Catalog

Milano 6O'lı yılların peşinde "Şlinel glylm" eğlllml blr tflr neoromantlzm yaşatmak istlyor. Rocco Barocco kraasyonu. Avrupa podyumlarında '88 ilkbahar ve yaz modası Moda dünyasının stratejik başkenti Milano'da 1988'in üç ana eğilimi, tüm Avrupa podyumlanna yansımakta. Zehra Aktay / MİLANO G ianfranco Ferre, 1988 ilkbaharyaz koleksiyonu için şunları söylüyordu: "Stilde, devamlılıgı diişiinerek vurguladım. Bazı kavramları, günümUz araştırmalarına göre yeniden dikkatle ışledim. Bir dış giyimde, kalilenin lemeli olan yaratıcılıgın ve çizimin önemini belirtmeye vulıştıın. Biıtıin bunları, gerçek 'dişilik' kavratnından türetlim." Her sonbahar, önce Milano'da daha sonra sırasıyla, Londra, Paris ve New York'ta bir sonraki yılın ilkbahar ve yaz modasının ilk ve ternel hatları çizilir. " S t a r t " ı hep Milano verir. Fiera Fuar Merkezi'nin podyumları "Milano Collezioni"yi izleyen moda f'otoğrafçılarının istilasına uğrar. Modacılar beyanat üstüne beyanat verir. Kataloglar, broşürler yayımlanır. ltaJya'nın 1015 kalburustü modaevi " h a t l a n " n ı açıklar. Bu " h a t l a r " unlü modaevleri arasındaki "yaratıcılık" ve "yenilik" savaşının ayırım noktaları gibi gözükseler de, her yılın modasında, ftne çıkan birkaç ana çizgi, o yıla damgasını vurur. Biz de bu yazımızda, son yıllarda moda dünyasının "stratejik" başkenti unvanını hakkıyla kazanan Milano'da, "Milano Collezioni"nin podyumlarında dolaşacağız. Amacımız, I988'in bu ilk günlerinde 88'in ilkbahar ve yaz modasındaki değişik üç esintiyi yerinde izleyip sizlere iletmek. ara parçalar, uzun süveterlerde genişliğı önlüyor. Yeni trapez, tente veya babydoll siluetlerini kalçada toparlanmış, kırmalı ve plise havası belirliyor. Değişken yaka ve kollarıyla pololar daha kadınsı. Yuvarlak kenarları, geniş yakaları, hatta spor stilleriyle, ceketler "dişi"leşiyor. Şiirsel giyim Şiirscl giyim, her bir süs eşyasının bir amacının bulunduğu bir neoromantizm sergiliyor. Nesnel olarak neı, fakat giyenin çekiciliğiyle ayrılmaz bir bütün oluşturan Grace Kelly ve Audrey Hepburn lipleri gibi narin, kadınsı ve berrak görünüyor. Mütevazı çizgiler ön saflarda yer alıyor. Samimi çekiciliği, tabiiliği, gösterişsizliği, net çizgileriyle 1988'deki bu "şiirsel giyim" eğilimi mükemmel stilize edilmiş. Siluetler tünik çeşitleriyle ince uzun bir havaya sahipler. Belli bir parlaklıkları olan detaylar kendilerini gösteriycr. 1988 ilkbaharyazının gizemli havası, Greta (jarbo tipiyle de özdeşleşiyor. Erkeklcrin klapalara kadar gelen düğmeli kruvaze ceketleri, örgü ceket yelekleri ve gösterişli cepleriyle giysileri, "çok temiz işçilik" gerektiriyor. Şiirsel giyimde, daha az renk kullanmanın önemli bir yeri var. Pastel tonları, bej kavramlarıyla olduğu kadar, gri taş rengiyle de birleştiriliyor. Abartılmış tezat renkleri birlikte kullanmak yerine, "tonsürton" birleşimler tercih ediliyor. Zengin renk paletinde, kum renginden haki ve deve tüyüne kadar değişen bej tonları, gümüş grisi, mavigri, taş, arduvaz, fil, kurşun ve antrasit grileri yer alıyor. Çoğu soluk gül ve antika pembe, kayısı ve somon, ıhlamur yeşili, nane tonları, mavimsi ve kırmızımsı lila, Oxford mavisi ve mısır sarısı ile birlikte kullanılıyor. üriye çalan yeşilimsi mavi ve mavimsi yeşil okyanus renkleri, grimsi morla beraber, renk kartelasına ekleniyor. Renklendirmesi, kullanıhşı vc görünümu ile ipek, önemli rol oynuyor. Fitilli ipeğin, parlak şantungun etkisi ise dikkate değer. Saf ve kanşımh malzemeler birlikte kullanılıyor. Has olduğu kadar, tabii ve suni elyaflarla da karıştırılarak kullanılan keten, şiirsel giyimin gözde kumaşiarı arasında. | Kural olarak malzeme ile belirlenen görünüm basit ve asil. Minik desenli kumaşların yanı sıra, sedef havalı düz kumaşlar da var. Savdam hissi ajurla, dantelle ve organzayla sağlanıyor. Filigrarrt kağıdı desenleri, tafta desenleri ile birlikte kullanılıyor. Çoğu fikirler, Çin çiçek çizimlerinden ve heykellerinden etkilenmiş. Minyatür desenleri yaprak motifleri ve çevre bilimden çeşitli fikirler desen paletine katkıda bulunuyor. Renkler: Kumaşlar: Desenler: Altmısların dönüsü Bu "geriye dönuş" altmısların "Happy Days"i gibi birçok ünlü şarkı ile tanılıldı. St. Tropez ve Brigitte Bardot imajları " a n a tema" olarak kullanılırken, canlı renkler ön plana çekilmiş. örneğin, korsajlar, şalvargibi şortlarla giyilen atletler, şişkin volanlı ince plili etekler ve kocaman fiyonklu babydoll elbiseler, kadınlarda çok görülen kıyafetler arasmda. Çan paçalı pantolonlar, kısa klapalı tek düğme hafif ceketleri, polo stili gömlekler erkeklcrin gündelik giysilerini olujturuyor. Elbiselerin stilinde yüklü olan ruh, kendini biraz hoşgörülü ve pratik, biraz da tutucu ve romantik bir çerçeve içindç belirliyor. Bu öyle bir moda ki, kesinlikle taraflar bulacak ve sanki yalnızca bir sezonluk olmayacak izleninıi yaratıyor. Çünkü, romantizm ve dişilik, birlikte yeni bir görünüm sunuyor. Taze, parlak ve " k o l a y " bir renk ceşitlemesine sahip kumaşlar seçilmiş. Pastel tonları, parlak kırmızıdan kayısı ve boru çiçeği rengine, Oxford mavisi ve turkuaz sarıyeşil ve elma yeşili çeşitlendirmeleri olan sarı, su yeşilinden maviyeşile kadar uzanıyor. Ve tabii, leylak ile mor tonları. Tum bu renkler, beyazla o|duğu kadar, gümüş grisi ve bej gibi doğal renklerle de karıştırılarak kullanılıvor. Bejkahve "renk kartelası"nda zaten var. Pamuklu kumaşlar, hem mat, hem de merserizenin doğal parlaklığıyla malzemeler arasmda büyük rol oynuyor. önemli olan ele yumuşak gelmesi ve doğal görünmesi. Yün ve ipeğin karışımı, belki de biraz kaşmir Glannl Versace*nln "saran glysilenndm blrl:Uca dofnı genlşleyen etekler; İnce ve uzun çlzgllerle blrieşlyoc "fantezi" etkisi yaratıyor. Altmısların saydamlık ve sanki "naylon" görünümu belirgin bir yer tutuyor. Geniş bir tayf ve çok yönluiuk içeren desenler, basit çizgilerden sırma şeritlere kadaı değişen " b o y u n a " çızgileriyle "tropikal" olarak nitelendiriliyor. Laura Ashley tipi küçük çiçek bahçeleri, duvar kâğıdı çiçekleri, Andy Warhol'un yassı çiçekleri ve ayrıca düzensiz benekler, özel bir önemi olan yeni renk karışımlarma eşlik ediyor. Kişinin çoeukluğunda deniz kıyısındaki veya kumsaldaki hatıralarını anımsatan desenler, "çocukkadın" ve "bebe elhiseleri" fikrini destekliyor. Pike, fitilli ipek, gofre, bal peteği büzgü, dış yüzeylerin dikkate değer elemanları. Ana siluet olarak, kısa " o t u r u k " üstler ve akordiyon pliler, katlar, farbalalarla vurgulanan kloş etekleriyle " X " hattı hakim. Biraz fazla geniş omuzlar, düşük, reglan, yırtmaçlı kısa, yarım ve puf kollar genç ve taze duruyor. Boyunlar küçük önlük yakaları çift yakalar çeşitli oyunlarla süslü tarak şeklinde ve oyuncul yakalarla ortaya çıkarıIıyor. Bunlara yatay yırtmaçlı, küçük düğmeli ve cepleri kapaklı gömleklerin temsil ettiği kısa düz bir stil cşlik ediyor. Bal peteği büzgülü Bir üçüncü eğilim: Saran giysiler Milano podyumlarından dünya moda merkezlerine yayılan bu üçüncü eğilim, zarif görünüşlü ve çok detaylı "özel" bir modaya yönelik. İnce örgü elbiseler, yumuşak drapeli ve önden açık etekler, paçaları aşağıya doğru bollaşan pantalonlar, yani özel çizilmiş stiller, geçerliliği kabul edilmiş giysilerle karıştırılıyor. Bir yanda temiz görünüm, öbür tarafta ise "ispatlanmış" geleneksel hava, büyük bir dikkatle, ama geniş bir hayal gücüyle birleştiriliyor. Spor parçalar, şık olanlarla tamamlanıyor. Daha yüksek dik yakalar, kadeh tipi, yuvarlak ve polo yakalar tipik detaylar arasında. Çeşitli kökenlerden gelen folklorik havalı kıyafetler veya Ralph Lauren'in kır görünümlü giysileri, çok rahat. 1988 ilkbaharyazı, James Dean'ın ilgisiz havası nı hatırlatırken, aynı zamanda onun inatçı bireyselliğini de anımsatıyor. Her yeni yıl, modaya da kendi eğilimlerini getiriyor. Ama 1988'in belirgin özelliği, uzun yıllar süren bir "üniseks" anlayışına, kadındaki "erkeksi" havaya 'düşman' kesilmiş olması; belki de toplumun itişleriyle, ölayların akışıyla, özellikle kadında, "mütecaviz" bir tavrın yerine "yumuşak'Mığı, "çocuklaşmayı" getiren çizgilerin egemenliğini kabullenmesi... D Desenler: Renkler: Kumaslar: | Pamuklu M Iptk, Matpariak oyunianııda eştt Mf aj)ıriıkta kHİUMhyoc BlrMamıl Vsreace kreasyonu. 13