25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET 8 îkîncîteşrin 1936 Anadolu sularının yüksek kudreti Seyrisefaine o kadar müsaid olmıyan nehirlerimiz elektrik istihsaline çok elverişlidir 2 Bundan önceki bir yazımızda Ana dolunun umumiyetle sularmdan bah sederken burada kültür yaratmış olan kavimlerin su işile pek yakından meşgul olduklarına işaret etmiştik. Yeryüzü ve yeraltı sularınca zengin olan yurdumuzda bu sulardan pek az istifade edildiğini hepimiz biliyoruz. Anadolu yeraltı sularının endüstri ve ziraatimiz için nekadar lâzım olduğunu birkaç cümle ile tebarüz ettirmiştik. Ziraat için bunun böyle olduğunu az çok herkes bilebilirse de birçoklarımı zın endüstrinin su ihtiyacı hakkında fikri olmıyabilir. Çünkü Türkiyede büyük endüstri yeni yeni kurulmaktadır. Ben tek bir misal söylemek için şunu yazayım ki bir şeker fabrikasının günde oldukça büyük bir şehir kadar suya ihtiyacı vardır. Bu başlangıç yazısından sonra sula umızın asıl karakterlerine geçelim: Yeryüzünde akan sulardan başlıca aağıdaki şekillerde istifade mümkün iür. 1 Sulama işlerinde kullanılabilir. 2 Endüstriye, şehirlere hizmet eder. 3 Nakil vasıtası olarak kullanıla 3İİİT. ( Şehir ve Memleket Haberleri ) Siyasî İcmal Vapur navlunları Ucuzlatılması için tedhir alınıyor Hükumet, vapurlaırımızdan bir kısmının haricde çalışması, bir kısmının da tamir zamanlannın gelmesi ve ihracat resminin de inzımam etmesi yüzünden son aylarda hâd bir hal alan vapur buhranının önüne geçmek üzere bazı karar almış, bu meyanda vapurlann muayene ve tamir müddetlerini bir seneden on sekiz aya çıkarmıştır. Bu tedbirin çok faydası görülmüş, havuzlanma zamanı geldiği için bağlamış olan bir çok şilepler altı aylık müsaadeden istifade ederek yeni işler almışlar ve çalışmağa başlamışlardır. Bu yüzden vapur buhram nisbeten zalmıştır. Fakat henüz gayritabiî nisbetini mu hafaza eden navlunlar düşürülememiş tir. Vapur sahiblerini çok memnun eden bugünkü vaziyet ithalât ve ihracat tacirerini, nakliyat müesseselerini müskülât ve zarara sokmaktadır. Bu halden, maliyet fiatları, binnetice halk ta müteessir olmaktadır. Iktısad Vekâleti bu vaziyete çare bulmak üzere şilep navlunlarının gayritabiî yükselişler göstermemesi için ciddî ted 31'rler alacaktır. Doğru değil mi? Ticaret Lisesinde bir idaresizlik Yeni tayyarelerimiz Ad konma merasimi gelecek hafta yapılıyor İstanbul halkınm teberrularile bu defa satın'alman dokuz tayyaremize İstanbul 2, Fatih 2, Beyoğlu 2, Eminönü 2, İstanbul balıkçıları 2, İstanbul ka sabları 1, İstanbul esnafları 1, Halic 1 ve Eyüb 1 adları takılacağmı yazmıştık. Bu maksadla 15 teşrinisani 936 pazar günü saat 14 te Yeşilköy tayyare meydanında büyük bir tören yapılacak ve törenin sonunda tayyarelerimiz uça rak İstanbul halkına beyannameler atacaktır. Şimdiye kadar İstanbul namına alınmış olan 18 tayyare ile beraber İstanbul hava filosu bu sene 27 ye baliğ olmuştur. Halkımızın göstermekte ol duğu kıymetli yardım ve alâka sayesinde gelecek yıllarda tayyare adedinin çok yüksek miktarlara çıkacağı şüphesizdir. Tayyare cemiyeti, bütün îstanbul halkını yardımlarının şanlı bir verimi olan bu töreni görmeğe davet etmek tedir. a Ingilterenin politikası ve Akdeniz [*] 4 Elektrik istihsaline yarar. Bu dört nokta üzerinde Anadolu suarının rollerini tetkik edelim: Sulama işi, endüstri ve şehir hizme tıne yaramalan hususî teşkilâtla başa••ılacak işlerdendir. Nakil vasıtası ol malarma gelince: Pek mahdud sahalar istisna edilirse, Anadolu suları bu işe yarayamamaktadır. Birdenbire bu iddia garib gibi görünür. Bizde de pekâlâ Almanyamn Elbesi, Reni, Fransamn Ron ve Seni gibi büyük sular vardır. îşte, Ceyhan, Seyhan, Menderesler, işte Yeşil ve Kızılırmaklar, Fırat ve Dicle.. Bunların avare akışları niçin tanzim edilmesin, yatakları taranırsa şilep nakliyatı niçin müm kün olmasm, ve ilâhi.. gibi birbiri ar dınca makul gibi görünen sualler pekâlâ varid olabilir. Fakat, pek mahdud sahalar ve gene sayılı istifade imkânları hariç bırakıl mak üzere sularımızın nakil 'vasıtası olamıyacakları üzerinde ısrar mecburi yetindeyiz. Bunun başlıca sebebleri şunlardır: 1 Nehirlerimizin yataklarından pek az su akmaktadır. Bütün nehirlerimizin normal olarak saniyede akıttığı su miktarı iki bin metromikâbıdır ki bu ayni büyüklükteki Fransa sularile mukayese edilirse oradakilerin ancak üçte birine baliğ olur. 2 Sularımızın çoğu hiçbir memle kette tesadüf edilemiyecek derecede zikzaklı akarlar. Kızılırmağın membaı ile denize döküldüğü yer arasında ha va yolile ve düz bir hat halinde.. 600 kilometro mesafe varken 900 küsur kilometroluk bir yol kateder. Sakaryanın kaynağile Karadenize döküldüğü yer arasmda hava hattile 212 kilometroluk yol mevcudken yılankavî bir şekilde dolaşarak kendine 600 kilometro uzun luğunda bir yatak çizmiştir. 3 Nakliyat bakımmdan önemli olan bir hassa da şudur: Nehirlerimizin kaynak ve mansabları arasmda fevka lâde bir irtifa farkı vardır. Bu yüzden yatakları çok meyilli ve akışları çok süatlidir. Şimal ve cenubda, Anadolu yüksek yaylası pek yakın ve keskin yamaçlı teraslarla indiğinden bu suların engin alandaki akışları çok defa pek kısadır. Bu sonuncu duruma, biraz önce bahse mevzu teşkil eden su azhğı da katılırsa Anadoluda Loire büyüklüğünde olan Kızılırmağın niçin bir tek şilepin bile nakline müsaid olmadığı kendiliğinden anlaşılır. 4 Anadolu nehir sistemi jeoloji bakımından hâlâ şiddetli bir cereyan ve tekâmül devresindedir. Sularımızın yontma ve yontulan maddeyi taşıma kudretleri pek yüksektir. Şimal Ana dolusunda Kızıl ve Yeşil ırmaklar sa hilde denize doğru 20 30 kilometroluk bir sahayı doldurmuşlardır. Nehir aluviyonlarımn genislemesi cenubî Ana doluda daha önemlidir. Tarsus, Milâddan sonra bir sahil şehri iken bugün 20 kilometro içeridedir. Büyük Menderes 20 asırda 320 kilometro murabbalık bir delta vücude getirmiştir. Misalleri büyütmiyelim. Fakat nehirlerimizin bu yontma ve başka yerlere yığma kud retlerine Anadoluda dar vadilerdeki keskin duvarlı dere yatakları pek bariz şahidlerdir. Her tarafta, dik ve taze yontulmuş duvarlar arasında süratli ve küçük, büyük şelâleler yaparak akan suların birdenbire geniş bir sahada açıldıkları ve Menderesvari kıvrımlar yaparak akışlarım yavaşlattıklan gö rülür. Ayni su tekrar dar bir özde hızlanır ve bu arada önüne raslıyan taş ve toprağı, ilk fırsatta tersip etmek üzere kopararak birlikte taşır. Nakil vasıtası olarak suların bu karakterleri nekadar gayrimüsaidse, elektrik istihsali bakı mmdan o derece önemlidir. Anadoluyu çok gezmiş bir insanım. Umulmadık yerlerde ne harikulâde şelâleler gördüm. Herkesin bildiği Kay seri kombinasınm elektrik aldığı Bünyan şelâlesi, muazzam bir tabiat eseri dir. Tortum, Manavgad ve daha say makla tükenmez beyaz kömür yataklarımız ne bulunmaz varlıklardır. Bun lara az bir hizmetle vücude getirilebilecek sun'î şelâleleri de katarsak bütün Anadolunun geceleri elektrikle yanıp tutuşur bir manzara almadığına insan esefle ha}Tet eder. Şüphesiz bunların hepsi zamanla yapılacaktır. Sularımızın nakil vasıtası olmak meselesine bir defa daha rücu ederek her hangi bir yanlışlığa meydan vermemek üzere şunu da kaydedeyim ki, suları mız bu hassadan bütün bütün mahrum değildir. Mahdud mmtakalar arasında bundan pekâlâ istifade edildiği de bir hakikattir. Bizim iddiamız Fransada, Almanyada, Macaristanda ve sair memleketlerdeki gibi geniş nakliyat işleri nin mümkün olamıyacağıdır. Yoksa bir kaç yüz kilometroluk sahalarda bu nok tadan da istifademiz olur. Nitekim bugün bilhassa ham orman mahsullerinin taşmmasmda birçok sularımız pekâlâ işe yaramaktadır. MÜTEFERRİK Anadolu Demiryolları obligasyonları düşüyor Son günlerde Anadolu Demiryolları obligasyon fiatlarında seri bir düşme başgöstermiştir. Hafta başmda 42,60 ira olan fiatlar 42,20 ye kadar düşmüştür. Borsa mehafilinde bu düşüşe sebeb olarak obligasyon faizlerinin geçen ay başmda ödenmesi lâzım geldiği halde el'an ödenmemiş olması gösterilmek tedir. Söylendiğine göre, bu gecikme, hü kumetle Anadolu Demiryolları şirketi tasfiye heyeti arasmda çıkan bir ihti âftan doğmuştur. İhtilâf, faizlerin al tın mı. yoksa hali hazır İsviçre Fran gile mi ödeneceği mevzuu üzerindedir. Maahaza bu ihtilâfın uzun sürmiyeceği abıî görülmektedir. Türk Üroloji cemiyetinin yenî idare heyeti Türk Üroloji cemiyeti kongresi Türk Talebe cemiyeti salonunda toplanmış ve kongre başkanlığına profesör doktor Behçet Sabit Erduran intihab edilmiş tir. Eski idare heyeti raporu okunmuş ve aynen kabul edilmiştir. Yeni idare heyeti seçimi yapılarak: Birinci reisliğe doktor Bahaeddin Lutfi Varnalı, ikinci reisliğe Dr. Kemal Osman Özsan, umumî kâtibliğe Dr. Fuad Hâmid Bayer, kasadarlığa Dr. Muammer Nuri, kâtibliğe Naim Ahmed Erkun seçilmişlerdir. Bir okıryucumuzdan aldığımız bir mektubda Ticaret Lisesindeki bir idaresizlikten şikâyet edilmektedir. Okuyucumuz diyor ki: «Mekteb, haftanm birkaç gününde saat 13,5 ta tatil edilerek tale beler dışarı çıkarılmakta ve dört ( saatlik bir fasıladan sonra 17,5 tan 19,5 ğa kadar yeniden tedrisat ya ( pılmaktadır. Bu müddet zarfında talebenin büyük bir kısmı sokaklarda sürtmek, i yahud kahvelerde oturmakla vakit ' geçiriyor. Bu ders fasılasının sebe I bi, bazı talebelerin öğleden sonra \ işe devamını temin etmek ise birkaç talebenin işi için diğer bütün talebeye vakitlerini kaybettirmek doğru mudur? Bu iş için başka bir hal çaresi bulunamaz mı?» Okuyucumuza hak veriyoruz. Bazı talebelerin öğleden sonra işe de KÜLTÜR tŞLERl vam etmelerine mâni olmak istenilemez. Ancak diğer talebelerin vak Mülkiye mektebinin eski bitini boşuboşuna kaybetmeleri de doğnasına ilkmekteb taşınıyor ru değildir. Bunu temin etmek için Mülkiye mektebinin Ankaraya taşmhiç olmazsa bu dört saatlik müddet ması üzerine boş kalan binaya, Beşik zarfında talebelerin mektebde otur taştaki 19 uncu mektebin nakli takar malanna müsaade edilmelidir, di rür etmiştir. Yeni bina epeyce geniş olyoruz. duğundan yeniden birkaç şube açılarak civardaki mekteblerde fazla olan ço cuklar buraya almacaktır. 19 uncu ilkmektebden boşalan tramADLİYEDE vay yolu üzerindeki bina da Kabataşla Gazi Osmfcn Paşa liselerinin emrine veTahtakale cinayetinin mu rilmiştir. Bu binada da birkaç şube açılarak fazla talebeler buraya nakledilehakemesi bitti cektir. Bundan iki sene kadar evvel Tahta Önümüzdeki ders senesinde burada kalede bir bisküi fabrikasmda çalışan veniden bir ortamekteb tesis edilecek Raşel isminde bir kızı öldürmekten suçlu matbaacı Leon Yodanın muhake tir. ŞEHİR ÎŞLERİ mesi Ağırceza mahkemesinde dün bitmiş, karar tefhim edilmiştir. Bu karara Damlıya damlıya göl olan öre maznun 15 sene ağır hapse mah paralar jum olmuştur. Ancak hâdisede esbabı Gazi köprüsü inşaat masrafına tekamuhaffefe olduğu ve katilin de yaşmın bül etmek üzere vesaiti nakliye bılet küçüklüğü nazari dıkkate alınarak ceza lerine onar para zammedilmişti. Bu sun sene beş aya indirilmiştir. retle teşrinisaninin birinci gününe kadar 1.850.000 lira toplanmıştır. Dört ay hapis yatacak Köprünün inşaatı ise bir milyon altı Kanarya vapuruna gizlice girerek kayüz küsur bin liraya ihale1 edilmişti. marot Alinin elbisesini çalan Ibrahim Faket yapılan ilâvspi Lnşaatla beraber dün yakalanmış ve cürmü meşhud mâh masrafın iki milyon liraya çıkacağı zankemesine verilerek dört ay ağır hapse nedilmektedir. Bunun için köprünün mahkum olmuştur. nşaatı devam ettikçe nakil vasıtalarından bu resmın de almmasında devam eAğırceza mahkemesine dilecektir. D ngiliz parlamentosu ilk defa yenî Kral tarafmdan açıldı. Sekizinci Edvard Kralhk tacını Londrada, Hindistan Imparatorluğu tacını da Yeni Delhide giyecektir. Yirmi beş senelik veli hdlıği zamanında cihanşümul İngiliz İmparatorluğunun parçaları arasındaki bağlan bilhassa manen kuvvetlendirmek hususunda çok büyük hizmetler gören yeni sef, yedi devletin Kralı ve Hindistanın İmparatoru olduktan sonra birçok siyasî ve iktısadî sebeblerle birliğinin muhafazası güçleşmiş olan bu büyük camiayı korumağa ve kuvvetlendirmeğe çok ehemmiyet vermektedir. Doğru değil mi? Bunun için îngiliz politikasının mihvei, İmparatorluğu korumaktır. Parlamentonun açılmasını müteakıb Hariciye Nazın M. Eden dış politikaya aid söylediği büyük nutkun en mühim noktaları da mparatorlukla alâkadar işlere ve meseelere aid olması tabiidir. M. Eden İngiliz politikasını izah ederken M. Musolininin Mılânoda söylediği nutuk üzerinde azlaca durması da bundan neşet ediyor. ^ünkü M. Musolini, İngiliz împaratoruğunun mevcudiyet ve muhafazasile :ok yakından alâkadar bulunan İngiliz muvasala yollarına pek ehemmiyet vermemiş, ve Akdenizin bu yollardan en kısasının ve en rahatının buradan geç mesinden başka İngiltere için bir kıymeti amıyacağını iddia etmişti. Fakat Italya çin bu denizin, içinde bir adaya bonzer bir mevkide bulunması yüzünden hayat meselesi olduğunu, ancak bu esasm taunmasile İtalyanm sulhu muhafaza edeeğini ve aksi takdirde sekiz milyon süngünün ayaklanacağını bildirmişti. M. Eden verdiği cevabda, Akdenizin talyanm hayatı olduğunu kabul etmekle beraber buradan geçen İngiliz İmpara orluğu muvasala hathnm sadece kısa ve ahat bir deniz güzergâhı olmayıp bilâkis ngiliz İmparatorluğunun şahdamarı olduğunu cok ehemmiyetle beyan etti. Yani İngiltere politikasının telâkkisine •öre Akdeniz İtalyanın canı olduğu gibi ngilterenin de canıdır, birbirinin canım çıkarmağa kalkışacaklan yerde bu denizde iki büyük devlet dostane .yaşamalıdır. Bu dostluk iki devlet için zarar de il; bilâkis fayda ve hayır doğuracaktır. Sözün kısası İngiltere, Akdenizde î alyanın mutlak ve ortaksız hakimiyet ve tefevvuk davasında bulunmasına asla razı olamıyacağını ve ancak ortaklaşmak ve paylaşmak suretile İtalya ile uzlaşabieceğini kat'î olarak haber verdi. Bu orakl k ve dostluk teklifine cevab vermek tekrar İtalyaya düşüyor. Akdenizin iki muazzam devletin canı olduğu esası Romada kabul edilecek olursa bu deniz yüzünden Avrupa ve dünya sulhu bozulmıyacaktır. Aksi takdirde İngiltere silâha sanlacaktır. Bu azminden dönmiyeceğine delil İngilterenin alelâcele dünyanm en büyük zırhlılarını tezgâha koymağa hazırlan makta olması ve ancak Umumî Harbde görülen bir hararet ve faaliyetle silâhlanmakta bulunmasıdır. İngiltere politikasına dair verilen izahatm diğer mühim bir noktası da bu devletin Milletler Cemiyetine büyük değer vermekte olmasıdır. İngiliz împaratorluğu zaten küçük mikyasta bir Milletler Cemiyetidir. Adı da Britanyalı milletler camiasıdır. Bu camianın daha geniş ve cihanşümul olması İngilizlerin zihniyetine uygun düşüyor. Şu kadar var ki Milletler Cemiyetinin simdiki halde kalmasına İngiltere de taraftar değildir. M. Eden onun, pratik, seri ve müessir surette azalarına yardım edebilecek bir hale getirilmesi için ıslah edilmesinin zarurî oldu ğunu acık olarak söylemiştir. Üçüncü Umumî Müfettîş şehrimizde Üçüncü Umumî Müfettiş Tahsin Uzerle îktısad Vekâleti müşaviri Saffet, Ankaradan şehrimize gelmişlerdir. Tahsin Uzer birkaç gün şehrimizde kalacak ve burada müfettişliğe aid bazı işlerle meşgul olduktan sonra Trabzona gidecektir. Dr. Kerim ömer Çağlar Erdekte deniz sporlarına ehemmiyet veriliyor [*] Bırinci yazı 6 teşrinievvel tarihli Dahiliye Vekili Şükrü Kaya, Anka nüshamızdadır. radan şehrimize gelmiş, istasyonda İstanbul Valisi, Polis müdürü ve sair zevat tarafmdan karşılanmıştır. Şükrü Kaya bu akşam Ankaraya dö necektir. Dahiliye Vekili şehrimize geldi Türk Hıristiyanlar cemiyeti nin kongresi Lâik Türk Hıristiyanları cemiyeti bugün senelik kongresini yapacaktır. Italyan Kralı Vıktor Emanuelin do ğum yıldönümü münasebetile dün Sent Antuan kilisesinde dinî bir âyin yapılmıştır. ECNEBİ MEHAFİLDE ttalya Kralmın doğum günü Bakırköy Noter kâtibi Şefikle avukat Somada tütün piyasası açıldı Meleti bir sahtekârlık suçundan dolayı Soma (Hususî) Günlerdenberi haldün Ağırceza mahkemesine verilmişler kın dört gözle beklediği tütün piyasası dir. Maznunların muhakemesine yakın nihayet açıldı. Bir aydanberi kasabaya da baslanacaktır. tütün eksperleri gelip gitmekte ve çiftçiler sonsuz bir heyecan içinde her an bugünü beklemekte idi. Ayni günde piv imento ihtikârı için yeniden yasayı açan Geri, Gılen, Felemenk kum tetkikat yapılıyor panyalarile Yerli Mahsuller Limited Ticaret Odası çimento ihtikârı hak şirketi bir miktar mübayaat yaptıktan kında yaptığı tetkikata aid raporu îktı sonra gitmişlerdir. En iyi tütünlerin kilosu 115 kuruşa sad Vekâletine göndermiştir. Fakat dün satılmıştır. Her kumpanya 80 le 110 kuyapılan şikâyetler ve müracaatler üze ruş arasmda mahdud miktarda tütün arine Oda yeniden tetkikata başlamak larak piyasayı terketmiştir. Esasen her lüzumunu hissetmiştir. yıl bu şekilde birkaç mahsul alarak piTicaret Odasınm birinci raporunda yasayı bozarlar ve kaçarlar ve bu kumşehirde bir çimento ihtikârı olduğu ka panyalar ikinci gelişte tütünler seçil bul edilmekte ve bu ihtikârın malın miş ve satılmıştır behanesile daha aşağı fiat teklif ederler. Halbuik satılanlar fabrikadan çıktığı andan itibaren baş rekoltenin yüzde onunu teşkil etmez ve hyarak en küçük ele kadar devam et en büyük parti tütünler de beklemektiği tebarüz ettirilmekte idi. tedir. Ekseriyet bu fiatı az görerek tütünü Dün, bir kısım çimento fabrikaları Odaya, kendi satış fiatlarında en ufak nü eksperlere göstermemiştir. İnhisarlar idaresinin mübayaata başbir yükselme bile olmadığmı ve fiatlalıyarak piyasanm düşürülmesine mâni rın eskisi gibi olduğunu bildirmişlerdir olmasını halk belkemektedir. Birkaç Alâkadarlar bu yükselişin başlıca se mahsulün satılması çiftçileri çok sevin bebini inşaatın çokluğunda ve fabrika dirmiştir. Bu halden esnaflar da yen ların az mal çıkarmasında bulmakta işlerden almacak alacaklardan dolay: çok memnun görünmektedirler. dırlar. ,,,,,,, MiMitiMltlltltllllliliilltM 111IIIII llll 11111II1! 1 MI 11MIIIMIIII111111M11111 1 1 IIIMIIIIIIIMIIIIIIMIIIIIIMIIIIIIII verilenler Emden kruvazöründe resmi kabul Muharrem Feyzi TOGAY Bir kadm yanarak öldü Fıruzağada oturan Kostantinin karısı Sofıri hafıfçe tutuşmuş olan kömürle rin üzerine petrol dökmüştür. Petrol birdenbire parlamış ve kadının elbise leri tutuşmuştur. Zavallı kadm muhteLif yerlerinden yanmış ve kaldırıldığı Alman hastanesinde ölmüştür. Beşiktaşta feci bir kaza oldu Erdek sporcuları Cumhuriyet bayramındaki Erdek (Hususî) Erdekte seneler denberi teşekkül etmiş «îdman ocağı> namile bir spor kulübü vardır. Fakat, her sene Vilâyet Idarei Hususiye bütçesinden yardım gören bu kulübün faaliyeti, senenin yaz mevsimlerinde bir iki defa yapılmakta olan yüzme ve kayık yarışlarına inhisar etmekte idi. Genclik, hiçbir varlık gösteremiyor, dağınık bir halde, kahve köşelerinde vakit geçiriyordu. Son zamanlarda, gencler arasında umulmıyan bir faaliyet göze çarpmağa başldı. Gencliğin bu uyanışı kazaya yeni gelmiş olan kaymakam Bedri Özerle kulüb başkanmm teşvıklerile ve genc lerle olan sıkı temaslarıle her gün artmaktadır. O derecede ki bu gencler on beş gün gibi kısa bir müddet zarhnda merasimde hazırlandıkları halde Cumhuriyet bayrammda çok mükemmel bir surette temsil ettikleri (Gâvur İmam) piyesile Erdeklilere çok güzel bir gece yaşat mışlardır. Gencliği toplamak, çalıştır mak için sarfedilen mesai çoktur. Ku lübün bu sene de İdarei Hususiye büt çesinden gördüğü yardım ve mevcud parasile Erdeğin karşısmda bir inci gib duran Zeytinliadada deniz kulübü na mile bir bina ve bir kayıkhane inşası ve saha olarak kullanılmak üzere Ev kafın genişçe bir yeri istimlâk edilmes karar altma alınmıştır. Lâğımdan bir çocuk cesedi Limanımızda bulunmakta olan Em Bilhassa deniz sporlarında geniş mikden kruvazörü kumandanı albay Walter çıktı tarda çalıştırılacakları anlaşılan bu Kumkapıda bir evin lâğımı açılırken Lohman İstanbul Alman kolonisi için genclerin pek yakm bir zamanda kay bettikleri zamanın zararlarmı telâfi e bir çocuk cesedi çıkarılmıştır. Polis ce saat 3 te gemide bir resmikabul tertib etmiştir. Resmikabulde İstanbulda bulu sed hakkında tahkikata başlamıştır. decekleri kanaati umumidir. Dün sabah Beşiktaşta bir amelenin ölmesile neticelenen bir kaza olmuştur. Beşiktaşta Tayyare Model fabrika sında yapılan hususî inşaatta kurulmuş olan palanganın direklerinden biri kı rılmış ve iki bin kilo ağırlığmdaki tahta kütle olduğu gibi çökmüş ve altmda bulunan 25 yaşlarmda amele Kâzımm kafatasmı patlatmak suretile ölümüne sebeb olmuştur. Diğer bir genc de ya ralanmıştır. Yapılan tahkikat neticesinde kırılar palanga direğinin eski ve çürük bir ge mi direği olduğu anlaşılmış ve inşaat müteahhidile mühendis ve ustalar hakkmda tahkikata başlanmıştır. Cumhuriyet Nüshası 5 Kuruştnr I Türkiye şeraiti» *•'» nan bütün Almanlar, Alman konsolosanesi erkânı ve gazeteciler bulunmuştur. Gemi kumandanı ve sübaylan davet • lileri gezdirmişler, izaz ve ikram etmişlerdir. Hariç için 1700 Kr. 1450 800 yoktıır Senelik 1400 Kr Aitı ayhk 750 0ç ayhk 400 Bir ayhk 150
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle