Katalog

16 Şobat 1 35 Bulgar kabinesinde Beyin yerine mide tebeddülât mı yapılacak L • • ^>WBi • TELĞfcAF MAB ER L ERİ Edebî musahabe HÜNER ve ZEKÂ Ü Yazan: Halİd Ziya UşakJıgil San'at eserlerinin yasarbğinda bu flri hassanm birbirine sikı «ıkı bagb ol • duğunda sSphe yoktur, oyle ki üzerinde zekânm ücak nefesi açmiyan bir büner, hünerin Utimalarfle gözleri kamaftirmağa muvaffak olamiyan bir zekâ daitna ancak bir cepheden yaşiyan, sade bir tâbirle, yariölü bir eser dogurabilir; onlar, tüyleri nekadar iltima. larla sasaa gösterirse göstersin, gözle • ri nekadar canlılıkla aldatmafa çalı • şirsa çahşsm, tahnit edilmis bir kusa benzer ki üzerine dokunacak el ondan bir hayat sicaklığma bedel ölümün soguk bavasile ürpererek geri çekilir. Fazil Ahmedde bu iki hassa ifratla büieşmiş, biribirinin bütün zerrelerine kadar nüfuz edecek ve artık ayrilamiyacak bir sikıhkla yoğurulmuştur; on • da ba iki bassanin kuvveti ancak ifrat halindedir diye ölçülebilir. Ben bu müstesna insan nümunesini henüz zekâsı hfiner eserleri dogurmağa vakit bulamadıfı bir çağda, çocuk denebüecek bir yafta tanimiş, ve o nun soyu bo! bir pinar gibi fıkirdiya rak, kopürerek kayniyan lâkirdisıni dmlerken, simasinin çizgilerinde, söz lerinin renk renk îltivalarinda parhyan zeka ;imfeklerin« bakarak bu zekâdan bir gün höner eserleri doğacak olursa onlarm nasd birer harika olacağım düşünmüstüm. Çok düşünmeğe kalmadı, o zekl • dan coşkun bir büner seli akmağa basladi; daha dogru bir tâbirle o zekâ • nin fimseklerinden yildirimlar düftü, öyle yildirimlar kî onlarda öîdürmek değO, hatta yakmak zulmii bile yok(u; sadece hafif bir temasla okjayip, bel • ki ufak bir kivilcim isirmasile şaka yaparak gecip giden şeyler... Bunlarda incitecek bir cihet olsaydı büe, o, hü . nerin oyle hayran birakan eOvelerile, zekanm ruha inbisat veren oyle teza • hurlerOe süslenmiş bulunurdu ki böy • lelikle çatılmis olmak intanı ancak, infialden ziyade hazza delâlet eden bir tebessüme sevkedebüirdi. Onun içindtr ki Fazil Ahmedin butün hezelleri, hicivleıi hiçbir hatlrada ufak bir kin, küçük bir igbirar biraV • tnamiftir. Bunlarin üzerinden epeyee bir zaman geçti, belki boçüniin nesli içm onlarm hukmünden, ehemmiyetinden bir büyük kumı zail olmuştur; Fazfl Ahmedin kendisini tanimiyan, onu musahabelerinde uzun uzun dinleyip bir sair sifatOe degfl, sadece bir adam ktsvesinde görüp anlamiyan, bele eserlermin taalluk ettigi zamanlan, sahis • ları bilmiyen, scnra tanzir ve taklid ettigi sairlerle ülfeti olmiyan bir gene, nekadar san'at müptelâsi olursa olsun zevk almakta asgarî hadde kalacak tır. Biz yaşlılar, Fazi] Ahmedin feçir ı diği devirlerin adamlari, onun hu^in | topliyarak san'at kütübhanesine hedi . ye ettigi eserini gozden geçirirken zevkin azamî mikyasina cikiyoruz, ve yalrtiz müstesna bir hüner ve zekâ ese • riaden alinan lezzetle kalraiyarak bü • tün hatiralarimizin taze bir hayatla canlandığım görmek hazzile mestolu . yoruz; hele bunlan okurken