Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
Kutlamaya değer 14 Maıflara doğru ndrt Soubiran birFransız doktoru ve yazarı. "Doktorlar" adındaki kitabını tıp öğrencisi olduğum sırada okumuştum. Kendi hayatını, eğitim yıllarını, çevresinı anlatıyordu. Aklımda kalan, "Doktorluğun insanı bir hastalık, bir tutku gibi sardığı, insanın neredejse başka bir şey yapamaz dıırııma geldigiydi." Ben de doktorluğu tam böyle duyumsuyordum. Kitabı çok sevmiştim. Mesleğinı seven birdoktor, tanımadığı birinı bile "profesyonel bir alışkanlıkla" görur: "Şu solukyüzlu genç kadın anemik olmahdır. Yanında oturan annesı (mı acaba?) yaşlıca kadının kambuı duruşu belkı de romatoit artrit sekelidır. Onun yanındakı şişman, kırmızı yuzlu erkeğin tansıyonu yuksek olabilir." Mesleğini seven bırisi için doktorluk, bir yaşama biçımıdir. Sonraları, bu kuralın butun mesleğinı sevenler için doğru olduğunu gördum. Toplumdaki pek çok insanın, "Ben de doktor olmak istemiştim," dediğinı duymuşumdur. Başka meslekleri seçmiş başarılar kazanmış nıce insanın içinde "doktor olmak" özlemi kalmıştır. Doktorluk neden bu denli çekıci gelmiştir, bilmıyorum. insanın gizlerinı bilme olanağı mı insanların hayatıyla ılgili kararlar verme gucü mu büsbutun başka nedenler mi bilmıyorum. Buna karşın, pek çok doktor da mesleğınden yakınır: Günün her saatinde çalışmak zorunda kalmaktadırlar, Yazgan'ın labirent yolculukları BİLİM TEKNİK dergısının tıryakılerı, Yankı Yazgan ımzalı yazıları kaçırmazlar Bılımsel gerçekler dunyasında keyıflı bir arkadaşla gezınmek özel btr luks sayılmah Yankı Yazgan bıze bu luksu sağlıyor Bılım dunyasının şıfrelı dılinı herkesin anlayacağı gundelık dıle çevırmek ustelık bunu yaparken okuyana özel bir btçern tadı vermek Bu güçlükler aşılmadan "bılimın külturu" doğmuyor Oysa bugun, her zamandan daha çok bılimın kulturleşmesı geroklı Insanların yenı ufuklara açılması ıçın yenı kultur alanları zorunlu oluyor Bılımı ozel şatosundan ındırıp toplumun gezıntı alanlarına getırmek son derece önemli bir görev Belkı de bılımsanat, bılımkultur, bılımpolıtıka ışbırlığı daha guvenlı yarınların kılıdını açacak özel anahtarlardır Yankı Yazgan'ın kitabını elınıze alınca bırakmanız kolay değıl Akıcı bir dılle, en çetrefil konuların kendıne özgu şakacıalaycımeraklıeleştırelcokyönlu bakışaçılarıyla anlatılması, kendıne özgu bir keyıf yaratıyor Yazılanlar salt bılimın aktarımı değıl Bılımsel verılerın yorumu, duşuncelerın açılımı, rıtmık gerıye dönuşlerle zengınleştırıliyor. Yazarın kendıne dönuk mızahını da yer yer yakalıyorsunuz (Kendısıyle dalga geçebılen adamın ıç barışını sezmek de olası) Karşınızda sadece bir doktor, bir psıkıatr yok, aynı zamanda duşunen, duyan, ırdeleyen, eleştiren bir bılım insanı, bir yazar var Bunu anlıyorsunuz Bir eleştırı Kıtabın adını sevmedım Labirent dönup dolaşılan, çıkış kapısı bulunmayan dehlızlerdır Bu kıtap insanı pek çok yenı kapıya çıkarıyor Sanırım yazar fazla alçakgonullu davranmış Yankı Yazgan'ı okuyalım O da yazmayı sürdursun Kutluyorum. A geceleri gundüzleri yoktur, yapılan iş her keresinde yüz güldürmez, dertlerini kimseye anlatmazlar... Bunlar surer gider. Bir zamanların pek istenen mesleği doktorluktu. O gunler çok geride kaldı. Bugünün gençleri, ilk meslek sıralarını "bilgisayar muhendisliği, endüstri muhendisliği, işletmecilik" gibi yeni mesleklere veriyorlar. Doktorluk bıraz geleneksel meslek ler arasına girdi. Aslında gelenekseldir de eskı uygarhklardan ben vardır. Ama hiç unutulmaması gereken, doktorluğun bir insanla iletışim mesleği olduğudur. Bilgisayar çağına gırsek de her şey mekanıkleşse de doktorlar insanla yuz yüze gelerek çalışacaklardır. Onun için de doktorluk mesleğıne gıreceklere yapılması gereken ılk test "ınsan sevgısı" olmahdır. "tnsan sevgisi" dalında yüksek puan almayan adayların, diğer puanları çok önem taşımamalıdır. Geri kalan her şeyin, bilgi eksiklığınin, deneyim eksiklığınin tamamlanabileceğını düşünüyorum. Ama "insan sevgisi" eksikse nasıl tamamlanır ki? Doktorluğa "kazancı yüksek" dıye heves edenlere söylemek zorundayım, hiç heveslenmesinler. Yuksek kazanç doktor luktan değıl, tüccarlıktan sağlanır. Tuccar terzi gıbı tüccar doktor olmayı amaçlıyorlarsa bunun da yanlış olduğunu söylemek zorundayım. Eninde sonunda ikisinden birini seçmek zorunda kalacaklardır. Doktorluk geçindirir, ama çok para kazandırmaz. Çok para kazanmak isteyenler alıp satmak için neden insan sağlığını seçsinler ki? Bu ülkede alınıp satılacak onca şey varken... Her doktor mesleğe ıdealist olarak başlarmış sonra da çaresı/ koşullara uyarmış. Böyle olunca da ıdealler yerini para kazanmaya bırakırmış Para kazanmak zorunda olmayan insan var mı? Doktor da para kazanmak zorunda. önemli olan toplumda yaşayan sıstemın kime yardımcı olduğudur. Bugunku ekonomık sistemımiz "insana hizmet eden doktora" mı "parası olana hizmet eden doktora" mı yardımcı oluyor? Eninde sonunda herkesin davranışını belirleyen sistem değil mi? Gene de sısteme karşı çıkan doktorların var olduğunu bılmek insanın içini rahatlatıyor. Belki de özlediğimız geleceği kuracak olanlar, sisteme uyarak rahat etmeyi düşunenler değil de sisteme karşı çıkarak rahatsız olmayı göze alanlar olacak... Bu da 14 Mart'ı kutlamaya değmez mı?« SfiGLIK ve GÜZELLİK REHBERİ PROKTOLOGIE ÇANAJANS 151 00 44 HEMOROİDFİSTÜL BOYASIZ, ZARARSIZ MİKROPSUZ VARİSLERİN INFAROT, İĞNE İLE TEDAVİSİ Op. Dr. Hayati F. KOCAL Bankalarla antaşma vardır Rumeli Cd. Ogan Ap. No. 16/2 Nlşantaşı TUBA EezaMlMd* Martotlngd* FAX: 151 41 55 ITHAKA Psikolojik Sslmampak Cad No 54 Tel 341 46 22 ÜSKÛOARylST teşhis ve tedavi klînİğİ Danifmanhk Merkezi Çocuk. Yetifkln, Aile ruh sağlığı İçin pslkanalitik blreys&l ve grup teraplleri HerÇrş' 11001300 ücretslz. randevusuz blreysel danışmanlık R a n d o v u İçin: 141 3 9 0 3 Abıdeı HOrnyet Cd Ortaklar Apl. 102104 ŞİŞLİİST AYAK TÖRPÜSÜ SERTIEŞMİŞ DERLERİ SİLER UZMAN DOKTORLAR • • • • Röntgen < • Sünnet Ultrason < • Kontakt Lens Laboratuvar ı • Doğum Kontrolü Diş Bitkiözlü şekerleri Konuklannıza ikram edebılir, yavrularımza korkmadan verebilirsiniz. ECZANELERDE MARKETİNİZDE Teî:141 35 89 1320120 584 16 16 IST. 2 4 SAAT HİZMET CUMHURİYET DERtl 10 M A R T 1991 SAYI 211