Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
UŞutat Dışarıdan haberler Türkiyeye hasret Bir Suriyeli talebe «tmkân bulsaydım Türk olurdunı!» diyor. Kaçan Ermenilerîn de içleri yanıyor Yeni bîr Marufbey! Âlmanların cevabı Saylav olmak için Müddeiumumilîğe müracaat etti Dün tstanbul Müddeiunmmiliğine çok garib bir istida verilmiytir. ts tidayı veren <d"oktor, avukat, ne • batat tnütehassısı ve bikmeti tabiiye muallimi AH Rıza> dir. Bu zat is • tidasına, hazakat ve dirayeti hak • kında da birçok vesaik raptetmistir. Kendisinin »aylavlığa namzed gösterilmesini istemektedir. tstidası Tabibi Adli Envere bavale edilmistur. Dün bîr muharririmiz Tabibi Adlî Enverin yantndan çıktıktan tonra AH Rıza ile giküsmüs ve saylav intihabi yapıldığı ipin bumfan sonra nasıl meb'us olabileceğini sormus • AK Rıza: «Adliye doktoru tarafından bir rapor verilirse intihab dan sonra da meb'us olunabilirmis> cevabmı vertnistir. Italya * Habeşistan ihtilâfı İngiüzler, tekliflerin bîr kısmı red, bir kısmı kabul edilemez, diyorlar \Bat taraft birivci tcMtedei setesi, miillıem olduğu muhakkak oTan •a «&ulhu teskO için malum Fıiınsiz formülü» serlevbasinı tasiyan bir ma • kalede Ulus'ar Kurumunu yaratanlar • dan baflicası olan Vilsonun bu kurumu hiç te Versay muahedesinin bekçici yapmak niyetinde olmadığmı yazmaktadır. Bu gazeteye göre Uluslar Ku rurou esas nizamnamesine sulh muahedesinin konulmuş olmasindan maksad, sadece müzeyyel bîr kaydin de bildir • diğt gibi, uluslararası bukukuna miıte allik meseleleri müttefikan karara al • mak ve münakaşa etmek suretile ne • ticelendirmek ve kab ettiği takdirde, mevcud hal çarelerini yeni vaziyetlere nydurmak uzere detisiklikler yaparak poliükaya yeni yollar göjtermektL Makale, dunya sulhunun bütün me • selelerin üstünde olduğunu gösteren Vilsonnn muhtiralarini îşhad ve Versay muahedesinin 19 uncu maddesOe 11 md maddesi arasindaki «ıkı rabıtayi kaydetmektedir. Makale, bu madde • lerde mevcud bndudlarin yeniden tet. kilri imkân ve ihtimallerine ve süab • lan birakma, sikı tefriki mesai ve sulh yolfle hududlann yeniden tetkikinden ibaret 8ç iddianm, salmm tanzimile mületlernı emniyetmi tefkfl etmesi bâdi • sesme karşi Fransanm mtikerrer mü • cadelelerini kaydetmektedir. Makalede, bundan sonra sene için • de, Londra tebüğine kadar yapilmis olan birçok andlasmalar sayilmakta • dir. Londra teblifine gore, sulh, müsterek müzakerelerle serbestçe tanzim edDecektir. Ba da, istikbalin ttimadla karşilanmasma m&saade edecaktir. Makale şoyle bitmektedir: « Eğer bu andla^malara iftirak edenlerin hepsi hUsnü niyetle ha • reket ederler ve aluıan yeni vazi • yetler, 1919 muahedelerinin sadece yeniden tanmmasindan baska bir maksada matuf olursa, Avrupa ta rihinde yeni bir devir bashyabilir. Fakat Almanyanm sulh arzu ve tradesinin Slçülmesi, mezkur mua • hedeleri yenid'en imzalamak veya imzatamamakla ölçülecek olursa, bu. Londranm serbest münkasa prenarbinin inkân olur. Almanya, Baa bakanm açıkça aöyledifi gibi, sulhun devamlı bir surette tanzimi isinde teşriki mesai etmek, fakat bu münakasalari tam bSr hukuk mü • savatı içinde yapmak istiyor.» Italya, Habeşistana kat'î teminat verdi İtalyamn aldığı tedbirler müstemlekelerin himayesini temine matuf alelâde ihtiyat tedbiri irmş IBat taratt bırinci tahlfede\ Kabesistamn Rontadaki maslahatgüzarına kat'î teminat vermiştir. Habeşistan maslahatgüzan ayni teminatı vermekle mukabele etmis ve Italyan hükumetinin bu dostane beyanatından haberdar etmek ü • zere telgraf çekmistir. M. Suvich, Italya tarafindan ittihaz edümis olan tedbirlerin ttalyan müs temlekelerinin himayesüıi temine matuf alelâde bir takim ihtiyat tedbirlerinden ibaret olduğunu soylemistir. M. Suvich ile Habeş maslahatgüzan arasmdaki görütmelerden sonra siyasî mehafil, ihtilâfm muhtelit bir komisyona havalesi mürakün olduğu miita. leasmı ileri sürmekteler ise de müzakeratm şimdiki hali iki tarafm böyle bir usulü kabul edeceklerini tahmine müsaid bulunmamaktadir. Asü müzakereler, Adisababada Habeş ünparatoru üe ttalyan mümessilleri arasmda icra edflmektedir. «Yalnız tüfekle müsellâh 25 ki şilik bir Habeş devriye kolu, mit ralyözlerle mücehhez ttalyan ki taatmm taarruzuaa uğramıstır. lmparatorun evvelce vertniş olduğu emirlere tamamile riayet olunmuş ve herhangi bir devriye kolunun gar> nizon karargâhından 3 kilometro öteye gitmesi yasak edilmiştir.» Liyondan bir manzara (Hamst) Bir kimse » ganda yaptıklartni, TurkTeri vahfi ve memlekelini lermek, onun kıymebarbar dtye Unıttıklarini işltiriz. Bu tini anlamak isterse dısarıya, ya • yfisden Liyon •okaklarinda da böyle baneı Uikelere gitsin. Bea bugüne türkçe konufan adamlara ra»lay«nkadar hiç toprainnızm bu kadar ea yanlarına yakaşmaktan, hatta güzel koktuğunu, göklerknizin bu Türk olduğumuzu belli etmekten kadar berrak ve temiz olduğunu, çekiniyorduk. Fakat bir gün hay • denizin bu kadar iç açıeı ve hayat vanat bahçesini gezerken Türk olverici olduğunu bümiyordum. Ne duğumuzu, bu cinsten bir grupun vakît bmalart kömür parçası gibi gözünden kaçıramadık. Ontart kirli, gfineşi bir veremlinin jrüxü Siz Türksünüzdür, diyerek yagibi soluk, gökleri sise ve kül rengi nımıza yaklafirken gülerek ellerimidumana buianmış Avrupa şehirle • si uktıktan aonra: rini gördümse kendi memleketimde Biz artık o güzel memlekete yaşatnanın ne büyiik saadet oldudcnemiyoruz, dediler. ğunu o zaman öğrendim. Eğer ih Bunun tebebmi ve ne vakit Turtiyar ve kÖhne Avrupayı biraz dokiyeden çıktıklarını sorduğumuz lassaydmtz, hele Lijron gibi dünzaman kaba bir lehçe ve bayağı bir yanm en pis iklimine aahib olmakla cümle ile şu cevabı verdiler: adi çıkmış bir şehirde aylarca o • Mahud Kemal meselesindentursaydınız bana hak verirdiniz. beri ora dan çıkmif isek bir daha girememi* izdir... Acaba bana memleketimi sev • Dahası var.. Bu tenenin dunya diren yalnız mavi gökleri ve engin dant fampiyonu da fstanbulludur. denizi mi? Onu yalnız doğduğum Bütün Avrupa gezetelerinde iımi toprak olduğu içln mi, obam ora • geçen, dansları sinemalarda gös • da bulunduğu için mi «eviyorurn? terilen (Emanoelides) isimli dan • Hayır... Bunu biraz da o memle • ketten çıkan, kovulan, kaçanlardan sörü bir baloda tanıdım. Uzun se • nelerdlr Fransada yerleşmif ve bir dinliyelim: Fransız kızile evlenmif olan bu Kendi toprağımızda oturduklan genc ve güzel delikanlı o akşam müddetçe türkçe konuşmayı kü • baloda en »on danslarından mü • çüklük bilen Rum, Ermeni ve Mu rekkeb bir gösteriş numaraıı yapı•evi yurddaslanmızın bu memle • yordu. Bu fevkalâde danslardan kettea çıkar çıkmaz türkçe konussonra kendiıini iyi tanıyan bir Franmak için cart attıklarını, aralarında sız arkadaş beni sampiyona ve ka • o dille konuşurken kendilerinden nsına takdim etti. Ben onlan tebgeçercesine zevk duyduklarım görike hazırlamrken dansör beoun rürtfinuz. Atîcıa »okaklarında a • TUrk olduğumu öğrenince: dım başmda mutlak türkçe bilea bir Demek benim mecnleketim insana raslarsınız. Postaneye mekden geliyorsunuz? dedi. tub atarken, bir dükkândan tütün O kadar temiz ve açık bir türkçe a.hrken, yahud otelde oda ararken ile konusuyordu ki hayret ettim. sizin TUrk olduğunuzu sezer sez • Bu, tstanbulda yetisen Rum deli • mez hemen: kanlısı da o gece uzun uzun mem • Ah Türk müsünüz? tstanbul* leketimizi metetti, asagı yukarı dan mı geliyorsunuz? Canım memayni sözlerle o toprağa olan sevgi • leket!.. Hiçbir yerde eşi yoktur, sinî ve hasretini anlattı. derler. Bütün bu misaller; bir ara • Bunlar uzun zaman Türkiyede o!ık memleketimizde yaşamıs, onun turtnuf ve mvbadele yüzünden ora hatırasile sarhoş olmuy insanlann yi terketmiş muhacirlerdir. Sizinle yüreklerinde nasır baglamış yası biraz konuşabilmek için yegâne gösterir. Bir de bu ülkeyi hiç ta • mevzu olarak Türk • Yunan dostlu nımadan, oradan bir defa olsun guna «eçiyorlar ve bunu bir siya • geçmeden hasretini çekenlere, ona aet icabı olarak değil, adeta zevkcandan vurulanlara raslıyacaksmız. le •• içten gelerek anlatıyorlar. Fransızlar içinde belki TürkiyeNapolideyiz.. Vezüv yanardağına nin hangi tarafta olduğunu, orada çıkmak için k.'raladığımız otomo nasıl bir hükumet bulunduğunu bilbilin soförü bize Pompei harabe • miyenler pek çoktur. Fakat genc lerini gezdirdikten tonra daha îleri kızlardan, ak sakallı ihtiyarlara kagitmiyor. Yrrmyamalak fransız • dar hepsi (Bosphore = Bogaztçi), casile bize bir yalan uydurup at • (Corne d1 or = Halic) *• lles des latmak istiypr. Sözde dağin yolla • Princes = Adalar) ı tanırlar. Türk nnı kızgm livlar kaplamış, hiçbir olduğunuzu öğrenir ögrenmez iç otomobil çıkamıyormuş.. Biraz evçekerler: •el giden •eyyahlar da geri dön • Orası çok güzel yerdir değil müşler. Bu martavalı tabü yutmumi?.. Ah bir kere görebilseml yoruz. Fakat derdimizi kime anlaAvrupa gazetelerinde memleke • tahm? PoIUIer fransızca bilmiyor. tknize aid bir haber bulunca hemen O aralık aranıızda türkçe konut • göz gezdirirler. Bu haberler içinde tuğumuzu ititen kibar balli, sık çok defa uydurma ve «açma olan • bir mSsyS bize yaklasıyor: lanna da raslanır. Bir gün bakarsı Demek »iz Türksünüz? diyor. ntı; lstanbul aokaklannda yü* binOraaı beoim memleketimdir. tstan leree aç kedinin tabur halinde dobulda doğdum. Orada aç kaldım, lastığını yazarlar. Ertesi gün daha süründüm. OB be« »ene m e l ttal • bilmem neler? Bu uydurraa yazılayay* kaçtım, re p«ra kazandıra. nn yanıbaşında en sağlam haber • Şimdi burada rahatım, fakat o güleri de o gazetelerde bulursunuz. se! tnemleketimi hiç unutamıyo • Meseli Türkiyede dint kifveleria rum. îlk fırsatta tekrar dÖneceğim. yasak edildiğini îngilizce Taymi» Bunu söyliyen tstanbullu bir Mu Türk gazetelerile ayni günde ya« • eevidir. Derdimizi soruyor ve onu dı. Bunun gibi Gazmin (Atatürk) soy ttalyan polisine anlattyor. Polu söad.nı aldığmı ilk defa mektebde förö tersledikten tonra bizi yanarFransız arkadaşlanmızdan duyduk. dağm tepe«ine kadar çıkarmasmi Bir de buradaki ecnebi talebe • emrediyor. Bu Musevi dostun elini lerin Türkiye hakkmdaki «luygu . aıkıp, teşekkür ederek aynlıyonız. lanm oğrenmeğe çalısalım. Tam otoraobil kalkarken arkamızLiyonda Çinliden tutun da Acem dan koşuyor ve yalvanr gibi: ve Amavuda kadar her milletten ea az yirmi otuz talebe vardır. Fa Yanmızda hir tstanbul kartı kat ekseriyet Suriyeli talebelerde * var nt, diyor. Bir parça hasretimi dir. Bunlann hepsi lâfı geçtikçe »öndürecekti! memleketimize karşi takdir ve «evFransadasınız~. Eğer aokak or • gilerini anlatırlar. Bize en fazla tasında bağıra çaftıra tBrkçe konusokuian, hiz'mle konusmaktan en şan, biribirlerîne küfür eden gencfazla «evk duyanlar Suriyelilerdir. lere raslarsanız sakın şaştnayın. Fransa idaresi altında bulunanbu Fransanıa her bflyük şehrinde Türkiyeden kovulmuş veya kaçmtf yüz milletin genclerinden pek çoğu U • yanarlar. Ve sankl leree, binleree Ermeni bulunur. Yal tiklâl atesile bi* Türk talebelerle gorusOrken nı* Liyonda >ekis bia tane Ermeni büyük bir eksikliklerinin tamamlanbanmyormuş. Ekaerin amelelikle hayatını kazanan bu insanlann «eh dıgım hissederler. Hürriyete kavu«majh Srlemek bir rht bir kenannda hususf mahalle • ülküdür. GUzel!.. Ama o ülküye herleri •ardır. Bulann mühim kısmı kesten evvel kendileri inanmalı!. Ermeni isyanmda kaçanlardır. BiHalbuki bunlann iç"nde en ateşli naenaleyh Türk düçmanı olmalan* ve coskun olanlar bile • ki bir iki oı gayet tabiî goruıeliyiz. Nltekira tanedir • çok defa fimidsizlige dübanlarm, dunyanm her kö«esmd« ' füyor ve «Arab birl.gi bir hulyadır> ve her frtatta aleyhimise propa, • Londradan yeni talimat geldi \Baş tarafı birina sahitede] defa aldıklan talimata gore devam edeceklerdir. İngüiz meahfilinde konutmalann bir itilâfla neticeleneceği umulmaktadır. Bu takdirde eski ticaret mu • ahedesinin mühlett bitmeden evvel yenisini imzalamak kabil olacaktır. Şayed yeniden zorluk çıkarsa 15 (ubattan sonra tngiliz mallarmın kontenjandan istifade edemiyece • gine muhakkak nazarile bakılmaktadır. Bu sebeble bu sefer Londradan gelen talimatın bu gibi tedbir • lere mahal vermiyerek yeni bîr itilâf hutulünü kolaylaştıracaği umulmaktadır. Takas yolsuzluğu fez'ekesi Takas yolsuzluğu evrakı henüz ihtısas mahkemesine verilmetnîy • tir. Maamafih fezlekenin pek ya • kıada mahkemeye verilmek ii • zere, Gümrük Basmüdürlüğüne verileceği anlasilmaktadır. Tahkikatı yapmis olan müfettiş Ali Kemal, dün Gümrük Basmüdürü Seyfi ile bir saat kadar görüsmüf tür. diyor. Onlar yese kapılmakta haklıdırlar. Çünkü topu topu Qç mil • yon nüfusu olan Suriye ve Lübnan ahaKsmin yansı müslüman, yansi hıristiyandır. Arab birüğini istiyen, Suriyeye istîklâl kazandırmağa oğrasanlar müslümanlardır. Bunlar da Avrupaya gonderilen talebenin beste birini teskil eder. Diğerleri yani htristiyaalar bu fikre taraftar değildirler. Zira bugünkü Fransız himayesi onlara müslümanlann ya • nıada bir paye vermektedir. Memlekette bütün aandalyaları, büyük postları onlar kapmıslardır. Eğer Suriye müslümanlann gücile istik* lâl kazanırsa bütün bunlann elle • rinden gitmesmden korkarlar. O • nun için bizim uzaktan seyircisi olduğumu z siyasî münakasalarda, bu partinin kaval dinliyen koyunlar gibi sustuklarını ve an sonunda: Suriyeliler Fransız idaresin • den memnundur. Hiçbirsey yapı lamaz! dediklerini görürüz. Çoktanberi Suriyede gözü olan ttalya da bu iküikten istifade ede rek Suriyeye yerleşmeğe çabalar. Ama i»e nasıl girismeli? EvvelA yann, öbür memlekett idare «decek olan bu Suriyeli talebelerin gözü nü boyamak, onların sevgisini kazanmak lâzım.. Bu makaadla ttal • ya, Avrupadaki bütün Suriyeli ta • lebeleri bir araya toplamak gaye • sile her sene Romada büyük bir konferans haznrlar. Noel tatilinde Avrupanın her kösesindeki Suriyeli gencler de bedava bir Roma seya hati yaparlar. Hem de en rahat şekilde seyahat etmek, ttalyada en îyî otellerde kahnak, en temi» ?e kilde yiyip kmek «artile.. Bu konferansta birçok projeler kurulur, Arab birliği yapılmağa çalışılır, hatta Musolini bile biz zat konferansa gelip birkaç lâf atar. Bütün bu yaldızh sSziere, mfit • his para dökerek yapılan propa • gandalara rağtnen Suriyeli genclerin kalbinde için için yanan bir Türk dostluğu vardır. Eski saltanat idaresinden fenalık gordüklerini iddiaya rağmen bir gün Türkiyenin onlara elini uzatmasım ümidle bek • lerler. Suriyeli geae hukuk talebesi Fethallahm bir konuşma arasında •oylediği şu cümleleri hiç unuta • mamt < TSrkiyeden Taktile çok fe • nalık gördük. Fakat bugün imkân bulsaydım hemen Türk olurdum. Çünkü o, en serefli. en asil millet • tir. Türkler tek baslarına büttin bir dünyaya karfi güğüa gerdiler. En güclü milletleri, bütün birlesik kuvvetleri bir anda yenip, memle • ketlerinden dısan attılar ve kimseye boyun iğmiyeeeklerini, daima hür, yajıyacaklannı, herkese bir defa daha anlattılar.» Bir eroinci şebekesi daha (Bat tarafı biHnc* sahl'eâe) dir. Hüviyetleri bu seküde anlaşıidıktan sonra bunlan suç fîstü y?kalamak içra tertibat aîınrmşhr. Evvelisi gece politler ansızın Arnavodköyünde A • merikan mektebi yanmdaki fabrikayi basmifhr ve kaçakçılan suç üstü yakalamışlardv. Bunlardan Ziya khnyagerdir ve eromi kendisi imal etmekte idi. Emil Kapanos fabrikanın kapitalistidir ve halen Eskisehir maden ştrketi müdürüdür. Haydar da bu iki ortağa ev tedarik eden adamdır. Bunlann üçü de suçhtrnu itiraf etmulerdir. Baskra esnasmda bulnnan bb kilo eroin, 8 kilo afyon mahlulü ile fabrikanm malzemesi zabıtaca musadere edihnbtir. Yapılan tahkikat neticesin de fabrikanm baska elenvuılan olmadıgı ve henüz ne piyasaya ve ne de dısan memleketlere ihracat yapümadığı anhşılmiftır. FabrSca henüz yeni kural • nnif bulunmaktadır. Dün, bütün gün suçluiar sorguya çe> kflmis •« tahkikat bittnlmis oldu^un • dan bogön kendileri ihtnas mahkemesine verDeceklerdir. Anlsız bbr haber DBn hir refikimU îpekfilm artîst • lerinden Ferdi Tayfurun eroin kullanma suçüe yakalandıgnn ve üstünde paketler suhur cttiğini ve kayrapederi MahBs Sabahatttnin de mödiriyete çağmldıklarnu yazmışh. Alâkadar makamlardsn Ferdi Tayfurun bSyle bir suçla deffl, aneak bir eroin tahkikatmda maiunvıtma rmiracaat edümek üzere çsğınldıgı öğrenilmiftir. Yeni tayin'er Saylavhfa intihab edilen tedrisat umum müdürü Hasan Alinin yerme Kültür Bakanh»ı zat i f leri müdürü Rasimin ve teftiş isleri relsliğine de esH orta tedrisat müdUrü Cevadm getirileceği haber verilmektedir. Halıcıların bir müracaati Halıcılar, antrepo ücretlerinin mdirilmesi için tekrar müracaatte bulunmuflardır. Tiearet Odastndan baska, Liman idaresi de bu müra • «aati tetkİk etmektedir. Mucaffak Ihmm Roraa 13 (A.A.) Habeşistan maslahatgüzan M. Afvork, Royter ajansı muhabirine demiştir ki: « Italya ile Habeşistan araUnda bir harb çıkacağma, şahsan ihti • mal vermiyorum. Bu meselenin mua lihane bir tarzda halli mümkün olmalıdır.» Maamafih, M. Afvork, hükumetinin bilcümle aykm metabili reddetmek azmmde bulunduğunu da aöyledikten aonra, şu suretle sözüne devam etmiştir: « Vaziyet şudur: Eğer ttal M. Musolini Habeş maglahatguza yanlar Ualual vak'asından ötürü bizden tazminat istemekte ısrar e • rınt kabul edecek decek olur lar sa ki, tarafımııdan Roma 13 (A.A.) M. Musolini sebebiyet verilmiyen bu vak'a es • bugün Habeş maslahatgücarini kabul edecek ve maslahatgüzar kendisine Ha nasında birçok Habeş telef olmuştur, ve eğer ttalya hükumeti LJalu • beş hükumetinin Italyan • Habe^ me • ala kadar olan arazinin kendi malı selesindeki vaziyeti hakkinda izahat bulunduğunu iddia ederse, bizim bi verecektir. esaslar üzerinde uzlaşmamıza itn • ttalyan mebafüL Düçe 3e maslahatkân olmıvacaktır ve o zaman tekgüzar arasindaki görüşmenhı dostane rar Uluslar Kurumuna müracaat ebir neticeye varacağı ümidindedir. deceğiz.» Yalniz Italya 1934 kânunuevvelin • Tarafeynin kavoetleri de fleri türmüf olduğu metalibî tekrar Aden 13 (A.A.) Royter ajanetmektedir t Tazminat hası ve ttalyan mevziine karsı askeri ihtiramat yapU • aı muhabirinden: Buradaki tahminlere göre, Ualmasi. tngütere ber iki tarafa mesdenm hal Ual mıntakasındaki Habeş ve So line kadar isgalleri altmda burman mev raali hududu arasmda bulunan mahmıntaka, zDeri askeri bakimdan takviye etme • suldar ve suyu bol olan tehlikede olan yegâne mıntakadır. mek teküfinde bulunmustur. Bu civar dağlannda gıdaî mad • Ingüizler hâdiseyi natd deler ve membaların azlığından dogorayorlar? layı Eritrede harb tehlikesi olraa Londra 13 (A.A.) Avam Kadığı zannediliyor. marasında sorulan bir suale ceva • Söylendiğine göre, bugün ttal ben Sir Con Simon bilhassa de • ya Somalisinde 4,000 ve Eritrede miştir ki: 30,000 ttalyan müstemleke askeri « ttalyan Hariciye Baskanh vardır. ğvıdan isteailen malum ata cevab olKanşıklık olduğu takdirde bu somak üzere Romadaki tngiliz sefinuocular, Solamıya nakledilebilir • rine Somalı ile Habeşistan arastn ler ve yerlerine, Eritrenin havası daki hudud üzerinde son zamanlardaha iyi olduğundan metropol as da çıkmıs olan hâdiseler dolayısile kerleri getirüebilir. ttalya hükumetinin tedafüfî bir ihHabeş kuvvetleri, bazi mehafilde tiyat tedbiri olmak üzere iki firka 200.000 kişi olarak tahmin edilmekaskeri seferber îlân etmif olduğu tedir. bildirilmiftir. Bu iki fırkanm mevFrannz gazetelerinin haberleri cudu takriben 30 bin kisiye baliğ ve miitalealan olmaktadır. Paris 13 (A.A.) ttalya Ha Bundan baska tngiltere hüku • beş ihtilâfı, efkân umumiye nazametine bu ihtiyat tedbirlerinin hiç rında hayli tehdidkâr bir mahiyet bir zaman ltalyan hükumetinin mearzetmektedir. Ancak, gazeteler, seleyi Habeşistan ile yapacaği doğmuslihane bir tesviye tarzı bulmağf rudan doğruya müzakerelerle dosçalışan diplomasinin gayretlerine tane bir surette halletmek için simgüveniyorlar. diye kadar »arfetmi» ve halen sarPöti Pariziyen, lngiliz maslahatfetmekte olduğu mesaiyi terkede • güzannın dün akşam hariciye k i • ceği manasına gelemiyeceği de biltibi umumlsile bu mesele hakkm dirilmistir. da görüşmüş olduğunu haber verdik* Ayni zamanda tngiltere hüku • ten sonra diyor ki: «ttalyanın ha • metine uzun müddettenberi münazırlanması makuldür. Çünkü Somali ziünfih mıntakayı isgal etmekte ohudud boyuna on binleree adam lan ttalyan kıtaatınm bu mıntaka yerleştirildiği muhakkaktır. M. Mudan kat'iyyen ileri gitmediği, büâkis solini icab ederse, kuvvetle mukaAdisababadaki ttalyan elçistne Habele etmek arzusundadır.» beş hükumetile müzakereye giriş mesi için talimat verilmi* olduğu da Figaro gazetesî, ilk Ualual hâ • bildirilmistir. diselerini müteakıb derpiş edilen müzakerelerin henüz başlanmadı • Sir Con Simon, Adisababadaki ğına esef ederek diyor ki: «İki fırtngiliz elçisine bu roüzakerelerin kayı seferber etmekle, M. Musolini muvaffakiyetle neticelenmesine mebelki sadece silâh elde olarak müdar olmak üzere tavassutta bulunzakereye girişmek amacını gütmüsması için mezuniyet ve salâhiyet vetür.> rilmis olduğunu ilâve eylemistir. Sir John Simon bundan sonra demişMatinin Roma muhabirine göre, tir ki: Habeşistan ne tazminat ne de ta • «Habeşistan hükumeti Ulusar Kuru vizat vermek taraftan değildir. Zimu genel kâtibliğine tevdi etmis oldura hiçbir taarruzda bulunmadığı giğu mektubdaki taahhüdüne sadık kal. bi bâdiselerin vuku bulduğu yer miş olduğunu ve yeni bir takim hâdiseler, hep kendi arazisi dahilindedir. lerin zuhuruna mâni olunmasi için icab Habeş tmparatoru, Uluslar kuruedenlere şiddetli emirler vennis bulunmuaun hakemliğini kabul etmeğe duğunu beyan etmektedir. hazır olduğu gibi, sulha taraftar Benim büdiğime gore bundan basolmakla beraber memleketinin iska ne Habeşistan ve ne ttalya Uluslar tiklâl ve tamamiyeti mülkiyesini d< Kurumuna herhangi bir müracaatte bu saydırmağa azmetmistir. lunmuş değüdirler.» Jurnal da diyor ki: «Bu ihtilâf, Diğer bir suale cevab veren Sir John Uluslar Kurumu içm çetin bir ira Simon demiştir ki: tihandır. Ortada iki şık vardır: E«Bizim bu meseledeki vaziyetfmiz ğer Uluslar Kurumunun tavassutu sudur: Her iki memleketle de iyi müna aranmazsa, bu, kurumun iflâsım sebetlerde bulunmakta olduğumuzdan ilân etmek demektir. Ve eğer ta meseJenin muslibane bir surette tesvivassutu aranırsa, o zaman da, Ulusyesi için eliraizden geleni yapmak istelar kurumu müdahalesinin faidesizriz.» liği bir kere daha gösterilmiş ola cakttr.» Habeşittamn tekzibi Eko dö Pari de kezalik, Cenevrenin Adisababa 13 (A.A.) Royter gene için den çdcılmaz bir mesele ile ajansı muhabirinden ı karsılasacağı mütaleasmdadır. Hudud hâdiselerine daîr neşrolunan resmî bir tebliğde «Gerlogubi» Popüler, M. Musolininin h»rbe kaHabeş garnizonunun hiçbir taar • dar varmaksızuı müspet neticeler elde ruzda butunmamış olduğu bîldi * etmeŞe matuf bir sivaset takib etmekriliyor. Bu jrarniron, 2 şubatta «Afte bulunduğuna zahibdir:« Mu«olini dub» da ttalyan kıtaatını kusatmak Habşistan üzerinde hukukan değilse tesebbüsünde asla bulunmamıstır. de fîlen bir himaye tesis etmek istıvor. 291 tarihinde Gerlogubi civarınUluslar Kurumunun uykudan uyanmadaki hâdiselerden yana da Habef sı lâzımdır.» demektedir. tebliği şu malumatı veriyor» Habeşistamn karart