Katalog

11 Subat Cuttıhuriyet RESIMLı ROVIAM TEFRIKAMIZ: ıo Küçük tsmail Efendi Geçen gece ortaoynuna gittiğimi yazmıştım. Aşk Güneşi! Temsil tam saat dokuz buçukta Yunan'lılarla Londra konferansında Gazeteci arkadaşlardan Etem tzbasladı, Kavuklu i^l peşekârın mu Mahrem bir mektup Bir buçuk seneden beri Ankara' zet Bey bana «Aşk güneşi» isimli haveresi bittiği vakit saate baktım: Efendim, gazetedeki ilânınız, da daktiloluk eden bu kızı, hemen romonından bir tane hediye etti. On. Yani tam yarım saat, bu iki bilhassa sebep olduğu münakaşa hepimiz her gün, muayyen saatlerBu koskocaman kitabı tabiî sade san'atkâr, incir çekirdeği doldurbeni fazla alâkadar etti. Bunun de Karaoâlan'dan gelip geçerken mavi gözlerinin hatırı için vermedi mıyan bir mevzu üstünde konuştu için yazıyorum. görürdük. Hepimiz tanırdık. Fakat lar, halkm alâkasını fasılasız de Aradığımız evsafta bir daktilo emsalsiz sadeliği ve saffeti içinde ya, biraz bahsedeyim diye verdi. Halbuki ben roman okuyamam. vam ettirdiler, hepimizi, hatta cepBu bahrî silâhların tahdidi Bunun için yetmiş bin tonun leri alacaklı faturalarile dolu ke hanım tanıyorum. Benim komşum o kadar nazarı dikkati celbetmi Sakın, romancı arkadaşlar bu södur. Bu bir Çanakkale şehidinin yormuş ki.. Ancak bugün alıcı göne ait bir maddeyi de ihtiva esas ittihaz edüeceği derli ve somurtkan insanları bile kızıdır. Bir annesi vardır. (C. K.) zile baktığımız ve konuştuğumuz züme alınmasınlar. Felsefî, içtima', ilmî eserler okurum da roman edecek fasılasız güldürdüler. söyleniyro anonim şirketnde çahşıyor. tşten zaman ölçülmez kımetini sezebil okumağa tahammül ve tenezzül Bu muhaverede vodvillerin ma yevmî gazeteleri okuyacak vakit dik. Eğer göze çarpan birisi olsayAtina 9 (A.A.) TürkYunan müLondra 10 (A A.) Bahrî konferansa zakeratı neticeîendiği takdirde M Veni memur murahhas hey'etlerlnin reisleri bu hirane tertip edilmiş hileleri, «sah bulamadığı için mes'eleyi ve ilânı dı, kim bilir ne kadar sokak, söz etmem, demek istemiyorum. Denize ait eserlerden vakit buzelos mayıs pyında Ankara'ya gidecektir. sabah Saint Jaınes sarayında toplanmış ne darbası» denilen baskınlar, sürbilmiyor. Bilse de farkında olmı ve mektup ıztırabı çekerdi. lup ta roman okuyamam. Roman fltina 10 | HUSÜSİ ) flnkara müzake lardır M. Stimson öğleden sonra M. Mac prizler yoktu. San'atkârlar yalnız yacak kadar saf ve lâkayttır. ABir dağ dolusu aç sansarın bir ratı hakk>nda Yunan BpşTnurahhas' îara Donald ile görüşecektir hazır cevaplıkla, hafif jestlerle, ranılan evsafın kendisnde tama tavlı pilice karsı vaziyeti ne ise; mevzularının kahramanları arafından gelen raporun tetkiki devam etLondra 9 (A A.) Amerikan resmî sında mutlaka bir kadın vardır. mektedir. Tetkikatın neticesi Başvekil mahafili teadülü daha mükemme! bir ince mimiklerle güldürüyorlar, ga tnen bulunduğunu belki ömrünce bir daktilo kızının bir şehir dolusu «Deniz kadın gibidir», yahut «KaM Venizelos'a bildiri'ecek ve mumaüeh ha!e getirmek için yalnız cfiz'ü tamların yet sade unsurlarla büyük bir ko aklına getirmemiştir. Kendisine erkeğe karşı vaziyeti ondan beter dın deniz gibidir» diyen vecize parlârnento hariciye encümenini davet adedine isiinat edi'm yerek aynı zamanda mik duygusu yaratıyorlardı. söylemeği düsündüm, hemen red dir. ederek tensib.nl istiyecektir. Encümenin gemilerin sür'ati ve teslihatı esasına da veya tekerlemeye nazaran denize Bence bu, tam bir yaratıcılıktır. dedeceğini ve hatta fazla incinece Ve hayatta en çok himaye ve dost bu baptaki müzakeratı gizli tutulacak, istinat edilmesini teklif edecektir ait eserleri okuyunca roman da oÇünkü ortaoyunu gibi ibdat tem ğini kuvvetle tahmin ettiğim için luk görmesi icap eden kız, genç neşre^ilmiyecektir Bütün bu muamelâtın Gösterilen ketumiyet; rağmen tahtelkumuş sayılırım. cumartesi gününe kadar bltmesi ve Anbahirler için 70 bin ton esas kabul edi sillerde, san'atkâr, bir piyes mu vaz geçtim. Lise mezunudur, dinle doktilo kızıdır. Bu da bir ahlâk Halbuki Etem İzzet Bey ar''akara sefiri M Poühronyadis'e verilecek leceği söylenmektedir. harririnin aylarca düşünülmüş ve necek kadar keman çalar. Yanlış mes'elesidir ki ahkâmına kafa sofdaşımın hediyesine, her halde, ruson ta'imatın Atina'da bulunması Ankara Paris 9 (A A.) Temps gazetesi ya bulunmuş sahne entrikalarından is gençliğe dair en ufak bir hareketini talığı akıl enRremez. Sefareti Başkâîibi M. Surla ile gönderil zıyor : Fransa bahrî mes'elesinin teknik kabele etmek lâzfmdı; o koca kitifade etmiyor, hayatın fevkalâde ne gördüm, ne işittim. Yarım saat sonra otomobilimiz tabı adama besbedava verme7'er mesi memu'dnr. bir surette haili için yaptlacak herhangi Mesçit çıkmazının önünde durdu. ya!... Onun için burnumu don 'uSalâhiyet'ar mehaîi! son ta'imat rzerine bir teklifi müzakereden İmtina etmez. vak'alarından ve tesadüflerinden Bu güzel kızla neden bukadar Ankara'da yapılacak yeni temasların u Fakat' hakikî ihtiyaçlarını temin etmek medet umuyor, her hangi yaşayı alâkadar oluyorum? Ev sahibi kapıyı açtı. Eski merdi ran dünkü soğuk havada «Aşk Güznn sürnryeceği ve itüâfnamenin nihayet zarureti sahasında hiç bir fedakârlıkta şımızın en basit vak'aları ve konuşBen altmış yaşmda, ki gelinlik venleri gıcırdatarak üst kata çık neşi» ile biraz ısınayım dedim. I'Iiönümüzdeki mart sonlarına kadar imza bulunamaz. maları içindeki tuhafhkları bulukız kaybetmis bedbaht bir ihtiya tık. Beyaz entarli ihtiyarca bir ev edüeceği fikrindedir elime aldım... Fransa, lngiltere'den sonra dünyanın yor, meydana çıkarıyor, mizah duy rım. İlânınız bana hiç bir fena fi hanımı, bizi beyaz patiska perdeli, Bu mübadele mes'eleierine ait raüza en büyük müstemleke devletidir. Bu vaDaha sahifelerini, yırtarken Ekeratın yanmda Türkiye ile Yunanistan ziyet kendisine bir takım vazifeler tahmil gulrımızı en beşerî sadeliği içinie kir, sui zan vermemiştir. Bu kızın patiska döşeli bir odaya aldı. tem İzzet'in vaktile bana vardiği arasında bir dostluk ve hakem misakı etmektedir ki bunları ifa etmemesi kat' uyandırmağa muvaffak oluyor. ne şekilde olursa olsun mes'ut ol Güzel daktilo, gözleri daima özür diğer bir romanı aklıma geldi. Bu akti için de mükâlemeler olacaktır. Hatta iyen caiz değildir de, bize şeker getirdi. Annesi özür masını istiyorum. roman şöyle başlıyordu: Küçük İsmail Efendi büitüâfnamenin imzası m'sakın imzasile bir Londra 10 (A. A) Bahriye birinci Samanpazarı'nda Mesçit çıkma diledi: «Dan, dan, dan! Saat biri çaldı» bir san'atkâr. Kavruk arada yapılması da ihtimal dah'.linde gö lordu bundan sonraki konferanslarda yük Affedersiniz, ne ben ne kızı'nda (...) numaralı evde anneO zaman Etem İzzet'le ayni garülmektedir. İngiltere'nin donanmasının daha ziya yüzü, üstünden bir fırtına sile pansiyon oturuyorlar. Burası zım kahve içmediğimiz için. .. zetede çalışıyorduk. Hemen yanıTürk Yunan m'sakı hakkında alınan de tahdidine muvafakat edebilmesi diŞirket müdiirü kulağıma iğilerek geçen su gibi ince kırışıklarla do bir ihtiyar karı kocanın evidir. Kımevsuk malumata nazaran misak Cemina koşmuş: ycti akvam çerçevesi dairesinde olacak, ğer devletlerin kara ve hava kuvvetle lu. Küçük ve içeriye kaçmış göz zın adı (...) dır. Şayet işiniz hallo fısıldadı: Yahu saat üç defa dan, der Içmediklerinin sebebi tasaryalnız harbi masarifin tahdidi noktai na rinde yapacakları tensikatla mütena leri; buruşuk et kıvrimları arasın lunmazsa lutfen mektubumu imha de biri çalar mı? Şu satırların arasip olacağını söylemiştir. zarından daha geniş bir mahiyeti haiz ruf olsun diyedir, ben iç yüzlerini ediniz ve beni haber vermiyiniz. sına «Saatin çaları bozulmuştu» da her an derinleşen bir istihza ile bulunacaktır. Bu meyanda misak bahrî bilirim. Bütün geçinecekleri, kızın &niz hallclunursa bu saadetten cümlesini ilâve et, demiştim. teslihatın tahdidine dair bir maddeyi kırpışıyor. Bütün tavurlarına tam bizden aldığı ayda kırk kâğıda ben de manevî payımı almış olumuhtevi bulunacaktır. Neyse «Aşk Güneşi» ni okumaTekirdağ 10 (Hu.Mu.) Çukur manasile hâkim. Fazla ve eksik rum muhterem efendm. bağlıdır. ğa başladım. 1930 varidatı çeşme mevkiinde şubatın dokur bir parmak hareketi bile yapmıyor, Mes'eleyi biliyorsunuz hanıNe güzel! Askerliğe ait tasvir ile Ankara 10 (Telefonla) Bütçe EncüBir alay emini mütekaidinin bu mefendi, dedim. Bu işin irca ve in şöyle başlıyordu: mcni relsi Fust Bey varidat U. M. ilezuncu gecesi saat yarım raddele gözlerini bile adeta sayı ile kırpızuhur eden yor. mektubunu hemen noter Veli Beye I tacına ben memurum. Beyler de birlikte 1930 bütçesi varidatını tetkike rinde bir garajdan başlamıştır. yangın bu esnada şiddetle esen resmî şeklini tesbit edeceklerdir. «...İkinci emir: Ben merhum ortaoyuncu Ham pötürdüm. Hukuk hâkimine rica Ankara istasyorunun tevsii Evet efendim, S. ayak üstünşimal rüzgârının tesirile tevessü eettik. Her hangi bir vesile ile (C.K.) Yerinde rahat! Ankara 10 (Telefonla) Kayseri'de derek iki saat zarfında bir otel ile di Efendiyi tanımam. Belki de or şirketine gittik. Kızı gördük. Üçü de biraz anlattı. Piyade saflarında ileri geri bir yapılacak büyük ate'.yeden vaz^eçilerek taoyunu nüktelerinin çoğu. Hamdi müz de ilâna tamamen Hissettik ki kadıncağız bu anla kımıldanma oldu. Yeniden emirier muvafık avnl para ile flnkara is'asyonunu tevsi 23 dükkân yaktıktan sonra söndüEfendinin zarafetinden yadigâr tışa pek o kadar inanmamış, asıl birbirini takip etti: olduğunu ittifakla kabul ettik. Ar< eriümesl hakkında inşaatı deruhte eden rülmüştür. Nüfus ve hayvanatça istiyor. kalmadır. Fakat ne ehemmiyeti tık işe başlıyabilirdik. Şirketin mütafsilâtı bizden işitmek Hazır ol!... şirketie yapılan müzakerat b'tmiştir Iti zayıat olrrayıp miktarı henüz tesharfine lâfname yarın imza olunacakt r dürüne bir noter ve bir hâkim sı1 Noter, olanı biteni harf i var? Küçük İsmail Efendi ve arbit edilmiyen zararın 4,200 lira kaBcyannameler ihtilâfı fatile ve hususî suretle vasiyetna1 anlattı. İhtiyar kadın belli bir se Mangalarla sağa çark, ileri bit edilmiyen zararın 41200 lira ka j kadaşlarının san'atinde muvaffaflrkara 10 (Tel°fonla) Gümrük U. meyi okuduk. Müdür son derece vinçle akıllı bir cevap verdi: arş!» MiHürlüğü gümrüklerde beyanname ta mıştır. Esbabı harik hakkında tah kiyet âmili bu amiyane telmihler memnun oldu. Kızı çağırdı, odayı Bu mes'elede benim hiç bir a^^"tjeji,'J(^ti'â{?tın nasl hallolunaca&ınj kîkata devam edilmektedir. v e nükteler değildir. Hatta bunlaKitabın «tleri arş!» kumandasıalâkam, münasebetim yok efenkapattı ve b.r tamimh bütan gümriiklere bUdirmiştlr. FUÂT 7 rın bir çoğu ifade edilae, belki orta S. Hanım! Dedi. Sizi şu bey dim. Benim kızım bütün iradesine na rağmen durdum. Çünkü aziz , B n c , ! r ~ AUNazmiBey Bir tayyare battı , .. , oyunu san'atı tekârnül lerle tanı«tırayım. Söyliyeceklerini sahiptir. Yalnız şu kadar söyliye arkadaşım geçen sene askerlik ettiAnkara 10 (Telefonla ) Fırka MüfetMarsilya 9 (A.A.) MarsilyaCeyim ki benim veya kızımın henüz ği halde «emir» ile «kumanda» aiyi dinleyiniz. tişi Ali Nazmi B:y buglhkü treale Ada zair hattında sefer yapmakta olan bir eder. öğrenememişti. naya gitmiştir. Genç ve güzel kız penbeleşerek kararlaşmış hiç bir fikrimiz yok rasındaki farkı Bu san'atkârların yanmda nice deniz tayyaresi Perplgnan'm 20 kilometre Belki eserin ruhî tahlilleri derin gö . , İzmir'de memurlar, ve kooperatif cenubunda kâin Bear burnu yakınında Şarlo'lar diz çöküp ders almahdır bize baktı. Noter Veli Bey kalın ve tur. rüşlüdür. Fakat ben bu askerliğe,. İzmir 10 (A. A) Vilâyet memurla denize inmiş ve hemen batmıştır. Râ Yani bir mühlet istiyorsunuz? babayani sesle vaziyeti baştan soait yanlışı görünce fazla okuyam ıra gönderdiği bir tamimde her memu kipleri olan uç ki«inin bir kano ile kur lar. Fakat yazık ki, Türk'e ait her Siz blirsiniz efendim. nuna kadar anlattı. Kız renkten run satış kooperatifine dahil olmasını tarıldıkları zannea.lmektedir. dım. Okuyamadım amma romankıymetli şey gibi, onlar da Avru Pek âlâ, size müddetsiz bir renge giriyor ve gözlerini yerden bildirmiştir. Müdürler tarafından listepa'nın şarlatanca reklâmlarından ayırmıyordu. Kat'î bir cevap bekle mühlet veriyoruz. Biz vasiyetna dan da, okumadan bahsetmek im *' Belfor'da komünistler lerin tanzimine başlanümıştır. kânını buldum. Etem İzzet bu kuBelfort 10 (A.A.) Komünistler »a ve asrî vasıtalardan mahrum ol dik. Bize kısa bir cevap verdi: menin şartlarına riayete mecbuİzmir Salihli hattında surumu affetsin! İzmir 10 (A. A) Yakında Salihli'ye rafından tertip edilen bir içtimaa riyaset dukları için, kıyıda bucakt? kalı Bu akşam bir defa annemle ruz. etmek üzere Belfot'dan gelen komflnist iki tren tahrik edilecektir. Bundan Ali hemen söze karıştı: yorlar, hatta münevverlerimiz ta görüşeyim efendim. başka ayrıca otomotrisler de işliyecek meb'us Cachim'in muvasalâtını müteakip Müsaade ederseniz, hanımlar Veli Bey derhal şakalaştı: çıkan arbedeler esnasında Cachim yü rafından bile tanılmıyorlar. tir. bizi bir dakika yalnız bıraksınlar. zünden hafif surette yaralanmıştır. 20 Biz ihtiyar anneni evlçndirmiVilâyet meclisinde Yalnız küçük tsmail Efendi deAmasya'da kar başladı kadar kimse tevkif olunmuştur. Anne, kız çıktılar. Ali dedi ki: yeceğiz. O kendi bileceği iştir. BiVilâyet umum meclisi dün içtima etğil bütün arkadışlan, hep birer deAmasya 10 (A.A.) Gece yarı Amcam bir şey unutmuş. Bu miş ve azadan Müskirat umum Müdürü zm vazifemiz szinle anlaşmaktır r başlıyan kar fasılasız bir surette ğerli artisttirler ve hepai ne temiz kızım. müddetin hitamına kadar bunları Asım Beyin 10 gün mezuniyet talebi ka ? Türkuvaz devam etm°ktedir. kırk kâğıtla bırakmamağı biz de bul edilmiştir. Türkçe konuşuyorlar! Hepimiz gülerken kız dışarıya 13 şubat perşembe günü Bir Hipodromda hadise unutmıyalım. Şimdilik biraz bir Yol parası vermiyen mükelleflerin Meğer ortaoyunundan sonra çıkmak istedi. Şirket müdürü: Paris 9 (A.A.) Vincennes HipodApaş suvaıesı Apaş mecmaı şey vermek kabil midir? sevk ve istihdamı müddetinin malî sene • Bunun kısa yolu vardır. Dedi, Türk inşadı ne kadar tereddi etromunda vukua gelen hadiseier esnaVeli Bey cevap verdi: nihayetine kadar temdidi hakkındakl gider, işi sında "paramızı idade ediniz,, d ye haymiş. Bir şu zennelere bakıyorum, S. Hanım şimdi evine Onu ben kendim veririm, iş tezkere nafıa encümenine havale edilkırmış ve komiserlerle at sahiplerinin annesine anlatır, yarım saat sonra bir de Darülbedayide ait dudağmı neticelendikten sonra senden alı miştir. En güzel Apaş çifte bisalonlarının eamını çerçevesini indirmiş da biz gider ve neticeli bir surette çarpıtarak ve kelimeleri damağınrım, mademki evrakta böyle bir 929 bütçesinde yapılması lâzım gelen ve pisti tahdit eden parmakhkları söküp konuşuruz. rinci mükâfat; en muvaffak münakale hakkında muhasebe müdiriatmıştır. Halkm parası geri verilmiştir. kayıt yoktur. Harfi harfine hareda lâtilokum gibi ezerek garip bir Güzel daktilo evine gitmek için yetinin tezkeresi bütçe encümenine, zi ; Ciğer vebasına karşı olan Apaş kadına ikinci şive ile konuşan aktrislerimizi ha çıktı. İki dakika sonra pencereden ket edelim daha iyi olur. raat memurlarının harcirahı hakında | Tulns 10 (A.A.) Pastör enistitüsü Muvafakat ettik. Veli Bey iki 1 tırlıyorum. Bir çok artistlerimizgördüm: Uzun bir ahlâk mes'elemukâfat. en tabiî Apaşa ki daimi encümenden gelen evrak İktimeclisi azasından ve Fransız doktorlayüz lira bıraktı. Adreslerimizi verden küçük İsmail Efendi ve arka sinin gümbürtüsüne sat ve bütçe encümenlerine, 928 hesabl rmdan Nicolle ile Durand ciğer vebası için sebep olan üçüncü mükâfat. dik ve aynldık. kat'isine göre yol parası tahsilâtından yeni bir aşı usulü bulmuşlardır. Bu usul daşlarını sık sık görmelerini te güzel daktilo Karaoğlan'dan yuKabara ve eğ encelr 5 forAli'nin gözlerinde bir afacanhk veba aşısını toz halinde ve bir kaç defa fazla zuhur eden 158.000 liranın yolar 1 kan, suya koşan bir keklik çevikmenni ederim. Onlardan öğreneteneffüs cihazına ithal etmekten ibarettir. inşaatı faslına tahsisatı munzamma vardı. madan mürekkep Apaş muzıcekleri pek çok şey vardır, bilhas liğile gidiyordu. Dedim. Vasiyetnameye olarak ilâvesi hakkında muhasebei hu • Eski Mısır'a ait bir lâhit Ali! kası masalarınızı evvelden teSaadetin ne olduğu, saadete eKahire 10 (A.A.) tsfenks civarında susiye tezkeresi nafıa ve bütçe encü' sa, ince ve zarif İstanbul şivesi. ren bir genç kızın yürüyüşünden aykırı hareket mi niyetin? eski Mısıra ait en büyük türbelerden d rik ediniz. menlerine havale edilmiştir. Bitmedi SERVER BEDİ anlaşılıyormuş. biri ortaya çıkarılmıştır. Bir ahlâk mes'elesi NALINA MIHINA Bir dostluk misakı akte Tahtelbahirler hakkında deceğimiz bildiriliyor tesbit edilecek esasat fekirdağ yangını MASKELİ BALO Tayyare piyangosu bugün DarüLfünun konferans salonunda çekiliyor Tefrika numarası: 62 Biraz yoruldunuz; oturmaz mısı I efendim. Bizim Ayşe, Tahir Bevlere çama sun... Rahatsız, dediler. Pek üzüldük. 1 Ekrem, hürmet ve zarafetle igildi: Fatma ile Dürdane hemen çadıra nız, efendim? şıra gider. Oradan duymuş. Mersi efendim, haizi ehemmiyet Nezahat Hanım, oturmağı istirahat koşmuşlardı. Haldun Nedret portatif Ne oyunu oynıyacaklarmıs, teyze? tlâhi Huriye ne dikkatsiz kızsın. bir şey değil .. Hafif bir baş ağrısı . etmeği değil, tuvaletini tazelemeği dü karyolaların iplerini çözüyordu. HeleNezahat Hanım. yol uzerinde durul şünüyordu: canla bağırdı: Bak, salmcak demirlerini görmiyor mumasım hiç istemiyordu: Rica ederim, siz karış.mayın.Ne issun? Cambazlık edecekler. Terliyim, rüzgâra karşı oturaıya Nicin kalktımz, efendim? İhtiyatHuriye, teyzesinin kolundan çekti, tiyorsanız, bendenize söyleyin, derhal yun. sızlık!.. İstirahat etmelisiniz. Nezahat Hanımı işarct etti bulurum. Çadırlara baktı: Galiba, arkadaşlar. biraz mubalâ Bu koskoca kaduı. nasıl sıçrar? Ecza çantasını açacağız. Hangisi bizim? İhtiyar kadın. siıî:ıraMnı bir ncfes ğa etmiş olacaklar. Küçük bir miğren! Matmazel Dora, ecza çantası, Hangisini arzu buyurur, emrederTurhan Tahir, Ekrem'e sordu: hangi valizde? daha çekti, gözlerini süzdu: seniz! Haldun, geldi mi? Dürdane, çadırın kapısına yakın ko A, sen eııi konu alıkmışsın! Asıl Vamık Behçet. sağdaki iki çadırı elile Evet... Valizleri çadırlara yerleşnulmuş geniş, yayvan bir bavulu göscambaz, o... Baksana, salınıp kıntısına! gösterdi: terdi : Onun bildiği, oynadığı oyunları. yanın tiriyor. Bunlar bizim çadırlar. Bulunmaz, çocuktur! Bunda... Üstündekileri kaldıralım daki cahil çocuklar bilirler mi? Nezahat Hanım, erkeklerin tarafında açalım. Nezahat Hanım, dişlerini sıkmış, tır Nezahat Hanım, Ekrem'in elini sı daki çadıra yürüdü: Fatma. sen de gel, bavulu açalım. Onlar, çadırda meşgulken, Nezahat naklarını avcuna batırıyor, içinden karken dikkat etmişti: çadırı düzeltelim. Hararetiniz var! Derece alalım. Hanım, teftiiş eden bir müdire tavrile soluyordu. Kendisine sorulan suallere, Bu kadarı fazla efendim... İki as Peki, Nezo! sualler soruyordu: kesik kesik, kısa cevaplar veriyordu: Dürdane, Nezahat Hanınıın yolunu prin kâfi! Yemek nerede pişiriyorsunuz? Evet... Hay hay.. Peki... Hayır... Çadırların önüne gelmişlerdi. Turhan kesti: «Kamp» m biraz ilerisinde Ekrem, Biz, pompalı gazocağı getirdik. Gaz Tahir, Naim Naci, Hüsrev Hakkı, çadır Yok Nezo, «egoist» olmıyalım. Ba aldırmalı. onları karsıladı: lardan küçük acılır kapanır iskemleler vullarımızdan evvel, ecza çantasını a Yemek masası var değil mi? Hos geldiniz, efendim! Turha Tahir, cevap verdi: Fntma, öbürlerinden evvel davran çıkardılar. Vamık Behçet, arkalıklı açı çalım, Ekrem Beye ilâç çıkaralım. İki tane portatif masamız var, kâUr kapanır iskemleyi Nezahat Hanıma ınıştı. Ekrem, mahçup mahçup duruyordu: fidir, zannededrim. Bonjur, Ekrem Bey! Geçmiş ol takdim etti: Benim için zahmete girmeyln Kâfidir, kâfidir... Eksiklerimizi köşkten getirtebiliriz. «Kamp» m etrafındaki meraklılar, gittikçe çoğalıyordu. Kadınlann çığlık çığlık kahkahaları, inceli, kalınlı çocuk avazeleri, ağlamaları, korunun durgun durğun havasını doldurmuştu. Aralarında bir de simitçi peyda olmuştu. 1 «Kamp» takilerin mi, seyircilerin mîj! eğlendikleri, hangi tarafa eğlence tığı meçhuldü. Yalnız «Kamp» takile»* rin biraz neş'eleri kacmıştı, ilk hararet geçmiş, yerine zoraki tebessümlerin güç gizliyebildiği mütereddit bir sıkılganlık gelmişti. Nezahat Hanım, gözle kaş arasında «makiyyaj»mı tazelemiş, tuvalet değiştirmişti. Seyircileri unutmak için kendine işler buluyor, hiçten, saçma şeylerle meşgul oluyordu. Ekrem'i, pliyana Ot turtmuşlardı. Fatma, bodur bir iskemleyi çekmiş. onun yanına oturmuştu: Başınızın ağrısı bir parça olsun, farketti mi? Ah, bilirim ben baş, ağrısım... Eminim ki bu, sinir bas agri5sıdır. Mabadi var IVahmut Yesan Kafile, merakh mahalle karılarının hizasından geçiyordu. Sahtiyan ciltli, bozuk yüzlü bir ihtiyar kadın, sigarasının dumanını savurarak, yanındaki kansız, sapsarı bir tazeye giüüyordu: Bııraya oyun oynamağa geliyorlarmıs! Turhan Tahirt gösteriyordu: