19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Yeniden açılan Imperyal Oteli Bevo*la, Ingiiiz sefarethanesi yanında N. 68 BÖYÜK Temiz v» Halic* bakan odalar Siislü Salonlar Banyo doireleri Teshinat Mutedil fiatler \0 Onbirinci sene No. 3 8 0 0 umhuriyet Teigrar Te Cumhuriyet ALMANAĞI Avrupa almanakları ayarında hazırlanmış ilk almanaktır. Pek yakında çıkıyor. relefon: Başmuharrir ve evl: 22366. Tahrir heyeti: 24298 Idare ve matbaa kısmile Matbaacılık ve Neşrlyat Şirfceti 24299 24290. mektup adresi: cumhuriyet" istanbuı. Posta kutusu: tstanbui. NO. 2 46Çarşamba 12 Birincikânun 1 9 3 4 Değerli Başbakanımız Sevgili Irakyada Neler gördü? "Oıadan şu inanla dönüyorums Çok geçmeden Trakya yeryüzünün uçmağı(cenneti) o'acaktır,. General Ismet orada Uluslar Derneği, Yugoslav Macar gördüklerinden memnıın ihtilâfını halle muvaffak oldu Hele göçmen yerleşimi Generale sevinç vermiştir Iki tarafın da kabul ettilderi konsey kararında Macaristanın Marsilya suikasdinde, bazı makamların hiç değilse ihmalleri yüzünden, mes'uliyet altına girdiği ve bunları tecziyeye azmettiği bildiriliyor Başbakanımız dün akşam Ankaraya gitti Trakyada e kim, sağlık göçmen yerleştkrne islerini arastır ma için bir ge zinti yapan Başbakanımız Ge • neral Ismet tnö nü, Sağhk Bakanı, Trakya meb'uslarile birlikte dün sabah saat 9,40 da sehri mize gelmistir. Başbakanımız Sirkeci durağında, Vali Muhittin Üstündağ, IsSevgili Başbakanımız dün Sirkecide Başyazıctmıza tanbul Kuman daygularım anlatırken danı General Halis, Merkez Ku Başbakan General Ismet eksprese mandanı General Fehmi, General bağlı olan hususî vagondan güler yüzle inmiş, kendisini karşıhyan Galib, C. H. Fırkası tstanbui vilâyet idare heyeti başkanı doktor Ce Iarın birer birer elini sıkmıştır. Bu mal, Basyazıcımız Yunus Nadi, Va sırada asker ve polis kıtalan selâm li muavini Ali Rıza, Polis Müdürü durmus, mızıka çalmıştır. Fehmi ile kalabalık bir halk tara Başbakanımız Sirkeci durağmdan fından karsılantnıstır. [Uabadi uçüncü sahifede] Sulh yolunda bir zafer Basbakan Trakyadan döndü aşbakan fsmet tnönü dün Trakya gezintisinden dön dü: Daha genç, daha dinç, anlasılan gördüklerinden yüreği çok genislemis, çok yükselmiş olarak. Yüzünde sevinç ışıkları parlıyordu. Bu, gönül açıklığmın baslıca bel gelgesidir (alâmeti). Basbakanın Trakya yolculuğunu nasıl yapmakta olduğunu uzaktan günügününe, adım adım görüyor duk. Yolculuk yıldınm çabuklugile yürüyor, Başbakan sinema şeridine benziyen bu çabuk yürüyüs arasında kendisince görülmesi gerek olan Iher is üzerinde duruyor, görtiyor, anlıyordu. Çerkezköyünden baslı yan Trakya gezintisi Saray kaza sından Vizeye, oradan Kırklareline gidilmekle ilk çizgilerini çekmişti. Yollardaki köylerin bütün oturan ları çoluk çocuk, kadm erkek hep Basbakanın geçidine çıkmıslar, o • na sevgilerini, saygılarını göster mek için yeşilliklerle süslü kemer ler kurmağa kadar ellerinden ge thtüâfm halîinde en büyük âmü olan Fransa Hariciye Bakam M. Lavaıtn son Uluslar derneğt Konseylnln karar sureti lebilenin en ilecisini yapmıslardı. raimlerinden biri: M. Laval, Paristekl Aîman elçisile ticari borçlar hakkmda için raportör tayin ettiği İngilız Nazm Bu kadar çabuk çlmakla birlikte tir mukavele imzalarken M. Eden (sağda) İngiliz Dıs BakanUe çok derli toplu olan gezintisînde «Zorbalk maksadüe yapilan cina • Basbakan nerede bir köylii kümesi ma devletlerinin mümessflleri bir araya Cenevre 11 (A.A.) Macar Yuyetleri tenkil için uluslararası mukave* g'drürse hemen onların içine gidi gelerek ber biri kendi durusunu ve goslav ihtilâfı hakktada nmayet esa» yor, onlarla söyleşiyor, işlerini güçmenfaatlerini anlatmif ve saat on bes lenin esaslari.» itibarile bir anlaşma elde edilmi» ve Muhtirada zorbalık mahiyetini haiz lerini soruyor, hele okulayı (mek bu büyük bir memnuniyet uyandirraişte Milletler Cemiyeti konseyi toplan • bütün cinayet, «uikasd, tesekkül ve tir. Bu «uretle yeni ve parlak bir mu • mifür. tebi), çocuklarm okuyup yazmalapropagandalara samil ve kalpazanlı • vaffakiyet elde eden Fransiz Dif Bakarım hiç mi hiç unutmuyordu. Boy Fransız muhtırası ğin tenkili için akdedilen 1929 anlaşboy oğlan, kız çocuklar Basbakanın nı M. Laval hararetle tebrik edilmiftir. Reb M. Vaskoncelios ce ceyi aça • masindan mülhem bir mukavele imzaiizerlerinde en çok durdusju yarının rak Fransiz muhtirasmı okumustur. lçtimadan evvel adatnlarıydı. Basbakan küçük yav[Mabadi altınct sahijede] Muhbranin başhğı şudur: Gündüz M. Laval ile küçük anlaş rularla hiç eksiksiz her yerde ko nusmus, onlara söyîetmiş, onlSLtm varlıkîanna en çok ozen verdiğini ^ göstermistir. Kırklarelmdcn Babaeskfye inilerek oradan Edirneye çıkıltnıştır. Edirne Başbakanımızı sanki kucak • ladı, Başbakansa bu çok sevdiği Türk sehrinin kucağına atılmaktan sonsuz sevinçler duydu. Edirnenin Ankara 11 (Telefonla) B" yeni suyunu açmak, Başbakan için giin Bakanlar Heyeti «ürekll bir tüyük bir kıvanc kaynağı oldu. içtima yapmıstv. Toplantıda haBasbakan orada kendini tutamıyaricî meselelerle Avrupada bulurak gazetelere yazılan söylevini nan Dıs isleri Bakanından gelen (nutkunu) söyledi. Bunda onun telgraflar üzerine koau^malar ceacığa vurduğu duygular gerçekli reyan ettiği jahmm olunmaktadır. 1 ğin ta kendisidir. Başbakan güzel Paris 11 (A.A.) Anadolu agençliğini kucağmda geçirdiği bu jansımn hususî muhabiri bıldirigüzel Türk şehrini çok sevdiğini «öylerken ona bütün yurdun gö • yor: Eko dö Pari gazetesinin Lonnöl!ü olduğunu katmağı da unut • dra muhabiri M. Lavalin Roma semadı. Edirne, ön Asya Türklüğü • yahati dolayısile gazetelerde dolanün tstanbuldan bile önce ilk başşan bazı şayialan ileri sürerek bunkend (şehir) lerindendir. Ulusçu ların arasmdan seyahat neticesini Cumhurluk rejiminin gözünde E • akim bırakmak gayesinı taKİb eden dirnenin değecinin ucu bucağı yoksiyasî bir manevrayı ortaya çıkartur. Burası kendisine yaraşan bayındırlıklara (umranlara) erecek, ye mak lâzım geldığini bildirmekte ve M. Musolininin sırası geldiği vakit ni Türkiyenin bir uçmak (cennet) bütün Avrupaya şamil bir misak yapacağı Trakyanın baş tacı ola akdi tasavvurunda buiunduğuna caktır. dair olan şayiayı kaydettikten sonBaşbakan Edirneden AlpuIIuya ra sözüne devam etmektedir: inmiştir. Burada büyük bir şeker fabrikamız vardır. Sanayi değişimi« İtalyanların Fransa ve Rusmizin ilk kurumlarından biri olan ya arasmda çok sıkı bir samimiyet bu fabrika kendi çevresinde yepyedoğmasına meydan vermemek ve # ni bir yaşayış, yepyeni bir varlık [Mabaditiçüncütahifede] Italyan Başbakant M. Musolinı yaratmaktadır. Alpullu fabrikası nııtıııifiıııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııiiiıııııııııuııııııııııııııııııııııııııııııiıııııııııııııııtııınıııııııııııı ıııımıımmııınııııı Avrupadaki eşlerînin en son mo • islerini, güçlerini, nasıl yasadıkla • gelecekleri belli değildi. Birden dellerinden blridir. Onu işleten rını, soysal varlıkta vardıkları se bire, sanki baskın yapar gibi, gelTürkler, rejimin düşüncelerini pek kiyi (dereceyi) soruşturmus, anla diler. Bununla birlikte pek az bir iyi bilen yurddaşlardır. Şeker fab nustır. Sonra Tekirdağından Çor • çagda evleri barkları yapılmıs, rikaları yalnız pancar yetiştirmektarlaları sürülmüs, kendilecinden luya, oradan da tstanbula dönüş. le, ondan şeker çıkarmakla kalmıkimi tohumlarını atmış, kimi buntste Başbakanın hep birlikte ayarak kendi çevrelerinde genel ları ekmeğe anık (hazır), sitndiden dıtn adım bizim de kovaladığımız (umumî) ekim işletrini baştan ba Trakya gezintisi. verim elde edici bir varlığa geç şa değiştirmekte soysal (içtimaî) mişler. Onlan kendi duruşlarmdan Kendisi bu çabuk gezintisinden Yeni ülkülerle büyüyen baska bir inkılâb yaratırlar. Bu bir hiç yorgun değildi. Dün istasyonda sevinir görmek benim için de sevinc bugünün çocuğu! gerçekliktir. Başbakan, Alpulludakaynağı oldu. niçin yorulmamıs olduğunu güller Bugün budunun her yerinde beki araştırıp taraşturmalan ile bu «Göç yolile Trakyaya yeni gelenaçan, gönüllere genişlik veren güşinci ulusal ekonomi ve tutum işlerin orada nasıl yürütülmekte ol ler yüzile kendisi kısaca söyle an ler böyle olunca orada ötedenberi duğunu anlamak istemiştir. Pan yerlesmişlerin duruşlan daha yük haftası başlıyacaktır. Ulusa beş yıl lattı: car köylüye ne veriyor, fabrika sek olacağmı kendiliğinizden siz o önce aşılanan tutum ülküsün'"n < Nasıl yoculmu* olayım ki sekeri kaça çıkarıyor, kaça satı • içinden varlık fıskıran bir yurd ranlıyabilirs:niz (tahmin edebil'csiolgun meyvalannı derlemeğe baş yor? Başbakan bu işleri, derin göniz). Gerçekten de öyle. Uzaktan parçası üstünde dolasmaktan ge ladığımız bu yılın, daha büyük aren gözlerile iizerlerinde çokça du Hyorum. Güzel seyler görmek adao kadarı düşünülemiyecek kadar dımlar atılması için, dolgun bir rarak, yerinde anlamak istemiştir, ma yorgunluk değil, belki dinlenme öyle. Trakyanm kadını, erkeği bükutlulama programı yapılmıştır. anlamıştır. Ona göre de buyrukla veriyor. Trakyada toprak çok ve • yük inanla çalışıyorlar. Topraksa Büyük Basbakan General İsnıet rını (emirlerini) vermiştir. güle oynıya yapıtan bu çalışmanın rimli, yurdda'lar çok çalıskan. Bu Inönü, bu yılın haftasmı da bugün Alpulludan trenle Muradlıya ge olurlukla olduruculuğun en yük karsılığını alabildiğine veren çok saat 1 5 te Ankara Halkevinde radgönenli (feyizli) bir topcaktır. Büsek yöntemi (kabiliyeti) belirtti çilerek oradan otomobillerle Tekiryo ile ulusa karşı ve bütün acuna dağına varılmıştır. Gidiş, hep o gi ğini bilmiyenlere gidip Tfakyamızı tün yurdun, bütün ulusun duygu yapılacak bir söylevle açacaktır. suna, isteğlne uygun olarak hükudiştir. Basbakanra uğrağı hep yurd görmelerini söyliyebilii"im. Çok değer verilen bu söyievde «Cabuk gjzdik. Ancak çok dü metin Trakya bayındırlığına artık dasla doludur. O hem gitmekte, özen verdiği alanda açık bir iştir. Başbakanın beş yıl önce başlanan zenli gezdiğimiz için hem çok, iyi hem bütün budunla görüşüp anlaşOradan çu icanla dönüyorum: Çok bu işten alınan verimleri kamugördük, hem de yorulmadık. Ak maktadır. Tekirdağından günü birsamları on bkde yatıyor, ertesi gün geçmeden Trakya yer yüzünün uçlik gidilip gelinen Malkara gezinnun gözleri önüne koyacağı anlacnağı (cenneti) olacaktır.» tisi, orada kurulan pazarın da bü altıda ayakta olarak gene islmizi [Mabadi ikinci sdhifede\ tstasyonda ayağının tozile bun sürmeğe gidiyorduk. tün bütün arttırdığı kalabalıktan ları bizlere söylemekten ayrıca sevdolayı, çok güzel olmuştur. BaşbaYad illerden göç edip gelen Bugün gi duyan Basbakan hep o güler yükan her yerde olduğu gibi burada muhacirlerin yecleşmeleri, yetles S İnci «ahîfede Tayyare çiyangosund» da köylülerden, okulalılardan baş tirilmeleri îşî, en çok kıv?ncla gcr zile otomobiline at'adı, eitti. kazanan numara'ar . ka kadmlarla da görüşmüs, onların düğüm islerden biri oldu. Bunların 6 inct ItfcÜtdC Spor haberleri YUNUS NADl Bir Fransız gazetesinin görüşii TürkYugos!av dostluğu Italyayı düşündürüyor! Gazete «Italyanm Fransaya yaklaşmakla kendisini çok işgal eden Balkan ittifakını tesirsiz bırakmak istemiş olması muhtemeldir» diyor Haricî isler Bakanlar heyeti dün uzun bir içtima yaptı Çorlu gençleri fener alaylarile Bb^oakanın tnutlu konakluğunu kutluluyor (Başbakanın Trakya gecnttsini canlandınr fotoğraflar beşlnci yaprağımızda) Ulusal ekonomi ve tutum haftası Bulgarlar memnun! Dinî kisve meselesi münasebetile «Meşhur misakın akdindenberi Türk Yunan münasebetleri belki en tehlikeli devresini geçirmektedir» diyorlar gazeteleri, Türk hükumetinin al Dinî kisvenin mabetler dısında giyilmesini yasak eden kanun et dığı bu tedbiri siddetle protesto etmekte gecikmediler. Türkiyenin Arafında Elen gazeteleri tarafmdan yazılan yazılara dair «La Bulgarie» tina sefiri Bay Rusen Esrefle yapgazetesi yukandaki baslıkla su ma tığı bir konuşma esnasında M. Çaldaris, ruhanî kisve yasağımn Rum kaleyi nesretmistir: cTürkiyede muhtelif din mümes papazlarına da tesmilinin iki memleket münasebetleri üzerinde hasıl sillerinin ruhanî kisvelerini giymeedeceği fena tesirlere nazarı dik • lerini yasak eden ve son günlerde kati celbetmistir. M. Çaldarisin, bu Büvük Millet Meclisine tevdi olunan neticesinde, meselenin, kanun, Yunanistan efkârında bü mülâkat {Mabadi üçuncü sahifede] yük bir heyecan uyandırdı ve Atina Bugün Başbakanın bir nutkile başlıyor Atatürk Bütün çağlar içinde en büyük Türkün adı: Atatürk.. Yıldızların görmediği bir Oğan... Cüneyden Günbatara bu ad nasıl çınladı, Nasıl gökler gürledi dağlarda yankulardan... Atatürk... adı gibi yücedir yücelerden... Soy ağacı üstünde ün veriyor her daîa... Tan yerine kavuşuo o sonsuz gecelerden Adım gün yazıyor sönmez parıltılarla... Bozkır'arda yo! aldı güne eren dirge'er, Aydınl'^ı yav^ldı en uzak öceklere. Kurtardıgı ülkeden dagıldı son gölgeler, Atatürk güneşini saldı geleceklere. Atatürk... Hey acuna adı sığmaz ulumuz, Nice tunc abakların üstünden bakıyorsun. Senin gibi co<madı ne Attilâ, ne Oğuz, Sen ışık dalgasısın, köpürmüş akıyorsun. HAL1D FAHRI Çağ: Zaman (periode). Oğan: Eski Türklerde gök mabudu, feza. Güney: Gıinün doğduğu yer, doğu, şark. Günb&tar: Gi:nün baftlğl yer, batl, garb. Yanku, Yanki: Aksisada. Dirge: Kervan. Öcek: Burc. Acun: Dünya, kâinat. Abak: Heykel.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle