Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
9 Birinciteşrin 1936 CUMHTJRIYIT BİR GEZÎNTÎDEN NOTI^ARt Başlıbaşma bir âlem olan FaterlaiicL. Iş dairesini ziyaret Bataklıkları kurutmağa uğraşan gencler Müstemleke davası nereden çıkıyor? İmparatorluğun son Sadrazamı Tevfik Paşa, evvdki gece vefat etti Osmanlı Imparatorluğunun son Sadrazamı Tevfik Paşa evvelki gece 95 yaşında olduğu halde Nişantaşındakı evmde vefat etmıştır. | Şehircilik köşesi ] 3ASILACAK NETİCE nsanlar gibi kalemler de sapıtır, saçmalar, zırvalar. Bu, usta bir süvarinin altında gemi azıya alan atı hatırlatan bir çılgınlıktır, süvari dizgine »ahib* dir, kamçısmı iyi kullanmaktadır, mahm Berlinin eğlence yerlerinden Fatermuzunu hayvanın böğründen çekmemekland için «o, başlıbaşına bir âlem!» detedir. Lâkin hüküm attadır, çünkü buh" Tevfik Pş! 1261 mişliaı. Başlıbaşına bir âlem olması şunran içindedir. Ne gem, tanır, ne mahmuz, de İstanbulda Topd?/ridır: Orası her millete mensub müşköpüre köpüre, körkörüne koşar, felâkete kapıda doğmuştu. terilerine kendi yurdlannda bulunduklan doğru durmadan yürür. Kalem delilikleri 16 yaşında iken göhissini verecek surette tanzim olunduğuni.te bu çeşjd sapıtışlardandır. nüllü olarak ordudan müşteri binanın muhtelif katlannda Önümde muhtelif on iki memlekete kuruş (mağazalarda fiati 51 kuruştur) Vaktile kalemlerin gemi azıya alma ya intisab ederek Merhum Tevfik P?. ve muhtelif dairelerindeki eğlence yerleaid broşürler, risaleler, ilânlar, davetiye vermek mecburiyetinde olduğunuzu gö ları en ziyade şerhlerde, tefsirlerde görüsüvari olmuş, sonra 19 yaşında Harbiye rinden ister kendi yurduna, ister başka ler, fiat listeleri ve saire var. Birbirin rünce isyan hisleri duyarsmız. lürdü. Şarihler, müfessirler kalemlerini mektebinden süvari birinci mülâzimi ola den güzel, biri diğerinden cazib. Otel, memleketlere aid olanlara gidip oturmak Bir de tesadüfen îstanbula sizden ev zaptedemediklerinden kendilerinin de ifırsatını bulur. Biz o akşam Berlinden rak çıkmıştır. Merhum 22 yaşında iken yemek, pansiyon fiatlarına bakınca in vel gelmiş ve gene birinci sınıf bir otele nanmadıklan bir sürü hükümleri kâğıd başka her yerde idik, yalnız Berlinde deordudan istifa ederek Babıaliye çırağ ol sanın müşteri avlamak için tuzak diyeinmiş bir arkadaşınızı ziyaret edersiniz. üzerine geçirirlerdi. Meselâ Şirazlı Hafığildik. Bir iki saat içinde ne memleketdu. Sekiz sene maaş almadan çahştı. Bu ceğı geliyor. Bu kadar ucuzluk olur mu? Ayni su burada 100 kuruş ve ayni şarab zın, tadını iliğine kadar sindire sindire ler gördük! tşte Japonya! «Japon çay müddet zarfında ecnebi profesörlerden Halbuki tuzak değil. Kendim bunların 400 kuruştur. Bar ve eğlence yerlerinde tasvir ettiği sarabı kevser manasına alırsalon» unda hizmet edenler hep Japonhukuku düvel tahsil etmıştır. birçoğunda oturmuş, yatmış, yemiş, iç bu fiatlar bir bu kadar daha yükselir. lardı, şairin hatırına gelmiyen çeşid çeşid dur. Salon Japon işi süslerle bezenmiş, Tevfik Paşa, Babıalide, gayet süratle miş ve parasını birer birer sayarak verYüzlerce lira otel ve yemek masraflan tevillere girişirlerdi. Dinî eserlerin tefsirJaponkârî döşenmiştir. Sonra kendimizi terfi ederek birçok mühim mevkiler i|gal miş olduğum birçok yerler ve oteller var. gözünüze batmaz da bu su ve şarab fi leri de öyledir, Tanrının, peygamberlerin birdenbire Viyanada bülduk. Viyanalı etti. Italya devletinin idare merkezi olan atlarını bir türlü hazmedemezsiniz. Komşu memUkctlerde tasavvur etmedikleri emirler, nehiyler seçme artistlerden mürekkeb bir Viya Floransaya elçi tayin edildi. 1293 har * Daha iyi kavrıyabilmek için işi tah Yemesi, içmesi cebinin hacmine, pa müfessirler tarafından Allah söylemiş, na orkestrası «Grinzing» denilen bu Vibinden evvel Petersburg maslahatgüzarı, dıd ediyorum. Avusturya, Almanya, rasının mikfarına bağlı olanlarda bu peygamber tebliğ etmiş gibi ortaya koyana kahvesinde muttasıl Viyana havabilâhare Tuna ordusunun siyasî müşaviri «hazımsızhk» memleketimizin turizm nulmuştur, larını çalar durur. «Çalar durur» yerine oldu. Daha sonra Atina elçiliğine geti İtalya, Fransa ve İngiltereden vazgeçiişlerine muzır tesirler yapan bir hastalık yorum. Şu bize en yakın olan Bulgaris«durmaz çalar» demek daha doğru. Benim kalem delilikleri dediğim bu yarildi. Henüz 39 yaşında iken Osmanlı Berlının vıeşhıır vıeydanlanndan tan, Romanya, Yunanistan ve Yugoslav halini alabilir. Çünkü orada yirmi dakika çalıp bir saat zı tuhaflıklarının mahiyetini şu fıkra pek İmparatorluğunun Berlin büyük elçiliğine Potsdamer Platz Günde 27 lira otel parası veren bir ec güzel izah eder: Osmanlı şairlerinden yaya bakıyorum. Gene söylediklerine ve havyar kesmek yok. Viyananın bu meşönünüzde türlü numaralar yapan varyete tayin edildi. 1908 senesine kadar Ha yazdıklarına aldırmıyorum. Kendim pa nebi usta otomobil parası olarak 7 lira hur kahvesinden Tuna vadisi ve Viyakumpanyasının hünerlerine mi, yoksa riciye Nazırlığında bulundu. 31 mart rasmı vererek yattığım otelleri, yediğim vermek mecburiyetinde kalmış olduğunu Sami, bir gazeline: nadaki «Saint Etienne» kilisesinin kaHaıır ol hezmi mükâfata eyâ mesti gurur arkanızda ve pencere haricinde tabiatin vak'asında sadrazam oldu. yemekleri, gördüğüm yerleri düsünüyo buradan giderken yanayakıla anlattık Rahnei sengi siyeh pembei minadandv rakteristik kuleleri temaşa edilir. «LöBundan sonra Londra büyük elçiliğine rum. esrarile oynıyan bu mteürolojık hokka tan sonra «bu memleket benim bütçeme venbrav» denilen Bavyera birahanesin bazlıklara mı daha ziyade şaşacağınızı gitti ve Londrada kendisini pek ziyade Beytini de sokuşturmuştu, iki şiir me* Şöyle vasatî bir hesab yapıyorum: Bi göre değildir. Gelecek yaz daha ucuzuden göreceğiniz manzara bütün biitün bilemiyerek yalnız gideceği yeri bilen sevdirdi. Bılhassa müteveffa Kral Jorj, zim para ile yemek parası da dahil ol nu aramağa mecburum» gibi bizi çok raklısı bu beyit üzerine münakaşaya gibaşkadır: Alp dağlarıııın karlı tepeleri bir Somnambül gibi otelinize dönersi Tevfik Paşayı pek fazla sever ve kendimak üzere günde 3 lira mukabilinde sı düşündürmesi icab eden »cı bir veda ile rişir. Biri beyitte mana yoktur, der. Öbüve bunlarm arasında «Ayipıi» gölünün sini her zaman hususî şekilde sarayına niz. rü manah olduğunu söyler ve buldugu cak ve soğuk suyu bol temiz ve modern Istanbuldan ayrıldı. ışıklı sulan realiteye o kadar uygun ki Temmuzun 24 ünde otobüslerle şehir davet ederdi. Tevfik Paşa daha o za otellerde tek kişilik çok mükemmel bir manayı uzun bir tefsirle tesbit te eder. aldanmamak mümkün değil. Bu bir ecnebi gözile görüş tarzıdır. haricinde bulunan AltLandsbergde iş manlar Ingiltere ile Türkiye arasında odada. yatarsınız. Sabah kahvaltısı, öğBir de bunun sebeblerini kendi gözümüz Fakat beriki bu buluşa kanaat getirmeAslan birahanesi manasına gelen Lö dairesini gezdik ve iş başçavuşu doktor geniş bir dostluk vücude getirmeğe çahş le ve akşam yemeklerini yersiniz. Bu de le araştıralım. Geçenlerde Yunanistan diğinden şairin kendisine başvurulmıya venbravdan çıkmca masalann üstündeki Yunatın konferansını dinledık. Alman tı. Fakat bazı siyasî sebebler dolayısile diklerim oldukça lüks otellerdir. Cebi dan gelen bir arkadaşım anlatıyor: Yu krar verilir. viski şişelerinden ve Amerika havaları yada iş çok, tşsiz de az değil. Hitler bir buna muvaffak olamadı. Sami, ilkin beytin manasızlığını iddia niz buna müsaid değilse hiç üzülmeyiniz. nanistanda amele fiati bize nisbetle yükTevfik Paşa, Mütarekede 1920 sene Bütün bunları 1 lira ile de size temin eçalan müzik takımından Amerikada bu taraftan işsizlere iş yaratır ve bu vesile eden adamı dınler ve hemen şu cevabı vesek. Et fiati bize nisbetle daha pahalı. lunduğunuzu anlarsınız. Bunun yanıba ile de zaten demiryollarile betonarmeye sinde Damad Ferid haninden sonra Sad decek çok temiz otel ve pansiyonlar da Buna rağmen et yemekleri daha ucuz. rir: şında ise «Çarda» salonu Macar sarabı dönmüş olan memleketi bir de asfalt razam oldu ve 1923 te yani Refet Pa vardır. Bir yerine iki kişi iseniz yüzde 25 Bunu nasıl izah edersiniz? Bunun gibi Vallahi haklısm birader, bu beyit ile mestettiği müşterilerini çılgın Macar şose yollarile ayrıca örümcek ağma çe şa idaresindeki millî kuvvetlerin lstan ten yüzde 40 a kadar da tenzilât yaparizah edemediğimiz daha neler, neler saçmadır, ne yapayım ki kalemimden çıhavalan ve danslarile Macaristanda ya virirken bir taraftan da tahsil çağında bula girişinden bir müddet sonra istifa lar. vardır! Ticaret serbest diyeceksiniz. îti kıverdi, ben de kıyıp atamadım, nesret şatır. olan gencliği yaslanna göre ayırarak ve etti ve »iyasî hayattan tamamile çekildi. Vapur ve şimendifer tarifelerinde ya razım yok. Fakat birçok maddelerin «a tim. askerî bir disiplin altında muntazam ba Asırlık devlet adamınm son zamanlarBunun üzerine o adam güler: Ayni katta (Palmiyeler sali) denilen pılan tenzilât inanılmıyacak kadar çok normal» fiat yüksekliğindeki sebebleri rakalar halındekı kamplara sevkederek da en büyük zevkı, bugünkü millî irade Peki amma üstad, der, bizim arkaefsanevî bir yer var. Burasmın ebedî tur. Bir yerde 7 1 0 gün kalırsanız araştırmak ve çarelerini bulmak ticaret daş, sizin saçma dediğiniz beytin yalnız şafaklarla ışıklanan pırıltılı tertibatında orada talimler yaptırıyor ve ücretsiz ça ye istinad eden çok kuvvetli Türk devle memlekete girmeniz ve çıkmanız da da serbestisini taklid etmez. peri hikâyelerini hatırlatan esrarh bir fiştırıvor. Burada iş derne'k topfak işi de*2 tine dair yazılar okumak ve bahisler dın hil olmak üzere zaten yüzde 25 ten Bütün bunlara rağmen bize gene tu manasını bulmakla kalmadı, tefsirini de güzellik var. Parlak parkeleri üstünde mektir. Almanyada kiirek, tiifek kadar lemekti. Nihayet bir sene evvel hastalan yüzde 40 a kadar tenzilâtlı olan gidiş rist ve seyyah geliyor. O halde memle yaptı!.. peri kızlarının ayaklan yere değmeden mukaddestir. Iş dairelerinin şehirlerdeki dı ve yavaş yavaş çökmeğe başladı. Son biletinizle avdet te edebilirsiniz. Son günlerde bu çeşid sapıtmalara sık ketin bunlar üzerindeki büyük cazibe merkez binalan önünde bir nöbetçi bek bir ay zarfında gözleri de görmez olmuşdansettikleri vehmine düsersiniz. sık şahid olmıya başladık. Şurada biri çısini düsününüz. Bir de bu cazibeyi ar Bizde ler. Fakat nöbetçinin omuzundaki tiifek tu ve nihayet evvelki gece gözlerini ha" O ne?.. Işte şimdi de îstanbulda buBir de şimdi, seyahate çıkacak bir ec tırmak için bizden biraz gayret ve him kıyor, benim bir fıkramı ele alıyor, uzakdeğil, kürektir. Içlerinde banger çocukla yata kapadı. lunuyoruz. Karşımızda iki taraflı Haliç, nebi gözü ve «ceb» ile bizim memleketi met sarfedildiği takdirde elde edebilece tan ve yakından hatırıma gelmiyen, gelrı da olan gencleri, kalcalarına kadar geTevfik Paşa pek müşkül zamanlarda düsününüz. îsveçten, tngiltereden veya ğimiz neticeyi düsünmek ve bunun ar mesine de imkân olmıyan şekilde tahlil, Beyoğlu, Kasımpaşa, Okmeydanı sırt len uzun çizmelerle, ellerinde kiirek, bir devletin başında bulunmuştu. Bilhassa ları. Buraya «Türk kahvesi» demişler. Fransa ve Almanyadan ve yahud Çe kasından koşmak zahmete değer bir iş teşrih ve tefsir ediyor. Fakat talihsizlik ormandaki bataklığı kurutmak için açtık Londrada 1921 de toplanan sulh kon icabı olacak; bu buluşlar, benim mana Hakikaten manzara aynen yurdumuzun, koslovakya ve Avusturyadan, nereden sayılmaz mı? ları birkaç kilometro uzunluğundaki feransmda Osmanlı devletinin heyeti regüzel Istanbulumuzun bir parçasıdır. Fagelirseniz geliniz hepsine en uzak mem Yol, cadde. park yapmaktan belediye sızlıklarımı manalaştırmıyor, manalı gözhendeğın içine birikmiş çamurlu suları isi olarak bulunuyordu. Ayni kongrede kat ne kahve, ne kahveci, ne de eski Arab leket biz düşüyoruz. Türkiye dahilinde namına otel açmaktan bahsetmiyorum. lerimi manasızlaştırıyor. Başka muharrirdışarı atmakla meşgul gördük. Kendi Bekir Saminin reisliği altında bir de milharflerile yazılan ismi Türk değil. Bu şimendifer biletlerinden tenzilât var di Buna gelınciye kadar fiat tesbitinde, sey lerin yazılarına yapılan tahlil ameliyesi hallerine bırakılsa belki de kıraathaneler lî murahhas heyeti vardı. Bu müzakereraya bir şark çeşnisi vermek için her ta yelim. Fakat Türkiye hududuna gelinci yah ve turistlere teshilât göstermekte alâ de avni neticeyi vermektedir!.. de kâğıd oynıyarak veya kızların peşin ler esnasında o zamanki İngiliz Başvekili Bu gibilere şu fıkrayı ithaf etmek îsterafını Arablastırmışlar. Hiç olmazsa bir ye kadar geçeceğiniz memleketler tenzi kadar daire ve makamlann yapacağı vede dolaşarak ruhan ve cismen sararıp Loyd Corc Anadolu haritası üzerinde rim: saz takımı olsaydı belki oturur. biraz lât yapar mı ya? ya yapabileceği birçok işler bulunduğunu jolmağa mahkum olacak olan bu gencle bazı izahat verirken Anadoludaki millî Abdülâziz devri Ameddlerinden Şefdinlerdik. Zaten kimseler yoktu. Biz de Hadi uzun ve pahalı yolu da göze al inkâr edebilir miyiz? ri günesin altında enseleri kıpkırmızı, kuvvetleri «haydudlar» diye tavsif etmişkati Efendi tashihe çok meraklı imiş. Bir oturmadık, geçtik. Seyyahsi7, misafirsiz kendi şehir ya kuvvetli bazularile ellerindeki çamur ti. Tevfik Paşa buna derhal itiraz et dınız. Paralı bir adam olduğunuz belli. Istasyona gelince birinci sınıf bir otele şayısımıza gelince: Mağaza ve dükkân gün önüne konulan mühim bir müsveddeŞimdi bulunduğumuz yer bir gemici dolu küreğe hâkim bir vaziyette görüp te miş, indiniz. 3 liradan 10 liraya kadar de larda kilosu 6 0 1 2 0 kuruşa satılan ka yi baştanaşağı çizer. berbad bir hale kor meyhanesidir. Gemicilerin hoşlandığı, şu tatil zamanlannda on'ara da hâkim « Vakıa ben Osmanlı hükumetinin eisen oda fiatına da göz yumdunuz. Her şar peyniri porsiyonunu lokanta ve bira ve o sekilde yazılmak üzere kaleme yolsiyah şarablar, punçlar, biralar kendi de olan kuvveti ağırlamamak mümkün ol korlan içjnde kendi müşterilerini ağırlar. rr.uyor. Almanvada ıslaha muhtac 12 murahhası olarak burada bulunuyorum. biri ayrıca 23 liraya mal olan yemekleri hanelerde adeta müzayedeye koyarca lar. Meğer yazı, Sadrazam Ali Paşanınİnsana birkaç adımda yâdilleri dolastı bin kilometro murabbaı yer varmış. Bu Fakat Anadoluda silâha sarılanlar merd de iyi ve lezzetli bulduğunuz için ses sına 80 kuruşa kadar çıkarmağı «hayat mış. Şefkati Efendi, Sadrazamzade Fuad Beyin kaleminden çıktığını sanarak ran bu efsanevî müessesede bir kere bü is te böyle biterse ne olacak? Müstemle vatanperverdirler. Bizim kalbimiz de çıkarmadınız. pahalılığı» eseri telâkki etmemeğe za onlarla beraberdir.» yülendikten sonra bir balkondan karşını ke davası işte bundan cıkıyor sanırım. Bir şişe maden suyu için 50 kuruş ten alışmısız. Bu misallerin bir tanesini, dilediği gibi hırpalamış. Amedî kalemi kâtiblerinden olup babasının elyazısım za açılan ışıklı enğin denizin tam manaDiyerek konferansta kelâm hakkınm (aldanmıyorsam mağazalarda 27 kurus bin tanesini bulmak kabildir. Ali Kâmi AKYÜZ meharetle takiid eden Fuad Bey gelip te sile varlığına veya pencereden seyrettiAnkara mümessillerine aid olduğunu ilâ tur), bir sişe Tekirdağı sarabı için 300 Haller, pazarlar, toptancılar liste ve hakikati söyleyince Şefkati Efendide jağiniz Ren nehri sırtlarında havanın ya ve istatistiklerine göre birkaç sene içinde IsAvusturya reji heyeti geliyor ba etmiş ve Loyd Corcu hayret ve hicafak atar: vaş yavas karanp simşeklerile, fırtınaladüşürmüştü. cenazesinin mütevazı bir sekilde kaldırıl tanbulda yasayış ^ 3 0 • fc40 ucuzla Bu sene Avusturyamn memleketi A beyim, neden önce söylcmezsin rile bol bir yagmurun ortalığı «ulara. selmizden alacağı tütünler hakkmda tet Merhumun cenazesi bugün saat 12 de masını vasiyet etmiş ve hatta herkesin mış diyorlar. Ne yapalım ki oralarda ne de bana bu suçu isletirsin? lere boğduğuna, sonra da genç o havakikat yapmak üzere Avusturya tütün Nişantaşında, Kodaman caddesindeki gelip cenaze alayının kalabalık olmaması bir porıiyon kaşar, ne de bir tabak faDiye kıvranmıya baslar. nın yavaş yavaş açılarak her yeri pembe rejisinden bir heyet ayın 18 inde şehri evinden kaldınlarak Teşvikiye camisinde için gazetelere de hiç birşey yazdırılma sulya veya pilâv yemek kabil değil. Evde şafak zivalarile örttüğüne dç inanır ve mize gelecektir. Heyet iki müdür, iki namazı kılındıktan sonra Yahyaefendi masını rica etmiştir. Tashihe üzenmek kolaydır, sonu ba • pisirip sefer taslarına koysak bu halimizKederü ailesine derin taziyetlerimizi le de bizi ne lokanta ne de otellere kabul 7an böyle kıvrams olmasa? [•] Evvelki yazılar 25, 27 eylul ve 2, 4 teş eksper ve bir harmancıdan mürekkeb deki ailesi mezarlığına defnedilecektir. dir. etmiyorlar! V. BİRSON M TURHAN TAN rinievvel tarihlı sayılanmızdadır. Tevfik Pasa ölümünden biraz evvel sunarız. Bu şartlara rağmen bize 0 niçin seyyah gelir? ° 9 9 Kalem delilikleri ': Her şey Balkanlara nisbetle dört defa pahalıdır, bakkalda kilosu 60 kuruşa olan kaşarın, lokantada porsiyonu ayni fiatadır boylannda ve tehlikeler arasında vefa ve lıyor: Çok geçmeden öleceğim ve hicra mak istemisti, Sadece kargaların ve mar manhk ettiğim vakit seviyorsun.» ssdakatle bu kadar dolaştıran Ercümen nım da cesedimle beraber toprakların al tıların ziyaret ettikleri bu mezarlığm elem Saniha, şimdi, Ercümendin hayaline veren hayalini görmemek için gözlerini dın gönlünden ve sevgisinden uzak nasıl tında çürüyecektir.» doğru kollarını uzatıyordu. Onun Istanyaşıyacağını, onun ateşli aşkmdan, hic iki defa, telefonla Istanbul merkez kapadı. Şimdiye kadar asla duymadığı bula yerlesmesini istememiş, Iran hudud" ranlı mektublarından mahrum kalmağa kumandanlıgma ve kolordu kumandan " bir acı ile yüreği yandı: nasıl tahammül edeceğini düşünürdü. Ah, Ercümend, Ercümend, niçin, larına kadar gitmesine yardım etmişti. l'ğına sordu. Bu iki daire de, HakârideSaniha anlıyordu ki Ercümend, ken ki hudud bölüğü kumandan vekıli birinci oralara gitmene müsaade, hatta yardım Şimdi, Ercümendi geri aldırmak, Istan10 tefrikH* 90 Abidin Daver DAV'ER bula getirtmek için elinden geleni yapa" disi için ikinci bir benlik, ruhunun ayrıl mülâzim Ercümendin hayat ve mematı ettim. Irak hududu 10 eylul Bu son mektubun üstünden günler geçcaktı. Bir bahane bulup Ankaraya git • Gene kadın, müdhiş bir vicdan azabı Yann, sarp bir dağda tahassün etmiş miş, Saniha Ercümendden hiçbir mek maz bir parçası olmuştu. Zavallı kadın hakkında kendisine malumat vermediler. meği, ora'da amcasma yalvarmağı onun olan şakilere hücum edeceğiz ve şehid lığı hayatm daracık dairesi içinde çırpı Ankarada, Büyük Erkânıharbiyeye m'd ile deliye dönmüştü. Kadın kafası, onun nüfuzundan istifade etmeği düşündü. tub almamıştı. Gazeteleri endişe ile takib lerimizin intıkamını alacağız. Dün, sevnıp dururken, Ercümend, onun macera racaat etmesini tavsiye ettiler. lstida ile hudud bölüğüne amcasının yardımile Amcasının şüphelenmemesi için de: ediyor, eşkiya müsademelerine aid ha gili arkadaşlarımdan jandarma mülâzi * perest ve şair ruhunun bir parçası olu tahrirî müracaattan çekıniyordu. Yakın tayin edildiğini sanıyordu. Ciddiyetle uğ«Mekteb arkadaşlarımdan birinin ni* ınî Ahmed Ihsanın, bir gece hücumunda berlerin hiç birini kaçırmıyordu. Fakat akrabası olmıyan mülâzim Ercümendi raşsa, Ercümendin tstanbula veya İstaıv merakını izale edecek hiç birşey göremi yordu.* şanlısı, kız geldi, bana yalvardı, derim» şakiler tarafından pusuya düşürülerek Sevgili zabiti, acaba hakikaten ken * sorup aradığı şayi olursa, esrarının mey bula yakın bir yerdeki kıtaattan birin* diye düşünüyordu. Sanki bu iş öyle ko ~ bldürüldüğünü hiaber aldım. Bugün, o yordu. dısini unutmuş muydu? Hayır, hayır! dana çıkacağı muhakkaktı. Gülünc ol naklini temin edemez miydi? Onun İs nu öldürenlerin cezasını vermeğe ahdettik. Yoksa derdli âşıkı artık sükunet mi layca olup bitmiş gibi hayale daldı. Hetanbula gelmesini istemiyen kendisi idi. men ona telgraf çekip müjde verecekti. Müsademede benim de ölmem ihtimalı bulmuştu? Dağlarda sürdüğü mücadele Saniha, unutulmak istemiyordu, unutul * maktan korkardı. vardır. Fakat tam bir asker ruhu ile, ka ve kahramanlık hayatı, Ercümende akşr muş olmağı kabul etmiyordu. Böyle bir Yoksa Ercümend hasta mıydı? Sıt Kendi romansek hodkâmlığı sevgilisinı Ercümend, Istanbuldaki kıt'alardan veckrin alnıma yazdığını önceden kabul et* nı unutturmuş muydu? Bu düşünce onu şeye ihtimal vermiyordu; fakat karanlık ması artmış olmasın? Sakın ölmüş ve o uzaklara, yalnızlığa, tehlikeye, belki de ya askerî daierlerden birine yerleşince, tim. Bir sürü sebeblerden dolayı ölümden ve endişeli bir düşünce, onun beynini yi* güzel yeşil gözlerini hayata ebediyen öiüme doğru göndermişti. üzdü. Sakın beni unutmuş olmasın? annesi Bursadan gelecek, ona evlerinin korkmadığımı, bilâkis memnun olacağı * yiyor, gene kadını azab içinde bırakıyor kapamış olmasın? Bu kara düşünce ile İçini çekerek «zavallı yavrucuk, de selâmlık dairesindeki iki odayı büyük an* Zaman olurdu ki Saniha, onun kenrr.ı siz pekâlâ bilirsiniz. Her halde bu ton disini unuttuğunu adeta isterdi. Çünkü, du. Hemen her gece, rüyasında onu, E r beraber Payastaki zavallı küçük mezar dı; başına bir felâket geldiyse bütün ka nesinden kalan eski zaman mobilyelerile ve büyük kaza başıma gelirse, en seri bir surette «izin de haberdar edilmenizi temin bu maceranın sonu yoktu; fakat arka cümendini görüyordu. Gündüzleri, vücu lık gözlerinin önüne geldi. Orada, h a r bahat benim; ben mes'ulüm.» döşeyip dayıyacaktı. Ercümendin Bur • dünün anî ürpermelerle donduğunu, ruhu talıktan ölerek yanyana dizilmiş olan ettim. Her şeye rağmen, size «elveda de sından hemen, mahzun aşkı, sevgili ve Onun mahzun sesini işitir gibi oluyor* sada kalmasma sebeb olduğu için, vak • ğil» Allaha ısmarladık tekrar görüjelim» kahraman askeri tarafından unutulmak nun titrediğini hissediyor, o zaman, ku* meçhul askerciklerin mezarlarını hatırla* du: tile kızdığı ihtiyar kadını, şimdi rahmetle diyorum sevgili Sanihacığım. ihtimali, onu acı bir ümidsizliğe düşürür lağında onun şu yürekler acısı cümlesin! dı. Bir gece kendisi de, bu küçük ve unu«Evet, beni, uzakta bulunduğum, teh andu dü. O zaman, kendi hayalini, hudud işitiyordu: «Benim için tek bir teselli ka~ tulmuş mezarhkta abedî uykusunu uyu likeler içinde yaşadığım zaman, kahra * [Arkast vari