10 Mart 2025 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

14 bile dayanamazmış buna... Baca temizleyicisi ne yapsın, hiç de akıllıca bulmadığı halde, kızın isteğine boyun eğmiş. Bin bir zahmetle tekrar bacadan aşağı inmişler, borulardan sürünerek geçmişler ve sonunda kapkaranlık sobaya varmışlar. Odada durumun nasıl olduğunu anlamak için, soba kapağının arkasında etrafa kulak kabartmışlar. Ortalık sessizmiş; başlarını dışarı uzatıp bakmışlar –bir de ne görsünler! Yaşlı Çinli odanın ortasında yere serilmiş yatmıyor mu! Onların peşinden gitmek isterken masadan düşmüş, üç parçaya ayrılmış meğer... Sırtı tek parça halinde kalmış, başı bir köşeye yuvarlanmış, öylece duruyormuş. Keçiayakpaşa her zamanki yerinde düşüncelere dalmış. “Bu korkunç bir şey!” demiş küçük çoban kız. “Yaşlı büyükbaba paramparça olmuş, hep bizim yüzümüzden! Bu vicdan azabıyla nasıl yaşarım ben!” Bunları söylerken üzüntüyle minik ellerini ovuşturuyormuş. “Yapıştırırlar!” demiş baca temizleyicisi. “Güzelce yapıştırırlar. Üzülme sen. Sırtına tutkal sürer, ensesine de perçin yaparlar, eskisi gibi sapasağlam olur, gene eskisi gibi azarlar bizi, hiç merak etme!” “Öyle mi dersin?” demiş çoban kız. Sonra ikisi birlikte
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear