Katalog

Cumhnriy^t.' 25 Eylul 1934 ınsan once Maymun muidi? 2 Dünkü kısmın hulâsası [Dikkat gazetesinin yazı ocVısında muharrİTİeT ınsanlık hayvanhk tefri kası üzerinde münakaşa ediyorlar. Bu sırada içeri garip şekilde giyinmiş bir adam giriyor: Filozof Mullâ Lâhutî E fendi! Ziyaretçi başmuharriri görmek îstiyor ve muharrirler ayni mevzu ü zerinde mübahasaya girişiyor. ] AIi Salâhi Buyurunuz. Biraz dinleniniz. Haber verelim. FUezof gösterilen sandalyaya oturarak: Teşekkür ederim.. Muharrirlerden biri bu mühim z:var«»ti başmuharrire yetiştirmeğe grder. Muliâ Lâhutî Efendi yazılarını bırakıp kendini dinlemeğe hazırlanmıs çehrelere dönerek: Efendim aleyhimde neşrettiğiniz son ıtakalelerden iki»i çok şiddetlidir. Birindeki imza Enîs Buhari, öteki Ruşen Zamirdir. Asıl mı? Müstear mı? Bu isimler kim bilir? Bütür sözler, iddialar softa koku • yor. Görünen hakikat işte budur. Lâtif Sezai Her yenilik halkca fena bir telâkki ile karşılanır. Zatıâliniz bizden iyi bilirsiniz. Selefiniz meşhur Ingiliz filozofu Darwin, nazariyesini tneydana koydu ğu zaman ayni hücumlara uğramamış mıydı? Evet fakat e vakitten bu ane kadar heraen üç rubu asırhk bir zaman geçti. Bazı cihetlerden ilerli yorsak bazılanndan da kıçın kıçın geri gîdiyoruz. takmdıklan medenî ünvamna rağmen insanlar gittikçe vahşileşiyorlar... Tanklar, tayyare bombalan, boğucu gazler.. tşte bu ölüm icatlarından dehalarına şeref arıyorlar. Ahlâkî düşkür.lüklerine başka delil düşünmeğe bacet var mı? Bir millet diğer milletlerin hayatlaona tırpan attıktan sonra tsrafilin surunu ü fürm«*k istiyor. Fikret Şükrü Efendi hazret leri bugünün dünya siyasetini de biliyorsunu... Malum.. Koca kürre birkaç avucım içinde hokkabaz yuvarla • ğına çevrildi.. Felsefe, ilim, moral, akıl, itidal, hakkaniyet, adalet hep sustu. BUtün hayvanî şiddetile canavarhk baş gösterdi. İnsanî ruhumuzda yırtıcı hayvanların verase tini taşıdığımız apaçık görülüyor.. Çakallarla, kurtlarla kan kardeşiyiz... Darwinismeden sonra insanın hangi asıldan hudus ettiğine dair ortaya bir nazariye kooıuldu mu? Hilkat mikyasında bizim alt tabakamızda maymunlar var. Bazı uzvlyetlerimizce onlara çok benzi yoruz. Bu akrabalığıtnızı tetkike kalkışınca: « Vav biz maymun mu imisiz? Hâşa liimme hâşa!» Nidalarına küfürlT karıştınla rak kıyametler kopuyor. Dur behey kan dökücü insan oğlu!. Maymu • nun bu işe erecek kadar aklı ve nutuk kudreti olsa bu akrabalıği ret için senden evvel o hayvan telâşa düşer., Maymunlar bu kan kardeşliğini şeref bilmiyecek kadar ken Bugünkü Türk kadını Bursadan kaçaa katîl Izzet Zabıtamız tarafından burada yakalandı 20 eylulde, Bursanın Samanlık kö • yünde Krzım cğlu Lâb'f namında bir köylüyü camiden çıkarken üzerine saldırarak tabanca i!e öldi?ren Arif oğlu İzzet Bursa zabıtasmın eünden yakası • nı kurtararak tstanbula kaçmıstı. Dün avni köyden Yakuo Efendi nam»nda d'ğer bir köy'ü zabıtrsya mü racaatle kati! Izzeti gördü&ünü ihbar etmiş. bunun üzerine derhal faaliyete gecilmis ve kat;l zabıtamızın pencesine düsmüıstür. Katil fzzet istirvabında cürmünü itiraf etnvstir. K?t:lin üz'erinde bir bi'ak ve b'r t>lranc!« zuhur etmiş ve müeHilm!slir. Tahk:kat devam et Yazam Hüseyin Rahmi dilerini ahlâkan insanlardan yüksek addetseler sezadır. İcısan oğlu sen ne patırdı edip duruyorsun. Bu nisbetten hazer bizden önce o hay vanlâra düşer... Filezof böylece boşanmağa ve • sîle arar bir coşkunluğa düşerken basmuharririn yanına giden genç odaya dönerek: Efendi hazretleri buyurunuz beyefrndi sizi bekliyor. Dedi. FUezof kalktı. Her muharriri ufak bir baş işaretile selâmlıyarak yüriidü. Mullâ Lâhutî odadan çıktıktan sonra muharrirler bu adam hak • kında peyda ettikleri fikirleri biribirinden sorar gibi bakışıyoclardı. Nihayet Enver Hakkı dilinin ucundaki istifhamı salıverdi: Bu Lâhutî babaya ne dersi nlz? Atıf Nuri Emsali gibi bu da paradoksal bir tipe benziyor. Fîkret Sükrii Azizim, böyle adamlar paradoksallaşmadıkça meşhur olamazlar. Niçeyi (Nietzsche) yi büyük bir misal olarak arzede • bilirim. O zamana kadar ağız açmamı? oln Bahattin Salih: Geç canım geç... Fikret Şükrü • Neyi geçe yim? Bahaltin Salih Kıtıpiyoz lâfları. Fikret Şükrü Sözümün neresi kıtıpiyoz.. Bahattin Salih Niçe bir deli idi. Bu adam da budalaya benzi • yor.. Bizde delinin bile iyisi çık • maz.. . Enver Hakkı Bahattin durur durur da bir cevher yutnurtlar ki al da lâfı rafa koy.. Lâtif Sezai Bahattin dehaları çekemez, kıskanır. Onlar için iyi dediğini hiç işitmediın. Fikret Şükrü Zavallı Baha Türkijede muharrir doğacağına keşke Almanyada Niçe gibi bir deli olsaydı. " v ' Enver Hakkı Türkiyede meşhur deli yok müdur sânkî? Birkaç şair sayabilirim. Lâtif Sezai Mazhar Osman Beyin sicilinde kaç sair, kaç edip var acaba? Bahattin Doktorun hususî bir defteri varmış. Onda pansiyona gelenler değil gelecekler kayitli imiş.. Atıf Nuri Bu defteri çalsak ta çıldıracakların isimlerini gazete ile neşretsek.. Fikret Şükrü Sürikn çoğalır. Bahattin Amma beiki ertesi günü gazete kapanır.. Fikret Şükrü Bahse avdet edelım. Mullâya paradoksal diyor sunuz Ama bu adamın görüş zaviyesi açık. İnsanlarla hayvanları hemen hemen birleştiriyor. Atıf Nuri Büsbütün haksız mı söylüyor sanki? Biz insanlar hayvanlara karşı zekâmızla öğü • nüvoruz. Hayvanlarda zekâ yok mu? Tıpkı bir insan gibi terbiye aln.ıyorlar mı? At cambarzhane lerinde, bazı sahnelerde numara yapan artist hayvanları inkâr edebilecek miyiz? (Mabadi var) îstiklâl Harbindekî yararlık ve cesaretile temayüz etmiştir Tan gazetesi, dünya kadınları hakkında açtıği ankette kadınlanmızdan sitayişle bahsediyor Fransızca Tan gazetes'nin, dünya kadınları hakkmda bir anket açtığını ve bu ankette Türk kadınma ehemmi yetli bir mevki verdiğini yazmış ve bu makalenin birincisini dün neşretmiştik. Makalen:n mabadini de bugün neşrediycruz: Yeni medenî kanunun ikin • ci bir neticesi de, esas itibarile •'Taaddüdü zev catın» ortadan kalkmnsına yar> dım etmiş olmasıdır. Esas itibarile diyoıuz, cünkü bu kanun meriyete gireli sskiz seneden fazla bir zaman olduğu halde, henüz bazı yerlerde «taaddüdü zevcat» devam etmekte, yani ayni saçak altında birkaç ka dınla vaşamak için bilelere teves • sül olunmaktadır. Bugün medenî kanunun menettiği evlilikler, her şeye raSrnen bazı haklarını ko^u • yan ve kendisine bir takım fayda lar temin eden asıl meşru kadm tarafından himaye görmektedir. Fakat daima uyanık duran hükumet otoritesi, kamınlarda bu cürümlere karşı büyük bir şiddet göstermektedir. Neticede «taaddüdü zevcat» ve gayrimesru cocukların doğumu azalmaktadır. Nenredilen bir karar. name ile, ekseriya cürüm ortaği bulunan ihmalkâr ana ve babanm kusuru yüzünden ahvali medeniye haricinde yaşıyan gayrimesru ço cuklarm nüfusa kaydettirilmesi mecburi tutulmakta ve buna muhalif harekette bulunanlar ağır cezalara çarpılmaktadır. Bu emirnam© üzerine yüz binlerle gayrimesru çocuk meydana çıkarılmıs ve nüfusa kaydettirilmistir. Bundan başka hükumet, tereke ve miras mesele lerinde çıkması muhtemel olan kansıkhğm onüne gecmek için, yeniden nüfusa kaydedilen cocukların meşruiyetini de tasdik ettirmekte dir. Yeni medenî kanun, dinî kanun • lar zamamnda adedi büyük yekunları bulan bof^nmamn da önüne geçmiş oluyor. Bir zamanlar boşamak hakkı yalniz kocanındı. Hal buki şimdi vaziyet böyle değildir. Bugün kadm da medenî kanunun kendisine bahşettiği müsavi haklarla, boşanmayı istiyebilir ve sebep lerini göstererek isteğini kabul et tirebilir. Artık Türkiyede boşanma mua meleleri, bir zaman olduğu gibi sade ve seri değildir. Bu mesele yalnır kocanın keyfine tâbi tutulmamak ta, diğer memleketlerde olduğu gibi bir muhakeme neticesinde hal ledilmektedir. Yüksek tabaka, orta halli aileler, san'at ve ticaret sınıfı, diğer memleketlerde aile ihtilâflarimn önüne geçmek için riayet edilen bir takım ihtimamlara katlanmaktadırlar. Bilhassa medenî kanunun tatbikını müteakıp küçük sınıflar arasmda boşanma vak'aları ehemmiyetli bir surette azalmıştı. Fakat bilâhare, hissiyatın hicbir rol oynamadığı sebep e!r altında gene artmıştır. Buhran, aile ocaklannda da tahribat yapmışrnr. Türk kadını, hiçbir takyide tâbi tutıilmadan herhangi bir san'at subesinde cahşmak hakkını da almıştır. Şimdiye kadar yalniz erkekler tarafından görülen işlere işticak meselesi, bilhassa gebelik devirle rinde faaliyetlerini tenkis ve tahdit etmek mecburiyetinde kalan evli kadtnlara bazı imtiyazlar bahşo • lunmasina lüzum göstermektedir. Gebelik meselesi henüz ciddî bnr surette itibara ahnmadığı gibi, şimdiki halde tetkik edilmekte olan iş kanunu kabul ve tatbik olunmadıkça bu vaziyetin cnüne gecilemiye cektir. Vazıı kanunun, gebelik meselesile beraber doğum meselesine de ehemmiyet vermesi icap eder. Halbuki doğumu kolaylaştırmak söyle dursun himaye etmek için bile hicbir şey yapılmamıştır. Kadm, paırlamentoya aza olarak iştirak ettiği gün, nüfusun arttırıl ması, çocuk hıfzıssıbhası, evli ka dının himayesi mevzularının müzakeresi de günün en ehemmiyetli meselesini teşkil eyliyecektir. Bir çok ecnebi kadtn birlikleri, bilhassa müşkül şerait altında gösterdikleri gayret ve sadakatlerini takdir ettikleri Türk hemşirelerini ziyaret için Türkiyeye murahhaslar göndermektedicler. Bu murahhas lar memleketlerindeki binalannı RADYO J/ J ÎSTANBUL: j emil 18,30 plâk neşrlyatı . 19 Mesfut Ce Bey taraJmdan çocuklara masal . 19.Î0 Türk muslki neşriyatı: (Stüdyo saz heyeti ve Yaşar Bey, Emel ve Mehlika Ha| nımlar . 21,20 Ajans ve borsa haberleri . 21,30 Cemal Reşit, Laşinski, İzzet Nezlh, Mes'ut Cemil tarafından klâsik musikl . 21,45 Münir Nurettin Bey ve arkadaşlan. VİYANA: , 17^0 cocukların zamanı . 17,45 konser18,40 iklndi konseri . 19,10 üç kısa mu t&habe . 20,15 millî neşriyat . 20,35 eğ lencell İtalyan musîklsi 21,55 Avusturyi gecesi . 22,25 edeb! neşriyat 23,35 ak şam haberleri, hava raporu . 23,55 dans havalan . 1,35 gramofonla gece konseri. BERLtN: ' 17,05 ikindi konseri . 18,35 gramofonla dans havalan 19,05 haberler . 19,40 komedi 19,55 konser: Şumanm eserlerL 20,45 günün akislerl . 21,05 haberler 21,20 besteli manzume . 22,10 orkestra konseri 21,25 haberler 23,55 dans ha. vaları. BÜKRES: 18,05 eğlenceli konser 19,20 konser 20,05 radyoda universıte . 20,20 gramo fon . 20,50 konferans 21,05 salon orkes. trasınm konseri: Bethovenin eserleri 22,05 konferans 22,20 Bethoven konserlnin mabadi . 23,05 haberler. FRANKFURT: 17,05 ikindi kons«ri . 18.50 avcı şarfc!lan . 19,05 ctomobile ait neşriyat . 19,20 iktısadiyat ve çalışma . 19,30 ltalyanca ders 19,55 eğlenceli konser . 20,50 gü nün akisleri . 21,05 haberler 21,15 Şu. mamn bilinmiyen şarkıları . 22,15 eğlenceli konser . 23,25 haberler 23,40 neler bilmeU? . 24,05 orkestra konseri . 1,05 gramofonla gece musiklsL VARŞOVA: 18,05 fceman konseri 18,30 konferans. 18,40 hafif musikl konseri . 19,20 tagannl konseri 19,50 edebî neşriyat. 20,05 mandolin konseri 20,25 konterans . 20,35 mandolln konserinin devamı 21.50 ha. berler . 22,05 akşam konseri . 23,05 konser . 23,20 dans havalan. Zavallı amelenn agzından kan bosandı Dün gece saat 4 sıralarında Tünelde tramvayların temizliğine bakan ameleden Hâmit oğlu tzzet bulundu«ru vagon içerisine düfmüs ve ağzındar, kan boşanmıstır. Zavallı amele derhal Beyoğlu hastanesine scvkedilmiştir. tstiMâl Harbinde sırhnda mermi taşıyan Türk kadını görmek, kullandıkları usullerden istifade etmek ve hususile kendileri • le iş ortaklığında bulunmak için, Türk kadınlarını Avrupa ve Amerikaya seyahate davet ediyorlar. Gecenlerde bir Amerikalı kadm grupu tstanbuldan geçerken Türk hemşi . relerine, Amerikaya gitmeği teklif etmişlerdir. Nezaket icabı olarak iyi bir su rette karsılanan bu davete icabet edilmemiştir. Bunun sebep leri ne • dir? Bu davete karsı Iâkayt kaid'ıklarından dolayı hayreti mucip olan Türk kadınları diyorlar ki: «Bizce içtimaî ve meslekî birlik henüz manasız bir sözdür. Simdi den bu meseleye ehemmiyet verip diğer daha nazik işleri, yani kadı • nm talim ve terbiyesini ibmal edemeyiz. ljte bizi en ziyade alâkadar eden nokta bu<fur. Anadoludakî kız kardeşlerimiz, bu bakimdan yükseldikleri zamandır ki, bizce milletler arası kadmlarla is basında ortaklık etmek kabil olabilecektir.» Geçen sene Türk Kadın Birliğî azalan Anadoluda seyahate çıktıklan zaman, sırf mahallî meselelerin hallile uğraşmışlardır. Bir takım komisyonlar vilâyet leri gezerek köy kadınlarına, vazi yetlerine uygun olan yeni usulleri kabul ettikleri takdirde menfaatleri lebine büyük bir hizmet görmüş olacaklarmı, müşkUlâtla ispata calişmışlardır. Bu komisyonlar bil hassa talim ve tedris meselelerile beraber umuma ait ve çocuk hıfzıssıhhası üzerinde durmuşlardır. Ko misyon seyahati esnasında, temiz • lik ve çocuk yetiştirmek hususunda Anadoluda kat'î bir cehalet hükihn sürdüğünü görmüştür. Makale sahibi bundan sonra sözüne hulâsaten söyle devam ediyor: «Bununla beraber, Kadm Birliği azalarınin Anadoludaki seyahatleri neticesiz kalmamiftır. TüVk kadın • Iannm okutulması ve temizliğin tamimi esası dahilinde olan bu seya • hatlere devam edilmeğe karar ve rilmiştir. Türk kadını, muasırı erkekle bir noktada bif leşmektedir. An'ane ve millî zafer fikirleri kendisinde yeni doğan, memleketine karşı vazifelerini idrak etmeğe başhyan Türk kadını, evvellleri Iâkayt kaldığı vatanperverliğini, misallerile ispat edebilmiştir. Yeni yaşayış şartlan Türk kadı mnda en asil heyecan hislerinin teşekkülüne yardım etmiş olmakla beraber, vatanperverliğini izhar erfecek vesileleri nadiıren bulabilmiştir: Türk kadım, bürriyetine kavu sacağı sıralarda, yani iştiklâl har binde gösterdiği yararlık ve cesa retile temayüz etmiştir. Bugün Türkiyede herşey değiş mistir. Artık keyfine göre her istediğini yapmağa çalışan bir halife ve hilâfet makamı kalmamıştır. Muharrir sözüne şöyle nihayet veriyor: «Bütün bu tetkikattan sonra Türk kadınının içtimaî muvaffakiyetini şu suretle hulâsa edebiliriz: Türk kadını, kendi ırkının çarçevesi içinde asrî medeniyeti tam manasile hayatına uydurabilmektedlr.» Agırceza reisi hasta Ağirceza mahkemesi reisi Azîz »e azadan Kemal Beyler rahatsız bulundukları cihetle iki gündenberi vrzifelerine gelememektedirler. Dün mahkeme; azadan Sakip Beyic riyasetinde toplanmıs ve hukuk azasından Muazzez Hanım da heyete istirak etmek suretile islere bakilmıştır. Evrakı yenileme bürosunun işleri Adliye yangınında yanan evrakı yenilemek üzere teşekkül eden yenileme bürolarına yapılan rnüracaat müddeti bitmis olduğundan bürolar elde mevcut islerin tasfiyesile tnesgu! bulunmaktadrrla'r. Bu tasfiye muamelesi de kânunuevvel sonuna kadar nihayetleoecektir. Ondan sonra bürolarm isgal eylemekte olduğu Adliye dairesinin birinci katındaki üç odadan biri baroya, ikisi de icra dairesine tahsis edilecektir. c Yeni eserler Ayın tarihi • \ M. Dokidisin davası Çıplaklar cemiyetine mensup olduğu için zevcesi Madam Sultana ile aralarında îhtilâf çıkan Dimitri Dokidis Efendi zevcesinin yanında bulunan çocuklarını kendi yanına almak istediği cihetle is mahke meye intikal etmişti. Dün bu davaya üçüncü hukuk mahkemesi tahkikat hâkimliğince bakılmış Madam Sultana çocuklarını vermemekte ısrar etmiştir. Tahkikat hâkimi evrakı mahkemeye sevketmiştir. Bir hırsız 6 aya mahkum oldu Çarşıkapıda oturan Cahit Beyin evinden bundan bir tnüddet evvel baz' eşya çalmakla suçlu thsanm muhakemesi dün üçüncü ceza mahkenıciinde neticelenmiş, cürüm »abit görülerek altı ay hapsine karar verilmiştir. Matbuat Umum Müdürlüğü tarafın dan çıkanlan «Ayın Tarihi> nin yedinci sayısı intişar etmiştir. Bu sayının ilk 57 sahifesi İran Şehinşahı Hz. nin Türkiyedeki seyahatinin veslkalara müstenit btr tarihçesine ve müşarünileyhin Tür kiye seyahati dolayısile gazetelerde çıkan yazıların mühim parçalanna tahsis edilmiştir. Mecmuada, gerek Türkiyede ve gerekse ecnebi memleketlerinde vukua gelen bütün kayde değer hâdlseler tasnif ve tesbit edllmiştir. Milletler Cemiyetinin silâhsızlanma müzakereleri ve diğer faaliyetleri de ayrıca bir mevki işgal etmektedir. Mecmuanın son kısmını teşkil eden kültür bahsinde, Amerlkanın sabık Türkiye sefirl tarafından Türkiye hajkkında yazılan eserin bir kısmı bulunmaktadır. Bundan başka içtlmal, sıhhi bahlslerle edebiyat, dil ve güzel san'tlere daır mütalealar, Türk yazıcıları elinden çıkmış yazılarla ecnebi gazetelerinden ter cüme edilmiş içtimai makaleler vardır. Eserin sonunda Fransa meb'usan meclsi hariciye encümeni reislnin <Cihan siyasetine umumî bir bakış» ismi altında gayet lhatalı bir makalesi mevcuttur. Eskişehir Halkevi mecmuası Eskişehir Halkevi tarafından çıkanlan Halkevi mecmuasının 30 ağustos zafer ve kurtuluş nüshası güzel yazılarla intişar etmiştir. TEŞEKKÜR Bu hafta rahmeti rahmana kavusan yegâne oğîumuz Bostancı ec zacısı Vefik Razi Beyin ufulü mü nasebetile cenazede hazır bulun • mak ve mektup ve telgrafla tazi yette bulunarak unutamıyacağmuz kederlerimize iştirak eden muhte rem akraba ve dostlanmıza teşekkür ederiz. Yanyalı merhum Şeyh Razi Efendinin reftkası: İffet, kerimesi: Muzaffer. TEŞEKKÜR Kereste tüccarı llyas Fehmi oğlu Yakup Hilmi Beyin cenazesini ebedî metfenine kadar takip eden, bizzat ve mektup, tel yazılarile taziye ve teselli Iutfunda bulunan yüksek duygulu dostlanmıza ayrı aycı te şekküre teessürümüz mani olduğundan muhterem Cumhuriyet gazete sinin tavassutile minnet ve şükranlarımızı söyleriz. İlyas Fehmi oğlu: Saim, Yakup Hilmi oğlu: Zeki. 27 eylül perşembe akşamınHan itibaren bir «an'at e«eıi T D R K Bir Gönül Böyle Avlandı Neşell anlar ... Hâzin ıtiraflar ... Hevtcanlı saat'er... T atlı ıztıraplar Pariste 20 av rniitemad ven gösterilen bu şaheser, cazibtdar yıldız FRANCta'ın şımdıye kadar \aptıgı en güzel filmidir. Mutlaka görünüz • yerlerinizi evvclden temin ediniz F vatlr I oca 300 200 I üks f 5 Ko tuk 50 birmci 30 Vlüstesna ve vüksek S i NE N A S I N D A F R A N C I S Kok kömürU fiyatları ücuzlıyacak Hükum«t, memlekette kok kö • mürünün ihtikâr dentlecek kadar pahalı satılmasına karşı bu sene tedbir ler almağa karar vermiştir. Bu hususta Belediyeler ikaz edilecek ve ts ban kasile Sümer Bankın Zonguldakta müştereken yaptırdığı sömi kok ve sömi antrasit fabrikasımn imalâtile yakılacak kömür piyasası normal hadde indirilecektir. Bu sene odun ve mangal köraürü yerine kok, sömi kok, sömi antırasitin isınma va sıtası olarak kullanılması resmî dairelere bildirilmrçtir. İstanbulda kok kömürünün tonunun 1 4 1 5 liraya «atılması kabil olduğu tesbit ed'il mistir. Türk kömürlerinden maada son senede İstanbulda 65 bin küsur lira kıymetinde 800 bin kilo ecnebi kötnürü satılmıştu*. K A Y KAY • • • • Önümüzdeki perşembe matinelerden itibaren g^% ^^m ^Jf sineması, gençlere gençliğe zevk W^ fl* ^^k. ve neşeyi sevenlere tabsis edilmiştir: m "• " Ç U N K U: baştan nı>a\cte kadar eg'enceii heyecanli ve çok ÇILGIN ı idiısızca söziii büvuk him sızı WİLLİAM HAİNES MAGDE EVANS CONRAD NAGEL kahkahadan bajtltacaktır. Baş roilerde : HAYAT harekerli bir mevzua malik Askerlik işleri Kadıköy askerlik şubesinden: Teşrinievvel 934 celbinde: Sevkedilme miş 324 327, 328 ve 329 doğumlu efrat ile bilcümle 316 329 bakaya efradı sevkolunacaktır. 2 Deniz sınıfı için içtima günü 13 teşrinievvel 934 bu sınıftan bsdel vere cekler 11 teşrinievvel 934 akşamma kadar kabul edilecektir. 3 Diğer sınıfların içtima günü 24 teşrinievvel 934 ve bedel verecekler ise 23 teşrinievvel 934 akşamma kadardır. • Şubeye davet Istanbul Yumurtacılar Birligi Türkiye yumurtacılığının ıslah ve mkişafı maksadile teşekkül eden tstanbul yumurta ihracatçılar birliğmin tescil muamelesi bitmis olduğundan birlik faaliyete geçmiştir. Birlik reisliğine yumurta ihracatçılarından Guzinalı Ahmet Bey seçilmistir. tslâm zade damadı Fethi, Andon ve Jozef Papu Beylor d"e birliğin azasıdır. ( UNlTED ARTISTS ) in muhttşem vc muazzam Frans'zca söziii b r sahesjrıdir Oyıtıyaniar: ELISABETH BERGNER v« DOUGLAS FAİRBANKS oğlu Büyük Katerina Bu perşembe akşamı S A R A Y "llâver.n : l<)\ |L R\ Al Ask, Kin, Entrika ve ihtıras fılmi olan sinemasında Maruf Teksayf kaputları daima böyle kapalı zarf derununda eczaoeierde satılır.