Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
lo Nuaa 5ON TELG R AFLAQ Balkan devletlerinin malî vaziyetleri Cemiyeti Akvam Yunanistan'la raristan hakkmda karar verdi Bulgj Cenevre 15 (A.A.) Cemiyeti Akvam meclisi M. Paul Boncpur'un riyasetinde yaptığı bir içtimad» Avusturya, Macaristan, Bulf aristan ve Yunanistan'm mall vaziyetleri ve maU komitenin bu husustaki raporu hakkında müzakeratta bulunmuştur. Meclis bilha»»a bu memleketleri bütçelerinde muvaıene teminine calışmağa daveti muta*ammın bir ka • rar sureti kabul etmiştir. Bilhassa Bulgaristan hakkmda meclis haricî borçlara ait taksitler hesabına devir ve havale muamelesini yapmak kabiliyetine dair malî komitc ve BuUar hükumeti tarafmdan ileri süriilen fikirleri kaydetmiş, bu mes'eleleri Bulgar hükumeti ile birlikte mümakereye ancak esham hâmillerinin veya buniann mümeasille rinin satthiyettar oldukları mütaloa smda bulunmu^tur. Nihayet meclu BuUaristan'ın Yu nanistan'la daha sıkı iktisadî mima sebatta bulunması hakkmda mall komite tarafınd»n izhar edilen temennive Bulgar hUkumetinin dikkatini cclbetmistir. Yunanistan'a gelinee meclis, M. Venizelos'un uzun süren bir müda halesinden sonra, haricî borçlara ait taksitler hesabına devir ve havale muamelesi yapmaga Yunanistan'ın kudreti olmadığı hakkmda malî komite ve Yunan mümessili tarafindan Camftarîvet iLMl MUSAHABE: Üçüncü göz mes'elesi Dimağımızda üçüncü bir göz merkezi bulunduğu 40 sene evvel anlaşıldı . Dr. Abdullah Ctvdet Beyefendiy» • Bugünklt yazımda hiç beklenil • miyen ve hatıra gelmesi müıkül olan bir şeyden bahsedeceğim. Muhterem karilerim dimağımızda üçüncü bir göz merkezinin bulundu^unu oku duğunuz zaman zannederim birar hayret edeceksiniz! Yirminci asrın bu nevi buluşlarına muntazır olmak ve alışmak mecburiyetindeyiz. Çünkü ilim, ademi imkân zehaplarınm geçilmez farzedilen hudutlarını aşıp faaliyet ufuklarını namahdut bir surette tevsî etmiştir. Vaktile mahiyetlerini kavrıyamadığımız keyfiyetlere karşı aczimiai örtmek için kullandığımız mahut (İlmî imkân yoktur) damgası artık tarihe intikal etmiş, ebediyen gömUlmüştür. Zamanımızda fikrî ımanın (her şeyde ilmî imkân vardır) düsturile ifade edilecek bir mahiyet aldığını kabul etmek sarureti karşısındayiz. Hatta (ölüm) e bile çaresi ebediyyen bulunamıyacak bir keyfîyet nazarile bakılmaktaki eski kat'iyyet kalmamış, ilmin ona bile galebe edebilmesi şimdilik ne kadar bait olursa ol sun . ihtimal dahiline girmiştir. (1) Şimdi müsaadenizle bu üçüncü göz hakkmda malumat verelim: Teşrih ilmi, (quadrızumeaux an • terieur mukaddem tev'em erbaa) nın iki hudbesi arasındaki çukurlukta kâin kırmızımtırak, asabî uzva çok ehemmiyet veriyors derin tetki • kat neticesinde tekâtnül merhalelerini atlıya atlıya insan neslini meydana getiren çok eski hayvanların tam aIınlarınm ortalarında taşıdıklan bir gSzün son (vestige iz) i nazarile bakmak istiyor!. (Ovale beyzî) şeklinde olması (pomme de pin çamkozalağı) nı hatırlattığından, bu küçük uzva vaktile (glande pineale guddei sanevberiyye) ismi verilmiştir. Halbuki bu uzuv bir (glande gudde) olmadı ğmdan isminin fena intihap edildiği meydandadır. Âlimler bu uzva (<piphyse) namını vermektedirler. Bu (epiphyse) insanlarda, dıma ğunızı örten (Pie •raere. ümmüsülp) namındaki (membrane muhatı gı • şa) dan ayrı, diğer müstakil muhatî bir gişa ile mesturdur. (fipiphyse) nîn bünyesine gelinee: (ficorce cerebrale dimağı kış ra) mümasil maddelerden teşekkül etmiş oldugu gibi umumiyetie (Sable du cerveau . beyin kumu) denilen ve terkip itibarile (carbonate de calci(1) Bu hususta jazla malumat almak arzu edenler Devlet matbaasında tasümış olan iHayat ve Ölüm) unvanlı eaerime murocoat edsbüirîer. Mısır'da Şark Musikisi kongresi Ehemırıiyetli kararlar ittilıaz edildi Mısır'da toplanan şark musikisi konf eran sından avdet e den güzide san'atkârımız Mes'ut Cemil Bey şunları anlat mıştır: « Kongreden maksat Arap veya yakın şark musikisi nin, garp musi 6a,i U.İ.KÜT Mt'S ut kisi gibi üniver • Cemil Bey sel bir mahi yet alması idi. Garbe çok yakın olduğurauz için bu yoldaki hareket bizde çok evvel başlamış, bilhassa inkı lâptan sonra çok konulmuştur. Şimdi bu esas üzerinde şuurla çalışılıyor. Maahaza bunda yanlış ve mübalâğalı hareketlerimiz de olmuştur. Mısır'Iılar kongreyi kendi musikilerine ve kendilerine yakm musikilere yeni bir tekâmül hamlesi ver mek için topladılar ve muvaffak ta oldular. Kongrede çok muntazam bir program dahilinde ve 6 komisyon halinde çalışıldı, terbiyevî, tarihî mes'elsler, alâtı musikiye, gam, ika, m«.kam!ar, eserlerin ilmî surette imlâsı ve fo noğrafla tesbiti mes'eleleri görü şüldü. Heveti umumiyede tetkik o lundu, münakaşalar yapıldı ve ka rarlara bağlandı. MUnakaşaların ruhunu şark musi kisinin polifonik bir musiki haline getirilip getirilemiyeceği mes'elesi teşkil ediyordu. Rauf Yekta ile ben Türk mümessili eri olarak noktai nazarlar serdettik. Fakat umumî mes'elelerde Avrupa'hlar ve Mısır'Iılarla beraber dik. Yani şark ve garp musikisinin cihanşümul olmamasmm sebebi homofon musikisi olmasmda deği'c'ir. Cünkü tarihin parlak bir devrinde ayni musiki cihana hâkim olmuştur. Bu musiki homofon ve ritmik rüchanlarile garp musikisinden ayrılır. Eğer bu musikiye homofoni veya polofoni ilâve edilecekse bu, âmmenin bediî vicdanı kabul ettiği zaman ve her halde yüksek san'atkârlar elile ya • pılmalıdır. Bana gö*« şark musiki sinin an'anelerine sadık kalarak onu yaşatmak lâzıradır.T. Gaip çccuğun îzi ü Lindbero: yeniden teşebbüslere şrîrişiyor Nevyork 15 (A.A.) Linberg çocuğunu bulmak için yeniden yapacağı taharriyatta matbuat miimessillerinin kendisile teşriki mesai etmelerini rica eylemif, kendi murahhaslarınm müzakeratta bulunmak için gidip geldikleri «ıralarda muhbirler tarafından takip edilmelerinin çok ehernmiyetli olduğunu beyan etmiştir. Lindberg'in bu talebinden. mumaileyhin çocuğunu kaçıranlarla yeniden münıaebete «rifT»=k üıere oldugu manası çıkarılıyor. Yeni intîhabat Fransa'da mücadele başlamak Jizere... Paris 15 (A.A.) Havas a jansı bildiriyor: M. Paul Revnand, Reuen'da irat eylemis oldugu nutulrta Fran Huna federasyonıı beyan edilen mütaleayı kaydetmistir. Meclis Yunan hükumeti Üe muıake reve girişmek hususunu esham hâ • millertne bırakmış ve Yunanistan'm borçlarmı itf a icm Yunan bankasına ve mlllî Yunan bankasma tediye et • mesi lietm gelen 300 milyon drah«nilik senelik taksitin kaydü şarta tabi olarak tehiri hakkmda malî komite tarafından ileri siirülen teklifleri kabul etmiştir. M. Venizelos meclmn karar suretini kabul etmiştir. M. Venizelos Bulgaristan'la münasebatın simdi înhisarlar için den çok iyilesmis olduğunu sözlerine ilâve etmiş ve Yunanistan He Bulga Hazırlanan bütreler Ankara 15 İnhsar idareleri için ristan'ın pek yakinda tam bir an hazırlanan kalro ve bütçe projeleri laşma elde edecekleri ümidinde bu bavramertesi Vekiller Heyetine sevlunduğunu söylemiştir. Meclisin içtimaı bitHkten sonra M. kolunacaktır. Bu proielerden biri inhisar idarelerinde 931 senesi EarVenîzeios Londra ve Paris'teki Ynfında yapılacak tasarruf esaslarım nan orta eîcilerine bir telrraf çeVeihtiva eden bir bütçedir. Diferi de rek esham hamillermî su ikl mad 932 senesinde tatbik edîlecek tevhit deve muvafakate derhal davet ettnesekline ait bütçedir. Bu bütçede lert emrini verntHtir: inhisar tdareierinin ne şeküde tev 1 . Esham hâmillerinin ellerinde hit olunacaklan teferrüatile tesbit bulunan esham bedelUrinin itfasına edîlmistir. aît tedivatın bes sene müdd°tle tecili. tnhisarlar umumt müdtirü terhide 2 Bu eshama ait olup bir mayıa müteallîk kadroların Meclisçe tas ta vadesi hulul edecek kupon bedel dik'"dan sonra tavin edileeektir. lerinin Yunanlstan'a yapılması malt komite tarafından büyük davetlere tavsiye edilen yardımm icrası tarihine kadar devir ve havale edilmemesi. Porto 18 (A.A.) Geç«ı eylul ayı »arfında muhtelif binalara •• eıcümle poliı müdür muavininin ikametgâhına bombalar koyan 4 »erir tevkif edilmistir. Bunların rüfeka • sından oldugu zannedilen diğer Konferans Cenevre'de kisi daha firar halinde bulunmak 4 tadırlar. devam mı edecek? Portekiz'de 4 suikatsçı yakalandı Paris 15 (A.A.) Havas a jansı bildiriyor: Petit Parisien gazetesi bilhassa baxı Avusturya mehafilinin, Tuna mes'elelerine ait Londra kon • feransma tekrar yakmda Cenevre1 de haflanmnsraı <Urpi» eylediklerml, fa. kat yeni müzakerelerin pek yakm bir ve tehlikelerini kayıt ve her mem lamanda vuku buiması ihtimalinin leket lcin acı tesir ve neticeler ver. süpheli görüldilgUna yasıyor. mesini bertaraf etmek maksadile Bilâkis Echo de Paris gazetesi, Tudünya iktisadiyatma yeniden işti na müsakerelerine yakında Cenev • re'de tekrar îptidar edilraesinin çok rakin, «ükun içinde ve tedrict bir muhtemel olduğunu yazıyor. tarzda vuku bulmatı temennuini MUteveffa M. Maçinet tarafından serdeylemiştir. tesis edilen Action democratique gru. Mumaileyh, ekieriyet fırkssıntn punun reisi M. Reibel'de Excelsior izbar ett<?i aranın ve ezcümle mti gazetesine bu bapta şunları söyle miatir: teveffa M. Briand'ın siyasetinin cAvrupa federasvonu fikrinin tamütemmim kuımlarını teşkil e • hakkuku için ilk adımı teşkil edecek den borçlar mes'elesi ve Young olan Tuna federasyonu mevzuuna ait plânınm tasdiki crbeplerini izah olmak üıere M. Tardieu tarafından yapılacak her hangi tesebbüse bütün ve mudafaa eyledikten sonra, buhkuvvetlerimizle müzaheret edece ranın sebep olduğu ıztıraplardan ğiz.» Halep 15 (A.A.) 30 martta Bükres'ten havalanarak Bükreş • Saygon ve avdet hava seyahatini yapmağa tesebbüs eden Roman • ya'lı tayyareci Prens Kiga dün saat 15,10 da hava tariküe buraya gel miştir. Mumaileyh, bu sabah saat 6 da Bükres'e hareket edecektir. Valparezo 15 (A.A.) Andes sır dağlarının bürkânî faaliyeti bil kuvve tevakkuf etmiştir. lnsanca hiç zayiat olmamıştır. Şimdi her sey normal şeklini ik tisap etmiştir. Prens Kgo Saygon hava seyahatini ikmal ediyor um • fhemiyeti kils) ile bir de (Phosphate de magnesium • fosforit magnezi) bilurlardan müteşekkil kumları muhtevidir. Âlimler çok zaman bu (epiphyse) nin neye hizmet ettiğini ve uzvî vazifesinin neden ibaret bulunduğunu anIıyamamışlar, (Galien), (Descartes) gibi daha sahibi salâhîyet zatlar bile (mystique) bir kanaatle ruhun di • mağdaki makarrı addetmişlerdir. (Animaus vertebres . fıkarî hayvanlar) ın mukayeseli tesrihlerile hakikî vazifesi meydana çıkarılarak bu uzvun rolü (40) sene evveline gelinciye kadar meçhul idi. Mukayeseli teşrih tetkikatı, yarım asırdanberi fıkarî hayvanlarda (Sensoriels • hissî) uzuvların bulunması üzerine dikkat nazarini celbetmektedir. (Fossiles müstehase) halinde bulunan ve devri sanide yaşamış olan (Stegocephales), (ihthyosaures), (plesiosaures)... gibi kadim büyUk hayvanlarla o devrin bütün (Batraciens reptiles zahifi difdiiye) Ieri • nin kafa kemikierinin ortalarında cephi bir gözün çukuru olması lâzım gelen delikler bulunuyor. Zamanımızda yaşıyan (lxzardskertenkele) 'erle (raies • kedi balıgı), (torpilles kurbağa), (sqales köpek balığının camgöz nevi) gibi deniz hayvanlarmda da (deginere • hezale) uğramış bir gözün yuvatı olduğu anlaşılan cephî deliklere tesadüf edilmektedir. Hâlâ kâfi derecede teşekkül etmiş cephî rüyet cihazını ahnlarmda taşıyan hayvanlar bulunmaktadır. le zard ocelle . alaca benekli kerten . kele) ler bunların en maruflarmdandır. Bu küçük hayvanın dımağın • daki (epiphyse) öne doğru ilerüyen bir (tige • sak) ı haizdir. Bu sak kafa kemiğinin ortasında oyulmuş bir delikten geçerek alnın ortasında hakikî bir gözden başka bir şey ol mıyan (renflement tahaddüp) te nihayet bulur. Bu (renflement . ta haddüpü) încelmiş ve şeffaflaşmış cil di geçen ziya huzmelerini nakleden bir nevi (e"paissisement) cellulairekesîfleşmiş hüceyreler) den ibaret olan (Cristallin transparent • nuta • fatı şeffafe) yi h&mil ve (bâtonnetı çomakçıklar) ı muhtevidir. Cenub! Amerka'daki felflket Merkezî boşluk ta, (Humeur vitree . haltı zücacî) ye müşabih bir mayile doludur. Nihayet (retine tabakai şebekiye) nin muhitinde (cho Ohyo'da 6 kişi öldü 30 roîde tabakai meşimiye) rolünü ifa kişide yaraîandı eden (pigments . maddei sabagiye) nin (trainees serpinth Ieri vardır. Columbu» 15 (A. A.) Ohie Fazla olarak bu gözü dimağa rapteeyaleti idare merkezi binasında den sakın bünyesi de tamamen asa • vukua gelen siddetli bir infilâk bidir. neticesinde asgarî 6 ki'i ölmüs ve ABDÜLFEYYAZ TEVFİK Bir infilâk... müteessir olanların, kendilerini tahripkâr •osyalizmin kollan arasina atmamalannı ve bütün mera> Ieket ve dünyaya emnii selâmet, akli selim ve taahhütlere devam gibi her zamandan ziyade buıpin İçin lüzumlu olan sükun âmilleri intibaatını göstermelerini rica etmiş ve vaziyetîn bütün cumhuri • yetçilerin ittihadmı ânair bulun du?unu ilâve eylemiştir. Katalonya cumhurjyetinin yıldönümü merasîmi Barcelone 15 (A.A) Katalonya eumhuriyeti birinci yıldönümünü dün tes'it etmiştir. Genç katalonyahlann yapmıs oldugu büyük nümayiş dün sabah muazzam tezahürat içe • risinde icra edilmistir. Belediye reisi ve reisicumhur M. Macia çok alkıslanan birer nutuk söylemişlerdir. Londra 15 (A.A.) Cenevre'ye alâka uyandırdı gitmek Uzere dün Plymouth'a vftsıl oAkamete mi uğrıyacak ? lan M. Kellog, uzun ıztırap zaman • NewYork 15 (A.A.) M. Tokyo 15 (A.A.) On dokuz'ar larının gecmiş olduğunu ve Cema • Smith'in heyecan uyandıran teklifi hlri Müttehide için nihayet yeni bir borsa mehafilinde büyük bir alâka ve komisyonu, Çin • Japon mes'elesine inkişaf devrinin baslamif bulundu sevinç hâsıl etmiştir. Çünkü banker Şanghay mütarekesi ahkâmı daire ğunu söylemiştir. sinde temas edilmesini istiyen Çin'in ler bu plâna ait teferruatın hepsini Mumaileyh, ticaretin salah buldu tasvip etmemekle beraber M. Smith'in bu talebini is'af edecek olursa: Çin ğunu ve bu tedricî yükselmenin deharp borçları mes'elesini tekrar or • talebi, Şanghay itilâfınm neticelerinvam edecegini ilâve etmiştir. taya çıkarmış olmasına »evinmekte den kacınmağa muvaffak olmak için dir. serdedilmiş bir manevre gibi telâkki Paris 15 (A.A.) Bu ayın 16 »m da lnnsbrueck'de içtima edecek olan beynelmilel ticaret odası konferans yalnız gilmrük resimlerinin mütalea' sı ile meşgul olmıyacak, fakat bu rü sumu Avrupa'nın sair aksamıve tün dünya ile mevcut münasebetler dahilinde tetkik eyliyecektir. M. Kellong'un beyanatı M. Smith'in teklifi Şanghay'daki müzakere Beynelmiel Ticaret Odası konferansı Bursa'da bir muhakeme Bursa'da köy yolları Gemlik 15 (Hususî) Armutlu'ya doğru yapılmakta olan köy yol • Ianndan Narlı kısmmın küşat resmini yapmak iizere Bursa Valisi Fatin, Fırka reisi Hulusi Beyler buraya geldiler. ' Raşit M. Stimson Paris'te ParU 15 (A.A) M. Tardieu, bu sabah Saint Lazarre istasyonuna muvasalat edecek olan M. Stimson'u karşıhyacaktır. Mumaileyh ve re • Londra 15 (A.A.) M. Maç Do fikası bundan sonra Quai d'Orsay'e gidecekler ve orada öğle yemeğini yî nald, zannedildiğine göre, Cenev • re'ye 29 nisanda gidecektir. yeceklerdîr. M. Mac Donald'ın hareketi Bursa, (Hususî) Maliye tahsil memurlarından Nadir Ef. yi döverek öldürmek cürmile muhakeme edilen Söğüt jandarma kumandanı beyin davası Temyiz mahkemesînce buraya nakledilmiş ve mumaileyhin muhakemesine bugün Ağırcezada baş • lanmıştır. Salon samün ile dolu idi. Riyasette Ramazan Saim Bey bulunuyordu. Yüzbaşı beyle iki jandarma neferi maznunen muhakeme edil mektedirler. Dava evrakı okunmuş ve muhakeme talik edilmistir. li dağlarm yüksek tepeleri lâcivert bir sema içinde teressüm ediyordu. Şu ağaçların altı ne kadar serin olmalıdır, dedi. Çabucak giyindi. Geceleyin daha ziyade acılmış olan çi • çek demetine dalgın bir nazarla baktı. Bastonunu alıp eski şatoya doğru yollandı. Sabahm kuvvetli ve sükun verici nevazişlerine müstağrak olarak, istediği gibi nefes ahyor, kuvvetle yürüyor, damarlarmda gençlik sihhati kaynıyor, yer yüzü nü her manasile ayaklarımn altına almış gibi bulunuyordu. Attığı her adım kendisine yeni bir diriük ve çalâki vermekte, neş'e ve şetaretIe ilerlemekte idi; gölgede, koyu çam ağaçlarile muhat darca bic yolda yürüyor; çamlarda baharın feyzile süren taze dallar göze çarpıyordu. Zaman zaman «ne lâtif!» di • yordu. Bir dönüm noktasında uzaktan aksini tanıdığı bir takım ses ler duydu ve Vorohilof ile Bamba • ef'i fark etti. Bir mekteplinin ho • casından frrarı kabilinden hemen edildiğinden: Cenevre'deki Japon heyeti murahhasasının, Japonya'nın Ondokuzlar komisyonuna iştirakten imtina eyliyeceği hakkmda ta'imat alacağı mevsuk bir membadan bil • dirilmektedir. 30 kiî,i de yaralanmıstır. Havagazi kaçmasından vuku bulduğu zannedilen bu infilâk binanın bir kısmını yıkmıştır. En • kaz altında 30 kisinin kalnm olmasından endişe edilmrktedir. tnfilâkı takip eden yangm imlst için sarfeJilen mesaiyi çok işkâl etmiştir. Binanm yıkılan kisnrnda infilâk esnasında 100 kadar kimsenîn mevcut oldugu söylen • mektedir. Irlanda ittihadı mes'elesi ne olacak? Londra 15 (A.A.) Avam Ka marasında bir suale cevap veren M. Thomas, Simalî İrlanda Başvekilinin Japonya, Şanghay müzakere'e • lnçiltere'den ayrılırken Büyük Bririnin tarzı cereyanını Cemiyeti Aktanya hUkumetmden, bir îrlanda ittivamda, arzu edildiği takdirde izah hadmın vücut bulması için Şimalî eylemeğe hazır bulunmaktadır. Maa İrlanda'nmmuva'akati olmaksızın hamafih, mütareke müzakeratının Ce reket edilmenin düşüniilmiyeceyi tenevre'ye intikalini kabul eylemeği minatını almış bulunduğunu söyle sarahaten reddedecektir. miştir. durdu. Yoldan çıkarak iri bir fundahğın arkasında siper aldı. Aman yarebbi, sunlardan bir kurtu'sam! diyordu. Bunu o kadar arzu etti ki bu maksatla bir çok fedakârhk e > debilirdi. Ve filvaki kurtuldu. Vo • rohilof, Bambaef'e gotik mimarîsinin müteaddit safhalarım izah, o da tasdik ile iktifa ediyordu. Bam > baef üzerinde bu saatte hâkim o lan sıkıntmm epey zamandanberi devam ettiği ve heyecanlı çocu|un sabrü takati tükendiği âşikâr idi. Uzun zaman süren seslerin ak • si nihayet yavaş yavaş söndü. Lit vinof nefes aldı ve yola çıktı. Daflarda üç saat dolastı. Ba zen yolu bırakıyor, bir kayadan ö bürüne sıçrıyor, ve arada yosun Iardan düşüyor; bazen bir meşenin gölgesind'e, bazen bir kayanın üs tüne oturuyor; fikrini, otlarin al tmda saklı bir ırmafın fasılasız musikisinde.. yaprakların hışırtı • sında.. kuşların eıvıltısmda dinlen diriyordu. Tatlı bir uyuşukluk bü • tün vücudünü istilâ ediyor, görmediği nevazişkâr kollar arkaeından sarıyor gibi oluyor, bu duyguları kaçırmamak için gözlerini gayri ihtiyari yumuyordu. Ağaçların sarı ve yeşil renkleri göz kapaklarına vuruyor, gülüyor ve yeniden daliyordu.. Bir kahvealtı ihtiyacmı duydu ve eski şatoya doğru yola çıktı. Oiada bir kaç kreuzer'e bir temiz sütlü kahve içebilirdi. Şatonun tara çası üzerindeki küçük masalardan birinin önüne henüz otururken yo • rulmus atların soluk alışlarını duydu ve Uç arabanın şatonun önünde durduğunu, arabalardan bir takım kadınlar, erkekler boşandığını gördü. Hepsi fransızca konustuklart halde, yahut fransızca konuştukların • dan Rus olduklarını kolayca anla di. Mabadi var CUMHURİYErin tehthast: 21 DUMAN Muharriri /. Turgeviyeî Mütsrcimi Raydar Rifai Karşı koymaları tehlikesini gSrtnî yorum. Zaten pek rakik ve hassas feyler de değiller.. . Nihayet icap ederse bir miktar para da veririm. Ya o? O da razı olmayıp ta ne yapacak? Bal tathdır; dün gördü, tattı. Benimkisi gelip geçici bir arzu da elsa, şu ahmakların bundan istifade «tmesi lâzım gelir. Kendilerine: DüşUnünüz. Razı olmazsanız başka birini alacağım. Zaten hir yetim işirae daha ziyade gelir. Evet, yahut, hayır; ancak yirmi dört saat mtlddet veriyorum. Und damit punktum. O, ziyaretinden bir gün evvelinden haberdar bulunan pren«in ya nına, bu zihniyetle geliyordu. Bu • nun verdiği neticenin teferrüatını geçiyoruz. Kont Cenapları, hesapla • rmda yanılmamıştı. Prens ve prenses karşı koyma dılar, bir miktar para aldılar. Yirmi dört saat geçmeden İren de kabul etti. Sevmiş bulunduğu Litvinof ile münasebetini kesmek kendine kolay olmadı. Mahut mektubu yolladıktan sonra yatağa düşmesine remak kaldı, çok agladı. Fakat bu ağlaması, bir ay sonra kendisinin prensesle kal • kip Petersburg'a gitraesini, kontun erinde yerleşmesini, gayet iyi, fa • kat bir piliç kadar akıl ve muha kemesi olmıyan kontesln kolları arasına atılmasmı menetmedi. Litvinof bu vak'a üzerine da • rttlfünunu terk etti; babasının ya • nına, arazilerinin başına gltti. Ya rası yavaş yavaş kapandv. Î V za • 1manlar îren'e dair hiç bir haber alaraadı. Petersburg'a ve onun mensup ol duğu cemiyete dair bir bahis aç • maktan çekindi. Fakat çok geçmeden ona dair havadisler de yayıldı. İren, Petersburg mehafilinde bü • yük bir şöhret kazanmıştı. Debde belere mtistağrek, yüksek bir imti yazla benam bir halde Sıytı vilâ yet mehafiline de aksedip dalgalandı. Kendisinden merak ve te • cessüs ile.. gıpta ve hünnetle bah • solunuyordu. Bir zamanlar kontes Vorotinski hakkmda şayan gürül • mUş olan hürmet, şimdi de bu kız hakkmda ibzal olunuyordu. Niha yet evlendiği haberi de duyuldu; fakat Litvinof buna ancak dikkat edebildi; ruhan şifa bulmus ve Tatyana'ya nişanlanmıştı. Litvinof yatak odasında bul • duğu «helyotrop» kokuları içinde: «acaba?» dediği zaman neler hatır» lamış oldugu şimdi takdir oluna bilir. 9 Litvinof yatağa pek geç girdî ve hiç uyumadı. Güneşle beraber katkb. Penceresinden görünen koyu rcnk<