Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
adinin ıçinde sular altında yatmakia olan .esik ağaçlann kışın yakılmak uzcrc sera'a göturulmelennin geıektığıne ışaret edı'or... Çadır Köşkü'ndc bır mahkcme kuru'or. Savcı da, hâkım de kendısı İki grup ;arson birbirlerinı suçluyorlar bu mahkenede Bır taraf öbuı taıafı yolsuzlukla ıtıam ediyor. Deliller var. Gulersoy tasfiyeerde bulunuyor Tatsız bir durum... Yola .oyuluyor soıııa. Artık Yıldız Parkı'ndan ıkmak uzere. Çıkmadan yamaçtakı bır at.estanesıne ılışiyor gözü. Kocaman bir ağaç >u. Yirmi metre yukseklikte, 1 metıeye ya.111 bir oyuk dışında sapasağlam duran bu ukestanesi, daha yıllar boyu yaşayaeak )lursa, bunu pek çok başka ağaç gibi Güersoy'a borçlu olacak. "Orıııan fakultesine haber verin. Gelip bu ıgacı macunlasınlar. Bu arada Ayasofyaıın hahçesinde de bir kestane var. O da uyıı durumda. Ona da bakıversinler. Yaıık >lacak yoksa." Ardı ardına, bır bardağa su doldururca.ına kolay gerçekleştirilen bu işler hiç mi /ormuyor peki Gülersoy'u? Yoruyor kuşku>uz. Ama zevk de verıyor. iş yaparkenki her hahnden anlaşılıyor bu. Peki, nasıl halledilebilıyor bu kadar işi böyle kolaycacık? "Yılların verdiği alışkanlıkla" Kısacası Gülersoy'u ış başında görmek gerçekten heyecan verici... Acaba yaptıgı işler kendisi dışındakı ınsanlan daha doğrusu ınsanların büyük bir kısmını heyecanlandırdığı kadar heyecanlandırıyor mu Gülersoy'u? Bu, onun kendisıne bile sormaktan kaçındığı bır soru. Bu tur soruların kendisını muhasebc yapmaya zorlayacağmı düşünuyor Gulersoy. Peki, neden muhasebeden kaçınıyor Gulersoy? "Vaçgeçmek korkusuyla!' Gulersoy, sözgelımi bir gun vazgeçecek olsa böyle bir hayat tamndan, nasıl bir hayat surmek ister acaba? "lçimde bır özlem var: Turkıye'nin bozulmamış bir köşesinde, bır köyünde başımı dınlemek. Tabıı, bu tür bır hayata alıştıktan sonra becerebılir miyım bunu, bilinmez." Gulersoy 10.30 sularında lurıng Otomobıl Kurumu'nun onıınde arabasından iniyor. Burosuna çtkıyor Masasının uzeıınde yarım melre yuksekliğinde ımzalanması gerekeıı evrak var. Bu arada sckreterı yüklü bır arayanlar lıstesıyle sökün ediyor Arayanların hepsını cevaplayacak ya da kabul edeeek mı Çelık Gulersoy? "Maaleset hayır. Ancak dördünü beşini. Çunku gün sadece 24 saatl' Evrakları imzalıyor. Kendisiyle görüşmek ısteyenlerden randevu verdıklerinı kabul ediyor. Kuruma ilişkın sorunları çözüyor... Kimı 7aman bu işler öğle yemeğine bile sar 'lçimde bir özlem var: Türkiye'nin bozulmamış bir köşesinde, bir köyünde başımı dınlemek. Tabii bu tür bir hayata alıştıktan sonra becerebilir miyim bunu, bilinmez." kıyor.. Görüşmeler öğle yemeğinde de suruyor.. Bugun öğleden sonrayı Emirgân Korusu'nda geçirecek Gulersoy. Orada, kendisini tanımak isteyen bır genç mımarlar grubunu kabul edecek Onlarla sohbet edecek Bu arada, Kurum'un Emirgân Korusu'ndakı teMslcrını de kontrol edecek. Genc mımarlar grubunun hemen ardından bır İngıliz reklam şırketıne, hazırlamakta oldukları tunstik lstanbul harıtası ıçın fıkır verecek, tavsiyelerde bulunacak. Akşamüstü de, yıne Emirgân Korusu'nda, Beyaz Köşk'te bir kokteyle katılacak... Peki, ya bazen mesela tstiklal Caddesi'nde yürümek, bir sinemaya gitmek, Kurum'un tesislerı dışında bır ycrlerde oturup birkaç saat gecırmek?.. Bu tur istekler hiç mi duymuyor Gulersoy? "Duyuyorum tabıi. Denediğım de oluyor. Hemen püskurtülüyorum. Bir keresinde, bir bayram günü, giyındim. Üstümde temiz bir pardesü, kafamda Almanya'dan aldığım bir frenk şapka. Taksim'deki renkli suları görürüm, hem de bir film seyredcrim dıye düşündüm. Taksım'e geldığımde bangır bangır kasetler çalıyordu. Garıp satıcılar, kılıksız kılıksız insanlar... Baktım ki, koskoca Taksim Meydanı'nda frenk şapkalı tek kışı benim. İnsanlar tuhaf tuhaf bana bakıyorlar. Iransı/ Konsolosluğu'nun onunden döndum!' Bir de sinema tecrubesı var Gülersoy'un: "Eskilerın Melek dıyc bıldıklerı, yımdılerde Enıek dıye anılan sınemada sevdığını bır fılmın oynadığını oğrendım. Çok sevcrim o sıncmayı. Hem sınemanıtı havasını teneffds eder hem dc tılm seyrederım dıye dıışıındüm 194O'lı yıllarda olduğu gıbı boş bıı seansa bılet aldım Kolluğuma oturduın. Yanımdakı adam leş gibı kokuyordu. Yerııni değiştirdim Bu kokunun salona sınmış olduğunu farkettim. Bizar oldum. Kalktım" "Nıhayet" akşam. Saat 20.00. Evinin kapısını açıp ıçerıye girdikten sonra, temposu bir haylı duşüyor Gülersoy'un. Derhal sıcak bir banyo. Sonra klasik müzik. Kitaplar, kitaplar.. Gecelerle arası nasıl Gülersoy'un? "Gece zor bir zaman dılimi insan hayatında. Bır kere heı taraf karanlık. Hıçbır yer görünmüyor. Kendınle başbaşasın. tşte insanı muhasebeye ?o r !ayan fizik ortam. Aydınlık silınmiş. Bir mürekkebın ıçındesin Hafızan ve sen . Kuruntular, kuruntular... llasılı, gece zor bir zanıan dilimü' Gulersoy her şeye rağmen geceleri evinden dışarıya çıkmayı hiç sevmiyor. Zaten arkadaşı da yok denecek kadar az "Arkadaşsi7İık"ın sadece kendısıne özgu bir durum olmadığı kanısında o. "Bır kere herkes çok meşgul. Ikincısi, iktısadı şartlar her geçen gun insanları eskı vefa ve sadakat hıslerınden kopartıyor Değer yargıları değişıyor. Herkes kendi gemisını kurtarmanın peşıne dusuyor Bu arada, insantar bırbırlerıne karşı durmak /orunda da kalabıliyorlar Fn a/ından bırbırlerının yanında tavır alamayabıliyorlar. Dostluklar, arkadaşlıklar çökuyor bır bir. " Gulersoy başını önunc, kitabına eğiyor Yazınak için okuyanlardan o. Hazırlamak ta olduğu bir kitap içın başvurmak uzere ayırdığı bir yığın kitaptan bırı, şu anda ıçinde dolaştığı. Saatler saatlerı kovalayacak ve vakıt erışince Gulersoy, "Artık yetcr" dıyecek. Çalışma odasının kapısını annesını uyandırmamak ıçın yavaşça çekecek, ayaklarının ucuna basarak yatak odasına suzu lecek. D O i o o Dikkat, hoca tstanbul deyince hep birlikte... En güzel lstanbul... En büyük Bedri..." Şu coğrafya derslerini çok seviyorum!.. Çelik Gulersoy, Sultanahmet semtindeki Konak OtelVnln bahçesinde. tstanbul Anakent Belediye Baskanı Bedrettin Dalan ve M.E. Gençlik ve Spor Bakanı Metin Emiroğlu. (Fotoğraflar: SERPİL GÜNDÜZ)