Katalog

7 Haziran Cumhuriyet SON TELGRAFLAR cinayetinasıloldu? T İslikbalde harpler pek felâketli olacak lngiltere Ha. Nazırı bu fecaati izah ve âlemi sulha davet ediyor Londra 5 (A.A.) Londra'da eihan sulhunun tahkim ve tarsini lehinde bir konferans veren M. Henderson, istikbalde yapılacak bütün harplerde zehirli gazler neşreden tayyarelerin havadan vuku bulacak taarruzları neticesinde gayrimuharip insanlarm uğrıyacaklan felâ ketlerden bahsetmiş ve o zaman görüleeek acıklı sahneleri tasvir et miştir. tngilit Hariciye Nazırı, cihanı sulh gayesini gözünde tutarak »ulh için tensik etmek lâzım geldiğini söylentiş ve Versailles'da muahede aktolunurken Avrupa muvazenesinin tahdidi teslihat ve muahedelere riayet esasına müstenit olması muktazi elduğunun anlaşılmış olduğunu hatırlatmıştır. M. Henderson, Cemiyeti Akvamı son derecede methü sena ettikten sonra milletler arasında beraberce çalışmak zihniyetinin inkişaf etmiş elduğunu ilâve eylemiştir. Şimdi tahakkuk etmiş olan terakkiyatı tahdidi teslihat aahastnda vücude »e • tirmek ve bunun için de 1932 senesinde akdelunacak tahdidi teslihat konferansını mes'ut bir neticeye isal etmek iktiza eder. Bütün milletler, sulhu arzu ediyorlar. M Henderson'un yegâne korktuğu nokta, her gün hükuraetleri üze rinde niifuzları artmakta olan mil letlerin bu hükumetlere konferansa gönderecekleri heyetlerin tahdidi teslihat yolunda ne kadar çalışır larsa çalışsınlar gene faxla çalısmış olmıyacaklarını vaktü zamamnda anlatmamaları tehlikesidir. çiftHği Peşte'de bir Türk Macar u r i z m iyetİ c e m HEM NALINA MIH1NA Mehmet Kâhya namus uğrunda öldürülmüş.. Hele bir kere iade etsinler İstanbul Defterdarlığının, hanî, yılan hikâyesine dönen bir ikramiye mes'elesi vardı. Dün, Büyük Millet Meclisinde müzakere mevzuu olan bu mes'elenin tafsilâtını muhterem karilerim Ankara haberleri arasında okuya caklardır. Devlet Şurası, bu ikramiyelerin iadesine karar vermiş, Ma liye Vekâleti ise, bir daha böyle ikramiye alınmamasım Defter darlığa emretmekle beraber mes'eleyi, bir kanunun tefsirine ait telâkki ederek, Meclise arza karar vermiş. Şimdi Meclis, ne karar verirse tabiî, o olacak. Yalnız, Büyük Millet Meclisinde, meb'us Refik Şevket Bey Meclisin ka rarına intizaren, ikramiyelerin istirdadı muvafık olacağını söylemiş. Cidden Defterdarlığın prensiplerine uygun bir teklif !.. Doğru, yanlış bir defa tahak kuk eden vergileri Defterdarhk, nasıl, itiraz filân dinlemeden alıyor ve halka: « Yanlışlık olmuş ama, evvelâ parayı verin, sonra istida eder, geri alırsını!» Diyorsa Defterdarlığa da ayni muameleyi yapmalı.. « Hele siz, şu ikramiyeleri iade edin bir defa... Sonra, Mecliı karar verirse tekrar istida eder, alısınız» demeli. Belki, o zaman, bir paranın bir kere hazineye girdikten onra, ne kadar geç ve güç çıktıgını anlarlar da «rnef'i hazine» bahanesile halka eziyet etmezler! 1 Gülbaba türbesi Cemiyet merkezi olarak, Attilâ namına müşterek bir heykel dikilecek Paris'te müşterek bir Balkan turizm propagandası bürosu açılması mes'elesinin ve Paris beynelmilel müstemlekât sergisinde Türkiye Turing Kulübünün memleketimize ait afişlerinin gösterilmesi jçtn Türk Turing Kulüp reisi Reşit Saf*et B. bir müddet evvel Paris'e gıderck beynelmilel turizm teşkilâtı ve Karneci idaresile temasta bulunmuştu. Reşit Saffet B. ayni zamanda Tür kiye Turizm propagandasının tevsii için de teşebbüsatta bulunmustur. Bilâhare Reşit Saffet B. Prag şehrinde topianan beynelmilel Turizm ittifakı kongresine Türkiye ve Bal kan Turizm federasyonu namına iştirak etmiştir. Bu kongrede triptik mes'eleleri mevzuu bahsolmuş otomobil kullanma vesikalarının Türkiye'de mu vakkaten kabul edildiği Türk Tu • ring Kulübü tarafından kongreye bildirilmîştir. Prag'dan sonra Peşte'de beynel milel âli Turizm meclisi toplanmış • tır. Bu fevkalâde kongreye Reşit Saffet, Cevdet ve Şükrü Âli Beyler Türkiye namına iştirak etmişlerdir. Kongrede, evvelce Fransa ve ts panya arasında aktedilen ticaret mukavelelerinin talebe seyahatle • rine dair müsaadekâr maddesinin diğer memleketlerde de kabulü için heyeti murahhasaların kendi dev letleri nezdinde teşebbüsata giriş meleri kararlaştırılmıştır. Bu mes'ele için geçen sene Türkiye Turing Kulübünün hükumet nezdindeki te şebbüsü, muafiyetlerin tevalisi maliye noktai nazarından muvafık görülmemişti. Bu defa tekrar teşebbüse geçilecektir. Triptikler usulünün otokarlara teşmili için kongre bir komisyon teşkil etmiştir. Peşte kongresinden sonra Türk Turing Kulüp reisi Reşit Saffet ve Cevdet ve Şükrü Âli Beyler Seyri#e/ain tarafından tayin olunan Yalova kaphcaları doktorlanndan Dr. Sezai Mahir B., Macar Turizm teşki İdamlan talep edilen katıl Rıza ve Şerif Ağırceza huzurunda Almanya'da tasarruf vergilerine zam yapılıyor Berlin 6 (A.A.) ReUicurahur Hindenburg tarafından dttn imza lanan kararname Alman bütçesinin 940 milyon marka baliğ olan açığını kapatmak için gayet cezrî ve şid detli tedbirlerin tatbikini âmirdir. Bu tadbirler cümlesinden olarak bütün memurların fevkalâde tahsisatı ve tekaütlerin raaaşatı yiizde 4 ilâ yüzde 8 kadar tenzile tâbi tutula • caktır. Bundan baska ticarethanelerde fabrikalarda çahşanlardan ve siraatle meşgul olanlardan, serbest m«Mİ«k< «rbabnıdan nihayet yüzde 9 a balif ola» fevkalâde ve munıtm * tFÎrfcKzançvergisi ahnacaktır. tşsiz Memur maaşlarmdan tenzilât, kazanç Londra mülâkat İngiliz ve Alman ricali neler görüşecekler ? Londra S (A.A. ) Alman BaşvekiIi M. Brüning ile Hariciye Nazırı M. Curtius ve maiyetleri bugün saat 14,48 de Londra'dan Waterloo is tasyonuna gelmişlerdir. Alman Nasırları, istatyonda Başvekil M. Maç Donald, Hariciye Nazırı M. Hen derson ve diğer İngiliz hükumet erkftnı tarafından karşılanmışlardır. Southampton 5 (A.A.) Almanya Başvekilî M. Brüning vuku bulan beyanatında tngiltere'ye muayyen bir program ile gelmedîğini ve resmî hiç bir vesika getirmediğini söyle • tniş ve demiştir kî:«Her iki memleketi de al&kadar eden bütün mes'eleler üzerinde dostça görüşmek fikrindeyiz. Başlıca mevzu iktisadi buhran ve terki teslihat mes'elesi ola caktır.» Londra 5 (A.A.) Başvekil M. Mac Donald dün gece Alman Baş • vekili M. Brüning ve Hariciye Nazırı M. Von Curtius şerefine bir ziyafet vermiştir. Bakırköy civarında Angurya çiftliğinde Mehmet kâhya isminde bi rini öldürmekle maznun olan Rıza ve Şerif ismindeki iki şahıs idam talebile Ağırceza mahkemesine sev kedilmişlerdir. Dün bunların muhakemesine başlanmıştır. Mehmet kâhyanın öldürülmesine sebep bir namus mes'elesidir. Katillerden Rıza'nın hemşiresi Emine, ötedenberi Mehmet kâhyanın tecavüzlerine raaruz kalıyormuş. Mehmet kâhya bir gün Emine Ha nımı samanlıkta yakalamış ve ce bir istimal ederek kızın bikrini izale etmiş, Emine'de mes'eleyi gözyaş ları arasında kardeşine söylemiştir. Rıza, amcası Şerif ile sözleşerek Mehmet kâhyayı Öldürmeğe karar vermiştir. Hâdiseden dört beş gün lerin tahsisatı yüzd* beş raddesinde sonra Mehmet kâhya tstanbul'dan azaltılacaktır. Bunlar bilâhar* ve atla çiftliğe gelirken yolunu bekleItizumu halinde daha siyade tenzil mişler ve üzerine hücum etmişlerdir. edilebilecektir. Mehmet kâhya bu hücum üzerine Umumî hizmetlerde haftada 40 tabancasını çekerek bunların üzerine saat çalısma usulü tatbik olunacakUç «I ateş etmiş, fakat isabet ettiretır. memiştir. Bunun üzerine Rıza ve ŞeDiğer tedbirler arasında evvelce rif te tabancalarını çekerek Meh kaldınlan seker istîhlik resminin imet kâhyaya üç el ateş etmişlerse de adesini «ikretmek lâzımdır. Bu resira isabet ettirememişlerdir. Bunun ü zerine Mehmet kâhya kaçmağa başb«her kilo için 21 roarktır. lamıştır. Berlin 6 (A.A.) Yeni vergi Rıza ve Şerif, Mehmet kâhyayı zamları ve tasarruflar münasebetile kabine tarafından neşredilen bir be takip ederek yakalamışlar ve sopa yannamede Alman milleti bu sen f e ile vurarak attan aşağı indirdikten dakftrhkları kabule davet olunmak sonra elindeki tabancayı almışlar ve kendi tabancasının kurşunile ken tadır. disini öldürmüşlerdir. Maznunlar dünkü muhakeme esnasında hâdiseyi ikrar etmekle beraber cürmü yekdiğerine atfetmiş • lerdir. Şahit olarak dinlenen Emine Hanım da: «Mehmet kâhya beni samanlıkta yakaladı, ölümle korkutarak bik rimi izale etti. Ben de vak'ayı kar • deşime söyledim. Fakat bunların Londra 4 Saird kumpanyasının Mehmet kâhyayı vurup vurmadığını fngiliz telsiz ittihadile müstereken bilmiyorum, demiştir. aldığı tertibat sayesinde lngiltere' Müddeiumumî bazı şahitlerin celnin muhtelif sehirlerindeki televizbine lüzum göstermiş ve muhake yon meraklıları, darby koşuıunu o me bu sebepten talik edilmiştir. turdukları yerde başından nihayetine kadar seyre muvaffak olmuşlardır. Kosunun neticesi şimşek sür'atile dünyanın dört tarafına bildirilmîştir. Hangi atların kazandığı tskendeAnkara 6 (Telefonla) Devlet riye ile Hîndistan'da iki, Çin ile ceBankası idare meclisi bugün saat nubî Afrika'da üç, Avusturalya'da 4 te ilk içtimaını yapmış ve Banka dört ve beş saniye geçmeden cenubî Müdiri Umumiliğine Ziraat Bankası Amerika'da haber alınmıştır. Takrimüdür muavini Salâhattin Beyi intiben 105 bin tngiliz lirası tutan bihap etmiştir. rinci ikramiye Cameroniau ismindek Dün Avrupa'dan avdet eden Türkiye Turing Kulübu reisi Reşit Saffet B. lâtı idarei merkeziyesinin hususî daveti üzerine Peşte valisile Macar ticaret müsteşarımn riyasetlerinde toplanarak bir Türk Macar Turizm cemiyeti teşkil etmişlerdir. Bu teşkilâta Peşte'de mevcut o lan Turan cemiyetile Şarkiyat enstitüsü murahhaslarının da iştirakine ve «Gülbaba» türbesinin mezkur cemiyetin merkezi ittîhaz edilmesine ve Türk'lerle Macar'lann ceddi olan Attilâ namına rekzi musammem o • lan heykelin inşasına cemiyetin de alâkadar olması kararlaştırılmıştır. Reşit Saffet Beyin Macaristan hakkında türkçe yapılacak rehberlerde yalmz Osmanlı devrine ait değil, Hün'ler devrine ait hatıratın da dercedilmesine dair teklifi kabul edilmiştir. Yolda Yugoslâvya ve Bulgar Turizm teşkilâtı tarafından selâmlanmışlar ve dünkü ekspresle şehrimize gelmişlerdir. İtalya Hava Nazırı bir kaza geçirdi Roma 5 (A.A.) Hava Nazırı M. Balbo, Napvlitâe yaptığı bir teftiş seyahatini müteakıp bir deniz tayyaresile Roma'ya hareket ede ceği esnada tayyare Capri sularında havalanma manevreleri yaparken su üzerinde durmasını temin eden vasıtalardan bir kısmı kopmuş ve tayyare sür'atle batmıştır. M. Balbo ile makinist, tayyare nin enkazı ile birlikte suyun yüzüne çıkmağa muvaffak olmuşlardır. M. Balbo, yüzünden, göğsünden ve bacağından hafif surette yaralanmış tır. Makiniste hiç bir şey olmamış tır. M. Balbo sudan çıkar çıkmaz derhal diğer bir deniz tayyaresile Roma'ya hareket etmiş ve varır varmaz da M. Musolini'yi ziyaret ede rek hâdiseyi anlatmıştır. M. Musolini M' Balbo'yu tebrik etmiştir. Kaza tayyarenin su içinde gözükmiyen bir şeye çarpmış olmasına atfolunuyor. ı Fennin harikası Adliye tayinleri Hukuk mezunu 3 hanım sulh hâkimi oldu Ankara 6 (A.A.) Adliye Ve kâletinde yeniden bazı tayinler icra edilmiştir. Bu meyanda Nazilli müddeiumumiliğine başmüddeiumumî muavinlerinden tsmail, başmüddeiumumî muavinliğine Araç müddeiu mumisi Asım, Ankara ceza reisliğine ceza azasmdan Cafer Kâmil, An kara azalığına tstanbul azasından Mitat, Ankara müddeiumumî mua vinliğine Nazif, İstanbul müddeiu • mumî muavinliklerine Geyve ve Saray müddeiumumilerî Sadun ve Ubeyt, tstanbul sulh hâkimliklerine Zonguldak müddeiumumî muavini Hayrullah, Kocaeli sulh hâkimi Kemal, Düzce reisi Senih, UskUdar müddeiumumî muavinliğine Kars azasından Zühtü, tzmir sulh hâkim liğine Kaş hâkimi Hüsamettin, tz mir müstantikliğine Ereğli müddeiumumisi Hüsamettin Beyler ve Andüşmüştü. Doktor gelipte bunu kendisine «müjde, iyidir, dereeesi 38» diyince biçare adamın meyus bir hal aldığını gördüm. Hemen bihis yatmakta olan hastayı muayene etti. Kalktığı zaman korkarak sor • dum: Nasıl, daha iyi değil mi? ~ Hayır, bilâkis... Derecenin böyle birden düşmesi iyi alâmet değil dir. Bilâkis... Akibet alâmeti de değildir ya? Cevap vermedi. Büyük bir yahgın Meşhur Kristalpalas kâmilen yandı Münih 6 (A.A.) İçinde her sene resim sergisi tertip olunan meşhur Kristalpalas bastanbaşa yanmıştır. Maddî zarar bir kaç milyon marka baliğdir. Manevî zarar ise tahmin edilmiyecek kadar büyüktür. Ancak 50 kadar tablo kurtarılabilmiştir ki bunların bir kaçı îtalyan ressamlarının eseridir. Tabloların ekserisi si • gortasız idi. Kasten ika olunduğu zannolunan bu yangın millî bir felâket addolunmaktadır. kara sulh hâkimliğine hukuk me zunlarından Muammer, Ankara aza raülâzimliğine hukuk mezunların dan Sabriye, tstanbul sulh hâkimliklerine hukuk me zunlarından Suat Hilmi, Muazzez Şevket ve İzmir sulh hâkimliğine Zübeyde Nimet Hanımlar tayin edilmişlerdir. Londra at koşularını bütün şehirler gördü! 4 Salâhattin B. Devlet Bankası U. Müdürü oldu Bir tayin, bir tevcih Ankara 6 (Telefonla) Sabık müzeler müdürü ve İstanbul meb'usu Halil Beye Darülfünun arkeoloji fahrî müderrisliği payesi tasdik e dilmiştir. Tıp Fakültesi emrazı ak liye müderrisliğine seririyatı dahiliye müderris muavini Necmettin Arif B. tayin olunmuştur. at üzerinde bahsetmiş olan David Dunu Bryson ismindeki yetmiş bir tüccara ve 30 bin tngiliz lirası tutan İrlanda birinci ikramiyesi ayni at üzerinde bahsetmiş olan Alfred Col lin» ismindeki âmâ bir tüccara, 10 bin tngilizlik diğer trlanda ikramiyesi Sanduvich üzerinde bahsetmiş olan Miller namında yedi yaşmda bir çocuğa çıkmıştır. gece yarısı, birden, güçlükle söz söylemeğe başladı: Ah, Villie'ciğim, f»^mek gel diniz, ben sizin geleceğinizi zaten tahmin ederdim. Çok teşekkür ederim. Kelimeleri çok güçlükle talaffuz ediyordu, ve yüzüme nevmit bir muhabbetle bakıyordu. Villie'ciğim beni deraguş edi niz, artık bitmek üzereyim. Ne yaptığımı bilmiyerek iğildim ve benim dudaklarımda Villie'yi öptürdüm. Ah rilip Villie'yi sana bütün kalbimle verirdim, aşkının seni kurtaraeağını bilseydim... Zannederim ki, seni en tamam olarak sevdiğim dakika, o dakika idi; o dakika tahtımdan yeniden hal'edümiş bulunduğum halde yalmz senin için yaşadım. Bu hezyan üzerinde, o Villie'den bahsettiği zamanlar kaynanam bir çok defalar yanımıza girdi, çıktı. Hiç bir defasmda kendimde yaralanmış bir haysiyet isyanı duymadım. Yal niz yaşasın, her şeye razıyım, tek yaşasın! Diyordum. Beşinci gün biraz Umide düştüm; sabahleyin baktığıra zaman dereeesi Tapu müdürleri Ankara 6 (Telefonla) Mersin tapu müdürü Salih Sıtkı B. vekâlet emrine alınarak yerine tzmir tapu başkâtibi Bekir Sıtkı, Kocaeli tapu müdürlüğüne Antalya müdürü Hüsamettin, yerine tapu müfettiş muavini Cemal Beyler tayin edilmiştir. tçil tapu müdürü İhsan Mahir B. vekâlet emrine alınmıştır. Cumhuriyet'in tefrikası: 81 Yazan: Andre Mernva IKLIMLER Tereeme eden: Haydar Rifat Ağır bir bronşit! Lâakal sekiz gün odadan dısarı cikamazsınız, dedi ve bir fırsat kollayıp beni dışarı çağırdı. Gene göziüklerinin arka sından rahatsız bir halde baktı: Hanımefendi, can sıkıci bir şey ama, çare ne? Kocanız zatürreeye tutulmuştur. Dinlediğim zaman göğsünün her tarafında hırıltı bul dum. Dereeesi 40, nabzı 40, bu fena bir zatürreedir. Yarıyanya donmuş gibiydim. lyi anlamıyordum. Canım, bir tehlik yok ya? Dedim, halîmde şaka eder gibi bir •da vardı, bir gün evvel ki çelik koeamın şimdi ağır bir hasta olacaİını havsalam alamıyordu. Hayretle mukabele etti: Ciğerler, hanımefendi, ciger • 1er»! Bu daima tehlikeli, korkunç bir seydir. Son sözü söylemeden ev> vel beklemeğe mecburuz. Dedi ve bana ne yapılacağını an» lattı. Müteakıp günlerdeı. hemen bir şey hatırlamıyorum. Bu hastalık münasebetile birden bir mahpus haya tına atıldım. Elimden geldiği kadar canla başla bakıyordum. İyi bir ihtimam neticesinde ifakat bulmaması hayalimden geçemezdi. Hiç bir şey yapamadığım zamanlar da yanıbaşında idim. Gözlerim gözlerinde, gözlerimle kendi kuvvetimden ona bir şeyler nakletmek ister gibi idim. Uzun zamanlar beni tanıyordu. Kuvvetten bir derece düşmüştü ki, söz söyliyemiyordu. Faka1 bana gözlerile teşekkür ettiğini anlıyordum. Bir aralık hezeyan geldi. Üçüncü günü bir fenalık geçirdim, beni Ma • dam VjlHe sannetmeğe başladı. Bir olmaz! Dedim. Konuşamıyordum. Eli mütemadiyen elimde idi; şimdi elinden lüzucete yakın Vtr ter geliyordu. Güç nefes alması içime doknuyordu. Birden gözlerini açtı ve: tzabel, boğuluyorum, zannederim öleceğim, dedi. Bu bir kaç kelüne, gayet vazih bir sesle talâffuz edildi. Ve müteakıben gene dalgın düştü. Annesi omuzlarımdan tuttu ve öptü. Elimde olan nabız du yulmaz bir raddede yavaşlamıştı. Sabahın altısında doktor geldi ve Akşamdan itibaren hararet çıkbir iğne soktu ki bu onu biraz canmağa başladı.Kocamın umumi hututu korkunç bir surette bozulmuştu. Şim landırır gibi oldu. Bir daha kendine gelmeksizin saat yedide son nefe • di artık öleceğini biliyordum. Yanı* sini verdi. Annesi gözlerini kapadı. na oturarak yanmakta olan elini eBabası öldüğü zamana ait yazdığı lime aldım, hisseder görünmedi. Dübir cümleyi hatırladım: şünüyordum: Sevgilim, beni niha yet yalnız mı bırakıyordu? aklü id«Bir gün ölümün huzurunda yal • rakin almıyacağı şu noktayı taniz mt halacağım? Temenni ede • hayyüle çalışıyordum: Onsuz, hayat! rim ki bu an bir an evvel gelain!» Ah diyordum, neden kıskandım? ToAh Filip! tstediğin oldu ve bir an pu bir kaç ay yaşıyacakmış... O sıevvel oldu, yazık oldu.. Zannediyorada kendi kendime ahtü peyman erum ki aeni tutabilteydim, bahti diyor ve kocacığım iyi olursa, dünyar edecektim. Fakat mukaddera • yada onun saadetinden başka bir tımız ve iradelerimiz çok kere ma saadet hatırıma getirmem, diyordum. kus bir surette hükmederler. 191931 Umumî hapisane Geceyarısı kaynanam benim ye HAYDAR RlFAT rime geçmek istedi. Başımla şiddetle 75,000 liralık dava Ankara 6 Devlet Demiryolları îdaresi Ankara ticaret mahkeme sinde Yülyüs Berger inşaat şirketi aleyhine 75 bin liralık bir dava açmıştır. Davanın esası Ankara Kayseri hattında Karagedik tünelinin beton kısımlarının mukaveleye gore yapılmış olmamasıdır. Mahkeme mahallinde bir keşif yaptırmışhr. Türk Tarih Cemiyeti Ankara 6 Türk tarihi tetkik cemiyeti sabık Türkocağı binasına ta şmdı. tstanbul'daki Türkiyat enstitüsünün de buraya nakli fikri muvafık şekilde telâkki edilmektedir. Yunan takımı Izmirde tzmir 5 (A.A.) Yunan futbolcuları gelmemiştir. Bugün de lik maçları yapılosamıştar.