22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

5 ARALIK 2021 6 21. yüzyılda bile kadınlar ‘Sabine’leşir Yaratıcı yıkım İzleyeni derinden yakalamayı başarıyor İsimsiz heykeli ‘Titane’ herkese göre değil Tam bu noktada şiddet dozunun uç nok- Julia Ducournau’nun talara vardığı kimi sahneler öyle kolay Cannes’da Altın kolay herkesin kaldırabileceği cinsten Palmiye kazanan filmi değil, sonra izleyip de eleştirmene küfür sallamayalım rica ederim. ‘Titane’ haftanın öne 38 yaşındaki Julia Ducournau çıkan yapımlarından. Cannes’da tek başına Altın Palmiye ka- zanan ilk kadın sinemacı. Gereksiz Şiddet dozunun yer yer EMRAH ama ilginç bir bilgi daha verelim; Jane İsimsiz’in hayli yükseldiği film Campion’a Altın Palmiye veren jürinin KOLUKISA fitili serginin herkese göre değil belki başkanlığını da Louis Malle üstlenmiş- açıldığı gün ti! Elbette Cannes gibi “yenilikçi” sine- tutuşturulmuş ve sergi bitene ama hem sinemasal mayı ödüllendirme iddiasında olan bir fes- kadar, aylarca yanmaya, eriyip, ASLIHAN DAĞISTANLI AYSEV anlamda son derece çarpıcı hem tivalin 75 yıllık tarihinde topu topu iki ka- metamorfoz geçirip, yok olmaya dın yönetmene Altın Palmiye vermiş olma- de cinsiyet politikaları açısından bırakılmış. Bu kadar özenle, en sı da üzerinde uzun uzun düşünülmesi gere- nümde duran devasa mumdan ufak ayrıntısına kadar dikkatle güçlü bir söyleme sahip. ken bir ayıp. heykellerin, yol yol, damla yapılmış emeğin, yaratıcısı damla, aheste ama istikrarlı bir tarafından yakılmak üzere YARANIN ANLATTIĞI azimle eriyişini izlerken, “mum ransız sinemacı Julia tasarlanmasında şiirsel bir İnsan bedeniyle olan meselesi soruldu- Ö ağlamadıkça alev gülmez” di- Ducournau’nun ikinci uzun özgürlük olduğunu ğunda hem annesinin hem de babasının dok- yen Mevlana’nın sözleri zihnimi sarıyor. Canın metrajlı filmi “Titane” tıpkı düşünüyorum. tor olduğunu hatırlatan Ducournau (biri jine- kuvvetlenmesi için nefsin erimesi gerekiyor. Top- ilk filmi “Raw” gibi bir oto- kolog diğeri dermatolog) “Öyle ya da böy- lumun gelişmesi, cinsiyetler üstündeki mahpus kade- F mobil kazasıyla başlıyor. Kısa le deriyi kesip içine bakacağım. Biri olabil- rin bitmesi için de bizi geriye atan, eski kalıpların, dü- filmi “Junior”dan bu yana aynı karakter ad- mek için çok kişi olmak gerekiyor bence. şüncelerin tutuşup, yolun aydınlanması. Gerçek bir larını kullanan yönetmen bir kez daha Justi- Hayata bakışımın çok varoluşçu bir biçimi sanatçının yapması gereken de yolu aydınlatmak. ne, Adrien, Alexia isimlerine sahip karakter- var. Bana göre yaşamak deriyi parçalamak- İsviçreli sanatçı Urs Fischer’in mumdan yaptığı lerle şekillendirmiş hikâyesini. Bununla da tır, kendine yaklaşmaya çalışmaktır. Yara- ünlü enstalasyonu ‘İsimsiz’in önünde dururken, Fisc- kalmamış, kendisine bir hayli yakın hissetti- lar yoluyla da olur bu başka yollarla da” di- her de benim gibi mi düşündü emin değilim. Ama ğini söylediği Justine karakterini kariyerin- yor. “Titane”ın açılışında babasıyla birlikte Paris’teki Bourse De Commerce Müzesi’nin Rotan- deki üç filminde de aynı oyuncuya ( Garan- bir trafik kazası geçiren ve kafatasına titan- da salonundaki mega esere bakarken benim aklımdan ce Marillier) oynatmış. Bunlardan da öte, iz- yum bir parça takılan Alexia (bu ilk sahne- geçenler bunlar. lemiş olanlar anımsayacaktır, hem “Raw” lerde 10-12 yaşlarında) 20 yıl sonra oto şov İsimsiz adlı yapıt daha önce başka ülkelerde ser- hem de şimdi “Titane” insan bedeni üzerine organizasyonlarında erotik dans gösterile- gilenmiş. Ancak Fransa’da ilk kez bu salonda gös- hazmı pek de kolay olmayan sahnelerin yer ri yapan ama sağ kulağının hemen üstünde- terimde. Fischer, eserini kubbesi 40 metreyi bulan aldığı ve “body horror” (beden korkusu) tü- ki korkunç yara izini saklama gereği duyma- Rotanda’nın ölçeğine uyacak şekilde yeniden tasar- rünün uç noktalarında gezinen hikayeleriyle yan bir kadın olarak çıkar karşımıza. lamış. Salonun dairesel şekline uygun yerleştirilmiş bir başka ortaklık da içeriyor. dırmıştım. Lakin çocukların görmelerini istemedikleri- Kafasındaki yara izini ve izin hemen al- mumdan sandalyeler ve ortalarında bir kadın ve iki er- nizi kaçırmamak gibi özel bir yetenekleri var. “O kadı- BAZI SAHNELER UÇ NOKTADA tındaki titanyum kaplamayı sahiplenmiştir kekten oluşan bir heykel üçlemesi bulunuyor. nın canını neden acıtıyorlar anne?” sorusuna, meydan- Alexia, ama bir yandan da kendini ifade et- “Raw” merkezinde kanibalizmin (yam- da sıradan bir şey gibi duran heykelin azameti altında, İKİ ROMALI ERKEK ARASINDA SABİNE yamlık) olduğu bir hikâyeyi anlatırken, “Ti- mek adına şiddeti de içselleştirmiştir ve sa- nasıl cevap vermeliydim? Sabine kadınlarının uğradı- Mum dediysem evde yaktıklarımız gibi değiller. tane” akla “Crash” ve “Videodrome” gi- çına taktığı metal çubukla en ufak bir vicda- ğı tacizin yüzyıllarca en ünlü ressamlara “ilham” olma- Taştan yapılmış gibi gözüken heybetli anıtlardan bah- bi Cronenberg filmlerini getiren tuhaf ni sorumluluk duymadan cinayet işlemek- sını ben kendime bile izah edemezken, bir çocuğa nasıl sediyorum. Yandıklarını görmeseniz, gerçeğinden as- hikâyesiyle cinsel kimlik, aşk, öteki olmak te maharetlidir. Film cinsiyetin geçişkenli- açıklayabilirdim? la ayırt edemeyeceğiniz bu sandalyelere oturup, mü- ği, cinsel yönelimlerin çeşitliliği gibi konu- gibi temalara eğiliyor. Bu sefer içinde gös- Tabii bugün geldiğimiz durumu da açıklayamıyorum. ze gezmekten yorulmuş ayaklarınızı dinlendirmek is- terişli bir Cadillac ile sevişen (ve ondan ha- larda ve ötekine bakış meselesinde zihin açı- Mitolojik taştan heykelleri geçtim, capcanlı kadınların tersiniz. O derece sahici hepsi. Çeşit çeşit tasarım san- mile kalan) bir kadın ve yıllar önce kaybetti- cı bir tavra sahip. Sert sahneleriyle şok ede- Sabine gibi her gün katledilme haberlerini ve bu haber- dalyesi arasında bir de gayet banal bir uçak koltu- ği oğlunu bulduğunu sanan acılı bir babanın rek uyarırken bir yandan da insani yakınlığa lerdeki “olağanlaşmayı” izah edemiyorum. Ne diyebili- ğu var. Pandemide yapamadığımız seyahatleri yüzü- yer aldığı yer yer masalsı yer yer katıksız dair yumuşak sahnelerle karanlığın içine bir rim ki? Söylenecek söz belli: Erkeğini durduramayan ül- müze vuruyor. İster istemez hostesin “kemerlerinizi bir kabus gibi sert bir drama var karşımızda. nebze ışık düşürüyor. kelerde, 21. yüzyılda bile kadınlar Sabine’leşir. bağlayın, uçağımız inişe geçti” demesini bekliyorum. Neyse ki Urs Fischer’in Paris’teki mumdan Sabi- Koltuğun, metal ve kumaş yerine mumdan yapıldığı- ne’nine yapılan katliam anıtı eriyor... Balmumu sı- FİLMİN NOTU: 8/10 nı dokunmadan anlayamayacağım pürüzsüz yüzeyin- vılaşırken, kalıcı ve gerçek gibi görünen şeyler de, müze görevlisine çaktırmadan, parmaklarımı gez- kırılgan ve hayali oluyor. Kader tersine çevri- diriyorum: “Vay!” liyor... Taş gibi gözüküp, mum gibi eriyen