29 Eylül 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

4 ARALIK 2022 6 “1899” Yüz binlerce izleyiciye ulaşan Çakallarla Dans’ın tek kadın “çakal”ı Fatma’ya rol veren Didem Balçın, filmin başarısının sırrını paylaştı. Avrupa’da bir hayalet dolaşıyor: Öteki’nin hayaleti... arklı dil- ce olarak oku- aY’a SeYaHaT ler, kültürler, nabilir. Çünkü inançlar, sı- yine mitoloji- nıfsal ayrım- den hareket- Flar, çatışma- le devrimci ve nın yarattığı kaos ve baş- isyancı karak- langıçta ortak noktaları teriyle bilinen, yokmuş gibi görünen bir “ateşin” Tan- grup insan... Mülteci krizi, rısı Promethe- Avrupa’nın yalnızca siya- us gemisinde Başak Bıçak sal ve sosyal yaşamına et- tek başına bu- ki ediyor gibi görünse de lunan bir ço- basakbicak son olarak “1899”da kar- cuk ve elindeki 6. filmiyle izleyiciyle buluşan Çakallarla Dans serisinin Fatması Didem Balçın: @gmail.com şılaştığımız temalarla pek prizmanın öy- çok dizi ve filmde vücut küye eklemle- bulan sinemasal çağrışımla- nişiyle senaryo- rı da ele geçirmiş görünüyor. nun kırılma noktası da gerçek- Eskil Vogt imzalı “The In- leşmiş oluyor. Bu andan itiba- nocents”, Christian Tafdrup’ın ren zaman mefhumunu öncele- erkekler yılın en iyileri arasında giren yen öykü, paralel evrenler, gizli “Speak No Evil”i ve şimdi- portallar, zaman yolculuğu ekse- lerde Netflix’te gösterime gi- ninde yolcuların birbiriyle ilişkili ren “1899”... Birbirinden fark- geçmişlerini açık etmeye ve do- lı öykülere fakat özdeş izlek- layısıyla gizem duygusunu bes- lere sahip bu yapımlar, yal- ‘yönetiyoruz’ sanır lemeye başlıyor. nızca Avrupa’nın ötekisi olan Dark’ın gölge SinDe mülteciler ve mülteci krizi- Bu ifşalar, şüphesiz ırksal ve sı- nin yarattığı belirsizlik duygu- deniz ülkü Tekin nıfsal farklılıkların yarattığı anar- sunun akla gelen ilk uzantıla- ‘Aşkı pandemide buldum’ şinin yanı sıra, yalnız simgesel rı... “Dark”ın yaratıcıları Baran u “Pandemi olmasaydı çocuk sahibi olmam zordu” demiştiniz... olarak değil gerçekte de pusulasını bo Odar ve Jantje Friese çif- eyazperdede tam 12 yıllık bir öy- alican yokken ve evli değilken her yere koşturuyordum. zamanım kaybetmiş, sisin içerisinde hiçliğe tinin Netflix’te gösterime gi- kü, Çakallarla Dans. Altıncı filmi çoktu, yalnzıdım, sadece çalışabilirdim. Pandemide ister istemez yönelmiş bir gemi- ren yeni proje- cuma günü vizyona giren serinin bir durdum. eşimle yeni tanışmıştım, evlendik. r ölantide yaşı- nin sırlarla dolu se- leri “1899”, son kendi tanımıyla “aslında tek ça- yordum. O yüzden hamilelik ve evlilik hayatımda ön plana “Dark”ın rüvenini katmerlen- yıllarda özellik- Bkalı” Fatma’ya yaşam veriyor Di- çıktı. daha önce işi ön plana koyan didem, âşık olup ev- diriyor. Ancak bö- le Avrupa’nın yaratıcılarının dem Balçın. Başarılı oyuncuyla, hem Fatma’yı lenince ön sıraya bir anda onları koydu. Belki de lümler ilerleyip ka- üzerine çöken hem de annelikle gelen farkındalığı konuştuk. elinden çıkan ve pandemi olmasaydı o yoğunlukta “Ben çalı- rakterlerin geçmiş- “sis”in peşine süreci takip “Artık Alican şıyorum ne aşkı, ne çocuğu?” diye- leri Kerberos-Pro- düşüyor ve ye- çok ses getiren u Çakallarla Dans oyunculuk kariyeri- etti. Ekonomik için çalışıyorum” bilirdim. metheus döngüsünde ni bir bulma- nizde ne anlam ifade ediyor? sıkıntının karakterler diyebilirim. Öncesinde “1899”, simgesel derinlik kazandıkça cayla baş ba- Çakallarla Dans’ın özel bir tarafı var. Ay- üzerindeki etkisi, işsiz kal- sadece rolü beğendiğim, oy- bir anlatıyla yaratılan gizem ay- şa bırakıyor iz- nı kadroyla altıncı filmini çeken tek yapım maları… 12 yıldır biz ne yaşıyorsak namak istediğim için oynuyordum şim- nı oranda kolaycılı- leyenlerini. Tıp- Türkiye’de. Hababam Sınıfı var ama onda “Çakallar” da onu yaşıyor. diyse önce Alican’ı düşünüyorum. Ona gö- günümüz ğa meylediyor. Be- kı Dark’ta oldu- kadro değişikliği çok fazla oldu. Çakallar- re rol seçmiyorum elbette. Bana hayata dair u Fatma karakterinin değişimini nasıl Avrupası’nın içine ğu gibi kuşku- yin, bellek, gerçek la Dans, başta dört erkek “çakal”ın filmiy- netleşen bir bakış açısı getirdi. O hayatımda yorumlarsınız? ve düş, geçmiş ile lu bir “çocuk” di. Çakallardan birinin eşi Fatma’nın 5. ça- düştüğü “çukur”u olduğu için adımlarımı daha güvenli atmak Fatma’da bir değişiklik yok. Sadece ya- vakasıyla açı- gelecek senaryonun kal olarak ortaya çıkması ve kendini ispatla- istiyorum, önceki gibi “Ruhum nasıl isterse” betimliyor. şam şartları, standartları ve çevresi değişti. rotasını tayin eder- lan dizinin öy- ması hoş bir durum oldu. Kariyer anlamında anlayışıyla harekete etmiyorum. Bu “Bütün Bu etkenlerin karakter üzerinde- ken çok dillilik/kül- küsü, 19. yüz- da sadece dram ya da komedi oyna- emeğim Alican’ın geleceği için” gibi bir ba- ki etkisi var. Fatma, bu film- türlülük gibi yapılar öyküyü güç- yıl sonunda Londra’dan New yan bir yönde ilerlemedim. Şan- kış açısı değil, Ben sadece annesinin ve ba- de de yine aynı şekilde. lendiriyor ama ne ana karakterin York’a (başka bir deyişle “Ye- sım oldu aslında çünkü sek- basının ona rol model olarak doğru bir yerde Kocasına bağlılığı, pa- ni Dünya”ya) yola çıkan Ker- ne de karşısına konumlandırılmış tör oyuncuyu, bir yerde be- durması için çabalıyorum. raya olan düşkünlü- kötü ya da kötülerin öykünün ih- beros adlı geminin yolcularının ğendiği zaman, oyuncuya ğü, hırsları… An- kesişen hayatlarını öyküleş- tiyaç duyduğu kontrastı yarata- hep aynı roller teklif edi- ö zgür bir çocuk cak yıllardır görüş- bildiğini söylemek zor. Görsel tiriyor. Pek çok ulustan insa- liyor. Çakallarla Dans’ın u Annelerin kariyeri ne kadar iyi olursa mediği ablasından nın yer aldığı, sınıfsal ayrımın, ve işitsel açıdan güçlü, sırlarla benim için avantajı da o gelen bir mektup- olsun tamamen bırakıp çocuğunu büyüt- dolu bir bulmaca ilk anda seyir- proleter isyanın, göçün yarat- oldu. Çünkü o sıralar bir la, bulunmak iste- meye odaklanıp mesleğe ara vermesini çok ci için cazip gibi görünse ve me- tığı endişenin her tarafına nü- dram dizisinde oynuyor- mediği bir yere gö- sık görüyoruz. Siz böyle yapmadınız... fuz ettiği geminin bilinmezli- rak duygularına çapa atmayı ba- dum. Hem dramda hem türülüyor. Fatma gi- Şansım vardı, annem ve kayınvalidem bi- şarsa da uzun bir öndeyişe dönü- ğe yolculuğu ise birkaç ay ön- komedide seyircinin beni bi bir karakter için de ze yakın oturuyorlar ve sağlıkları yerinde. ce kaybolduğunu düşündükle- şen sekiz bölümlük dizi boyun- tanımasını sağladım. istemediği bir yerde ol- ca öykünün aynı dengeyi koru- Oğlumla bazen günde 20 dakika geçirebili- ri Prometheus isimli gemiden u Komedi, toplumun dü- mak epey zorlayıcı. Ora- yorum, o 20 dakikayı ne kadar kaliteli ge- sinyal almalarıyla başlıyor. makta güçlük çektiğini düşünü- şüncelerinin arkasındaki şeyleri da da Fatma’nın çılgın halle- yorum. Düğümlerle inşa edilen çirebildiğim önemli. Tabii ki oğlumla vakit Geminin yön değiştirmesiyle rini ve gitmemek için gösterdiği yansıttığı için de biraz komedidir. talihsiz Kerberos yolcularının ba- yapay merak duygusunun muadil geçirmek mükemmel ama sadece ona odak- çabasını ancak para işin içine girince na- Çakallarla Dans ne yansıttığı için bu kadar lanmanın sonrasında benden götürdükle- şına gelecekler, bir bakıma gemi- öykülerin de etkisiyle seyircide sıl değiştiğini gözlemleyeceğiz. Fatma filmin nin “uğursuz” adından da kendi- yorgunluk oluşturduğunu ve en ilgi gördü? ri beni daha kötü etkileyebilirdi. O yüzden tek “çakal”ı diyebiliriz. Dört erkek, çakallar- çalışmaktan hiç vazgeçmedim. Hamileyken sini belli ediyor. Çünkü isim, Yu- önemlisi de başvurulan çözüm- Çakallarla Dans’ın “Simpsons” dizisinde- la dans ediyor ama pek bir çakallıkları yok lerin “Dark” beklentisinin göl- ki gibi ilginç bir tarafı var. Gündemde henüz de çalıştım. Anne olunca bir kadının – an- nan mitolojisinde ölülerin bulun- aslında. Aralarında en çok kafası “çakallığa” duğu yeraltının kapısında bekle- gesinde kaldığının da altını çiz- olmayan, komedi olsun diye yazılan olay- ne olsun ya da olmasın – gücünün ve yapa- çalışan Fatma. mek gerek. lar sonradan gerçekleşti. Ayrıca, insanlar bir bileceklerinin çok fazla olduğunu anlıyor- yen üç başlı köpek Cerberus’tan geliyor. Bu figür en basit haliy- Hikâyesinin bağlanma ha- şeyi seyrederken ya kendinde olmayanı me- sunuz. Ben de o gücün bana verdikleriyle u Film erkeklerin dünyasını anlatı- le, ilk bakışta senaryonun saca- liyle ikinci sezonu müjdeleyen rak ettiği için seyrediyor ya da kendinde ola- hayatımı çok güzel organize ediyorum. Ço- yormuş gibi bir izlenim uyandırıyor ama yaklarını oluşturan üç ana karak- “1899”da, Kerberos yolcularının nı görüp hoşuna gidiyor. Çakallarla Dans’ta cuğumun kişisel ilişkilerinin daha iyi olma- yöneten de bir kadın aynı zamanda... ter -ki ilerleyen süreçte tümüy- içine düştükleri mitolojiyle ba- insanlar kendini gördü. Fikirtepe’de başla- sı için daha çok insanla ilişki içerisinde ol- Erkeklerin dünyası… Olay da bu değil mi? le ana karakter halini alacak- tıp ğıntılı, tüm bir kıta Avrupası’nı yan bir dostluk ve mahalle hikâyesi, bu film- ması gerektiği inancındayım. Arkadaşlarıy- Erkekler kendilerinin yönettiğini sanıyorlar ama okuduğu halde dönemin koşul- simgeleyen “çukur” fazlasıyla et- de bunlar yok. 12 yıl önce daha çok mahalle la oynasın, anneannesi, babaannesi ve de- öyle olmuyor. Bu da bence işin güzel tarafı. kileyiciydi. Gelgelelim, daha ya- ları gereği çalışamayan Maura algımız vardı. Şimdi AVM’ler sebebiyle kü- desiyle de zaman geçirsin. Öyle de yaptık. u Anne olmanın size hem kariyerinizde Franklin, geminin kaptanı Eyk ratıcı bir sondeyişe ihtiyaç oldu- çük esnaf yok olmaya başladı. Rezidanslara, Çok girişken, anne-babaya bağımlılığı ol- hem özel yaşamınızda kazandırdığı ne gibi Larsen ve gizemli Daniel Sola- ğu da muhakkak. sitelere gömülüp mahalle olgumuzu kaybet- mayan bir çocuk. Oyun oynamak istemedi- tik. Çakallarla Dans da bütün filmlerinde bu farkındalıklar var? ği zaman “güle güle” yapıp gidiyor.. naklarla insanların, kendilerini zaten çok da ait İnsanların toplumsal yaşamdan soyutlandığı ortamda kültür üretimi mümkün değildir hissetmedikleri toplumsal ortamlardan tümüyle uzaklaşıp kendi bireysel yalnızlıklarına çekilme- leri söz konusu. Adına sosyalleşme denilen top- lumsal ilişkiler sanal mecrada bir biçimde de- Kültürel yabancılaşma vam etmekte, ancak bu iletişim biçimi, insanla- rın birbirleri ya da olup bitenlerden belli ölçüde nazife haberdar olmalarından öte bir anlam taşımıyor. anlayış ve de vizyon oluşturmalarına olanak verir. kentlere doluşurken kültürel yabancılaşmanın da oplumsal yapıların İnsanların, birbiriyle zamansal ve mekânsal pay- güngör Bu yanıyla kültür, insanların yaşama artı değer birinci büyük dalgası oluşmuştu. Bu yeni ortam- en önemli oluşturu- laşımda bulunmaktan alıkonuldukları bir ortamda da, geçim derdinde olan insanların zamansal ve cu unsurlarından bi- katmaları anlamına gelir. Marx’ın, kültürü, insa- kültürel üretim yapmak da olanaksızdır. mekânsal paylaşımda bulunma olanakları yoktu. ri kültürdür. İnsanla- nın iş yapış biçimi olarak tanımlamasını anımsa- Yaşadığımız toplumda hâlâ geçmişten kalma Trın bir arada yaşarken yalım. İnsan, sırf yaşamını sürdürmek için iş yap- Oluşan kültürel boşluğu doldurmak için kapita- birtakım yerel ve de otantik kültürel kesitler var- lizmin içinde birtakım aktör ve aygıtlar geliştiril- geliştirdikleri gündelik yaşam pratiklerinden, orta- maz, koşullarını iyileştirmek, yeni anlayışlar ge- sa da bunun geleceğe dönük sürdürülebilirliği çok ya koydukları sanatsal ürünlere, estetiğe, düşünme miş, Frankfurt Okulu düşünürlerinin “kültür en- liştirmek için de çabalar. Yaşamda kalıp koşulla- da olanaklı görünmüyor. Kültürel değerlere nos- biçimine, dolayısıyla da dünya görüşüne dek tüm düstrisi” olarak adlandırdıkları bu yapıda kültür, rının iyileştirilmesi için yapılan her şey insan ve taljik anlamda bir sahip çıkma eğilimi söz konusu birikimleri onların kültürünü oluşturur. Dolayısıy- otantik üretimden sentetik üretim alanına kaydırı- toplum yaşamında kültürel değer olarak yer alır. olsa da günümüzdeki toplumsal koşullarda otan- la da kültür bir toplumun karakterini yansıtır. Bire- larak kitle tüketimine sunulmuştu. Sentetik ortam- Sentetik kültür üretimi da üretilen kültürün herhangi bir toplumsal ke- tik anlamda bir kültürel üretimden söz edilemez. yin karakteri de yaşadığı toplumun karakterine gö- Kültürel değer üretmek için de insanların bir Ülke olarak göç dalgasına maruz kaldığımız, ka- re biçimlenir. Her toplum kendi beşeri koşulların- simle ilişikli bir karakteristiğinden söz etmek ise arada olup zamansal ve mekânsal paylaşımda bu- pitalist ülkelerin sentetik pop kültürünün etkisinde da kendine özgü bir kültürel karakter oluşturur. Bu olanaksızdı. da toplumların farklı kültürel kimliklerle birbirin- lunabilmeleri gerekir. Oysa günümüzün koşulları Otantik üretim ortamından soyutlanarak sente- olduğumuz bir ortamda, yakın gelecekte toplum den ayırt edilmesini olanaklı kılar. insanları toplumsal yaşamdan soyutlayıp yalnız- tik ortamda üretilen kültürün toplumsal ve insa- olarak paylaşabileceğimiz bir ulusal kültürden söz laştırmakta. 1. Sanayi Devrimi’yle insanlar, ku- etmek olanaksız hale gelecektir. Kültürel kimliğin Kültürel pratikler insanların ve toplumların ge- nal karakterini yitirme süreci dijital devrimle da- lişmesine, kendilerine özgü bir düşünsel ve estetik şaklar boyu ait oldukları kültürel ortamdan kopup ha da pekişti. Dijital teknolojilerin sağladığı ola- yitimi ise kültürel yabancılaşma demektir. Puanım: 6.5/10
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear