18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURtYET 14 Mart 1936 Z TAŞ ^ÜZERIND Anatole France Yazan: ( Şehir ve Memleket Haberlerij Siyasî icmal Kıymetli bir ilim adammın ölümü Teşrihi marazî profesörü doktor Hamdi Suadi kaybettik Memleketimizin etiştirdiği yüksek im adamlarından ırofesör Dr. Ham ^ i Suad aylardan * . beri çektiği hasta Iıktan kurtulamı yarak evvelM gece Heybeliada sana toryomunda göz erini hayata ka jamıştır. Hamdi Suad, Dr. Hamdi Suad yalnız Türk tıb âleminde değil, ecnebi meslektaşlan arasında da şöhret kazanmış büyük bir tıb âlimi idi. Hamdi Suad 1898 de Askerî Tıbbiye mektebinden mezun olduktan sonra ıir yıl kadar Gülhanede staj görmüş ve evkalâde istidadı dolayısile Almanya • marazî teşrih tahsiline gönderil a miştir. Almanyada büyük üstadların yanına dört sene büyük bir azimle çalışmış re çok kıymetli bir doktor olarak memlekete dönmüş ve Gülhaneye teşrihi marazî hocalığına tayin edilmiştir. Merhum orada mükemmel bir lâbo ratuar tesis ederek çalışmağa başla mış, 1907 de Yemene gitmiştir. 1909 da akültenin tesisi üzerine İstanbula geerek teşrihi marazî hocası olmuş ve am 25 sene memlekete hizmet ederek inlerce talebe yetiştirmiştir. Bizde marazî teşrüıin müessisi Hamdi iuaddir. Yorulmak bilmez gayreti saesinde Fakülteye mükemmel bir ma azî teşrih müzesi kazandırmıştır. Üs tadın türkçeden başka fransızca ve al manca birçok eserleri vardır. Hamdi Suad, Türk ilmini dünyaya anıttıranların ön safında gelir. Avru jadaki meslektaşlan arasında pek iyi sir mevkii vardı. Ömrünü büyük bir feragatle yalnız ilme hasreden bu kıy metli adamımızın çahşma tarzı birçok genclerimize nümune olacak vaziyet tedir. Istiyoruz! Bu nasıl icra memuru? Bostancıda İstasyon arkasmda 2 numarah evde oturan Atife Salih dün matbaamıza gelerek bize şu hâdiseyi anlattı: « Martin onuncu salı günü îstanbul beşinci icra memurlanndan Bayan Handan, beraberinde Bos tancı polis merkezi mürettebatından Halil ve Feyzi isminde iki polis memuru olduğu halde evime gelerek, Tapu senedile mutasarnfı olduğum bu evin tahliyesıni emretti. Evin kanunî sahibi olduğumu söyledim ve senedimi göstererek evi niçin tahliye edeceğimi sordum. Ben size izahat vermege mecbur değilim. İcra muamelesini yapanm, siz isterseniz sonra mah kemeye gider, hakkınızı ararsmız, dedi. Bana, evin tahliyesi hakkında herhansi bir mahkemeden veya ic radan bir karar tebliğ edilmediğini, böyle bir meselp de mevcud olmadığını söyliyereK icra memurunun elindeki dosyayı tetkik etmek iste dim. Ona da müsaade etmedi. Bu nun üzerine evin kapısını kapıyarak iceri çekildim. Fakat icra memuru Handan, beraberinde getirdiği po lis memurlan vasıtasile lçerenköy halkmdan Mazlöm isminde kuvvetli bir adam çağırtarak evimin bahçe kapısını kırdırdı; bütün eşyamı bahçeye attılar. Ben, esyanın atılmasına ve kınlmasına mâni olmak iste diğim vakit polis memurlarından Halil. beni bileeimden tutarak sü rükledi. dışan attı ve: Sana bir tokat atar, yerde yuvarlarım. Ve kınlan eşyayı da se nin kırdığın hakkında bir zabıt va ,. rakası yapanm, dedi. >>] Eşyam dışan atıldıktan sonra e vimin kapılan mühürlendi ve me murlar gittiler. Ertesi günü icra ri yasetine müracaat ederek ugradığım bu haksız muameleden şikâyet et tim. îcra riyaseti dosyayı ve tasarruf senedimi tetkik ederek yapılan muamelenin yanlış olduğunu, başkası nm evi tahliye edilecekken memur Iann evime geldiklerini söyledi ve evin bana teslimi için emir vererek 21 Servet Yesarioğlu Çevlren: Aradığı istikbal karşısına çıktığı halde göremiyor, anlıyamiyor. Beklenilmi yen bir ilham karşısmda en parlak fikirlerin ve en delici zekâlann uğradığı körlüğe ne misal! Nikol Lanjöliye cevaben dedi ki: Aziz dostum, Galyonun Sen Pol ile konuşması o kadar kolay birşey ol madığmı unutmamak lâzımdır. Onlar fikir teatisine nasıl muktedir olabilirlerdi? Sen Pol ifadede güçlük çekiyordu, hatta hemen hemen kendisi gibi yaşıyan ve düşünen adamlara bile meramını anlat makta büyük müşkülâta uğruyordu. Kültür sahibi bir adamla, hiç konuşmamıştı. Kendi düşüncesini sevk ve idareye ve başkasının fikirlerini takibe hiç hazırlanmamıştı. Yunanî ilimlerin cahiliydi. Bilgili insanlarla mükâlemeye alışkın olan Galyon aklî muhakemeye uzun idman ki: îşte güneş tutulması nazariyesi, delar yapmışken hahamlann mukarreratını di. Derviş mırıldanıyordu. bilmiyor ve anlamıyordu. Jeneral tercümana hitaben: Bu iki adam birbirlerine ne söyliyebi Ne diyor? diye sordu. lirlerdi? Tercüman: Bir Yahudinin Romalılarla görüşme Jeneralim, güneşin tutulmasma sesi imkânsız değildi. (Herodes) Herotlabeb Cebrail Aleyhisselâmın güneşin ö nn lisan şiveleri Tiberin ve Kaligülânın nüne geçmesidir, diyor, dedi. hoşlanna gidiyordu. Flaviyüs Jojefin ve Deze: Kraliçe Berenisin, Kudüsü yıkan Ti Öyle ise bu mutaassıbın biri, diye tüsle zarif, hoş sohbetleri vardı. Yahudi lağırdı. aleyhtarlannca ziynet sayılan nice Ya Kıçına koca tekmeler ata ata huzu hudilerin mevcudiyetlerine her vakit şarundan dervişi kovdu. hid olduk. Pola gelince o bir nebi idi. Bu Öyle tahayyül ediyorum ki, Sen Polla mağrur, heyecanlı Suriyeli insanların peUalyonun girişeceği mükâleme de hemen şinde koştuklan nimetleri hor görür, fahemen dervişle Jeneral Dezenin mükâ kirliğe haris, tahkir ve tezlil olunmaktan lemesi gibi bitecekti. hoşlanır, bütün zevkini, sevincini elem Jozefin Lökler buna karşı dedi ki: çekmekte bulurdu. O yalnız kendisine Havari Sen Polle general Dezenin görünen müheyyiç ve loş hayalleri, ha dervişi arasmda hiç değilse şu fark var yat ve güzellik hakkında beslediği kin ve ki, derviş dinini Avrupaya cebren kabul nefreti, lüzumsuz gazebleri, şiddetli Al ettirmeğe kalkmadı. Siz de teslim ederlah sevgisini neşir ve ilândan başka birsiniz ki haşmetlu Britanya Kralı hazretşey bilmiyordu. Bunlann haricinde söylerinin Sudan Umumî Valisi, Londranın liyecek sözü yoktu. Onun, Akai Pro en büyük kilisesine namını verecek olan konsülü ile uyuşabileceği bir mevzu varmürabıta tesadüf etmemiştir. Bizim Cedı ki o da Nerondu. zayir valimiz, günün birinde, Fransız O devirde Sen Pola, şüphesiz ki, kim ekseriyetinin, inanıp açıkça kabul ede se Agripinin genc oğlundan bahsetme cekleri bir dinin mucidi karşısmda bu mişti. Lâkin Neronun saltanata namzed lunmamıştır. Bu memurlar, karşılarında, liğini öğrendiği anda şüphesiz ki, ona ta istikbalin bir insan şeklinde dikildiğini raftar olacaktı. Nitekim bilâhare öyle görmediler. Akai Prokonsülü ise bunu oldu. Hatta Neron Britaniküsü zehirle gördü. dikten sonra da, gene taraftarlıkta de Lanjöliye cevab verdi: vam AHİ Bu k=l S»n Pr\lıın lrardp* lra Muhterem ihtiyar, Fransızlar Mısıra adalet ve hürriyet getirmek için geldiler. Derviş cevaben: . Geleceklerüü biliyordum, dedi. Nasıl bfliyordun? Güneş tutulmasından anladım. Güneş tutulması ordulanmızm harekâhnı sana nasıl bildirebilir? Müminlere, uğrıyacaklan belâlan bildirmek için, Cebrail Aleyhisselâm güneşe kanad gerer de güneş öyle tutulur. Muhterem ihtiyar, güneş tutulmasınm hakikî sebebini bilmiyorsun; dur sana anlatayım. Deze, bir kurşunkalemi ve bir kâğıd parçası alarak şekiller çizdi: A, güneş, B, ay, C, arz, ilâ Ve keyfiyeti tesbit ettikten sonra dedi Tıbiveliler bayramı yapılmıyacak Kıymetli profesörün ölümü tıb ailesi rasmda çok büyük teessürle karşılan mıştır. Bundan dolayı dün bir toplantı yapan Tıb Talebe cemiyeti idare heyeTıbbiyeliler bayrammm ve tıb balosunun bu yıl yapılmamasına ve matem tutulmasma karar vermiştir. Merhumun cenazesi bugün saat 11,30 da Gülhane hastanesinden büyük me rasimle kaldırılacak, Beyazıd camisinde namazı kılındıktan sonra Edirnekapı Sehidliğine defnedilecektir. Tıb Fakültesi yarın saat 10,30 dan itibaren tatil edilecek ve cenaze merasi mine binlerce Üniversiteli iştirak edeektir. Merhumun ailesine ve Türk tıb ailesine taziyetlerimizi sunanz. Tıb Talebe cemiyeti umumî kâtib iğinden: Hocamız, hocalarımızm hocası büyük üstad Hamdi Suad da dün hayata göz ^erini yumdu. Onun kaybından doğan büyük matem karşısmda hazırladığımız Tıb günü ve gecesinden tamamen vaz geçilmiştir. Hamdi Suada son saygı borcunun ödenmesi için bugün saat 11 de ülhane hastanesinden başlıyacak ce naze törenine bütün gencliği ve bütün Tıbbiyelileri çağınyoruz. Bayramımız, Hamdi Suadin ölümile bu yıl için bir matem günü olacaktır. Bu büyük kayıbdan dolayı, memleket ve tıb topluluğu namma duyduğumuz acı derindir. Bu tesellisiz acıyı, Hamdi Suadin büyük varlığı önün'de iğilen başımızla hafif letmeğe çalışırken ailesine, bütün memleket, bütün genclik ve tıbbiyeliliğe başsağlığı dileriz. ^ tilliğini terviç etmsinden değil, hükumete sonsuz bir hürmet beslemesinden ileri gelmiştir. Kiliselerine «Saltanat kudretlerine herkes itaat etmeli, diye yazıyordu. Hükumeti idare edenler fenalığı korkutur, iyiliği korkutmaz. Hükumetten korkmamak istiyorsan iyilik işle, o vakit hükumet seni medheder.» Galyon, bu ahlâkî sözleri belki biraz bayağı ve sade bulacaktı; amma pek o kadar da takbih edemiyecekti. Bir Ya hudi dokumacı ile konuşurken onun, girişemiyeceği yegâne mevzu, akvamm i daresi ve İmparatorun otoritesiydi. Tekrar edeyim, bu iki adam birbirlerile ne konuşabilirlerdi? Zamanımızda bir Avrupalı memur, ve meselâ haşmetlu îngiltere Kralı hazretlerinin Sudan Umumî Valisi, ve yahud bizim Cezayir valimiz bir fakir veya bir mürabıta tesadüf etse, aradaki miikâleme, bilmecburiye, küçük şeylere maksur olur. Işte bir mürabıt bizim Cezayir valimiz için ne ise, bir Prokonsül için de Sen Pol oydu. Galyon ile Sen Polun mükâlemeleri, öyle tahayyül ediyorum ki, Jeneral (Desaix) Dezenin dervişle olan mükâlemesine çok benziyen birşey o'acaktı. Ehramlar harbinden sonra, Je neral Deze, yukarı Mısırda Murad Beyin memluklerini bin iki yüz süvarile takib etti. Girgeh de bğrendi ki, Arablar arasmda ilmi ve kudsiyetile büyük şöh ret kazanmış olan ihtiyar bir derviş varmış, Deze filozof tabiatli ve insaniyetli bir adamdı. Hemcinsinin hürmetine mazhar olan bu adamı görmek istedi, dervişi karargâhına davet ettirdi, ken disini ihtiramla kabul etti. Ve bir tercüman delâletile kendisile muhavereye girişü: Polün büyük bir ahlâkî veya felsefî mevzu üzerine mükâleme yürütmeleri imkânı yoktu. lyice biliyirum ve sizce de şüphesiz meçhul değildir ki, Milâdın Beşinci asnna doğru: Senekin Sen Polü Romada tanıdığı ve havarinin akidesini takdir ettiği zannolunuyordu. Tasit ve Trayan devirlerini takib eden o elemli fikir karanlıklan içinde bu masal intişar edebilir. Bu masala revaç vermek için, o vakitler, hıristiyanlar arasında kum gibi kaynıyan sahtekârlar, Sen Jerom ve Sen Ogüstenin bile hürmetle bahsettikleri bir muhabere evrakı uydurdular. O evrak eğer Pol ve Senek namı tahtmda bize irişen mektublarsa, ya bu hıristiyan papazlar o mektublan hiç okumamışlar, ve yahud, kendilerindeki temyiz ve takdir kuvveti çok noksanmış. Bu mektublar, Neron devrinden hiçbir şey bilmiyen ve Senekin üslubunu taklide asla ehil bu lunmıyan bir hıristiyanın, kıymetsiz bir eseridir. Ortazaman büyük din âlimlerinin, bu münasebetlerin doğruluğuna ve bu mektublann vüsukuna, musırran inandıklarını söylemeğe mahal var mı? Lâ kin Rönessans devrindeki, eski lisan ve edebiyat âlimleri bu icadların hakikate uymadıklarmı ve sahteliklerini ispat için hiç zahmet çekmemişlerdir. (Joseph de Maistre) Jozef dö Mestrin, bu köhne şeyleri ve daha başkalannı şöylece toplamış olmasınm pek ehemmiyeti yok Simdi buna bakan bile olmuyor; ançak (spiritualiste) müellifler kibar âlemi içın yazdıklan romanlarda, ilk kilise havarilerini, filozoflar ve İmparatorluk Romasının zariflerile bol bol konuştururlar; hı ristiyanlığın taze güzellikleri, bunlarla gaşyolan (Petrone) Petrona gösterılır SAĞLIK lŞLERt Haydarpaşa Nümune hastanesi rağbet görüyor Sıhhat ve İçtimaî Muavenet Vekâletinin Haydarpaşada açtığı Nümune hastanesi ümidin fevkinde bir rağbet gör müştür. Cerrahî âletlerin noksanlığı dolayısile şimdiye kadar hasta yatınlamıyordu. Âîetlerin bir kısmı birkaç gün evvel şehrimize gelmiş olduğundan hasta kabulüne başlanmışür. Elyevm hastanede 30 hasta vardır. (Arhan vear) Ankaradaki heyalân bazı evleri harab etti Akıl Hıfzıssıhhası cemiyetinin toplanbsı Akıl Hıfzıssıhhası Cemiyeti bugün saat 5 te Eminönü Halkevinde bir toplantı yapacaktır. Ruznamede Dr. Hüseyin Kenanm sinirli çocuklarda psikoanaliz, Nevzad Ayazın düşünce buhranı, profesör Fahrettin Kerim Gökayın mekteblerde akıl hıfzıssıhhası mevzulu konfe ranslan vardır. em Balkanların, hem de orta Avrupanın anahtan makamında bulunan mühim devlet, Yugoslavyadır. Orta Avrupada olsun, Balkanlarda ve hatta Akdenizde olsun, herhangi meselede Yugoslavya çok defa ağır basıyor. Kral Corcun cenazesinden sonMaarif Vekâleti Talim ve Terbiye heyeti, önümüzdeki ders senesi için yeni ra Pariste toplanan devlet adamları Abir tedris programı hazırlamıştır. Bü vusturya meselesini Habsburg hanedaprograma göre ders senesi başından iti nını tekrar tahta getirmek suretile halletbaren İstanbuldaki bütün ortamekteb mek istemişlerdi. erinde çift tedrisat yapılacaktır. Ve Yugoslavya, hayır, dedi ve her tarafın kâleti, çift tedrisat yapmak zaruretine muvafakat ettiği hal tarzı suya düştü. sevkeden saik mekteb binalarının nok Sovyet Rusyasının orta Avrupada müsanlığı ve muallim tayini için bütçede dahale ve tesir yapması Küçük îtilâfın tahsisat bulunmamasıdır. diğer iki azası tarafından arzu edildiği Vekâlet, bütün genclerin orta tahsil ve Fransa tarafından iltizam olunduğu görmelerini temin etmek için bu sene halde Yugoslavya, buna kat'iyyen razı İstanbulda çift tedrisat yapacaktır. olmadı. Hatta Sovyetlerle bugüne kadar Çift tedrisat imkânlarmı hazırlamyak için de evvelâ beden terbiyesi, resim, el diplomasi münasebetleri tesisten imti' işleri ve yazı dersleri ikişer saatten bi na etti. Ötedenberi, orta Avrupada ve Balrer saate indirilmek suretile bu ders lerden haftada dört saatlik bir zaman kanlarda, ikusadî noktadan en ziyade ;asarruf edilecektir. alâka ve nüfuz sahibi memleket AlmanŞımdi ortamekteb ve liselerde, sa yadır. Çekoslovakya ile Romanya, Albahları saat dokuzda derse başlandığı manyanm bu alâkalannı azaltmak ve halde yeni ders senesi başından itibaren kesmek için Fransanın tesiri ve haricî posaat sekizde başlanacak ve öğleyin salitika düşüncelerile ahiren Almanya ile at 13 e kadar devam edecektir. Saat 13 iktısadî münasebetlerinin tabiî mecrada en sonra ikinci grupun tedrisatına başanacak ve saat 17 ye kadar devam ede cereyanına karşı birçok engeller çıkardıkcektir. Böylelikle hem muallimlerden, ları halde, Yugoslavya böyle bir tabiyehem de binalardan iki misli randıman ye yanaşmamış ve hatta Başvekil M. temin edilecektir. Stoyadinoviçin son beyanahnda bildirildiŞehrimizde bulunmakta olan Orta ği veçhile, Almanya ile ticarî münasebetTedrisat müdürü Avni bu hususlar hak leri şimdi bir kat daha artıracağını haber kında da mekteblerde tetkikat yap Vermiştir. maktadır. Balkanlarda Bulgaristana ilk dostluk ŞEHİR tŞLERl ve uzlaşmak elini uzatan ve bu polin'kada arsılmaz bir sebatla devam eden gene Beyazıd kulesine düdük kondu Yugoslavya olmuştur. Başvekil, son beMuhtemel hava hücumlanna karşı hal anatında Bulgaristanla yakınlaşma polikı haberdar etmek üzere bir müessesenin dkasına bundan sonra dahi devam edileyapmış olduğu düdüğün tecrübesi yapıl :eğini ve Bulgaristana karşı Yugoslavya mış ve düdük muvahk görülmüştür. BM hududlannın kapılan, yolcu ve eşya girmüessesenin yaptığı düdüklerden birisi, mesi için birer birer açılmakta bulunduBeyazıd yangm kulesine konulmuştur. ğunu ehemmiyetle kaydetmiştir. Düdük, badema hergün öğleyin saat on Mumaileyh Akdeniz meselesinden ikide çalacak ve saati haber verecektir. bahsederek İngiltereye karşı tahrik edilBozuk ekmek çıkaran fınnlar meksizin yapılacak herhangi taarruza Cağaloğlundaki fınnın hamur ekmek karşı Yugoslavyanın yardımda bulunmaçıkarmakta olduğu tesbit edilmiştir. Bun ğı taahhüd ettiğini ve Ingilterenin de ahidan iki ay evvel de bozuk ekmek çıkar •en Yugoslavyaya ayni suretle yardım dığından dolayı bir hafta rnüddetle ka :tmeği sarih bir surette kabul etmiş oldupatılan bu fmn, bu sefer on beş gün müd ğunu söylemiştir. n. Qt~...J: :i ı . J ıı ^~ detle kaoatılmıstır^ değiştirilmesi tasavvurlarına karşı Yuıvoprufer tamır eauecek Maruz kaldığım bu kanunsuz ve goslavyanın gösterdiği muhalefetin hâlâ haysiyet ve şerefimi kıran muamele Galata ve Unkaoanı köprüsünün tami devam ettiğini de bir daha teyid eylehakkında aid olduğu makamın na ri için Belediye Fen heyeti 35 bin liralık miştir. zan dikkatini celbetmenizi rica edebir masrafa lüzum göstermişti. Bu tami Orta Avrupada, Balkanlarda ve Akrim.» rat için Belediye bütçesinde aynlmış bir denizde mühim bir mevkii olup haricî ve Bir vatandaşa, bilhassa içtimaî para olmadığından Belediye bu parayı dahilî politikada ifrat ve tefritten sakınamevki sahibi bir kadına karşı yapıbaşka yerlerden yapacağı tasarruflarla rak sağlam ve müstakar bir polin'kayi lan bu muamele hakkında söyliye tedarik edecektir. Bu paranm 10 bin li muvaffakiyetle idare eden mumaileyhin cek söz bulamıyoruz. Kanun, ni rası, bütçenin tenvirah umumiye faslın ahiren parlamentoda bir meb'usun suizam tanımıyan icra memurile bir dan tasarruf edilerek bu işe tahsis edilmiş kasdine uğraması ve daha sonra kabinesikadını döğmeğe teşebbüs eden polis tir. Kalan 25 bin lira da başka fasıllar le istifa eyjemesi bütün Avrupanın nazamemurunun hareketleri kanunun dan temin edilecektir. Her iki köprünün n dikkatini diğer mühim gailelere rağşiddetle cezalandıracağı cürümler de tamiratına bir an evvel başlanması za men, Yugoslavyanın üzerine çevirdi. dir. rurî olduğundan bu 10 bin lira ile 15 güSuikasdi yapmak istiyen meb'usla bune kadar işe başlanacaktır. Kanun namma tatbik edeceği munun arkasmda bulunan diğer bazı meb'usamelenin mahiyetini, herhangi adlî ÜNİVERSİTEDE ların, politikacılann ve zabitlerin küçük, bir sebeble hukukuna el koyacağı mahdud ve halk arasmda kökleşmemiş Pedagoji Enstitüsü şahsı bilmiyen birisi nasıl kanun meEdebiyat fakültesinde açılmasına ka bir komiteye mensub bulunduklan ve muru olabilir ve en mukaddes bir rar verilen pedagoji enstitüsü için Al cümlesinin Sırb olup Hırvat partileri ve hakkı kanun adına nasıl yıkabilir? manyadan büyük bir profesör getiril komitalarile alâkadar olmadıklan anlaVatandaş hukuku çocuk oyuncağı mesine karar verilmiş ve Almanyada şılmıştır. İhtimal bu küçük komita Sırb değildir ve ona müteveccih icraaat tecrübî ruhiyat okutmakta olan profesör unsurunun diğer cenublu Slâv unsurlanonun farkında olmıyan ellere veri Gelb ile muhaberata girişilmiştir. Bun na tahakkümde devam eylemesini istiyen lemez. dan sonra orta ve yüksek mekteblere mu müfrit Sırb milliyetçileri, Dr. StoyadinoAlâkadar makamlarm tahkikat allim olabilmek için fakülteden maada viçin cenublu Slâvlan uzlaştırmak politiyaparak bu memurlan şiddetle cezabu enstitüden de bir sertifika almak mec kasını beğenmiyerek vücudünü ortadan , landırılmalannı kaldırmak istemişlerdir. Dr. Stoyadinoburiyeti konacakhr. viç istifa ettikten sonra Kral Naibi Prens ! Istiyoruz! Üniversiteden tardedilenler Pol yeni kabinenin teşkiline tekrar kenÜniversitede bundan bir müddet evvel Iran konsoloshanesinde resmi kavga çıkaran bir Bulgar talebesine mü disini memur etmişti. Yeni kabineyi eskisi gibi Sırb Radikal kabul ebbed tard, yabancı dil imtihanı sırala partisi, Bosna Hersek Müslüman parIran Şahı Rıza Han Pehlevinin do nnda profesöre karşı gelerek onunla mü tisi ve Sloven Papaz partisi teşkil etmişğuşlannın yıldönü münasebetile yarın nakaşa eden diğer iki talebeden birine tir. Fazla olarak muhalif partilerden paraltı ay diğerine de üç ay muvakkat tard lâmentoya boykuta iştirak etmiyen ve on saat 10,30 da Iran konsoloshanesinde bir cezası verilmiştir. İkinci talebenin üç ay meb'usu bulunan Çiftçi birliği dahi iştirak resmi kabul yapılacaktır. Iık cezası tecil edilmiştir. etmiştir. Başvekilin eski kabinesinin azalarile yeni kabinesinin azalan arasmda sayı itibarile değilse de kuvvetli şahsiyet noktasmdan büyük fark vardır. Harbiye Nazın General Zifkoviç yeni kabinede yer almamıştır. Mumaileyhin yerine sabık Erkânıharbiyei Umumiye Reisi General Mariç gelmiştir. Bu değişiklik, Dr. Stoyadinoviçin daha serbest ve tesir altında bulunmaksızın iç ve dı$ politikada çalışmasını temin edecektir. Mekteblerde yeni tedris programı Gelecek sene çift tedrisat usulü tatbik edilecek Yugoslavyanın politikası ve yeni kabinesi 47 ve 59 uncu mekteblerde doyurulan yavrular MUHÂRREM FEYZİ TOGAY Cumhuriyet Nütluuı S Kuniftor Seneük 1400 Kr. Altı ayhk 750 Oç ayhk 400 Bir ayhk 150 şeraiti i JTurkiye v» Hariç 1700 Kr. t45O 800 Dünkü nüshamızda Ankarada bir heyelân olduğunu yazmıştık. Resmimizde heyelân münasebetile oturulması tehlikeli olan evlerden birinio açıkt* kaltn sahibleri görülmektedir. I Memlel Memleketin beklediği meemua AGAÇ ÇIKTI Istanbul 47 ve 59 uncu ilkmekteblerde teşekkül eden himaye: heyetleri tarafmdan yoksul yavrulara sıcak yemek verildiğini yazmıştık. Yukarıki resim yemek tevziatmı ve miniminileri sofra başında göstermektedir. yoktur
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle