 32. yenin çıktığmı listede okudum. Maliyedeki 1 Mark 29, 24, 22. 1 Zloti bir arkadaşa da bir masa saati çıkmış. İki20. 1 Pengü 28, mi?de ayni posta ile, ayni adrese müracaat H. 0 Ley 13, ederek hediyelerimizi istedik. Masa saati 51. 55. 0 Dinar yirmi gün geçmeden geldi. Ben hâlâ bek32 34. 1 Yen liyorum. Bu arada Cemiyetin reisine yaz !0 Jsveç krono 31 32. 970. dım, cevab alamayınca Vilâyete resmî bir 971. 1 Türk altını istida ile müracaat ettim, tekid ettirdim, i\ Mecidiye 235. Banknot Os. B. 236, hiçbir ses sada çıkmadı. Umumî bir cemiyetin bu taraı hareketi ÇEKLER diğer hayır ve muavenet cemiyetleri aleyRapanıs Açılış hine fena bir propaganda teşkil etmekte623,75 Londra 623, dir. Bu hususta aid olduğu makamatın Nev York 0.7958 0,7960 Paıis 12.06 12.06 dikkat nazarlarını çelcmenizi dilerim» Milâno 10,0520 10,0423 Kütahyada elektrik fiatinden 4.6975 4.70 Bruksel 83.9175 83.9825 Atına şikâyet ediliyor 2,4410 2,4395 Cenevre 64,2350 64,2350 Sofya Kütahyada Yıldız oteli sahibi Pehlivan 1.1706 1,1706 Amsterdım oğlu Sım imzasile aldığımız mektubda de. 19.2095 19.2095 Pra niliyor ki: «Elektrik makinesine sarfolu 4.2443 4,2443 Vivana nan kömür, vilâyetimiz dahilinde çıkmakta 5,82 Madrid 5,82 ve ayağımıza kadar getirilmek şartile beş 1,9760 Berlin 1.9760 ilâ altı liraya satılmakta olmasma rağmen 4,21 V'arşoya 4,21 elektriğin kilovatı yirmi bes kuruştan on 4.6170 Budapeşte 4,6170 108.3536 para asağı indirilmemekrtedir. Bukreş 108.3536 34.9280 Belgrad 34,9280 Alâkadar makamların bu pahalılığa kar2,7520 Yokohama 2.7520 şı gelmelerini rica ederim.» 24.88 Moskova 24,88 3.1133 Stokholm 3.1133 Kadıköy Belediyesinin nazarı dikkatine ESHAM Açılıs Kapaoi; Kadıkoy Hasanpasa caddesi numara 91 de mütekaid zabit H. Avni imza ş Bankası müessls „ , name 10,80 10,80 sile aldığımız mektubda deniliyor ki: «Sem,. „ timizin Kaptanpa^a camisine aid aptesa Anadoln hamiline D.M. %60 nenin lâğımı bir aydanberi patlaktır. Pis%ıoo liği cadde üzerinden akmaktadır. Toz ve Tramvay toprağmı gelip geçenler yuttuğu gibi dük Bomonti Nektar Reji kânlardaki yiyecekler de kirlenmektedir. Vaziyet mahalle mümessilliğine şikâyet Aslan çimento 63,50 63.5« edildiği halde alâkadarlar ehemmiyet ver Merkez Bankası memektedirler. Sağlığı korumak için icab eden makamların dikkat nazarlarını çekmenizi dilerim.» I S T İ K R AZ L AR Kayıb kız Açıhş Kapa.ı* 1933 Ttirk borcn Yedi sene evvel Bosnanın Gradişka ka tahTilı 1 sabasından Mustafa Bilegiç karısı Fatma23,35 • • 2 23,575 nın kızı Besime dokuz yaşmda iken İstan22,2 5 > > A 22,25 bula bir bayanın yanına verilmlş, şimdi Erganl ' SivasEcrnrunî 95 95 annesi nerede bulunduğunun bildirilmesi istikrızı DahJlı 95 95 ni rica ediyor Adres: Mercan Sultanodaları No. 23 % 5 Hazine % 2 Hazine Ahmed Ziya L Değirmencılik Bir şikâyetin cevabı Emniyet Unvum Müdürlüğünden aldıgı mız bir tezekerede deniliyor ki: «Gazetenizin 8'3'1936 sayılı nüshasında (Malul bir polis memurunun şikâyeti) başığı altmdaki yazıda tekaüd muamelesinin bitmediğinden bahsedildiği görülmüştür. Durumundan şikâyet eden Abdülkadirin İstanbulda polis memuru iken Sağhk ku nılunun raporuna dayanarak Sıhhat ve İçtimaî Muavenet Vekâletinin 1 haziran 1931 tarihli kararile vazife harici malul olduğu anlasılmıs ve 18 senelik hizmetine fcarsıhk kendisine 936 lira ikramive verilmek suretile alâkası kesilmis ve bu moamele bir hafta gibi bısa bir zaımn icinde neticelen. dirilmistir. Bu ikramiye muamelesine kanaat etmi yen Abdulkadir bu kararı değistirmek ü zere muhtelif makamlara müracaat etmişse de kanunen imkân bulunm.amis.tir.» Sark Değirmenzilik L'mnm Siforta stanbnl Telefon Almanca «nicht» ve ingilizce «neither» kelimelerinde menfi sözüne başka Uçüncü seri: Yok, hayır ( T . ) ; elemanlar da karışmışur. Bunlarda asıl gayr (Ar.) ; kein (Al.); uhi, ohi (Gr.). menfi anlamı veren, «nih» ve «nay» kıViyanada, Çarlık zamanında Varşo Dördüncü seri: Siz (T.) ; sans (Fr.) ; sımlarıdır. Almancasında sübut ve tasine (Lat.); los (AL); less (îng.); lâ, hakkuk manasile bir «t» elemanı, ingiliz vada olduğu gibi asayiş berkemaldir. Esbilâ, len (Ar.). cesinde ise hem sübut, hem de takarrür ki Avusturya Macaristan Imparator Beşinci seri: Değil ( T . ) ; Dil (Fr. ve manalarile bir «t» ve bir de «r» elema uğunda uzun bir staj yapmış olan polis vaziyete hâkimdir. Bundan dolayıdır ki Lat.); Without (İng.); Ude, ute, ud nı ilâve edilmiştir. halk yükşek sesle konuşmayı sevmez!.. (Gr.). Ingilizcenin (no) menfi sözü, doğruKelimelerin şu seriler halinde karşı dan doğruya (ne) nin ayni olduktan Resmî mehafil matbuatın serbest oldu laştırılması bile, bu mukayesenin nekadar başka fransızca ve lâtince (non) ların unu temin etmektedirler. Halbuki ta merak verici olduğunu göstermeğe kifa son (n) leri (ğ) den değişme olduğunu nıştığım meslektaşlar Avusturyada ga zeteciliğin gittikçe zorlaşan bir meslek yet eder. da teyid eder. halini aldığını ve Başvekâletin direktif Birinci seri kelimeleri Bu söze takarrür manasile (r) ve taeri haricinde hiçbir şey yazamadıklarını (Ne) kelimesinden bahsederken, bu hakkuk manasile (t) getirilerek yapılan itiraf ettiler. nun garb türkçesinde daha çok soru sö (nor) ve (not) sözleri de aslında (no) Yılbaşmda ilân edilen aftan istifade zü olarak kullanıldığını, ancak bir fik demektir. ederek evlerine dönen sosyalistler en u * rin iki şıkkını birlikte nefy için başta müGrekçe (ânef) kelimesine gelince, fak bir faaliyet bile göstermek istemiyorkerrer bir edat olarak menfi anlamma bunun başındaki uzatma ana kökü gösar. Polis bunların gözünü çok korkutgeldiğini anlatmış, şimal türkçelerinde ise terdiği gibi sonuna gelen ve süje gösteren muştur. önek gibi başa gelerek «nâduruk, nay (f) konsonu da (v = ğ) formülile (ğ) Avusturya kabinesinin diğer mühim isduruk, andiv, nigamda» gibi menfi keli ye müsavidir. tinadgâhı da ordu, daha doğrusu ordularmeler yarattığını da ayrıca göstermiştik. Bu izahları bir görüşte anlamak üzeFarsçada herhangi bir sıfatın başına re aşağıda altalta mukayeseli şekilde ya dır. Avusturya hükumeti Sen Jermen gene bu «nâ» öneki getirilerek menfisi zılan etimolojik şekilleri gözden geçir muahedesine resmen riayet ediyor. Bu muahede Avusturyaya 30,000 kişilik bir yapıldığı malumdur: «Nâşad, nâseza, mek kâfidir. ordu muhafaza etmek hakkım vermişken, nâreva...» gibi. Fiil sıygalannın menfisi Bu tablo menfi sözler bakımından ana Viyana kabinesi daha dürüst hareket eyapılırken bu «nâ» nın vokali incelene Türk dilinin birer lehçesi olmakta, rek «ne» olur. «Huda nekerde, tersem Fars, Fransız, Lâtin, Alman, Ingiliz derek 26 bin kişilik bir ordu ile iktifa etmiştir. Filhakika kışlalarda mevcud resneresi...» gibi. ve Grek dillerinin de Yakutça ve mî ordu mevcudu muahede ile tesbit ediGörülüyor ki farsçanın «nâ» ve «ne» Çuvaşçadan geri kalmadığını gösterecek len miktardan dört bin kişi eksiktir. Fa 5İ, bizim garb türkçesinin «ne» sinden, kadar beliğdir. kat bir de madalyanın diğer tarafına göz Yakut türkçesinin «nâ» sından, Çuvaş /. N. DILMEN atalım. Bu resmî ordunun yanıbaşında türkçesinin «ni» sinden başka birşey de11] Bu serilerde (T.) Türkçe, (Fa.) Fars birçok diğer gayriresmî ordular vardır. ğildir. ça, (Fr.) Fransızca, (Al.) Almanca, (İng.) Resmî ordudan çok daha kuvvetli olan Fransızcada sıfatların baş tarafına ge İngilizce, (Gr.) Grekçe, (Lat.) Lâtince, (Ar.) Arabca, (Yk.) Yakutça, (Çv.) Çu bu orduların başında Heimvvehren teşkitirilerek menfi anlamı veren «in» öneki vaşça sozlerinin kısaltması olarak kulla lâtı gelmektedir. Kışlalarında 38 vbin vardır ki sıfatın başındaki konsona göre nılmıştır. mevcudu bulunan ve icabında 85 bin ki[2] Burada kelime (iğ 4 reprochablei bazan konsonunu da değiştirir: «Incroiken uzatma rolile (n) den değişme olan şiyi seferber edebilen bu teşkilâtın top yable, invisible, irreprochable [2]...» (ğ) kendisinden sonraki konsonla birleş ları, mitralyözleri, silâhları, cepanesi ve gibi. miştir. bir de «Führer» i, veya «Duçe» si var[3] Fransız telâffuzunda sondaki «n» le. dır. Bu şefin adı Prens Starhembergdir Bu şekli «Çuvaş» türkçesinde de «anrin âdeta bir burun vokali gibi söylendiği 'div = dokunma» misalinde aynen go malumdur. Prensin şahsına bağlı bu ordunun yaf4] Dictionnaire etymologique de la lan nıbaşında bir de bizzat Başvekile bağlı rüyoruz. gue française, par Oscar Bloch et W. von diğer bir teşkilât vardır: Katolik hücum Gene fransızcanın «ni» menfi edatı, artburg. kıt'aları. Kışlalarında 1517 bin mevcu (5) (4) (3) (2) (1) du bulunan bu teşkilât dahi icabında Ne [T. ] cğ (z) 44 • cğ + en 43842 bin kişiye çıkabilir. [Yk.] ağ (z) 44 . Nâ ağ + an 4" Uçüncü gayriresmî ordunun adı da [Çv.] [ağ (z)] 44 . An ağ + an 4" «Freiheitsbund» dur. «Milliyetperver ka [Çv.] iğ (z) 44 • Ni iğ + in 4tolik işçiler» den mürekkeb bulunan bu [Fa.] ağ (z) 44 . Nâ ağ + an 4" teşkilâtın halihazırda 8000 askeri var [Fa.] eğ (z) 44 . Ne eğ + en 4fakat 38 bin kişiyi seferber edebilir. [Fr.] [iğ (z)] 44 • İn iğ + in 4Heimvvehren teşkilâtına ayda iki mil [Fr.] iğ (z) 44 . Ni iğ + in 4yon liret tahsis eden îtalyandan baska. [Fr.] eğ (z) 44 • Ne eğ + en 4Musevi büyük sanayi erbabı da yardım [Fr.] oğ (z) 44 . Non oğ + on 4" etmektedir. Bu ordunun Alman ve Avus [Lat.] oğ (z) 44 . Non oğ f on 4" turya nasyonal sosyalistlerine karşı en an (ğ) 4 . [Al.] ay (z) Nein ağ + an 4" kuvvetli silâh olduğunu bildikleri için [AL] eğ (z) 44 . Ohne oh + on fMuseviler kendilerine düşman olan nas [AL] un 4[uğ (z)] 44 . Un uğ + yonal sosyalizme karşı şiddetle mücadeL lt 4 • [Al.] ih (z) Nicht iğ 4 in + eden bu orduya bol bol yardım etmek[îng.] ay (z) + Neither it 4 . ağ 4" an 4" tedirler. [İng.] oğ (z) 4 . No oğ 4 on 4" Katolik ordularına gelince; bunlara d oğ (z) 4 . Not oğ 4 on 4" [İg ] ot 4 . Papanın yardım ettiği, hatta Vatikanın on 4" oğ (z) + Nor [İng.] oğ 4or bunlara tahsisat bağladığı temin edilmek [Gr.] ef (z) 4 . Ânef ağ 4 an + tedir. (Baştaraft 1 inci sahifede) bir kararın akisleri hakkında tam bir fikir ıdinebilmek üzere Avusturyanın bugünIrii hakikî vaziyetini «Cumhuriyet» karierine bildirmeği faydalı buldum. Şüşnig Ştarhemberg hükumetinin daandığı hakikî kuvvetler ordu ile polis :ir. Efkân umumiyeyi mi soracaksınız? Onu ben de çok aradım, fakat haricden :sen hernevi rüzgârlara karşı açık bir kapı vaziyetinde bulunan Avusturyada efân umumiye namında birşey mevcud Imadığına kanaat getirdim. Bugün Avusturyada, tamamile Musolininin kurduğu diktatörlük modeline göe kurulmuş bir idare vardır. Bunda hayet edecek birşey yoktur, çünkü Avus urya hükumetinin hakikî istinadgâhını :eşkil eden Heimvvehren teşkilâtının İ alyaya her ay 2 milyon lirete mal olduunu bilmiyen yoktur. Bu hâdise, Viyana hükumetinin sırf yabancı para kuv etile mevkiini muhafaza etmekte oldu;unu göstermektedir. Avusturyada nasyonal sosyalizm ezildi, sosyalist hareketleri ise İtalyanın yardımile bastınldı. Dahilde Şuşnig Ştarhemberg hükumeti nöbet beklerken, ötede İtalya da Brenner hududunda bir göünü Yugoslavyaya dikmiş vaziyette durmaktadır. rayı verenlerin mi istedikleri olacağı pek te belli olmasa gerektir. Bir dört yol ağzında olup, ayni za manda bütün yollardan ilerlemek istiyen dama benziyen bugünkü Avusturyayı lerede takib edecek olursak, her tarafta arşımızda Prens Ştarhembergi buluruz. Gene, cesur ve tehlikeden korkmıyan 'rens Habsburglardan daha eski bir a eye mensubdur. Böyle olmasına rağ men, Büyük Harbden sonra vatanı haicinde birçok siyasî maceralara karış ıştır. Bir zamanlar Hitlerden hiç ay rılmıyan gehc Prens Almanyada birçok asyonal sosyalizm ihtilâllerine iştirak etmişti. Bazılarına göre bu harekât esna ında fazla iş kanştırdığı için Hitler gene rensi başından atmıştır. Almanyada bürük bir inkisan hayale uğrıyan Prens memleketine dönerek bu sefer Avustura macerasına atıldı. Halihazırda Prens tarhembergin müthiş Hitler düşmanı olduğunu kimse inkâr edemez. Prensin faizme bu kadar meyletmesi de ancak asyonal sosyalizme karşı beslediği de rin nefretle izah edilebilir. Kontes Marieliese de SalmReiffensheidtle evlenmiş olan Prens son zamanarda Viyananın meşhur artistlerinden birine âşık olmuş, fakat bir türlü karısından ayrılmanın kolayını bulamamıştı. Geenlerde Romaya gittiği zaman Papa Kontesin çocuğu olmadığmı ileri sürerek enc Prensin nikâhını bozmuştur. Avusturyanın hakikî sahibi olan gene 'rensin hususî hayatmı da anlatmaktan maksadım, Avrupanın çok ciddî endişeler karşısında bulunduğu şu anda âteşin fakat macerasever bir gencin dünya sulhu le oynadığını göstermektir. Mevcudiyeti hissedilmiyen Cumhurresi M. Miklas bir gün mevkiini terkede cek olursa, Amiral Hortynin Macaristanda yaptığı gibi Prens Ştarhembergin de Viyanada Kral naibi ilân edilmiyeceğinı kim temin eder? Bu vaziyette Arşidük Ottonun ne olacağını soracaksınız değil mi? Kânunu anide Prens Ştarhemberg söylediği bir nutukta Arşidükten bahsederken «impa ratorum» kelimesini kullandığını ben de biliyorum, hatta Heimvvehren teşkilâtları arasında krallık propagandasına müsaade edıldiğini de biliyorum. Hatta şunu da iâve edeyim ki Arşidük Otto ile daimî temasta bulunan M. de Revertera va kında Avusturya kabinesine girecektir. Bütün bunlar doğru olmakla beraber, Prensin Avusturyada kralhğın yeniden teessüsü meselesinin günün meselesi ol madığını açıkça söyledığini de unutma mak Iâzımdır. Prens Ştarhemberg Ingiliz Krah Beşinci Corcun cenaze merasimınden dönerken Belçikada Arşidük Otto ile görüş mek istememişti. Prensin bu hareketini yalnız Ingiliz Hariciye Nazın Edenin tavsiyesine hamletmek ve şahsî ihtiraslara yer ayırmamak doğru olmaz. Bütün bu şerait altında bilhassa son harekâtile birçok endişelerin doğmasına sebebiyet veren gene Prens Avrupa sulhuna hizmet edebilecek midir? Bu sualin cevabını bizzat yakmda şahid olacağımız mühim hâdiseler verecektir. (ilektrllc Tunel Rıhtım Anadoln TAHVILÂT 42,35 42*35 48.70 42.35 42,35 48,80 I II III > Mümessıli TÜRK KROM Anonim Şirketinden: Türk Krom Anonim Şirketinin 30 mart 1936 tarihinde pazartesi günü saat 11 de mukarrer olan yıllık umumî heyet toplantısında hissedaranca ekseriyet mevcud olmadığından esas mukavelenamenin 51 inci maddesine göre 20 nisan 1936 pazartesi saat (11) de şirketin idare merkezinin bulunduğu Galatada Voyvada cadde» sinde Jeneral hanının 19/20 numaralı dairesinde ikinci defa toplanacağından hissed&ranctc malum olmak ve esas mukavelenamenin 57 nci maddesine tevfikan bir hafta evvel şirket merkezine müracaatle hisse senedlerini tevdi ederek duhuliye varakaları almaları lüzumu ilân olunur. YIEJM FSERLER «Kültiir Haftası» Haftalık kültür ve ilim mecmuasınm 12 nci sayısı çıkmıştır. Değerli yazıları arasında gorecekleriniz: Kultürümüzün ana kumaşı ilmi nücum fMustafa Şekip), Musahabe Edebiyatı (Peyami Safa), Millî ekonomi (Münir Serin), Budda (Semih Nafiz), Tiyatro (M. Feridun), Nedim (Ragıb Şevki), Pedagojik pisikoloji (M. Resid Oymen), İzmirde mu siki hareketleri (Fikri Çiçekçioğlu), Siir (Muzaffer Sayman), Konferanslar (Enver Ziya), Münakkid (Şerif Hulusi), Kitablar (Şerif Hulusi), Roman (Thomas Mann). NAS1R İLAC1 KAM2UK RUZNAMEİ MÜZAKERAT: 1 İdare meclisi raporu. 2 Murakıb raporu. 3 31 ilkkânun 1935 sonunda hitam bulan seneye aid bilânço kâr ve zarar hesablarınm tetkik ve idare meclisi azalarının ibrası. 4 Esas mukavelenamenin 25 inci maddesine göre idare meclisine aza seçilmesi. 5 Murakıb tayini ve ücretinin tesbiti. 6 Ticaret kanununun 325 inci maddesine tevfikan idare meclisi azalarına salâhiyet verilmesi tdare Meclisi Kadıköy sulh ikinci hukuk hâkim • liğinden: Kadıköyünde Söğütlüçeşme cadde • sinde 19 numaralı depoda odun ve kö • mür ticaretüe meşgulken ölen Ekrem Muhtara aid bir kamyonet teferrüatüe beraber açık arttırma suretile 9/4/936 tarihinde perşembe günü saat 14 te satılacağından talib olanlann Beyoğlunda Cihangirde otomobil ticareti Türk anonim şirketinin garajında hazır bu • lunmaları ve terekeye aid altı saatin de 16/4/936 perşembe günü saat 14 te Sandalbedesteninde satılacağı ilân • • lunur. S.T. îzmir Belediyesi otobüs işletecek îzmir (Hususî) Belediye, şehir dahilinde bizzat otobüs işletecektir. Muhtelif müesseseler, Şarbaylığa teklifler yapmışlardır. Belediye, işleteceği arabalarm mazutla işliyen cinsten olmasmı istemektedir. Bunlar, icabında, Rusya ve İngilterede olduğu gibi, teksif edil miş havagazile de çalışabileceklerdir. Arabalar kısmen iki katlı ve 45 kişilık olacaktır ve bunlar Kordonda işletıle cektir. Arabaların şasilerine memle ketimizde karoseri yapılacaktır. Bele diye reisi, makine fen heyetile birlikte. bu mevzu üzerinde çalışmaktadır. Eski Tramvay şirketi ahırları, garaj haline konacaktır. Tasavvuru başarmak için Belediye meclisinden tahsisat alınacaktır. İki ay sonra faaliyete geçile ceği söyleniyor. Otobüsçülerin, Belediyece tehdidle teberrua davet edildikleri hakkındaki şikâyetleri üzerine Mülkiye müfettişi tahkikata başlamış ve otobüsçülerden bazılarının ifadesine müracaat etmiştir Evvelce de yazdığım gibi, otobüsçüler Vasıfçınar caddesinin inşası için günde 38 liralık bir teberru imzalamışlar, bilâhare vazgeçmişlerdir. Şimdiki iddia bu teberruun tazyik ve tehdidle vukua geldiği ve vazgeçme kararı üzerine Be lediyece kendilerine bir yığm müşkü lât gösterildiği merkezindedir. DOKTOR JEMSİN Nasır ilâcı Avrupa ve Amerikada fevkalâde mazharı takdir olmuştur. En eski nasır ları bile pek kısa zamanda kökünden çıkarır + • + Ingiliz Kanzuk Eczanesi Beyöğlu Istanbul BERLiN Olimpiyadları Grup Seyahati 1 16 Ağustos 1936 Her masraf dahil Tl. 135 den itibaren N A Kayid muamelesi T T A I Seyahat acentası Tel. 44914 Avusturyanın, hep yabancı paralarh mevcudiyetlerini idame eden bu kuvvet lere güvenerek istiklâlini muhafaza ede bileceğini nasıl ümid ettiği ve günün bi rinde bu kuvvetlerin kendilerine para ve renlerin emrile hareket etmiyeceklerin den emin olup olmadığı belli değild Şimdiki halde bütün bu kuvvetler Viya nadaki diktatörlerin emrine amadedir Fakat muayyen gayelere irişildikten son ra Viyana kabinesinin mi, yoksa asıl pa BaşDişGrip. RornaHzma ve Bu+ün agnlara 1999/
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle