Katalog

CnmEtrnyeİ' 16 Eylul 1933 I H AU PT t YAVUZ 17 Çevirenı A ze hail olmamak için, sancak kiç umuzluğumuza doğru geliyor. Vay canma! O, bizden daba açıkgöz, daha tetik davrandı. Baş tarafında şimşekler çaktı, iki alev,uzandi. Bir müdet sonra, toplann gürültüsü. bize kadar geldi. Bizi kovalıyan inatçı babayiğit şimdi de ateş açmak ee • saretini gösteriyor. llk tngiliz sal volan, çok kısa düşrü. Mermilerin yükselttiği su sütunlan Breslâvdan epey uzakta bir gayzer gibi hava • Iandı. Şimdi Breslâvm bordasmda da şimşekler çaktı. Toplann ağzmdan bir alev silsüesi uzandı. Bu defa da, tngilizin civannda, denizin dibin den fışkıran fıskiyeler gibi, beyaz köpük sütunlan yükseldi. tki hafif kruvazör arasmda a n harebe başlamıştı. tki taraf ta sü ratli bir ates açmışlardı. Her iki gemrnin de toplan mütemadiyen patIiyordu. Bize daha yakin olduğu için Bresiâvin saivolannm, daha şiddetle dırydttğumuz gürültüsüne Gluçes • terin toplarmm daha boğuk tarakalan kanşiyordu. O zaman Göben dönüp, tngilizin ağzının payını vermek istedi; fakat Gluçesterin gozü bizde imiş. Derakap ates kesip uzaklasti. BresIâv, bize isaretle, su kesnnindeki hafif muhafaza zırhmın Ustüne bir isabet aldığım ve merminin teknenin boyarm» biraz sryınp geçti ğini, baska hasara uğramadığım bildirdi. Göben ile Breslâv süratlerini arttınp eski rotalanm takip ettiler. öğle olurken Yunanisamn kayalık sahilleri görünmeğe başladı. Matapan burnuna doğru yol verdik. Hava dehşetli sıcak! Tepemizde par • hyan güneş bîlâmerhamet yakiyor. Hava tetniz ve kuru. Senenin bu tnev siminde, buralrda serinlik verici yağmurlardan eser bile yoktur. Ikindiden sonra, güneş, ağır ağır, tutuşmuş gibi bir manzara arzeden de nize doğru indi. Şehir ve memleket haberleri Kudurma vakaları niçin çoğalıyor? Tedavi usulü hakkında çıkan bir münakaşa Geçen aib ay zarfında tstanbul Kuduz tedavihanesine nriiracaat eden hastaların miktan 146 dır. Bu ay 62 hasta gelmi&tir. Müracaat edenlerm adedl g« . çen seneye nazaran az olmakla beraber evvelce ender tesadüf edilen kudurma vak'alan bu sene çoğal nruştır. Senebaşındanberi dört hasta kudurmuştur. Bu çoğalmaya kuduz tedaviha • nesinde evvelce tatbik edilen Pas tör tedavi usulü yerine Hügeç tedavi usulünün tatbik edilmesinin sebep olduğunu söyliyenler vardır. Pastör usulünün bazı vak'alarda felce sebebiyet vermesi üzerine tedavi usulünün değistirildiği beyan olunmaktadir. Alâkadar doktorlar bu hususta sorulan suallere cevaben hastahgın Pastör usulile az zamanda, Hügeç usulile uzun zamanda tedavi edil diğmi. fakat az zamanda tedavi doIayısile bazan felç geldiğini söylemişler, kudurma vak'alannda te davi usulünün dahli olduğunu zaanetmediklermi bildirmişlerdir. Buna çare olarak tedaviye başlamak için verilen »ekiz günlük mühletin 24 saate indirilmesi ve hemen tedavi yapılması ileri sürülmektedlr. Sıhhiye müdürü Ali Rıza Bey, bu husuta söz söylemeğe salâhiyettar olmadığını beyan etmiş, ancak kudurma vak'alannda ekseriya has • taJann geç müracaat ettiklerinin tesbit olunduğunu söylemiştir. Diğer araftan Kuduz tedaviha • nesi Başdoktoru Zekâi Bey de mü • essesede Hügeç ve Pastör usulleri • nin değil, en yeni ve en mütekâmil usul olan Dilisyon usulünün tatbik edildiğini, her yerde kudurma vak1alarma tesarfüf olunduğunu, bu nadir vak'alan izam etmemke lâzım geldiğini bildirmiştir. j SiyasUcmal Musevi kongreleri usevi âleminde büyük bfr siyasî faaliyet var. Siyonistlerin cihan kongresl Çekoslovakyanm merkezi olart Pragda toplandı. Akabm<fe Cenevrede cihan Musevi konferansı ko • » mitesi içtima etti. Komite bir kon • ferans toplamağa karar verdî. Şimdiye kadar yapılan ve bun • dan sonra yapılacak olan kongre ve konferanslarm cümlesinde ba* Iıca mevzu Almanyadaki Musevi • lerin vaziyetidir. Prag kongresi, styonist Musevi lerin, yani bütün cihan Yahudile • rinin arzı mukaddes Filistinde birleşerek diğer müstakil milletler gibi yer ve yurt sahibi bh* millet olmasım istiyen Yahudilerin içtimaıdır. Maahaza bu içtimada Yahudilik ile alâkadar bütün cihan mese leleri ve bilhassa Almanyanın Yahudilere karşı tuttuğu siyaset üzerinde dahi pek çok münakaşa. ve müzakereler cereyan etmiştir. Şu kadar var ki siyoniat kongre • sine gelen murahhaslar bireok fırkalara aynlmış olduklanndan ve bu fırkalar arasmda şiddetli zıd'dı yet ve fikir aynhğı bulunduğun • dan kongrede müttehît bir cephe kurulamamış, hatta yeni icra ko mîtesini ancak amele fırkası ile diğer bir fırka teşkil edebilmiştir. Mizrahi denilen muhafazakâr Museviler ile emsali fırkalar ko • mitenin haricinde kalmışlardır. Ba tefrikalara rağmen son kongrede siyonizm fikrinin, Almanyadaki vaziyet üzerine daha ziyade taam • roüm ettiği anlaşılmıştrr. Musevi lerin muhtelif memleketlerde o memleketlerin milliyetlerine dahit olacaklan ve temessül edecekleri yerde Filistinde yer, yurt sahibî bir millet olmalan fikri hiç şüp • hesiz Her Hitlerin polhikası yüzüıv den kuvvet bulmuştur. Esasen Alman Başvekili Almanya Yahudilerinin Filistine muhaceret edebilmeleri için bir hayli tes hilâfb da göstermiştir. Muhacir YahudZlerfn Almanyadan harice mu • ayyen bir miktar sermaye çıkara bîlmeleri de bu meyandaAr. Fakat Museviler bu haddin bir kat daha artınlmasını iatemektedirler. Siyonlaı ı>vcrresinin başhca ka ran Filistine kabul eer.ıJt Yahudi muhacirler miktarmm tezykıı^. müsaade etmek olmuştur. Fakat Filistindeki vaziyet tnglitere hükuraetinm böyle bir müsa adede bulumnasına müsait görün • memektedir. lngUizler tarafmdan neşrolunan son istatistiklere göre Filistindeki Araplann nüfusü bü yük bir süratle artmaktadır. Bu rada takriben sekiz yüz bin Arap ve iki yüz bin Musevi vardır. Diğer Yahudi içthnalarmda «i yonizm meselesinden ziyade cihan Yahudîlerinin umumî ve hususî vaziyetleri ile meşgul olunmaktadır. Yahudi konferansı komitesi, Alma» ya enrtiasma karşı bütün dünya yahudileri tarafmdan boykot yapıl maunı konferansa ve kongreye tavsiye etmeğe karar vermiştir. Böyle tavsiye ve karann Almanyadaki Yahudilerin vaziyetini bü»büttiii güçleştireceğinî zannederek endişe edenler vardır. Cihan Yahudîlerinin bu »iyast faaliyetleri tabiatîle nazari dikkatS celbetmekte ve dünya siyasetinde müessir olmakadrr. MUHARREM FEYZİ Yazan: G. KOPP Göben, Breslâva ateş eden Gluçestere ağzının payını vermek isterken, o ateş kesip kaçmıştı! Hava güzel ve sıcak. lyonya de • nizi güneşin okşayışlan altında binbir renk ve ziya tçmde kaynaşan sonsuz bir hali gibî yayılıp uzanı • yor... Göben, o e«ki rulh ve sükun zamanlannda olduğu gibi, mavi dalgalan yararak, ihfişamla yol aJıvor. Bursa hastanesinde halka müşkülât gösleriliyor Bursanın tsmetiye köyünden Ha • Iil oğlu Hasan imzasile şayani dik • kat bir mektup aldık. Bu mektup ta deniliyor ki: «Bursamızın çok haytrh bit mü essesesi olan Ahmet Vefik Paşa hastanesinde cumartesi ve çarşamba günleri yapılan bedava göz tnuayenesi, son zamanlarda yalnız cumar tesi günlerine münhasrr bir şekil al dL Harta olarak gelenlerin hepsi muayene edilse, bu muayenenin hafta da bir gün olması mahzur teşkil et • mez. Fakat iş hiç te böyle değil. Evvelld gün üç saat süren yaya bir yolculuktan »onra hastaneye vardığı mızda saat «9> du. Hemşire hanıma ilmühaberimizi verdiğimiz zaman bu saate kadar, hastalara verilen numaralann bitti ğrni, ögTendik. Şimdi ne yapacaktık, muayene edilmeden geri mi döne cektik> Bunu gene hemşireden sor duk. Bize, numaralı hastalardan »onra vakit kalrrsa bakılacağunızı söy ledt. Beklemeği Faydalı gördük. Nihayet t40> numara bittL Ama, or talıkta belki daha krrk kişi vardı. Bu vaziyet karşısında «paydos» dendi Otuz krrk kişinrn ağlryarak yal varmalan fayda vermedi. Çünkü paydos borusu ötmüştü. Şurasmı ehemmiyetle kaydede yim ki, sona kalan bu zavalli hastalar, bizim gibi uzun bir yolculuktan sonra köylerinden gelip te numara almağa vakit bulamıyanlardı. Bu hastalann öğleden sonra muayeneyi ağlıyarak istemeleri de boşa çıktı. Ve bütün bu trahom kuıbanlan belki bir daha gelmemek üzeTe ayrıldılar. BÎT hafta sonra tekrar gelecek lerin gözleri tedavisiz geçen zatnan içinde ne olacaktır? Zaten «?eç olarak doktora gelen köylülerimizin hafta içinde kör olmak ihtimalleri yok mudur? Bütün bu acı ihthnalleri düşüne rek ve yuTttaşlanmızın yalvanşlan • nı göz önüne gerİTerek alâkadaTİar dan soruyoruz: Cumartesi günleri öğleden sonra da muayeneye devam edilerek, bu zavallı yurttaşlarımızın hayatlarmın kurtanlmasma çalışılması neden kabil olmasın?» Halka hizmet maksadPe acu'an bir hastanede halka bu sekilde gosteri • len müşkülât hJcbir suretle tecviz edüemez. Bursa Beledrvesmin nazari dikkatini celbediyor, bilhassa sıh • hat işlerinde ihtiyaçlara cevap ver • mek, beledryelerin en mühim vazifesidir diyoruz, Gayrimübadillerin istedikleri Cemiyetin yeni idare heyeti faaliyete geçti Gayrimübadiller Cemiyetinin yeni idare heyeti faaliyete başlamış tır. Yeni idare heyeti Takdiri Kıy met komisyonunun tekrar tstanbula nakll, Muhtelrt Mübadele komis • yonu emrindeki 26,000 sterlinin tevzii ve ikinci tertip bonoların hemen dağıtılması için Maliye Vekâleti nezdindo teşebbüsatta bulunmağa karar vermiştir. Saat sekize doğru, sabahin sü kuneti, «silâh başına!» çmgırakla rile bozuldu. Şarkta bir duman görünmüştü ve çok geçmeden doğru ustümüze gelen bir harp gemisrmn teknesi farkedildi. Gemide, bir an içm büyük bir beyecan husule geldi. Taretlerde, kazematlarda topçular, top başmda «ateş!> kumandasmı bekliyorlardı. tki gemi süratle birbirine yaklaştı. Parolaiar teatî edildi. Gelen kîm olsa beğenfrsiniz . Küçük birader Breslav değil mi? O, hiç bekieme diğkniz bir istikametten geliyordu. Biraz sonra bize iltihak ettiği zaman böyle aksi bir istikametten çıkagelmesinin hikmetini anladık. Gece • leyin, kendisine emredüdiği üzer*, tngiliz kruvazörü Gluçester ile teman kestikten sonra, Göben ile birleşmek îstemiş ve bunun için de büyük bir yanm daire çevhmişti. Bunu yaparken fazla şarka kaçarak bizi geçmişti, sonra bizi bulmak için geri döntmiştü. Küçük kardeşimizi tekrar bulduğumuza, tabiî çok sevmdik. Ona t e v di edilen vazife çok tehlikeli ve büyük bir meharet sarfına muhtactı. Şimdi artık, ikî gemi, tekrar brrleşmişlerdi. Fakat sevincimiz kısa sürdü. Bizim gemide, herkes Otrant kakıahndaki tngilizlerin bizi elden kaçınp ekşidikleri için, kim bilir nekadar kızdıklannı ve Göben ile Bres • lavtn nereye gittikleri hakkmda, kim bilir, ne faraziyeler yürütftük lerini konuşup dururken kıçtaki gözcüler, gene bîr duman görün düğünü bildirdiler.Bu duman, se manın adeta şeffaf bir halde olan Gluçester, bütün inadile peşimizmaviliği üstünde aşfkâr surette göden geliyor. Tekrar, kazanlanmızm rünüyor ve mütemadiyen büyüme son tahammül derecesine kadar f aysinden süratle bize yaklaşığı anlaşılıynrdu.Duman büyüdii, altindalri rap ederek tam yolla seyretmek lâ tekne büyüdü ve nihayet dürbünle ba zım. Bu küçük gemi ile tekrar mukmca, gelen geminîn, gene Gluçesharebe ye tutusmak manasiz olur. ter olduğu anlaşıldı. Ne inaçtçı şeyÇünkü bize fazla vakilt kaybettiri . nriş bu tngîlîz?.. Adeta kene gibi yor. Halbuki vakH kaybetmek hiç yapışmış, peşîmizi brrakmıyordu. îsimize gelmez. Yolumuzu değiştirdiğimizi artık iyiden iyiye oğrenmiş Allab belâsmı verstn, dün gece 6 kadar zahmetle ke«tiğimiz teman, olan tngiliz muharebe kruvazörlerinin yanlarmda bir sürii hafif kru • tekrar temm etti. tşte top menziii vazör ve muhrip ile çıkagelmeleri haricinde dümen suyumuzu takip ihtknali dafma mevcuttur. Gluçes ediyor gene... Fakat izrmrzi nasıl buldu? Asil şaşılacak şey bu! Belki, terin şimdi en mühim vazife»!, tn • giliz filosu yetişinciye kadar hücum^ bizm gemiden dikkatsizlikle denize Iarile bizi yoitranızdan alıkoymak • atılan ve yüzen bazı cUimlere tesahr. diif etti. Belki de, son derece sakin Mücadele, tekrar başlıyor; ka • olan denizde bıraktığimız izi gördü. Belki de »adece bir tesadüfle bizi zanlar ve makineler arasında heyebuldtı. Her ne olursa olsun, bu ae • canlı bir mücadele... Güverte mü bebl bulmak icm, kafa patlatacak reitebatından o sırada yukanda tşi zatnanda de&iliz. olmıyanlar tekrar ocaklara ve ko • mürlüklere gonderîldi. Bir defa daha tarbmlerimizin faikiyeti ile kurfsgfliz fevkalâde bir gayretle can tulmak mecburiyetindeyiz. Kumanda lanmışa beziyor. Şunvm bir ağzının kulesinden makinelere emir veren ve paymı verelrm, diye düşünüyor, histelgraf denîlen çanlar çalıyor, ibresettirmeden tedricî surette yolunra • ler su kelrmeleri gösteriyor: «Son zu kısıyoruz. lyice yaklaşmasına yol!» müsaade edivoruz. Breslâv, atesimi Mabadt var • Beyhude bir silâh başına! ilkmektepler hakkında bir istatistik On senede tstanbul ilkmektep • lerinden 37,302 talebe mezum ol muştur. Bunlardan mühim bir kısmı ortamekteplere girmişlerdir. imtihanlara başlanıyor Universite Islahat müşavirlflc heyeti kadro işini bitirmiştir. Kadroda yalnız dort ecnebi profesörün yerleri boş kalmışbr. Bütün fakültelerde mazeret im • tihanlanna bugünden itibaren başlanacaktır. tmtihan hazırhklan ikmal edilmiştir. Kürsüleri şundilik açık kalan derslerin imtihanlan tahrirî olarak icra edilecektir. tmtihanlar bir ay devam edecektir. Bu sene üniverskede diğer *enelere nrsbetle daha az talebe ik • male kalımştır. Bir dikîş iğnesinin öldördüğü çocuk Balatta Karabaş mahallesinde Eldiven sokağında 38 nunuralı K«.nede oturan Yakonun 3 yaşındaki kızi Eron d'ört gün evvel oynarken yere düşmüş, sırtana bir dikiş iğnesi batmıştır. Kızcağız bu küçük yaranm teh likeli bir şekil alması yüzünden dün ölmüştür. bir yarış! M a Ih k.e ımı Möstehcen plflklar Müddekımumilik müstehcen gö • rülen bir destan ile iki plâğın mu • saderesini ve ısahipleri hakkında takibatı kanuniye icrasuu emret > mifbr. Bir otoombil kazası Dün öğle vakti Taksnncfe Şehitmuhtarbey caddesinden geçen 2253 numarali otomobil Mektep sokağında 11 numarada oturan Madam Enaidiye çarpmış, kadın yüzünden yaralanmıştır. Şoför Mikail yaka lanmıştır. Fırıncıların itirazlan Fırmcılar Belediyeye müracaatl» fırmlann tahdidinin doğru olrnı • yacağını, bu suretle kalan fınncı • lara bir ne^i înhisar hakkı veril • miş olacağını, hükumetin muameU verguinden mühim miktarda bir p&ra kaybedeceğmi söylemişlerdir. Doğru değil mi? Zekâi B. Parise gidiyor Düyunu umumiye hâmillerinin bu ay sonlanna doğru Pariste toplanacaklan tnalumdur. Bu içtimada hazır bulunacak olan Türk Dayînler vekili Zekâi Bey dün bir muharririmize demiştrr ki: « Parise ne zaman hareket edeceğim tamamile belli değildir. Bu artık bir gün meselesidir. Her halde hafta içinde belli olacaktır. Evvelce verdiğim izahattan başka yeni bîrşey yoktur. > Birbirlerini yaralıyan sarhoşlar Beyoğlunda Bostanbaşında Ka dirler yokuşunda Dalgıç sokağında 8 numaralı hanede sakin lbrahim ile ayni sokakta oturan Eşref evvel ki gün »arhoşluk yüzünden kavga etmişler, Eşref tbrahrmi kasatura ile başından, lbrahim de Eşrefi sağ gözünden yaralamıştır. Her ikisi de yakalanmışlardv. Vakit kOresi Muharebe! VakH küresinin ayar edilmesi i^i bitmiştir. Vakit küresi Rasataneden isaret verilmek suretile yakinda işletilecektir. Su Gcretleri ucuzlıyacak Şehir Meclisî teşrinisanide îcthna edecektir. Bu içtimada terkos üc retleri hakkında tanzim olunacak yeni tarife meselesi görüşülecektir. Yeni tarifede su ücretleri ucuzla • tılacaktrr. Birinci sahifeden tnabat Bu kahotik variyet icinde M. Muso linîmn teklif ettiği Dörtler mtsakma bir cankurtaran gibi sanldılar ama zâhirde lâfzı murat birseye benziyen ba mîsaka bizzat ona aktedenlerm fazla bel bağlamamakta olduklan aşikâr görtihnektedir. Şimalî Amerika Cumhuriyetleri Ittihadı yeni Cumhurreisi M. Raz . veltle dünya işlerinin düzelme. si için dünya ikhsat konferan • smm bellibaşh mürevvici görün • mnşken dolar ftahnı duşürmekle ve para istikrarma taraftar görünmemekle konferatuı binnefi» kendisi tekmeleyip yrfam» oldo. Amerika kendi ilrttsadî ym riyetim düzeltmek için dünyada em • saK hemen hemen görülmemis büyük bir plânla çok büyük bir tecrübeye a • fabmş bolunuyor. Orada stmdiye ka dar bu tecrnbeden alınabflecek müsbet neticelerin hatta kat'î denOecek ibti malleri bile yoksa da Amerika bir ke. re basladığı ise çok ihh*yatlı adunlarla devam etmek azmmde görünüyor. Avrupa devletlerinin Americaya olan harp borçlan moallakta kalmtstv. Kolay halioiunmıyacağı görülen bu mesele de yakin bir aBde tekrar konuş malara mevzu teşkil edecek. Rusyamn Şimalî Avrupa hudutlarmdan baslıyarak Efganistana vanncıya kadar bir stn devletlerle aktettiği möteamzm tarifi, yani taarruzun men'i mnkavelelerile de hükmoIunabOv kî herkes her ihtimale karşı tedafüî ted bMerim' almakla mesguldür. Ne ihti mati mi dJyeceksiniz?. Avrapanm v» Dünya işlerinde bîr yılm bılânçosu hatta bütün dünyanm yeniden kanşa • bilmesi ihtimali. Yeni Rusya, yeni re jimi itibarile dünyanm kanşmasma taraftar yeni bir içtimaî heyet diye telâkki olunurdu. Görülüyor ki kargaşalığın büyüklüğünden o da korkmuş gibklir. Hakikaten vaziyetm ntahmul olduğu ihtimaller korkulmıyacak gibi de değüdir, Bile bile ve göz gore göre harbe $ürüklenmenm mes'uliyetmi üzerme ala • cak mfllet kolay kolay bulunmaz. E • ğer bir defa daha harp zuhur edecekse bunun nereden ve nanl çıkacağmı kestmnek mümkün değil gibîdir. Belki harpten fazla korkudur ki bu sebeple herşeyi pamuk ipliğme bağlamakta devam eden miHetleri tekrar kana ve atese sürüldiyebair. Filhakinı Miüetler Cemiyeti ya vardır, ya yoktur. Var ise hükmünü mfaz etmek lâzım gelecektir. O hükmihrâ mfaz edemediği müddetçe günün birinde dünyanm çok hassas bir nokta • smdan nçnyacak ktvılcun bötün dünyayı tutusturmağa kifayet edebilecektir. Bu süphesizdir. Mffletler Cemiyeti ile onu teskü eden mületleri kastettiğimizi söylemeğe ha cet bile yoktur. En yakın yanntn sakladı^ı müthis ihtimaller bazı ımuetleri gözlerini dort açmaŞa sevketmiş olmak alâmetleri vardar. Bunlarm filiyatta hangi kuvvet dereeelerile tecelli edeceğini ise pek ya kmda göreceğîz. Hulâsa etmek için mületimize bu hususta bizim unrdimîzin kuvvetli olmadığmı söylemeği vpr'rfc biiiyoruz. YUNUSNADİ \ iki Fransız denizaitı gemisi gelecek iki otomobil çarpıştılar Hayri isimK bîr şoforün 244S numaraij otomobili evvelki gece Saraçhanebaşında 1323 numaralı otomobil ile çarpışmıştar. Bu esnada yoldan geçen bakkal Osman Efendi bacağmdan yaralanmtştar. Kral Faysahn ölümü Irak sef iri zehirletımeğe ihtimal vermiyor Irak seffri Ennr Zeyit, Irak Krah Faysal Harretlermin vefab bakkmda ftmlan söylemiştir: c Kral Hazreuerinm zehirlenerek öldüğüne inanmam. Buna hiç ihtimal veremiyorum. Bizde cari olan usul mo> dbince Kralm en büyük oğlu Gazi Me> nk Hazretleri Kral Üân edilmiştlr. Türk hükumetmin, Türk matbuatmm Kral Hazretlermin vefatmdaki sebebi oğren. mek için gösterdikleri yakm alakadan mütehassimim.» Piyango talihlileri Tayyare piyangosunun büyük 3ıramiyesi olan 40,000 lirayı tzmirde terzilik yapan Musevi Refail Eiendi kazanmıştır. Bundan başka Kalfaoğlu Şadan Efendiye 20,000, Şamlı sokağında Süleyman Efendiye de 5,000 liralık ikramiyeler çıkmıstır. tki Fransız denizaltı gemisinm bugün limanımıza muvasalatı bek lenilmektedir. Gemiler Karadenize geçeceklerdîr. Tirenin Kurtuluş Bayramj çok güzel oldu Bern sefirimiz Bern sefirimiz Cemal Hüsnü Bey yann sehrimizden Berne mütevec cihen hareket edecektir. Estern şlrketinin yaptırdığı istasyon Estern Kablo şhketi rle hükumet arasmda aktolunan bir mukaveleye göre şirket lstanbulda büyük bir telsiz istasyonu vücude getirmeyi kabul etmisti. Bu istasyonun inşa ve tesisine başlanmıştı. Tesisatı yapan tngiliz mühendisi yeni teUiz istasyonunu hükumete teslim etmek istemiş ise de yapılan tetkikat neticesinde tesisatm taah • hüt edildiği sekilde obnadığı anlaşılmıştır. Şirket bu tesisatı ikmale davet olunmuştur. Estern şirketinin eski memurlan teisiz ifttasyonunda calıştınlacaklardır. Estern kablosu shndilik olduğu gibi muhafaza edilecektir. Fırka Fatih nahiyesinin tenezzflhO üartnlnş oayramtnaa yaptlan geçtt resminden bir inttba "*• Tire «Hıuusî» Yeşil Tirenin Kurtuluş bayramı pek parlak ve zegin programla tes'it edilmiştir. Yapılan ihtifal alayına şehrimizdeki askerî Intaat, resmî ve hu • susî müessese ve teşekküllerle idman ynrdunun 40 kişilik bandosu esnaf birlikleri, mektepliler, sporcular, zeybekler iştirak etmişlerdir. Yapılan resmi geçit ve söylenen heyecanlı nutuklar derin bir heyecan içinde bulunan halkı ağlatmıştır. Gündüz ve gece her tarafta takı zaferler altında eğlentiler tertip edilmiş, şehir sabahlara kadar nezih bir sekilde eğlenmiştir. Gece Belediye bahçesinde Idman yurdunun tertip ettği garden parti çok güzel olmuftur. Kâmil Halk Fırkası Fatih nahiyesi tarafmdan dün bh* deniz gezintisi tertip edilmiştir. Gezinitiye sabah saat sekizde çıkılmıs, akşam geç vakit avdet edilmiştir. Tenezzühe bütün Fatih na • hiyesi azası ve birçok zevat ifti rak etmişlerdir. S cilli ticarete Vaydolunmıyan tacirler Vaktinde sicilli ticarete kaydb lunmıyan 3500 tacir 5 liradan 25 liraya kadar ceza vereceklerdir.