Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
30 OCAK 2022
6
Madrigal, zamanları aşan müziğiyle dikkat çekiyor
Gazinodan
alternatif bir ses
Erol Taş’a
Neogazino albümleriyle 2021’in en çarpıcı müzisyenleri arasında yer alan Madrigal,
eskiden aldığı ilhamla yeni bir müzik sunuyor. Pantene Altın Kelebek Ödülleri’nde En İyi
Müzik Grubu seçilerek başarısını taçlandıran Madrigal’i gelin daha yakından tanıyalım.
taş atmak
u yazıda psikoloji literatürü için yeni sayı-
labilecek bir görüşümü ilk kez paylaşmak
BERRIN
istiyorum. Çıkış noktam, yıllardır insanı-
mızın bir bölümümün tiyatroda, sinemada
KARADENIZ
B izlediği karakterleri gerçek sanmasıdır.
KURGUYU GERÇEK SANMAK
On yıllardır ülkemizde tiyatro, sinema, izleyicisinin bir kıs-
mı, izlediği eserdeki iyi adamların gerçek yaşamda da iyi, kö-
tü adamların ise her ortamda kötü olduklarını düşünmüştür.
Bu konuda pek çok örnek var.
Yaklaşık yüz yıl öncesinde Kamelyalı
Kadın’ın tiyatrosu İstanbul’da, Pera’da
sahnelenmişti. Oğlu ile onun sevgilisi-
ni ayıran, evlenmelerine izin vermeyen
baba, izleyiciye göre kötü adamdı. Bazı
izleyiciler tiyatro çıkışında bu rolü oy-
nayan aktörü dövmek için beklemişler-
di. Rivayete göre, bir süre sonra bu ak-
tör arka kapıdan çıkarılmıştı.
Anlatılanlara göre sinemada kö-
PROF. DR.
tü adam rolüne de çıkan Erol Taş’a ve
ÜSTÜN
Tecavüzcü Coşkun’a sokakta çok taş
DÖKMEN
atan olmuştur. Bu iki sanatçıyı yakın-
dan tanıyıp da iyi insanlar olduklarını
anlayanlar çok hayret ediyorlarmış.
Zengin ve Yoksul dizisinde Falconetti rolünü oynayan ak-
törü Türk gazeteciler ülkemize davet etmişlerdi. Daha önce
Türkiye’de bulunmuş olan aktör, “Ülkenizi biliyorum, gelir-
sem sokakta döverler” demişti.
Kurtlar Vadisi dizisinde Çakır adlı kahraman öldü. Pek çok DÖRT BAŞI MAMUR BIR ALBÜM
yerde Çakır için gıyabi cenaze namazı kılındı, ruhu için hel-
dinleyiciye “bir hikâye anlatmak”
u Albümde dinleyeni selamlayan
va pişirildi.
niyetimiz vardı. Selamlamadan
açılışınız ve kapanış parçanız ilginç,
Muhteşem Yüzyıl dizisinde Kanuni oğlunu çadırında boğ-
tanışma, “hoşça kal” demeden
nostaljik hatta biraz da arabesk
durttu. Bir kişi Kanuni hakkında savcılığa suç duyurusunda
vedalaşma ilk albüm için biraz sıradan
bir dokunuş olmuş. Kimin fikriydi
bulundu, katilin adresi diye de Topkapı Sarayı’nı gösterdi.
olabilir gibi düşündük sanırım.
bu güzel anonslar?
2021’de İstanbul’da özel bir tiyatronun sahnesinde Türk,
B. E. Kamacı: Fikrin kimden
C. K. Karakaş: Anıl’ın fikriydi diye
Rus ve Ermeni rolünü oynayan sanatçılar vardı. Ermeni ro-
çıktığını hatırlamıyorum ama kayıt
hatırlıyorum.
lünü oynayan aktör sahneye çıktığında yuhalandı, hatta ken-
sürecinde hepimizin hoşuna giden bir
A. E. Cevizci: Evet sanırım benim
disine pabuç fırlatıldı.
fikirdi, dinleyip sevdiğimiz grupların
fikrimdi. Açılışıyla kapanışıyla,
Bu konuda daha pek çok örnek var. Niçin böyle, ne yap-
da yaptığı bir hareket ve bence albümü
dört başı mamur konsept bir albüm
malıyız?
tamamlayan elementlerden biri de bu.
yapmak, hem kendimizi tanıtmak hem
HAYAL ILE GERÇEK NIÇIN KARIŞIYOR?
Sahnedeki kurguyu, yazarın kafasında doğmuş hayali,
bazı izleyicilerin, gereğinden fazla ciddiye almalarının olası
emelleri 2007 yılında atılan, 2015
çen zaman içerisinde?
B. E. Kamacı: Ben şimdiden sağlam bir
nedenleri şunlar olabilir:
yılından beri kendi bestelerini ya-
C. K. Karakaş: O grup esasında basit bir yer edindiğimizi düşünüyorum fakat henüz
u İzleyici eğitimsizdir, ekranda kötü adam rolü
pan Madrigal grubu, en çok tutu-
lise grubundan çok da farklı değildi. Uzun
yolun başındayız daha yüksek bir potansiye-
sergileyen aktörün, yarın iyi adam rolüne de girebileceğini
lan teklilerinden sonra Neogazi-
bir süre de amatör olarak, bar sahneleri yapa-
limiz olduğuna inanıyorum fazlası için çalış-
bilmemektedir. Bu durumda ona rolün ne olduğunu anlatma-
T no albümüyle dinleyenleriyle bu-
rak yolumuza devam ettik. O günlerden be-
maya devam ediyoruz.
lıyız, daha çok tiyatro, film izletmeliyiz. Olabilir, ancak orta
luştu. “Kelebekler”, “Seni dert etmeler”, “Ne
ri çok şey değişti tabii, dinlediğimiz müzik-
u Albümünüzün adı “Neogazino”. Gazi-
yaşa gelmiş bir izleyici bugüne kadar çok sayıda dizi, film iz-
zamandır sendeyim” parçalarıyla listelerde yer
ler, yaptığımız işe hatta kullandığımız ens-
nolar başlı başına bir kültüre ve geleneğe
lediği halde olayın özünü kavrayamamışsa ona daha ne kadar
edinmeyi başarmış genç grup, vokal ve akus-
trümanlara bakış açımıza kadar her şey za-
sahip olan mekânlar, bir dönemin sosyal-
film izletebiliriz?
tik gitarda Anıl Erdem Cevizci, elektro gitarda
man içerisinde dönüşüme uğradı. O zaman-
leşme alanları. Daha sonra şehir yapısının
u İzleyici kendisini esere fazlaca kaptırmakta, iyi kahra-
Ceyhun Kaan Karakaş, bas gitarda Kaan Alı-
lar yaptığımız sahnelerin tadı benim için ay-
değişmesiyle bu işletmeler de değişiyor.
manla veya mağdur kahramanla yoğun empati kurmakta an-
cı, klavye ve geri vokalde Burak Emir Kama-
rı bir özeldi.
Peki sizin “Neogazino”nuz neler söylüyor?
cak bunun sınırını çizememekte, empatiyi özdeşime ve sem-
cı, bateri ve geri vokalde ise Sanlı Akgün’den
K. Alıcı: 15 yıl mı olmuş! Grup ismi bi-
S. Akgün: Biz hem duygu olarak hem so-
patiye dönüştürmektedir. Bunu engellemek için ona empati
oluşuyor. Günümüzde yükselişte olan grupla,
le değişmiş ama ekip olarak değişmeyen tek
und olarak “gazino” kelimesiyle bağdaştır-
eğitimi vermeliyiz. Olabilir.
son albümleri “Neogazino” üzerine, müzikal
şey herhalde birbirimizle sahnede olan uyu-
mıştık bu albümü. Hatta ismi düşünürken
u Ezberci eğitim sistemimizden ötürü bazı izleyicilerin dü-
kariyerleri ve hedeflerine yönelik keyifli bir
mumuz.
de böyle gazinolu, matineli, suareli bir şey
şünme (muhakeme) becerileri yeterince gelişmemiştir. Çocuğa
söyleşi yaptık.
u Parçalarınızdaki lirikler İkinci Yeni
mi olsa diye konuştuk uzun uzun. Albümün
küçük yaşlarda anlamadığı şeyleri ezberletir, daha sonraki yıl-
u Her biriniz ayrı alanlardan geliyorsu-
akımını anımsatıyor. Birbirinden farklı his
sound’unun “eski”yi anımsattığını düşünü-
larda anlayabileceklerini de ezberletirsek, yetişkinlikte komik
nuz. Nasıl buldunuz birbirinizi?
ve arayışları dağınık uçlarda bize veriyor-
yoruz. Bunu yakalamak için ayrıca bir çaba
durumlara düşen insanlar ortaya çıkar. Ya Taş’a taş atar ya da
C. K. Karakaş: Ben ve bas gitaristimiz sunuz. Bu anlamda sizi etkileyen şairler,
da sarf ediyoruz. Bu albümün yaratım süre-
ilkokul diploması yerine kendisine sunulan üniversite diplo-
Kaan aynı lisedeydik, birlikte müzik yap- yazarlar, filmler var mıdır?
cinde de, o bir dönemin gazino kültürünün
masını yetersiz sayan bir memur olur. Bu garabeti yok etmek
ma fikrimiz vardı. Madrigal grubunun te- C. K. Karakaş: Ben gerçekten de söz yaz-
önemli isimlerinden ilham almadık diyeme-
için ilk yıllardan itibaren çocuklara düşünme becerisi kazan-
meli aslında bu şekilde, 2007 yılında atıl- dığım zamanlar, özellikle İkinci Yeni akımı-
dırılmalıdır. Aksi halde aşı karşıtlığında olduğu gibi çoğulcu yiz. Bunu en doğru yansıtacak ismin “Neo-
dı. Sanlı’yla tanışmamız üniversite dönemin- na dair şairlerin kitaplarını karıştırıyorum.
gazino” olacağına karar verdik.
cehalet (pluralistic ignorance) artacaktır.
de oldu, ben Kaan ve Sanlı aynı yurtta kaldık Turgut Uyar olsun Edip Cansever olsun...
u Söz konusu tuhaf izleyici davranışı, bir ihtimal insan
ve hemen arkadaş olduk. Anıl’la ve Burak’la A. E. Cevizci: Ben daha çok diğer müzis-
ALGORITMA DEĞIL DINLEYICI
zihninin doğal işleyişinden kaynaklanır. Kaçınılmaz olarak
ise internet üzerinden tanıştık. Sanlı’yla yenlerin tarzlarını inceleyip kendime yeni bir
sınırlı bilgiye sahip kişiler bazen akılcı düşünemezler. Ayrı-
u Tüm şarkılara klip çekme fikri nereden
Anıl’ın çok ilginç bir tanışma tarz yaratmaya çalışıyorum. Son za-
ca yazarın kafasında kişisel kurgusu vardır, ancak izleyicile-
çıktı?
hikâyesi var lise yıllarından manlarda Cohen, Dylan gibi bir
rin de kişisel kurguları vardır. Bu kurgular kişi için işlevsel-
A. E. Cevizci: Albümde zaten tüm şarkı-
KIM
kalma, onu anlatsalar tarafı tamamen şair olan isim-
dir, değişime dirençlidir. Kuramsal eğitimle bu kurguları ko-
lar belli bir hikâye dahilinde oluşturulmuştu.
çok iyi olur aslında. leri okuyup anlamaya ça-
lay değiştiremeyiz, ancak izleyici gerçek Erol Taş’la tanışma
BU ÜÇÜNCÜ
Yani şunu demek istiyorum, tüm şarkılar bit-
B. E. Kama- lışıyorum. Diziler, film-
benzeri yaşantı geçirdiğinde değişim başlar.
tiğinde bir tek Bambaşka’nın sözleri kalmış-
cı: Uzun süredir ler çok büyük bir ilham
YENILER
u Şimdi benim yeni olduğuna inandığım hipotezime ge-
tı. Onu da hikâye bütünlüğü oluşturacak şe-
klavye çalıyor- kaynağı olabiliyor.
lelim: Gerçekdışı olan, gözlenemeyen şeylerin gerçekliğine u Türkiye’de yerli alternatif müzik sahne-
kilde tamamladık ve kafamızdaki sırayla din-
dum, artık iyi Seni Dert Etmeler’e
inanmak kültürümüzün bir parçasıdır. Bu durumun zekâyla, sinde “üçüncü yeniler” arasında tanımlan-
lendiğinde bir insanın spesifik bir dönemine
bir grupta çal- söz yazmam gereken
eğitimle bire bir ilişkisi yoktur. Bazı eğitimli kişiler bu yüz- manızla ilgili neler söylemek istersiniz?
ait içsel yolcuğunu anlatıyordu bu şarkılar.
mam gerektiği- dönemde Zeki De-
den cennetten arsa almışlardır. Benzeri düşünce yapısı A. E. Cevizci: Herhalde bir tarihten sonraki alter-
Dolayısıyla zaten albüm kendi yolunu ya-
ni düşündüm ve mirkubuz filmlerini
Avrupa’da da vardı, Papalık cennetin anahtarını satardı. natif nesle üçüncü yeniler deniyor. Yani en azın-
vaş yavaş çizdi ve buna bağlı oluşacak görsel
bir arayışa gir- baştan sona izlediği-
Görünmeyen şeyleri fazlaca ciddiye alan insanlar, efsane- dan bu neslin çok dinlenen ve yeni sound’lar
dünya neredeyse kendiliğinden ortaya çık-
dim 2019 sene- mi ve oradaki insan-
lere, Zeus’lara, mucizelere, perilere, öcülere, canavarlara, ka- üretebilen sanatçı ve gruplarına. Dolayısıy-
tı. O dönemki yapımcımız da bize böyle bir
sinde Anıl’a sos- ların acılarından etki-
rakoncoloslara, aynı anda iki yerde zuhur edebilen aksakallı la tanımda yanlış bir şey yok. Buralarda ol-
taslakla geldiğinde hepimiz kliplerin ne kafa-
yal medyadan lendiğimi hatırlıyorum.
dedelere inanırlar. İnternette, kadının içine giren sözde ifriti mak, sevdiğimiz sanatçı ve grupların
da olacağından artık emin olmuştuk.
ulaştım. Bir çay iç-
çıkaran sözde hoca videosu dolaşıyor. 2021’de psikolojik so- arasında ortak bir isimle anılmak,
u “Kelebekler”,
tik ve prova aldık o
runları olan bir kadına iyileşsin diye annesi, babası, kocası ve bir topluluğa dahil olmak u Diskografinize baktığımızda da genel-
“Seni Dert Etmeler”, “Ne
zamandan beri birlikte
üç akrabası oklavayla yüz defa vurdular. (Kadıncağız öldü.) hoş bir durum. likle tekli çalışmalarınızın olduğunu görü-
zamandır Sendeyim” gibi hit
müzik yapıyoruz.
yoruz. Dijitale yönelik bir strateji mi bu?
Engizisyon da insanların içine kaçan şeytanları kovmak için parçalara imza atıp listelerde sıkı
S. Akgün: Ceyhun’un an-
onlara işkence ederdi. Şimdi sorum şu: Bunları yapan kişiler, bir yer edindiniz. Siz kendinizi müzi- S. Akgün: İlk release’imizi yayımladığı-
lattığı tüm bu kesişmelerin dışında
kal açıdan nerede görüyorsunuz? mız günden beri, bir stratejiyle ilerlemedik
kazara tiyatroya gitseler ve sahneye ifrit ya da şeytan kılığın-
Anıl’la biz 2008 senesiydi sanırım bir arka-
S. Akgün: Bu parçalar ismimizi duyurma-
da bir aktör çıksa ona pabuç fırlatırlar mı fırlatmazlar mı? Bü- açıkçası. Elimizde bir albüm çıkaracak kadar
daşın arkadaşı vasıtasıyla Bursa’da aynı evde
mıza ve sound’umuzu perçinlememize çok
yük olasılıkla fırlatırlar. şarkı olduğunda albüm çıkardık, yoksa tek-
kalmıştık birkaç gün. Epey de iyi anlaşmıştık
yardımcı oldu fakat henüz yolun çok başın-
Gerçek yaşamda gerçek olmayan şeylere inananlar, film- li yayımladık. Platformların algoritmaları bi-
sonra da Madrigal’e kadar bir daha görmedik
da olduğumuzu düşünüyorum. Hem kariyer
deki gerçek olanla olmayanı da karıştırırlar, kurguyu gerçek zi sevsin diye dinleyiciden bir şeyi esirgemek
birbirimizi. Stüdyoda bir araya gelince böyle
olarak hem müzikal olarak kendimizi henüz
sanırlar. Akıllı kişiler de kafası karışık bu kişileri istedikleri
taraftarı değiliz. Aynı şekilde sürekli olarak
garip bir an olmuştu.
duvarın öbür tarafına attığımızı düşünmüyo-
gibi yönlendirirler.
içimize sinmeyen işleri de yayımlamak gi-
rum. Kaldı ki yaratımsal bir iş yapıyoruz ve
Sanırım aktörlere taş ve pabuç atma sorununu gidermek
u 2007 yılında başka bir isimle müzik bi bir tavrımız yok. İçimize sinen sevdiğimiz
o duvarlar da asla bitmeyecektir.
için çok büyük bir eğitim reformu gereklidir. Aksi halde top- yolculuğuna çıkmıştınız. Neler değişti ge-
her şeyi dinleyicimize sunuyoruz.
lum için pabuç pahalıdır.