29 Haziran 2024 Cumartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

C SPOR ALTERNATIF 19 MAYIS 2009 SALI KENDİNİ TÜRK SPORUNA ADAMIŞ İDAELİST BİR ÖĞRETMEN ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? Ali Demiralp eşi Sevim Hanım’la dans ederken. ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? Ata’nın beden eğitimcisi: ALİ DEMİRALP << 19 MAYIS’TA GENÇLİĞE YOL GÖSTERİYOR METİN TÜKENMEZ C uma günü, Beden Eğitimi Öğretmenleri Derneği bir gece düzenlemişti. Mecidiyeköy Kültür Merkezi’nde yapılan geceye davetliydim. İstanbul’un gerek yaşam, gerekse trafik koşulları nedeniyle bu tür toplantılar eskisi gibi sık yapılamıyor. Derneğin başkanı Şefik Sivrikaya epey bir uğraştan sonra birkaç kuşak beden eğitimciyi bir araya toplayabilmişti. Yeni kuşak genç beden eğitimi öğretmenlerini gözüm aradıysa da kimseyi göremedim. Çoğunlukla 50 yaş üzeri öğretmenler ilgi göstermişti geceye. Gençliğimizin idollerinden Salim Dündar’da yaşına karşın sporcuların bile gıpta edeceği düzgün fiziğiyle geceye renk kattı. Şarkıları ile çoğu emekli beden eğitimi öğretmenine nostaljik dakikalar yaşattı. Orkestra dans müziği çalmaya başlayınca sahneye bir çift çıktı. SevimAli Demiralp çifti ayakta alkışlanarak sahne alınca olağanüstü bir durum olduğunu fark ettim... Kendilerini o an tanıma şerefine eriştim. 1919 yılında İskeçe’de dünyaya gelen Ali Demiralp, savaş nedeniyle tüm varlıklarını geride bırakarak ailesiyle birlikte önce Bulgaristan’a, sonra da Kırklareli’ne göç etmek zorunda kalmış. Demiralp Cumhuriyetin ilk beden eğitimi öğretmenlerinden biri… 1939 yılında Edirne Öğretmen Okulu’nu bitirdikten sonra askerlik hizmetinden dönüşünde Gazi Eğitim Enstitüsü’nü de bitirmiş. Gazi Terbiye Enstitüsü’nde öğrenciliği süresince güreş, voleybol, basketbol, kayak, yüzme, ata binme, jimnastik ve planörle uçmaya kadar pek çok sporla ilgilendi. Bu sporları yaptı ve beden eğitimi öğretmenliği için dolaştığı Edirne’den İskenderun’a, İstanbul’dan Aydın’a gittiği her yerde öğrencilerine öğretti. Cumhuriyetin ilk beden eğitimi öğretmenlerinin öğretme azmine, sabrına, dayanıklılığına, halkına olan güvenine hep hayran olmuşumdur. Hem hocam hem de İTÜ Beden Eğitimi Bölümü’nde çalışma arkadaşım olmasından her zaman övündüğüm örnek beden eğitimcilerden, 1948 Londra Olimpiyatları’nda üç adım atlamada bronz madalya sahibi Ruhi Sarıalp ve geçen yıl Zonguldak’ta tanıştığım Canpolat Pamay’da, Ali Demiralp ile birlikte Cumhuriyetin ilk beden eğitimcileridir. Bir de onlarla birlikte AliSevim Demiralp. Gazi’den mezun olan, benim Levent Lisesi’nde hem biyoloji öğretmenliğimi yapan hem de okul müdürü olan Ali Bağdatlıoğlu var. Hepsinin ortak özelliği yurtseverlik, cumhuriyetçilik, Atatürk ilkelerine bağlılık ve bulundukları her yerde bu ilkelere sahip çıkmak ve anlatmak. Ali Demiralp de dansını bitirdikten sonra mikrofonu eline alıp bağımsızlık, cumhuriyetçilik, laiklik ve Atatürkçülük üzerine bir konuşma yaptı. 1952 yılında kendisi gibi öğretmen olan Sevim Hanım’ın elini bir tutmuş bir daha bırakmamış. Konuşmasından sonra yine Sevim Hanım’ın elini tutarak sahneden ayrıldı. Okulları belki müdürler ve müdür yardımcıları yönetir, ama tüm öğrencilerin gözü, kulağı hatta gönlü beden eğitimcilerdedir. Beden eğitimi öğretmeni müdürün olmadığı yerde müdür, müzik öğretmeninin olmadığı yerde ulusal marşımızın söylenmesinde şeflik eden bir eğitimcidir. Bizim öğrencilik yıllarımızda okulların başarısı beden eğitimi öğretmenlerinin yetiştirdiği, ortaya çıkardığı değerlerle ölçülürdü. Ali Demiralp hem Türkiye’nin ilk beden eğitimcilerinden hem de beden eğitimi kökenli ilk müdürlerinden. Hem ortaokul, hem lise müdürlükleri hem de Kırklareli, Tekirdağ, Aydın Milli Eğitim Müdürlüğü yapmış. İlk görev yeri olan İskenderun Ortaokulu’ndan, Düziçi Köy Enstitüsü’ne “Eğitim Başı” olarak atanmış. 1974 yılında İstanbul Milli Eğitim Müdür Yardımcısı iken kendi isteğiyle emekli olmuş. Bir süre bir fabrikanın müdürlüğünü de yapan Ali Demiralp Hoca daha sonra Sevim Hanım ile ikinci baharını yaşamaya karar vermiş. Ali Demiralp’i, eşi Sevim Hanım ile dans ederken gördüğüm an derinlere daldım ve rahmetli Ruhi Sarıalp’in söyledikleri aklıma geldi: “Evladım bir beden eğitimci mutlaka iyi dans etmeli, güzel sanatlara meraklı olmalı, bir enstrüman mutlaka çalmalı, güzel giyinmeli, bakımlı olmalı ve mutlaka iyi konuşmalı, ana diline hâkim olmalı.” Atatürk 1924 yılında Gazi Eğitim Enstitüsü’nü kurarak bu okuldan Ruhi Sarıalp’in bana anlattığı değerde beden eğitimciler yetiştirilmesini arzu etmişti mutlaka. Çünkü dünyanın en başı dik, en onurlu ve tüm insanlığa saygılı Cumhuriyetini kurarken, bu Cumhuriyeti O’nun ordusu kollayacak, eşofmanlı askerleri ise sağlıklı nesiller yetiştirecekti. Ali Demiralp o sağlıklı nesilleri yetiştiren ilk beden eğitimcilerden. Yaşı bir asra yaklaşırken hâlâ Atatürkçü Düşünce Derneği üyesi, büyük bir Atatürk âşığı ve bu aşkı yıllardır okullarda ve çeşitli konferanslarda yaptığı konuşmalarla yeni kuşaklara aktarmayı görev bilmiş bir Türk aydını. Yeni kuşakların ve özellikle de yeni kuşak beden eğitimcilerin cuma akşamı Ali Demiralp’in dansını izlemesini isterdim. Konuşmasında Atatürk’ün adını söylediğinde, Cumhuriyetten söz edince nasıl sesinin titrediğini de görmelerini isterdim. Ama ne yazık ki, yeni kuşak beden eğitimciler böylesi ayrıcalıklı durumların farkında olmak yerine geçim derdine düşmüş durumdalar... 15
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear