Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
Fotoğmf: GARBİS ÖZATAY çocuğunu sahiplencn, isim veren yardımseverler, birde cenazetöreni düzenlediler. Sally Ann'in annesi kimdi? öğrenilemedi. Belki baskıları kaldıramayan, belki de yoksulluğu annelikle bağdaştıramayan bir kadın... Aylin Uçar da bu günlere denk düşcn bir zamanda, Türkiye'de neredeyse bütün gazetelerin birinci sayfalannda, iki ya da üç sütuna yazdırdı öyküsünü. Kolej mezunu, üniversite öğrencisi, yirmi üç yaşındakı Aylin'in intiharı, babasının hangı partiden belediye başkan adayı olduğu öncelik kazanarak da olsa birinci sayfalık haberlere değer görüldü. Aylin'i diğer intihar olaylarından etkili kılan, yedi aylık hamile oluşu ve kendisi ölürken çocuğunun doğumuydu. Ailesi, aynı evi paylaştığı dostu, okul arkadaşlan, hatta sevgilisi, herkes, Aylin'in hamile olduğunu bilmediğini söyledi. Aylin neden hamile olduğunu gizledi, neden yasal süresinde kürtajı denemedi? Ve neden doğurmak yerine ölümii yeğledi? Bütün bu sorulann yanıtını beraberinde götürdü Aylin. "Bilmiyorduk" demelere karşın hamileliği anlaşılıp da hangi baskı ve tepkileri göğüslemeyi başaramadı? O da yanıtsız... Bir başka olay da Muğla'dan. KemalpaşaTorbalı arasındaki ormanhk alanda yedi aylık doğmuş bir bebek bulundu. Yapılan araştırmalarda bebeği Köyceğız'e bağlı Dalyan'da onaltı yaşındaki D.'nin doğurduğu saptandı. Bebeği ormana bırakanlar, D'nın babası Mustafa ile annesi Bahtınur Pirinç'ti. Pirinçler, Izmir'de özel bir hastanede doğum yaptırdıkları kızlan D.'nin, Çocuk Hastanesi'nde kuvöze konulması için kendilerinc teslim edilen yedi aylık çocuğuna böyle bir sonu uygun görmüşlerdi. rak gebelikten korunmanın öğretilmesini öngörürken okullara hala cinselliğe ilişkin dersler konulmaması ise politikacılann namus kavramıyla "oy dansf'nın sonucu. Evlilik durumunda eşin iznini şart koşan kürtaj yasası, on sekiz yaşından küçükler için kendisinin yanısıra velisinin onayını öngörüyor. On sekiz yaşın üzeri, yani reşit olanlar ise devlete ait bütün sağlık kurumlarında ücretsiz kürtaj olma şansına sahip. Ancak burada da, uygulamada yasayla çelişkiyi gözlemek mümkün. lştebirörnek: Otuz yaşında, bir şirkette sigortalı olarak çalışan Berna U., hamile olduğunu anladığında Göztepe SSK Hastanesi, Aile Planlaması Bölümü'ne başvuruyor. Kendisine kürtaj için gün verilirken bir de form uzatılıyor. Formu dolduran Bema'dan bir de kürtajın sorumluluğunu taşıyacak "şahit" bulması isteniyor. Bu kişinin ise bir yakını, ailesinden biri olması şartı aranıyor. Berna U., yaşını yineleyerek bu şarta karşı çıkıyor. Üstelemesi üzerine görevli doktordan şu yanıtı alıyor: "Biz, annesiyim, ablasıyım deyip de formu imzalayanlara kimlik kontrolü yapmıyoruz. Gerisi size kalmış artık..." Bu öneriyi de geri çeviriyor Berna, "Bu ikiyüzlülüğe ortak olmak istemiyorum" diyor. Istanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ceza Hukuku Anabilim Dalı öğretim Üyesi Prof. Dr. Erdener Yurtcan, bu uygulamaya karşı çıkıyor. Reşit birisinin sadece kendi onayıyla kürtaj olabileceğini anımsatan Prof. Yurtcan, uygulamanın yasayla bağdaşmadığını söylüyor. Evlenmeden doğurmakmı 7 Hafayadaölüııı Hamileliğini ölümle sonuçlandırmayı seçen Aylin'e ve yaşadıklanna yaşıtlan nasıl bakıyor? Gül Doğay, Istanbul Üniversitesi'ne bağlı fakültelerde okuyan öğrencilerle görüştü. Bu görüşmeler, üniversite öğrencisi kadınlann korunma yöntemlerıne ilişkin bilgisizliklerini, ikili ilişkilerdeki tutumlannda evliliği "mutlak son" olarak yeğlediklerini gösterdi. Tarih Bölümü üçüncü sınıf öğrencisi Fatma, tutucu bir çevredeyse dayanabileceği tek yer olarak ailesini görüyor. Ancak namusunu herşeyden daha çok önemseyen babasını düşündüğünde yanıtı, "lntihar ederdim" oluyor, "En azından ailemin bana karşı hissettiklerini ve davranışlarını görmemif olurdum. n l Ymyagörekürtaj serbestama... Bütün bu örnekler hâlâ kadının kendi yaşamına sahip çıkma hakkını di Kmrm lediğince kullanamadığını, bundan da önemlisi bedeni ve cinselliği hakkında yeterince bilgi sahibi olmadığını gösteriyor. lngiltere örnekleri de sorunun sadece "Namusu için elini kana bulayanlann kahramanlaştınldığı" Türkiye'de yaşanmadığının kanıtı. Ama yine de evlilik dışı ilişkilere "ahlaksızlık" yaftasının yapıştırıldığı Türkiye'de bu ilişkilerden doğan çocuklara bakış açısı özellik taşıyor. Bu özelliği yaratan ise bekârete veriien önem. C U M H U R İ Y E T DERGİ 2 7 M A R T doyuyor. Basını sokaoak bir kurum da bubnuş. T«fc »kslgl namusun gvrialnd* bırakılan Mvgl. Evlendiği gece bakire çıkmadığı için babaevine gönderilen, hatta öldürülen kadınöyküleri hala yakınımızda. Buda kadının kendi isteği ile ya da zorla girdiği ilişkiyi gizlemesine, bu ilişki hamilelikle sonuçlanmışsa intihar etmesine, öldürülmesine, kendi çocuğunu öldürmesine ya da çocuğunu terketmesine yolaçıyor. Çocuğun öldürülmesi ya da terki ise kadına yaşamı boyunca taşıyacağı "kati lim" suçlamasını yüklüyor. Ancak Aylin'in intihan ve D.'nin çocuğunun sokağa terkedilmesi kürtajın serbest bırakıldığı 1983'ten bu yana Türkiye'de yasayla birlikte asıl amaçlananın yerine getirilmediğini de anlatıyor. 24 Mayıs 1983'te çıkanlan Nüfus Planlaması Hakkında Yasa'nın ikinci maddesi aslolanın gebeliğin önlenmesi olduğunu vurguluyor. Yasa, bu görüşten yola çıka 1 9 9 4S A Y I 4 1 1 18