24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

CUMHURİYET SAĞLIK EKİ ARALIK Ne kadar doğurgansınız? İstanbul Haber Servisi Çocuk sahibi olmak isteyen çiftlerin bir yıl korunmasız ilişki sonrasında çocuk sahibi olamama durumu infertilite (kısırlık) olarak kabul ediliyor. Uzmanlar, bu nedenle kısır olduklarını düşünerek doktora giden çifte, kadının 35 yaşından genç olduğu durumlarda 1 yıl, 3540 yaş arasında olduğu durumlarda ise 6 ay denedikten sonra tüp bebek uygulamalarına başvurmalarını öneriyorlar. Çocuk sahibi olamamaktan korkan çiftlerin de içine su serpiyorlar. Çocuk sahibi olmak için tek başına bir kadının ocuk sahibi olmak için doğurganlık kapasitesinin yeterli olmadığını ve erkekle tek başına bir kadının kadının birlikte değerlendirildoğurganlık kapasitesimesi gerektiğini belirten uznin yeterli olmadığını ve manlar, infertilite teşhisi konmuş kişilerin 3’te birinin zaerkekle kadının birlikte man içinde çocuk sahibi oldeğerlendirilmesi gerekduğunu belirtiyorlar. Günümüzde insanlar doğurtiğini belirten uzmanlar, ganlıklarının düzeylerinin ne infertilite teşhisi konolduğunu, kalıcı partnerleri muş kişilerin 3’te biriolmadan, çocuk istemeden dahi merak ediyor ve öğrennin zaman içinde çocuk mek istiyor. Olaya tıbbi olasahibi olduğunu belirtirak yaklaşıldığında, eğer hiçyorlar. bir belirti yoksa herhangi bir test yaptırılması önerilmiyor ancak uzmanlar kişilerin bunları bilmek ve öğrenmek istemesi durumunda bazı testleri yapabileceklerini belirtiyorlar. Erkekte sperm testi, kadında ise zersiz yaptıkları için enerjileri buraya kaydığından adetin ikinci veya üçüncü gününde PSH hormonuna hemen hiç adet göremiyorlar. Aynı şey, balerinler için bakmak en temel doğurganlık testleri olarak gösteride geçerli. Bunun yanında ağır diyetlere girenlerde liyor. Anadolu Sağlık Merkezi Kadın Sağlığı Koorde yumurtlama fonksiyonu duruyor. Çünkü vücutta o dinatörü Prof. Dr. Aydın Arıcı ve Dr. Aytuğ Kolansırada var olan az miktardaki enerji, yaşamsal organkaya doğurganlığı etkileyen bir çok faktör olduğunu lara aktarılıyor. O sırada doğabilecek bebeğin büyübelirterek, bu faktörlerle ilgili şu bilgileri verdiler: yeceği ortam zaten sağlıksız olduğu için vücut bunu durduruyor. Çevresel değişimler Ç Çevresel etkenler kısırlığı arttıran nedenler arasında ilk sırayı alıyor. 1980’li yılların başından bu yana, tarımsal ilaç kullanımının, kimyasal çevre kirliliğinin artması, sonuçlarının bir kısmı henüz bilinmeyen Çernobil faciasının yaşanması kısırlığın artışında önemli rol oynadı.Tüm Avrupa’da yapılan bir araştırmada, son 40 yılda Avrupa’da erkeklerin sperm sayısında ve sperm hareketliliğinde açık ve takip edilebilir düzeyde bir düşme gözlendi. Çocuk doğurma yaşı Doğurganlığı etkileyen faktörlerin başında, kadınların kariyer kaygısı nedeniyle çocuk doğurmayı ileri yaşlara atması geliyor. Erkeklerde sperm üretimi sınırsız bir şekilde yaşa bağlı olmadan devam ederken, 50’li yaşlardan sonra çok az bir azalma görülüyor. Erkeklerin belli bir yaştan sonra çocuk sahibi olamamalarının nedeni sperm üretememesi değil, farklı nedene bağlı olarak ortaya çıkıyor. Ancak ne yazık ki kadınlar bu kadar şanslı değil. Çünkü kadınların yumurta kapasitesi yaşla birlikte azalıyor. Enerji yaşamsal organlara gidiyor, doğurganlık duruyor Bir kişi yeterince iyi beslenmiyorsa, enerjisini ileri derecede başka fonksiyonlara harcıyorsa doğurganlık riske giriyor. Örneğin maraton koşucuları sürekli eg Kadınlarda doğurganlığı etkileyen faktörler Yumurta kapasitesi: Kadınların yumurtalıkları anne karnında oluşuyor. Yaklaşık 2 milyon yumurta gebeliğin dördüncü ayı civarında yumurtalıklara yerleşiyor ve bir daha başka yumurta üretimi olmuyor. Bebek doğduğunda ise yumurtalarının yarısını kaybediyor ve yaklaşık 1 milyon yumurtayla doğuyor. Ergenlik çağında ise bu sayı 400 bine iniyor ve ilk adetinden 45 yaşına gelinceye kadar yumurtaları sayılmayacak kadar azalıyor. Bu dönemdeki kadının hamile kalma şansı da sadece yüzde 13’le sınırla kalıyor. Kadının yaşla birlikte yumurta sayısı azalırken, yumurta kalitesi de düşüyor. Bir kadının üretkenlik açısından zirveye çıktığı yaş ise 20 ile 25 yaş arasında oluyor. Dolayısıyla kadının her geçen yaşta doğurganlığı biraz daha azalıyor. 20 yaşındaki yumurta hücresi ile 30 yaşındaki yumurta hücresinin aynı kalitede olmadığı için, geç doğumlarda bebeklerin anormal olma riski artıyor. Yumurtlama bozukluğu: Kadınlarda en sık rastlanan çocuk sahibi olamama nedeni ise yumurtlama bozukluğu. En sık yumurtlama bozukluğu polikistik over’de gözüküyor. Şakaklar ve göbek altında sert kıl dediğimiz tüylenme; yüzde akne, kilo değişiklikleri, adet düzensizliği veya hiç görmeme polikistik over’in en önemli belirtileri olarak sıralanıyor. Endometriozis: Rahmin dışında yapışıklıklara ve adetin ağrılı, sancılı görülmesine yol açan bir sorun olan endometriozis de doğurganlığın azalmasına neden olabiliyor. Genç kadınların yüzde 7 ile 10’unda görülen endometriosiz, çok sık rastlanmasına karşın genellikle gözden kaçırılıyor. Bu nedenle kızlardaki adet sancısının altta yatan nedeni öğrenilmeli. Adet düzensizlikleri: Kadınların adetlerinin 2135 gün arasında olmasının normal, bunun dışında bir düzeni varsa sorun olduğu düşünülüyor. İkinci olarak dikkat edilmesi gereken ise adet miktarı. Birinci gün başlayan adet kanamasının ikinci ve üçüncü gün çok yoğunlaşıp, dördüncü ve beşinci gün hafifleyerek kesilmesi normal kabul ediliyor. Ancak, kanama bir gün sürüyorsa hormon eksikliği, yumurtlama kapasitesinin düşmesi akla gelen sorunlar arasında yer alıyor. Eğer, kanama on gün boyunca yoğun bir şekilde devam ediyorsa, rahim kanseri dahi akla gelebilir. Sigara: Sigaranın kadın üzerinde doğurganlığı yüzde 50 azalttığını gösteren çalışmalar bulunuyor. Diğer nedenler: Ağır karın ağrılı engeksiyonlarda ve vajinal enfeksiyonlarda tüplerde hasar oluşabilir, hasar oluşmadan doktora başvurulmalı. Daha önce tüberküloz geçirmiş kadınların çocuk istediği zaman konkrolden geçmesi gerekiyor.Ayrıca miyom gibi bazı kadın hastalıkları da doğurganlığı etkileyebiliyor. Erkeklerde doğurganlığı etkileyen faktörler Erkeklerde doğurganlığı etkileyen en önemli faktörlerden biri sperm sayısı ve kalitesi. Vücutta en çok üreyen hücre olan spermin üretimi hiç durmuyor ve milyonlarca üretiliyor. Üretilmiş spermin dışarıya atılması 3 ayı alıyor. Bu dönem içerisinde de bütün toksinler ve çevresel etkenlerden kolaylıkla etkileniyor. Türkiye’de, sperm sayısı, şekil ve hareketlilik bozuklukları oranı ise oldukça yüksek. Kısırlık oranları da ABD’ye göre oldukça fazla. Bu erkek spenmlerindeki bozukluğun fazlalığına bağlanıyor. Devamıı Sayfada
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear