22 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
B1R DEVRIN TARIH1 Sadrazam mütercim Rüstü Ps. da Na mık Kernal ve Ziya Pş. ya düşmandı! Sultan Murat, cülus ettiği gün Ziya Paşayı baskâ tip yapıyor, Fakat Rüstü ş. ertesi gün azlettiriliyor! 29 Hür>kânn ?î**lerî««**n Wr ş«y anlamıyordum dosrusu. O da bunun farkına vardı. GüTerek: Hemen git. Sadrazama sövle, Kemal Bevle rüfekasımn s'elmeleri <çin telgraf yazsınlar, dedi.. Bu hradeye o kadar sevindim ki, mutat mera«îme bile riayet etm^V'izin dısarı çıktım. Hemen, geç vakit olma*ina raîtnen, makatnmda bu'unan Sadrazamın vamna cıktım ^=^drazam müterc<m Rüstü Pa*a îdi. Beni gavet baridane karftladi: Ne istivorsunuz ? Dedi.. Pasanın baridane muamele«ine fiIftn kulak asmadan iradei sahaneyi teblii ettîm. Rüstü Pasa fena halde siniriendi. Ba9"nD ra^ırma^a basladı. Küplere bindi. Nihayet hiddetini venemedi, oturdufru yerden kalktı. Bajtrarak: Efendim. her işhniz bitti de bu mu kaldı? Bu şımanklar on trün sonra gelirse kıyamet mi kopar? Dün ya mı ytkılır? Bu işleri yapan hep sî smiz.. Paduahimıza sö^liyecek baska bir sey bulamadmız mı? Sadrazam mUtercim Rttstü Pasa nra o aksamki ha'ini ömrüm old"Vca untrtamıyacaf ım. Me&erse Rüstü Pa ş» da bizlerin, Namık Kemal'in ne kadar dü»manı imiş. Sözü uzatmıvayım. Ben de Sadra zama lâzim pelen cevapları, oldukca a^ır bir lisanla verdim. Ve ertesi günü ba*kitabetten azlolundum. Ye • rime Sadullah Paşa baık&tio oldu... Işte bu suretle bizim başkîtabet yirmi dört saat bile sürmedi.. tkinci garip ve kısa süren memuriyetime gelince.... Ziya Pasa sustu. Gülerek: Nasıl onu da anlatayım mı ? de di.. Tabiî Paşaya hep rica ettik. Şimdiki Hünkârın cUIusunu müteakm, benim riyasetimde Namık Kemal Bey ve sair zevattan mürekkep olmak iizere Tercüme cemiyeti namile bir cemiyet teskil olundu. Ma beyni hümayunda cemîyetimizin çalışması icm bir dairei mahsusa tahsis edildi. Bu cemiyet Avnıpa mat buatında ahvali sarkiye ve bilhassa Devleti Osmaniye'ye dair ne«r»>di'5n makaleleri ve mtltaleatı tetkik edecekti. Bunlann icinden yanlış olanları ve muzır maksatlarla Avrupa* lılara telkfaı edilenleri tashih etmek maksadile mıthtelif lisanlarda eserler nesredecekti. Her halde Devleti Osmanîve'nin il haricte propagandasmı yapabilecek G«l bakalım, dedi.. Sana iyi bir faydalı bir cemiyet olarak çalışacakfcafeHm irar. Senmkileri derhal getir tı. tlyorum. Mabadi var Efendi, dedhn, siz birinci def a gördüğünüz, efkârını, ahlâkını bilmediğiniz bir adama böyle ağır bir teklifte bulunmağa nasıl cesaret ediyorsunuz? Sizin gibi sözde Avrupa'Iı bir in»anın böyle bir teklifte bulunması, insanlar arasındaki adaba, milletlere ait hukuku ictimaiyeye riayct ctmemesi caız midh7 Siz beni, paraya dinini, ismiııi, milliyetini satar bir adam mı zannediyorsunuz? Böyle kötü bir teklifte bulunmak içm «rime kadar gelmeğe nasıl cesaret ettinizV Herif ahk alık suratrma bakıyorda. Sozümü bitirir bitinnez hemen ayaga kalktı. Elini uzattı. Fakat ben eJhni uzatmadım. Bunun üzerine bir tek söz söylemeden defolup gitti. Ne dcrsin bu işe Nazım Bey?.. Ziya Pasaya ne cevap vereceğimi bilmiyordum. Bu büyük insanın karştstnda lâl ve epkem kalmıştım... * Gene Ziya Pş. ya Adana Vilâyetinde mektupçuluk yapttğim seneier • deydi. Bir gece, bermutat Paşanın e» vinde toplanmıştık. Paşa etki günlerin hatıratını naklediyordu. Bahis Beşinci Sultan Murad'a intikal etti. Ziya Paşa: Müddeti hayatımda gayet kısa süren iki memuriyethn vardır, dedi. Birisi Sultan Murat zamanında, 5tekisi de şimdi Sultan Hamtt derrmde. Her ikisini de anlatayrm. Dinliyrn.. Sultan Murad'ın cülus günü idi. Bea Babıaaratkeri'de Hünkâr dairetinde bnlunoyordum. Saray memnr larından bir efendi gelip: Zatı şahane sizi görmek isti • yor, dedi. SaHan Murad'ın yanına gittim. Benj. jravet besu* bir eehre ile kab.nl ettı. Sixin ilim ve fazlınizdan yakinen müstefit olmak isterim. Bu andan itîbaren başkitabet umuruna fe»Vma»tzı tcıulp etttn. Hemen vaz*^<*«î*e baslıymız. Alın şu kâğıt lar» iç«rdekilerc> götürünüz, dedi.. • « SBI başkâtiplik vazife»inden » htf*% MSirir gibi oldum. Fakat he •Miı StoVtanın verdiği kâgıtları göttirdttm. Afcşama kadar brr iki irade dahm feMTf ettim. lyiden iyiye aksam ©frtfn, Artık görülecek »ş kalmamış fibiydi. Bİrdenbhe: Siıi HUnkâr isriyor, dediler.. H«men buzura cıktım. Sultaa Murat oldukca çakır keyif& Bmi tttrttr göroıez, laübali bir eda d«n toıırı, nihayet büttfn tertfbatını İkmal ederek faaliyete geçmis bulunuyor. tlk temel tasını bizzat Gazi Ha. ııin koymuş oldukları bu muazzam müessese şehir haricinde, ve elektrik fabrikası karşısında insa e dilmif (ufak bir şchir) haltndedir. Fabrika sabahın yedisinden, aksamın dokuzuna kadar, btlttin giln can» Iıdıf» Oraya gittnek îcin Bursa'dan bir öiobtlse blnerek (Altıparmak) <fu rağında inmek lâzımdır. Fabrikanın mermer merdîvenli kapumdan girerken yabancı biri bu ranın bir fabrika olduftma asla ththnal vermez.. Çünkü bu fevkalâde modern tesiaat dışanya tek bir sesin bile sızmıyacağ' şekilde yapılmıstır. İçeriye girivoraunuz: Umumiyetle fabrikalarımızda şimdiye kadar enısaü fferülmiyen mükemmel bürolar.. Ve bu bürolarda başlarmı bile kaldırmadan çalifan memurlar.. Erkek ve kadın ameîelerin ayn ayrı gardirop daîreleri, her amelenm ayrı bir dolabi bulunan tertemiz amele ye mek «alonları, memurlarm îstirahat ve yetnek odaları, bir ignesi bile in< tizanala yerleştirilmiş depolar ve mt> mulât dairesi.. Bu modern ntüessesede temizlîk, intizam ve mesai tarzı cidden hayret ve *ıpta frdilecek bir derecededir. Ait katta uzun ve camekânla kapatı hhr koridor geçildikten sonra her tarafı betondan vanılmıs ima'»»ha • nelere girilir. MeyiIIi camekânlardan içeriye ziya tufanı fıskıran çok ?eth bir daire... Buraaı doktıma dalre»idh. Elektrikle milteharrik hesapsız t«a«âh var. Fabrikantn bfr ba«ka tarafı... Henuz Türkîve'ntT» hic bir yerînd» Ktj • ınmıyan şarj dairesine tahsis edilmiş. Pınl pınl parhyan yepyeni makineler henüz kurulmuş... Yalnız bu daire • deki tesisat yüz bin liradan fazlaya malolmustur. Büküm dairesî... Binlerce maka • ranın tannan uğultularla döndÜğü bu dairenin bütün iscileri heo Türk kızlarıdır. Büküm dairesinden sonra karnatma için ihzar daireleri, kimyahane ve tahlilhane, boya dairesi, apre ve kurutma kuımları geliyor. Bu gj$z karartan tesisatın aynmın, bütün dünyada ancak üç beş büvük fabrikava münhasır olduğunu söy • lersem, İ* Bankasının memleket ipekçilieini inkisaf ettirmek maksadile kurduğu bu büvük müesıese hak • kında slze küçUk bir fikir vermiş oIabilirim. Bu modern tesisatın idare ve işletmesi çok kıymetli ve salâhiyettar ellere tevdi olunmuştur. Memnunivetle haber verevim ki fabrikanın müdtirii umumisi Reşat B. yedi sene A'manya'da ve bilhassa Ingiltere'de Mancester'de amelî ve nazarî dokumacıl'k tahul etmis dokuma mühend'sidir. Fabrikanın esas fen mühendisi de Türk'tür. Yedi sene Almanya'da tahsil göVraüş , sırasî'e, dokuma tezgâhlarını insa eden fab rikada bizzat amele sıfatile işe basIamış ve Almanva'nın bilumum İDekII sanaviine ait fabrikalarda dört sene ameliyat görmüş, üç sene de nazarî olarak fen mühendisliği tahsil etmiştir. Yaînız dokuma. bova ve sarj kısımlarında İsviçre'H mütehassıslar vardır. Yakında mamulâtını piyasaya dökecek olan (İpekiş) ileride vâsi bir satış teskilâtı tesis edecek ve bu teşkilâtı bütün diğer fabrikaları mızın mamu'î'mı da m''«t«*M*''»re arz*»*tiA&e hâdim bîr müessese vaziyetine kalbedecektir. ı f Sehir ve memleket haberleri " Siyasî icmal ) Florya plâjı Tehdîdin manası ne? «Çengelköy tepesinde Çaprazh isminde bir çiftlik vardır. Bu çiftlik arazisinden telgraf hattı geçtiği için bir çok direk dikilmiştîr. Bu direkler çiftlikte dönümîerce araziyi ziraatten meneylemektedir. Hattt hontrol eden memurlar da he • men hiç eksik olmadığmdan $ü rülmüş, ekilmiş tarlalar çiğnen mektedir. Geçen pazar günü, bir telgraf memuru çiftlik dahilindeki hattt maayene ederken çoban kB peklerinin hücumuna maruz kal • mış ve yetifen çiftlik müstahdmmini köpekleri tuttuklarından memur Efendiye bir zarar gelmemiştir. Fakat bu efendi badireden kurtulunca silâhını çekerek çiftlik koruculanm tehdit etmiş ve eğer bir daha böyle bir hücum karşınnda kalırsa köpekleri öldüreceğini $by~ lemiştir. Çiftlik içinden bir yol geçtiği halde telgraf hattımn arazi dahilinde bırakılmast ve tarlala • nmızm teftiş yüzünden çiğnenmesi, ve daha sonra tehdide maruz bu • lunmamız hiç te doğru otmata gerektir.» Naklettiğimiz şu satırlar çiftlik müdiriyetinden gazetemize ?ön • derilen bir mektuptan hulâsaten alınmıştır. Her çiftlik idaresî bilhassa hayvanatını kurtlardan, hırsızlardan muhafaza için çoban köpekleri beslemek mecburiyetindedir. Hattın muayyen gün ve saatlerde kontrol edileceği çiftlik idaresince malum olup ta köpekler bir yere kapadılsa bile çiftliğin ortasından utnumî bir yol geçerken telgraf direklerinin tarlalar ortasında bırakılıp yola nakledilmemesi, her zaman yapılan kontrol yüzünden mezruatın çiğnenmesi, ve dönümîerce arazinin metruk kalması ve telgraf memurunun çiftliğin adamlarım tehdit etmesi doğru mııdur, diye 'Cumhuriyet = " 22 Şubat Ziya ve IMithat Paşalarla Namık Ke mal Beyin havatlarma ait hatıralar Deniz nakliyatı inhisa Selânüc valıi sabıkı NAZIM PAŞANIN rma aîeyhtar hatırantından ıkttbas edılmıştır. Vapurcular birliği bu çarsamba günü bir ictima aktedecektir. Bu ictimada küçük kabotaj hak • kının devlet inhisanna aiınacaŞma dair fikirler mevzuu bahsolacak tır. Ancak bu fikirler hiç bir vapurcuya mülâyim görünmemektedir. Serbest deniz nakliyecilivinin mi'lî noktai nazardan daha kârlı olduğu ileri sürülmekte ve misal olarak hiç bir devletin deniz nakliyeciliçini her hangi bir sekilde inhisar altına al • madığı gösterilmektedir. Vatan müdafaası noktasından gemilerin devlet elinde bulunmasının faydalı olacağına mukabil serbest vapur kumpanyalarının böyle za • manlarda vapurlarını her şartı kabıı! etmek üzere devlet emrine amade bulunduracakları söylenmektedir. Bu münasebetle millî vapur kumpanyaları, Seyrisefain idaresinin mali vaziyetine ait bir rapor nesrederek gerek hükumete ve gerek meb'usla • rımıza gönderecekierdir. Vapurcu • lar, bu suretle hakikî vaziyeti anlıyacak olan hükumetin ve meb'usların böyle bir tnhisara rıza göstermiye • cekleri kanaatindedirler. Millî Vapurcular Hindenburgun namzetliği Almanya'nın en nazik ve müşkül anlarından biri takarrüp ediyor: Martın on üçünde reisicumhur înti habı yapılacaktır. Tamirat ve terki teslihat gibi Almanya'nın hayat memat mes'elelerinin devletler arasında görüşüldüğü ve Alman milleti iktisadî ve malî cihetten en ıztırabaver sıkıntılar içinde kıvrandığı bir sırada arayi umumiye ile yapılan reisicumhur intihabı gibi fırkaların ihtirasma meydan verecek ve hükumetin zihnini ve efkâri umumiyeyi teşviş edecek bir hâdisenin olmaması iyi bir şey olacaktı. Almanya devlet kabinesi dahi bunu dUşünmüş ve Rayiştağ'ın sülüsanı ekseriyetile kanunu esaside ufak bhr tadil yapılmak surerile Mareşal Hindenburg'un Riyaseticumhur müddetinin temdidini teklif etmişti. Fakat komünist, fasist ve miilîyetperver gibi müfrit fırkalar halkı tahrik ede cek bir fırsatı kaçırmak istemediler. Bu fırkaların Mareşal Hindenburg hakkında serdedecek bir ithamlan olmadığından Başvekil M. Brüning'in hükumetten uzaklaştırılmasım şart koydular. Halbuki Reisicumhur en fırtınah zamanlarda memleketin haricî ve dahilî siyasetini idarede büvük dirayet gösteren Başvekilini müfrit fırkaların hatın için feda etmek is • temedi. Binaenaleyh usulü dahilinde reisicumhur intihabı yapı'masına mecburiyet hasıl olmustur. Bu vaziyet kar» şısında Mare«al Hindenburg fırka'ar degil, ancak halk tarafından bir davet vukuunda namzetliğini koyaca • ğını ilân etti. Hiç bir fırkaya men • sup olmıyan Berlin Şehreminî Dr. Sahm bitaraf bir komite teükil ederek gayriresmî rey topiadı. Bir kaç gün içinde iki buçuk milyon rey toplandığından Mareşal Hı^denburg halkın izhar ettiği arzuya binaen namzetliğini vazetmi«tir. Otuz bin sube cemiyetten ve üç milyon aradan mü. rekkep Kyffhanser i&mîndeki harbi umumî muhariplerinin bîrii^ri tarafından dahi Mareşal Hindenburc'un Reisicumhurlukta devam etmesi kabul edîlmis oiması mumaüeyhi 84 yasında olduğu halde yedi sene müddetle tekrar bu ağır vazif eyi deruhte etmeğe hazırlanmağa tesvik etmi<tir. Mareşalın bu kararı Almanya'nın anarşiye dü«miyeceğine karsı kavi temînattır. Komüni«tler, fasistler ve milliyetperverler Başvekilin sabsı ve siyaseti aleyhinde müttef ik îseler de müttehiden bir namzet göstere miyeceklerinden zayıftırlar. Bunlann gösterecekleri namzetlerden hic biri on milyondan fazla rey alamıvacaktır. Halbuki Mareşalin Iâakal on yedi milyon rey alacağını muarızları tasdik ediyor. Muhafazakârlar dahfl olduğu halde umum mutedü fırkalar ve sosyalistler Mareşala rey vereceklerdir. Hindenburg yalnız Alman • ya'da değil, hariçte ve hatta Almanya'nın sabık hasımları nezdinde dahi büyük hürmet kazanmıstır. Bu bü yük devletin istikrar ve tekâmülü i« çin temel direği addoiunuyor. Bunun için 13 mart irtihabı hakkında simdi ne haricte, ne de dahilde büyük endişeler gösterilmemektedir. Muhtelit Encümen alın masına karar verdi Florya pîâjının Belediyece satın ahnması hakkındaki teklif Sehir Meclisi Bütçe, İktisat ve Mülkiye Encümenlerine havale edilmişti. Bu encumenîer dön müşterek bir içtima aktederek bu baptaki marbatayı hazırİBmiJİardır. Mes'ele Şehir Medisinin buçrün* kü içtimaında görÜKİilecek ve bir karara ractolunacaktır. Muhtelit Encümen plâjın Belediye nanrna satın alınmasinı esas itibarile muvafık görmü tür. O © ıru Dff O DI Darülfönun D'vanı Darülfünun divanı dün saat 17 de toplanmıştır. Müzakere daha ziyadc yeni sene bütçesi etrafında cereyan etmiş ve bazı esaslar tesbit olun • muştur. Aynca bazı idarî hususat ve talebenin vaziyeti gorüşülmüstür. 9 Jg Tıp FakOltesinde Tip Fakültesinde bu hafta sonunda bir içtima aktolunacak, içtimaa Sıhhiye Vekili Ref ik Bey riyaset edecektir. Bu tonlantıda gerek Fakülteye ve gerek Tıp talebe yurtlarına dair ba«ı hususat görüşülecektir. İçtimaın gelecek çarsamba günü aktedileceği anlaşılmaktadır. Belediye müfettişleri ve sıhhî müessesat Belediye müfettişlerinin eczane ve saire gibi sıhhî müesseseleri teftiş etmeğe salâhiyetleri bulunup bulun • madığı tereddüdü mucip olmuştu. Alâkadar Vekâletler müfettişlerin vazifelerini bu münasebetle tasrih etmişlerdir. Buna nazaran sıhhiye müfettişleri, sıhhî müessesatın idarî, malî, fennî ve sıhhî bilumum mua melâtını, Belediye müfettişleri bu kabil müessesatın yalnız malî ve idarî kısımlarını teftiş edebileceklerdir. Bundan dispanserler müstesnadır. Belediye sıhhiye müfettişleri de Belediyeye ait rnüessesatın bütün muamelâtını teftiş edebileceklerdir. Yo! verg'si bakayası On senedenberî tahsil edilemiye • rek kalan yol vergtsi miktarı üç yüz seksen bin liraya balig olmaktadır. Bu paranın bugün tahsiline imkân kalmadığı gibi bütçede de boş yere kabarık bir yekun gostermekte oMuğu nazari dikkate ahnarak bütçeden çıkarilmıştır. Soruyoruz? Belediyen'n iktisat mudürü Belediye İktisat müdürlüğü mav şının Uç yüz liraya çıkarılm&sı ve bu. raya bir mütehassıs getirilmesi ta karriîr etmisti. Belediye İktisat mü • dürlüğüne Tütün tnhisarı murakıbi Asım Süreyya Beyin tayini takarrür etmiştir. Asım Süreyya Bey mart iptidasından itibaren yeni vazifesine başhyacaktır. Inhisarlardaki Mütekaitler Hiç bir memurun t?!taüt maaşı kesilmedi Dün bir refikimiz bazı malmü • dürlerinin inhisarlarda çalışan mü tekaitlere tekaüt maaşı vermedik • Ierini ve buna inhiaarların vekîlet haline ifrağile umumî bütceye ithal edilmelerini sebep gösterdiklerini yazıyordu. Bizim yaptığımız tahkikata na zaran inhisarlarda çalışan hiç bir mütekaidin maaşı kesilmiş değîldir. Yalnız bir malırüdürü bunu şifahen Defterdar Sefik Beyden sormuş, kendisine 932 bütçesinin B. M. Meclisince tasdik edilmis olduğu, Vekâiet teşkilinin mUIhpk bütçeyi umumî bütçe meyanına ithal edemiyeceği, ancak 933 senesi bütçesinin B. M. Meclisince tetkikinde inhisarlar mül hak bütçeden çıkarılarak umumî bütçeye ithal olunursa o zaman mütekait memurlarm tekaüdiyelerinin kesil • mesi lâzım geleceği cevabı verilmiştir. Aldığımız malumata gore Güm rükler ve Inhuarlar Vekâletinde iki müdiri umumilik ihdas olunacaktır. Bu müdiri umumiliklerden biri Gümrükler, diğeri İnhisarlar Müdiriyeti umumiyesi olacaktır. İnhisarlar müdiriyeti umumîyesine merbut mü dürlükler mül hak bütçelerle idare edileceklerdir. Binaenaleyh ilerisi için de bu mülâhaza varit değildir. Yenî sene bütçesine inhisarlar bu sekilde ithal olunacaklardır. Fakirlere dağıtıfan ilâçlar Fakirlere meccanen tevzi edilmekte olan ilâçların tahsisatı kalmamıs, bu fasla yeniden münakale surerile tahsisat konmuştur. Fakirler îlâçlarını meccanen yaptırmak için evvelce heyeti ihtiyariyelerden ilmübaber almak mecburiyetinde i Jiler. Bu tarzın müşkülâtı nazari dikkate alınarak badema Belediye doktorları tarafından reçetelerin arkasına verilecek meşruhatın kâfi addedilmesi kararlaştınlmıştır. Yangınların sür'atle ihban için fedbir alınıyor Yangınların itfaiyeye geç haber verildiği :.ddiası hakkındaki tetkikata devam edilmektedir. Son Lâleli yangınının da geç haber verildiği anla şılmtştır. Söylendiğine göre yangm Aksarav ka>akoluna pek yakın ol duğu halde karakol bunu resmî telefonla Samatya polis merkezine haber vermis. Samatys merkezi de keyfi yetten İtfaiye ırüdürlüğünü haberdar etmiştir. Bu suretle aradan epeyce bîr zaman gecmistir. Belediye ilk tedbir olmak üzere mühim noktalara yeniden yançın ihbarına mahsus telefonlar konulma sına ve bunlann peyderpey tezyidine karar vermiştir. Sahte isterlinler Borsa ve Osmanlı Bankası komîser • liğinden: lngiltere'de bir kalpazan kumpanyası tarafından btrer ve yanmşar isterlinlik sahte banknotlar imal edilerek külliyetli miktarda bilhassa (Reading) sehrile civannda piyasaya çıkarıldığı ve bunlann hakikî banknotlardan tefriki pek miişkül olup sahteliklerinden şSphe et< tirecek yegâne nokta filigranlannm hakikilerine nazaran hafifçe daha koyu olmasmdan ibaret bulunduğu ve yapı • lan kalpazanlığın ancak bu banknotlann İngfltere Bankasına vürudunda mey • dana çıkmış bulunduğu İngiliz gazetelerinden birinin bu husustakl nesriyab üzerine Londra büyük elçiliğimizîn iş'arına atfen Hariciye Vekâletinden Maliye Vekâletine vuku bulan ve Komisarliğe tebIiğ olunan iş'ardan anlaşılmıştır. MUHARREM FEYZt Türk tütünleri İçin alâmeti farika Türk tütünlerinin gün geçtikçe kıymet ve ehemmiyeti artmaktadır. Cihan piyasa'arında istenilen tütün'ar kâmilen Türk tütünüdür. Buna rağmen bazı Balkan memleketleri hususî eksper komisyonları tarafından verilen mense şehadetnamelerlnî tasdik ederek kendi mahsullerini Şark tütünü diye ecnebi pazarlarma arzetmektedirler. Bunu nazari itibara aIan tstanbul tütün ihracat tacîrleri Ticaret Odasında içtima eden tütün komisyonuna müracaat ederek Türk tütünlerinin bir alâmeti farika al dıktan sonra ihracını ve bu alâmeti fa rikanın dünya piyasalarma ilân edilmesini rica edecek'erdir. Tütüncüler, bu sene baz; Balkan memleket • lerinin tütün piyasasını düşürdük^er» cihetle ziyanlara uğramışlardır. Yunanistan'da İskece ve GUmüIcine havalisinde tütün fiatları tenzil edildiği cihetle bazı kumusyoncular memleketimizden tütün alacakları yerde Yunanistan'dan almağa karar ver misler ve oralara heyetler gönder mişlerdir. Tesçil olunmıyan hizmetçifer Bazı kimselerin gizli olarak öteye berive hizmetçi ve aşçı gibi işçiler verdikleri haber alınmış, bu kabil kimseler hakkmda takibat icrasına ba«lanmıştır. Belediye miistahdemm şubesince tescil edi'miyen isçilerle bunlann iş bulmalarına delâlet edenler tecziye oluracaklardır. Paket postanesinde faaliyet Paket postanesinde msvcut 17,000 paket, muameleleri yapılarak sahiplerine verilmektedir. Dün akfama kadar 4,000 paket sahiplerine teslim edilmistir. itfaiye için hortum alınıyor İtfaiye için yeniden bir çok levazım almmaktadır. Bu cümleden olarak on altı bin metre hortum muba* yaasına karar verilmiş, bunun altı bin metresi tesellüm edilmistir. On bin metresi de bir iki güne kadar tesellüm edilecek ve gruplara tevziine başîanacaktır. Profesör Malch, bazı mektepleri gezc*' hı ^ © n Esrar çekenlerin mahkumiyeti Tahsin, Abdullah, Şiikrii, Recep ile îsim ve hilviyetleri malum olmıyan diğer on bes kisi, Sulukule'de Çatalçesme sokağında Efe Mehmed'in evinde esrar içerlerken cürmü meşhut halinde yakalanmıslardır. Fakat yukarıda isimlenni yazd'eımız bes kisiden maadası firar etmis, bunlar da Ağırceza mahkemesine verilmislerdir. Bu maznunlar hakkındaki muhakeme dün hitam bulmuştur. Bunlardan Efe Mehmet bes ay hapse ve 100 lira para cezasıaa, diğerleri de ikiser av hapis ve beser lira para cezasına mahknm olmuslardır. Italyan'lar Samsun'dan tütün alacaklar Profesör Malch, MuRclye Mektebinde bir ders dinlerken Darülfünunu tetkike memur profesör Malch, bazı mektepleri de gezmiş, bu meyanda Mülkîye mektebini ve Galatasaray'ı zîyaret et miş, Galatasaray Iisesini pek çok takdir ederek böyle bir lisenîn Avrupa'da bile emsali az olduğunu söylemiş, mektebin müzesincle Ga latasaray sporcularınm kazandikîan ktroalardan mürekkep olan kı*ım, bilhassa nazari dikkatini celbetmiştir. İtalvan tütün rejisi namına bîr Keyet sehrim'*ze gelerek Samstın'a gltmhtir. Bu hevet Sams»m'da hu sene mahsulünden 500 bin kilo tütün satın alacaktır. Müskülpesentlerin Tıraş Bıcaflı, yalnı» MOND EXTRA'dır.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle