Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
CUMHURİYET DERGİ İçimden geldiği gibi... "Beri popüler bir müzik yajıjp popüler bir artist olup çok çok milyonlara seslenmek istiyorum. Benim hayatla ilgili derdim bu. Onbinler mutlu etmiyor beni." Sertab Erener "Turuncu"yu anlattı. /. Sayfamn devamı ama Sertab gibi değil... Enteresan çünkü bu da en çok 'Benim' diyeçıkardığım... llkalbümüngibi... Allahallah! Herkes merak ediyor' Niye böyle bir albüm çıkarmış...?' İçimden geldiği için... Bu albümde ne hissettıysem, ne yapmak ve söylemek istediysem onu yaptım. Popülistbirtarzıvar. « Popüler olması bir suç değil ki! Ben zaten popüler müzik yapıyorum. Yaptığım işi de popüler olmasına rağmen, müzik kalitesi, sunuşu, sound'u açısından biryerde tutuyorum. Gittikçe zorlaşan bir yer bu. Çünkü üretımle birlikte, sunulan şeylerle bırlikte, daha kaliteli (daha iyi müzik, çıtası yüksek, müzikal önerileri fazla) şeyler üretilmedıği için dinleyicilerin fazla beklentısi kalmıyor. Hem de dinley iciye fazla bir şey kalmıyor. Yeni bir şey yapmak isteyen bir şarkıcı için zorlaşıyor iş Bu da benim mesela! çünkü içindeki matematiği, o ortak yerleri bulmak çok zorlaşıyor Ortak paydada onlarla benim keyif alabileceğim yerleri bulmak zorlaşıyor. Uçurum çoğalıyor. 'Sertab Gibi'yiyaptıktansonra şunugördüm: Hermüzisyenindurduğubır yer vardır. Her müzisyenin oturup düşünebi leceği bir şeydir bu. Ya da kendıni sınayabileceği biralan. Tamamen kendi müzikal önerilerini sunduğun anda popüler müzik yapmıyorsun artık. Popüler müziğin en büyük zorluğu da zaten, ınsanlarla buluştuğu yerde, o matematiği kurabilmek. Sertab Gibi 'de bunu anladım. O albümde kendi beğenılenm daha fazlaydı. Ticarı başan beni hiç ilgilendirmiyor ama eğer bunu 2, 3,5 tane yaparsan, sonuçta sunacağın insanlan çok aza indirmiş oluyorsun. Ben popüler müzik yapıp, popüler bir artist olup, çok çok çok milyonlara seslenmek ıstıyorum. Benim hayatla ilgılı derdım bu. Yapmak istediğim şey bu. Beni on binler mutlu etmiyor. Beni milyonlar, belki de dünyada bırçok markefte seslenmek ilgilendiriyor. tşte o zaman, burada bir ortak dil, ya da ortak payda bulmak zorundasın. Yoksa ben arkadaşlanmla 35 insanın çok seveceği avangard şeyler de yapabilirim. Böyle birpotansiyelim de var. Son çabşmanda ne gibi yeniiikler var? "Sertab Gibi" de bazı hatalar yaptım. O başanlı, o güzel müzik daha çok insanın evinegirebilirdi. Stratejik hatalar yaptım. Aynı hatalan yapmak istemiyorum. Bu albümde çok ciddi müzikal bir öneri var. Sound'uyla yepyeni bir şey. Birçok albümü al, yan yana koy, hepsinden farklı. O farkı okadaryumuşak veriyorsunki insanlarseverekalıyor. O zaman kulaklanndabaşka bir şey yer ediyor. Yani azınlıklarda kendi mastürbasyonunu yapacağına çoğullarda ortak bir şey bulmak.. benim istediğim şey bu. Peki bunun içinde başka bir söylem var mı? Kitleye ulaşmak istiyorsan onlara bir şey de söylemek istiyorsundur... Müzik bırsüre sonrayerlı yenneoturup insan yapmak istediklerini daha da netleştirdiğinde, müziğin de yavaş yavaş bir araç olduğunu düşünmeye başlıyor. Sadece şarkı söylemekten ziyade, başka biryere daha ulaşıyor. Ama zamanla oluyor bu. Yıllargerekiyorbuna.'Pozitıfenerji'konusunda çok fazla okuyup düşündüm ve artık bu konularda konuşabileceğimi hissettım. Beni seven ınsanlarla bunu paylaşmak istedim. O da işte kasetin, sana 'yazlık'gibigelenlightformu... Yazlık.kışlık müzik diye bir şey yok. Bence bir müziğin enerjisi vardır ve bu çok pozitif bir şey. O yüzden, yazın getirdiği o pozitiflik, o neşe belki seni yazlık albüm tanımına götürdü. Ben zaten öyleyolaçıkmam. Şuşudıskoda çalsın.. şu parçayı da şöyle yaparlargibi planlarla asla yola çıkmam. Niye'Turuncu'? Albümün içindeki şarkılardan yolaçıkarak isim koymak istemedim. Abimle konuşuyorduk ve 'Hadi gel şunu dinleyelim' dedi. Sonra o kendi dinledi, ben dinledim... Birçok insandan fikirgeldi. Mesela bir tanesi 'Her Şeye Rağmen' di. Niye Her Şeye Rağmen? Kriz yüzünden... Hemen onu eledik. Abim 'Tlıruncu' olsun dedi. 'Niye' dedim ben. Bana "Bu albüm çok pozitif, çok light. Senin yaptığın en tribün albüm" dedi. Tribün yani'kitle'mi? Evet. Kitle, halk albümü. O yüzden de çok pozitif. "Uzak doğu felsefesinde pozitif enerjinin bir rengi var. Odaturuncu. O yüzden gel biz bu albüme Turuncu diyelim"dedi. Ben bunu duyunca uçtum tabii...