22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURIYETin HIKAYESI Tahdidi teslihat Cumfmrîyel • Maceraperest Italyancadan naklen l Fransa İngiltereye cevap verdî Almanyanın siJâhlanma. sını muvafık görmüyor (Birinci sahifeden mabat) mutabık kaldıktan sonra majbuata tevdi edilecektir. Resmî malumat ve vuzub yok «uzluğu karsısmda Havas ajansı nın siyasî muharriri, Fransız noktai nazarının başlıca esaslannı şu su retle tahlil edebileceğini zannet mektedir: Fransız cevabı Londra kabinesi tarafından takip edilen ve Fransa nın herşeyden evvel bağlı olduğu sulhun idamesi gayesini takdir et mektedir. Fakat Fransız cevabı, milletler arasında bansıklığın meşkuk brr vaziyet içinde tahakkuk edemiyeceğini kaydetmektedirFransa, 1919 danberi askerî mevcudunu 1914 e nazaran, yarıdan fazla indirmistir ve bu suretle sulhçu iradesini ispat ettniş, bu hususta bir ölçü vermistir. Eğer emniyet tetıdit edilmemiş olsa, Fransa daha tam bir silâhlan bırakmağa aleyhtar değildir. Fakat Almanya, daha simdiden, VersaiIIes muahedesini ihlâl ederek tekrar silâhlanmağa baslamıstır ve silâhlan bırakma konferansında kabul edilen pren siplerin hilâfına olarak silâhlanmak hakkım istecnektediır. r Mart 1934 Jktosat j Feridun, gururla isffal ettiği müdür J Hanım bu kadar gecıkmezdi. İslük mfkamında koca bir öğle vaktini, terseniz size kestane sekerlerini getireberkesin muhalefetine rağmen, kurduyim, dedi. Feridun: ğu yuvasına avdet zamanını düşünmek Geç kalışını kestane şekerlerini le geçirdi. bitirmekle cezalandırayım, diye cevap Mühendis mektebinin zeki, fakat o verdi. İlk kestane şekerini ağzına at • kumağa hevesi olmıyan sabık talebesi, tı ve sonra kansına gelen paketin içinbir müesseseye miidtir olduktan sonra den çıkan yazılı kâğıtlan okumağa basbir yuva kurmak lüzumunu hissetmisti. ladı. Kifm kendini göstermeğe başladı • «Sizi seviyorum. Ve sizin olmam iğı, agaçlarm son yapraklannı düşür çin ettiğim vaitlere sadıkım!..» Bu sadüğü o akşam, seven ve sevildiğine şüptırları mektupları havi hahra defterinin he etmiyen bir genç zevcin eve dönerbir köşesine yazılmış bir ciimle idi. ken duyduğu neş'e hiçbir zevkle kabili Feridun okumakta devam ederken birkıyas değildi. denbire kaşlanat çath, durdu. O, bu Telâşla, koşar gibi eve döniiyordu. cümleyi çok iyi tanıyordu. Hatta di • Hlzmetçi kapıyı açh ve: ğerlerini de okumustu. Bu, ne demekti? Yoksa Hayat delirmis miydi? Hanım daha gelmedi. Dedi. Feridun saatine baktı: Bir zamanlar o da bu mektuplann aynini almıştı. Kalktı, Çekmecede nişanlı Hava bugün çok fena, dedi. iken Hayatın gönderdiği mektupları ge Evet efendim. Fakat içerisi s;cak, tirdi. Karısının meşhur muharrir Rabhanım sizm için kestz.ne pekeri almıs bani Vefaya da gönderdiği mektuplartı.. Fakat ben ge'meden verme, bera • la karşılaştırdı. Hemen hemen ayni i ber yiyeiim; dedi. di! Çabuk pijamamı, terlikler'mi En büyiik müşterimiz Almanyanın vaziyeti Alman İktısat Nazırının makalesi Almanya memleketimizin en büyiik müşterısidir. Biz de ithalâtımızm çogunu Almanyadan yapıyoruz. Bunun için Almanyada yeni rejimin iktısat siyasetini bütün ticaret erbabımızuı iyi bilmesi ve yakından takip etmesi lâzundır. Alman iktısat nazırı doktor Schmitt ahiren (Yeni Almanyada iktısat) isminde bir broşür neşrederek Alman • yanın iktısat siyasetini izah eylemiştir. Ehemmjyetine binaen bu broşüriin mühim taraflarını Berlin Türk Ticaret Odasının son raporundan alarak aynen neşrediyoruz. « Varlığı sağlam bir memlekette tekmil mesleklerin faaiiyeti devlet siya setinin icaplanna tâbi obnak mecbu riyetindedir. Iktısadiyat umumun menfaatine hizmet etmekle mükelleftir. Şahsî muvaffakiyet ve gaye'.er uğrunda mesai, daima hususî harekâtın ana hatlarını tayin eder. Anc^k, fertlerin bu mesaisinden umumun fayda görebilmesini temin vazifesi devlete aittir. Busıdan dolayı devlet, iktısadiyatı hiçbir zaman kendi başına terkedilemez. Bu esasiar yeni Almanyada fevkalâde bir ehemmiyet kazanmıştır. Almanyenm ilk emeli, harp borçlan, enflâsyon ve sermaye buhranı yü zünden temelleri sarsüan millî iktısa diyatı yeniden intizama sokmaktır. Almanya bu maksatla yeni bir köylii siyaseti takibine baslamıstır. Bu siya set köylülerimizi cih«h pazarlannda ki fırtntalardan sakmdırmak ve ziraî mahsulleri beynelmilel spekülâsyon lardan korumak suretile çiftçiyi Alm?n vatanı üzerinde tutmak ve ona emin ve sağlam yaşamak imkânlannı bahşet mek istemektedir Harpten evvelki Almanya pa • sif bir ticaret bilânçosuna tahatn mül edebilirdi. Çünkü, ticaret bi lânçosundaki açığı haricî memleket lere yatırmjs oldcgia sermayesinin faizlerinden ve bir de gemicilik ve sigor • tacıltk gibi hizmetler gelirlerinden ka patılırdı. Fakat Almanya harp netice sinde hariçteki tekmil sermaye ve alacklannı kaybetmiş, birçok mükelle fiyetler altına alınmış ve harpte yıkı lan sanayiini tekrar kurabilmek için ecnebi memleketlere tarihte emsali görülmemiş ağır nisbetlerde borçlan mıştır. Fakat ham maddeler fiîtlerinin yükselmesi ticaret bilânçomuzdaki ak tivitenin kaybolması tehlikesini yakm laştırmaktadır. (Aimanyanın har'cî ticaret bilâncosu 1934 kânu • nusanisinde 1928 senes'ndenberi ilk defa olarak 31 milyon markla açık kapanmıştır.) tthalâtı kısma ve saire g'.bi zaruret zamanlan millî iktısadiyatta eibet bazı fevkalâde inkişaflar tevlk edebih'r ler. Bu gibi dar zamanlann hatta mil • letleri talihlerini bizzat tayin ve kuvvetlerini teksife icbzr gibi iyilikleri dahi vardır. Fakat, ithalâtı kesmenm dai • mi bir hal alması ihtlyaçlarda da millî ıktısadiyat noktai nazannd?n arzuya şayan olmıyan tahditler yapmağı ve birçok sun'î vasıtalara müraoaati icap ettirir ki, bunlan siyasî ve iktısadî haatalıklar arazı saymak lâzım gdir. Bu araz ise çalışmağa muktedir ve hevesli halk tabakalanna elverisli isler bul mağı imkânsız kılacaktır. RADVO aksamki program j İSTANBUL: ' 18 plâk neşrlyatı 18,30 fransızca der* 19 Refik Ahmet Bey tarafından konfe i rans ve Ajans haberlerl 19,30 alaturîca musikl neşr.yatı (Ekrem Bey, Ruşen Bey, ve arkadasları) 20,30 Münlr Nurettini Bey konseri (Mes'ut Bey, Ruşen Bey ve Vecıhe Hanımm iştiraklle) 21,20 Ajans ve borsa haberleri 21,30 Necip Yakup Bey orkestrası tarafından muhtelü konser. VtYANA: 18 25 konser: (Plyano refakatil* 5ar1 kılar) 19,10 konferans, ingilizce ders, havadisler 20,30 şehır operasındakl temsilin nakli 23,05 havadisler 23,20 plâklarla akşam musikisL BUDAPEŞTE: 18,05 salon orkestrası tarafından konser 19,15 almanca ders 19 45 bır lrillseden naklen koro İle dınî şarkılar ve org 20,55 moda baiısı 21,25 yüksek musıki mektebinden nakil; Holanda musikisl konseri 23,15 Tsıgan orkestrası 24,05 cazbant. VARSOVA: 18 Leh şarkıları 18 35 keman kon sen 19,05 askerî bır konferans 19,25 şarkı plâkları 20,10 muhtelif program 2110 konser 22 05 konferans 22 20 lıafif musiki parçaları 23,05 dansing. . ' Birdenbire kaş• • larını çattı, durdu O bu cümlevi çok iyi tanıyordu. ta diğerlerin okumustu BÜKREŞ: 18 05 Kuartet konseri 18,35 şarkılar 19 05 havad sler müteakiben: Klarnet SOIG 20,05 konferans ve plâk neşriyatı2105 Polonya akşamı: (Konferanslar, konserler) 22,50 havadisler. PARİS (Poste Parisien)i 21,15 havadısler ve plâk neşriyatı 22 05 moda bahsi müteakiben: Max Regnıer"nin neşii programı 23 gramofon konseri 24,15 cazbant plâkları 24,45 havadisler. ver Hanm için bîr paket geldi. Ge tiren adam iç;nde ne olduğunu söyle meuen bırakıp gltti. Feridun, prketi saran kâğıdı yırttı. Hayat H»nım, bir zamanlar akrabasından iki iht'yarın bajında bugün nail olduğu sa?deti beklenrrş durmuştu. Feridun, paketi açarken düşünüyordu. Bugünkü mes'ut, sakin hayata lâ yik mîyim ben? Diyordu. Hiç şüphesiz bir iki dakikaya kadar kapı açılrcak ve hayat o tatlı füsunkâr sesile: Şimdi annsnden geliyorum. O ıxı çok seviyorum ama, doğrusuııu is tersen çok titiz ve hırçm bir kadın, diyecekti. Feridun, ona biraz gücenecek ve: Hayatın ahenği maıi ve istikballe kaimdir. Bunlann biri diğerinin ufkunu açar. Bizi yarataniara, ve büyü tiıo meydana cıkaranlara nıinnet ve şiıkrcn borçluyuz, diyecekt, Feridun, paketi açarfctn maziyi hatırladı. Yeni müdür oldusu zanun o na rasgemvsti. Yeni vazifesi icabı lz m:re gıtmiş, Hayatı iste orada tanımısb. Bir akfam yastığuıın üstünde, mavi zarflı bir ask mektubu buimıutu Simdi o meklubu, olduğu gibi, hatırhyordu. Kendi kendine: «Ah, sevğili Ha yatcıgım» diy'e mırıldandı. O mektup Hayatın bütün ince hislerini ve arzularını ifade ediyordu. Ertesi günii nişan • lanmıslardı. Ş'mdi, paketi açmakl* mesgulken Hayatın mektuplannda yazdığı şürleri kendi kendine tekrar'ıyordu. Acaba Hayat'. lây'k mıydi? Bu ince ruhlu kıze lâyık olabilmesi için ne yapması lâzımdı? Feridun, paketi açınca «Hayat Hanıma mahsustur» cümiesile altmda Rabbanî Vefa imza'ı bir kâğıt çıktı. Bu, anî ölümii matbuat âlemirvi müteessir e den meşbur bir muharrirdi. Kâğıdın daha aşağısında, paketi gönderen bir hanımın imzası vardı. Bir aralık hizmetçi: Fransa, a»kerî havacılığın kaldınlman hakkındaki tngiliz teklifme isthak etmektedir. Fakat bazı kuvvetlere karada silâhlanmalan için nriisaade edilirse, ayni mikyasta denizde silâhlanmalanna da mâni olmaktan kaçınmak kabil olamaz. Fransa, Locarno misakımn kendisine temin ettiği zamanlan unuttna maktadır. Yalnız Avrupa tesanüdü silâhlan bırakma mukavelelerinin Hayat, muharrire kendini sevme ihlâlme mâni olmalı ve *her taa>rrusini rica ediyor, gazetelerin nesrettigi re zu tecziye etmelidir. simlerini buselere garkettiğini yazıyor, Hulâsa olarak Milletler cemiyeti esiri olduğu riiyalann hakikat olma • sulhu idame ettirecek yegâne tes sını Allahtan diliyordu. kilât olarak kalmalıdır. Muhabbetini ifade eden kelimeler, Feriduna yazdıklannm ayni idi. Hid • det, kıskançlık ve nefretle mektuba devam etti. Nasıl olmustu da Rabbani Vefa bu ateşli mektuplara cevap verme misti. Bunlar, ask arıyan çapkın bir genç kızın sözleri; düğününü beklıyen nişanluuun kendisine yazdığı ayni kelimeler, ayni sefil ask cümleleri idi. Son mektup söyle nihayet buluyordu: Madem ki beni kabul etmiyorsım, öyleyse Allaba ısmarladık!» Bu satı nn altına muharr'r iri harflerle şu cümleyi yazmıştı: «Bu mektubu saklamağa hakkım yok. Onu geri gönderiyorum... Saadetini temenni ederim.» Feridun bu cüm'eyi tashih edilmiş bir mektep talebesi vazifesi gibi mavi kal^mle çerçeve icne aldı. Bu aralık hizmetçi titrek sesile: dedi. Demek b r mektup d h a ! Bu kâbuslann sonu yok miydı acaba? Çabuk ver! Asabî blr hareketle zarfı yırtfc ve da okıu'u... Hayat artık onu terkediyor ve rffeimesini rica edîyordu. Onun kendini serbest bırekmsı için ayrıca büyiik Hanımdan bir mektup getirdiler, Fransa, Almanyanın Versay mua • hedesini ihlâl ederek silâhfamrtt&mı rt* len mesru gösterecek, bu silâhlanmanın hudutsuz bir şekilde olmasmı kaböl edecek ve netice olarak ta Fransanın silâhlarmın, emniyeti zamân altında olmıyacak serait altında tahdit edecek bir muahedevi kabul edemez. CUMHURİYET Fransa bütun dünya tarafından merakla beklenen ŞİMALl tTALYA RADYOLARI: cevabını ingiltereye yollamıştir. Her nekadaT lngıliz muhtırasına cevap teş kıl eden bir vesikanın neşredümemiş ise de metni henıiz muhteviyatının esas noktaları ifşa olunmuştur. Franaa hükumeti cevabında lngıliz muhtıra sının Almanyanın silâhlanmasını mu vafık görmesine ve raz eyliyerek bu silâhlanmaya emniyetine bildirmiş bir hat tayin etmemesine şiddetle iti Fransanm zamin olmıyan bu şerait içinde eslıhasını tahdit edemiyeceğini tir. Fransız cevabının en mühim noktaları askerî tayyarecilığin ilgası me seles nde Ingilterenin fikTİni kabul et mesi ve Almanyanın karada silâhlan masına mtisaade edildiği zaman de nizde dahi silâhlanmasına edilemiyeceğini bildirmiş muhalefet olmasıdır. Bundan dolayı dahilî piyasanm e sslı ve in'nalı bir surette htmayesi, millî iktısadın kuvvetle inkişafı yanıbasuıda ihracatuı himayesi mühim bir zaruîktısadiyatta sanayi, mamulâtının a rettir. Londra konferansı bazı mem • lıcısı olan ziraatle sıkıca alâkadardır. leketlerm paralannm kıymetlerini tesYapılan bir tahmine göre 1928 sene bit etmek iktidar veya arzusunda bu sinde cem'an 50 milyar mark kıymetinlunmadrklarını ve paralaruıdaki bu u de olan sanayi mamulâtından takri cuzluğun kendilerine ihracat sahasında ben 4 4 milyar markhğı dahilde kal bahseylediği faydalardan vazgeçmek ismıs, yani yalnız 6 milyar markhğı ih temediklerini öğretmişt>'r. Binaenaleyh, raç edilmiştir. Dahilde kalan miktrrın fiatlerdeki sarsmbnın bu n>emleket!e18 milyar mark tutan kısmı bizzat Alrin para dampingi sayesinde bir müdman sanayii tar?fından sabn almmış, det daha devam edeceğmi ve bizi ağır ziraate ise 6 milyar marklık sahş ya zararlara sokacağını bilmeliyiz. thra > pılmıştır. Fakat, 1932 senesnde en catı tahdit hususunda bir de muhtelıf aşağı seviyesile 1928 senesi imalâtı memleketlerdeki himayecilik hakikati nın °/o 60 mdan ibaret bulunan ve mevzuu bahsolmaktadır. Bu hakikat 1933 de tekrar % 68 e çıkan sanayi ler Almanyanın vazifelerini fevkalâde mamulâtının bundan sonra daha bü güçleşt'rmekte ve onu haricî ticaret siyük bir kısmmın ziraat tarafından sa yasetinde son derece ihtiyatlı davranbn alınacağmı ümit edebiliriz. Bu sumağa icbar eylemektedir. Almanya, retle Alman ziraatinin kuvvetlenmesi ihtiyaçlarını b'Imukabele Alman emtiAlmanya sanayi mamulâtının sürümü ası mubayaa eden ve alacaklan karşı • noktai nazanndan zamanla daha büyiik lığında mal kabulüne âmade bulunan bir ehemmiyet kesbedecektir. Bunun memleketlerden temin etmek cihetine la beraber, Alman ziraatinin haricî pig'decektir. Binaenaleyh, gayemiz su olyasanm yerine kaim olacağı hiçbir zamilıdır: Otarki (tekmil ihtlyaçlann daman tahayyül olunamaz. SanEyümizin hilden temini) değil, bilâkis iktısadî tekrar inkişafı ve âtü bulunan hesapsız Meşhur tenor Flela münasebetlerin takviyesi, fakat yalnız kollardan gerve istifade edilmesi için Avrupamn beynelmilel şöhrete satmak mukabilinde satm almağa ha vüs'atli bir ihracat bizce daima hayatî sahip tenorlanndan Migel Fleta ya zır bulunan memleketlere karsı». bir zaruret olarak k?lacaktır. kında şehrimize gelecek v e Fransız tiyatrosunda brr konser verecektir. ARMANO BKRNARP ve MARGUKRİTK MORENO M. Fleta tspanyoldur; v e sesinm emsalsiz güzelliği sayesinde «Yeni Karüzo» lâkabını kazantnıştır. komedi müzıkalinde bu çarşamba akşamından itıbaren ^^^«^«^^^ 18,15 plâklar 18,35 Romadan naklen konser müteakiben 20,50 de havadis ler ve plâklar 21,40 orkestra refakatıle şarkı konseri; (Cımarso, Puccini, Verdi ve Wagner'in «Lohengr.n> operasından parçalar) 22,45 bir komedi nakli 23 05 plâklar 24 05 havadisler. Meşhur bir tenor şehrimize geliyor A T E Ş L İ K A D I N L A R Ş UME R önümüzdeki Çarşamba sinemada ( EsHi Artist k) Meşhur Dovil plâjında cereyan eden bütün eğlence ve maceraların! çözleripiz önünde canlandıracaklardir Euısada kaplıca mevsimine hazıriık yalvarıyordu. Yamldığını, en »ihayet onu tekrar hayata kavuşturacak jordu. Feridun ne bir isyan, ne bir şiddet emaresi göstermedi ve sükunetle hiz metçiye döndii: Bu akfam hanım eve dönmiye • haber cek, yemeği hazırlayınca bana ver, dedi. Sonra dizleri iistüne zayif dirsekle • rini dayadı ve ateşi seyre daldı. FlRDEVS İSMAİL askını bulduğunu ilâvede beis görtnü • Fransız cevabının hakikî kıymeti metninin neşrinden sonra anlaşılacaktıı. Smema âlenrn n son harikası : MELEK ztvlc ve neşe kralı sıneması «MUMYALAR MUZESİ» filminin pek yakında matbuat erkânı na hususî bir matinede gösterileceği haber alınmıştır. (14660) M A üRi CE Pu perşembe akşamı SARAY T ü r k Sınemasında 22 Mart perşembe a«şamı ( Eski Glorya ) da VİCTOR HUGO'nun şahese rinden mutebes muazzam ve emsalsiz filim Mumyalar Miızesi Oynıyanlar : FAY WRAYLiONEL ATViLL En son ıcat, tabii renkii ve Fransızca sozlu bir şaheser !... Dünyanın en muazzam filminin iraesi mü^asebetile muhteşem bir ' gata müsameresi : başhyor. Heyeti temsiliyesi başında HARRY BAUR HENRY KRAUS ch. VANEL FLORELLE Març. MORENO ve saire... ZENGIN MİZANSEN 30,000 kisi sahnede, bir hektar arazi üzerinde eski Paris ve 160 hane, 5 caddenin in sası için 30,000,000 sarfedilmistir. I Pek yakında İPEK ve ELHAMRA Sefiller I Sinemalarında Tarihî kostüm'eri, dunyaca meşhur rausikisi, eğlenceli mevzuu ile ı Gülen PARiS Büyiik Paramount fı mini takdim edtcek'ir tarafından tamamen Lansızca sözlıi olarak ibda C H E V A L İ E R edilen Bursa (Hususî) Banyo mevsimi yaklaştığından Bursa belediyesi şehir le Çekirge arasmdaki otobüs servisleri için nisanın birinci gününden itibaren tatbik edilecek yeni bir tanfe haznlamaktadtr. Seferlerin bu sene daha düzgün yapılacağı anlasılmaktadır. Be lediye ayrıca Muradiye için de bir otobüs hatb tesisme karar vermistir. Bu otobüsler Topane, hastane önünden Muradiyeye gideceklerdir. Belediye reisimiz Muhittin Bey, kazalara ve bilhassa Yalova ile Mudan yaya isliyen otobüs ve otomobillerin sa hiplermi toplamış ve arabalannı insan tastyacak bir hale getirmelerini iste mistîr. Cebidelikler Mümessilleri Pat ve Pataşon. llâveten Dünya haberlen LEBLEBiCi H O R H O R A G A Reji ERTUGRUL MU SiN 193934 Saat 20 de 3 Yazan: V'edat Nedim Rey fstanbul Belcdiycsî Pazartesi günü akşami ( ^j ıirTiyaîn lllllllillllll KÖKSÜZLER peı de llllll|llllll III Oynıyanfar : BEHZVT . VASFI . HAZIM FtlRDl MUAMMER MAHMUT FERiH* NECL\ MELEK Halk gecesı ııımııı
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle