Katalog

ÖSMANLl ıMPAfATO RLUGUN DA r ^Cumhuriyet ! 20 TeşinneVvel HAKTULVEZİRLERlfl Şehir ve memleket haberleri £ Gümrükler Vekâletınin nazar. dikkat.ne Dört sene evvel Bahriye Vekâleti tarafından gümrük idaresine verilen gambotların zabitanından kefalet akçesi olarak her ay birer miktar para kesilmiş, bu para büyük bir yekuna çıkmıştı. Pek tabiî olarak bu paranın sonradan gambotlardan ayrüan zabitlere iadesi lâzım geliyordu. Nitekim bu hususta ait olduğu merciden de karar çıkmış ve ican eden emir verilmişti. Fakat gazetemize alâkadarlar tarafından vaki bazı müracaatlerden öğreniyoruz ki toplanan paralar hâlâ sahiplerine iade edilmemiştir. Toplu paranın Ziraat Bankasmda olduğu, fakat gümrük idaresince hazırlanması lâzım gel«Sn bordroların henüz bankaya verilerek paraların alınmadığı anlasılmıstır. Aradan bir çok zaman geçmis olmasına rağmen hâlâ alâkadarların beklettirilmesi revayi hak mıdır, diyoruı, Siyasî icmal Sanayi ve ziraat rekabeti ve cihan siyaseti Şitndiki cihan buhranının bir cilvesi dahi her memlekette sanay ve ziraat erbabı arasmda şiddetli zıddiyet ve rekabat ^ubur etnesîdir. * Toprak ile fabrika ve sanayîcî ile çiftçi arasındaki bu hal her memle ketin dahilî siyasetine ve dolayısile cihan politikasına derin tesirler hasıI edîyor. Bundan dolayı devletlerin ikttsadî ve siyasî poKtikaları boea Iamakta ve cihan ahvali istikrar bulamamaktadır. Köylü ve sanayici rakabeti bilhassa Amerika, Ahnan ya ve Rusya gibi büyük ve geniş mem leketlerde tesirini göstermektedir. Almanya'da Hitier'in Nazi fırkası ve diğer bazı fırkalar Almanya'nın kendi yağile kavrulraasına ve sanayiin v* ihracatm ihtiyacı nasari Hibare alınmıyarak ziraatin son de recede himaye edilmesine taraftar " dır. Şimdiki Alman kabinesi (au tarki) denilen bu siyasete p»k ta • raftar olmamakla beraber ziraatin himayesi için kontenjan usulünü koyarak İtalya ve Hollanda gibi memleketler ile iktisadî eihsttcn şiddetli ihtilâfa düşmüştür. Amerika'da şimdiki Reisicumhu run mensup olduğu eumhuriyetçi fırkası sanayün himayesi taraftan oldugundan mevcut yüksek güm rüklerin devaraını Utizam ediyor. Halbuki bu fırkanın rakibi demok ratlar Amerika'nm «raî tnahsulâ tına ecnebi memleketlerin kapıları açılması için Amerikan gümrüklerinin îndirilmesini iltîzam ediyor» 28 Yazan: "• Türk tebaasıııa Hasredilen isler Üç ay sonra bir kaç bin vatandaşa iş çıkıyor apurcular Hâlâ ümitli. Bir heyet İktisat Vekilini ziyaret edecek Vapurculara beyanname vermek üzere verilen mühlet 27 gün sonra bitecektir. Böyle olduğu halde şim diye kadar hiç bir kumpanya Seyrısefain idaresine beyanname vermemiştir. Dün bu hususta bazı kum panya sahiplerile görüştük. Hâlâ ketum davranmakta olmalarına ragmen vapurculuk işlerine dair bazı esaslar hazırlamakta oldukları an laşılmaktadır. Vapurcular Birligi ikinci reisi Hakkı Bey diyor ki: < İktisat Vekili Celâl Bey ga zetelerde çıkan beyanatında mühim gördüğü mes'eleleri tetkik edecek lerini söylemişlerdi. Bu meyanda vapurculuk ifi ile de meşgul olacak lan muhakkak addedilebilir. Bu itibarla biz şimdilik Vekil Beyin tetkiklerinî ve neticede hâsıl ede cekleri kanaatlerini bekliyoruz. Geçen defa tstanbul'da hususî surette kendisile görüşmüş ve bu husustaki fikirlerimizi anlatarak şimdilik ka • nunun tatbikına geçilmemesini iste miştik. Fakat müfbet, menfi hiç bir ce vap almış değiliz. Daha müddctin bitmesine 27 gün vardır. Bu müddet zarfında Vekil Beyin kanaatlerini öğrenirsek ona göre bir hattı hare ket takip edebileceğic. Ayni zamanda müddet bitse bile kanuner» va purlarımızın bedellerini tahsil edincîye kadar gene muayyen postala rtmıcı kaldırabileceğiz.» Difer taraftan öğrendiğimize göre Celâl Beyîn Ankara'ya avdetlerini müteakıp kumpanya sahiplerin den mürekkep bir heyet Ankara'ya giderek resmî şekilde kendisile te masta bulunaeaktır. Azgın sadrazam, saraya gelince akibeti de şu oldu : Arz odasına girer girmez bostancıların hücumuna ugradı, bir çadır ipi ile (canı teninden cüda) oldu Paşa, bermutat vekar ve azametle saraya gelerek kapılarda divan duran çavuşların ve kapıcıların selâm ve tazimleri arasından geçti. Arz o. datına ilerledi. Oda kapısından içe. ri girdi. O anda, Sultan Ahmet el . lerini çırparak: Gel... Kim var orda?... Diye seslendi. Bostancılann iki taraftan hücumile Sadrazam birden. bire sendeledi. Fakat, sille ve to katlar üsürülerek yere devrildi. Hazırlanan bir çadır ipi derhal boy nuna geçirildi. (Ol anda, canı t« . nmden cüda edildL) Birinci Ahmet, genîş bir nefec a. larak yerinden »ıçradı. Yüzü mo» mor kesilmiş olan Derviş Paşanın yerde yatan nafina yaklaştı. Ayaği. le kalbinm üstüne bastı. Bu yarı ö. lü vücut hafifçe kımıldadı. Padişah heraen hançerini çekti. SadVazamın cesedinin önüne iğildi. Titriyen el. lerile başını kesti. H«nüz çocuk de. necek kadar genç olan Padişâbın elile kesilen bu baştan simsiyah bir kan aktı ve hahlarm Uzerinden *u zarak kar gibi beyaz mermerlerhı üzerine bulaştı.. ladı. (Hır& ve tamaı hadden aşup) hatta maksadını icraya (hail addet. tiği kimselerin izalei vücutleri husu. stında insaf) ve merhameti bîle bir tarafa bıraktı. O sadece üç şey dü. sünüyordu: Altın. Elmas. Ka . d!ın • • • Nasuh Paşa Nasuh Paşa, (GümUlcine) li bir Rum'un oğlu idi. Pek genç iken (Baltaca) lıkla »araya girmiş, az bir zaman aonra da (çavuş) lukla çı . rak edilmişti. Zeki ve açık göz bir adamdi. Bir taraftan muhtelif şekil. lerda sarvetmi arttırıyor, diğer taraftan da mınıaptan mansaba atıhyordu. Girginüği ve isgüzarlığı sayesinde çok geçneden vezeretle DL yarbekir valisı oldu. Lâkin, Nasuh Paşanın gözü, bir türlü doymuyordu. 0nun maksadı, sadareti elde etmek ve biitün öm. riinü zevk ve saadet içinde geçir . mekti. Bu ©meline, talih te yardım ediyordu. Diyarbekir'de yaşadiğı mutantan hayat, Gürt beylerindfin ve en büvük .zenginlerden (Mir Seref )in nazari dikkatini celbetti. Devlet nüfuzundan istifade etmek ve o hava. Hdeki mevki ve kudretini büsbütün tahkim eylemek için kızını Nasuh Paşaya verdi. Na»uh Paşanın zevcesi, zevcine gelirken büyük bir servet te getir. mişti. Nasuh Paşa bu servete iştirak edinoe derhal Padişah (Birinci Ahmed) e bîr ariza gönderdi: [Mesnedi sadaret, seraskerlikle mamn kendi uhdesine ihale bujntnu Imsa, hazinei celileye kırk bin altm takdimile beraber esnayi seferde de ajakhi sahaneyi kendi nalından idare edeceğini] beyan etti. Nasuh Pasa, sadrazam olur ol. raaz programmı tetkika başladı. İMr tarafı, dıie^ği gfl» haraea bağ . Türk Fransız itilafı IBirtnei sahifeden mdbaiti Tren 10 u 25 te hareket etmiştir. Fransa ile mflzakerat fcariciye Vekâleti Vekili Şükrü ftaya Bey ile Fransız Sefiri Kont do Şambrön'ün memleketimizle Suriye arasındaki mualiftk mesafle . dair müzakerelere diin devam edfl. mes! mukarrerdi. Fakat, Cenevre'de Cemiyeti Akvam içtimaına iştirak eden Hariciye Vekflimiz Tevfik Rüştü Beyin cumartesi giinü avdet edecegi anlaşılması üzerine müza. kerat müşarünileyhin muvasalatına bırakılmıstır. Zaten bu mevzular üzerinde tam mutabakatı ihtiva eder sureti haller bulunmuştuT. Cumartesi günü şehrimize gele . cek olan Hariciye Vekilimiz burada bir gün kalarak Ankara'ya gidecek, Fransız sefiri Kont dö Şambrön de Ankara'da Tevfik Rüştü Beye mülâki olarak şimdiye kadar müza . kere edilmiş ve M. Ponsot'nun da şehrimizde bulunduğu müddet zar. fmda kendisile de iizerlerinde fikir teatisi yapılarak mutabık kalınmış ılan mesail üzerinde son defa görüşiilerek mukavelelerin tanzimine geçilecektir. Müzakerat bu suretle Tevfik Rüştü Beyin avdetine talik edildi . ğinden şehrimizde bulunan Hari . ciye Müsteşarı Numan Rifat Bey, dün akşam Ankara'ya gitmiştir. * Fransızca İstanbul gazetesinin is. tîhbanna nazaran demiryolları ve Suriye'lilerin emlâkine ah itilâfna. meler Tevfik Rüştü Beyin İstanbul'a avdetinde hnzalanacaktır. Gazi Hz. ne muvaffaki yetli bir tablo takdim etti Hazine, bomboştu. Saray kadın. larımn tazyiki karşıtında Padi*ah bazan bunalıyor, ancak Nasuh Pa. şanın haftadan haftaya trönderdiği altın dolu keseleri gördiikçe genis bir nefes alıyordu. Birinci Ahmet, bu becerikli ^adrazamdan memnun. du. Hatta bu memnuniyetini izhar etmek için. (henüz üç yaşındaki kızını) da bu koskoca, saçlı sakalh Veziri azama nikâh etmişti. Talihin bu ikbal ve teveccühü art. tıkça, Nasuh Pasanın da şımarıklı. ğı haddi aşıyor, zaliraane hareket leri, her giln etrafmdaki düşman . Iarı çoğaltıyordu. Saray, her gUn si. kâyetçilerle dolup boşalıyor, Şey . hülislâm. hünkâr hocası, kızlarağası gibi Patfisah üzerinde nüfuza malik olan şahıslar, vakit vakît Padîşa . hın kulağına iğilerek, bu taham . mülfersa halin bir felâket tevlit e. deceğîni anlatıyorlardı. Birinci Ahmet, evvelâ, bu telkinata aldırmamiftı. Çiinkii, sadrzamı tevbih ve tekdir etmek, kendi vari. Haber verildiğine göre Belediye lodat membaını kurutmak demek ol. kanta ve kooperatifi için Divanyolu'ndaduğunu pek iyi biliyordu. Likin, Na. ki Arif'in kıraethaneti tutulacaktır. Bisuh Paşa aleyhtarları ağız bîrlif: na sahibile anlaşümıştır. Ait kat koo edip te: Paşanın meraraı, taht ve sal. peratif mağazası, üst kat lokanta ola • caktır. tanattır. Mısır haztnesine vamn servetini, hep bu meraımm husulü için toplar. Bir gUn gelip, bu ser . Yeni Belediye kanumında Beledivetî kul tavfasına ibzai eder»k ve yeye ruhsatsız yapılan inşaatın hedsaltanatı ele geçirecek . Hemen mi salâhiyeti verilmiştir Fakat bir işi muhkem tutun Padişahım.., kısım yangın yerlerinden kanundan Demel^ri Userine Padîşah gözle . evvel apılan binalar hakkında ne rini dört açmıştı. tarzda hareket edilmesi tereddüdü O esnada av mevsimi gelmiş ve mucip oldugundan bu hususta DaiPadişah ta Edirne'ye gitmişti Gene mî Encümence tetkikat.yapdmaktabu sırada Tatar Hanının biraderi dır. Veriiecek karara göre hareket Mehmet Geray, Hanlığı kendi uh • edilecektir. de»ine tevcih ettirmek için sadra. zam Nasuh Paşaya haber gönder. miş; Pasa da Mehmet Geray'la u. zun uzadıya görüşmek ve bu vesile Usküdar Kadıköy ve havalisi ile azamî menfaat temin eylemek maksadile onu da av eğlence<ine da. halk tramvayları yeni bir şirkete devredilmişti. Şirket bu tramvay hatvet etmişti. tının Kadıköy'üne kadar uzatıl Mehmet Geray maijretinde bîr mastna karar vermiştir. Filhakika çok parlak silâhlı Çerkes süvarile. hattın Haydarpaşa'ya kadar gelip te rile Edirne'ye geliverince htrkes orada kalması tramvayın halka te şafirdı. Padişah ta fena halde kuş. min ettiği kolaylığı, rahathğı adeta kulandı. Bunların kimler olduğunu felce uğrattığı gibî varidatm da artsordurdu. Mehmet Geray, Edirne'ye masına mâni oluyordu. Tramvay yodavetle geldiğini ve böyle bir he . lu Kadıköy'üne kadar uzatıldığı takyecana sebebiyet verdiğinden doîa. dirde Kadıköy nhtımı üzerindeki yı pek çok teessüf ettiğini söyle . büyük hâl tramvay santralı yapıla mekle beraber, bu cevap Pad'şaha caktır. Bilhassa hat Moda'ya kadar büabütün başka turlfi arzedîldi. temdit edilirse Kadıköy'ünün yalnız (Mabadi var) arabalara ve çank çürük otobüslere bağlamnış kalmış olan münakalâtma da büyük bir genişlik gelecektir. Hattın Kadıköy'üne uzatılması te~ şebbüsü üzerine emrazı entaniye hastanesi yanından başhyarak ya pılacak olan geçit köprüsünün de in~ sasına başlanacaktır. 2 i § j| İŞ Küçük san'atların Türk tebaasına k hasrı hakkındaki kanunun tatbikı bir § sene tehir ediJmişti. Bu müddet üç ay ğ sonra bitecek ve kanunen muayyen t işler Türk tebaasına inhisar edecektir. t Binaenaleyh bir kaç bin vatandaşa yeni fe is sahası çıkıyor, demektir. Z Kanunun tatbik edileceğini nazari « dikkate alan Müskirat tnhisarı ecnebi tebaası tarafından idare edilen bira * bane ve emsali aribi yerlere içki satmak ruhsatının tecdît ' ediimemesi emrini / vermiştir. Yaptığımız tetkikate nazaran • sebrimir.de bu kanuna göre iş yapamı w yacak olan ecnebi tebaası meyanında w 700 kadar Yunan tebaası garson, ahçı *t ve meyhaneci, 600700 tran'lı kahveci |> ve tütüncü, 400500 piyazcı Arnavut, if 400600 kadar Bulgar tebaası sütçü ve berber vardr ki berberlerin ekserisini Bulgaristan'h Türkler teşkil etmektedirler. Bunlardan maada Fransız, Alman, Rus, İtalvan olmak üzere de bir miktar daha küçUk esnaf vardır ki Rus'lann ekseriyetini »oförler teşkil etmektedir. Bir çok dükkân sahipleri bu kabil ecnebi tebaasile olan kunturatlarını yeniden tecdit ctmemektedirler. Yeni kanunun tatbikatile Ticaret vc Belediye İktisat müdiriyetlerî meıgul olacaklardır. | Doğru değilmi? Mozaik aranıak Meğer bahane imiş! İtalyan mühendisi Aya »ofya'da ftalip arıyormuş! Geçenlerde İtalya'lı bir mühen dis şehrimize gelmiş ve Ayasofya'daki eski mozaikları meydana çı karmağa çalışmış ve bunlardan bir tniktarını meydana çıkardıktan sonra gitmişti. Ynpılan tahkîkata nazaran bu zatın teşebbüsatı ciddi görülmemiş, ötedenberi Ayasofya'nın tamirini bahane edip hıristiyanların ta assubunu tahrik ederek bir çok para ve iane toplıyan bir cemiyetin adamı olduğu ve maksadının Ayasofya camisinde mevcut 9 tane büyük salip resmini meydana çıkarmak olduftu anlasılmıstır. Alâkadar bir zat bir muharririmize şunları söylemiştir: « Bu adam ötedenberi bu işi takip eden Amerikan hıristiyan cemiyetin in maksadını temin için çalışmıştır. Tarihî mozaikların meydana çıkanlması lâftan ibarettir. Y.apı • Ian ameliye neticesinde esaslı ve kıymetli bir şey meydana çıkmış de ğildir. BilâkU İstanbul'un zaptından sonra eski saliplerin üzerine yapı Ian çiçek resimleri daha ziyade san'atkârane kıymeti haîıdir. Şunu da nazari dikkate almalıdır ki Türk'ler hîç bir zamanda müte • assıbane hareket etmemişler, Aya sofya'da mevcut bütün salipleri olduğu gibi birakmışlar, yalnız pek büyük dokuz salibin üzerini çiçekle örtmüşlerdir. Halbuki caminin her tarafında nakış ve mozaiklar salip ile doludur. Binaenaleyh burada mey daaa çıkarılacak bir moıaik varsa hükumet bunu kendi vesaitile yapabilir ki böyle bir şey de mevcut değildir.» Belediye lokantası Ruhsatsız yapılan binalar üsküdar tramvayı Kadıköy'üne uzatılacak Genç bir ressam mektepDerde Bir mecmua çıkarılıyur Maartf Vekâletinin himayesinde «Çığır» isminde bir mecmua neşrine başlanılacağı haber alınmıştır. Belediye gişe davasını kazandı Bundan evvel Belediyece Karaköy köprüsü üzerindeki barakaların kaldınlmasına karar verilmiş ve hepsî de yıkılmıştı. Bu arada Kısmet gişesi sahibile Belediye arasındaki mukavele de feshedilerek gişe de kalduilmıştı. Bundan dolayı gişe sahibmin Belediye aleyhine açtiğı yüz yirmi yedi bin liralık zarar ve ziyan da vası Belediye lehine neticelenmiş ve hüküm Mahkemei Temyizce de tasdik olunarak kesbi kat'iyet eylemiştir. izciler hazırlanufor Şehrimizdeki liselerin îxci takımları 29 teşrînievvel Cumhuriyet bayramı için bazırlanmaga başlamışlardır. Anadolu liselermm izci takımları 56 gün sonra şehrimize geleceklerdir. Bunlar, Ankara'ya hareketlerine kadar muhtelif liselerde misafir e dileceklerdir. İzci takımları ayın 27 sinde hepsi beraber Ankara'ya gi deceklerdtr. Ömer Beyin Gazi Hz. ne takdim ettiğı Genç res ' samlarımızdan Ömer Beyin muvaffakiyetli tablolardan mü rekkep bir ser gi açtığını yazmıştık. ömer Bey (Gazi Türkiye'si) ismini verdiği san'at kârane bir tablosunu Gazi Hz. ne takdim et miştir. Reisicum Omer Bey hur Hz. tabloyu kabul ve takdir bu • yurmuş ve sac'atkâra memnuniyetini bildirmişlerdir. Tablo Türkiye ha ritasını ve ortasında zafer ve kuvveti temsil eden söğüt ve defne dalları ile Gazi Hz. nin kuvvetlî çizgilerile yapılmış portrelerini göstermekte dir. i Maryoseradan parayı alamayınca Vaktile Yıldız müsteciri M. Maryosera'ya sermaye veren kuyumcu Babayan Ef. ile diğer bazı zevatm bu parayı alamadıklarından dolayı Be lediye aleyhine bir dava açtıklan ve evvelce Belediye ile Maryosera arasında yapılan sulhnamenin hüküm süz olduğunu iddia eyledikleri ha ber verilmektedir. Bu hususta kendisine müracaat eylediğimiz Bele diye Reisi Muavini Hâmit Bey şu izahatı vermiştir: « Bizim böyle bir davadan haberimiz yok. Yeni açılmış ve henüz bize tebligat yapılmamış ise onu bilmem. Maamafih bu tarzda bir dava esas itibarile manasız olur. Maryosera'ya sermaye veren ve verdikleri parayı alamadıklarını iddia edenler Maryosera'yı dava edebilirler, bu bi zi alâkadar eden bir iş değildir. Biz Maryosera ile olan işlerimizi sulhan j bitirmis vaziyetteyiz.» İ Fakir talebeye kitap tevzii Maarif cemiyeti İstanbul mümeısilliğî lise, orta mektep ve ilk mek teplerdeki fakir talebelere kitap, defter ve kalem tevziine başlamıs tır. Bu hususta mevcut tahsisat ile, fakir talebelerin ihtiyaçlarmın mümkUn mertebe izalesine çalışıla caktır. Ziraat ve sanayi rakabeti Rus ya'da dahi hükmünü şiddetle icra e* diyor. O derecede ki bu rekabet nihayet memleketm yefftne hâkim fırkası komünirtler araaında tefrika çıkarmış ve fırkanın umumi kâtjbi olup memleketin mukadderatına hft* kim Stalin Yoldaş fırkanın kontrol encümeni denilen inzibat komitesine istinat ederek köylüyü tarafgirane ihizatn eden muhalifleri fırkadan ihraç ettirmiştir. Fırkadan çıkarılanIar 21 kişi arasmda eski ve genç komüinMlertn en maruf ve raümtaz sitnalan vardır. Sabık mesai halk Komı.e>: o t u ^ f , ü ç üncü entemas yonal icra kemitesi sabık r *Ui Zi novİyef ve sabık süferadan Kame Meşhur Leh tayyarecisi Kapiten «Karnef ve Ukrayna haIk.Jkomiseri sabık piski» nin uzun mesafeli bir sür'at rereisi Petrovski bunlann arfisında.d**. koruna eıkacağı yazılmıştı. Leh tayyaMoskovadan «önderilen resmî ha recisinin yann saat dortte şehrinau* berlere göre komünist fırkası ara gelecegi haber verilmektedir. Tayyareei sında zuhur eden ve fırkayı iki hizYeşilköy'de Leh sefiri ile sefaret erkânı be rjjran muhalif devlet çtftlikleri v« tayyarecHerimiz tarafından karşı • olan sovhozlar Ue ferdî tasarrufa i» lanacaktır. tinat etmiyen ve arazi ve levazımı orta mılı olan Kolhoz çiftliklerinin ilgasmı ve bunlara ait arazi ve bî Eski Müıeler Umum müdürü lsnaların ve alâtın köylülere tevai e tanbul meb'usu Halil Ethem Beyden dilmesini talep etmişlerdh*. Yani be? bir mektup aldık. Aynen dercediyoruz: senelik plânın ziraati ve araziyi fabMuteber gazetenizin 12 tesrinievvel rika gibi orta malı yapraağa ve köynüshasındaki ressam Ali Sami Beyin lüyü fabrika amelesi gibi aylıkia çaTürk ve İslâm Müzesi kataloğu ile işbu hşhrmağa ait kısmının tatbik edil Müze müdürlüğünden istifası esbabına memesini istemişlerdir. dair olan beyanatına ancak şimdi mutBu surelte komünist fırkası biri tali oluyorum. ytrm; mılyon amelenin ve diğeri yüz O zamanlar ben Müzeler rnüdiri umu lark milyon çiftçinin menfaatini misi bulunduğumdan mezkur beyanata müdafaa eden iki hizbe ayrılmak cevap vermek raecburiyetinde kaldıro istidadını göstermiştir. Kızıl Ordu Cevabımın lutfen muteber gazetenizin efradtnın kahir ekseriyeti köylü oldv mahalli mahsutunda aynen dercini rica ğundan fırkadaki ihtilâfın orduya ederim. tesir etmesi ve Sovyet devletînin haAli Sami Bey filhakika Evkaf Mü • ricî mevkiine dahi dokunması ih zesi müdürü idi. O zaman ne böyle bir tiraal haricinde görülmemektedir. kataloğ yaphgmdan ve ne de müsvedVelhasıl ziraat ve sanayi rakabeti desini bana verdiğinden haberim yokAlmanya'da hükumetin haricî ve tur. İrtifa meVelesine gelince: Bundan dahilî politfikasım ve mevkiini sarda haberim yoktur. Bildiğim bir aey sacak ve Amerika'da Reisicumhuruı varsa o da Ali Sami Bey posta pullan nüfuz ve itibannı düşürecek ve Rusya'da hâkim fırka arasmda tefrika nm tab'ına nezaret etmek üzere Lonilka edecek ve memleketin haricî ve dra'ya gönderilmişti. Orada bir senedahilî emniyetini sarsacak bir »ekil den ziyade kaldı. İhtar ve ricalarımıza aldığı gîbî diğer memleketlerde dahî rağmen gelmek istemiyordu. Müze de buna tnümasil vaziyetler ihdas et böyle uzun zamanlar müdürsüz kalamiştir. Hatta bizdeki sanayün, yahut mıyacnğından benim ricam üzerine müziraatin himayesi münakaşalan dahi zenin idare meclisi azasmdan Doktor cihanşümul bir rekabet ve ziddiye Mustafa Münif Paşa müdür vekilliğini tfn serprntileridhr. Velhasıl sanayi bilftücret kabul etmişti. Meclisi idare ciler fle zhaatçilerin menafüni telîf kararile Ali Sami Beyin çağırılması için etmek b'içün bir cihan mes'elesi olMaarif Vekâletine bir kaç kere yazıldı. muştur. Bir çok memleketlerin ve Nihayet Vekiletten kendisine avdeti bahusus yukarıda zikrettiğımir «ç için verilen mühleti de nazari dikkate büyük devletin rejim ve akİbetleri almadığmdan Vekâlet Ali Sami Beyi iktisadî siyasetlerinin neteesine adeta müdiriyetten azletti. İstifa keyfibağlı bulunuyor. yeti kat'iyyen mevzuu bahis değildir » MUHARREM FEYZt Msruf Leh tayyareciai İstanbul'a geliyor Evkaf Müzesi kata!ogu ,„, Havalar serinliyor Bir dersten sınıfta kalanlar tekrar imtihan edilecekler Liselerle kız ve erkek muallim mektelerinde bir dersten sınıfta kalan talebpeler; Maarif Vekâletine müşterek bir istida ile müracaat e derek yeniden imtihana tâbi tut»l m^Iarını isteraişlerdL Haber aldığımıza göre, Maarif Vekâleti bu kabU talebelerin yoni den imtihan edilmelerine karar vermiştir. Bu karar yakında alâkadar makamlara teblîs edilecektir. 'Son zamanlarda bunaltıcı bir hal alan havalar evvelki günkü yağmurdan Vefa'da, Manav sokağında eski ma* sonra tamamile serinlemiştir. nav gediği olan kubbeli dükkânın kubDün sabahleyin havanın sıcaklığı 14 besindeki bir kovukta bazı eski paralar dereceye kadar düşmüştü. Hararet öğbulunmuştur. Bu dükkân 300 sene evleye doğru 2 2 dereceyi bulmuş, akşam vel yanümış olup bugün harap bir va•izeri tekrar 13 dereceye kadar inmişziyette Hacı İbrahim Efendi tarafından tir. Ayni zamanda epeyce zamandır satın alınmıştır. Hacı İbrahim Efendmîn devam eden lodos rüzgârları da dinbu dükkânın arsasında yeni bir bina miştir. yaptırmak üzere bînayı yıkbrmak için Rasataneden aldığımız malumata götuttuğu ameieden İsmail dükkânın kuKre havalann tabiî bir hal alması ve be kısmında çalışırken kubbedeki bir mevsimin hükmünü icraya başlaması kovukta 21 gümüş para ile 10 altın, 16 için beklenen yağmurun yağmış olması mecidiye, beş küçük altın, yüzük ve sadolayısile bundan sonra bunaltıcı sıcakir mücevherat bulmuştur. Altın para> lar ve gayritabiilikler görülmiyecektir. lar Mahmut, Mecit ve Aziz zamanlarv na aittir. Bir kısmı 20 kuruşluk d$er • leri daha küçüktür. Bursa 19 (Hususi) Uludağ Hacı fbrabim Efendi bunlan p«İM •e cîvanna bu sene îlk olarak vermis, polis t» Mîizalar kar yağmıştır. söndermiftir. Eski paralar bulundu Mevsimin ilk karı