23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

19 ARALIK 2021 4 ALİ DENİZ USLU Hayko Cepkin, bildiğiniz gibi: ‘The Crow’, Hayko Cepkin’in kariyerinde kırılma ergenlik saplantım noktalarının sayısı birden fazla... u Hayko Cepkin dendiğinde 90’ları yaşayan Kimisi onu kitlelerin ilahı haline pek çoğumuzun aklında “The Crow” filminden getirdi, kimisi de gözlerin ona sahneler de canlanıyor. Benimse aklıma o unutul- Yolumdan maz replik geliyor: “Eğer sevdiğimiz kişiler bizden dikilmesine sebep oldu. Ancak o hâlâ çalınmışsa, onları uzun yaşatmanın yolu; onları sahnede ve kendi yolunda ilerliyor... asla sevmekten vazgeçmemektir. Binalar yanar, in- sanlar ölür ama gerçek aşk, ölümsüzdür.” Ara ara Başarısının sebebini de istikrarlı bir tekrar izler misiniz siz de, ya da sizi böyle derinden şekilde eğilip bükülmeden, yoluna etkileyen başka eserler var mı? devam etmekten geçtiğine inanıyor... “The Crow” benim ergenlik saplantım, bir şeylere sapmadım, ait olma arzularımın tatmin noktasıydı. O film Günümüzün müzik sayesinde film müziklerine ilgi duymaya, rock müzik “ticarethanesi”nde başka şansı ile tanışmaya, kargaları tanıyayım derken mitolo- olmadığını söylüyor... jiye, aramaya, araştırmaya ve en önemlisi kendim ile ilgili kendi kararlarımı almaya başladım. Yani değişimimin mihenk taşı. Bu süre zarfında yüzlerce ayko Cepkin müzikal macerasında binlerce hikâye ve eser gördük, okuduk. Yeni ve eğilmedim hep farklılaşarak, üstüne koyarak iler- yaratıcı bireylerden etkilenmemek mümkün değil. liyor. 7’den 77’ye çok seviliyor, mü- ziğine mesafeli olanların bile saygısı- H nı kazanması da şaşırtıcı değil. Çün- kü başarısının arkasında samimiyet, sahicilik, cesaret ğişimler olmadığı sürece de olumlu bir yöne doğru ve özverili bir ekip çalışması var. “Ailem” dediği eki- gideceğini düşünmek zor. biyle hayal ettiği her şeyi adım adım yerine getirme- u Artık konserleriniz büyük gösterilerle çok ye devam ediyor. Konserleri akıldan çıkmayan şov- daha hareketli ve zevkli. Nasıl bir hayalgücüyle lara dönüşmüş durumda. Öyle görünüyor ki bizi da- yaratıyorsunuz bunları? ha çok şaşırtmaya devam edecek. Konserleri için de- Her dönem kendi hayal gücünü ve hikâyesini diği gibi “Agresif başlarız, kudurtup eğlendiririz, sa- oluşturuyor. Sokaktan kopuk yaşamadığım için her kinleriz, hüzünleniriz ve elbette gururlu bitiririz.” İş- seferinde ihtiyaca uygun, döneme yansıyacak/yan- te Hayko Cepkin’in anlattıkları... sıtacak yenilikler gözümüzün önünde duruyor. Bu u Hayko Cepkin bu topraklarda çok sevildi. duyguları üretim aşamasına getirebiliyorsanız da Hem müziği hem de duruşu ile bir fırtına estiriyor. hikâyenizi yazmış oluyorsunuz. Sonuçta sahne de Peki, nasıl geldiniz bugünlere, kırılma noktaları- albümler de biyografik bir yansımadır. nız nelerdi? u Salgın patlamadan İstanbul’un kaosundan Çok özel hazırlanılmış, şaşkınlık yaratan bir kon- kaçan şanslı azınlıktansınız. Nasıl bir hayat kur- ser performansınızla veya konuk olduğunuz bir dunuz kendinize? programdaki anlık bir söyleminizle veya cevabınız- Sakin, sessiz... Hayvanlar ve yeşillikler ile dolu la kariyerinizi bir anda şekillenebiliyorsunuz. Kari- bir hayat. yerim ve projem için mücadele ederken bu tip kırıl- ma noktalarını çok yaşadım. Ama sanırım yıllardır u Müziğinizde hep bir isyan vardı ve karanlık ayakta durabilmemin en büyük sebebi, kurtlar sofra- bir hava hâkimdi. Tüm bunları korurken artık sı dediğimiz müzik “ticarethanesi” ortamında, istik- gülümseyen belki de sistemle alay eden bir tavrınız var. Nasıl oldu bu değişim? rarlı ve kendi yolunda ilerleyişim ve kişilik olarak 7’den 77’ye sevilen bir figüre dönüşmüş olmam. Zaman içerisinde anlatım dilinde revizyonlar yap- mak bence doğru bir etkileşim yaratıyor. Hep sert, Yolundan sapmadan, eğilmeden bükülmeden ilerle- yince insanda “yıllardır yapıyor ve ne yaptığını bili- hep çatık kaşlı olmaktansa dönemsel hitap çeşitli- yor bu çocuk” saygısı uyandırabiliyorsunuz! Bu da liği, iletişimi daha diri tutacaktır düşüncesindeyim. zaten elde edilmesi, ulaşılması en zor mertebe. Bu sebeple sahnem de yıllardır duygusal geçişler ile sıralıdır. Agresif başlarız, kudurtup eğlendiririz, sa- ‘SAHNENİN İDDİASI VARDIR’ kinleriz, hüzünleniriz ve elbette gururlu bitiririz. u Müziğiniz başlangıcından bu yana aynı ruhla 2022’DE FARKLI KURGULAR evrim geçirerek gelişti, artık rafine ve tamamen size ait bir hal aldı. Bu formülü nasıl yaka- u Günün birinde farklı müzisyenlerin katılımıy- ladınız? la “Hayko Cepkin Şarkıları” isimli özel bir albüm Gençlerin Formülün anasonu da ben oldum, kat- olsa sizin şarkılarınızı kimler söyler ya da söyleye- bir çoğu kı maddesi de. Yeri geldiğinde de fi- bilir? Zira vokal tekniğiniz de epey farklı. nansörü. Bizim ekip benimle, “Nin- Bence söylenir. Herkes benim gibi sert kısımla- çok yaratıcı ja Kaplumbağalar”daki “beyin” rı brutal tekniği ile söylemek zorunda değil. Ben bu (Krang) diye geyik yapar. Tüm bu Aslında pek çok şarkımın ruhu nahif. İlk tekniği ciddi bir deşarj ve meydan okuma olarak da aksiyonu tek başıma hayal etsem görüyorum. Sonuçta aslında pek çok şarkımın ru- anda yalnızca piyano ile besteliyorum. Son- de bunu başarıya dönüştürmek ra sözel anlatım dili sert bir söylem gerektiriyor hu nahif. İlk anda yalnızca piyano ile besteliyorum. yıllardır bir aile gibi birlikte ça- ise aranjeye yansıtıyorum. Bu sebeple içinde- Sonra sözel anlatım dili sert bir söylem gerektiriyor lıştığım sahne ve teknik ekibimin ki nahifliği görebilen, yakalayabilen ve aranje ise aranjeye yansıtıyorum. Bu sebeple içindeki na- profesyonelliği ile mümkün hale olarak hayal gücü kuvvetli her müzisyen ken- hifliği görebilen, yakalayabilen ve aranje olarak ha- geldi. Onların bana verdiği güven di dilini yansıtabilecektir. Sosyal medyadan yal gücü kuvvetli her müzisyen kendi dilini yansı- duygusu ile hayal gücümü sınırlı bestelerimi yorumlayan gençleri görüyo- tabilecektir. Sosyal medyadan bestelerimi yorum- tutmama gerek kalmadığını gördüm. rum. Bir çoğu çok yaratıcı ve çok hoş, layan gençleri görüyorum. Birçoğu çok yaratıcı ve Sonrası mı? Sadece planladım ve ha- bir kısmı da taklit dilini kullanı- çok hoş, bir kısmı da taklit dilini kullanıyor. Elbette yata geçirdim. yor. Elbette kıymetli olan kıymetli olan yaratıcı olanlar. yaratıcı olanlar. u Bugünlere gelmek için gerçekten bü- u Önümüzü görmek artık daha da zorlaştı ama yük emek harcadınız ve bunun ardında ciddi Hayko Cepkin’in gelecek ile ilgili ne hayalleri var? pısı yoktur. Zevkler, seçimler u Korku iklimi sanatın da kumaşına dikildi. Siz bir mesai var. Geçmişe baktığınızda bugünleri 2021 yılında “An Epic Symphony” ile yaptığı- meselesidir. Sahnenin egosu ve id- sahneden ve sosyal medyadan mesajlarınızı ver- hayal etmiş miydiniz? mız çok beğenilen bir konser serimiz oldu. Biz, “Bu mekten çekinmiyorsunuz, arada elinizin dilinizin diası vardır. Bunu her zaman kabul eder ve bizzat Hedeflerim ve hayallerim her neydi ise hepsini tı- kez son” dedikçe de farklı şehirlerden farklı sahne- gitmediği oluyor mu? uygularım. Ama yalnızca sahnemde! Sahnede gös- kır tıkır yerine getirdim. Ne kendime ne sevenleri- lerden ve hatta farklı ülkelerden talep görür olduk. Sorunun içinde zaten mevcut iklim konusunda ye- tereceğiniz hünerinizden, melodinize, bestenizden, me verdiğim sözlerde yalancı çıktım. 2022 yılında da bu konser serimize devam edeceğiz. terli bilgi veriyorsun. Ben de şöyle diyorum: “Özgür- aranjenize, vizyonunuza bıraktığınız etkiye kadar Symphony ekibi artık bize alıştı. Bu sebeple sahne- u Müzik dünyasında rekabet, taraf tutma, fana- ce söylemin çok kalmadı ilkbaharı ve yazı. Dikkatli her şey güç gösterinizdir. Bu da birine cevap ver- de onların daha da interaktif bir konumda yer alma- tiklik hepsi var. Ülkenin genel atmosferi oraya da olmak gerekiyor yaşamamak için sonbaharı ve kışı!” mek istiyorsanız en güçlü cevaptır. Konser bittikten ları mümkün oluyor. Bunun ilk örneğini ve sinyal- yansımış durumda. Sizin de bu anlamda çıkışları- sonra normal hayatınıza geri dönebilmelisiniz. Sa- u Normalleşiyoruz deniyor ama müzik 12:00’de nız oldu, “müziğin birleştiriciliği”ne ne oldu? lerini 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’mızda Harbiye nırım bu konuda sıkıntı yaşanıyor ve normal hayat- Fazlasıyla ticaret kokan işler dışında üretilen her susuyor. Müzik emekçileri neler yaşıyor? Açık Hava Sahnesi’nde ufaktan verdik. 2022 kon- larında da “star” yaşantısı devam ettirmeye çalışan- şeye halen ne türden olursa olsun eşit yaklaşan zi- Açıkçası yaşayamıyor! Gözden çıkarılmış bir serleri için daha farklı planlamalar kurgulayıp etkiyi hindeyim. Müziğin birbiri ile didiştirilecek bir ya- lar sebebi ile bu tip didişmeler yaşanıyor. meslek grubu görünümünde sektörümüz. İddialı de- daha da arttırma niyetindeyim. kışsa sorun yok demek bilir bir şeydir, korkmayın diyecek halim yok, Bilinçsiz ve özensiz sözcük kullanımı Türkçeyi zedeliyor ki.) Diplomatın sözleri de korkun elbette ama “korkanların dilini” kul- “Hiç şık değil.” lanmayın, demek istiyorum. Her zaman bi- Bu sözcükleri kul- linçsizce sürüye katılan, kendilerini ancak lanmak yasak olsa (za- Dostoyevski’nin dediği gibi “sürünün sıcaklı- Yakışmadı, sıkıntı yok, ten yetkim olsa ben ya- ğı” içinde güvende hisseden insanlardan olma- saklarım) merak ederim, dığınızı belli edin. bu sözcüklere “sığınan- Psikolojik bir savaşın verildiğini de unutma- lar” ne yaparlar? Her şeyi mak gerekiyor. Korkutmak isteyenler, korku- şık olmadı, tabiri caizse ÜLKER adıyla sanıyla söylemek tabildiklerini görmek isterler. Hiç değilse psi- İNCE zorunda kalmazlar mı? kolojik üstünlüğünüzü koruyun, korkunuzu di- e bunlar diyorsanız, söyle- İnsanların üzerinde ya- linize yansıtmamaya çalışın demek istiyorum. inceulker@ yeyim: Maymuncuk sözcük- ratılmış baskıyı, yürek- Korkudan ne dediğini bilmeyen insanlara ben- gmail.com ler. Örneğin ben bahçıvana, lerine salınmış korku- zemeyin. Sözcüklerinizi özenle seçin, o söz- “Şu yasemini de buda” diyo- yu dillerinde açıkça gö- cüklerin ne anlama geldiklerini, işlevlerinin ne N rum, “Tamam, sıkıntı yok, Ül- rüyorum. Tarikat yurdun- olduğunu bilerek. Bilmeden değil. ker Hanım” diyor. Ne anlayacağımı şaşırıyo- da namaz kılan amiralin yaptığı şeyin “laikliğe HHH rum. Acaba diyorum içimden, “Yasemini bu- aykırı”, “askerlik mesleğinin doğasına, disiplin Bazı sözcükleri olur olmaz yerde sık sık kul- damak bana sıkıntı yaratacak bir iştir ama ben ve itaat ilkesine aykırı”, en önemlisi de “Cum- lanmak da sözcük katilliğidir. (Örneğin burada bu sıkıntıya katlanacağım” mı demek istiyor? huriyetin laik düzenine aykırı” olduğunu söyle- “katillik” derken “deyim yerindeyse” diyebilirim İşi zaten şu ya da bu bitkiyi budamak değil mi, mek varken, bu yargıların üzerini örtüp “yakı- çünkü belli sözcükleri olur olmaz yerde çok sık luk yapılmış, bunun tanımı “Bazı sıkıntılı işler burada sıkıntı nerede? Sonra “Gelecek hafta şıksız” olduğunu söyleyen genç ya da yaşlı ga- kullanarak o sözcüklerin içini boşaltmaya ve on- ya da o konu çok sıkıntılı” oluyor. Sözgelimi burada olmayacağız” diyorum, yanıt yine aynı: zetecinin kaygısını anlıyorum ama yine de tep- ları öldürmeye, bir benzeştirim yoluyla “katillik” bir parti üyesi cinayet işlerse parti için “sıkıntı” “Sıkıntı yok.” ki gösteriyorum. diyorum ve acaba bu benzetmeyi doğru bulur mu- yaratmış oluyor. Cinayet de bir sıkıntı, yolsuz- HHH HHH sunuz diye size soruyorum.) Aslan gibi delikan- luk da sıkıntı, işe geç kalmak da. Hepsi bir. Pekiyi bahçıvanı, manavı böyle de siyasetçi- Bir toplum böyle çürütülür ya da teslim alı- lı bir gazeteci ya da bir siyasetçi çıkıyor, iki la- si, gazetecisi, yazarı, televizyon sunucusu, te- HHH nır. İşte o yüzden insanlara, “Size kakalanan fın başında “tabiri caizse” diyor (Türkçesi “deyim levizyon programcısı, bürokratı nasıl? Onların Bir siyasetçi bir başka ülkenin siyasetçisi sözcüklerle konuşmayın” demek istiyorum. Ta- yerindeyse”dir, bu arada), üç gün geçmiyor ki bu çoğu da “sıkıntıcı”! Sanki insanlar bir merkez- için diplomasi diline sığmayan bir şey söylü- bii bunu bahçıvana söylemiyorum, kendilerin- söz yüzlerce insanın ağzına geçmesin, hiç gerek- den “emir” alıyor ve hepsi hemen bir ağızdan yor, o ifade ona hiç “yakışmıyor”. Hatta sarıklı den bilinçli muhaliflik beklediğimiz insanla- mediği yerlerde kullanılmaya başlamasın. Sözcük aynı sözcüklerle konuşmaya başlıyorlar. Ör- bir amiral, bir tarikat yurdunda namaz kılıyor, ra söylüyorum. Bazı tepkilerinizi daha az “sa- yoksulluğunun altında belli bir bilinçsizliğin yat- neğin falan kamu kurumunda şöyle bir yolsuz- bu görüntü Türkiye’ye hiç “yakışmıyor.” (Ya- kıncalı” sözcüklerle dile getirmeniz anlaşıla- tığını düşünmesem bu kadar irkilmeyeceğim.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear