04 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Tevfik Riiştü B. ile M. Tituîeskonun Atinada söyledikleri mühim nutuklar 6azi Hz. iie M. Zaimis arasınoa teafi edılen telgraflar Ankara 11 (A.A.) Balkan iulâfı misakınm imzası münasebetile Yu nan Reisicumhura M. Aleksandr Zaimis Hazretleri tarafından Gazi Mustafa Kemal Hazretlerine şa telgraf gonderilmiştir. Türkive Reîsicumhura Gazi Mtu *afa Kemal Hazretlerine Balkan anlasma misakmtn, imzası munasebetile zatı devletlerine, Balkanlarda sulhun isb'kranm temin eden ba mes'ut hâdiseden dotran derin sevin • c'mi arza müsaraat eder ve bu veaile î» ]« harareHi tebriklerâmn kabulünü rica ederim. Bımu tasarhyan değerli devlet a damlannra ealışması neHcesi olan ba eser, alhna imıa koyan devfetlerin sulh îdn kat.'î iradeleri savesinde hosul bulaaushır ve Yanaa halkunn asfl TSrk mfllehne olan dostluk hülerioi teyit «tmektedir. 'Alektandr Zaimi» Gazi Hazretieri oevaben şa telgrah gîmdermislerdir: |f. Alehmmdr Zalmis Hazrttleri, Yanan Rcuieanthuru Balkan ankşma Bmalcmnı inzcasi nfitfeseSetile zab devletieriBİn tebriklarinî ttfvfik bir s e r ö c k aldm» ve sammsretle tesekk&r ederim. Mîsakı imza edeo memlelw*krin devlet adannarmn anlayis ve o a g i «8rBşferi mahsala olan ba misak ile Balkanlarda Wr sakân ve saadet devresi aç • tıklarnn gonnekle bahtivanm. AMI Ynnan milleHle Turfc muleti ara*n»da mevcut ohn» bötün Balkan milletlermm birbirkrile kardes ohnalan yolunda mkisaf eden dostluğun b« ve•fle fle bir kere daha teeyyüt etngini Cormekten soretl mahnmadn aevfc dwymaktavan. Gazi Mtutafa Kemal fSrkiye Reincmnhuru Atina 10 (AA.) Yunao hüku • meti tarafından verüen resmî aksam liyafetind* Harkiye Vekilimia Tev fik Riislü Bey şu nutku irat etmiştir: « Zab devletlerinin pek belığ nutuklanndan ve pek sarih izahatlann • dan sonra benim söz almaklığım zait olacakbr. Yalnız mümtaz arfeadasnn M. Tituleskonnn açmış olduğu yolda yüriimus obnak için birkaç söz soylemek bb'yoram. Herşeyden evvel son seyahatlerin de ve müteakıben temaslannda îki memleketm menfaatlerini muhafaza e t mek vazifesiiM ayni zamanda denıbde ederek sarfetmîş oldu&a dostane mesaiden dolayı mikntaz dostum M. Mak «imosa tef«kknr efanek isterîm. Ytman Haridye Na«n, frat etmîş olduğtı beyecanb nutukta Baikanlarda suDıan tarsmmtn en îyî Stnîl rt meı nedi bn!uwan ve rnnumt »aTha na^îza. ne ve fakat îlımal edîiemiyecek blr yardırnı dokunacak o!an mîsakımınn e • fcetnmiyet ve şmnıISnö tebarOz ettfr • df. Ben sfm«fî bcska b?r zavîyeden av B? hakıkafi îfade ebnek Istîyorom. Böyflk Hsrtrt ^öıııras ve CMMIH #İHn feca * yff tesb^mi eefar^s <Atm blzler. bîylerî ı m m Mr n » e hfssetaneden bn feci <!em!eı4 halnlıyaıııaytB ve fcn baîlevî detnferi jtaaımams ofen eocnttlanmız şopfınu o vakavB tıiTS'i ed*?ı mtralnn •syftJan oltTfvBrslt fn büvfflf feıak* • HH ııe «WT>^C oWıWt Miıılnvıda Wf n» feir edw»^;elrferd'r. Ben We «Bohe • s b Su lâtîf ve nes'eB Mivareyi bn elemR hfthraian lezkir etmelc «urebi^ ke • derfendmnek {stemem. Bunlan hatır lattnm beferivetfn bn felâketli kanr • yacranı aers annflsı ıcfnotr. EmînJm kî bot&n d'invp. h\ Kemi • Bstlerîn proşrramımrzda: «Dabilde <u1h frariçte solh.» vecî»esî fle îfade edüen nath hareketm^z bakkrada ü Kakarak hnkmönB vermîstîr W bâkfm olan f\âr sn b'rlcar îr«KTi*» îfe îfade edîle'bîlrr: Memun bolm"Tiı • guıııuı cemiyetın Bakrann en nnoKad» des bîrşey fibi mahafasa ve mudafaa ednek, ayni kuvvetle ve ayni kanaat* (tiarıncı sahıfeden mabat) ceğini bilmukabele beyan etti. 1 ic diğerlerian mevcadiyet ve beka • lannın rrvesnı •eraitane riayet ve bör met etmek. Bentm fikrimce ba her münevver cemiyetin benknsemis oldnğu ve bennnsemeaî icap edev bir mstearifedîr. Fakat bu medenivet prensîpinin haridnde cihan harbinden istitraç e • dîlecek 3u ders daba vardv. Binnci si sudur: Gözüroün örüne bü^iik barb< yap • •ns olan nulletleri getirerek divorum ki: «O fena sünlerin avdet ptfnemesî îcîn herşevi yapınız, fakat o zamanlarda yapnns oîduğiımur «eyierî yapmayı raz.» îkindsî de buna daha zîyade bir müsahade dîyece§îra, sekenelerînî ve arazilermi bu felâketin tanrîbatmdan imkan da're^înde ma«xm bn^ntw'uTmı« ve mmtakavî monasebe'ierini îdare ed^p hW anenk îfe mnbftbb^^în *ene ^«THesîni tem'n etmis oîan Avnraanm o*<Sr ncnndakî mmtakada kSm mem'eketleAtinada muakm imzattndan gonra yapdan geçit resminden bir intıba rm basîretlcarane ve kivaset eserî o îan bat*ı bareketîerînî talrö etmekten sulh devirlerinde, günlük bayatta hie> hatine içmekle müsaadenizi rica edeîbarettir. rim. bir hudut endisesî mevzuo bahsolmı D'»st memleVeHn btnierce »enelik yordu. MîUetlerin, hudutlannm akıbeti Bu notnk uzon mSddet alkışlaranıs > larinf olan gfael payTtabtmda bufün br. hakkındald huzurunu yalnız harp bozimzalannf oidngoımn misak, Wc »Gp du. Yeni sulh muahedelerindenberi, babem yok, mîIlefleTÎmîzJn istemekte ela masum temayullere yapı^an îfrat ve doklan yeni devreyî acıyor. Ankara 11 (A.A.) Balkan itlhafif siddet yüzünden, bazı suuf dev • KadehinrB bnrada mâmessinerf ha letler için garip ve hususî bir rejhn QH lAfı misakmın imzası münasebetile zır balunan dost memieketlerm dev • das ediîdi. Onlann hudutlan meselesi sabık Yunan Basvekili dördüncü let rwslermîn «erePerîne ve miiietle her vesile ile basbaşa ve vahut alenî Balkan Birliği konferansı reisi M. rimizm rrfalıına kaldınr ve Ynnan hfisurette munakasa edilebflir. YalnB Papanastasyo tarafmdan çekilen kfimeti «ibî bîze karsı bövuk nnsafrr müsalemetperverane vesaite müracaat telgrafa Basvekil tsmet Paşa Haz • perverlflc ve barBretü bîr kabo! «SrteredHecepmj teyit sartHe bugün bir devmîs olan ba g6ze! beidenîn refabma iretleri sn cevabı vermiflerdir: letm bir uzvundan mahrum edilmesi •çerun.» E$ki Basvekil M Papanastasyo Hz. cıktan arıga taTeo ed'lebilir ve bövlc Nataktaı «fltflesJne brtam veren Yubir noktai narar teatisini refeden devAtİna nan BasvekJK M. Çaldaris demi»tîr ki: let sulhu tehdrt etmis ve vahut bevneltltifatkftr telgraflanndan dolayı it En samimî ve en halisane dostmiiel ruhtan mahrum bulunmus olmak» zati devletlerinize teşekkür ederim. Ink munasebetleri idame etmefe ve la ittîham edilmek tehlikesine kuvvetYapılan anlasma ve sulh eserinra ba saretle yaşanıağa ve Balkan yarun le maruzdur. Bir devlete bilerek tnti zah devletleri tarafından takip oîuadasmda solhn terrrin etmeğe azmet • han talep edümek sıkkı mostesna olnan büyük ve asil ülkünün tahak nvş olan dort mıTletimîz idn oznn bir mak üzere, bir aksülâmel husul bulmakukuna mes'ut bir başlangıc olma solh devresine isaret olacağma kanî 6İması muvafık olamazdı. Hodutlar suOı ımı ve bütiin Balkan milletlerinin doğnm ba tarîhî günde Balkan mtsa zamanında tehdrt edüebîiecegîne gö bhlik ve kardes olmalarına hizmet kmtn ühafnh âmil ve banîleri btıkman re, bu hndutlarm, harp hazıriıklann «tmesini temenni eylerim. Dostum ve devamiı ve daîma itimada mSstenît dan bahsediinıeksizin, tekefful edileve seriki mesahn Dr. Tevfik Riiştü ranhalesetten mülbem olan mesaîieri bilmeleri de mesrudur. Merkezî AvroBey hakkındaki senakâr sözlerinizile böySk bir eser, dSrt miHetîm'zm refapada başbyan bu aksülpmel devam etnnn temin edecek olan bir sulh eseri den dolayı da zatı alinize teşekkür ti ve bugün Balkanlarda tamamJandı. yaratmıs olan Mösyö Tituletko, ederim. Benim tarafımdan da, ba Atina muahedesi, herseyden evvel Tevfik Rüçta Beyefemdi, M. gün memleketinizin haricî münasebeka ve muhafaza sevki tabiisinin emYevtiç ve doshnn ve arkadason M. betlerini idare eden ve yorulıtıaz rettiği bir harekettir. Atina muahedeMaksimo* Hazaratına hayranltkla kamesaisi, bütün dünyanın da «»ördiisi, sulha süsiîi ve müohem lisanla yarifik tekrimatına arzederken butün Yugü gibi. milletlerin anlaşmasını ve zılmif misaklardin d*ha zivade hizmet nan minetmin nunnet ve şukran his dolayisile sulhun tarsinini istihdaf eden siyasî realist bîr eserdir. O mi lerine tercuman olmakla bahtiyanm^ eyliyen mümtaz devlet adanvnın saklarda, alicenaolıklar birbrrine o dtKadehimi onlann nhhatine kaldm basiretli uyaseti hakkındaki takdi • rece kansrmstur ki bu hükumlerm si nın.» ratimı burada ifade etmekle bah ze bfftey rm" verdikleri, yoksa «izden tiyarım. Çok derin rmıhabbe* ve çok birsev mi aldtklan her vsltit b3in«» samhni dostluk bîslerime emin ol • mez. Nih^vet Atîna nroahedesi bîr *daAtina 10 (A.A.) Atina Ajamı manızı zatı devletinrzden rica ede let eseridir, rîra ba*Ica?anara hıikukobfldiriyor: M. Tltule^ko kat ettiği nn « rim. tsmet na mut'ak o1ar»k o derece rîavet et tukta demiştir ki: mektedtr ki bütiin alâkadarlan hnsa « Romanya Krallık hokâmeti, edenlerin îhdas ettikleri rejime iştiraM. Maksirao* Cenaplan tarafından « ö y ke davet eylemektedir. FiIVakika, insa lenilen u i l s9zlere i?tirak etmekle bahAtina 10 (A.A.) Bugün Balkan ettiğimiz ev genis ve misafîrperverdir. tiyardır. Ba hökumet, bugün hnjtalamisakı hakkında kendisile göröstüğöm Kalplerimizin beklediği herkes idn o dıklan bayük eserin tahakkakanda YuYunan Başvekili M. Çaldaris alman nerada yer vardır. Fakat evimiz aydınlıknan hökfimetinm mühim hizmetmi bilOceden fevkalâde memnun olduğunu, tır da. • ziya oraya her taraftan ntifnz hasca kayh ve isaret etme§e ve Atinasolh yolunda çok esash bir eser vücude eder • esiğinden atlıyan herkes, alaea nın imza mahalli olarak întihap «dO gebrdiğini söyledikten sonra: karanhğın ihdas ettiği hayal zevkhn mi» oldu?nmı görmekten mö»«rvelliW « Bu bayırlı neticeye vösul yo • tatmak fikrini tarketmeJidir. Fakat A sevîncini bildirmete lüzum görür. Ffllunda tesadüf edilen ve balledilen her rina misakını imza edenler idn, erazi hakika, bfftim Avrupa muietleri ara möskül yaptifuııız moahede biuasmn hudutlan kat'î ve manakasa kabul etsmda Ynnan mOIeti ebedilik ile en sa saglamhguu temin eden yeni birer a • mez birşey oimakla beraber bn hu mhnf rabttalan olandır. Bunun için, dutlar haddi zatinde insanlan ayıran ve vi olmuftar.» demiftir. Yanan topraîmda im«a edilen bir mnonlann bayatmı mafköUeftiren maniaMüsarünileyhten sonra Yugoslavya ahede, bStün dddî eserierhı gayesi ollardır da. Bunun için, hudutlanmu sefaretinde kendisile görüstüğüm Ha • mak lâzım gelen sağlamltk ve devam kat'î ve halisane olarak tamyacpk herrtdye Nazın M. Yevtiç ise yapılan mulılık sartlartm daha şimdiden yahuz kesle, ba hudutlan kat'î manevileımeahede ve memleketlerimiz munasebetmuhiften almaktadır. lerine kadar tedricen layroetten dü leri hakkmda bana şunlan söyledi: Bizîeri, Balkan itilâfımn banflerini sürecek iktuadî ve siyasî f eniş bir mu « Memleketlerimüa birbirine da sevkeden fikir basittir. Salha tesneyiz. karenet mesaisine girişmege âmade buha iyi bağiıyan bu mes'ut neticeden doFakat, hakikî snlhon kaynağı itimatta lunuyoruz. O gün simdiki vatanlarımız layı kendimi tebnke lâyık görürum. ve knnadın kaynaği da istikrarda ol artık bir vatan olacaktır. Beşeriyet bu Fakat yaptıgımu muahede ile yaiıuz dufıımı bilrriz. Bir devletm, bodbm buyök vatam her birimizin kendi va • memleketlerimızi birbinne yaklaştu menafiî Sdn de^il, fakat amumî men • tanına karsı ayn ayn besledigi muhabmakla kalmadık. Ayni zamanda de faat idn elde ert^ı' iHc istikrar, hudotbetin heyeti mecfnuasmı tems'I edecevamh bir dostlugun ve biihassa Baikan lanmn istikrafıdır. Bir devlet beynel • ğinden bizım için o nisbette aziz ola • salbunun da sağlam temellermi attık. mîlel camîanm bîr ozvndnr. Kendisî cakbr. Emniyet, anlayış, iştirak, ta Bu sulhun ve yaklasmanın en buyuk idn vaDacak vazifeleri vardır. Buna gö mamlama, Iste Atina muahedesine imteminab müzakeratunızda hâkım olan re, bir devfetin hudutlan mesclesî et • zamııı koymakla bugün sulh idn dik • tamamen merdane ve samuni bir m • rafmda kararsulıkiar mevcnt oldukça tiğimiz mabedin dört sotuna. beynelmîlel cam?a»ın istilzam **ttiği yette görulebilir. Bilhassa TUrkiye ef Bundan böyle Balkan devletlerinin tam verimli metaî imkânsızdir. Filhakân umumıyesinin muzakeratunıza kar lrika, ba sart'ar dahilinde, neticede dev milli bayramı olması lâzun gelen bu şt gösterdigi yüksek alâka bizleri çok unutulmaz günde Yunan Reisicum • letin hayatOe birlesen gmliik havah • mutehassis etmiştir. huru Hazretlennin sıhhatine ve onun ran yerme müleHn hayahm mtıaîîakta Çünkü bu hâdise müzakeratımızın totan nkmhlı bîr siyasî mesele ikame miiletinin refahına ve misakunun ünmemleketimde Türkiyede ve diğer aedibnistir. Umumî Harpten evvelki za eden milletlerin devlet reislerinin sıh lâkadar memleketlerde nasıl kuvvetli istinatgâhlara dayandığını gosteren gayet kjynvetli bir delıldir.» Diğer taraftan M. Yevtiç, bu ak sam Yur.an roatbuat mümessillerini de kabul ederek dört devletin Balkan misakile kabul etfk'eri veg?"e tî'bbü dün yalnız sulhu muh^faza etmek ve kendi tamamiyeH mü'kiyelerine hür met ettirmek oldu&unu sövlenvstir. Gazetecüerden biri hudutlann ma sun'veti hakkında tem'rat kavdinin manevî ve a»keri b;r esasa ''««»ıp da yanmadtğım soraıuş Ye M. Yevtiç te bu sualin cevabmm misakın metni ile kabili izah olduSvnu, r^îsakın metninde tehaddüs ede'iilecek ihHmalâta na zaran âldtlerin Hudır>Unn mastraîvetii hakkında alırac^k te^^irte^î gönîseceklerînin zikrolımduğunu söylemek'e muk»bele etm>rtir. sulh muahedenamesinin kat'! ah kâmına muhaliftir.» Mşlof, Bouroff Hizbinin nafiri efkân olan DemekratftcheAi SzgoTer diyor ki: «Bulgar hükumeti ve Bulga» efkârı umumiyesi, Balkan misakmın metnini, âkit memleketler mnrah hasîarı terafından imza edfldikten sonra, öğrendiler. Ker »eyden evvel nazarı dikkati celbeden nokta, bu misakta herhangi bir aktîn meriyetinin devamını tayin eden mutat muhletin bulunmamasıdır. Bu misakın müskülâtla Ubakkak" ettirilmiş bir itilâf m neticesi oldu • ğunu ve hatta metninm sağlam ve devamlı bir anlasma ve tam bir %orüş ittifakınm mukadderatmı U • pat etmekte buhınduğunu söylemek bir hata olmaz. Misakı imza etmiş olan devletler arasındaki münase betlerin istthaley* uğramağa namzet olduğu mütaleasındayız. Ne Atina m»akı ve ne de diğer herhan • gi bîr misak bugün bizim için lon söz olamaz. Münasebetlerimizde ta< raf ımızdan teyakkuz ve ihlâs ve haricî siyasetimizin id'aresinde kiv» • set gösterilmesi lâzımdır.» Müstakil Slovo dîyor kf ı «Dort Balkan devleti. mühletuz bir muahedename imzaladılar ve her biri muvafık gördüğü zaman bu muahedeyi fesetm«lc hakkma ma • lik bulunuyor. Bu grbi muahede « Ierîn âkitlerrn îmzalarma rîayet ettikleri müddctçc bir kıymeti vardır Bu gazete Yakınsarkta bu misak etrafında ba kadar bâyfik t&t gfirnltü çıkarmak için sulhu tehdtt eden ne gibî âcîl tehlikeler vardır sualini sormak tadır. « Bazılan tehlike isaretini Belgrada Bu^gar ve Yugoslav KraDannin kardesçe kucaklasmalan vermiştir diyorlaı Bn kucaklasmanm misakm aktioi ta cil etmî* olması ımıhtemeldir. Fakat Atinadaki merasim, bizim istîkbalde harici siyasetimiz için en iyi yoiun hangî yol olduğunu görmemize mani değil dir.» "Cumhartyet 12 Şubat 1934 Buîflar üazetelerinin nejriyatı Sofya 11 (A.A.) Bulgar Aiansı bildiriyor: Atinada hnza edilmiş olan Balkan misakı hakkında tefsiratta bu • lunan Mir gazetesi yazıyor: «Bu misak bir Balkan misakı mabivetînde addedilemez, o sad'ece müt tefikler arasında aktedilmiş bîr itilâftan ibarettir. Bu misak, bu ma hivetini muhafaza ettikce bir sui hîi müsaiemet eseri değil, bir nifak eseri olacaktır. Bulgar milleti hemen hemen her şeyi kaybetmiştir, fakat henihc şe refîni müdafaa edebilir. Vücude gettrilen «ser, Bulgarictanm zararınadır. Eğer biz bu eseri imzala mış olsaydık bu bîzîm menfaatimi ze olmıyacaktı. Büyük bir sabır ve tahammül göstermeğe çalı^alım. Dabilî birliğimizi, milli vahdetimi • zi muhafaza edelim.» Çankof Hizbinin naşirî efkfrı olan Demokratchiski Szgover diyor ki: «Atinada imza edilmiş olan misak gerek lâfzı ve gerek manası itibarile Milletler Cemiyetl misakı ile Briand Kellogg misakmın esasmı teşkil eden anlasma zihniyetine ve BaşveMI'mizin bir cevabı Tevfik Röştü Beyin mttku Bursa Mekteplileri arasında kış sporları M. Tituîeskonun nutku M. Çaldaris ve Yevtiçin beyanatları Bursa (Hususî muhabirimizden) Memleketimizde yeni başlıyan kış sporlannın süratle inkişaf etmekte oldu ğunu muhtelif misallerile görüyoroz. Bu sporun görmeğe basladığı rağbet yalnız halka münhasır kalmaktan çık mıs, simdi mekteplerimize de sirayet etmiştir. Bursada San'atlar Mektebi talebesi kayakçılık teskilâtı yapmışlardu. Resmini yoUadıgun talebeler kayakla nm kendîlerl yaprmşlar ve bü'a.ı teçhizabie birlikte birer liraya ma] etmislerdir. Bursa dağ kulübünün antreoörfi o • lan mühendis Nihat Bey ayni zaman • da San'atlar Mektebinm muallimi elduğundan talebe kayakçılığı kendisinden kolayldtla oğrenmiştir. YoIIadı ğun resim ba talebeleri maattimlerile birlikte gö$termektedir. Frans.zca, IngUizce, A'manca, Ispanyo'ca, Italyanca vesaire YENİ KURSLAR AÇIÜYOR Sınıf ve hususî derster Metnurin, muallim ve zabitana mahsus tarife. KAYIT BAŞLAMIŞTiR MECCANi BiR TECRÜBE DERSi ALINIZ ANKARA ISTANBUL Koma caddesi 373 Istıklâl caddesî terkettim. 2 Sözle anlatılması güç riymzl ve mihanikî bir usul. tşte sifreyi bu ikinci usul sayesln de hallettim ve anahtanm da bul « dum. Bunun içfn bir yazı makin* • sinin klavyesini tetkika ihtiyaç hasıl oldu ve beni epey uğraştırdı. Birçok hesaplar yaptım, bir takm mülâhazalan gözönline getirdim ve anladım ki mektupta münderiç her harf kendisinden sonra gelen ye dinci harftir. ı Yedinci harf mi? Anlamadrm. önümdeki klavyenm kopya • « M bakmrz. Dikkat edin. V harfini yazmak istiyorsunuz değil mi?, klavyede bunu bulun ve sağa doğrj saymağa başlaym. 1, 2, 3, 4, 5,... Bir sıradan diğerinin başına atlıya* cak ve harfler bitince tekrar baştan başhyacaksınız. 7... Yedinci harf ne? R mı? Ona vurun. Anladmu mı Kleryo bağirdn ERLİTZ MACERA ROMANh 41 ((Kan izlerini takip ediniz!» lngühceden tereÛme eden: ömer Fehmi Şifreler ekseriya yazı makmesfnm klavyeai üzerînde el ile rnnlı • telif mihanikî amelîyat icrası sayesmde vücude getirilir. Ben simdiye kadar birçok şifreler hallettim ve ekserishıin ba çekilde yapıldıklan kanaatme vardım. Bunlarm içeri »inde en sayani dikkat bulduğum Bifre nökta, virgül, noktalı virgül, nida gihi isaretlerle vücude getîrîlen sifre idi. Muhakkak ki zeki bir adara tarafından vücude getirilmişti. Dilsiz Luiye gönderilen bu sifreye gelince bunu gönderenin bu Işte pek o kadar mabir ohnadığı anlafilıyor, Kleryo: öyle ama meselâ ben p«kçaeı oğrastrm. Çünkü siz onu p«k muğlak bh şey farzile işe giriştiniz! Halbuki aon derece basitti. fgzel cebinden dilsiz Luiye gönderOen mektupla, bunun halledil mis feklini yazdıgı k&gidı ve klavyenin bir kopyasam çıkararak dizlerinin üstüne koydu ve izahatına devam etti: Siz bana şifredeki birinci keIhneden sonra gelen K harftni A, yahut Y farzetmemiz lâzım geleceğîni söylemiştiniz. Bunu kabu! ederek bh tarafa bırakalım ve sifreyi tetkîk eyliyecegimlz yerde bir müddet dilsiz Luiyi mütalea edelim. Kleryo herhangi bir fevkalâdelik karsıstnda öyle kolay kolay saşır • mazdı. Fakat Igzelin bu sözleri Ue adamakıllı aptallastı. Igzel tekrar söze basladı: Bu herife dair ne biliyonaz; cahil bir serseridir, değil mi? Eçhel... Eçhel . Onun katil grüvercinler meselesini tertip ve idare eden haydu tım maîyetinde çaltstığmı da bili yoraz değil mi? Buna kanüz Evet. Binaenaleyh kendisine gönderilen mektubım bir takim emirleri, yahut bazı malumah muhtevi olması tabiidir. Öyle... Tamam Dilsiz Lüi gibi bîr serseriye efendisi, reisi tarafından bu mealde bir mektup yazılacak olursa btmun münderecatı her hald« kat'î olacaktır, sanırım. Tabiî. Otomobilde bulunan diğer polisler de Kleryo gibi bu izahatı me rak ve alâka ile dinliyorlardı. Bunlan kafamıza yerlestir • dikten sonra tekrar mektuba avdet edelim. Fransızcada emîr sigası kullanılmıs bir cümlede iki kelime yüzde doksan dokuz fiil olur. Anhyorunu Lui gibi cahil bir adama yazılacak mektupta her halde sade ve anlaulması kolay cümleler kullanılacağı da aşikârdır. Doğru. Şimdi ilk kelimeye bakmız. R G P Y L harflerinden mürekkep bir kelime... Bes harfli ve emri muhtevi bir fiil arayalnn. Aklima gelen fülieri birer birer sayarak baştmzı ajntmnyayım. Ben vient (Vîyen = gel) kelimesini pek uyZim buldum. Bunu intihap ehnemin sebeplerinden biri de bundan sonra K, yani A harfinin gelmesinm lâ • zinı oluşudur. Vient a (viyen a = ...ye gel) Kleryonun yüzündekî şaskmhk ifadesi yerini takdir hissine terketmiş, neticeyi kavrıyan Fransız po lis müfettişi gülmeğe başlanuşb: Vallahi M. Igzel, dedi size birşey söyliyeyim mi, ben tabı beşeri mütalea ile şifreli bir mektubun hallolunduğunu ömrümde ikk defa görüyorum. tgzel her zamanki sakin ve yarı müstehzi edasile cevap verdî: Şifrelerin halli bunlan tertip edenlerin zekâ ve kabiliyet dereceleri bilindikçe pek kolaydır, Kler yo. . tzahatıma devam edeyim mi? Rica ederim. Isin en güç tarafı halledilmia» tî. Mektuptaki altı harfin hakikî şekillerini öğrenmiştik. Geri kalanlan anlamak için iki yol vardı: 1 Mektupta topu topu dokuz türlü harf kullanılmıstır. Binaena > leyh bilinmiyen dört harf var de mektîr. Bilinenleri yerlerme yerleştirerek bu meçhul harfleri araştırmak kâfidir. Yani aşağı yukan bir bilmece halli. Fakat bu seküde hata ya düsmek ihtimali daima varittir. Sonra netice sifrenm anahtaruu vermez. Binaenaleyh ben bu utulü (Mabadi var):
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle