Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Days
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
6 30 Temmuz 2011 Cumartesi Akkuyu çocuk kampı ersin Akkuyu’da kurulması planlanan nükleer santral projesi, dünyanın pekçok başka noktasında, uluslararası şirket – devlet – global finans kurumları birliğince yürütülen, devasa projelerden biri. Sahnelenen ülke ve oyuncular değişse de oynanan senaryo hep aynı. Figüranlar projelerin etki alanında yaşayan yerel halk. 40 yıldır süre gelen Akkuyu mevkindeki Büyükeceli köylülerinin deyimiyle “Atom santralı” projesi köyü “Atomu isteyenler”, “Atomu istemeyenler” olarak ikiye bölmüş. Erkeklerin kahveleri bile ayrı. Proje insanları topraklarından soğutmuş. Büyükler, çocuklarını ve J AYŞEN EREN torunlarını düşünmeden Endüstri Yüksek Mühendisi kendilerine atalarında kalan ve Sürdürülebilir Yaşam toprakları satarak sadece Danışmanı kendilerinin değil ailelerinin ayseneren@yahoo.com de yöreyle ve toprakla bağlarını koparmakta. Çocukların büyüdüklerinde artık dönüp gelecek bir köyleri olmayacak. “Atom santralı” projesi köylü arasındaki huzur, uyum ve birlikteliği bozmuş, sosyal ilişkiler yaşananlar ile yıpranmış. Köylüler, geleceğe umutla bakamıyor, köyleri için hayaller kuramıyorlar. Oysa doğası güzel, En denizi temiz, toprağı bereketli, büyük güneşi bol, suyu olan bir yöre. hayalim “Atom projesi”ni bir yana Akkuyubırakıp, ellerindeki bu değerleri farkedip, Büyükeceli Köyü değerlendirseler ve gelecek çocukları için bilim, için hayaller kurup, bu sanat ve müzikle hayallerin peşinden bezeli, doğa sevgisi ve birlikte gidebilseler dayanışmayı yaşamları çok farklı güçlendiren yaz kampı olurdu. düzenlemekti. Dört yıldır, sürdürülebilir Arkadaşlarımın da yaşamın sosyal ve teknoloji alandaki değişimini kolaylaştıran, desteği ile 17 oyun ve egzersizlerden oluşan Temmuz’da kişisel gelişim, ekip oluşturma, gerçekleştirdik. farkındalık yaratma programları düzenliyorum*. En büyük hayalim Akkuyu Büyükeceli Köyü çocukları için bilim, sanat ve müzikle bezeli, doğa sevgisi ve dayanışmayı güçlendiren yaz kampı düzenlemekti. Hayalimi paylaştığım arkadaşlarım destek verince, Akkuyu Çocuk Kampı ortak hayalimiz haline dönüştü ve Büyükeceli Köyü’nde 17 Temmuz tarihlerinde Akkuyu Çocuk Yaz Kampı düzenlendik. Kendimizi, gönüllülük ilkesini benimsemiş, herhangi bir dernek, vakıf, Sivil Toplum Kuruluşu, örgüt veya oluşuma bağlı olmayan, “İnsanı, doğayı ve dünyayı seven”ler olarak tanıtıyoruz. Amacımız, M dayanışma, karşılıklı saygı, disiplin, iyilik yapma, eşitlik ve adalet, doğanın bir parçası olma, doğayı sevme, gelecek nesillerin ve canlı, cansız tüm varlıkların yaşam haklarını koruma gibi insani ve evrensel değerleri çocuklara kazandırmak. Temmuz başında köy meydanında kampı başlattık. Çocuklar anneleri, nineleri ile geldiler. Aynı köyde yaşamalarına rağmen ilk kez eğlenmek, öğrenmek ve üretmek için biraraya geliyorlar. Çocuklar bir hafta boyunca kişisel gelişim ve farkındalık yaratma amaçlı oyunlar oynadılar, belgesel izlediler, hayal çalışması yaptılar, Büyükeceli Köyü için kalkınma projeleri hazırladılar, şarkılar öğrendiler, doğa şiirleri okudular, ekoloji, ekosistem, doğa koruma ve bulmacalı bilim dersi gördüler ve sanat çalışmaları yaptılar. Çalışmalar, bazen köy meydanında, bazen ilköğretim okulunun bahçesinde, hep açıkhavada yapıldı. Herkese açık olan çalışmalara, küçüklerin yanısıra meraklı anne ve babalar, dedeler, anneanne ve babaannelerde bazen de yoldan geçen meraklılar katıldı. Son gün ürettikleri çalışmaları sunan çocuklar, büyüklerin takdirlerini kazandı. Her çalışmamıza elele tutuşarak dostluk çemberi kurup birbirimizi selamlayarak başladık. Küçükler büyüklere örnek olabilir mi diye tartıştık. Çocuklar ilerde Büyükeceli Belediye Başkanı olurlarsa, neler yapacaklarını anlattılar. Atık nedir birlikte tanımlamaya çalıştık. Doğal Tarım, Ekoturizm, Orman Müzesi ve Milli Park konularını aktardık ve çocuklar köyleri için kalkınma projeleri hazırladılar. Pillerin doğaya verdiği zararı anlattık ve atık pil toplama yarışması düzenledik. En çok atık pil toplayan çocuklara ödül verildi. Ortak hayal çalışması yaptık. Büyükeceli Köyü’nün daha yaşanılası bir yer olması için ne hayal edersiniz diye sorduk. Çocuklardan birisinin köy içinde futbol sahası hayalini beğenen çocuklar, hayalin gerçekleşmesi için ortak hareket ederek, bir dilekçe hazırlayıp Belediye Başkanlığı’na ilettiler. Nükleer santral yapımının planlandığı Büyükeceli Köyü, santral yapıldığı takdirde, santrala çok yakın olduğu için boşaltılacak. Bu nedenle köy için nükleer enerji yerine alternatif, temiz enerji kaynakları ve enerjinin tasarruflu kullanımı büyük önem taşıyor. Temiz, yenilenebilir ve kirli enerjileri anlattık. Bu bağlamda çocuklarla rüzgar gülü yaptırdık, güneş ve rüzgar enerjisi konusunu grafiti çalışması olarak duvara resmettiler. Gül Bolulu Büyükeceli sahilinde “Yuvama Dokuma” temalı örümcek ağı enstalasyonu yaptı ve ağaçları giydirerek ağaç sevgisini vurgulayan mini “Dokunmuş Ağaçlar” sergisi açtı. Ben, Gül Bolulu, İlker Karacan, Özkan Özdemir ve Elif Eren Aksoy’dan oluşan grubumuz “Çevreci” ve “Nükleer santral karşıtı” olduğumuz için birkaç tatsız olay yaşadık ve Büyükeceli Belediyesi’nden hiç destek görmedik. Kampa düzenli gelen bir çocuk gözümüzün önünde babasından dayak yedi. İşsiz iki oğluna “atom”da iş sözü verilmiş. Biz yolda yürürken “Çevreciler, siz herşeye hayır dersiniz, 3. Köprüye de, baraja da...” diye bağırmaya başladı. Bizi tanımıyor, çocuklarla neler yapıyoruz bilmiyor bile. Top sahası hayali için çocuklar hazırladıkları dilekçelerini Büyükeceli Belediye Başkanı vermek istediler. Sekreterinden üç kez randevu aldılar, fakat başkan gelmedi. Çocuklar, dilekçeyi ne sekreteri, ne de vekili almak istemeyince Kalem Müdürüne teslim ettiler. Kamp süresince Efkan Bolaç gönüllü hamimiz oldu, çocukların velileri ve köydeki nükleer karşıtı köylülerden büyük destek gördük. Yaşadığımız olumsuzluklarda hep yanımızdaydılar. Birlikte eğlendik, öğrendik, ürettik, yaşama farklılık ve anlam kattık. Çocuklarla tarifi imkansız gönül bağları kurduk. En büyük ödülümüz, yüzlerindeki mutluluk, gözlerindeki meraklı, şaşkın pırıltılar, aralarında yeşeren yeni dostluklar, birbirlerine karşı göstermeye başladıkları özen, gösterdikleri çabalar ve çıkardıkları güzel işlere sahip çıkmadaki azimleri oldu. * www.surdurulebiliryasamoyunlari.com