27 Kasım 2024 Çarşamba Türkçe Subscribe Login

Catalog

9 TEMMUZ 1995. SAYI 485 FESTİVAL 15 sahnede "Dewey Redman'ın oğlu Joshua ShedrofF" diye sunulmaktan bıkmış. Aynı yılın sonunda, Thelonious Monk Enstitüsü'nün düzenlediği Uluslararası Saksofon Yanşmasına katılan dünyanın en iyi 200 genç saksofoncusundan biri, Joshua Redman. Jüride Benny Carter, Jimmy Heath, Jackic MaLean, Branford Marsalis ve Frank Wess gibi cazcılar var. Birinci olan müzisyen, büyük bir plak şirketiyle anlaşma imzalayacak. Joshua, yanşmayı daha ilk turda oy birliğiyle kazanıp işi anındabitinyor. "Eğlenmek için katıldım" dese de. 1992 yazında Warner Bors'la anlaşma imzaladı. Sonra genç bir dörtlüyle dört saatte "Joshua Redman" adlı albümü yaptı, Grammy 'ye aday gösteri Idi. Daha önce kaydettiği" Wish"i ise (Charlie Haden, Billy Higgins ve Pat Metheny ilc) İ993'te piyasaya sundu. tki albüm de caz listelennde bir numaraya yükseldi. Herkes ona Sonny Rollins, Charlie Parker ve Dexter Gordon'unmi rasç ı sı gözüyle bakıyordu. Mıchael Brecker'e göre "dahi"ydi, Pat Metheny'ye göre, "son yirmi yılın en önemli genç müzisyeni". Branford Marsalis ise onu ilk dinlediği anı unutamıyordu. "Vây canına! Nereden çıktı bu?" demiş. 1992 ve 1993'te "Jazz Times" okuyucu anketinde "En İyi Genç Sanatçı" seçildi. 1994'te"RollingStone" ile "Down Beat"in eleştirmenler anketinde de "Yılın Caz Sanatçısı". Aynı yıl gene "Dovvn Beaf'in eleştirmenler anketinde "Bir Numaralı Tenor Saksofon (Daha Fazla Tanınması Gereken Yetenek)"unvanını aldı. Geçen aralıktaki Dovvn Beat okuyuculan anketi ise ona iki birincilik daha getirdi:"Wish"albümüyle "Yılın Albümü" ve "Yılın Caz Müzisyeni". Ama tenorsaksofondabirinciliği Joe Henderson'akaptırdı. Buyüzdendeonun biryıl önceki üç dalda birden ödül kazanma rekoruna erişemedi. Başka? Lincoln Center Jazz Orchestra ile çaldı, Clinton'la Beyaz Saray'da "jam" yaptı. Babasıyla "African Venus"i doldurdu. Sonra kendi kuşağından cazcılarla "Mood Swing"i yaptı. Yani "Tenor Saksofonun Veliaht Prensi", Açıkhava'da 750800 kişi gördü diye karalar bağlamaz. Aynı mckânda birkaç yıl önce 350 kişiye çalan McCoy Tyner (Grammy'li bir piyanist olarak geri döndüğündedolusalonlaraçalmıştı), bu acı tecrübenin lafı açılınca gülüp "Önemi yok" demişti, "bazen olur böyle şeyler". Joshua da yılda 250 konser arasında bir tanesi boş geçti diye hayata küsmez sanırım. Ama Kül kedisi hikâyeleri kulaktan kulağayayılır (cazcı, malum.dedikodusu geç gelir), konsere gidenlcr ne kadar iyi olduğunuanlatırda asıl gitmcyenler karalar bağlar diye endişe ediyorum. Salı akşamı şöyle bir Açıkhava'nın önünden geçseniz diyorum. Ola ki duyduğunuz sesler hoşunuza gider de içeri girersiniz. Hani, hiç de fena olmaz... ^ Joshua Redman caz dünyasının yeni ama kalıcı şöhretlerinden. Henüz 26 yaşında ve şaşılacak kadar başarılı. istanbuVda seyircisiz bir külkedisi SEVİN OKYAY kinci Uluslarası tstanbul Caz Festivali'nin tam ortasındayız. Açıkhava Tiyatrosu dolup taşıyor, insanlar bazı konserlere giremiyor. Çoğu konserin bileti daha festival başlamadan bitti çünkü. 2. Uluslararası tstanbul Caz Festivali bütün hızıyla sürüyor. Birkaç tanesi hariç, biletleri öncesinden tükenmiş bir festival bu. Hcle Jan Garbarek'inkiler bir buçuk günde bitti. John McLaughlin, Manhattan Transfer, Randy Cravvford, Fahir Atakoğlu, Aydın Esen, Azize Mustafa Zade, Oregon yok satan sanatçı ve gruplar arasında. Wynton Marsalisbirazağır gitse de gene sattı. Kronos Quartet de öyle. Tito Puente (o konserin asıl grubu, bizce ve galiba herkcsçe Irakere'ydi) hemen hemen dolu bir Açıkhava'yaçaldı. YoussouN'Dourbiraz daha zorlandı. Sonunda, hemen hemen bütün konscrlerin biletleri sattı. lki tanesi hariç: Joshua Redman ile Geri AllenRon CarterLenny White üçlüsü. Caz severim, yıllardır da izlerim. tstanbul'daki cazetkinliklerinin çoğunu izlcmişimdir. Daha tenha konserlerdi, daha sık aralıklarla yapılırlardı. lstanbulluların caz muhabbeti böyle doruklara varmamıştı henüz. Bu azimli (ve zevkli) izleme sayesinde iki sey öğrendim: Birincisi, bu şehirdc hakiki caz izleyicisinin sayısı 750800 civannda. fkincisi de beşbinlere varan say ılaroluşturabilen diğer r c > ırciler,ancakbildikleri,bizzat jitıledikleri insanlann konserlerine gidiyor ya da çok meşhur olanlara rağbet ediyor. Işte bunun için.eşsiz AllenCarterWhite üçlüsünü kaçıracaklar için üzülmekle yetindiğim halde Joshua Redman'ınmüşterisizliğine anlam veremiyorum. Ben bu yazıyı yazarken Redman daha bin bilet bile satamamıştı. Oysa genç saksçı, caz dünyasında resrnen bir Kül kedisi yükselişi yaşadı. Üstelık, plak şirketlerinin her yıl piyasaya "Yeni Wynton Marsalis" diye sürdüğü geçici şöhretlerin aksine kalıcı olacağı dabelli. Redman, üç yıl önce caz arenasına ansızın bir yıldız gibi çıktıktan sonra, inanılmayacak kadar olumlu eleştiriler aldı, ilgi gördü. Mart 1993'ten bu yana üç albüm çıkardı, bu albümler 350 bin civannda sattı. Çoğu caz müzisyeninin ömür boyu sattığının üstündc bir rakam. Gru^ buylayılda250 kadar konser veriyor. Bu da onun yaşındaki bir cazcı için (26 yaşında), şaşılacak birbaşan. Aynca, medyanın ilgisini de fazlasıyla üstüne çekmiş durumda. 1969yılının 1 Şubatı'ndaCalifornia'nın Berkeley kasabasında mclcz bir bebck olarak dünyaya geldi Joshua. Babası ünlü saksofoncu Dewey Redman*dı. Annesi Renee Shedroff, beyazbirdansçı. Dewey ve Reneeevlenmcdiklcri için, hatta hiçbirzaman birliktc yaşamadıkları için, Joshua bir Shcdroff olarak ve (annesi gcnellikle işsiz oldugu ıçın) daha çok devlet yardımıyla büyüdü. Ancak üniversite yaşmdayken babasıyla konserler vermeye başlayınca, "Neden soyadınız aynı değil" sorulanna cevap yetiştirmekten bezdi ve Redman soyadını kullanmayabaşladı. O sıralarda, yani 1970'li yıllarda, Berkeley, bilumum kültürlerin bir arada karıldığı birkazanı andınyordu. Renee de müziği tutku halindc seven bir kadındı. Joshua daha 2.5 yaşındayken annesinin onu götürdüğü konserlerdeki müzisyenlcn taklit ederek tencereler, kavanozlar ve sopalarla ritm yaratmaya başlamıştı. Çok da iyi birkulağı vardı. Babasının Berkeley'de verdiği her konsere de gidiyordu. Ama birmüzisyen olarak onun kendisi üstünde Charlie Parker ya da Dexter Gordon 'dan fazla bir etkisi olmadığını söylüyor. Hint vurmalı çalgılannı ve klamet çalmayı öğrendikten sonra, on yaşında saksofona mcrak sarmasında da onun bir rolü yok. Ama Dewey, yeni yetme oğlunun doldurup kendisinc verdiği bir bandı dinleyince hayretlere düşmüş. "Sonny Rollins çalıyor zannettim" diyor. "Inanamadım." Lisede ülkeninen iyi öğrenci gnıplanndan bin olan Berkeley Lisesi Caz Orkestrası'nda çalmış, ama babası gibi sıkıntı çekmemek için müzisyen olmamaya kararlıymış. Okulu, sınıf birincisi olarak bitirip Harvard'agitmiş. Hukukyadatıpokuma umuduyla. Ne varki.oradadacazorkestrasında çalmaya başlamış. Kendinden emin olmayan, çekingen bir çocukmuş. Hatta Joe Henderson konuk sanatçı olarak orkestrayla çaldığında, onunla birliktc çalmaya çekinmiş. Çok sonra, onunla ödül yanşına gireceğini nebilsin? Bu arada, saksçı Joshua Shedroff'un aslında Dewey Redman'ınoğluolduğu söylentisi de yayılmaya başlamış. Ve ilk önemli iş bağlantısını babasının yönettiği grupla yapmış. Harvard'ı bitirmiş Manhattan'ın ünlücazkulübü Village Vanguard'daki bu çalışma, onlann iki yıllık kayıt ve konser çalışmalannın da başlangıcı. Bu arada Harvard Sosyal Bilimlcr Fakültesini bitiımeyi de ihrnal etmemiş. Hatta Yale'in Hukuk l'akültesi'ncbilekabul edilmiş,amabiryılİ!ğınadondurmuş kaydını ve müzik yapmaya Brooklyn'e gitmiş. Bir yıl sonra da, ilk defa sık sık görüştüğü babasıyla birliktc "Choices" adlı albümc imza atmış. Tenorda Joshua, altoda Dewey. 1991 yılında, onu Joshua Redman olarak görüyonız artık. Dedik ya, hem sorulardan, hem de
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear