Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
26 Şubat 1930 SON TELGRARLARİ; Fransa'daki siyas buhran Cumhuriyet ROMAf" TEFRIKAMIZ: 30 Meb'uslann kısmı azamı yeni kabineye ademi itimat reyi v recek Paris 24(A.A.) Kabinenin bevannamesi butcenin tetkiki hususunu sür'atle ikmali lüzumunda ısrar etmekte ve hu hususta maliye encümeninin tekliflerinin ekserisini kabul eylemektedir. Beyanname, meccani tahsilin tedricî surette tevsi ve tesmilini iltizam etmekte ve içtimai siçortalar kanununun bir temmuz tarihinden itibaren tatbikini derpiş evlemektedir. Hükumet, eski kabinenin millî techizat programını tevsi edecektir. Hükumet. sulh siyasetini takviye etmek azmile Londra ve Cenevre'deedecek Paris 24 (A.A.) M. Tardieu'nün ki mühim muzakerata devam La hey itilâfnamelerinin tasdikını talep mensup bulunduğu sol cenah cumhuriyetçi gTubu sol cenah ittihadı kabinesi eyliyecek, bunların hulus ile tatbik edilne itimat etmemeğe müttefikan karar mesine nezaret edecek ve umumî tahkim vermistir. misakının tasdikını istiyecektir. Paris 24 (A.A.) Yarın mecliste in'ikat edecek mücadele dolayısile koridorlarda büyük bir heyecan huküm siır mektedir. Sol cenah radikallerinden ücte ikisinin kabine alevhinde rey vermesi muhtemeldir. Tardieu kabinesine mensup olan ve bugün Chautemps kabinesine dahil bulunmıyan bütün meb'usların hükumet aleyhinde rey vermeleri muhakkaktır. Bu itibarla hükumet bir çok rey kaybedeceginden yarmki celsenin neticesi hakkında hiç bir tahminde bulunmak kabil değildir. Teslihat işi Konferans 1935 senesine mi talik edilecek? Londra 24 (A.A.) M. Henderson bu akşam bahrî konferans murahhasları şerefine bir ziyafet çtkmiştir. Hususî harp gemilerinin tasnifine memur murahhaslar bir çok noktalarda itilâf etmişlerdir. Gazeteler, konferansın 1935 senesine talik edileceğini haber verdiklerinden salâhiyettar mehafil konfe ransın istikbalini meclisler ve kabineler tarafından ittihaz edilecek karara bağh olduğunu beyan et mekle iktifa etmektedirler. Paris 24 (A.A.) Londra konferansına gidecek olan Fransız heyeti M. Şaton, M. Briand, M. Sarrout, M. Lamoureux ve M. de Fleuriau'dan mürekkep olacaktır. fran'da Hükumet iktisadî bir mücadele açıyor Tahran 25 (A.A.) Millî paranın kıymetten düşmesinden ve iktisadî vaziyetin vahametinden Holayı meb'usan meclisi tarafından kabul edilen bir kanun mucibince poliçe ve ecnebi esham alım satımı murakabeye tabi tutulacaktır. Bu kanun ayni zamanda ithalâtın tahdidine ve bir iktisat nezareti teşkiline dair bazı maddeleri havidir. tngiltere Mısır Londra 24 (A.A.) Mısır Başvekili Nahas Paşanın riyaseti altında bulunan Mısır hey'eti tngiliz Mısır itilâfını müzakere etmek üzere martın son haftasmda Londra'ya gelecektir. Hindiçini isyant Hanoi 24 (A.A.) Bir çok silâh depoları ve bilhassa 325 bomba bulunmuştnr. Langson'daki askerî kuvvet arasrada 24 yerli tevkif edilmiştir. Bunlardan ikisi çavuştnr. Koprü parası kalkıyor mu ? Ankara 25 (Telefonla) Atina homünistleri açlık grevine Î8tanbul köprü müruriyesibaşladılar Atina 25 (A A.) Mevkuf 25 konin kaldırılması hakkında munist hapishaneye götürülürken 100 kabir cereyan vardır. DahUiye dar komünist arkadaşlarını kurtarmak isVekâleti bunun için bir ka temişlerdir Zabıta mütecavizîeri dağıtnun lâyihası hazırlamakta mıştır. Bnnlardan bir kaçı tevkif olunmuşdır. tnr Mevknflar açlık grevine başlamış Iki yunanlı tevkif edildi Izmir 25 (A.A.) Çeşme sahilIerinde bir sandal ile dolaşmakta olan iki Yunan'h tevkif edilmiştir. Tahkikat icra edildikten sonra hudut haricine çıkarılacaklardır. Iardır. Himayei Etfalin şefkati İzmir 25 (A.A.) Himayei Etfal Cemiyeti bayram münasebetile 400 çocuğa elbise tevziini kararlaştırmıstır. Babaeski zürraına gaz verilmiyor mu? Babaeski 25 (U. Mu.) Babaeski zürHariciye Vekili iyileşti raı traktörlerlni gazsizlikten işletemiAnkara 25 (Telefonla) Hariciye Veyorlar. Çünkü İkitsat Vekâleti henüz gaz muafiyeti için müsaade etmemiştir. kili iyileşmiştir. Frugi Hanla İtalya masayrı Ziraat mevsimi geçmeden müsaadenin lahatgüzarı kendisini koşkte ayrı ziyaret etmişlerdir. verilmesi zürraa çok hayırlı olacaktır. Fuat tngiltere'deki yeni fırka Londra 25 (A.A.) Lort Beaverberook «Müttehit imparatorluk fırkası» namile vücude getirilen yeni siyasî teşekkülün programını Daily Ekspress gazetesinde izah etmiştir. Bu programı başlıca maddelerinden biri İngiltere ile müs temlekâtı arasında ve İngiltere ve İngiliz dominyonlarile mahdut bir alâkası olan müstemlekeler ve dominyonlar arasında tam bir ser bestii mübadele usulüne aittir. Diğer bir maddede ecnebi emteadan munzam gümrük resmi alınmamasından bahsolunmaktadır. Dün bir tanıdığım bana sordu: Kuzum, bu sene ramazana mahsus geceler, ramazana mahsus bir hayat varmı ki, arada bir, unvanile pek te alâkası olmıyan yazılar yazdığınız bu sütunu açmağa lüzum gördünüz? İyi. Benim dün gecem boş geçtiği için , bu günümü o suale verdid'ğim cevabı yazmakla geçirebilirim ve mühimce bir mes'ele halletmeğe çalısmıs olurum. Verdiğim cevap şöyle bir şeydir: Gerçi bu sütunu Cumhuriyet açtı ve ben dolduruyorum. Fakat Ramazana mahsus geceler ve ramazana mahsus bir hayat var, buna emin olunuz. Görmek ve anlamak isterseniz, her geceki hayatını itiyadın hızile devam ettiren Beyoğlu'nda değil, İstanbul tarafında biraz dolaşınız: Beyazıt sergisi yerinde duruyor, mabetler hıncahınç doludur, Alelâde gecelerde bir fotograf kutusunun içi kadar karanlık ve sessiz caddeler, ramazanda, gündüzden daha kalabalık ve şu kapalı havalarda, gündüzden daha aydınhktır. Siz bir barın köşesinde, ait dudağınızı ıslatan son bira köpüğünü yalarken. sarı kafes delikleri arasında sahur davulunu bekliyenler pek çok. Ve akşarmn muayyen saatlerinde, siz, Tokatlıvan'ın çaylı raksında veya daha bilmem nerede gatolarınızı yerken, evlerinin penceresinde iftar topunu bekliyerek gündüzü teşyi edenler var. Siz onları tanımazsınız, onlar da sizi tanımaz. Fakat ben bu ramazan, onları tanımak, onların arasında biraz yaşıyarak azaplarını ve zevklerini bu sütunlara taşımak istedim. Bu sütunu az çok takip edenler bilirler ki, onlar, ramazanda, çok ibadet ediyor ve çok eğleniyorlar. Gündüzleri hiç yemiyor, çok uyuyor ve geceleri çok yiyor, hiç uyumıyorlar. Ramazanda, on bir aylık itiyatları tamamile tersine dönüyor. İstanbul BaIıkpazarı'na bir uğrayınız, orada güllâç ve yufka satısındaki harareti derhal görürsünüz. Kehrubarcılara sorunuz, tespih satısındaki farkı size derhal küçük bir rakamla izah ederler, fırınlara giriniz, pide ve susam sarfiyatı hakkında kolayca bir fikir edinirsiniz. İstanbul'da ramazan var, İstanbul'da ramazan yanıyor. Fakat belki de bu İstanbul tarafı halkının gece hayatına iştiyakıdır. Bu canhlığın bütün sene her gece devamını istiyenlerden misiniz? Emanete söyleyiniz, sokakları biraz daha aydınlatsın, (£/%/İMÛK İHEM NALINA MIHINAİ Fazla mal göz çıkarmaz! Tan gazetesinde Japonya'daki nüfus tezayüdü hakkında şu izahatı okudum: «Japonya Dahiliye Nezaretinin istatistiklerine göre 1928 senesinde tevellüdat vefiyattan tam 902,781 fazladır. Bu rakamın 1927 senesine nazaran da 56,367 ziyadesi vardır. Bir Japon gazetesi bu doğum çokluğundan bahsederken diyor ki: Tevellüdatın tahdidi her zamankinden ziyade günün mes'elesi olmustur. Çünkü, bir çoğu fakir ve sefil aileîere ait olan bu tevellüdat, ne o betbaht insanlara ve ne de memlekete bir fayda temin etmeden, sıhhati umumiyeye muzır olmaktadır. Bazı büyük memurların fikrince fakir aileîere çok çocuk yetiştirmekten ictinap etmenin yolunu «rösfprmek . belediyelerin ictimaî islerle meşgul devairine teveccüh eden bir vazifedir.» Sözün kısası Japoyna'da her sene bir milyon cocuk fazla doğuyor, bu gidişle 20 sene sonra Japonva'nın nüfusu 2025 milyon artacaktır. Binaenaleyh fazla çocuklu fakir aileler arasında tevellüdat azaltılmalıdır. Basta bizim memleket olmak üzere bir çok memleketler; aman cocuk, aman nüfus diye çırpınıyorlar, Japonya'da ise çocuk ve nüfus adeta baş belâsı oluvor! Ellerinden gelse Japonlar bir kısım erkekleri hadım edecekler! Bu ne müsavatsızhktır bu! Jaoonya'nın haline bakıyorum da darısı başımıza diyorum. Kim ne derse desin fazla mal göz çıkarmaz! 'rtİEJELBlî Mııharriri: Aka Gündüz Elindeki .s''â/r patladı ve tkinci Ankara telefonu Ankara 25 (Telefonla) Bugün Ankara ile İstanbul arasında ikinci telefon Haliç şirketi hakkında Ticaret müdüriyetine bazı şikâyetler vaki hattı işlemeğe başlamıştır. Haliç şirketi muamelâtı teftiş ediliyor olduğu cihetle şirketin muamelâtıBağdat 25 (A. A.) Basra körfezinden nın teftiş edilmesi takarrür etmişşirketîer hildirildiğine göre Irak ve Necit Krallan tir. Ticaret müdüriyeti •stiklâllerini mfitekabilen tasdik eden bir komiseri Mahmut Bey Haliç şirketinde teftişata başlamıştır. itilâf akdetmişlerdlr. Irak ve Necit Oyle sert, öyle kuvvetli söyle Siz, yani sizler, sokaklarda lâvanta kokusu gibi neşrettieiniz di ki bu telkin altında ben de kendimin hakikaten amuzssuz oldufaziletiniz bunu mu emreder? ğuma az kalsın kanaat getirecek Peki, bu fazilet ne olacak? tim. Ben de cepheden yurumeğe Onu sen düşün. Ben ilk günbasladım: denberi senin bana olan meylini Şunun bunun gizli gizli kuhissetmiştim, her genç kız gibi .. Çok düşündüm, çok muhakeme et caklarında gezeceğine benim mettim, ince ince eledim, sık sık do resim olmak gücüne mi gitti! Şunun bunun kucağında mı? kudum. Nihayet kendi kendime öyle ya. Kim bilir. kimi sevidedim ki: öter! Sen bir kimsesiz namuslu kızsın. Bu adam .seni se yorsun. Buraya geldin, pişman olviyor. Onu sen de tanıyorsun. İhti dun. gene ona dönmek için namus yar değil, çirkin değil, fakir değil, tashyorsun? A! Sen Hacı Fettah Beyden o yalnız yaşıyor. Ahlâkı mazbut, de faziletsiz, ahlâksızmişsın ya! hareketleri merdane.. Ergeç bir a Hacı Fettah Beyi ne karıştıile sahibi olacaksın kız! İşte karşında seni bekliyen bir erkek, daha rıyorsun? O d a geçenlerde gizlice yanaiyisini mi bulacaksın?.. ğımı sıkmak istemişti. de.. Bunun üzerine seni sevip sevmiTekrar yumuşadım, tekrar yalyeceğimi uzun uzadıya tahlil ettim, varmağa basladım. Gitmek için bir gün birdenblre hissettim ki kapıyn yürüdü, önüne geçtim, sabende de sana karşı en samimî, en rılmak ve nihayet biraz uğrasarak içten hisler uyanmıştır. İste o sıramağlup etmek istedim. Çırpındı. da halkayı vermiştin. Ben bunu Bağırırım! Dedi. namuslu bir adamın namusluca va Bağıramazsın! Dedim. Bağıdi, herMyesi sanmıştım. nrsan gelirler. seni burada görürHalbuki sen beni sevmekle ken ler, soranlara benim metresimdir, dini aldattın, sevginin mahiyeti sarhos oldu, kavea çıkardı, bağırıitibarile.. Beni kendine cezbet yor, derim. Sen düşün! mekle beni, hem benim öz saffetiİnler gibi, yüzüme tükürür gibi mi aldattın. Sonar beni burada haykırdı: bir tuzağa düsürmek istedin. Sen meğer iliklerine kadar Haşa! Tuzak değil, sen vadet namutsuz, amertmişsin! tin, sen geldin. Ne dersen de, bu yatak oda Benim vadim bir fazilet va sından boş çıkmıyacaksm! sirketlere söyleyiniz, vapurlar, tramvaylar, trenler ramazan gece didir. Ceylâna atılan aç sırtlana dönİş işten geçmişti. Attığım adımı düm, saldırdım, aramızda bir boğııs leri gibi işlesin, halka söyleviniz, biraz daha fazla para kazansm. geri almıyacaktım. Ya naz ediyor, ma oldu. Karyolanın yanına sererBütün bu güç seyler bir gün kolay ya aşkımadn ve vaziyetten istifade ken, ne oldu, nasıl oldu? Bilmiyove mümkün olursa, her gece İstan ederek izdivaç suretile kendisini, rum. arka cebimdeki tabanca eline bana yamamak istiyor, yahut para. geçmiş, bir silâh sesi işittim, içim bul tarafı, bir ramazan gecesi yaÜçünden başka hiç bir şey değil. biraz geçti, doğruldum, yere uvarşamış olur ve Beyoğlu'nun hayatı Nazına karşı ayaklarına kapana landım... Şişli garajından Edirnekapı'sına rak yalvardım. Beyhude.. Yaptığı işten tedehhüş etmişti. kadar devam eder. Para verdim, elmas verdim, al Tabanca elinde titriyordu. Duvara SERVER BEDİ tın saçtım, Nafile.. dayandı. Ben yerden kalkamıyorNihayet bir şeytanlık yolu daha dum. Sonra o, yavaş yavas kendine Borsa hareketleri kabarttı. Tavardı: İstediği, umduğu izdivacı jeldi. Etrafa kulak İngiliz Iirası dün Kambiyo ve es vadettim. banca küçük ve dümansız fişek ham borsasında (1041) kurusta aVadeder etmez asabî bir kahka attığı için sesi dışarıdan duyulmacılmış ve 1044,25 e kadar yüksel ha attı: mıştı. Tabancayı hâlâ üzerime tudikten sonra 1042 kurusta kapan Geçmiştir o iş. 'tuyordu. Gözleri fırladı. Deli gibi mıştır. Neden geçmiş olsun. ısöylemeğe başladı: Düyunu muvahhide 147 bucukta Ben belki ileride evlenirim, j öldün mü? açılarak 151,10 da kapanmıştır. Fakat evlenirsem, namuslu bir a > Hayır! İstikrazı dahilî üzerine borsada damla evleneceğim. Ben gebertesie atmıştım. Tam muamele olmamıştır. Altm 930 ku Ben namussuz muyum? karnına atmıştım. Nereden yararuşta açılmış ve 929 da kapanmış Topuklarından tepene kadar landın. tır. namussuzsun! Bitmedi soylediği sozleri ölçmemeğe, kullandığı dinlemeğe lüzum gormuyorlar, lâkayt kelimeleri tartmamağa başlamıştı. 4n duruyorlardı. lattığı hikâye, Haldun Nedret'in biraz Kadınlardan yalnız Ayfer, gülmüvorgülünç bir macerası idi. Bu. az gulfinç, du; sakin, sessizdi. Durçunluçunu, sohatta basit vak'ayi, arkadaşının aleyhine murtkanhğmı bazan kendisi de farkeolarak değistiriyor, mubalâğa karştırı diyor. dişle ini gösteriyordu. yordu. Nezahat Hanımın bir ara gozü. HalHaldun Nedret, kadınların yaaında. dun Nedret'e ilişmisti. Onun, ter döktubüsbutun mahçup, biçare mevkie duş ğünu görünce, şakanın biraz haddi asmemek için, disini sıkıyor. dudaklarında tığmı anladı: zoraki, vapıştırma bir gulumseme ile sı Haldun, sen, aldırma, çocuğum ritıyordu: Sana. nazları çectiği için takıhyorlar Vamık. ileri gidiyorsun. o kadar Vamık Behçet, Haldun'a arka çıkılmadeğil. sını bile istemivordu: Vamık Behçet, gurur sarhoşluğu için Tafsilât vermiyorum, muhtasar gede Haldun Nedret'in, kıvranışmı hissetçiyorum... miyordu. Onun, yarı ihtara benziyen şiNezahat Hanım, dudağını ısırarak, akâyetile kendine gelip özür dilemek şöyle dursun, daha zehirli, daha iğneli de yıplar gibi baktı: Vamık, mubalâğa ediyorsun ya! vam etmekte idi. Nezo. vallahi değil... Turhan Tahir, ellerinin ayası ile, müFakat bu karşılıklı itiraz, göz göze bir cellâ saçlarına soğuk ütü yapmakla meşguldu; Hüsrev Hakkı, piposu ağzında, iltifat, bir şakalaşma gibiydi.. düşünüyor: Ekrem Besim'le Naim Naci, Birden, ne oldu? Hangi şeytan dürttü? hem şahidi oldukları, hem bir çok de Hangi ifrit meşale tnttu? Bilinemez! falar diııledikleri bu macerayı, tekrar JAyfer'in çilli yüzü alev alev yanıyordu. Iş Bankası Sermaye beş milyon liraya iblâğjedîJiyor Ankara 25 (Telefonla) İf Bankası Hey'eti umumiyesi saat dörtte toplanmıştır. Hissedarların pek çoğu vardı. Bu meyanad Maliye Vekili, Müdafaai Milliye Vekili meb'usların bir çoğu hazır bulunuyordu. Meclisi îdare raporu okunarak tasdik edildi. Sermayenin 4 milyondan beş milyona iblâğına, ihtiyat akcesinin 2 milyona iblâğına ve yüzde 12 temetü tevziine karar verildi^ ^ Esnaf cemiyetleri hakkında tahkikat İstanbul esnaf cemiyetlerlnin nuamelât ve hesabatı hakkında Ticaret müdüriyetince umumî maSiyette olarak teftişata başlanmıstır. Kahveciler cemiyetini hesabatına ait bir rapor hazırlanmaktadır. Bakkallar cemiyeti ile kunduracılar, sefaini tüccariye tahmil ve tahliye şirketlerinin hesabatında da vazıyet edilmistir. Bu cemiyetlerden bazılarımn muamelâtında yolsuzluk görüldüğünden tahkikatın tamiki de takarrür etmistir. Tedavi edildiğim Cerrahpaşa hastabanesinde bütün hastalar gibi bana da gösterilen ihtimam ve şefkatten dolayı Cerrahpaşa hastahanesi başhekimi doktor Rüştü Beyfendile bütün etibba ve müstahdeminine ve bilhassa ameliyatı muvaffakiyetle yapan operatör Bürhanettin Beyfendiye mnhterem gazeteniz vasıtasile alenen teşekkürfi bir borç bilirim. Darulbedayi'den Haki Kısık, boğazında burkulan bir sesle haykırdı : Teessuf ederim, Vamık Bey... tnsan, bir arkadaşını gülünç, zavallı mevkie düsürmez! Şiddetle ayağa kalkmıştı: Burada, hep candan, tekllfsiz arkadaşlarız .. Fakat ne de olsa, Haldun Bey, sizin daha eski arkadaşımz... Bugün, onun hakkında böyle söylersîniz, yann, hizim için. kim bilir, neler söylemiyecek'•iniz? Doğrusu yakıştıramadım... Vamık Behçet, uyuşuvermiş, cevap verecek halde değildi. Öbürleri de şaşırmışlardı; birbirlerine bakıyor, ağızlarım acamıyorlardı. Ayfer! Bunu söyliyen Ayfer miydi? Içlerinde en sessizleri, en uysallan olan Ayfer'in böyle birden, hem de bomba gibi patlıyan bir şiddetle taşıp parlıyıvereceğine ihtimal verilir miydi? Böyle anî bir sinir buhranı, hepsinden ümit edilebilirdi. Lâkin Ayfer için, akla gelmez, hatırlardan geçmezdi! Mabadl var TEŞEKKÜR dan tarafa oldu. Ayni çadırda da yatı , Orası öyle... yorlar ya, bu da samimiyeti ilerletmcğe Ben, aldırmamazlıktan gelivorum. vesile oluyor. Gizli gizli konuşmalar, Lâkin... Bunun bir de lâkini var. Nezagözle, kaşla işaretleşmeler... Bizimle sin hat Hanım. yolumun üzerine çıkacak osi sinsi alaylar. Hepsini görüyorum, bi lursa. işte o zaman, görür günunu .. liyorum, anhyorum ama, sesimi çıkaraSabbek, tehdit eden acı bir gülüşle mıyorum. Sana, bana, aptal. sersem! susmustu. Diyorlar. Hele Ayfer'ciğin burnuna çü Sabiş. bu kadarma ihtimal verlüyorlar... mem. O, hâlâ Nezo, Fati diye, yaltaklanı Kıskançlık, nedir. biliyor musun? yor! İnsan, her seve ihtimal veriyor, her şey Şöyle hafiften kulağını bukeceğim. den şüpheleniyor. gel gelelim, idare edemez, bir gün taşar, Fakat Naim Naci, seni seviyor! <kamp» ta birbirimize gireriz. Hele. ben Bu, Nezo'nun ümide düşmesine mâden çıktığını hissedecek olurlarsa. felâni mi? kettir. Hayır... Hayır... Seninkisi fazla, Sabbek, sus! Der gibi parmağını ağMahmut Yesao lüzumsuz yere kuruntu zına götürmüş, omuzlarını kısarak kor İnşaallah, sen, haklı çıkarsın! O da, çok pısırık... Bak Fati'ye. tam kak korkak bakıyordu. * * # anasının kızı... Fatl,nin bu kadar kurnaz Nuran, merakla sordu: ve sinsi olduğunu kat'iyyen tahmin edeNezahat Hanım, Fatma, Dürdane, kah Sabiş, sen, bunları bildiğin halde, memiştim. soğuk kanlılığını nasıl muhafaza edebi kahadan kırılıyorlardı: Hakkın var, Sabiş! «Kanıp» a çık Hyorsun? Aman ne hoş.'.. Enfes!.. Şık!.. tığımız grundenberi esrarenjrlz bir hal Nezo'nun benimle arası çok iyi .. Vamık Behçet, kadınlar üzerinde ualdı. Artık bİ7e eskjsi gibi açılmıyor. Fakat bunu sahi zannetme. Sahte. hep yandırdığı alâka, bıraktığı tesirden o ka Ve açılmaktan da kaçıyor... Dora' sahte... Çünkü Dora ile de samimi!.. keyfe gelmiş, kendinden geçmişti ki Tefrika numarası : 76