Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
dedir. Sahne veya manzaradan gelen ışıklar parlaklık ve sönüklük derecelerine göre elektrik, daha doğrusu elektromanyetik dalgalara dönüşür. Verici antenden yayılan bu dalgalar televizyonumuzda tekrar ışığa, yani, görüntüye döner. Bu tür yayına (analog) yayın dcnmiş. Buna dilimizde (olduğu gibi yayın), (dolaysız yayın) diyebiliriz. KISA... KISA... KISA Sahibinin sesi ilk plaklar üzerinde, bir gramofon borusuna kulak kabartmış bir köpeğin resmi vardı. Yapımcı Amerikan şirketinin bu ambleml, köpeğin, sahibinin sesini plaktan tanıdığını göstermek istiyordu. Yani, plak, seslerı o kadar net veriyordu. Şirketın adı 'Sahibinin Sesi' idi (His Master's Voice). Şimdi, sahibinin sesi ile yönetilen arabalar yapılmış. Arabanın direksiyonu. vites kolu, sileceği yok. Kapı tokmağı, lamba düğmeleri, havalandırma araçları da yok. Kolsuz veya kolları özürlü sürücü, her işi sesi ile yaptırıyor. Tabii her ış için bellı bir kelime kullanılmış ve bu kelime plağa işlenmiş: 'Sağa dön', 'birinci vites', 'cam sil', 'sağ kapı, açıl'... gibi. Araba sahibi bu sözleri söyleyirıce, makine, deneni yapıyor. Bu biçimde 34 emıı plağa işlenmiş. Şunu da eklomek gerakiyor, Araba sadece sahibinin ses tonuna göre emıılere uyuyor, yabancı sesi algılamıyor Bu da arabanın çalınmasını önlüyor veya güçleştiriyor. £ Dijital'de, sahne veya manzaradan ışıklar (0) ve (l)'e dönüşmüş olarak geliyor, yani olduğu gibi değil, sayı olarak geliyor. Bilindiği gibi, Modern Matematikte 2 tabanlı sayılar kullanılır. Ondalıklı sistemde sayının değerini nasıl yeri belirlerse Modern Matematikte de öyle. örneğin, ondalıklıya göre (111) sayısım (yüz on bir) okuruz. Çünkü ilk (1), yeri yüzünden, 100'dür, ikinci (1), yine yeri yüzünden, 10'dur. Aynı 111 Modern Matematikte (7)'dir. Çünkü bunda haneler (24816), yani 2'nin katları biçimindedir. Soldan okursak birinci (I) dördü, ikinci (1) ikiyi, üçüncü (1) biri ifade eder. Bunların toplamı da 7 olur. 1 Dijital televizyon lşte, telgrafçılıkta nokta ve çizgiler nasıl harflerin yerini tutuyorsa, Modern Matematikte de (O)'lar ve (l)'ler aynı biçimde görüntü ve sesin yerini tutuyor. Bir örnek konuya daha da açıklık getirebilir: 111 sayısında birinci (1), yani dört, (B) olsun, ikinci (1), A, sondaki (1) de L olsun. O zaman 111 Bal demek olur. Böylece ışık dalgalarını sayıya, sayıları ışık dalgalanna çeviren araçlara (transducer) (transdüyısır) deniyor. Duygu organlarımızın hepsi bu sisteme göre calışıyor. Ses dalgalarını beynimiz ses olarak algılayamaz. Kulağımız bunları kimyasal elektrik şekline sokarak beyne gönderir. Gözümüz ışığı yine kimyasal elektrik dalgalanna dünüştürür. Burun ve dil de aynı şeyi yapar. Yani beyin dış âlemle doğrudan ilişkili değildir. Neden dijital?, denecek. Nedeni şu: Elektrikle çahşan araçlarda bir düğmeye basılınca elektrik geçer, basılmazsa geçmez. Düğmeye basmayı (1) ile, basmamayı (0) ile ifade edebiliriz. Bu tür araçlar için üçüncü bir olanak yoktur. Işte dijital sistemde 2 tabanlı sayılar bu yüzden zorunludur. Sümerliler 60 tabanlı sayı kullanırlardı. Bugün bu sistenıi saat, dakika ve saniyelerin toplanmasında kullanıyoıuz. 55 dakika ile 17 dakikanın toplamı, buna göre, 72 dakikadır; ama biz buna 1 saat 12 dakika deriz. Çünkü 60 dakika bir saattir. Dijital sistem çok daha net görüntü ve ses veriyor: Akımın geçmesi, geememesi bunu sağlıyor. Karanlığı aydınhktan çok daha iyi seçeriz. Alaca karanlıkta aynı netlik yoktur. Gelecek yüzyıl televizyon, transducer, dijital yüzyılı olacak. D Plastik tabancalar Şimdiye kadar demirden yapılan tabancalar plastikten yapılmaya başlanmıştır Plastik tabancalar daha hafif, daha garantili ve kolay bakımlı oldukları için yeğleniyor (Paslanması, karıncalanması yok). Bu özellıklerı yüzünden dünya orduları ve polis teskilatları plastik tabancaları tercih ediyorlar. Plastiğin başka bir özelliğı, gümrüklerden kolay geçirilişi. Silah taraması yapan gümrükçüler, elektronik araçlarla plastik tabancaları bulamıyorlar. Bu da uçak korsanlarının ekmeğıne yağ sürüyor Daha doğrusu sürüyordu. Çünkü, bir Amerikan firması (Science und engıneerıng, of Cambrıdge) geçenlerde, hem plastik tabancaları, hem de bunların mermılerini kolaylıkla bulan bir bilgisayar geliştirdı 'Moden Z' adı vorilen araç, ayrılmış parçalar biçiminde kaçırılan tabancaları da buluyor Ne demışti 831 yıl önce yazılmış Türkçe Sözlük: 'Avcı nıce al (hile) bılse. ayı anca yol (karşı hıle) bılır1. nedir? Ekranda, aynı anda birden çok görüntü elde edebilirsiniz. Istediğiniz görüntüyü aygıtın belleğinde saklayabilme olanağınız da var. Görüntüyü duvara da yansıtabilirsiniz. ijital, sayısal demek. Dijital televizyon görüntüyü (0), ve (1)' lerden oluşan sayılarla veren aygıt anlamına geliyor. Ancak, henıeıı soyleyelim, sistem, televizyonla başlamadı. Önce saatlerde, cep hesap ınakineleriııdc uygulandı, sonra gayet net ses veren plaklara girdi; uzayda çekilen resimlerin dünyaya ulaşmasında aynı sistem kullanıldı. Sonra telefon dijital oldu. Gelccck yıldan baslayarak hemen bütün televizyonlar, video alıcıları, ses bandlarını çalan aygıtlar hep dijital olacak. Amaç, daha net görüntü ve ses. D hitap etmek gerekir. Bu dil noktalar ve çizgilerden oluşur. Mors alfabesi denen bu sistemde harfler, sayılar ve noktalama işaretleri hep nokta ve çizgilerle ifade edilir. A, bir nokta, bir eizgi (.), B bir çizgi üç nokta (...)dır. Buna göre BABA şöyle ya/ılır: Yönetilebilir balonlar İlk balonlar havadan hafıftı, rüzgârın sürüklediği yöne gidıyordu. Sonradan, havadan hafif gazla doldurulmuş ağır balonlar yapıldı Bunlar, ıstenılen yöne götürulebiliyordu. Bu yüzden bunlara 'Dirigeable' (dirıjabl) adı verıldı. Bizde, Kabıl'i Sevk balon adı bulundu. Şımdı, ingıltere'de bunlardan bırıne Gök Gemisi500 (Skyshıp500) adı verildi. Gemi, her gün Londra üzerinde 56 yolcu gezdirıyor. Skyship600 adlı yeni bir model 1215 kişi taşıyacak. Gök Gemisı900 adlı bir balon da henüz yapımda Bitince kıyı korumada kullanılacak. Amerikan hükümetı bunlardan edinmek için teklıf ısteme ilanı verecek. Balon, turızmde de kullanılabilir. Daha yavaş ve daha alçaktan gıttıklerı için bunlardan çevreyi incelemek daha kolay. . {..././.. .A). Neden? Çünkü telgraf işarellerıni karş> ya gönderen maniple sadece nokta, ya da çizgi yazabilir. Televizyonda durum Televizyonda değişiklik noktanın yerini sıfınn, çİ7ginin yerini (l)'in alması biçinıin Dijitalin yararları Televizyonda sayısal sistem şu kolaylıkları sağlıyor: • Birden çok resim ekranda aynı anda gösterilebiliyor. • Görüntü dondurulup sonradan kullanılmak üzere aygıtın belleğinde (hafızasında) saklanabiliyor. • Gölge görüntüler (hortlaklar), titrek görüntuler kalkıyor. • Ekranda gümüş kuşakların, gümüş pulların hızla birbirini kovalaması bitiyor. • Ekran genişliyor, hatta, görüntü duvarda görülebiliyor. • Sayısal televizyonda fazla parçaya gerek olmadığından televizyonlar daha az bozuluyor, daha ucuza mal oluyor. Sayısal (dijital) televizyonda, görüntü, televizyona, Modern Matematikte kullanılan ve (0)'lar, (l)'lerle ifade edilen sayılar şeklinde giriyor (input), sonra, aygıttaki bir parça bunları tekrar görüntüye çeviriyor. Yukarıda saydığımız özellikler bundan doğuyor. Konuya daha açıklık getirmek için telgraftan söz edelim. Bunda, konuştuğumuz dili kullanamayız. Telgrafın haber iletebilmesi için ona, anladığı ve konuşabildiği dilie İlk Türk sözlüğü Mavi gunler Mavi haftalar Mavi yolculuk için ^ ^ ^ en guzel servis, Rtınuı MIOÜH en güzel yatlar Denızde tatil bambaşka . Dilimızın ilk sözlüğunü, Kaşgarlı Mahmut tam dört yılda yazarak (Bagdat'ta) Abbasî halifesi Muktedi Billah'a (10731077) sunmuştur. Araplara Türkçe öğretmek ıçın Arapça olarak yazılan Sözlük, 'Türkçenın Arapça ile yarış atları gibi yarışabileceğini, yani Türk dilinin her düşünce ve duyguyu anlatmaya elverişli bir zenginlikte olduğunu kanıtlamak için' hazırlanmıştı. Sözlüğün, bugünkü sözlükler gibi her anlam için örnekler vermiş olması başka bir özellığını oluşturmuştur. Örnekler atasözlerinden (sav), ağıtlardan (sagu), şiirlerden (koşuk), destan parçalarından seçilmişti. Sözlüğün adı 'Divan'ı Lugat'ıt Türk' idi. Anlamı, 'Türkçe Kelimeler Sözlüğü' oluyordu. Yapıt, yazılışından tam 831 yıl sonra 1908'de Istanbul'da bulundu. Yedi yıl sonra 3 cilt halinde basılmaya başlandı (Kilisli Rıfat baskısı) 1939'da dilimize çevrildi. BODBUMTOUR 3 B ü U H U M T U R I Z M TICARE1 VE SANAYI A S Cumtıufıyet Caddesı 22 Elmadaglstanbul lel I4IG5I8 1416519 146 7894 Tele. 27853 bololr B O D H U M N Tevlık Cadde»ı 218 Tel 9(6141)1786 tatilinizi değerlendirir 30