29 Nisan 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
hazıran ı TELGPAF MABERLERIİE GUN fiü. Deniz konferansından da Deniz altında saray AN KARA MEKTUPLARl zsoy,, pıyesı Bulgaristandald Türk emlâki ümit kalmadı n D talyada, ihtiyar bir dalgıç, bat mıs vapur! ardan çıkardığı altın Amerikalılar çok bedbin, konferansın mutlak surette akamete ugrayacağını söylüyorlar Londra 2 4 (A.A.) tngiliz ve Amerikan mütehassıslan arasında, 1935 deniz konferansma müteallik iptidaî müzakerat, Londrada devam ededursun, Fransa, ttalyanın otuz beşer bin tonluk iki zırhh inşa etmek niyetinden son derece kuşkulanmaktadır. Zira onun noktai nazaruia göre, Italya deniz kuvvetinin böyle mahsus bir turette artbrdması, ttalyanın sarih bir hakkı olmakla beraber, herhalde kendi aleyhine roüteveccihtir. Anterika matbuatı, tngilterenin, harp donanmalarınm takviyesi için bazı tekIiflerde bulunduğunu yazmışbr. Bu baber, müzakereye tâbi bazı fikirlerin ortaya atılmış olmasmdan galattır. Diğer taraftan, Vasington müsahitleri pek bedbinane mütalealar yüriit mektedirler. Bunlar 1935 deniz kon feransmın mutlaka akamete ugnyaca«ı kanaatindedirler. Ancak şoraa kaydedilmelidir ki, halen cereyan etmek te olan iptidai müzakerder mahremane mahiyette olup, hiçbir karara miincer olamaz. tngiliz bahriye birinci lordunun beyanatı Vorçester 24 (A.A.) Bahriye birinci lordu Sir Bolton Eyres Monsel, dünkü gün muhafszakârlann bir içti mamda irat eylediği nutukta demistir ki: « Ingfltere, beynelmilel silâblan bırakma hulyasını kendi başına tahakkuk ettiremiyeceği cihetle roillî müdafaamızm ihtiyaçlannı nazan itibara almamızın zamam çoktan gelmistir.» Lort Monsel, Ingilterenin, teslihat masraflannda «ekiz senedenberi yüzde 16 tenkihat yapan yegâne devlet oldugunu hatdattıktan sonra, Britanya imparatorluğunan kuvvetli bir donanmaya muhtaç bulunduğunu şu suretle teyit etmistir: « Ihtiyaçlarunıza tekabiil edecek bir donanma, cihan müsalemetinin istikrarma herşeyden fazla hizmet ede cektir.» Zilede şiddetli •••"»mnmmHmillllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllılıııımurimn.11111 Fransız Hariciye Nazırı Belgratta M. Bartu bugün Kralla görüşecek Bîîgrat 24 ( Â X 7 Fransız Ha riciye Nazm M. Bartu, dün saat 16 da Yugoslavyantn lüks vapuru olan Kral Aleksandr vapurîle Orsovadan hare ket etmistir. M. Bartu, M. Yevtiç na . mına Hariciye Nazır muavmi M. Pu riçle Fransanın Belgrat elciti ve birçok «ahsiyetler tarafmdan selâmlanmışbr. Vapur Tuna boyunca flerlerken YugosIavya halkı Fransız Nazınra bararetle a!kı«Iamifhr. Vapur taat 19 da Donji Milânoviç limanına muvasalât etmistir. Nazır geceyi burada geçirmifh'r. Bu sabah oradan h«reket ve saat 17 de Belgrada muvasalât edecektir. M. Bartu, vapurda Yugoslav mat • buatuıa su bevanatta buluıunustur: * Memleketinizin ihyası eserine tazimlerimi ifade için gdiyorum. Fa ziletleri, eesaret ve mukavemeti men kıbe haline gelen bir ırka mensup ba lunuyoriunuz. Fransa ve Yugosfavya ayni gayeyi musterek vasıtalarla takip ehtıektedirler. Kral Aleksandra en ihriramkâr tazimnbmı takdim edeceğira. O. milleb'n ülkü ve iradesini en yiik • sek derecesinde tecessüm ettiren bir hükümdardır. Doğrulugunu, metanctini, seciyeshni ve hulusünü hayranlıkla takdir ediyonız. Hariciye Nazınnız M. Yevtiç Pa riste açıklığı ve halisane hattı hareketile herkesin takdirini kazanmjshr.» Belgrat belcdiye reisi M. Bartımun mu^»salâh münasebeHle balka aila ben bir beyanname nesretmistir. yağmur ve dolu Mahsulâtın mühim bir kısmı harap oldu Zfle 2 4 (A.A.) Dün aksamüzeri havanm birdenbire kararmasını miiteakıp kaza ve mülhakatma semt semt yağnmrlarla beraber fuıdık re bazan ceviz büyüklüğünda dolu yaganşbr. Dolu seyrek düşmüs ve on dakika kadar devam etmistir. Etraftan gelen seller katabanm kenar maballelerindeki evîere dohnuş, birçok bostan, bağ ve elrin, afyon, tfitün, pancar tarlalannı bozmus, bahçelerden birçok ağaç sökmüstiir. Hasaretuı miktan tesbit edilmektedir. Kırlar köyü civannda Ha san oğlu Sükrii isminde bir köylü yıl • dırım çarpms;ile ölmüştür. Çorumda Çorum 24 (A.A.) Dün ikînci defa yağan dolu Ovmaağaç, Kara. ıburçak, Gürcü, Yeniköy, Bayat köylerinin pançarlık, bağ ve bahçele rini ve ekinlerini kâmilen tahrip etmrstir. Karacaköyden bir ihtiyarla nü viyeti tanınmıyan bir köylü ken dilerini sele kaptırarak boğulmuşlardır. larla, sahile yakın bir adanm 6nünde ve denizin cfibinde bir ev yaptırnus. Uzun ve meşakkatli bir ömrün son demlerini, bu zamanda ender görülür bir vefakârhkla velinimetinm kucağında geçirmek istiyen bu adama gıpta ettim. Asrın bütün konforiinıi ihtiva etmekle beraber, dünyanın dağdağasmdan, gürültüsünden, dedikodu • suTMÎan uzak bulunan bu sarayda, bütün vaktini, kalın camlarm aokasından, yepyeni ve bambaşka bir alem seyretmeğe hasreylryerek, kendine asude bir hayat temin e • den bu mütevazî insan, şüpheaiz ki büyük bir filozoftur. Nasrettin Hocaya: «Kıyamet kopa • cak.. Dünya altüst olacak!» dedikleri zaman: «Olsun bakalım! Belki alb, üstiinden iyi çıkar» demis. Ortalık gitgide tatsızlasıyorken, denÎ7İn dibini kendine ilticagah yapan İtalyan dalgıç ta ihtimal ki, Hoca gibi düsünmüstür. Denizi kadına benzetmek öte denberi kli^e haline gelmisth*. De • niz için: «Kadm gibidir! GUveniI > mez!» diyenlere de bu adamcagız, ayni zamanda cevap vermif, onlan tekzip etmis oluyor. Gerek kadına ve gerek denize neden güvenilmesin ? Dünyada hangi şeyde istikrar vardır, zaten? Hayat tan tutun da, mevsimlere, ikbale, idbara, saadete, felâkete, zenginli • ğe ve fıkaralıga kadar herşey mütehavvil, hepsi gelip geçicidir. Hüner bu değişikliği rüleryüzle kabul etmek. kaderin cîlvelerini, tipkı, sevilen bir kadmın cilveleri gibi hazla telâkki eylemektir. «özsoy» teknik ve m usiki itibarile millî sahnemi Yeni bir kanunla emlâk ze çıkan eserlerin enkuvvetlisidir. Temsile gelince bu eserle millî operamız başlamış oluyor kıymeti sıfıra indiriliyor Sofya «Husucî» Bulgaristanda emlâki kalan ve senelerce uğraşıp ta bir netice alamıyan Türk tebaasmı f e v kalâde alâkadar eden bir kanttn, bun • dan daha üç a} evvel güriiltüsüzee Bulgar meclisinden geçirilmişti. Hükfimet o zaman bütçesme devlet tarafmdan istimlâk edilen bu araziyi ödiyebilmek içm 200 milyon leva tahsisat koy mustu. Şimdi yeni kabine bu kammun tatbikile bu 200 milyon levalık tahsi sah ödemege baslamışbr. Bu kanuna nazaran hükumetin istimlâk edip mu bacirine tevzi ettiği hususî emlâkin fiatleri hiçbir suretle 1932 senesinin emlâk fatlerinin yüzde ellismden fazla o • lamıyacaktır. Yani bu fiatler 1932 se birkaç intıba nesfnm emlâk fiatlerinin yüzde yirmi tki saatte biten ve san'at bakımın veya otuzu da olabüecektir. Fakat dan hiç ihmal edilmiyen bu eser içine kat'iyyen yüzde elliyi geçemiyecek Münir Hayri Bey bütun bu fikirleri bütir. Bu suretle bir defa emlâklerinin fiyiik bir vuzübla sıralamiftn*. Ahmet Adatleri en az yüzde elli tenzil edilen as • nan Bey ise bize Türk dilrain, temiz habı emlâke Bulgar hükumeti para yetürkçenin nekadar musikiye uygun ol rine yirmi senede ödenmek sartile tahdugunr ve m'llî mustkimizin nasd in • vüât verecektir. Bu tahvflâbn faizleri kisaf edebilscegini kuvvetle göstermis yüzde ikidir. 1920 senesmde Yıma • ve ispat ehnittir. «özsoy» teknik Hi • nistandan Bulgaristana hicret edip Yubarile millî sahnemize çıkan eserlerin nanistanda bırakbklan emlâke mn en kuvvetlisidir. Müzik itibarile Je bir kabil Bulgar hükumetinin bu Bulgar kelime ile ifade etmek isters>>k bir inmühacirlerinl verdigi yüzde alh faizH kılâphr. Temsib'ne gelince özsoy ile tahvilâbn bugünkü piyasa fiati en m'liı operamız baslamıstır. çok yüzde ellidir. Yani yüz levalık bir Millî Türk operasmm Hk temsiK istahvilât bugün piyasada ancak elli leva pat etmiftir ki memleketimiz bu is için tutabilmektedir. Bulgar hükumetinin Artık kemalim bulmus ve tamamen haşimdi yeni verecegi tahvilât yüzde üd zırlanmnhr. özsoyun başrollerini Ni • fnizli ohmca bu tahvflâhn piyas* fiat met Vahit Hammla Nurullah Şevket leri muh?kkak yüzde albıus aşafı o • Bey buyuk bir muvaffakiyetle teganni lacakbr. Bu scretle Bulgaristanda btebniflerdir. Diger arkad?slan Semiha, raktıgı bir emlâkten 1932 senesinde Sülpyman, Hamdi, Salih Beylerle bü bin lira alacak olan bir Türk tebaası tün difcr gençler millî sahnemizin ya • bfr defa bu yeni kanunla bu emlâkin r<nı için çok büyük ümitler tafimakta den bugün en iyi şerait dahilmde en dırlar. çok beş yüz lira alabilecek ve sonra bu alacagt beş yüz lira da tahvilât o • Ankaranın orta tahsil mektepleri talacağına göre onu piyasada hazır pa » lebelerinden seçilen seksen kişilik koro, raya tahvil edeyim derse yüzde altmış Halil Bedi Beyin idaresinde eserde mevcut alb yedi parçayı dört sesli o • bir tenzilâtla bu bes yüz liralık tahvilâttan «ıline en çok iki yüz lira geçecektir. larak teganni etmişlerdir. Bu gençleri Bu nrtle emlâkinin yüzde sekseni nekadar alkıslasak yeridir. Bulgar hükumetine kalmış olacakhr. tşSelma ve Azade Selim Sım Hanımte bu suretle Bulgar hükumeti de Bul lann meydana getirdikleri millî dans lar özsoyun en bSyük süslermden bi • garistanda kalıp mühacirfne tevzi e • dilen bütün bu emlâki yüzde yirmi gi • rini teşkil ediyordu. bi hiçten bir para ile ödeyip bütün bu Bu piyes Türk istidadmm, yahnz milborçlanndan kolayca kurtulmuş ola • lî varlıklanmıza dayanarak bu kadar cakbr. mühim bir kültür işmi bile basarmağa Memduh Talât kadir oldugunu bir kere daha göster • mistir. Ttmsilden Aolcara (Htuust) tran Şehinsahı Hazretlsrvnin sereflerine Ankara Hal kevinde t<unsil edilen «Ozsoy» ile millî operamız ba;l»dı. Esi görülmemiş al • kıslar aıasında son temsili verilen bu eserin milli kültür hayabmızdaki m e v kii büyüktür. öz>oy, Münîr Hayri Beyin yazdığt Te Frıusada bu isi tahsil etmiş olan Anınet Adnan Beyin bestelediği bir millî «epopt*» dir. Ozsoyun mevzuu ve temMİı şö/ıe hulâsa edilebilir: Perde açıld'ğı z»man bir «Ozan» (bunti Abmet Edip Bey temsil ediyordu) ruhlan gııJdıyarak bizi kırk bin yıl evvelİD* götürüyor. Orada «Feri • öun» un dünyaya gelecek iki evlâdun bekliycn yanm Tannlann konusmalannı dinli/oruz. Eserin güzelliklerle dolu olan birinci perdesi Feridunun «Tur» v« «Irac» admı koydugu Türk ve t ran rcilletlerinin büyük at?lannın ta • 'ihlerîne dair dileklerle geçiyor. Ondan sonra muharrir kâinatın, iyilikle fenalığın, «Hürmüz» le «Ahri • *nan» m ebedı muharebe meydanı oldugunu b ; ze yasahyor. Ahriman, Tur ve tracm elele vermesinden dogacak in • sanhgsn büyük refahına mâni olmak i çm eünden geleni yapaçakhr. Fakat Tur ve traç tarihte iki defa elele ve rince bundan Kurunuulâ ve tslâm medenîvetleri meydana gelmistir. Nihayet bîrbirinden ayn muhitlerde daima ryiye, dogruya, güzele doğru ablan Türk ve tran inkılâp'an Ahrhnanı mağlup etmistir. Tur ve trac dördüncü defa elele veriyorlar. Bundan dogan büyük M • adet perisi insanlıgtn yarmı için va • itlerle doludur. Buna muvaffak olmak îçin de, hiçbir kayitle mukayyet olmamak en doğru yoldur. Denizin dibini mekân ittihaz e • den dalgıç, birçok manasız kayit • ler sebebile, yeryüzünde bile me • kân tutamıyan gafillerden elbet çok daha bahtiyardır. Fen iktaplarında okudugumuza götre, denizin sathından birkaç kuIaç aşağiya inildiği gibi, oraHa bizi baska bir âlem kar«ılarmıs, Bu âlemin, bizim'krnden de fena olduğunu iddia ed^bilir miyiz? Fezanm ötetarafim tetkike gi • den profesör Pikarla, denizin di binde yerlesen ihtiyar dalgıcm arasında bir f ark varsa. o da muhakkak bunun Iehinedir. Profesör Pi kar göklerde söhret arayorken, dalgıc denîzin dibinde yalnız huzur ve sükun aramaktadır. O huzur ve sükun ki, beseriyetîn bütün gayretleriıfe rağmen, dünyaya hiçbir zaman naıip olmıyacak gibi görünüyor. FRCt)MENT EKREM İki köy halkı birbirine girdi Alman mektebinin senelik spor bayrann Ingiliz'erin cevabı Japonları müteessr etti 40 saatlik hafta Mesai konferansında ileri siirülen teklifler Cenevre 24 (A.A.) Mesai konferansında, ttalyan hükumet mu rahhası kıck saatlik haftanm gelecek konferansta müzakeresini is tihdaf eden karar sureti hakkındaki noktai nazarmı bildİrmiştir. Mu rahhas biıincisinden daha açık ve daha kısa olan yeni metni metet • miş ve patron grupu reisinden ev • velki mukavelelerin alâkadar hü • kumetlerce tasdikı içm arkadasla nnı faaliyete sevketmesini rica et mistir. tngiliz umum murahhası, bir ka • rara vusül için olan hararetli arzusunu bildirdikten sonra partonlann çalısma müddetinin azalblmasını, müzakereden istinkâi etmelerini ten* kit eylemistir. Arjantin murahhası milyonlarca issizin konferanstan beklediği mü • essic bir sureti hal lüzumunda ısrar eylemistir. Londra 24 (A.A.) Röyter a jansınm Tokyo tnuharriri tarafın • dan bildirildiğine göre, Japon hükumeti, büyiik Britanya ve Ingiliz müstemlekelerine ithal edilen Japon emtiasına karşı tatbik olunan yen! tahdidat sistemini protesto eden tarafından teşebbüslere tur. Resmt Japon mehafüi, bu tahdidatı, tngiltere Japonya ticaret muahedesindeki addetmektedir. Meselenin dir. halli için, yakında müzakerata baslanması muhtemelen ziyade mazharı müsaade millet kaydine muhalif tngiltere \ Hayrebolu (Hususî) Babae»kiye tâbi Sinanlı köyü ahalisi ile Hayreboluya tâbi Çıknkçı köyü halkı arasında bir dügün mesele sinden dolayı kavga çıkmıştır. Si n»nh köyünden bir genç, Çıknkçı köyünden bir kizla evlenecekmiş. Sinanlı köylüler âdet ve an'anele rine tâbi olarak usulen düğün alayı ile kın almak için Çıknkçı köyüne gelmişler, Çıknkçı köylüler de â • detleri veçhile Sinanlı köylülerin den (30) lira bahşiş istemislerdir. Sinanlı köylüler ancak 10 lira kadar bahşiş verince Çıknkçılılar: öyle ise kızı alamazsınız, demişlerdir. Bu para yüzünden baş lıyan kavga hemen büyücnüş, her iki taraftan 3 kişi ağır, 20 kişi de hafif surette yaralanmıştır. verilen oevaptan tnüteessir olmuş • M. Bartu serefine dan geee bir zivafet verildi Belgrat 24 (A.A.) Yugoslavya Ajann bildiriyor: Yugoslavyaya gelmekte olan Fran»a Hariciye Nazm M. Bartuyu hâmil olan Kral Aleksandr vapuru bu sabah şafakla beraber Milânovatzdan hare • ket ederek Belgrada doğru yoluna devam etmistir. Sahillerde bulunan muhtelif köy ve k^sabalar baştanbasa do nanmışh. Halk M. Bartımun geçisini hararetle selâmlamışhr. Kral Aleksandr vapuru Belgrat limanına azim bir halk kvRlesinin şiddetli alkışlan arasında girmiştir. Vapurun tevakkufunu mü • teakıp Hariciye Nazuı M. Yevtiç va pura çıkmıs ve iki Harciye Nazın ku • caklaşmısttr. tskelede Basvekü M. U zunoviç, hükumet erkânı, âyan ve meb'usan reisleri, ve birçok parlâmento a zası, Belgrat belediye reisi, Fransa se fareti erkânı ve sefirler heyeti M. Bartuyu karsılamıstır. Mumaileyh refakatinde M. Yevtiç olduğu halde yol ü • zerinde birikmis olan on binlerce halkın alkışlan arasmda otele gitmiş ve müteakıben saraya giderek ismini kaydetb'rmistir. Haridye Nazm M. Yevb'ç bu ak şam M. Barhınun serefine Hariciye N*> zaretinde bir ziyafet vermiştir. Aslı çıkmıyan bir hâdise Roma 24 (A.A.) Bundan bir müddet evvel birçok knnseler ve tanınmış doktorlar tarafından, bir kadının göğsünden ziya çıkfağı iddia edilmişti. 75 Cründenberi hastanede müşahede altinda tutlan bu kadmın göğsünden bir defa bile ziya şuaatı çıktığı görülmemîştir. Kadın evine iade edilmittir. Amerikada Hitlercilerin tahrikâtı Nevyork 24 (A.A.) NasyonalSosyalist cereyanına muhalif tesekkiillere mensup üç binden fazla eshas, Almanya başkonsolosluk binası önünde dün sükunetle yapmışlardır. Nümayisçiler Taeltnanin serbest bırakılmasını ve M. Hitlerin memuru mahsusu olup geçenlerde Harvart üniversitesinde yapılacak merasi • me iştirak için gelen M. Hanssten • gelin Amerikadan ihracını istemişlerdir. Nazi aleyhtarlanndan yedi kişi lik bir heyet, Alman başkonsolosunu görmek istemişlers* de muaai • leyh kendilerini kabul etmemistüv nümayis bayramın dan muhtelif intıbalar lundugunu söylüyerek mektebin ter Alman mektebi müdiriyeti ders sebiyevî meaaismi izah etmiş v« Gazi nesi sonu münasebetile dün Taksim Hazretlerinîrt isimlerini sitayis ve hürstadyomunda bir spor bayraım tertip etmistir. Merasimde Vali Muhittin Bey, metle zikrederek sözlerine nihayet ver; Alman .«efiri, sefarethane ve konsolosm stir. hane erkânı, Alman bankalan müdiraBundan sonra spor bayrarm progranı ve şehrimirdeki Alman müessesatı mının tatbikına gerilmiş, kız ve erkek müdiram, mektebin büUin talebeleri ve talebe arasında atlama, kosu ve »hş talebe velileri ve pek çok halk hazır müsabaka'an, bayrak kosulan, beden bulunmuş'ardır. Merasime öğleden sonterbiyesi harekâtı muallimlerle, talebe ra 3,45 te talebenin geçit resmi ile arasında yumruk toou müsabak'sı, başlanılmıs, bunu mektep müdürü Her serbest idmanlar yapılmış, lise ve TiPrayzerin bir nutku takip etmistir. Mucaret mek+ebi rnezunlanna diploma ve maileyh nutkunda her sene yapılmakmükâfat tev?i edi'mis, mektep idare ta olan spor bayrammın bu sene gü heyeti reisi Her P'sth tarafmdan irat zel bir tesadüf eseri olarak Hâkimiyeti edilen b'r hitabe ile merasime nihayet verilmistir. Milliye bayramma tesadüf etmis bu Dünkü tpor Sovyetlerde iş asalet unvanı ihdas edildi Sovyet hükumeti, neşir ve ilân ettiği bir kararname ile Rusyada bh«Proletarya asalet unvanı» ihdas edildiğini bildirmektedir. «Znatokrat» denilen bu asalet n nıfına: Sovyet tttihadında iktısadî işlerde ve ihtilâl aleyhtan hareketlere karşı mücadelede fevkalâde hizmet ve yararlığı görülen ame leler'dahil olacak ve ihtimal ki ilk önde bazı fabrikaların mensupla rından olup şimdiye kadar kendi lerine müteaddit içtimaî rüçhajıi « yet haklan verilmek ve yiiksek şerefler tevcih edilmek suretile taltH edilmiş olan ve «Stossbırigadler» denilen en liyakatli ve en gayretli güzide ve mümtaz ameleler bu yeni asalet rütbesini alacaklardır. İlk cZnatokrat» lardan bazılan şimdiden tayin edilmistir. Bunlardan bVl Nikita tzotow atlı ve bir kömür ocağmda çalışan bir ameledir ki daha az zaman evvel Lenin nisanını al • rrustı. Asalet rütbesi alaniardan diğeri de Ukraynada biır devlet çiftliğinde çalışan Anna Kipenko atlı bir kadın amele olup bunun takdire şa* yan görülen hizmeti de bekri derecesinde daima sarhoş olan kocasmı işinden çıkararak onun yecine geç miş olmasıd'ır. Z'raat Bankası bugday satın aiıyor Adana 24 (A.A.) Ziraat Bankası köylüden yeniden bugday satın almağa baslamıstır'. Banka Kıbrıs buğdayınm kilosunu 3 kuruştan, yerli cinslerin kilosunu 2,75 kuruştan satın almaktad'ır. MUddeiumumi Agrı asilerinden 25 inin idamını istedi Adana 24 (A.A.) Ağndağı isyanıdan suçlu mevkuflann sehri • miz Ağ<rceza mahkemesind'eki mu. hakemelerine dün de devam olun mus ve Cumhuriyet Müddeiumumisi mevkuflardan Emin Paso oğlu ö merle diğer 25 kiunin idamlarmı istemiştir. Karar 28 haziranda tebliğ edilecektir. Selânikte idama mahkum bir komıtacı tevkif edildi Atina 24 (Hususî) Sabık Bulgar binbaşılanndan meşhur komitacı Lazarof Selânrkte tevkif edilmiştir. Lazarof Bulgaristanda idam cezasma mahkum bulunuyordu. Bu komitacinm Bulgaristana iade edilip edilmiveceği benüz belli değil «Kr. Şap hastalıgı kalmadı Kastamonu 24 (A.A.) Şap hastalığı dolayısile kapablan Tasköprü ve Daday merkezlerindeki hayvzn pazarlan hastalığuı sönmesi üzerine açılmıshr. Araçtan Kalafat ve Baş köylerindeki keçi eiçeği hastalıgı da sondürübnüf ve kordonlan kalduılmışbr. Muhafızqücü b'sik!e"ç:leri Diyarbekir 24 (A.A.) Muhafizgücü bisikletçileri saat 13 te Diyarbekir* geldiler. Samimî tezahüratl.a karsilandılar.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle