23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

A. Akal / Ç. Gündeş / M. Yener / N. Yılmaz Kitapçı Çamur Bebekler Ferda İzbudak Akıncı / Resimler: Reha Barış / Altın Kitaplar / 2007 / 71 s. (79 yaş) Kitaptan bir alıntıyla başlayalım: “Gece, rüzgârın sesine gizlenmiş, gizlenerek sokakları dolanıyormuş. Evlerin kapıları kapanmış, çocuklar çoktan uzun kış gecesinin tatlı uykularına dalmış. Bu evlerden birinde yapayalnız bir kız, yatağına uzanmış rüzgârın sesini dinliyormuş.” İşte bu kızın masalını anlatıyor kitap… Kızın önce babası, sonra annesi ölür; yapayalnız kalır. Annesi ona güzelliğine güvenmemesini öğütlediğinden, yalnızca güzel olduğu için onunla evlenmek isteyen kısmeti de teper. Ama yapayalnızdır ve çok sıkılmaktadır. Derken, hayvanlar gelir bahçesine birer birer. Kız, onlarla arkadaşlık eder, su ve yiyecek verir. Daha sonra bahçesindeki çamurdan bebekler yapmaya başlar ve bebekleri görüp evine gelen çocuklara birer birer armağan eder onları. Kasabanın terzisi, çamur bebeklerden birini yılbaşında kardeşinin çocuklarına götürmek üzere alır. Dönüşünde de kıza, bebekleri giydirmesi için renk renk kumaş parçaları getirir. Bebeklerin ünü oradan oraya yayılırken, uzaklardaki bir kasabada, ince nakışlarla süslü, eşsiz güzellikte eşyalar işleyen bir marangozun oğlu katılır masala. Bu delikanlı, başını işlediği ağaçlardan kaldırıp da gönlünün arkadaşını bulamaz bir türlü. Bir yanda el emeğiyle bebekler yapan bir kız, öte yanda el becerisiyle birbirinden güzel işler yapan marangozun oğlu… Bu masal tatlı sonla bitmez mi? Güzelliğin gelip geçiciliğini vurgulayan, asıl güzelliğin elle yaratılan değerlerde olduğunu ortaya koyan bir masal… Masal Ülkesine Yolculuk – Köpek Gölge ve Sihirli Çubuk Evren Yiğit / Bulut Yayınları / Resimleyen: Canan – Reha Barış / 20 s / 2007 / (Okul Öncesi) / Masal CD’si hediyeli Masallar; Düşlere açılan renkli kapı, yüzyıllardır dilden dile akan sihirli ırmak… Kim sevmez ki masal okumayı, hele dinlemeyi… Böyle düşünmüş Evren Yiğit ve Masal Ülkesine Yolculuk isimli kitabı yazmış, usta radyocu Deniz Yiğit tatlı sesiyle can vermiş, CananReha Barış da renk katmış. Bir anne kızın ortak çalışması olan “Masal Ülkesine Yolculuk”, Can, Ece ve Gökhan’ın yılbaşı gecesi başlayan serüvenlerini anlatıyor. Masal anlatıcısı Pıtpıt’ın çağrısı ile masal ülkesine giden çocukları, orada güzel bir karşılama beklemektedir. Hep birlikte eğlenirken, Köpek Gölge’nin hüzünlü öyküsüne tanık olurlar. Köpek Gölge’nin burnu, patileri yok olmaktadır. Çok SAYFA 4 Adsız Masal Pinelopi S.Delta / Resimleyen: Maria Paparrigopoulou / Çeviri: Ari Çokona / Altın Kitaplar / 2007 / 198 s. (10+ yaş) rıntısı bırakmaz. Şimdi ne olacak? Aydın öğretmen ve öğrencisi Yasemin, düşleri yeniden özgür bırakabilecekler mi? Düşlerimiz ve umutlarımız olmasaydı… Yaşam gerçekten bir kâbus olmaz mıydı? Başarılı çevirisiyle, yaşam ve özgürlük üzerine düşündüren ve bunu da hoş bir öykü içinde okura aktaran bir kitap… Mustafa Kemal’ler Erken Büyür Ahmet Günbaş / İmbat Yayınları / 64 s. (7+ yaş) Şiirin yanı sıra eleştiri, deneme ve romanlarıyla tanıdığımız Ahmet Günbaş’ın “Çocuklar İçin Bir Destan Denemesi” olan bu kitabı daha önce K Yayınları’ndan çıkmıştı. İmbat Yayınları’nın çocuk okurla yeniden buluşturduğu kitap, şiirlerin yanı sıra Mustafa Kemal Atatürk’ün az bilinen fotoğraflarını da kapsıyor. “Ne düşünüyordu Mustafa Kemal / Sessizce Kocatepe’ye çıkarken / Kantarlı süzgün bir kartal/ Gibi uzaklara bakarken/ Ne düşünüyordu Mustafa Kemal / Öyle meçhulken gelecek günler / Dilim dilim yarılırken karanlık / Zaman toprak toprak akarken/ Ne düşünüyordu Mustafa Kemal / Yarınları mı Cumhuriyet’i mi/ Kanla gözyaşıyla sabırla terle/ boğaz boğaza ödenen diyeti mi / Ne düşünüyordu Mustafa Kemal / Bir eli Akdeniz’i gösterirken / Serin rüzgârlar mı çarpmıştı yüzüne / Barışa adanmış kalan ömründen” (s, 38) Kitabın son şiirinde Mustafa Kemal, çocuklara sesleniyor: “Uzak durun yobazın softasından / Gıdım gıdım erimesin Cumhuriyet / Nöbette kalın her zaman / Yalanla gelmesin silahla kovulan / Uyanık olun!” (s. 62) İyi okumalar… Düğün/ Julie Garwood / Türkçeleştiren: Mine Atafırat / Epsilon Yayınları / 2007 / 408 s. (Gençlik) Çocukken babası tuzağa düşürülerek öldürülen İskoç soylusu Connor MacAlister, içindeki intikam duygusunu hiç kaybetmemiş, babasının katilini bulmak hayatının amacı haline gelmiştir. Connor, babasının öldürülmesinde parmağı olduğunu düşündüğü zalim McNare’e zarar vermek için, onunla evlenmek üzere yola çıkan İngiliz Baron Haynesworth’un kızı Brenna’yı kaçırır. Brenna sıradan bir İngiliz soylusu değildir. Kişilikli, adalet duygusu güçlü, kendine özgü bir kızdır. İngilizlerin vahşi kabul ettikleri dev gibi bir İskoçyalı olan Connor’la ciddi bir mücadeleye girişir ama sonunda boyun eğmek zorunda kalır. Kitaplarının pek çoğu New York Times Bestseller listelerine giren Julie Garwood’un bu kitabı iyi okuyan gençler için. Pinelopi S.Delta, 1874’de İskenderiye’de doğmuş. Eşiyle birlikte bir süre Frankfurt ve İskenderiye’de yaşadıktan sonra, Atina’ya yerleşmiş. “Adsız Masal” adlı kitabını, 1910’da, ülkesindeki siyasal durumu eleştirmek amacıyla yazmış. Arka arkaya baskı yaparak, bugüne kadar Yunanistan’ın en çok okunan ve sevilen çocuk kitapları arasında olan “Adsız Masal”ı, yazar, on gün içinde yazdığını söylemiş arkadaşlarına. Kral I. Bilge yaşlanınca, tahtı ve krallığını oğlu Prens Düşüncesiz’e devreder. İşte ne olursa, bundan sonra olur. Bolluk ve refah içindeki Yazgıcılar ülkesi, kral olan Düşüncesiz’in ve eşi Kraliçe Çılgın’ın kötü idaresi ile giderek fakirleşir. Kral, ülkesinde düzen kuramaz, tembelliğiyle ve düşüncesizce yaptığı işler nedeniyle, saraydaki eşyaları bile birer birer satışa çıkarır. Ülke de, kralın yaşantısını ve sarayı yansıtmaktadır; her yer harap ve yıkıktır. Kimse tarlalarda, fabrikalarda çalışmaz, ülke toprakları giderek çoraklaşır. Komşu ülkenin kralı, Yazgıcılar ülkesini ele geçirme planları yapmaya başlar: “Yazgıcılar ülkesinin kralı işe yaramaz hayırsızın biridir. Asker eğitmekten, yönetmekten hiç anlamaz. Günün birinde bu zenginlikleri elinden almaya kalkarsam bana engel olabilecek mi bakalım?” (s.185) Prens ve kız kardeşi Barış duruma çok üzülürler, ancak biri on beş, öteki on altı yaşındadır, henüz okuma yazmaları bile yoktur. Ülkeleri için ne yapacaklarını bilemezler. Prens ve Barış, Sağduyu teyze ve kızı Bilgi ile tanışınca ülkelerindeki aksaklıkların nedenlerini keşfetmeye başlarlar: “Bak sen!” dedi Barış: “Ben bütün gün hiçbir iş yapmadığım için çok sıkılıyorum. …Günün bitmek bilmeyen saatlerini nasıl geçireceğimi bilemiyorum!” Bilgi güler ve şöyle sorar: “Zamanı geçirmek mi yoksa onu değerlendirmek mi istiyorsun?” (s.30) Prens, bir öğretmenden okuma yazma öğrenmekle başlar işe. Sonra neler mi olur? Hepsi kitapta… Ayda Pişen Ay Çöreği Sevinç Kuşoğlu / Resimler: Özlem Keleş / Erdem Yayınları / 2007 / 64 s. (68 yaş) Tumbo adlı yavru fil ormandaki ilginç yaşamını ve düşlerini anlatır. Derken baykuş Puh Puh ile tanışır ve onun söylediklerini hayretle dinler. Puh Puh der ki, ayda çörek pişiren filler vardır, Tumbo hiç onlardan tatmamış mıdır? Yavru fil ayda pişen çörekleri çok merak eder. Puh Puh’un önerisiyle gözlerini kapatır ve mis gibi çörek kokuları arasında, kendisini ayda bulur. Puh Puh’un dediği gibi, filler çörek almak için fırının önünde kuyruktadır. Tumbo, acaba ayda pişen çöreklerden tadabilecek mi? KİTAP SAYI 938 geçmeden Köpek Gölge tamamen silinip gidecektir. Ona yardım etmenin tek yolu vardır. Bakalım, Can, Ece ve Gökhan ona yardım edebilecek mi? Bulut Yayınları’nca, “Masal Masal İçinde” dizisinden çıkan kitap, çok güzel resimleriyle de küçük okuyucunun dikkatini çekecek. Babil’in Asma Bahçeleri Yasemin Yücesoy / Resimler: Gökçe Akgül / Bu Yayınevi / 2007 / 94 s. (9+ yaş) “Dünyanın Yedi Harikasına Sihirli Yolculuk” başlıklı dizinin bu ilk kitabı, yazarın da basılan ilk kitabı… Kitaplar yazıldıkça ve basıldıkça, dünyanın kalan altı harikasına da yolculuk yapacağız anlaşılan. Alper, Oktay amcasını merakla beklemektedir. Pilot olan amca, dünyanın değişik yerlerine seyahat etmekte ve oralardan Alper’e ilginç armağanlar getirmektedir. Bu kez getirdiği armağan çok şaşırtıcıdır. Oktay amcanın, kimseye söz etmemesi ve anne babasını meraklandırmaması koşuluyla verdiği armağan, yedi kitaplık bir settir. İlk kitabı açıp resimlerine bakınca, Alper birden kendini resimde gördüğü yerde ve zamanda bulur: Babil’de… Babil’de geçirdiği süre içinde, arkadaşlar edinen ve Babil’in dönemi hakkında bilgi edinen Alper, anne ve babasını meraklandırmadan geriye dönmesi gerektiğini bilmektedir, ama nasıl? Meraklısı için, Babil kentini gösteren bir de küçük poster çıkıyor kitabın sayfaları arasından… Büyülü Yastıklar Evgene Trivizas / Resimler: Vangelis Pavlidis / Çeviri: Ari Çokona / Altın Kitaplar / 2007 / 48 s. (9+ yaş) Az sayfalı bir kitap olmasına rağmen, düşünen ve algılayan okurda bıraktığı izler, okuma yaşını yukarı çekiyor. Gökistan ülkesinin kralı Kapgötür, halkının kendisini sevmediğini düşünür ve buna karşı bir önlem almak ister. Halka yaptığı her türlü zulüm ve haksızlığın ardından, saray büyücüsü Yılanson’un önerisiyle, onların düşlerini de çalmaya kalkışır. Büyücünün kötülüklerden ürettiği büyülü yastıklar dağıtılır ülke halkına ve bu yastıklarda yatmaları emredilir. Halkın bilmediği, bu yastıklarda yatanların kâbus göreceğiydi… Kralın yardımcıları Dankof Oburof, Zilius Rezilius ve Lanson Yılanson, adlarından da anlaşılacağı üzere, tam krallarına layık idarecilerdir. Örneğin Rezilius, Yağvard Üniversitesi’nin Uygulamalı Dalvavukluk Fakültesini bitirmiş, yağcılık konusunda uzman biriydi. Yılanson’un büyülü yastıkları işe yarar. Ülke halkının üzerine karanlık bir kâbus çöker, halkın yüreğinde umut kı CUMHURİYET
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear