23 Kasım 2024 Cumartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Istanbul'un davulcu göçerleri Yerli davulcuların "Koca İstanbul'a yetmediğini" söyleyen 'Ceyhanlı Nazmi', onların 'sınırlarına' girmeden kendi ekmek paralarını çıkardıklarını, Kurban Bayramı sonrasına kadar, Adana'dan ve Antakya'dan 'ithal' davulcular için Istanbul'un bereketli olduğunu anlatıyor. Cem Hamuloğlu dirnekapı surlannın dibindeki çadırlarına bakarak, "Çingeneler" yargısı ç^bucak verilebilirdi. Zaten, yanık tenlı ve düşünceli erkekler ile çevreyi saran kızlı erkekli sayısız çocuk da bu yargıyı doğrular nitelikteydi. Çadırlarının döküntülüğü ıle giyimlerinin sefaleti ise "Durumlannın hiç de iyi olmadığının" göstergesiydi. Ama bu görüntülere aldanmamak gerekiyordu. Çünku bu insanlur istanbul'a çok özel bir iş için gelmişti. Edirnekapı ttrneğı bu tür geçici yerleşimlere, son aylarda Haramidere'den 'Ankara AsfaHı'na dek, Istanbul'un değişik yerlerinde rastlanabiliyoıdu. Ve dikkatli bir göz, bu konuklann "Ramazan"la bırlikte istanbul'a geldiklerinin ayrımına hemen varabilirdi. Çünkü hcr yıl olduğu gibı bu yıl da 6 milyonluk lstanbul, Güneyden "Kamazan davulcusu" ithal etmişti. 20. yüzyılın son çeyreğinde, Ramazan geceleri "sahur"a kalkabilmck için davulcuya pek iş düşmemesine karşın, İstanbul'da "Eski Ramazanlar"dan günümüze kalan tek gelenek belki de bu davulculardı. Ama artık "Davullar"; "Besmeleyle çıktım yola Selam verdim sağa sola A benım devletlı beyim Vaktı şerıf hayır ola Dambır dudan dan. dambır dadan üamhır dadan dan, dambır da dan..." benzerı manılerle ınsanları "sahur"a kaldırmıyorlardı. Zaten çağın gereğı kentin artan gUrüItüsüyle birıikte İstanbulluların bir davul sesiyle uyanacak duyarlılığı da kalmamıştı. Çalar saatler yine kuruluyordu. Ama her Ramazan, davulcuların yeteneklerine göre tutturdukları ritmlerinden de vazgeçilemiyordu. İşte Bostancı'dan Falih'e, Nişantaşı'ndan Alibeyköy'e dek, Istanbul'un değişik semtlerinde Ramazan boyunca davul çalan ve Bayram'da kapı kapı dolaşarak, hi netlerinin karşılığını, "Gönulden ne koparsa" alan bu insanlar, Türkiye'nin bir ucundan İstanbul'a her yıl bu ış için geliyorlardı. 1952 Ceyhan doğumlu Nazmi Uzda, bu davulculardan yalnızca birisiydi. İstanbul'un ise hiç de yabancısı sayılmazdı. Çünkü 30 yıldır her Ramazan babasıyla birlikte tstanbul'a gelmişti. "Adana Ceyhan'dan geliyorum. Meslegim davulculuk..." diyor ve ekliyordu: "Her sene Ceyhan'dan çoluk çocuk tnenle, otobiisle tstanbul'a geliriz. Belediyeciler koyarsa Kurban Bayramı'na kadar kalmak istiyoruz. Çunku duğunlerde, pikniklerde de bize iş v'kıyor..." 'Ceyhanlı Nazmi' örneğı, yüzlerce insanın her Ramazan İstanbul'a taşınması akla, "İstanbul'da davul çalacak adam yok mu?" sorusunu getiriyordu. Bu soruya Ceyhanlı Nazmi'nin yanıtı, "Var; ama çok az, koca İstanbul'a yetmez. Yerli davulcular bize çok bozuluyorlar. Bazen yumruklu, bıçaklı kavgalar da çıkıyor. Giiya onların sınırlarına giriyormuşuz. Ama biz sokaklarımızı İstanbul'a gelmeden once planlarız. Mesela ben, bu sene, Fatih'in 'Çarşamba Pazarı' mahallesindc çaldım," oluyordu. "Bir ay boyunca kazancınız neoldu?" sorusuna önce, "Eh bir şeyler kazandık işte," dıye kaçamak bir yanıt veren Ceyhanlı Nazmi, hemen yakınmaya başlıyordu: "15 çocugum var. 4'ü erkek geriye kalanı kız. Allah verdi lşte, ne yapsak kâr etmedi. Devlet Baba yardım etsin... İmdat..." 36 yaşındaki "Ramazan Davulcusu" Ceyhanlı Nazmi'ye 15 çocuk babası olmayı nasıl basardıgını sorduğumuzda ise, yanıtı çok açıktı: "Benim3 aileın 'ar abl..." Evet, Nazmi'nin "3 ailesi", yani 3 karısı vardı. Ama bir "ailesi", anlaşamadığı için, 2 çocuğuyla bırlikte onu terk edip gitmişti. "Davul Çağı"nın bitmek üzere olduğunun bilincindeymiş gibı eski İstanbul'un sınırlannı çizen surların dışına sığınan bu Ramazan konukları, bir iki hafta sonra, denklerini toplayacak ve çoluk çocuk, kadın erkek trenlerle, otobuslerle dönüş yoluna koyulacaklar. önümUzdeki Ramazanlarda ise belki de İstanbul'un surlannın dibinde bile konaklayacak yerı zor bulacaklar. D Râmazan'dan Kurban Bayramı'na kadar E Ikı üç aylığına Adana'dan, Antakya'dan İstanbul'a 'ı« tutmaya' gelen davulcular, aılelerıyle bırlikte Edirnekapı surlannın dıbındekı çadırlarında barınıyorlar. •İ a*. "Kendı davulcuları, Istanbul'un ramazanına, dujjun derneflıne, bayramına yetmedıflınden dr r söze gırıyor Güneylı davulcular 'Ceyhanlı Nazml'nm çocukları, babalarının davulundan nataka beklı yor
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear