Katalog

'Cumhttriyel' 6 Mart Türklerle Süngu Süngüye No. 121 Nakili: A. DAVER Çanakkalede Drahmi kıymeti Dün de fiat verilmedi, sterling durdu Yımanistandaki uyan hareketmin nereye varacağı henüz malum olmadı ğindan dün de borsada drahmi üzerine hiçbir maamele olmamiştir. Borsada drahminin kiymet hanesi bir »ıfirla gösteriliyordu* Yalniz Pari» borsasi drahmi üzerinde lstanbul için itibari olan bir fiat vermiçtir. Bu fiat öğleden evvele aid ohnakla beraber borsada i • lân edilmi^tir. Iktisat Işleri General Guro, mühim bir hareketi tarassud ettiği kumanoa mevkiinden dönerken yaralanmıştı! Ticaret muvazenesi 934 Bu aksarnki te hayli düzeldi Açık kapatıldı, ihracat ithalâttan üç milyon arttı, mahsul fsatleri yükseîdi Türkofis, ticaret mevsimi tonu de 1931 e nazaran yüzde 27, 1933 te 1932 ye nazaran yüzde bu fark 1934 te 1933 e 8 olan nazaran dolayısile geçen yılm ithalât ve ih racatile evvelki yılların ticaret muvazenesini ve baslıca ihrac eşya mızın satıs vaziyetini gösterir mukayeseli bir grafik hazrrlanmaktadır. Tekemmiil eden bu ticaret muvazenesi karsıla&masınm neticeleri çok sayani dikkat olmaktadır. Geçen yıl hükumetimizin çin sayani dikkat Bilhassa ticaret aldığı tedbirlerle memleket ekonomisi ibir yıl olmustur. muvazenemizdeki artan j R A D YO tSTANBUL» 18 franaızca ders . 18,30 Jlmnastlfc (baylar İçin) Azade 19 dans muslMsi, plâkla 19.30 haberler 19,40 Hallde monoloğ 20 konferans, Maarlf Bakary lığı namına, Heybeliada ortamekteb mualllmlerlnden Hayrettin 20,30 bala layka orkestraa, koro 21,20 son haberler 21,30 radyo orkestrası . 22 radyo, caz ve tango orkestralan. VIYANA: 17,20 gramofon 1810 eskl ve yenl musikl parçaları . 19,05 konuşma 19,30 konuşma 20 hava raporu ve haberler 20,10 ulusal neşriyat 20,35 muhtelif musikl neşriyatı 21,10 senfonik feonser 23 25 askeri bando 24 15 son haberler 24,35 askeri bandonun devamı. BERLlN: 18,35 gramofon: Macar ropsodlsl 18 45 spor neşrlyatı 19,10 kadmların zamanı . 19,35 ev muslklsl 20,35 senfonik mu slkl 20 45 günün akislerl 21 05 haberler 21,20 Mün'hden nakü . 21,50 senfonik musikl 23,05 baberler . 23,25 radyo orkestrasL BUDAPEŞTE: 18,05 karışık program 18,30 gramo fonla konser 19,30 ders 19,50 kon . ferans 20,30 opera blnasından naklen opera temsıll 22,20 haberler 23 30 salon orkestrası . 24,20 Çıngene musi klsi 1,05 haberler. PRAG: 16,55 haflf musikl konaeri . 18,05 konuşma 18,30 gramofon 18,40 kcnuş ma 18,50 gramofon 19,05 konuşma 19,20 gramofon 19,25 amele neşrlyatı 19,30 almanca neşriyat 20,05 haberler . 20,15 gramofon 20,20 zamane neşriyatı20,30 Çek musiklsi 21,05 filarmonlk konser 23,05 haberler 23,15 esperanto neşriyatı. VARŞOVA: 16,45 kcnser 17,30 konferans 17 50 gramofon 18,05 konuşma 18,15 jarkt potpurisi 18,50 konuşma 19,05 gramofon . 19,15 eğlenceli blr temsll . 19 35 konuşma 19,45 gramofon 20 25 ko nuşma 20,35 piyano İle Vıyola konserl . 20,50 konuşma . 21,05 opera parçaları 21,15 Vllnadan nakil . 2145 haberler 21,55 konuşma 22,05 konser: Şopenin essrleri 22,30 konferan<; . 23 05 şarkılar23,15 salon oriestrası 24,05 konuşma 24,15 gramofon. lngiliz lirası durdu Ingüiz lirası üzerinde dünya borsa • Iarinı takiben son birkaç gün içinde tstanbul borsasmda da göriUen sukut dün durmuştur. Bugün için İstanbul borsasmda lngiliz lirasmin yarinki vaziyeti hakkmda bir tahmin yüriitülememektedir. Şimdilik lngiliz lirası üzerinde kaydedilen sukut normale nazaran 7 puandir. yüzde 6 olarak lehimize dönmüstür. 1934 yıh ihracatımiz ithalâtımıza nazaran üç milyon liraya kadar bir fazlalık göstermiîtir. Klering hesablan ise 25 milyon kadar lehimize bir fark arzetm:;tir. Şunu da kaydetmek lâzımdır ki Karnaval eglenceleri başlıyor Tayyare cemiyeti menfaatina olmak üzere Beyoğlunda Lâle salonunda (eski Mulenruj) verilecek Kamaval balolarl için yapilan hazlrllklar bitmiştir. Bu perşembe akşamlndan itibaren eglencelere başlanacak ve bütün mevsim her perşembe ve cuma akşamlarl de vam edilecektir. Varyte, eğlenceler ve sürprizler vardlr. Duhuliye yoktur. Halklmlzin, hem, Tayyare cemiyetine yardlm etmek ve hem güzel vakit geçirmek için bu Karnaval eğlencele • rinden istifade etmek firsatlnl kaçlr miyacağlna eminiz. açık tamamile kapatdmış, haricî ticaretimizde seneden seneye lehimize çevrilmistir. Meselâ; 1931 senesinde 1930 rakamlanna göre umumî ticaretimizdeki sukut nisbtei yüzde 15, 1932 ve uznumî buhrandan dbğan sukut Seddilbahirde General Curonun yaralandığt yer (General yaralandığı zaman, mennlnln infilaK tesırile hayvanm baş tarafm dakl cephane sandıklarının üstünden fırlıyarak lki bayragrm arasında gorünen lncir agacına taiulıp kalnustır.] Türk köylüsü ve müstahsili 1926 yılındanberi mütemadiyen kaybet • tiği fiatleri, umumî vaziyeti tahammülle yenerek ilk d*sfa 934 yılında lehine çevirmi«tir. 1934 te hemen bütün ihrac esyamızm fiatlerinin yükseldiği görülmektedir. Bilhassa tiftik, yapağı, fındık gibi ihrac es • yamızm fiatlerinde yüzde yüz bir yükselis görülmüstür. Öteki Fransız zabiti Şarl Ru, General Curonun yaralanıçını şu suretle anlatıyor: «30 haziran Tath tatlı yapmakta olduğumuz işler birdenbire büyük bir felâkete uğradı. General Guro bugün akşamüstü 20 de Seddilbahir ordugâhmda vahim surette yaralandt. Saat 16 danberi devam eden şiddetli bir bombardıman altında yamek yerken birdenbire bir mermi bize yemek salonu hizmetini görmekte olan büyük kulenin damına vurdise de çatı sağlam olduğundan bize birşey yapamadı. Akabinde, ikinci bir mermi, kale bedenini takib eden ve 2 numarah seyyar hastane önünden geçen yola düştü. Bu sırada, bürcün yanında açılmış olan rahneye sığmmış olan birkaç nefer, Generalin yaralandığını ve yere yıkıldığını bağırmağa başladılar. Içimizden bazı zabitler, askerleri, çiddetle azarlıyarak susmalarını ve böyle münasebetsiz sözler söylememelerini emretti. Fakat efrad, bu defa daha nazikâne bir ifade ile merminin düştüğü yolda, Generalin, gözleri önünde, yaralandığını, şimdi ya ölmüş, yahud da ağır yaralı olduğunu tekrar ettiler. Bunun üzerine herkes işin doğru ve ciddî olduğunu anhyarak, kalbi sık"»ık bir haide, masadan fırladt. Bürcden ilk çıkanlardan biri de bendim. Hemen karargâh kumandanına ve erkânıharbiye reisine haber verdim. Bunlar ilk sözleri • mi duyar duymaz, koşa koşa kale kapısından çıktılar. Birkaç saniye daha, bir yanhş olduğu ümidile bekledik. Bu anlar, nekadar uzun geliyordu. Nihayet miralay Pie pappe (Piyepap) geri dönerken öğrenmek istediğimiz çey, artık Generalin ölü mü, yoksa yaralı mı olduğunu anlamaktan ibaret kalmıştı. Miralay, Generalin pek ağır yaralı olduğunu, bir kolile bir bacağının ve kalçasınm kınlmış olduğunu, derhal Çad hastane gemisine kaldmlacağım söyledi. Vak'a şöyle cereyan etmişti: General mühim bir hareketi tarassud ettiği kumanda mevkiinden dönerken yemekten evvel bir seyyar hastanede yatan bugünün yaralılarmı görmek istemiş, bu maksadla hastaneye giderken Anadolu tarafından gelen bir mermi, Generalin menzil kumandanı miralay Etievantla beraber geçmekte olduğu yola düşmüş, General infilak sadmesile hastaneyi yoldan ayıran alçak bir duvann üstünden öte tarafa, bir incir ağacınm dalları üzerine fırlamış ve belki de bu sayede Ölümden kurtulabilmiş. Generali yaralıyan mermi, bu akşamki bombardımanın sonuncu tanesi idi. Bundan sonra bombardıman durmuş, ancak saat 23 te tekrar başlıyarak geceyarısmdan sonra 3 e kadar devam etmişti. General, kaldmldıktan ve yaralannın maalesef ağır olduğu anlaşıldıktan sonra erkânıharbiye reisi miralay Piyepap en kıdemli fırka kumandanı olan General .Bayuya muvakkaten kumandanlığı deruhde etmesini telefonla haber verdi. General Bayu, derhal karargâha geldi. Fakat bu sırada Guro hastane gemisine nakledilmis. olduğundan oraya gitti. Ve ancak saat 23 te avdet etti. Vak'adan itibaren General Guroya refakat eden zabitler, kumandanın ilk tedavinin yapıldığı ameliyat masasında kendine geldiğini ve birkaç kelime konuştuğunu, aklının ba şında olduğunu ve sayıklamadığını söylediler. Bu kadar şiddetli bir darbeye, ancak, General gibi, pek sağlam bir insan mukavemet edebilir. Ondan başka kim olsa derhal ölür giderdi. General Guronun bir yarası daha vardı. Argonda aldığı yaradan ancak daha yeni kurtuluyordu. Kemikleri henüz lâyıkile kayna mamıştı bile. Işte, Guro, nihayet Fransaya müteveccihen yola çıktı. Allaha çükür, yaraları, tehlikeli değil. Hayatı tehlikede bulunmuyor. Fakat herhalde aylarca tedaviye muhtac ve hiç olmazsa, bizim için artık kaybolmu?, demektir. Onun yerine kim tayin edilirse edilsin bu zıya artık telâfi edilemez. Vak'adan sonra tekrar ordugâhın duyduğu hüzün ve keder, Guronun efrad ve zabit, herkese verdiği hürmet ve muhabbetin, kıtaat arasındaki şöhret ve itibarımn derecesini göstermektedir. Guro, General Hamilton üzerinde de büyük bir nüfuz kazanmıştı. Bundan kuvvei seieriyenin mühim istifadeler etmesi memuldü. Guro, başkuman dan için pek kıymetli bir müşavirdi. Yerine gelecek başka bir kumandan, onunla ayni iktidarda olsa bile, gelir gelmez onun Müttefikler üzerindeki tesirini kazana maz ve bu itibarla, o genc ve babayiğit kumandanın yerini tuta maz. Bu hâdisenin, işlerimizin artık tam yoluna girmeğe başladığı bir zamanda olması da aynca e • lemli birşeydir. Birbiri peşinden üç mes'ud muharebe yapılmıştı. 21 ve 28 haziran muharebelerile bugünkü 30 haziran muharebesi. Filvaki bu gün «Dört Köşe» denilen Türk mevziine taarruz edilmişti. Taarruz tertibatı 21 hazirandaki gibi idi. Bir saatlik bir topçu hazırlığından sonra, 7 nci müstemleke alayının bir taburu saat 6 da hücuma kalkarak «Dört Köşe» yi zaptet miş ve hatta mühim surette daha ileri bile geçmişti. Bu harekâtı tarassud etmekte olan Guro, neticenin, ümidini geçtiğini görünce 7 nci müstemleke alayının solundaki 8 inci müstemleke alayını da hattı harbe sokmuş, fakat yarım saat sonra, bir Türk mukabil taarruzu 7 nci müstemleke alayının taburunu tekrar Dört Köşeye sürmüştür. Fakat tabur, burada iyice tutur>'Dİlmiş, bunun üzerine General taarruzu durdurmuş, günün neticesinden, elde edilmesi emrolunan hedefe varılmasından memnun olmuştu. Filo, Süfren zırhlısmı göndererek Anadolu bataryalarını bom bardıman ettirmişti. Bu geminin ateşi taarruzun muvaffakiyeti üzerinde bir tesir hasıl edememişse de, bataryalann mukabelesini mucib olmuş ve bu uğursuz vak'aya (Guronun yaralanmasına) sebebiyet vermişti. * [Arkast vari Üskudar Hâle Sinemasında I Bitmemiş Senfoni Ilâveten: Di»nva harjerleri I T A N G O L i T A GITTA ALPAR HAISS JARAY ( SAVOY OTELiNDE BALO ) 1 Yarın akşam SARAY Sinemasında JULES CLARETriE'nin csennden iktibas ve COINSTAJN TREMYLİINE NORO . MADELEINE GUITTE . JACQUES VARENESJEAN DAX ve köçiik TRIQUET tarafından temsil edilen, SON KOZ CANINisterseü ARtaAND BERNARD ve jEAJNIN'E BOİTEL Geceleri saat 8,30 da ELHAMRA'do JOAN CRAWFORD NiLS ASTER ve nefis bir o p e r e t BU HAFTA Y A V R U M filminin ilk iraesi çerefine büyük gala müsamerasi Bu fılmi herkes görmek istiyecekttr. Çıinkü hakikaten beşerî müessir ve sonderece hissî bir şaheserdir. Hamif ı ZAHARIADİS b*yaz mşya mağasası, bu lilimdekl miivssir »«fo ••vmçii aahn*Uri gorüp oglıyocak okm ••yirci Bayanlara gös yoflannı kurutmak için bir«r küçük mandU h*diy« «dcccktlr. Nöbetçi eczaneler Bu gece nöbetçi olan eczaneler şuıılardlr: Şinasi (Büyükada). Yusuf (Heybe li). Ali Riza (Sirkecı), Esad (Divan yolu), Belkis (Kumkapi), H. Hulusi (Zeyrek), Üniversite (Vezneciler), Pertev (Aksaray), Teofılos (Samat ya), Nazim (Şehremini), Suad (Ka ragümrük), lstefan (Baklrköy), Vitali (Fener), Yeni Türkiye (Hasköy), Yeni Turan (Kaslmpa^a), Receb (Be şiktaş). Karaköy (Galata), Dellasuda (Taksim), Ertuğrul (Tak"im). Bana nakyan (Yenişehir), Nargileclyan (Şafak sokağl, Pangraltl). Sıhhat (Moda). Rifat (Pazaryolu), lmrahor (Üskü dar). Z Film Birden MOSKOVA Geceleri TÜRK Sinemasında Eşi görülmemiş bir muvaffakiyetle devara eden bir şaheser 7 MART PERŞEMBE AKŞAMI MUTAD SENELİK MASK RUJ BALOSU SÜRUSUNE BEREKET komikler Georges M i L T O N şahı Bu •Ak^arn 4< S U M E R Sinemasında WiLLY B i l m e m i ş Senfoni „ y'ı TEŞEKKÜR Türk musikisinin yorulmaz bir e mektarl olan sevgili aiîe reisimiz Ali Rifat Çağatayln hepimizi derin kederlere düşüren ölümü dolaylsile, başta kadirşinas Valimiz Muhittin ve mua vinleri, Konservatuar miidürü ve meslektaşlarl, Fenerbahçe spor kulübü olmak üzere caneze merasimine filen ve kalben iştirak eden muhterem zevatln cümlesine kederli gönüllerimizin bütün samimiyetile çükranlarlmlzl sunarlz. Nimet Cafer PAUL HORBİGER DOLLY HAAS THEO LiNGEN ile beraber bir sureti fevkalâdede temsil ettikleri FORST'un yaratan dehakâr art st BOYLE BİR KIZ UNUTULUR MU ? [umfivfurmv? Şaıkılı ve musikili komedisinin ilk iraesi şerafine verilecek GALA müsameresi için yerJerinizi evvelden a dmnız Ilâveten : FÜX JURNAL T e l : 42851 TEŞEKKÜR Kıymetli ve sevgili pederimîzin anî bir rahatsızlıgi müteakıb vefatile hasıl olan büyük teessürümüz© iştVak eden ihvana ve cenaze merasimine iştirak suretile elemlerimizi paylaşan dostlarımıza minnet ve şükranlarunızı sunarız. Mobilyaci Yorgi Sofyanos B akşam herkes M £ L E K Sinemasında u Madam Buterflay'ın unutulmaz aşık çifti Fransızca sözlü SLVA SDNEY ve CARY ORANI'ı ÖLÜM Dede Mustafa Paşa merhumun ha fidi ve Mahkemi Temyiz azalarindan Bay Abdullah Aytemizin kayinbiraderi doktorlarimizdan Suad Derman dokuz günde Zatürreeden kurtulamiyarak 2 4 şubat pazar günü Eskişehirde vefat etmiştir. Pazartesi günü dostları ve ar • kadaşları tarafmdan meskeni ebedisi • ne defnedilmiştir. Merhurn Türkiye Tıb Fakültesinden ve Moskova Darülfununundan mezun olarak vatanina avdet etmiş, emrazı asabiye ve fiziyo • terapî mütehassisı olarak Eskişehirde bulunmakta idi. Cenabıhak rahmet eyIiye. OTIJZ GUN PRENSES f Jminde yfirekten alkışhyacaktır. Numarah yerleri evvelden lemin ediniz. Programda : Paramount Jurnal SEV B f i t ü n ş e h i r h a l k ı LIANE H İ ın VC O de K W . ile beraber AD iTR 0 A filminde terennüm ettiği M a d o n n a ş a r k ı s ı m seve seve tekrarlıyacakiır Bit film Liane Haid'ın çevirdiğl ülimlerin em mOkemmelidir. ECESi İ P E K OSMANLI BANKASI % 5 faizli 1909 ihraçlı lstanbul Şeh* remaneti istikraz tahvillerine ilisikli 4 9 sayılı, 15 mart 1935 vadeli kuponun, 15 mart 1935 ten başlayarak, Osman» ]ı Bankasinin lstanbul ve Londra merkezleri gişelerinden, her birlik ku pon 1.0.7.0. hesabile ödeneceçi, işbu tahvüler hâmilleriain haberi olmak üzere üân olunur. Yarinki Perşembe matinelerden itibaren