aralarin • da Fazil Ahmedin kendisrai hayalde tecessüm etmis görmek mümkün olunca... Onun kendine mahstıs h'ır söyleyisi vardir: Sanki birdenbrre suyunun bol • lugunu istiab edemiyerek bir tarafin • dan patlak veren, bir şelâle teskfl ederek artık zaptedüemiyecek bir coskunlukla fiskiran bir boru. Ve bu boru dan yükselen su sütununun üzerinde güne»in türlü ütimalarini, mavi ve u • rı, kirmizı ve mor oyunlarmı birbirini kovalarken görürsünüz. O kendisi, eöyliyen bir baskasi imLj gibidir; türlü kmayelerle, telmihlerle, çeşid çend fikir ve kelime oyuncaklarüe do!u o • lan bu musahabeslne bizzat kendi yaband kahr; ne yüzünde, ne vaz'inda onlarm mevcudiyetmi dinliyenlere haber veren bir ifaret yoktur. Etraf kahkahalarini saliverirken o batta te • bessüm bile etmez, «ne gülüyor su • nuz, rica ederim? Bunda bir tuhafhk mı buluyor sunuz?» Manasile şaskın saskin etrafina bakar, farkinda olmak sizin bir maskaralık yapmış masum bb çocuk tavrim abr. Ben kitabı baştanbasa, usanmadan tekrar tekrar okurken hep onu gör • düm, ve aynfle bir temaşa eserini o • kurken, muhtelif sahulari, birçok de • falar görülüp san'atleri, icra vasitalari öğrenilmis sahne san'atkârlarina tev • zi ederek onlar tarafindan oyaniyor • muşçasina takib ede ede onun ağztadan dir,îiyor gibi oldum. Kitabı elime almca, vc ismine ba • kmca ne için baska münasib bir isim bulmamiş diye düşünmüstüm, sonra karar vermekte gecikmedim ki bunun en münasib ismi gene onun bulduğu dur: Fazil Ahmed. Fazil Ahmed gerek sahsile, gerek eserile bilinince kitabmm ismi de başka türlü olamazdı. Yalniz tekrar edece • ğina: Çok yazik ki kitabm en bâyük lezzeti onun temaı ettigi vak'alari, sahislan, şairleri, devirleri tanimiyanlar ' için tamamile örtülü kalacaktir. Me • selâ: Ittihad ve Terakki meb'usan mec . Hsinin bülbülü olan tsmail Pasayi ta • nimamiş olanlar onun için yaztlan kasidenin zevkine vsramiyacaklardir el • bette. Bu oldukça uzun kasidenin: Butün huzzan gcşeyler hakikrt ol su hanperdaz Sanar$m büibul olmuf cuşa gelmif aşiyan vzre Beytini okurken, hele kasidenin bangi meshur bir kasideyi tanziren yazi] • dığina da hatirasinı sevkedecek kadar kudema ile ülfeti yoksa, hemen hiçbir zevk duymiyacaktir. Gene tttihad ve Terakldnin Şeyhülislâmı Musa Kâzim Efendi için: Cümleten müflU eâerdi vükelâyi garbi Süki erbabı siyasette açaydı dükkân Yahud: r.ıyu pakidîr antn matmiht çe}mi nuzzar Kahn ha&meylemeğt katfan tiği bürran Derken bu sözlerin maturu olan sab•iyet gözönüne gelebilmelidir. Fazil Ahmedin çatmaktan haz a? • dığı kimseler arasinda meselâ şair Emini, Rıza Tevflği, hatta Hüseym Ca • hidi buluruz; fakat hep çatarken ok • f far, vururken gidıklar, isirirken oper | gibidir; öyle olmasa bile o kadar tu | haftir, hvsusüe o derece zekidir ve hü j nerverdir ki çatılanlar bunlarin ugu I runa çatıldıklartaa memnun bile olur. lar. Ey koç yiğit, tosun kardeşl tasa etme, j gam yeme Efer çi sen bahıiyarlik eüerine ermedın; Ldkin tonra <ey Türk uyan!> dedim de ben şitrime Uzun uzun esnemekten gayrl cevab vermedin Derken sair Emin herkesten evvel güJmüstür. Rıza Tevflğes toplamıi dükk&nçei mağzm Dimağtndtr maarif sukunun çuya kl attart Yahud: R'za Tevfık dAvantn hayatt şevki vasftte Çıktp kürstl temdihata sen va'zet, tal& eyle Kasaid yaz masaid yaz hemen hürmet'.e takdtm et İlâh Diye l.itab ederken zannebnem ki muhetab gülnvekten baska bir arzu duymu$ olsun. Hele Hüseyîn Cahid aldiris etme • mek tabiatile: B\.haratı uiumu HEM NALINA MIHINA 50 milyon lîra E*ki fırka mensublannm ortaya attıkları şayîa'ar hakknıda Dahiliye Nezareti bir tebliğ neşretti Sofym 15 (A.A.) Bulgar kabi nesiade bazi tebeddöller yapüacagi hakkmda bir takım fayialar ortaya çikmif oldogundan ba şayialar hakkmda fimdi d« Dahfliyc Nezareti bir teblig nesretmifHr. Bu tebligde ahali, bu gibi fajrialara Iralak asmamaga davet edflmekte, bunlarin bazi e«kî firkalara mensub kimseler tarafindan çıkard • makta oldugu üâre olunmaktadir. Avam kamarasmda Hükumetin tevbihi için bir takrir verildi Londra 15 (A.A.) Amele ftr • kası tarafmdan hükuraet hakkmda bir tevbih takrîri kabul edilmesine dair yapılan teklif üzerîne Avam katnarasında icra edilen müzakereler, tngiliz Parlâmentosunda pek nadir görülen bir heyecan •« şiddet içinde cereyan etmiçtfr. M. Makdo* naldın nutku ile amele frrkası Kde* ri M. Lansburyinin tenkidlerî, bir çok defal&r bir takım ruaHerle kesilmistir. Ba haykirmalar amele fırkası «iralanndan geliyor ve hüku • metin heyeti mernutasmdan ziyad« Basvekili istihdaf ediyordu. Kcmara reisi, sükuıra iade için iki defa tnüdahalede bulunmak mec * buriyetinde kalmıshr. )!atacıların murahhasları Çiko: geliyor Ankara 15 Kendilerfnden moa • me!e vergisi aluunamasi için boraya gelen çikolataeilario tesebbtisleri iyi neticeler vermiştir. Heyet bu ak;am ts. tanbula harelcet edecektir. Yalniz iç > terinden bir kişi bnrada kalarak bit > fcüi paketlerine bu&dayi kornma ya * sati mucibince yapistınlacak pullarta kaçar parahk olaeagmı Maliye Veki • leimden anliyaeakttr. T/abzon Tayyare Cemiyetinin " faaüyeti Trabzon 15 (A.A.) Tayysuv Cenvyeti kadınlar dernegi faaliyvttni ©*• nisletmit, fırka teşkilâtı gibi mahHİle ocak TC yuva teşkilâtina baslamiştir. Kadinlarimiz ba tefküita seve «eve gir» mektedirler. Az samanda pek çok aza kaydedüıniftir. Izmir sahillerinde iki cesed bulundu lzmlr 14 Al<aacak sahiüerirtde iki cesed bulunmustur. Adliye dok • torn tarafindan yapilan maayene ne • ticesinde cesedlerden birinin Belediye takib memurlanndan Alî Rizaya, di • ğerinin de terzi Manisali Nuriy» aid oldugu anlastfmistir. Ali Rıza, kabur ga kemikleri kmlarak *• raSteaddid yerlerinden yaralanarak denize atUmiftir. eningrad radyosu, şöyle bir hilkat garibevi haber veriyor: Rusyadaki hastanelerden birinde, yenİ doğan ve doğar dogmaz da ölen bir çocuğun kafatası ü zerinde fethimeyit ameliyesi ya • pan doktorlar, bu kafanın içeri Tebligde eski firkalar mensublarinin sinde beyinden hiçbir iz bulama e»ki farkalar rejhninin yeniden tesUi mışlar, buna bedel mide, ince ve fayesini gutmekte olduklari beyan edfl. kalın barsaklarla hazım cihazının dikten sonra şoyle deniyor: burada bulunduğunu görmüçler «Eslri firkalar rejimine kat'iyyen rödir. eu edilmiyecektir. Zlatev bökumeti 2 2 Ben oradaki âlimlerin yerinele kânunuıanide geçen s«ne 19 mayista olsaydım bunda hiçbir fevkalâde • çizilmi» olan yolu sadakatle Ukib et • lik bulmazdım. Zira, böyle kafa • mek icuı tesekkul etmtstır.* lannın içinde, beyin yerine mide taşıyan pek çok insanlar bilirim. Dünyanın çeyrek asırdanberi • dir geçirmekte olduğu inkılâblar, insanların fisiyolojisine de tesir etmekten hâli kalmadı. Dimağın vazifesi kalmadı. Ona haa diye ta • nınmıs duyjrular, birer birer köh neyip, bir tarafa atıldı. Kullanıl • Kars 15 (A.A.) İki gün . mıyan her uzuv gibi dimağ da ni* denberi sehir ve dvanna sid • detli kar yagmaktadir. Birinci • hayet körlendi. Ve yerini mideye ve barsağa terketti. kânundan simdiye kadar yağan ka« nn kalınlığı bir metroyu geçmistir. Tçjjiî, bu umumî mahiyette bir Bu yüzdcn gidib gelme hayli güc* iatihale değildir. Bereket versin, lesmiftir. daha pek çok iatisnalannı görü yoruz. Bununla beraber, dimağın Trabzonda yerine hazım cihazı ikame etmek Trabzon 15 (A.A.) Trabzon temayülü de tehlikeli bir tarzda ilk karı dün gördü. Sababa kartt artıyor. başlıyan kar devam etmistir. Fjrtınadan telefocı telleri bozulmustur. Şiir, edebiyat, musiki, guzel Siddetli kıs birdenbire bastırdt • san'atler, aşk, merhamet, ince duygından bugünkü yeni yol alâkadar gular günden güne tedenni edi teskilatlan yoksullara yardıma ça • yor. Hele bazılan büsbütün ortağırmıstır. dan kaybolmak istidadını gösteriErzaramda yor. Erzurum 15 (A.A.) Dün ak • Zaman bizleri fena halde madsamdanberi siddetli bir yagmur yagdileştirdi. Hele Büyük Harbden, mada ve kuvvetli lodos ftrtınası esçoğumuz katılaşmış bir kalb, eri • mektedir. Erzurumda ba tnevsim • miç bir. dimağla çıktık. Dimağ fade yağmar hemen hemen görülmealiyetine, dimağ içlerine pay avırdiği için heyretle karsilanmaktadır. mayı zül, gerilik addediyoruz. BüTrakyada siddetli yağmurlar yük çairlerin, büyük ediblerin, büve kar yük musikiştnaslann ve büyük Aîprflu Son günierde Trakyada reasamlann adını put koyduk, kıryağmurlar gene şiddetlenmiş ve sular mağa çalışıyoruz. Ciddî eserler kibazı yollan kaplamistir. Alpullu civatabcı camekânlannda, fıkarayi »artndaki Mandira köyüne ancak sandal* birin misillu, boyun iğmia pinek U gidflebilmektedü. Bir kar tipisi de liyor. baslamiş, her taraf karla örtülmüstür. Geçen gün Hâmidin yıldönü Edimede de iki gündenberi soguk sid« mü merasiminde hemen kim«eler detini aıtirmis ve kar yagmağa basla • yoktu.. 0 n u n için ben Leningradda doğan çocuğu bir hilkat garibesi addetmiyorum. Trabzon İS (A.A.) Dün bor Zemanenin çocuğu sade o. sada tombul fındık 24 ktrrusa arze • Ercümend Ekrem TALU d3mif ve 23 kuruşa talib bulunmu» • tur. yiatler müstakar bhr haldedir. Satocılar piyaıaya ma.1 arzctmiyorlar. Esuıen m.\I mevcudu çok az oldagundan rvy«Muain yükselmesi bekleniyor. T Soğuk ve kar Karsta kann boyu bir metroyu buldu ayyare cemiyeti, bugün onuncu yıldönümünü kut luluyor. Gerçi, memleke timizde tayyarecilik Balkan Harbi sıralarında doğmuçsa da, hakikatte Türk tayyareciliğinin anası, Tay yare cemiyetidir. 10 aene içinde 50 milyon lira gibi yüreklerimizi sevinc ve kıvancla dolduran çok yüksek bir parayı toplamağa mu vaffak olan cemiyet, Kurtuluç Savasının sonunda dört beş tanc, zavallı eski uçaktan ibaret olan Türk hava kuvvetini, büyük bir hava orduau haline getirmiştir. Hücum tayyareleri, keşif tayya releri ve bombardıman tayyarele rile memleketin ufuklarını çelik kartalların çelik kanadlarından mürekkeb çelik bir müdafaa ke • merile aarmıştır. Fakat, Tayyare cemiyeti, mem lekette yalniz kuvvetli bir hava orduau vücude getirmekle kalmıs. değildir. Kayaeri Tayyare fabri kasının kurulmasında, Ankara Istanbul ve latanbul Kayseri hava hatlarının teaisinde, Türk gencligini hava sporlarına ahştırmak için Türk Kuşu kurumunun açıl masında, diğer millî müdafaa ve silâhlanma işlerimizde Tayyare cemiyetinin büyük himmetleri ve hizmetleri olmuştur. Her çekili şinde bir hayli vatandaşı zengin etmekle beraber, memleketin ha va kuvvetlerinin artınlmaama yardım eden Tayyare piyangosu da Tayyare cemiyetinin yaptığı işlerden biridir. Tayyare cemiyeti, Türkün yüksek hamiyetinin, eşsiz fedakârlı ğının canlı, uğurlu, verimli bir timaalidir. Cemiyetle millet elele verip çahşmaaalardı 50 milyon lira pibi bir parayı toplamak kabil ol mazdı. Bugün kuruluşunun 10 uncu yıldönümünü kutluladığımız cemiyetin hayatına baktıkça, aade sevinc değil; gurur da duyuyoruz. Çünkü muvaffakiyetin amili, yalniz milletin vatanaeverliği ve fe dakârlığı değildir, ayni zamanda cemiyeti idare edenlerin teşkilât çılığı da, bu başancıhkta çok mühim bir müessir olmuştur. 1 ayyareciliğin dev adımlarile ilerlediğini ve dünyaya hâkim bir vasıta ve ailâh olduğunu her fır aatta yazıyoruz. İnsan, yaşamak için havaya, hava teneffüs etmeğe naaıl muhtacsa milletler de yaşa mak için, havaya, hava hakimiyetine o kadar muhtacdırlar. Bu bakımdan Tayyare cemiyeti; kuru cu, koruyucu ve yaş^tıcı bir ku rumdur. Ona verdiğimiz her ku ruşun, bize, yaşamak için muhtac olduğumuz havayı temin ettiğini unutmıyahm ve bu yolda yürü mekte devam edelim. Trabzonda fındık satışları Adanada d,\ grip salgını Adana 15 (A.A.) • Grip sal gmı sehrimizde de gvMşIetni? ve okullar bir hafta tatil edilmistir. Uludağa hava * hatb yapılacak Sarbrukta bir tepe b>ydı Metz 15 (A.A.) Yağan yağ • murlar âzerine Sarbruk yakmmda h«r tepe kaymif ve Ren nehri üzerindtAİ kanala yüı bin metro mikâbı toprak dösmâştür. Strazburgla münakalât kesilmistir. Bursa Belediyesi hattm inşasma karar verdi Bursa (Husosî mahabtrimizden) Relediye Meclisimiz son içtimamda bir takrir üzerine Uludağa yapılacak hava hatt'nın süratle insasına müttefiken karar vermiş, bd içtimada eski Beiediye reisi Muhiddin de lulunarak hatta dair izahat ver • d^ten sonra Ordu saylavhğma seçilmesi dolayısile Meclis azahğm dan istifa etmistir. Verilen karara gore, bu hattm evvelâ Beiediyece imtiyazi ahna cak, ondan sonra imtiyaz ya bir ta • lib sirkete \iç bir menfaat bekleomeksizin de.Tolunacak veya ba iş, Belediye kanvrranun 133 üncü maddesi mucibmce Uludağı înkişaf et tirmek içm bir birlik teskil edil • mek suretile bizzat Belediyece ba • sarılacaktır. Hattm insası kabul edildikten sonra reis Cemil özün teklifi üzerine bir heyet aynlmıs ve yakuz bu isle mesgul olmak üzere faaliyete geç • mi«tir. Emir Ali gömUldü Bağd.d 15 (A.A.) Hicaıin etki Krah Alinin cenaze merasiıni ya • püirken siddetli bir kum fırtmasi o! . muftur. Kral Alinin cesedi, kardeşi Faysaha yirmi metro derinBgindeki ro«zartna gomalmüstür. Nöyyi muahedesi bozuluyor Uzak Şarkta yeni bir mesele Harbin 15 (A.A.) Çin sark fimendiferlerinln cenub kısmında, 4 Taolaichao raevkii civannda San • gari nehri üzerinde bulunan muazzam köprüyü dinamitle berkava ettnege tesebbü* ettiklerinden dolayı, Çin sark simendıferleri Sovyet me • murlans^an dört kişi tevkif edil mistir. Bu tesebbüs akim bırakılmıstır. Tafsilât joktur. Macarltalyan yakınlıgı Roma 15 (A.A.) Macaristan Kiiîtür Bakanı ve müsteşari Sili buraya ftlmiflerdir. Sardaki Ingiliz askerleri Londra 15 (A.A.) DabOiye mfif tesan, Avam Kamaraıioda beyanat • la balunarak Sardaki tngiliz askerlerinin memleketlerme dönerken Parise nğramalan için Fransa hükumeti ta<*a* fmdan bir davet vaki olmus olduğu baberinin dogra oldugunu ve Inffliz hii • Irâmetmin bo bareketi Ukdtr etmek te bulıradağtmn ve Fran»aya uuiteşekinr oMnğma söylemiftir. Londra 15 (A.A.) Londra Ağırceza matıkemesi, cinayeti itiraf eden Yaunes Gobert isminde bir katilt dört dakikahk btr celse netice • sinde idama mahkum etmek sure • tile »iir'at rekorunu krrnustır. 4 dakikada id?m hOkmü! * (Bas taratt btrinct sahifede) O rutbe oldu yuksek luvei Izzü celâli kiin Emin 61 serçe pa.rmck.la bugün saydeyler natta. bulunan Erkâniharbiye Umum ankayıl Baskanı, «Yunanistantn emeli sul • hu temin etmektir. Fakat kom;u Beyti kabilmden hakikaten birer şahelarunızdan Bulgaristan böyle dü • ser olan beyiöerle nekadar çatılsa bunsünmiyerek hududlarım tahkim etlari marifetin kemaline bagişlayip ö mekte bulunduğrandan bîz de mem» te tarafa geçer. leketimizi korumr.k için tahkimat yap • Bu sütunlar müsaid oUa Fazil Ah meğa mecbur olduk» demi$tir. medin lisanda, nazımda, üstadane muYunan askerî mehafili Bulgarisvaffakiyetlerinden, tanzir ederken natanm Nöyyi muahedenamesmi sessiz zirelerde asillari, batta geçen meha • sadesiz bozduğuna kani olmuştur. Bul. retlerinden; kafiyelerde, vezinlerde, garistan mu?hedenin men'ine ragüslublarda, Türk edebiyatmda pek namen sen ede 50 bin muallem asker dir tesadüf olunan oyunlarindan bab • yetiftirmekte ve askerî mekteblersederdim. Bunun için büyük btr arzu den senede yüz muvazzaf, bin de ihtivat zabiti çıkarmaktadır. duyuyorum, bflmem ki bu arzuyu tatmin etmek fırsatmı bulur muyum? Burada yalniz bana geçirttiği leziz ve müstesna saatler için kendisine tesek . kür etmek borcunu odiyerek bu makaleye hatime verecegim. Halid Ziya UŞAKLIGİL Müştereken protetto ihtimali Bulgaristanm Nöyyi muahedenamesi ahkâmma nrahalif olarak harb hazir • lüclarında ve tahkimatta bulnnması Yunanistan hükumetince kat'î ola • rak tesbit edildikten sonra bilmukabele Yunanistanın da hududlarında tahkikmat ve müdafaa tedbirleri ald:ğı Atinadao gelen telgraflardaa anlaşılmaktadır. Muahedelerin ahkâmma halel getirilmemesi, Balkan Andlaşması devletleri arasında kabul edilmiş oldugundan Balkanlarda siyasî duru mu fiddetle alâkadar eden Bulga ristanm bu hareketini bu devietlerin müştereken protesto edecekleri söylenmektedir. Yunan Maarif Bakanı istifa etti Atîna 15 (Hutasi) Gene bir kalb hastabğı geçiren Maarif Bakanı Makropolo* istifa eylemijtir. Yerine Idmin geleceği heniis malâm değildu. Saatte 300 kilometro giden otomobil Fransa ile ticaret <Bat tarafi bvinct tatUft&e) Bu ihtilâf, Fransa Ticaret Bakanı Marsaadonun bu hususta vaki olam beyanatı üzerine zuhur etmistir. Yakmda iki hükumet arasında konuçmalar cereyaa edeceği haber verilmektedir. Fransız ticaret mümes•ili Pesero Fransa hükumetinin talimatını hâmilctn Paristen şehrimize gelmiştir; bir iki güne kadar An • karaya gidecektir. M. Pesero bu mesele hakkmda simdilik birşey söyliyemiyecğini, ancak talimata istUıaden hükumetle müzakereye glrismek üzere ağlebi ihtiraal pazartesi günü Ankaraya gidecetini soylemtştir. Antakyalı genclerin dünkü toplanbsı Venizelos davası Atİna İ S (Husosi) Bu aym 27 afade gorBJecek Venizelos soikasdi davasi esnasmda intizamin mubafazasi içm polk ve jandanna taraflartndan alınan tedbirleri dün Mnddennnumiyi davet eden Basbakan tetkSc etmistir. Hükumetçe ba davamn gfinimde behemebal gorfilmesi mukarrerdir. Berlin 15 (A.A.) Gazetelerin Milânodan öğrendflderine göre, bir yartşa hazirlanmak üzere tecriibeler yapan otomobOci Hans Vanshık 3 kilimetroyu saatte 300 kilometro bir »üratle katetmiştir. Makon kumandanımn ifadesi San Fransisco 15 (A.A.) Makon Drijablmin kumandani Viley tahkikat mabketnuine demistir ki: « Dümen sola! emrini verdiğim zaman 3k sarsintı duyuldu.» Sonra, Viley bu emir neticesînde bâd b olan bâyük inbisatm gaz höcrele > rma öoönde oldogamı v« ba bacrt • lerin çöktagünö üftve etmistir. Ingiiterede işsizlere yardın Londra 1 5 (A.A.) Lordlar K«marasi issislere yardım kantnrano dön inİMİ •tamştir. K m a Krat Urafmdaa yarm imza edüecektir. Bir yangın başlangıcı Antakya ve Havalisi Gençleri kurumu dün Halkevi konferan» salonunda bir toplantı yapmıçlar ve kuru m a aid bazı işler hakkında konusarak kararlar almiflardir. Resmimiz bu toplantıda bulunan lardan bir kiamını göatermektedir. Dün Yeşilköyde Yeril sokakta Sacidenin mutfak bacası tutusmussa da yetisen Itfaiye tarafindan sön dürülmüstür.