Tabii esas mevzu tam ortadaki ana heykel grubu: ROUSSELLE adamların o azametli kolları patır patır Sanat tarihinin tartışmasız en ünlü heykellerinden bi- Onun yere düşüyor. Yaratıcı yıkım işliyor. ri olarak gösterilen Sabine Kadınlarının Tecavüzü/ ismi yok. VE LINDON Sabine’e saldırıyı yapan mum- Kaçırılması eserinin bir replikası. Giambologna’nın Kaderi dan adamın kafası, deforme yü- 1583’te yaptığı orijinal eser blok mermerden yapılmış, Agathe Rousselle belli: zü ve boş gözleri ile artık BAŞROLLERDE Fischer’in kopyası ise 3D yazıcı ile balmumundan. Bi- Yok olmak. yerde. Ayaklarımın dibin- rebir aynı mitolojik sahne canlandırılıyor: İki Romalı de yatıyor. Şaşkın bakı- Ta ki kolektif erkek arasında saldırıya uğrayan bir Sabine kadını. Er- yor gözlerime. Yüz- hikâyemizden, enüz ilk filminde şaşırtıcı bir girmeye aday bence. İtfaiye şefi Vincent keklerden biri savaş ganimeti olarak gördüğü kadına yıllarca meydanla- hatırımızdan erkek şiddeti öyle vahşetle saldırıyor ki, zor yutkunuyorum. performansa imza atan genç rolünde bedenine sürekli steroid enjekte ra hükmetmiş- tam anlamıyla silinene kadar. H oyuncu Agathe Rousselle ile eden yaşlanmış alfa erkek tiplemesinde Yıllar evvel orijinalini gördüğüm Floransa’daki Sig- ti ama işte O vakte kadar yanacak bu norina Meydanı’na ışınlanıyorum. Erkek gücüne methi- bir yıla yakın bir süre çalışarak onu ha- Vincent Lindon yine hayal kırıklığı ya- her devrin mumlar. Lakin bugün Sabine’lerin zırlayan Ducournau özellikle androjen ratmıyor ve özdeşleşmesi zor bir karak- ye düzen Herkül gibi heykellerin yanında, kadını kurban bir sonu ve cinsel bir obje, tacizi/kaçırmayı da olağan bir şey gibi canına kıyan veya buna göz yuman bir tip bulmak ve bunu da inandırıcı kı- ter de olsa izleyiciye ilginç bir açı sun- var. labilmek istediği için tanınmamış bir makta özel bir katkıda bulunuyor. Tüm gösteren sanat eseri beni iliklerime kadar sarsmıştı. Sa- taş kalpliler de, cinsiyetleri metalaştırıp, natı güzeldi ama kadına bakışı beni rahatsız etmişti. Bu yüz arayışına girmiş. Rousselle bundan bunlara Ducournau’nun provokatif ba- kurbanlaştıran algı yöneticileri de bilsin. sonra nasıl bir oyunculuk kariyeri sür- kış açısı ve ustalıklı rejisi de eklenince kadar gerçekçi ve vahşi bir sahnenin heykelini daha ön- Yeni bir dünya geliyor. Mumdan zalimler ce hiç görmemiştim. dürür bilemeyiz ama sırf bu roldeki per- ortaya yadsınamayacak bir sinema ola- ağlarken, Sabine’lerin alevi güçleniyor. Ve formansıyla bile unutulmazlar arasına yı çıkıyor. Hele çoluk çocuk oturduğumuz kamusal bir alan- alevimiz sönecek gibi değil. da sergileniyor oluşu tuhaf gelmişti. 5 yaşındaki kı- zımın görmemesini umarak adımlarımızı hızlan- OTOBÜSTEKİLER Kemal Urgenç pazar.dergi@cumhuriyet.com.tr 5 ARALIK 2021 SAYI: 1656 n Yayın Koordinatörü İmtiyaz Sahibi: HİLAL KÖSE ÖZTÜRK CUMHURİYET VAKFI adına n Görsel Yönetmen ALEV COŞKUN MÜNEVVER OSKAY Genel Yayın Yönetmeni n Editör DENİZ ÜLKÜTEKİN AYKUT KÜÇÜKKAYA n Sayfa Tasarım EMİNE BİLGET Sorumlu Müdür n Reklam Genel Koordinatörü HAKAN AKARSU ESRA BOZOK Reklam Yönetimi: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 251 98 68 e-posta: reklam@cumhuriyet.com.tr Baskı: İleri Basım Mat. Amb. Reklam Tanıtım Yay. ve Teknik Hiz. Tic. A.Ş. Yenibosna Mah. 29 Ekim Cad. No:11A/41 Bahçelievler İstanbul Dağıtım: Turkuvaz Dağıtım Pazarlama A.Ş. Yaygın süreli yayın DEVAMLILIK HATASI
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear