27 Kasım 2024 Çarşamba Türkçe Subscribe Login

Catalog

D OĞADA YAŞAM Haldun Aydıngün R ASGELE Raif Ertem Bir dağcı, 'evrensel'i kucaklar S ema telefonda Avusturya'da küçük bir zirveye çıktıklarını anlatıyordu. Hafta sonunda Münih'ten hareket ederek Bavyera Alpleri'ne gitmişler, dağ patikalarından Avusturya'ya geçip cumartesi gecesi bir dağ evinde yattıktan sonra pazar günü zirveye ulaşmışlardı. 1983 yılı ağustosunda oluyordu bu olay. Eşim Sema öğrenci değişim programıyla üç ayhğına gittiği Almanya'da ilk ayı dolmadan, bir dağcı grup ayarlayıp gezilere katılmaya başlamıştı bile. Yaptığı etkinlik dağcılık açısından müthiş bir önem içermese bile, 21 yaşında "kara kafalı" bir Türk kızının, ilk kez çıktığı yurtdışında, hem de Almanya'nın Münih'inde, hepsi Almanlardan oluşan insanlarla kaynaşması bence bir başarıydı. Ve dağcı olmak bunu büyük ölçüde sağlamıştı. Pek çoğumuz dağcı olduktan sonra kendilerini dünya çapındaki, çok büyük, çok geniş bir kulübün üyesi gibi hissetmeye başladı. Doğaya gitmek, dağların ortaya koyduğu özel sorunlarla boğuşmak, dünyanın her yeDoğa Sporları ve Kamp Malzemeleri Bdkarlar'da Toros gezisı: Doğaya gitmek, dağların ortaya koyduğu özel sorunlarla boğuşmak, dünyanın her yerınden dağcılar arasında bir duygu ve bırıkım bırlığı yaratır rinden bazı insanlarla aramızda duygu ve birikim birliği yaratmıştı. Artık Amerikalı ya da Japon bir dağcıyla, evdeki kapı komşumdan çok daha fazla ortak konuyu paylaşıyordum. Elbette bu tür yakınlasmalara izin verecek tek konu dağcılık olamazdı. Her türlü hobinin ya da özel uğraşın peşinde koşanlar tüm dünyada benzer duyguları paylaşıyorlardı. lki filatelistin ya da iki klasik müzik yorumcusunun her zaman konuşacak pek çok konuları oluyordu, hem de yaş, ırk, dil, din, cinsiyet farkı gözetmeden. Zaman içinde ben bu yakınlaşmaların, en çok dağcılar arasında yaşananlarına şahit oldum ve gördüklerimden büyük bir mutluluk duydum. Sema çalıştığı araştırma laboratuvarındaki insanlara, "Aranızda dagcı var mı" diye sormuştu. Alpler'in hemen dibindeki Münih 1 te bu soruya olumlu yanıt alma şansı çok yüksekti... Dağcı olmak, pek çok durumda, gerçekten de evrensel bir kulübün üyesi olmayı sağlıyordu. Böyle bir kulüp üyeliği de bizim bir Türk olarak sıkıntısını çektiğimiz "dışlama", bir türlü Batılı sayılamanıa sorunlarını tamamen ortadan kaldırabiliyordu. Belki de gerçek bir Batılı ya da çağdaş insan olmak için hobiler çok gerekiyordu. tşin bütün anahtarı onlarda olabiliyordu. Sema'nınkine çok benzeyen bir öyküyü sevgili dağ arkadasım Iskender Erbil'den de dinlemiştim. Avusturya'da yaptığı bir staj sırasında hemen bir dağcılık külübüne girivermisti. Hiç Almanca bilmediği için arada önemli bir dil sorunu olmasına karşın o insanlarla çok yakın dostluklar kuruvermisti. Bunun yanında, yurtdışında okumaya ya da dil öğrenmeye giden onlarca tanıdığım ancak kendileri gibi orada yabancı olan ya da toplumun biraz marjinal sayacağı kişileriyle beraber olabiltnişlerdi. Batı'da dışarıdan gelip yerel halkla yakın dostluklar kurmak normal koşullarda olağanüstü zor, hatta özel bir merakınız, konunuz yoksa imkânsız olabiliyordu. Çevremdeki dağcı arkadaşlardan önemli bir bölümü okumak ya da çalışmak için yurtdışına çıktılar. Çoğunun yaptığı ilk hareket en yakından dağcıbk kulübünün kapısını çalmak oldu. Hepsi de reddedilmeden, cuına akşamları publardaki loplantılara, hafta sonu gezilere davet edildiler. Kısa sürede katıldıkları kulüplerin birer üyesi oluverdiler. Bunu sağlamak için aslanlar gibi dağcı olmak gerekmiyordu, sadece doğasever ve bu işleri biraz olsun yapmış olmak, işin ruhuna biraz vakıf olmak yetiyordu. Dağcılığın sağladığı bu evrensellik önceleri çok şaşırtıcı bir duygu olarak geldi, sonraları ise bazen bir 'zebella' gibi üzerimize çöküveren DoğuBatı çelişkisini ya da dışlanmışlığı bir adımda atlayıvermenin keyfıni hissetmeye başladım. Ne olursa olsun, sadece sert ve mertlikle çağdaş olmanın olanağı yoktu, kesinlikle yanına bir şeyler daha eklemek gerekiyordu. Dağcılık da bunu çok güzel sağlıyordu. D Sayın Gürdere ne istiyor? nlann 5 milyon milisi varsa, bizim de 4 milyon 100 bin ruhsallı avcımız var. Her hafla egillm yapıyorlar. Havada uçan kuşu vururlar" sözleriyle av dünyasına girmişti Sayın Metin Gürdere Irak enformasyon bakanına yanıt verirken. Şimdi de Kara Avcılıgı Yasası'na koyduğu ek 3. maddeyle. Ek 3. madde 2 yıl avı türnden yasaklıyor. Küllen muzur, katlen vacip hayvanlar dışında... lki haberi okuyunca aklıma garip düşünceler takıldı. Acaba Sayın Gürdere, avcıları av sahalarından çekerek savaş alanlarına nıı sürtnek istiyor? Hazırlığım mı yapıyor? Yemen çölleri gö/.lıküyor... Aklıma bu şakayı yapmak düştü. Bağışla Gürdere. Kara Avcılığı Yasası yıllardır komisyonlarda bekliyordu. 1937 yılında çıkan eski yasa, günün koşulları içinde eskimişli. Yanıl vermiyordu. Yeni yasanın çıkmasını biz de istiyorduk. Savaşını veriyorduk. Adalel Komisyonu'ndan çıkan tasarı biz Ieri şaşırtlı. Avcıların sabırsızlıkla bekledıği örgütlenme biçimi tasandan çıkanlmı^. Avcılık fonuna yatınlacak paralar milli parklar fonuna aktarılmı;. Bunlar yetmiyormuş gibi avcılık da 2 yıl yasaklanıyor! Bu olgu avcılar kadar bu sahadaki birçok kuruluşları da etkiliyor Başta MKE olmak uzere, Huftulu, Üzümliı gibi kooperatiflerle Düzce, Izmir ve diğer yerlerde kurulu av sanayiini. Buralarda çalışan işçileri. Binleıce av bayilerini. Sanayisını, çalışamnı, ticarelini yapanını. Hatta turizmini. Bu olgulan gö/.e alan Makina Kimya bndUstrisi Kurumu yönelıcılcri, bu grupların temsilcileriyle bir söyleşı ha/ırladı. Sayın Metın Gurdere de çağrılıyılı. Geldi. Her kesıın görüşlerini belirtti. Ortaya dökülen tablo gerçekten üzücüydü. 5060 bın ki^ı ışsiz kalıyordu. 2S0 milyar iktısadi kayıp. BUtUn bu kayıpları göze alalım. Acaba doğal canlılann yaşamasına, çoğalmasına olanak var mıydı? O da yoktu! Tarım ve Köyişleri Bakanlığı Avcılık Uairesi Başkanı Sayın Sabit Tarhan'ın açıkça belirttiği gıbı: "Dojjal canlılann "oVO'ıııı lanm, sanayi ve kurululan sulak alanlar oluşluruyor. Geri kalan %10 içinde avcılann avladıklan!" Yine aşırı avlanmanın da kııral dışı avlananlar tarafından yapıldığı ortaya kondu. Oenetim kuruluşları olmadığından yasa dışı avlananların önlenemeyeceği... Hatta çoğalacağı! Sayın Gurdere'ye soruldu: "Av yasagını koyduğunuz zaman, tanm ve sanayiin kırımını da önleyebilecek misiniz?" Yanıt "önleyemeyiz, onlemcye çalışıru." "Yelerli denetimi yapabilecek misiniz?" Avcılann sagduyusuna bınıkıyoruz..." Karar sizin... Ankara'dan düııdum. Haberleri dinliyorurıı. BUtçe müzakerelerini veriyor. Bakan açıklamalarında: Bilmem kaç milyon dolar av turuzminden gelir bcklendiğini belirtiyor... Haydaaa! Bazı türlerin yasaklanması yararlı olur. Tümden yasaklama zarar getirir. Görüşünde tek başına kalan Sayın Gürdere, kendi deyişiyle "ikna" olmuştur. Yalmzca kendi düşüncelerinin doğruluğu ınancına saplanmaz... Dere dere Gürdere! GürUl gurül akar dere! Rasgele!... D YolaçPasajı, Kızıltoprak, 346 74 15 PAMUKKALE DASPORT YAYLALARDA YÜRÜYÜŞ KULA EVLERİBULDAN DASCIUKDOĞA SPORLARI ATLAR ÜLKEŞİ'NDE İŞTANBULA KAMP MALZEMELERİ Doülrmonözü. Kantuzla, Hlrapolls. Afrodlsiaj. DORT MEVSİM 3 Ş VE ATIA YURÜYÜŞ Sonolan. Karfolkoyo Yı ' ' Trovertentef, Beyazsu. :ayaYaylalan Veraltı Şerılrieri. Güvorclnllk. ithalatlmalatToptan ve YENİ BİR KAPI Kırmızı su. Kula Evterl. Çavujln. Ihloro Vodlleri Perakende Satıs (ErdekBandırma) Bu|dandokumalarL Dağcılık teknk o^«m çdışmdan Yürüyüs Turtan Kon+Ulasım+reh 7 Aralık9 Aralık 175X00 T.P. Kon+Ulasırn+reh Mehmet YUREĞİLLİ . Kon+Ulasım+reh 245.000 nak+Ulasjm+Reh. W: 151 520405 230.000 TUR PROGRAMLARINI İSTEYİNİZ 175X100 Tel: (1) 151 98 64 TAMZARA TURİZM A Pazar günleri de açığız. YAKAMOZ TURİZMTel: (1)33744 04 (261) 13750 KAPIDAĞ YARIMADASI KAPADOKYA DOĞADA TURLARI 27
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear