27 Kasım 2024 Çarşamba Türkçe Subscribe Login

Catalog

BASKENT M Ü Ş E R R E F GÜNLERİ H E K İ M O Ö L U Dağı, etekleri uygarlıklarla dolu. Sonra Mehmet Aksoy'u düşünüyorum. Başkentimizi güzelleştirecek yapıtını görmek için sabırsızlanıyorum. Görmeden ölmekten korkuyorum nerdeyse. Başkan Karayalçın'ın acele etmesi gerekiyor! Güzel bir heykel bana mesleksel bir özlem de duyurur kimi zaman. Habercilikte de heykeli özlerim, resim değil heykel gibi habçrler oluşlurarak olaylan tüm boyutlanyla yansıtabilsek diye düşünürüm. Kimi zaman rastgele resimler çekiyoruz galiba! ODTÜ'lü fizikçiler, matematikçiler güzel sergileri hiç kaçırmıyorlar. Onlarla Feza Gürsey'den sözettik. O gün gazetedeki köşcmde yayımlanan yazımdan duygulanmışlar. Feza Gürsey'den anektodlaı anlattılar bana. Metin Durgut'u, Şinasi Ellialtıoğlu'nu dinlerken hoca ve öğrenci ilişkilerinin güzel bo Mayruk ve Yunus'un çizgileri odanın egemenliği yadsınamaz. Olaylar, gerilimler, depremler, teröristler, ama modanın rüzgân esiyor. Cumhuriyet okurları, Necla Seyhun'un arka sayfaya dönmcsini kutluyor. Vakko'dan sonra Yıldırım Mayruk'un dcfilesini de başta Cumhurbaşkanı'nın eşi Semra özal, kadın crkek birçok başkentli ilgiyle seyrediyor. Çankaya Kültür Vakfı modayı da bir kültür olayı diye düşünüyor sanırım. Yanlış değil, modanın yaratıcı gücü yadsınabilir mi? Yıldınm Mayruk'un dcfilesini de bir sanat olayı gibi seyretti başkentliler. Biraz da hayalgücüyle. Incecik çizgiler, upu/un bacaklar hayal ederck. Benim hayalimde de lstanbullu dostlanm canlandı. Mankenleri değil onlan seyrettim podyumda! Modada nostaljik esintiler var. Jpekler, vualler ve tüller içinde uçan kadınlar, yakalannda, eteklerinde, şapkalannda güller. Girişte de gül goncalanyla selamlandı konuklar. Defile sona crerkcn o güller podyuma uçtu, havada gül kokusu, gönlümüzde uçan güllerin solmamasını dileyerck aynldık salondan. Dış >aloııda güzel bir sergi var. Ozan Sağdıç'ın imzasını taşıyor. Cumhuriyetin zerafetini belirtcn eski fotoğraflardan oluşuyor. Cumhuriyetimizi kuranlann özlediği zarifliği belirten fotoğraflar. Atatürk, Dışişleri Bakanı Tcvfik Rüştü Aras, kızı Emel, damadı Fatin Rüştü /orlu, bir nişan, bir düğün havası. Sanınm Sevin (Zorlu) özden'in albümünden. O da defilede, maviler içinde çok hoş. Uludağ'da uzun bir tatilin izleri var gözlerinde ve gülüşünde. Babasına btnziyor giderek. Fatin Rüştü Zorlu çok yakışıklı bir damat Tcvfik Rüştü Aras'ın yanmda. O fotoğraflan seyrederken cumhuriyetimizin zarif kadınlannı anımsıyoruın. Mevhibe Inönü'yü, Vesile Kılıç'ı, Saliha Ünaydın'ı, Naimc Pamir'ı (o zaman Maraş mılletvekili Mithat Alam'ın eşi, şapkayı ilk giyen kadınlardan biri), anncciğimi düşünüyorum, Göztepeli komşulanmızı. Annemin çok elbisesi yoktu, ama giyiminc çok özenirdi. Tepeden tırnağa bir şıklık, şapkası, eldivenleri, küpeleri, kıvırcık topuzunu tutturan firketclerine değin herşey uyum içinde. Yıldırım Mayruk'un geniş kenarlı, çiçekli şapkalan da şıklığın vazgeçilnıez bir parçasını vurgular gibi. Semra Özal ilgiyle seyretti o şapkalan ve sergideki fotoğraflan. Yakında onu da geniş kenarlı bir şapkayla görür müyüz acaba? ABD dönüşü uçaktan şapkalı iner belki. M Başka bir fotoğrafta Galibe ve Fethi Okyar var. Atatürk'ün yakın desteklerinden, Galibe Okyar da cumhuriyetimi/in zarifliğini oluşturan kadınlardan biri. Kızı Nermin Okyar da başkentin en hoş kadınlanndan biri !940'lı yıllarda. Şimdi de gclini Aydan Okyar sürdürüyor zarifliğini. Urart'ta Yunus Tonkuş'un heykel sergisinde gördüm geçen gün, büyük coşkuyla seyrediyordu heykelleri. Llrart'ın 10. kuruluş yılını böyle bir sergiyle kutlamak güzel bir olay. Bu sanatçının önceki sergisini göremedim ben, ama Fatoş özcan'ın evindeki hey landa, bir tepede güzel bir heykel o kentte yaşayanların bir parçası olur giderek. Yunus Tonkuş Michelangelo'nun köyünde altı ay yaşıyor. Büyük ustanın yapıtlannı görünce heykelden vazgeçmeyi düşünüyor. Vazgeçmeyi değil çalışmayı yeğliyor sonra. Stuttgart Sanat Akademisi'nde öğretim üyeliği var, şimdi yalnız heykelle uğraş,ıyor. Konuşurken ben de Floransa'ya gidişimi, Michelangelo ile ilk karşılaşmamı anımsadım. Heykel sevgim Floransa'da başladı sanınm. Çok sevdiğim bir sanat dalı. MU««rr«f . . . . 1, ayan llhan Koman va «şlyl* Mrllkt* Stockholm'd* bir g*mi «vlnd* kele sevgiyle bakanm her zaman. Urart'taki sergide o heykeli yaratan elleri de tanıdım, mermerden ve bronzdan sözettik uzun uzun. Güzel bir kadın' gibi uzanıp yatıvcrcn kontrbaslardan ve de müzikten. Çello dinleyerek çahşıyor Yunus Tonkuş! O heykcllerden kimini başkent alanianna yerleştirdim hayalimde. Murat Karayalçın'ın kulakları çınladı mı acaba? Başkente güzel heykeller dikmeye büyük özen gösteriyor. Güzel bir heykel bir kente başka bir boyut katar kuşkusuz. Bir parkta, bir a Yaratıcı gücün boyutlannı güzel yansıtıyor. Stockholm'de bir gemi evde rahmetli tlhan Koman ile konuşmalanmız çınlıyor kulağımda, Papa'nın en güzel büstünü yapan Minc Sunar ile Roma'da karşılaşmamızı hatırlıyorum. Papa yazlık sarayında Mine Sunar'ı yücelten sözleriyle hepimizi sevindirmiş, büyükclçi Hamit Batu, Vatikan elçimiz Sulhi Diçlioğlu ve eşleriyle o sevinci nasıl coşkuyla paylaşmıştık. Derken Meriç Hızal'm bir yapıtını bana sunmasının sevinciyle çarpıyor kalbim. O yapıt Ida yutlannı hissettim. İyi bir öğretim üyesi de bir sanatçı aslında. Bir insan yaratıyor etten, kemikten, beyinden, kalpten bir güzel heykel. Fizikte "kara delikler" diye bir teori var. İlk kez Urart'ta duydum! Metin Durgut'un ABD'de çok karamsar bir döneminde Feza Gürsey bu teoriyi anlatırken şöyle diyor bir gün: Kara delikler o kadar da kara değil! Kuşkusuz bilimsel bir görüş, aynı zamanda duygusallığı, karamsar bir öğrenciye ışıklı uyan değil mi? < DERBİ 2 6 NİSAN 1992 SAYI 3 1 9 10 C U M H U R İ Y E T
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear