Katalog

Yahurriyet.Yaölüm! TEFRIKA: 34 Yazan: ALl NACİ Sıhhî vaziyetimiz r Refik Bey yapılan ve yapılacak işleri anlatıyor Ankara 3 (A.A.) Sıhhat ve tç timaî Muavenet Vekili Doktor Refik B. memleketin sıhhî vaziyeti, mücadele faaliyetleri ve yeni yapılacak işlere dair suallerimize cevaben şu beyanatta bulunmuştur: «t Memleketin umumî sıhhî vaziyeti iyidir. Bütün dünya memleketlerinde olduğu gibi belki arada sırada münferit sari vukuat olabilir; fakat bu hiçbir zaman umumî olarak verdiğimiz hükmü ihlâl edecek mahiyette değildir. Bu münferit vakayi karşısında dahi her vakit yaptığmnz gibi lâzım gelen tedbirler almakta ve icap eden aşı ve dğer fenni manialarla hastalıklann çoğalmasmı göğüslemekteyiz. Cumhariyeİ Todor Aleksandrof Makedonya komitasının bu korkunç şefi, çok cesur, çok fedakâr, çok nazik ve müteverrim bir adamdı 3 Bulgaristanm biitün şehir ve köylerinde, ve bütün müesseselerinde duvmrlara resmi asılan ve tnukaddes bir ilâh yükteklitine çıkarılan «Todor Aleksandrof» un karakteri, îhtilâlci •eciyeai, üzermde durulmağa değer kiymettedir. Onun yanında senelerce çalısmış •e ölümünden sonra yerine geçerek Makedonya komitasının en büyük şefi ınevkrine çıkanlmi* tvan Mi hailof, Todor Aleksandrof hakkın da yazdığı gayet enteresan bir «bi yo£rafi> de, der ki: «Başliea karakteristiği, bir şey toyledigi zaman behemehal yapması Ruhu gayet kuvvetli ve fevkalâ • de «temperement» sahibi idi. Ko • mita da herşey onunla başlar, ber şey onunla devam eder, her şeyi o idare eder v« her sey onun emrile biterdi. Bu adam, döğüşmek için yaratılmifb. öniin* dikilen mânileri yıkmaktan zevk alırdi. Makedonyanm en müşkül günlerinde ve bilhassa 1918 de, herkecin büyük ümitsizliği içinde, îimidini kaybetmiyen yegâne atfam • dı ve bunun içindir ki az zamanda bütün kaybolan kuvvetleri derleyip .toparladı. Makedonyanm çok kahramanı vardır ama, onun ayannda hiç bir I t f h r m ı n olmadığı da muhakkak tır. İradesi gayet kuvvetli idi, nizamsiz seyleri nizama sokmak, teskilâtlamak ve dağılmış kuvvetleri bir araya getirip çalıştmnak kabiftyeti en büyük vasfı idi. B.r müsademed'e, en öne atılmak âdeti idi. Müşkül anları atlatmak için ze • kâsının hayretengiz buluşlan vardı. Karar verir vermez derhal tatbi kata geçer ve zaman geçtikten ton • radir ki fikrinin isabeti ve yaptığı Uin değeri daha iyi tebarüz ederdi. Bütün Makedonyayı bir bayrak altında topladı. Gayet realistti; adamlarını gayet iyi seçerdi; akıl, zekâ, ilim derece • lerinden ziyade, onların kuvvetli iddialanna ve çahşma kabiliyetlerine ehemmiyet verirdi. Kendisile oalışmak ittiyenler içinden bilhassa ha • yatını kayitsiz ve şartsız feda ede • cek vaziyette olanlan seçerdi. Bir adamm ne olduğunu bir bakısta anlardı. Bir adamı çetesine alıp ne oldu ğunu ve ne istediğini orada ölçerdi. Çete, Todor Aleksandrof için, insanların kaç kırat ettîğini şaşmaz su • rette meydana koyan en iyi kantar • dı. Harp edecekleri harp içlnde ye • tiştirir, ve onlartn ihtilâlci karakterIerini adeta kendisi yaratırdı. Çetedekileri müthiş bir disipiine tâbi tutmus ve hepsinin iradelerini kendi iradesi içinde teksif etmişti. Çok yavas, fakat çok cesur bir adamla, çok seri, fakat çok korkak bir adamı birlestirir ve ikisinden bir adam yaratarak calıştınr, her iki • sinden öyle istifade ederdi. Kuvvetli, fakat akılsızla, zayıf, fakat akıllıyı da, tıpkı bir hesap muadelesi halleder gibi, birbirine ekliyerek kulla • nırdı. Çok soğuk kanlı idi ve bütün nef•ini yalnız bir dava, Makedonya da* vası etrafında toplamıştı. Düsmanı nereden, nasıl vurmak lâzım geldiğini derhal tayin ederdi. Zayıf taraflan görüp bulmakta bil • hassa kendini gösterirdi. Çalısma • ıında her şeyi sıkı bir iş bölümüne tâbi tutar ve yapacağım büyük bir metotla hazırladıktan sonra ise, file geçerdi. Adam kuvvetinden azamî tasarruf eder, ve her adamdan azamî randıman almmasını bilirdi. Düşmanm hazırlıklannı anlar, onları, tatbikata vakit bırakmadan, bozardı. Gerek karsı karşıya müca • delede, gerek gizli mücadelelerinde, hakikaten çok korkunçtu. Anî sinir hamleleri yoktu. Her şeyi düşünerek yapardı. Bü • tün yaptıklarında, belki birkaç hata bulmak kabildir; fakat harbi iyi yaptığı kadar politikayı da iyi ya • pan ilk Bulgar ihtilâlcisi odur. Kendisini tamamen unutmuş bir halde çalışırdı. tradesi çok kuvvetli, binaenaleyh çok nizamlı karakterli idi. En küçük seylerde bile, en iyi misal o idi. Başkasının ancak koca bir nutuk içinde söyliyeceğini, o, birkaç cümle içinde hülâsa ederdi. Az konuşurdu. Açlığa, susuzluğa, yorgunluğa karşı şayani hayret bir dayanma kabiliyeti vardı. Bütün hayatı dağlarda geçer ve dağlarda dahi mütemadiyen okur, yazardı. Dağlarda ve döğüsler ara sındadır ki fransızçayi öğrendi. Bütün gazeteleri yakından takip ederdi. Bütün bunlara bakarak, pehlivan vücutlü, iriyan, dev gibi bir adam tasavvur etmeyiniz: Bilâkis, gayet zayıf, hatta ciğerlerinde ve • rem başlaımş bir adamdı. En geç yatar, en erken kalkardı. Az konufur, çok is yapardı. Çetesinin en küçük hal ve hare • ketlerile alâkadardı. Mağrur değildi. Bilâkis çok nazik, çok terbiyeli bir adamdı. Hafızası gayet kuvvetli idi ve senelerce evvel gördüğü bir adamı, koylerde gezerken, tanır, konuşur ve bu suretle halka kendisini daha çok sevdirirdi. tnanılmaz derecede nikbindi ve iradesinm galip çıkacağma tam, a • deta körükörüne emniyeti vardı. Makedonyalıların ahvali ruhiye lerini gayet iyi bildiği içindir ki onların en yüksek timsali haline geldi. Müthis döğüşçü idi ve birçok döğüşçüler yetistirdi!» İşte, size, Makedonya komitasının en büyük yaratıcısının portresi! Devam edeceh *.. Krom ihracatçılarımız 1 Bu akşamki program J için yeni bir pazar • ^ .» Sıtma, trahom ve diğer hastalıklar müeadelesi w;. Sıtma, trahom ve içtimaî hastahklarla rmicadelede bu sene bütçemiz bir sene evvelkine nazaran mahsus derecede büyümüştür. Cenup sahillerimizde sıtma müeadelesmin hemen zincirleme bfr halde Antalyadan Mersine yaklaştırdık ve bir taraftan da Ege deniz sahillerine doğru büyütmeğe basladık. tçtimaî hastahklarla mücadele, tarama ve tedavileri hitam bulan kazalardan programımız veçhile, diğer lüzumu olan yerlere nak • ledilmiştir. Yapılacak işler Bu sene en ziyade Ankara nürmıne hastanesinin büyük paviyonunu Cura • huriyet bayramma yetiştirmek ve merkez hifzıssıhha müesseses'nrn ası ve serom kısımlarile hıfzıssıhha mektebini açmak için lâzım gelen tertibatla meş gul oluyoruz. Bu sene tıp talebe yurduna gene 130 lise mezunn almak kararuıdayız. Bu suretle tstanbul hp fakültesindeki talebe yurdu mevcudü 500 ü aşmıs olacaktır. • Vanda bir doğum evi açıyoruz. Binasmı tedarik ettik. Eşyası yola çıkmıştır. Talebe yurdundan bu sene çıkan genç doktorlanmız memleketin muhtelif kisımlanna tevzi ettik. Harekete başla • dılar. » Hükumetimizle tsveç arasında iki [ memleketin ticarî münasebetlerini ko laylastırmak maksadile ve bir sene müddetle yeni bir itilâf aktedilmiştir. 1 temmuz 933 tarihinden itibaren mer'ıyete giren bu rmıkavelename hükümlerine nazaran: Türkiyeden tsveçe 1,600,000 ve tsveçen Türkiyeye 1,200,000 liralık ihracat yapılacaktır. Gerek Türkiyede, gerekse tsveçte bu ihracat hiçbir tahdide tâbi tutulmıyacaktır. Türkiyedeki devlet miiessesatı ts veçten takassız olarak 500,000 liralık mal alabileceklerdir. Bu paranın bir kısmı istimal edilmemiş olursa tsveç tacirlerinin Türkiyede Türk lirası o larak teraküm etmiş olan alacaklannın 0 kısım nisbetinde ihracma müsaade olunacaktır. Fakat bunun için de Türkiyeden tsvece yapılacak ihracatın yukanki miktar dahilmde inkişaf etmesi şarttır. tsveç bu mukaveleye nazaran Tür kiveden en ziyade tütün ve krom alacaktır. Bu mSnasebetle memleketimizin krum istihsalâtmt ve dünya istihsalâtindaki mevkiimizi kısaca gözden geçirerek karileriraİTİ memleketimizin bu mühim servet membaı hakkında biraz tenvir etmeği faydalı görüyoruz: Türkiye ile İsveç arasında yapılan ticaret itilâfı bilhassa krom ihracatınm artmasına yarayacaktır 3 Yeni Kaledonya 4 Hindistan (Blü cistan 5 Yugoslavya 6 Güba 7 Türkiye 8 Yunanistan 9 Cenubî Afrika ittihadı 10 Japonya 35 53 51 38 12 30 7 8 13 6 51 51 37 28 23 14 11 % 34 %325 % 23 %300 % 187 % % 83 ilvaki memleketimizin krom istihsalâtı 1925 senesine nazaran 1930 da 3 misli fazlalaşmış ise de 1925 senesi nin Türkiye istihsalâtı için gayritabiî bir sene olması lâzım geleceğine nazaran bu tezayüdü yeknazarda mucibi memnuniyet te'âkki etmek doğru de • pildir. Zira 1901 ve 1902 senelerinde Türkivenin krom istihsalâtmm 40 bin tona baliğ olduğunu düşünürsek bu ihraç maddemizin gerek istihsalât gerekse ihracatım eski seviyelere çıkarmak için çok çalışmak lâzım olduğunu an lanz. tsveçie vapılan yeni ticaret îtilâfnamesinm bilhassa bu madde ihracatımızı sıyanet etmek maksadma istinat ettiğini de mukavele hükümlerinden is • tidlâl etmek mümkündür. Krom ihracatçılanmızın yeni mukavele ile kendilerine açılmış olan bu iş sahasından azamî surette istifade etmeğe çalışmalannı ve bu suretle ocaklan • mızın istihsai kudretlerini arhracak krom istihsalâtını daha ehemmiyetli seviyelere yükseltip milli iktasadiyatımıza yeni bir inkişaf vasıtası kazandır • malanm tavsiye ederiz. Türkiyenin krom istihsalâtı Krom istihsalâtmda memleketimiz dünyanın en mühim memleketlerinden biri idi. 1860 senesinden 1903 senesine kadar dünyanın sarfettiği kromun yansından fazlasmı Türkiye vermi«Jir. 1904 te Okyanusvaya yeni Kaledon • yanın istihsalâtı Türkiyeyi geçmiş ve 1906 dan sonra Cenubi Amerikadaki Rodezyanın rekabeti de buna inEİmam etmistir. Dünyanın son seneler zarfındaki krom istihsalâtı ve bu istihsalâtta Türkiyenin ne kadar hissesi olduğu şöyle tesbit edilmektedir: Dünya Türkiyenin istihsalâtı istihsa âtı Toı> Ton 1927 410,000 18,318 % 4,5 !?2§ 480.000 11,849 % 2.5 1929 635,000 16,178 <& 2.51 1930 550,000 28,195 *% 5 1931 25,382 t 1900 senesi zarfmda Türkiye cihan istihsalâtının yansından fazlasmı verirken son senelerde istihsalâtı cihan is • tihsalâtına nazaran % 2,55 radde sine düsmüştür. Bashca müstahsil memleketlerin is tihsaiâtmda son senelerde husule gelen coğalmalar berveçhi etidir: Krom istihsalâtı (biner ton hesabile) Arttığı 1925 1930 nisbet Umum istihsalât 280 550 % 97 1 Cenubî Rodezya 123 206 •, 67 " 2 Rusya 30 69 T 130 ANKARA t 12,30 gramofon 1 8 aalon ai: Flotow (Martha), Lakome (Laferia) Serrane (SegudOIas) 18,45 alaturka saz 19,45 dans munkUi • 20,15 ajans haberleri. tSTANBUL: 18 gramofon 18,30 franıöeB ders (Serlemiş olanlara mabaat) • 19 ala turka saz (Cennet Hanm) • 19,30 alaturka saz (Necmiye Hanım) • 20 alaturka saz (Nihal Tevfik Hanm)20,30 alaturka saz (Eftalya Hamm, ketnani Sadi Bey) 21,30 gramofon • 22 ajans. borsa haberleri, saat ayan. VİYANA: 18,25 konser «aati • 19,15 3d kon • ferans • 20,05 orkestra mosadsi20,35 havadisier 20,40 orkestraya devara21,40 konferans • 22,05 akşam kon • ' seri • 22,50 havadisler • 23,05 konser devam ediyor. BUKREŞ: 18,05 muhtelif konser • 20,05 konferans, plâklar • 21,05 konser • 21,45 şarkdar • 22,05 konsere devam. BUDAPEŞTE: ^8,35 plâk nesriyata 19,35 konferans • 20,05 tsigan musikisi 21,05 orkestra konseri • 22,20 havadisler ve cazbant. VARŞOVA: 18,20 keman ve piyano konseri 19,40 kadm sesüe sarküar 20,10 plâk nesriyatı ve muhtelif program • 23,05 dans musikisi. ROMA: 21,50 muhtelif konser • 22,35 bir komedi 2J.05 konser devam ediyor • müteakıben: dans musikisi • 24 havadisler. Milâs zeytinleri Zeytinciliği ihya için tedbirler ahnıyor Milâs «Hususî» Ege mmtakasinîn en Tengrin zevtii «ğaçlanna malik olan ve zeytin ağacınm menşei olarak kabul edilen Milâs, zeytinliklerinden hakkile istifade edememektedir. Ağaç adedi iti barile birinci derecede gelen bu güzel memlekette imar noksanlığı ve hnann ne sekilde yapılacağını halkm bilme • mesi en büyük serveti t»skil eden zey • tin ağaçlanndan elde edilen istifade nisbet dahilinde pek az ve pek ehetn miyetsizdir. Beş milyonu mutecaviz miktarda zeytin ağacına malik olan Milâs azamî verimli senelerde ancak 2,5 3 milyon kilo kadar zeytinyağı istibsal etmektedir. Bu miktar çok azdır. Bunun sebebi bir defa agaçlar kat'iyyen bu • danmamasıdır. Bu yüzden birçok ağaçlar üç sene beş sene hatta on sene mahsul vermiyor. Bundan başka ağaçlarra dipleri sürülmüyor, kazılmıyor. Sonra, ağaçlara gübre vermek kimsenin hatmn bile gelmiyor. Zeytinlikler arasma başı boş saltverilen hayvanatın yaptığt müthis tahribat ta göz önüne getirilirse almacak mahsulün seneden seneye azalacağma ve bir pün ağaclann hiç mahsul vermez bir hale geleceğine şüphe yoktur. > Yapılan tesebbüsat üzerme portakat hastalıklannı mahallinde tetkik etmek ve mahsul vermiyen Milâs zeytmlikle • rinde hastalığın mevcut olup olmadığmî araşhrmak üzere vekâlet tarafından haserat ve emraz mütehassm olarak iki fen adamımızm gönderiieceği bildirilmistir. Bu münasebetle Milâs belediye dairesmde ziraat ve ticaret odalari kasaba ve kövlerden davet edilen zeytincilerin iştiraki ve meb'us Halil Beyin huzurile cereyan eden müzakeratta zeytinciliğin ihyası ve en büvük serveti teskil eden bu güzel mahsulden lâyıkı ve< hile istifade için yapılacak işlerin ne sekilde ve nereden başlama hakkında kararlar verilmiş, kasaba ve koylerde imar ve bakım hususunda icap eden irşat ve prouaganda yapümasma karar veril mistfr. Belediyede yapılan İçtimada Milâs ve havalisinin bütün zevtinlikle'ini iki mütehassısa tamamile göstermek için lâzım gelen tertibat alınmışbr. Bu mütehassıslar ancak hastalığı tetkîk edebileceklerdir. Vekâletten iste diğimiz asıl mühim seylerden biri de zeytin ağaçlarmı budamak için bir budama mütehassısmın da gönderilmesidir. Tütün fiatlannda hasıl olan büyük duşkünlükler hnlkta zeyfmciiiğe karşı bîr heves uyandırmış ve bu sene her tarafta oldukça mühim imar hazırlıklari ve faaliyetleri göriilmüstür. Yer yer ağaçlarm budanmasına baslanmnhr. An cak budamanın şekli, usuhi bilinmedi ğmden gel^ı'güzel budamadan faide verme zarar hasıl olacağı şüphesizdir. tste bu sebenten çok çabuk ve çok kısa bir zamanda Ziraat Vekâlettnin bir buda ma mütehassuı veva ustası gönderilmesr Iâznndır. Ahmet Nazmî izmir 9 eylul serrjisi tzmirde açılacak 9 eylul sergi • sine iştirak edecek müesseseler doğrudan doğruya tzmirde sergi tertip heyetine müracaat etmektedirler. tktisat Vekâleti bu sergi için 2 bin lira tahsisat vermistir. Caz maskesi fabrikası Vekil Bey, Hilâliahmer cemiyeti reisi sıfatile maske fabrikası tesisi hakkmda da »unlan söylemiştir. ^^ l||fj « Maske fabrikası için tetkikat ya ptyoruz. Yerin itayin ettikten sonra memleketin ihtiyaema mutabık sekilde tesi • sat vücude getırmek için mesaiye baş lıyacağız.» TürkYunan ofisi nizamnamesi ' Yunanistanla aramızda aktedilen ticaret mukavelenamesi mucibince teşkili icap eden muhtelit ofis hakkında bir talimatname hazırlanmıştı. thracat Ofisind»» hazırlanan bu talimatnamenin tktisat Vekâletince tetki1'«e devam ed'lmektedir. Yeni yapılacak hatlar, şoseler ve köprüleı Birinci tahifeden mabat yaptınlaeak kara yollarile köprüler hakkında Nafıa Vekâleti tarafından bize verilen malumata göre, geçen seneden baslanmıs ve bu sene içinde de inşaatına devam edilecek olan yollar şun • lardtr: Hope Borçka, Maiatya Elâziz arasındaki tsmetpaşa köprüsü yollarile Ankara • Çubuk Barajı iltisak yo • lu. Yakmda ikmal edilecek yollardan maada bu sene içinde Trabzon Ka raköse Kızıldize transh yolunun da tamiratma devam edilecekth*. Köprulere gelince: Suşehri Kuyuhisar yolunda Kolkit nehri üzerinde Akçalt, Behisni • Adı • yaman kazalan arasındaki Gölsu, SiirtDiyarbeldr yolunda Paşur, tzrrtir • Bergama yolunda Gediz köprülerfnin inşaatına devam edilmekle beraber Adana Karaisali yolunda Adana vilâyeti tarafından yaptınlmakta olan köprü inşaatına da vekâletçe para yardımın da bulunulacaktır. Yeniden inşa edilecek köprüler de şunlardır: Frat nehri üzerinde Geban madeni, Kemaliye kazasında Şirji, th'ç, Sultanmelek, Hope Borçka Ar dahan Kars yolunda Borçka, OrduFatsa Unye yolunda Polaman köprüleri. Yakmda inşaatı münakasaya ko • nulacak olan bu köprülerden maada Ordu Vilâyeti tarafından da Ordu Mesudiye yolunda Çatalkaya, Yukarı Melet köprülerile Ordu Fatsa Terme Samsun yolu üzerinde Elekçi, Curidere, Cevizdere, Akçaoğlan betonarme köprüleri yaptırılacaktır. Yeni kılavuz tarifesi Yeni kılavuz tarifesinm limanda tatbikına baslanmıştır. Yeni tarifeye göre, ancak 1000 tonilâtodan fazIa olanlardan kılavuz resmi alınmaktadır. Eski tarifede ise kılavuz resmi gayrîsafi 500 tonilâtonun fev kindeki gemilerden almmakta idi. Yeni tarife ile alman resim bir miktar arttınlmıstır. Bulgar binicileri dün >ehrimize geldiler Birinci »ahifeden mabat bulunan heyet hudutta erkânı harp kay makamı Kadri ve süvari binbaşısı Avni Beyler ve Sirk«ci gannda süvari mü fettisi Mürsel Paşa ile süvari binicilik mektebi zabit ve muaüimleri ve Bulgar konsoloshanesi erkânı tarafından is • tikbal edilmislerdir. Miralay Jifkof kendisile göriişen bir muharririmize demistrr ki: « tçimizde jüri heyeti azalığı îçin kaymakam Meçharof, yüzbaşı Dobreften başka musabık olarak binbaşı M. Minçef, yüzbaşı M. Savof, yüzbaşı Senof, yüzbaşı Legarski, yüzbaşı An gelof, mülâzim tvan Boyaciyef, mülâ zim Aleksandr Boyaciyef, mülâzim Petrof, mülâzim Markofski ve mülâzim Kafeciyef bulunmaktadır. Buraya 10 hayvan getirdik.» Miralay Jilkof müsabaka hakkındaki fikirlerini şu sekilde izah etmistir: « Bu hususta şimdiden birşy söylemeğe imkân yoktur. Bu herşeyden evvel bh hazırlık ve talim işi, saniyen hayvan meselesi ve daha sonra da şans meselesidir. Biz birbirile dost geçinen iki milletiz. Bu hususta birbirimizi henüz pek iyi bümiyoruz. Müsabakalar bu vadide de bir anlasma vesilesi olacaktır.» Bursada aarip bir katil vak'ası Bursa (Hususî) Burada tuhaf bir katil vak'ası olmuştur. Fitekzik köyünden Eyüp isminde biri, öte • denberi arası açık bulunan üveyannesini vurmuştur. Fakat kadını vurmak için Eyüp evvelâ kadın kıya fetine girmiş, çarşaf giymiş, peçe takmış ve üveyannesinin evine bir misafir gibi girmiştir. Bundan sonra cinayetin nasıl olduğu malum de ğildir. Katil yakalanarak adliyeye verilmiştir. * Kasımpaşadaki mezarlık belediyeye mi aii? kasımpaşadaki Âşıklarmezarlığı soft zamanlarda mütevelli tarafından toprakla doldurulmağa baslanmış tır. Bunu haber alan belediye; mezarlığın kendine ait olduğunu söy • liyerek teslimi için evkaf idaresi nezdinde teşebbüste bulunmuştur. Yeni kaymakam ve nahiye müdörleri Çatalca kazası kaymakamlığına Akşehir kazası kaymakamı Lutfi Beyin tayini dün vilâyete tebliğ edilmiştir. Hey'v'i nahiye müdürlüğüne Burgaz nahive müdürü Ahmet Hamdi, Burgaza Beyoğlu merkez nahiye müdürü Cemal, Kısıklıya Anadolu hisarı nahiye müdürü Mazhar, Anadoluhisarına Kısıklı nahiye müdü • rü Mazhar, Küçükpazara Konyaereylisi Ayranca nahiye müdürü Osman, Beyoğlu merkez nahiye mü • dürlüğüne hukuk mezunlarmdan Suphi. Alemdar nahiye müdürlü ğüne hukuk mezunlarından Mehmet Fahri. Dolapdere nahiye müdürlü ğüne Adana nahiye müdürlerinden Ahmet Fuat Beyler namzet olarak tayin edilmislerdir. Büyük sünnet dupnü önümüzdeki perşembe akşamı Süadiye plâjında büyük bir sünnet düğünü yapılacak ve bu düğünde 40 fakir yavru sünnet ed"ilecektir. Dü ğünü hamiyetli zenginlerimizden Abdurrahman Naci Bey yaptırmakta dır. Fakir yavrularm neş'esini bir kat daha arttırmak için plâjda büyük hazırlıklar yapılmışhr. Düğünde Eftalya, Fikriye ve Safiye Hanımlar teganni edeceklerdir. Bundan başka mükemmel bir cazbant ve azerî musikisi, incesaz heyeti de bulunacak • tır. Heybelide Asfalt şose yapılıyor Heybeliadada in;ası kararlaşan asfalt yola taş tefrişine baslanmıştır. Yol ağustos nihayetine kadar bitiri • lecektir. Şehir Meclisi Encümeni daimisi diğer yolların insaatint da ihale et • mek üzeredir. Törkçe olmıyan sokak Türk Talebe Birliği belediyeye müracaat ederek türkçe olmıyan bazı sokak isimlerinin değiştiril • mesini istemiştir. Birliğin bu tak dire şayan teşebbüsü etrafında Belediyece bu hususta tetkikat yapıl maktadır. De terdar'ıkta ferfi lmt<han!arı Her sene olduğu gibi bu sene de ağustos ayında Defterdarlıkta me murin'n terfi imtihanları yapılacak ve bu imtihanda muvaffak olanlar münhallâtp tayin olunacaklardır. Alman sanayi grapile bir anlaşma Ankara 3 (A.A.) Alman sa nayi grupu tarafından verilmiş olan mal.teme bedelinin geri kalan taksiti üzerinde Nafıa Vekâletile gurup arasında yeni bir itilâfname imzalanmıştır. Bu itilâfnameve göre bu sene vekâletçe tedîye edi'ecek olan 382 bin doların 180 bin doları grupa nakten verilecek ve kalan kısımlar da ileri senelerde ödenmek üzere bonoya bağlanacaktır. / ASKERUK tŞLERt \ Şubeye davet Beyoğlu askerlik şubesinden:^ 1 329 doğumlu efradın son yoklamasına 1 temmuz 933 taîihinden itibaren baslanmıs olduğundan şubemiz mıntakasına mensup işbu doğumlularm son yoklamalarını yaptiTmak üzere şubeye mü.'aoatleri. 2 Sıhhî ahvalleri dolayısile 329 doğumlularla muameleye tâbi tevellü datı sairenin de vaziyetleri tetkik edilmek üzere şubeye mÜTacaatleri. 3 329 doğumlularla ve tevellüdatı saıreden tahsal dolayısile mektep vesikası ibraz edeceklerin vesikalannı eetirmeleri :'lân olunur ünkapanı köprüsünün tamiri Unkapanı köprüsünün tamiratına devam edilmektedir. Lâzım olan takas müsaadesi peyderpey alındığindan insaat mütemadiyen ilerlemek tedir. Köprünün esaslı bir tarzda tamiri iki aya kadar bitecek ve ondan sonra otomobil ve kamyon gibi v»ait te buradan geçebiiecektir Bulgar zabitleri Dolmabahçede Misafir Bulgar zabitleri dün Dolmabahçe sarayına giderek defteri mahsusu imzalamışlar ve bilvasıta Reisicumhur Hazretlerine arzı tazimat etmişlerdir. Zabitlere, mîhmandar zabitlerimiz ve yaver beyler refakatile saray gezdirilmiştir. Bulgar zabitleri dün mihmandprisrile beraber Vilâyete gelerek Vali Muhittin Beyi ziyaret etmişlerdir. Romanyadan muhacir geiiyor Bugünlerde sehrimize Romanyadan mühim miktarda Türk muhncir gelmesi beklenmektedir. Bu muhacirlerden parası olanlar arzu ettik leri, parası olmıyanlar da hükume • tin göstereceği yerlerde iskân edileceklçrdir Usküdar Hâle sinemasında FAHİŞENİN BELÂUSI Ilâveten: Gazi Hazretlerinin nuıuklan ve dünvt havadisleri Toplantıya davet Türk Diş tabiplert Cemiyetlnden. 7 temmuz cuma günü sabah saat 10 da İstanbul Halkevinde umumi toplantı yapılacağmdan bllumum meslektasların tesrif etmeleri rica olunur.