19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
•lOBirincikânun 3 JELGRAF HABERLERİ Avrupa yolundan notlar Fransız Sovyet itilâfı Sovyet gazeteîeri «Bu itilâf, şark misakma muhalif memleketlerin entrikalarına nihayet vermektedir» diyorlar Mo«kova 9 (A.A.) Fransız S ^yet uzlaşması hakkında mütaleada bulunan İsvestia rfiyor ki: «Fransız ve Savyet hiikumetleri nin şark misaki için vapmakt» ol dukları mücadele şarkî Avrupada sulhun bekasını teyit edecek garantiler ihdasına matuftur. Bu itiiâf, iki hükumetin bu mınt&kavi misa • km tahakkuk ettirilmesi için büt"a "a kuvvetlerile çalısacaklarını natık bulunmaktadır. Çu itilâfname, şark misakınMi aktine muhalif olan bir takım memleketlc in entrikalanna ve Fransa ile Sovyet Rusyanm su!h için beraberce çalişmalarina engel olmak için yapılaa teşebbüslere nihayet vermektedir.» 9 Bir teknik devi Al, sana mevzu! enim, saatçiye araba tekerleği, kuyumcuya kuyu tu« lumbası, Çalh İbrahlme tabelâ, kunduracıya nalın I3marîamak aklımdan geçmez. Ve benim aklımdan geçmedifi gibi, farzımuhal olarak geçse de bunu yapacak olsam, bütün tanıdıklarım başıma üşüşüp beni tekdir ederler. Bu saydığım kimseler, halk tar?fından san'atkâr tanınmışlardır. Onlara rasgele, kaba saba iş'er tekHf etmek kendilerine haraket sayıhr. Pekâlâ! Bu böyledir de, bizim yazıcıhğımız, muharrirliğirniz, neden hâlâ yurddaşlarımızın kısmı nz^tnınca, güzel ve ince san'atleıden sayılmaz, acaba? Onüne gelen bize öğüt verir. Meselâ iki köpek sokakta oynaşıyordur. Yanınızda bir do.v:unuzla siz de oradan geçiyorsunuz. Dostunuz kolunuzu dürter, gözucile de, dalaşan kelbleri gösterir: Al sana mevzu!. Ne mevzuu be birader?. Fena mı? Belediyeye çatprsın, işte! Köpekler sokaklarda ser best geziyorlar diye.. Vapurda geliyorsunuz. Birkaç defa, birlikte gidegle aşinahk peyda ettiğiniz .üç beş kişi etrafınıza sıralanrvş. Içlerinden bir tancsi soğuk soğuk, bayat, ortaoyunu m&tmunları yuvarlıyor. Ötekiler koh kah, katılıyorlar gülmeden. Dışaııda keskin bir poyraz esmemiş olea, kendinizi güverteye atacak kadar bunalıyorsunuz. Öteden, biri, size hitab ediyor: Aman, bay birader, sakm bizi gazeteye geçirmel Yazar mı, yazar!. Bundan güzel, ona mevzu mu olur?. tdarede oturmuş, yazmızı yazıyorsunuz. İadeli taahhüdlii bir mektub getiriyorlar; açıyorsunuz. Ta, bilmem neteden gönderılmiş. Altında, oldukça ün sahibi birinin sıfatile imzası var. Ne istiyor, biliyor musunuz?. Ramazan davulundan tidirpin olu* yormuş ta, bana eksik olmasmmevzu veriyor. Davul! Al sana mevzu!. Itişen bir çift köpek; al sana mevzu 1. Bir sulu zevzeğin ağzından fırlıyan so^uk nükteler.. Bunlara gülen bir alay budala; al sana mevzu!. Ahmed, bir kucak dolusu paketle vapura koşuyor; al sana mevzu! Mehmed, yağmurdan ıslanmış, sucuğa dönmüş.. Al bir mevzu daha!. Ah! Mevzu bulmak, seçroek, onu yakıştmp yazmak, okutmak, beğendirmek.. Sonra da bütün bu cıevzularm üzerine, daima sarsıl mak, yıkılmak tehlikesine manız bir şöhret kurmak, hepinizin de diğiniz, düşündüğünüz, zannettiğiniz kadar kolay olsaydı!. Acaba bana bol keseden bağışladığınız bu mevzulardan bir tanesini, ben telleyip pullayarak önünüze koysam, bizzat kendiniz beğenir misiniz?. Yoksa, Nasrettin Hocanın kar helvası gibi: «Ben icad ettim ama, kendim de bcğenmedim» mi dersiniz? Inanmız: Bizim zenaatimiz zor, hem de pek zor, pek ince zenaattır. Jstelik, nazanmzda kendileri kadar da olamadığımız saatçi, kuyumcu, ressam ve kunduracı gibi de de7'liz. Metaımızı bir kiçiyc, beş kişiye değil, on binlerce kişiyc be> gendireceğiz. Omrümüz hep bu kaygu ile geçecektir. Sonra <^a yıkılıp gittiğimiz zaman, arkamızda bırakacağımız eser, cenaze paramızı bile ödemiyecektir. Erc&mend Ekrem TALU Banka hîzmeti gören kooperatif Izmirin Parse köyü hergün inkişaf ediyor tzmir rHususî» Parse, tzmir vilâyetinin en muntazam yollarindan biri olan îzmirle Manisa vilâyetrnin Turgutlu kaasbasım birlestiren yolun inhinasını teşkil eden bir noktasını işgal eder. Burasi sık bir ormanlık denecek kadar meyva ağaçlarile süslüdür. Köyün ortasın • dan geçen derenin kenarmdaki buyük çınar ağaçları birer şemsiye gibi Parselileri gölgelendirir.. Güzel havası, bol ve n«fis suyu ile Parse rıübalâğasız cennet kadar şirin ve tatlı bir ılıklik arzeder. Bu sık yeşiIHkler arasında (700) kadar hane, birer beyaz benek gibi ışüdar durur. Tabiatin her iltifatına mazhar olan bu güzel köy, imar ve yeni • likten pek mahrum bulunuyordu. Bilhassa ana yolun geçid aldığı köj caddesi, o kadar dar, o kadar do lambaçlı idi ki; iki otomobil değil, bir tek kamyonun geçmesine bile tnüsait değildi. Nafıa yolun bu darlığı karşısntda, yolun en münas'b geçidi köyün içi olduğu halde; yclu Parsenin kıyısmdan geçirmeğe karar vermişti. Bu kararın köy hesa bına teşkil edeceği tehlikeyi his «eden belediye, bu sokakta mekân sahibi olanlan ikna etti. tstimlâk edilmeden hanelerinden caddeye lüzum eden geıuşliği belediyeye terkettiler Bu sayede tehlike ber • taraf edilmiş oldu. Yeni belediye heyeti, şimdiye kadar çok ihmal edilen bu güze! köye bir imar, raedenî bir çehra vermek istiyor. Güzel Parseye bu suretle bh emek çok yaraşacaktır. Parsede banka vazifesini gören bir müesseseden de bahsetmek isterim. Parsede kredi kooperatif., akram meyanında oldukça bir mev • cudiyet gösterir. Bu kooperatif 930 senesinde (104) ortakla başlamış ve bugün ortak adedini (384) e çıkarmıştır. (10,000) lira sermaye ile kurulan bu şube bugün (65,000] lira sermayeye maliktir. Ortakla rına senede (100,000) lira yardıtn etmektedir. Ziraat Bankasına olan borcunu, (28,000) liraya indir miştir. Ortaklardan tahsil edilen sermaye (36,000), borcu da 24 bin liradır. Teşkilâh itibarile bir köy olan Parse, kredi noktasır.dan çok sı kmtı çekerken; kredi teşkilâtı sayesinde nisbeten hem faizcilerden kurtulmuş hem de bir banka ıkrazatı muamelesrne mazhar olmuştur. Kredi teskilâtından evvel pek çok müşkülâta uğnyan ve gaddar fa • izcilerin eltnde inleyen çıftçı bu teşekkül sayesinde onlara pek muh taç olmadan intiyaçlarının yüzde ellisini temin edebilmesinden çok memnundur. Ticarî muamelesi ihmal edilmî • yecek kadar iyidir. Ticarî vaziyeti, nüfusu ve merkeziyeti nararı Hi bare almınca Parseye bir posta şubesi çok lâzımdır. tzmir posta başmüdürlüğünün bu muhik talebi göz önüne alacağı ümid edilmek • tedir. Birde bakdımki beş bin tonluk su da, onu taşıyan havuz da, havuzdaki beş tane filep de, havaya astlt o mutfaklı banyolu ev de, hep bir den kırk metro yukarıya kalkıverdüer! yapı Alman tekniğinin en büyük öğünü • imiş. Sekiz yıllık emek'.e . ' 28 milyon mark gîtmiş. Bunu etüd için Amerikadan bile heyetler ge lip şaşıyorlarmış... O kadar öğdü • ler ki hayalim, manivelâlı çelik çubuklar üstünden yazhk bir gazinoya örtülen geniş tenteler gibi sonuna kadar gerildi, gerildi; hayal ki sonsuz hakikat ki güdüktür, fakat bir iki saat sonra hakikati gö • rünce, hayalin gergîn tentesi bir denbire ilmikleri kopuvermiş por suk bir yığın zavallıhğile görüle nin büyüklüğü önünde yere serilt Bugün Almanyada, hem büyük I verdi! savaştan yenilmiş çıkan Versay haBerlinn şimal istasyonundan bindilatile bağlı Almanyada, bir günde, ğimiz tren bir saat sonra bizi Nider • yalnız ana istasyonlardan 17 bin h'noxa indiriyor. Burasi küçük bir köytren kalkıyor. Bu, Baltık ve Manş Fakat tertemiz lokantasi, m rmer ma j ötesi devletleri dışta tutulursa, disalı birahanesi, minik oteli, geniş vitğer bütün Avrupa milletlerinin yürinli eczaneciği, birkaç yüz kişi ala • rütebildikleri tren sayısma denk bilen sinemaciğı, içine kocaman şi'ep tir. Alman haritası karaya taşsa ler demirlemis küçücük dersi... Beîli Fransıza, denize çıksa tngilize Alman köyü konforlıi bir şehrin komçarptı; yüz yılın beci ucundaki Alprimesi demek olacak! man lokomotifi, kendi vatanında Otomobil beş dakika geçmeden bibütün Avrupayı dolaşıyor! zi görecrğimiz yere getirdi: Bir iki «Neş'e bahçesi» manasına Lüs minare yüksekliğinde, yüz metro uzungarten denen meydanın ortasındaluğunda; otuz metro genişliğinde, çe • ki «mayıs ağacı» adını verdikleri likten örülme bir dağ; yan böğrünün elli metro yüksekliğinde bir direk üstünden uzanan bizim Galata köp gördük. Alman toprağı kireçlidir. rüsü genişliğinde çelik bir kuyruk, geBir minare görsen bir ezan işitecerideki trpenin üzerine kadar abana • ğini bilicsin; kısır toprasın ağacı rak, gösterişli gövdesini, altmdan şoen yükseğe fışkırtması: Minarelerse geçen boşluk üstüne germîş, çe ik den uzun bu di«*ek Alman bilgisi • dağin dibinde bir havuz var. tçindeki nin uzunluğunu haykırıyor! su dört brş bin tonluktur. Birden kar» şidaki kapak yukarl kalktı, havuza Vatan evî denen bir eğlence yedört beş tane şilep girdi. Ne olacak? rine gittik. Çeşid çeşid memleketleAdina gemi asansörü dendiğine göre ri kendi dekorlan içinde canlı cansaniyoruz ki yukaridan büyük vinç • lı yaşatan bh yer. Saray gibi bir ler inerek her biri üç dört yüz tonluk yapı. tşte Viyana salonundayız. Büve dopdolu şilepleri birrr sandık gibi tün duvan kaphyan Viyana Tunakapip kaldırivereofk! da yürüyen vapurlarile birdenbi re karşıma çıktı; Kobenzl tepesinHavuzun gerisine doğru, suyun beş den gcrdüğüm Viyana da tıpkı on metro üstunde, bir kaptan köpriisü böyleydi. İşte Türk kahvesi; zen • görülüyor; ortasinda dümen çcviren gin ve etnekli şark işlemeleri için • gemi tekerleği r'bi bronz bir çember, den son köşede bizim Halici, o Atiki yaninda kamaraları, mutfak ve Ias dalgası gibi belirsiz cümbüşiebanyo dairelerile burasi havaya asilı rile, olduğu gibi karşımda görün çelik bir ev. Bir düdük sesi, bronz tece... Gurbette vatandaşa rastlayış kerleğin kimildanip dönüşü, a, bir de vatanı buluş gibidir, Alman tekni baktık ki bu beş bin tonluk suda, onu ğine bak, vatammı gurbete getir • taşıyan ondan daha agir havuz da, hamiş! vuzdaki grmiler de, havaya asilı o mutBildiklerimin doğrulu?unu gör fahlı, banyolu ev de, hep birden, bir mekle bilmediklerimi de görmüş iki dakika îçinde kırk metro yukarıya gibi olduğuma inanıyorum: tşte kalkıverdüer! yağmuru bol Renin şimşekler ve Asansöre atlayip üst kata çiktık. güclemelerle boşalan sağnaklardan Şîmdi üstünden gördüğümüz Galata sonra yeşil dağlann dibinden günv köpriisü genişliğmdeki o upuzun kuy • gök akarken lâmbalan yanan va • ruk, meğer karşidan gelen Hohenzo • purlarm ışık serpe serpe gidişleri... lern kanalmı çelikli ve asansörlü ha • Bavyeradan ttalyaya, Meksikadan vuza bağlamak için bir yalakmiş! Ya • Japonyaya kadar birçok memle lağin içinde ve bölme önünde, aşağiya ketlerf; kendi kıyafetleri, kendi inmek için bir sürii şilep bekVeşiyor. adamlan, kendi musikileri ve kenBiz de birine atladık. Hani dünya öküzdi panoramalarile görüp dinlemek; de, öküz bahkta, balık bilmem nerede bu, ne resimdir, ne sinetna; astar diye bir tekerleme vardır: Biz şilep • aslın kendi gibi; eğlenceyle fayda te, şilep havuzda, havuz dipte, dip ö • bundan daha güzel nasıl birleşsin? tcki nehirde... Bu toprak üstunde tek • Hem eğlen hem öğren! nğin en büyük devile bir oyuncak Alman tekniğinin ne olduğugibi eğUniyorur. Teknik, teknik... tşte nu mu bilmek îstiyorsun? öyleyse en görülmemişinde bile insani baştan Niderfinovxtaki gemi asansörünü şaşkina döndüren bir büğü, fakat ah görmeli! şihnca hemen çocuk tarafı sintan bir • Bu asansör aşağıdaki nehrin geşey var! milerini yukarıdakine çıkarmak Napolyonun bütün Almanyayı çiğnediği zamanlarda galiba Schilleır, diyor ki: «Kac?lar Fcansızın, denizler tngliizindir, biz Alman • lar da fikir ve bilgi ülkesini ala lira!» Sahiden aldılar. önümüzde ki yıl bütün Almanya ilk trenin yüzüncü yıldönümünü kutluluyacak. Bu İIH tren 1835 te yukarı Bavyeradaki Nürenberg ve Fürth arasında işlemişti. Saatte yirmi kilomet royîa gidiyordu. Bir Alman şa:fi bu gidişe baktı, «eyvah, artık mekân düşüncesi öldü» dedi! için yapılmış; bu yıl biten Türk Maarif Derneği faaliyeti Dün Ankarada umumî heyet toplandı Ankara 9 (Telsfoîia) Türk Maarif cemiyeti umumî heyeti bugün saat 10 da cemiyet binasında toplandu Bu toplantııja 31/7/934 tarihicıe kadar bir »enelik gelir ve harcama hesap'arı kabul edildi. Bu müddet zarfında ceraiyetin 121,011 lira gelir e!de ettiği, huna karşı 102,598 lira sarfettiği anl*?ıldı. Bir senelik hesaofardan sonra cemiyetin ağustos, eylul, teşrin besaplart da kabu! edilıriştir. Bu üç ay zarfısıda 40,727 lira gelire karşı 22,945 lira harcedilmiştir. Çalışma raportı okunmuş, idare heyetinin faaliyeti tasvib edilmis • tir. Buna göre cemiyetin Bursa, £*• kişehir, Ankara mekteblerile diğer yerdeki yurdlarına daha fazla talebe tehacümü vardır. Bursa 151, Ankara ilk ve ortamektebde 233, İstanbul yurdunda 104, Ankarada 65, tzmirde 41, Çorumda 19. Konyada 22 talebeyc bakıldığı, bundan başka Adanada da di^er hayrî cemiyetlerle beraber 400 talebeve öğle yemeği verildiği anlaşılmrştır. Singapur 9 (A.A.) Bura zabıtasvntn esrareagiz faaliyeti, persembe günü yapılacak deniz ve hava manevralarile alâkadar olabilecek büyiik bir casusluk isinin mevcud olduğu hissini vermektedir. L<mdra 9 (A.A.) Dün ak şam çıkan bir tebliğde, Singa purda açığa çıkanldığı blldirilen Japon casusluk çalıştnası hak • kında Londrada hiçbir rapor aImmadığı bildirilmektedir. Tebliğde, Singapur deniz ve hava manevralarının gizli idare edileceği hakkında birşey »öy • lenmemektedir. İngiliz müsfemlekesinde tatulan Japon casusları Fransa Almanya M. Rudolf Hessin söylediği mühim bir nutuk Bohum 9 (A.A.) Devlet bakanı ve M. Hitlerin mümessili M. Rudolfhess, burada binlerce dinleyicinin önündeki sözlerinde demiştir ki: «Fransanm Almanyaya karşı güttüğü yolu değiştirmesi, Almayanın da «Fransa meselesi karşisindaki gidifinin değiştnesine uğur vere • cektir. Biz Alraanlar, bundan böyle, Ruhrün işgali sırasında zarurî olan düşündüğümüz gibi, Fıansanın ülkemizi her türlü çareye başvurarak yok etmek istediğini dasünmttyo ruz. Bugün aamyoruz ki, Fransa ile anlasma mümkündür. Fransız eski savaşçilarmin söylevleri ve diğer memleketler eski savaşçılannm karşılıklan bizim barış sever parola • mızı bize karsı doğrulamaktadır. Gergin bir savaş tehlikesine inan • mıyonnn. Biz Almanlar, dıs siyasanın değişimini sükunetle düşünebi liriz. Uluslarınm hakkî mümessili olup ta savaşa doğru yiiriiyen mesul devlet adamlannın varlığını sanmıyorum.» Yeni adliye listesi Ankara 9 (Telefonla) Yeni AJliye tayinleri âli tatdtka iktiran Miilî emiâh taksitleri Ankara 9 (Teîefonla) Millî emlâk taksitlerinin uzatılması ve bedelinin azaltılması hakkmdaki teklifi tetkike memur Fırka komisyonu bugiin toplanmıştır. Komisyon yakında Meciis dağılacağından bu raevzu etrafında çabuk netice alacaktır. Jlusal Birlik gazetesi kapatıldı Ankara 9 (A.A.) İstanbulda çıkanlan haftalık Ulusal Birlik gazetesinin memleketin iç siyasasına aykın yazüar yazdığından ötürü üç yıl müddetle kapatılmasına ve Pariste çıkanlan Poslhdnya Növesti gazetesinin de memleketimiz aleyhinde yazılar yazmasın dan ötürü yurdumuza sokulmamasına lcra Vekilleri Heyetince ka rar verilmiştjr. Bugünkü Meclis Ankara 9 (Telefonla) Mali • yece hazırlanan buğday kaounu Meclisin bu devresinde çıkacaktır. Iktısat ve Maliye encümenlen bir, iki güne kadar bu lâyiha üzerinde tetkikata başlıyacaklardır. Meclis yarın üçte toplanncaktır. Ruznamede iki münakale Iâyihasile iki tefsir talebi vacdır. Bu raeyanda yeni vilftyetler evi ıçm, alinacak mrfrusat için de bir münakale tahsisatı vardır. Meclisin bu aym yirroisine doğru tatil kararı vermesi muhtemeldir. j j ı j Samsunun ihracatı Samsun 9 (A.A.) Bu aym ilk yedi güuündc Samsundan yabancı ülkelere gönderilen ürünler şunlardır: 500 ton arpa İtalyaya, 400 ton arpa Almanyaya, 385 ton buğday Holandaya, 800 çuval kepck Almanyaya, 450 sandık yumurta Almanyaya, 100 ton nohut İtalyaya, 200 sandık ceviziçi Amerikaya, 40 sandık ceviziçi İtalyaya. Piyasada canlılık vardır. Ekin ve yumurta fiatleri isteklidir. ISMAİL HABtB SEVÜK Keyif verici zehir mücadelesi isveç Veliahtı Berutta Amerikada kadın, erkek Ankarada Hukuk mezunları bir cemiyet kuruyor 400 kaçakçı yakalandı Vaşington 9 (A.A.) Hükutnet bütün memlekette uyuşturucu maddelere karşı ıssılı savaşa gisişmiştir. Birçok gezici ve diğer satıcılar yakalanmışlardır. Bunlar arasında kadın, erkek telebe de vardır. Birçok şehirlerde baskmlar yapılmış ve kadın erkek 400 kişi yakalan nuştır. * Uyuşturucu maddeler dairesi şefi bunlarla uğraşmanın ancak başIangıcında bulunulduğunu söyle miştir. Beyrot 9 (A.A.) Fevkalâde komiser dö Martelin konuğu buhman Isveç veliahtı dün diplomsJt* heyetini kabul ctmiştir. Dün aksaro fevkalâde komiserlikte veti'en ziyafette Lübnan ve Suriye Cnmhuriyetlerinin reisleri de hazir bulunmuslardır. Sir Con Simon dava açıyor Londra 9 (A.A.) Amerika âyarç meclisinin teslihat hakkında tahkikat icrasına memur komis yonda yapılan ve Sir Con Simo nun da ismi geçen müzakereler dolayısile mumaileyhin bazı silâh fabrika ve müesseselerindeki menfaatlerinin kendisinin siyaseti ü zerinde müessir olmuş olduğunu işaret eden bu beyanat faillerinin hakkında zem ve kadih davası açacağı zannedümektedir. LondraAvustralya hava postası Lö Bürje 9 (A.A.) AvustTalya İngiliz hava postasmı yapacak olan ilk tayyare saat 10,5 te buradan Marsilyaya, Napoli yolilr Avustralyaya gitmiştir. Amerikada silâh ticareti münakaşaları Nobe! mükâfatı Stokholm 9 (A.A.) Nobfl mS kâfatinin, Alfred Nobelin vefatinin yildönümü günü olan yarinki günde biz» zat Kral tarafindan sahiblerine tevdi edi'mesi mahtemeldir. Bu mükâfaUn sahibleri şunlardır: Italyan tiyatro muellift Luigi Pran • dello cdebiyat mükâfatı, Amerikalı Harold Mero kimya, Amerikalı Ge • org NVhipple tip mükâfatı. Bu senenin fizik mükâfatı verilme • miştir. Her mükâfat takriben 162,607 İsveç kuronudur. Hukukçuların Ankara Halkevinde verdiklerî çayda bulunanlar Ankara (Hususî) Ankarada bulunan hukuk mezunları, aralarmda bir topluluk yapmak teşebbüsü almışlardır. Bu iyi dileği güd'enler, sağlam kuuma erişmek için, hu • kukçular arasında bir tanısnıi ve konuşma yapmağı faydalı bulmuş, Ankara Halkevinde bir çay ver • miştir. Çayda, hukuku bilirmiş birçok tanınmış kimseler* ve saylavlar vardı Toplantıda Tuğrul bu te şebbüs üzerinde şimdiye kadar yapılanlan anlatmış, yeni kurumlar için düşünülenleri söyıedikten son • ra, oradakilo in bu i?ler üzerindeki düşüncelerini söylemelerini dile • miştir. Konya saylavi Refik alman teebbüsün yerinde olduğunu buna bütün hukukçuların seve s«ve ka tılacaklarım ve bu teplautıda gördüğü cokluğun bu sevgiyi anîattı ğını söyledi. Yakında biır kurultay yapılmasını diledi. İş bakanlığı muhacebe müdürü Edib, önümüzdeki II sonkinun günününün hukuku bitirenlerin ellinci yıîdönümüne düştüğünü söy liyerek kurultayın o gün toplan masıcıı istedi. Bu, hemen onaylandu Hukukçular II sonkânunda bir daha toplanarak kurultay halinde yasa üzc.inde konuşacaklardır. O gece için büyük bir balo da verile • cektir Bursada eskrim şubesi Buna (Hususî) Halkevimizde spor şubesine bağlı bir kol ve tstan buldaki eskrim federasyonuna kayitli olmak üzere bir eskrim şubesi kurul muştur. Bu kola giren sporcular haf tanin üç gününde Halkevinde eskrim talimleri yapmağa başlamişlardir. Vaşington 9 (A.A.) Âyan meclisinin tahkikat encümeni azasından iki zat, dün elde etmış olduklan malumata istinaden şöyle demiçtir: « Amerika, dünyayı kendi aleyhine olarak silâhlaadırıyor.» Âyan azasından M. Nye ile M. Vandenlerge göre, eski bir müdür: «Hiçbir askerî sırrın iki seneden fazla saklanılmasına imkân yok tur.» demiştir. Bu sebebden dolayı bu iki zat silâh sanayünin millileçtirihnesine taraftar olciuklarını söylemiçlerdir. Ingilız orsusu yeniden tensik ediliyor 3 Ramazan 1353 10 Birincikânun 1934 Pazariesi Kzanî Vasati Imcak Gfineş 2,33 744 Ögle 7,16 tkindi X4,S8 9,47 Akfan ta ; Yatsı W49 ! Londra 9 (A.A.) Times ga • zete»i, ordunun yakında yenid'sn tensikine baslanacağmı yazmaktadır. Her piyade Hvası, şimdiden sonra 36 mitralyözlü ve tanklara karşı kullanilacak 16 topîu bir mitralyöz taburfle, her biri 52 hafif mitralyöz ve bundan başka mitralyöz tüfek • lerine ve üç pusluk dört havanlı bir bataryaya malik üç taburdan mü • rekkep olacakttr. Yiii b> A nai \m) ge rris Berlin 9 (A.A.) Dün öğle vakti Kiel de Nurcnberg bmindeki hafif kruvazör denize indirilmiştir.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle