Katalog

MAKTUfVEZlRLER 26Yazan: ** r Şehir ve memleket haberleri Bayrimubadil bonoları ne olacak? Maliye Vekâleti gayrimiibadillerle mübadillere biribirinden farklı bonolar verdi. Şimdi de mübadillere verilen bonolarm kıymetleıinin arttırılması için bir takım çareler diişiinülmekte ve emlâk satış listelerine ı yeniden yeniye mallar ilâve edilmektedir. Mübadillere karşı yapılan bu lutftın, bu yardımın hakikaten çok acıklı, çok zararlı vaziyette kalmış ve adeta bunalmış, ne yapacağını şaşırmış olan gayrimübadillere de teşmili lâzımdır. Mallanna sahip olamamak itibarile gayrimübadillerin mübadillerden hiç farkları yoktur. Gayrimübadiller de, mübadiller de bu yurdun evlâdından, bu mil letin efradından oldukları için istihkak mes'elesinde de yekdiğerinden ayırt edilmemelidirler. Mübadil memj leketinde tarla, ev, çiftlik bırakmıs ta gayrimübadil çakıltaşı bırakmıs değildir. Senelerce bekledikten, açlıkla. zaruretle pençeleştikten sonra bütün servetinin karşıhkh olarak gayrimübadilin eline bugün yüzü ancak yirmi, yirmi beş kuruş eden bir bono geçmiştir. Bu bonolar ne kadar yüksek krymetlerle satılıısa, gajTİmübadillerin ellerine ne kadar çok para geçerse bunun faidesi yalnız o paralara kavuşanların sahıslarına münhasır kalmıyacak ve bittabi bundan memleket te, hükumet te müstefit olacaktır. GayTİmübadiller için neden hâlâ kurtarıcı tedbirlere başvurulmuyor, Drye, 1 Siyasî icmaı Balkanlar karışıyoı Bükreş'te toplanacak üçüncü Balkan birliği konferamına Bulgaristan'ın dahi iştirak edeceği anlaşüıyor. Balkaniann ortasutda bulunaa bu mühim memle • ketin iştirak etmiyeceği bir konferans evvelden akamete mahkum olacağmdan dost devletler ne yapıp yaparak Bulgaristan'ı iknaa muvaffak olmuş görünüyorlar. Maahasa Bulgaristan bu kon feransa iştirak için evvelki konferanslarda verilen kararların ve vahlerin tamamile icrasım şart koymuş ve aksi tak dirde ilerdeki konferanslara iştirak edemiyeceğini bildirmiştir. Binaenaleyh Bükreş konferansı Balkan birliği tasavvurunun vücude gelmesi ve yahut büsbütün suya düşmesi gibi kat'î neticeler verecektir. Gelecek konferansa Bulgaristan'ın iştiraki ile Balkan hükumetleri arasuıdaki münasebat iyileşmeğe yüz tutmuş gibi ise de diğer taraftan Balkan hüİcu • metlerinden çoğunun dahilî vaziyetleri son zamanlarda çok fenalaşmış ve son derecede kansmıştır. Yunanistan'da umum fırkaların iştiraki ile millî bir hükumet teşküine imkân hasıl olraadı. Buradaki kanşık vaziyetin »onu ne olacağı malum değildir. Bulgaristan'da çiftçi ftrkasmın almış olduğu vaziyetten dolayı hükumetin mevkii zayıflamıştır. Yugoslavya'da ise dahilî vaziyetin son derecede vahamet peyda eylediği muhtelif menabiden bildirilmektedir. Yüzde elli nüfusu yabancı unsurlardan mürekkep bulunan bu hükumetteki buh ranuı baslıca iki âmüi vardır. Biri iktisadî olup nüfusunun ekserisinin medarı maişeti ziraat mahsullerinin para etmemesinden ileri gelmiştir. Büyük çâftliklerin istmlâk edilerek zürraa taksit ile tablması mlolâbı, evvelden hazırlık yapıbnadığından ve ziraî mevat fiatlarunn düşraesinden ve kredi ounamasuıdan iktisadî buhranda ayrıca mühim bir âmil obnustur. Yugoslavya'mn her tarafında çiftçi müştekidir. Umumî bir memnuniyetsizlik ve «zıltı vardır. Bu hal komünistlerin faaliyetine zemin hazırlamaktadır. Buhranın ikinci âmili siyasî memnuniyetsizUktir. Bir taraftan münevver suuf şimdiki diktatörluk idaresine karşı derin infiali izhar etmekte ve darüifünunlarda ve liselerde talebe ile birlikte muallimler ve raüderrisler stk sık rejim aleyhinde nümayiş yap naktadur. Bu harekete gerek Surp olsun gerek Sop ohnasm her türlü mfllet ve cemaatin münevverlerî ve siyasî düşünee sahibi anasın iştirak etmektedir. Bir taraftan umumî münevver smıf van mflletler ve bahusus AvusturyaMacaristan idaresinde seviyeleri çok yüksekniş Hırvat ve Sloven gibi milletler artık Snrp unsurunun tahakkümune karşı gayet acık bir surette isyan etmektedir. Bu iki memlekette şimdiden müsellâh hareketler dahi başladığı şayi olmus tur. Yugoslavya'da memnuniyetsizlik zaten eksik değildi. Fakat bu defaki hareketler daha kuvvetüdir. Eski hareketlerde ttalya ve Almanya gibi haricî devletlere karşı husumet gösteriliyordu. Şimdiki hareketlerde bühassa münev verlerin tezahüratında daima Fransa'y* hücum edilmektedir. Münevverler şund3ci diktatörlüğün arkasmda Fransu siyaseti ve parası olduğuna kani oldukılanndan nümayişçiler «kahrolsun Fran ta» ve «Yugoslavya Fransız mfistemlekesi olamaz» diye bağırıyorlarmış. Balkan memleketJerinden yekdiğerine zit ve muhaKf anasın çok olan yurt Yq goslavya olduğundan buradakî son hareketler gayet tehUkeli gorülmekte ve diğer Balkan memleketlerine dahi şiddetli sarsmtılar yapmasından endişe edumektedir. MUHARREM FEYZİ 10 leşırınevvel İstanbul Sıhhat Murakabe merkezi Belediyede faydalı bir teşkilât yapıldı tstanbul Belediyesine merbut olarak, veretn dispanseri binasında «İstanbul Sıhhat Murakabe Merkezi» unvanile yeni bir içtimaî hıfzıs. sıhha müessesesi vücude getirilmiş tir. Bu müessese, fakir ve hasta halka tıbbî, içtimaî yardımda buluna cak; verem ve zührevî, ve bula şıcı hastalıklara tutulanlarla, gebe leri, lohusalan ve rneme çocuklarının sıhhî vaziyetlerini evlerinde kontrol edecek tir. Ayni zamanda bugibilerin hastane, dispanser ve sanatoryomlara yerleştirilmelerile meşgul olacaktır. Müessesenin diğer bir gayesi de halka sıhhî şekilde yaşamak yol. larını göstermek, hastaların, hasta Iıklannm aileleri efradma ve kendi muhitlerine bulaştnamaları için koruyucu tedbirler almak, dezen feksivon işlerile uğraşmak, şarla tanlıkla ve halk arasındaki fena â. detler ve batıl itikatlarla mücadele etmektir. Ayni zamanda içtimaî hıfzıssıh ha noktasmdan halkın soracağı bütün suallere gerek şifahen ve gerek tahrirî şekilde cevap verilecektir. Müessesenin şefliğine doktor Kut. si Bey tayin edilmiştir. Ayrıca dok tor Sadık Abut Beyle bir kaç hemşire ve ebe bu müessesede çalışacaklardır. Çalışma talimatnamesi tesbit e dilerek Sıhhat ve İçtimaî Muave net Vekâletme gönderilmiştir. Ta limatnamenin tasdik edilerek gön derilmesinden sonra faaliyete baş Ianacaktır. Gümrük 6,672,000 Lira istiyor! Rıhtım Şirketi yeniden tahkikat talep ediyor Rıhtım ambar ve antrepolarındaki yolsuzluklara dair tahkikatın neticelendiği ve Rıhtım Şirketine 6,672,000 lirayı ödemesi için tebli gat yapıldığı yazılmıştı. Tahkikata nazaran şirket kendi mes'uliyetine tevdi edilen malların kaybolmasma sebebiyet vertnis, bundan başka, bu eşyanm kaybolması yüzünden gümrük resmi de ziyaa uğramıştır. Tebligat geçen perşembe günü yapıldığından, Rıhtım Sirketi nm bir hafta sonra, yani önümüzdeki perşembe günü bu parayı ödemesi lâzım gelmektedir. Şirket mehafilinden yapılan tahkikata göre Rıhttm Sirketinin bu karara itiraz hakkı vardır. Şirket te bu kanunî hakkını istimal ederek, teftiş heyetince kayboldukları tes bit edilen eşyarun tekrar sayıimasını istiyecektir. Avrupa'dan avdet eden Rıhtım Şirketi müdürü M. Dö Kanonj bugünlerde Ankara'ya giderek Gümrükler Vekâletile temas edecektir. Padişah, kendisine damat ettiği Sadrazam Yemişçi Hasan Paşayı da kızlar ağalarma boğdurdu, kesik başını bir ibret taşı üzerinde teşhir etti Halk ve jrenfceriler de «adrazamla berabcar olsssfc aaâta derhal tepe Itmdi. Burnaz Mehmet. Tepegöz Rıdvan, HüMcrâı Halife, Gazaz Ali, Poyraz Osman, öküz Mehtnet ?;ibi slebofilar derhal idam edildi ve mü şevviklerden olan Sun'ullah Efendi Rados'a gönderildi. Fakat bu iş bununla bitmedi. Ar tık bu iki sınıfın, yeniçerîlerle sipahilerin arasına müthiş bir adavet girmiştî. Tenhada rasgeldikçe bı çaklarım çekiyor, birbirlerini öldv. rüyorlardı... Ayni zamanda bu kolayca istihsal edilen muvaffakiyetten sadazama da bir gurur gelmişti. Şimdi o da hasımlarını birer birer yoketmek istiyordu. Bir gün divan dan *onra saray kapısmdan çıkar * ken bir tek işaretle (Tırnakçı Hasan Paşa} ;i*"i kıy metli bir vezirin boynunu vurdur muş, sabık Yenîçeri ağa*: (Ali A ğa) yı boğdurmuş, (ss»tçi Hasan Pasa) yı Trabzon'a r.efyolunmak üzere Balıkane'ye yollamif, (Ta vaşi (Hafız Pasa) yı da Yedikule'ye göndererek hapsettirmişti. Onun için en çok çekindiği ve yegâne rakip telâkki ettiği (Kaptanı derya, Cafcalazade Sinan Pasa) idi. Fakat Padişah onu himaye ediy>r, öldürülmesine rıza göstermiyordu. * Sadrazam, gittikçe şimankhğı arttmyor, etrafındaki dostları bile yavaş yavaş kendine diişman yapı yordu. Bu hallere tahamtnül edemi yen Şeyhülislâm ile Kızlar ağası, Padişaha müracaat ettiler. Esasen şikâyetlerden bizar olan Uçüncü Mehmed'e: Bu adamın kasdı, (Valide Sultan) adır. Onu saraydan ihraç ve teb'it edip sîzi yalniz bırakmak ve sonra da hayatmıza kıymaktır. Dediler. Bu son söz, Padişahın gazabını tahrike kâfi geldi. Tiz, gidin.. Mührü şerifi alın... Diye emir verdi. O esnada sadrazam, (divan) da idi. Derhal gitti ler. (Mührü şerif) î isthdat ettiler. Hasan Paşa, vaziyetin vehamctini idrak etti. Hiç olmazsa hayatını olsun kurtarmak için zevcesi Ayşe Snltanın (Sütlüce) deki sarayının bahçesine iltica etti. Yeniçeriler vak'adan haberdar olur olmaz ayaklandılarsa da, (Yeniçeri ağası) nasbolunan (Türk Ağa) ile ülemanm nasihatile işi büyütmedüer ve artık gözden tamamen düş tügii anlasılan Hasan Paşaya, lü zumsuz taraftarhk etmekten vaz geçtiler. On gün, bilâhadise geçti. On birinci günün gecesi, sarayi hümayundan gönderilen on nefer harem ağası, Ayşe Sultanın saray bahçetine girdlîer. (Handanağa bahçes!) deniüzerinde görüsülmüştür. Dünkü topIanma cemiyetin bu yaz içinde fs tanbul'daki en son içthnaıdır. Cemiyet merkezi yakında Ankara'ya nakledilerek kıslık mesaiye başla • nacaktn*. Dün ittihaz edilen mukarrerat mucibince her zümre der'uhde etti. ği kısmın dörtte birini yazarak 1 şubatta Ankara'da cemiyet merke. zine gönderecek, bunlar merkez beyeti tarafından bir daha gözden geçirfldikten sonra bütün kısımlar bir araya toplanarak eser 1933 senesi teşrinievvelme kadar ikmal edilmiş olacaktir. tçtima saat altıya kadar devam *tmiş ve Reis Yusuf Akçora Bey mü. zakerelerden sonra azaya : < Memleket için manevî bir şeref olarak çok zahmet ihtiyar ettinîz, çalıştmız. Bundan sonra da xnesainizde muvaffak olmamzı Tan • rıdan dilernn> diyerek içtimaa ni hayet vermiştir. Her kısım üzerinde çaiışan aza birbirlerile temas etmek için her aytn 1 inci ve 15 inci günlerinde Darülfünunda toplanacaklardır. len köşede, küçük bir köşkte oturan Hasan Pasanm üstüne hücum etti ler.Sürükliye sürükliye bahçeden dısarı çektiler. Kapının önünde boğarak başını kestiler. Bu kesik başı, sarayi hümayuna getirip Padişah a gösterdiler. Ve sonra da, (îbret taş) larından birinin üstüne bırakıverdiler... Derviş paşa Üçüncü Mehmet <ievrin karışıklıkları devam ederk n vefat etmiş, saltanata (Birinci Ahtnet) gecmişti. Ahmet, henüz on dört yaşında ol masına rağmen zeki ve oldukça tahsil gc> nüştü. Osmanlı hanedanında (Fatih'in kanunu) mucibince ken * disine rakip olanları öldürmek lâ zıı ı gelirken, Ahmet, biraderi Şehzade Mustafa'ya acıdı, onu öldür tnedi. Sarayın hücra bir köşesinde her tarafi demir parmakhklarla muhat bir odaya kapamakla iktif a etti. Isler, fena gitmiyordu. İran ve Macaristan taraflarında harpler oluyor, Hırvatistan cihetlerinde kaleler fethediliyordu. Anadolu'da çı kan isyan bastırılmış, Macaristan havalisine yeni bir kuvvei seferiye gönderiliyordu. Bu kuvveti, sadra zam (Lâla Mehmet Pasa) hazırlı yor. Macar ve Erdel nudutlarında bir çok emeklerle kazandığı muvaf fakiyeti, ayni surette ikmal etmek i»ti yordu. Fakat.. Paşanın bir rakibi vardı; Derviş Paşa... (Bostanctbaşı) Iıktan yetişen bu paşa, bir ttirlü Lâla Mehmet Paşayı çekemiyor, onu devirerek yerine geçmek istiyordu. Derviş Paşa, dessas ve hilekârdı. Emeline muvaf * fak olmak için her cinayeti irtikâp edecek kadar cür'et ve istidadı vardı. Buna binaen evvelâ (Lâla Meh met Paşa) ya hile ile hücum etti. Padişaha hulul ederek onu Maca ristan'a göndermekten vaz geçirtti; hiç lüzum olmadığı halde bir (tran) seferine ihtiyaç gösterdi .. Mehmet Paşanın bu fikre şiddetle muhale feti üzerine de (Portekiz'H bir tabip vasıtasile) sadrazamı zehirletti, mefluç bir hale getirdi. Mehmet Pasa, en şedit hücnma ve ıztıraplar arasında can verdik en sonra (elli bin doka altı nı) ile (on milyon akça) dan ibaret olan parası ve bir hayli emlâk ve akaratı zaptedildi; artık Padişahı tamamen teshir etmiş olan Derviş Paşa izzet ve şerefle (makamı sada ret) e geçti. Derviş Paşa, makamına oturur oturmaz büyük bir şiddet göstermek ve her tarafı yıldırarak büyük bir nüfuz ve kudret kesbetmek istedi. Derhal divandaki çavuşbaşıya hitaben: 'Mabadi var) Va Nu ve i. Fahrettin Beylere dair karar veriliyor Akşam gazetesi muharrirlerinden Vâlâ Nurettin Beyle gazetenin eski roes'ul müdürü tskender Fahrettin Beyler aleyhine, Rahip ve Rahibeler is • mindeki tefrika yüzünden açılan müs tehcen neşriyat davasına dün 2 inci ' ceza mahkemesinde bakılmıştır. Dün ' suçlular müdafaalannı yapmışlardır. { Vâlâ Nurettin Bey evvelce intişar eden | roman ve tefrikalardan aldığı bazı parçalarla müstehcen olduğu iddia edilen fıkraları mukayese etmiştir. Vâlâ Nurettin Bey müdafaasma şöylece devam etmiştir. « Ben ve arkadaşım kalemile geçm«n Hmselertz. Itaşka fcî» <»*slek tu tarak hayattmızı temin etmek bizim için imkânsızdır. Halbuki hakkmuzda evvelce verilen cezaya yeniden hökmedilirse matbuat kanununun maddeleri hükmimce biz artık gazetecilik yapamayız. Bu itibarla vereceğiniz bir karar iki aileyi daha yoksullar kafilesine k«ta caktır. Vicdanınıza v« »«l»l»tM««« gü venerek beraetimizi isterim.» Kararın tefhimi için dava 26 teşrinievvele bırakılmıştır. Sornyoruz? Belediye tarafından açıiacak lokantanm noksanları hemen hemen ikmal edilmiş gibidir. Lokanta miidiriyetine sabık Kadıköy dairei belediyesi idare memuru Baha Beyin tayini takarrür etmiştir. Lokanta ve %ooperatif i'şlerinin bir müdÜr idaresin* vcrilmeai dü şünülmektedir. istanbuTdakj OşBerl Belediye lokantası açılıyor Rum emlâki Vekâletin müzayedeye karar verdigi söyleniyor Mevsuk bir habere göre tstan buldaki hükumetin idaresine geçen Rum emlâkind«n g»vri mü . badiUere tahsi» edilenlerin Ziraat Bankasi marifetile satılığa çıkarılmasma Maliye Vekâletince karar verihnistir. Cayrimübadiller cemiyeti merkezinde henüz resmi bir malumat o! marnakla beraber bu haberin de sıhhatine dair bazı emareler vardır. Her halde tatanbul'daki emlâk gayrimübadil bonosu mukabiünde sa • tılaca&?na nazaran Maliye Vekâletinin bu kararı bono f iatını bugünkü ne nisbetle hayli yükseltecektir. Bu mes'ele hakkında kendisile görtişrüğünıtiz gayrimübadiller ce miyeti reisi İsmail Müştak Bey: « Cemiyetçe henüz bu bapta bir ma'.uma yoktur. Maamafih brn kendi hesabıma bonolarm satılma ması taraftanyım. Sorduğunuz mes'ele tahakkuk ettiği gün bono f >' atı elliyi tecavüz edecektir.» dedi. Gayrimübadiller cemiyetinin di ğer faaliyeti hakkında sordugumuz suallere cevaben İsmail Müştak B. Ankara'daki büronun gayrimübadillere tahsis olunan emlâki tes bit için son derece faaliyetle ça lıştığını ve bu emlâkin bir defteri bastrnlmak üzere olduğunu, bu def. terlerin gayrimübadillere mecca nen tevzi olunacağını ve Ankara* daki büronuu bu faaliyetine devam edebUmesi İçin Maliye Vekâletin. ce vazifesi daha üç ay teradit edildiğini söylemiştir. Kimsesiz çocuklara yardım edilemiyor Mektebe girmek ve yahut iş bulmak maksadile taşradan şehrimize gelen çocuklardan bir kısmı teşebbüslerinde muvaffak olamadıkla rından belediveye müracaat ederek tekrar memleketlerine iadeleri için muavenet istemektedirler. Halbuki bu kabil kimselerin sevklerine lâztm olan para belediye bütçesinde mevcut ohnadığmdan bunlara bir şey yapılamamaktadır. Hırsızlık ve kundakçıhkla maznun hizmetçi Taşdelen suyu şehre indirilecek Bunaltıcı bir sıcak (Birinci mhifeden mabait) bardaktan asagı düşmediğini söy lemektedVler. Dün KandîlP Rasatanesi müdü rü Fatin Beyr müracaat ederek ha va vaziyeti hakkında malumat is • tedik. Fatm B « diyor ki: « Son günlerdeki sıcaklar mevsime göre eayıftabiidir. Havanın teşrin aylarreda ağustos sıca$ı yapması yinni senedir kaydolunma mıştır. Bunun sebebini ben son gfinlerdeki kurakhkta buluyorum. Yaa n esen devamlı şimal rüzgârla nndan s"ira devamlı cenup ruzgâr ları başlad' vr bu rtizgârlar hâlâ kesilmedi. Havada rütubet yoktur. Sıcaklar <n fazla bunun için mües sir olnyor. Hevanın tabiî vaziyete dönmesi bir yağmura bakar. Yağ mur yağmca hnva serinliyecek ve mevsim kendini gösterecektir. Sıcaklann zelzele ile alâkası yoktur. Bu yolda ilerî sürülen endişeler manasızdrr. tîım böyle bir münasebet tamnnyor.> Belediye Taşdelen suyunu sahile kadar indirmeğe karar vermiştir. Bu hususta hemen faaliyete geçilmek üzeredir. Yahnz kullanılacak su borulannın cinsinin tayini için sular tahlil edilmek üzere Fakülte kimyahanesine gönde nlmış olduğundan verilecek rapora intizar edilmektedir. Belediyenin bu teşebbüsüe şehre yevmiye 7 0 ton kadar iyi su akıblabi • lecegi söylenmektedir. tnb'hap edflecek borular suyun havassını bozmıyacaktır. Dün Ağnrceza mahkemesinde Mü kerrem isminde bir hizmetçi kutın da vasuıa başlanmıştır. Mükerrem, hizmetçUik yaptığı evin sahibi Besim Beyin 380 lirasını çalmak ve hırnzhktan sonra cüriim deliHermi imha için hanımın elbiselerini tutustunrp komodine kilitlemek suretile evi yakmağa teşebbüs etmekten maznun • dur. Mükerrem, dünkü isticvabında: Ben para çalmadım. Hanım hana pek fena muamele ediyor, ağıza alın mıyacak sozler söylüyordu. Ben de öç almak için entarisini yaktım. Sonra da söndürerek komodine koydum» de miştir. Şahitlerin celbi için dava başka güne bırakılmıştır. iki Alman'ın sahtekflrlığı Dün Ağırceza mahkemesinde Baynhard Stum ile Ernea Fonrungen isminde iki Alman'ın davalarma başlanmıştır. Bunlar Beyoğlu merkez memurluğu ile Alman konsolosluğunun recmî mü • hürlerini taklit etmekten maznundurlar. Mühürleri kazdırdıklan hakkâk Kevork Efendi kendilerini ihbar et miştir. Dünkü celsede, Müddeiumumilik, h«k suretile suça iştirak ettiğinden Ke vork Efendi hakkında da takibatta bu. lunulmak üzere dava evrakını istedi ğrâden muhakeme başka güne bıra kılmıstır. m ektepflerdie Ecnebi talebe de Törk tarihi ve coğrafyası okuyacak Maarif Vekâleti ecnebi ve ekal liyet mekteplerindeki ecnebi talebelerin de Türk tarihi, cografya ve yurt bilgisi derslerini türkçe oku . malama karar vermiş ve keyfiyeti alâkadarlara bildirmiştir. Müfet . tişler sıkı teftislerle kararın tatbi kını kontrol edeceklerdir. Yeni ttalyan Sefiri geidi Elçi dün geldi ve akşam Ankara'ya hareket etti Yeni ttalyan sefiri Smyor Vincenzo refikası ve üç çocuğu lie evvelki gün Stellâ Ditalya vapurile şehrimize gelmiş ve sefaret men bini ile koloni tarafından karşılanmıştır. Yeni sefir dün akşamki ekspresle Ankara'ya gitmiştir. Sinyur Vincenzo Palermo'da doğmustur. Bugün 48 yaşındadır. Mumailcyh 24 senedenberi ttalyan hariciyesinde çahşmaktadır. Bu müddet zarfında muhtelif mühim vazifelerde bulunmuşur. Son vazi • fesi ttalyan aıesai umumî müdür lüğü idi. Sînyor Vincenzo İtalya umunu harbe g:rdiği zam an Lizbon sefa retinde kâtip iken orduya gönüllü olarak girtaiı ve harpte yararlık • ları görülerek iki defa nişan almıştır. Müşarünileyh mütarekede yüz. başı olarak terhis edilmiştir. ttalyan Başvekili, sefire son vazifesi ve hiz> meleri dolayısile fevkalâde murah. has rütbesi vermiştir. Ocak kongreleri bitiyor Ay iptidasmdanberi devam et mekte olan Halk Fırkası ocak kon grelerinden kısmı azamı mesailerini ikmal ederek nahiye kongrelerine iştirak edecek mümessilleri seçmişIerdir. Geri kalan ocaklar da bir haftaya kadar kongrelerini bitir miş olacaklardır. Çatalca'da yapılan teftiş Bir kaç gündenberi Çatalca ve ci varındaki ilk mektepleri tefnşle meş gul olan Maarif müdür muavini Hrf znrahman Raşit Beyle kendisine refakat eden ilk tedrisat müfettişleri dün şehrimize gelmişlerdir. Teftiş heyeti g,ördüklerinden memnun kalmıştır. KaragOmrOk ocağı Evkaf U. MOdOrflnOn tetkikatı Şehrimize gelen evkaf umum müdürü Rüftü Bey dün evkaf idare • sine giderek evkaf işleri hakkında tetkikat yapmıştır. Son zamanlarda kaybolan kıytnettar levhalarla eşya. !ar hakkındaki tahkikata da devam cdilmektedir. Bundan sonra bu gıbi ziyalara imkân bırakmamak üzere icap eden tedbirler d« alınmaktadır. Fmdıkh'da Güzel San'atlar AkadeUşak 17 (A.A.) 7 aydanberi misi ittisalinde bulunan Şark Tezyinî yağmur yağmamıstır. Bu yüzden San'atlar mektebi, talebe kayıt etanekgüzlük ekilmiyor. Buna rağmen tedir. Mektep ücretsiz ve dersler ser zahire fiatlarmda isteksizlik ve dübesttir. Mektepte; tezhip, şark tezyi şüklük vardır. natı, ebrî ve saire ile yeni Türk güzel Usak 17 (A.A.) Kasabam.zHa yazıları taJim edilmektedir. sıcaklar fazla olduğundan mektep . Pazartesi ve perşembe günleri saat ler öğleden sonra tatl edilmektedir. 12 deıı 15 e kadar nüfus tezkeresi ve Uşak 17 (A.A.) Dün akşam iki vestka fotoğrafile müracaat etme hafif bir zelzele duyulmuştur. i Uşak'ta ttcaklar ve zelzelel* Şark tezyinî san'atlar mektebi Karabas Fırka ocağile Mimar Sinan Fırka ocağı birleşmeğe karar vermişler ve dün akşamki müşterek içtimalarında Karagümrük semt ocağı idare heyetine aza olarak Ethem, Cezmi, Kâzım, Mehmet, Hüseyin Beyleri, murahhaslığa EtHem, Mehmet Beyleri, yedek aza ve murahhaslığa da Hasan, Behçet, Hüs, nü, Aydın, Faik, Hasan, Hüseyin Beyleri seçmişlerdir. Darülfünunda serbest dersler Maarif Vekâleti Darülfünuna girmek hakkını haiz olmıyan gençlerin de yüksek tahsilden istifade ede bilmelerini temin için Darülfünunda serbest dersler açtırmak niyetindedir. Bu dersler bittabi müdavimlerine yüksek tahsil mezunu hakkını vermiyecektir. Vekâlet ayni zamanda garp ve şarkin yüksek ilim eserlerini mü derrislere tercüme ettirmeğe karar vermiştir. thnî ısılablan tesbit : çin bir komisyon teşkil edilecektir Dr. Osman Şerefettin Bey Manilya ve Viyana. hp kongresine iştirak eden doktor Osman Şerefettin Bey dün Avrupa'dan şehrimize avdet