25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

PRENS ADALARI’NDA YAŞAM ANDRÉE GALATAUD COŞKUN LA VIE SUR LES ÎLES DES PRINCES 3 EKİM 2021 4 Sahnenin arkası ve önüyle, emekçileriyle Prens Adaları’nda yaşam Aşinalığın ötesinde MİYASE İLKNUR Dziga Vertov Andrée Görüntüleri tümüyle gerçek Galataud Coşkun, adaların Kameralı emeğini kendi çektiği fotoğraflarla Adam gün yüzüne çıkarıyor. ziga Vertov “Kameralı Adam”ı “Keşif zevkine 1929’da çekti. Aynı tarihte Meyerhold Tiyatrosu’nda Mayakovski”nin “Tahta- dalıp giden kurusu” adlı oyunu sahnelendi. Geriye Rum Yetimhanesi ziyaretçi, Ddoğru gidersek sinema alanında 1925’te Sergey Ayzenştayn’ın “Potemkin Zırhlısı”, 1924’te yi- adalarda ne onun “Grev” adlı filmleriyle karşılaşıyoruz. sıradan bir Vertov ve alk arasında “Adalar” diye bilinen İstanbul’un Coşkun’un hem kaleme aldığı hem de fotoğralarıyla süsledi- DÜŞÜNDÜKLERİM yaşamın Ayzenştayn’ın yanı sı- sayfiye yerinin tarihte “Prens Adaları” diye ği kitapta Prens Adaları’nın tarihi, insanları, köşkleri, çiçekleri, ra Lev Kuleşov, Vsevo- sürdüğünü geçtiğini İstanbulluların bile çok azı bilir. An- ormanlarını oluşturan ağaçları, faytonları, hayvanları, esnafları lod Pudovkin, 1920’ler cak prensler için Adalar sayfiye amacıyla değil ve sahnenin arkasındaki emekçileri tanıtıyor. neredeyse Sovyet sinemasının ön- H sürgün yeri olarak kullanılırdı. Sadece prens- Ali Sirmen’in önsözüyle başlayan kitapta Andrée Galataud de gelen sinema yö- unutur. Doğal ler mi? Din adamları, Bizans sarayının gözden düşen üst dü- Coşkun, kitabı yazma amacını şu sözlerle anlatıyor: netmenleri arasındadır. zey bürokratları, prensleri hatta savaş kaybetmiş ya da saray “Prens Adaları sevdalısı ve yürüme meraklısı bir kişi, baş- ki burada da Ayzenştayn’ın Meyer- içi darbelere maruz kalmış imparatorlar ve imparatori- kalarının da yaptığı gibi, sokaklarda patikalarda dolaşır- insanlar çalışır, hold Tiyatrosu’nun ilk çeler için ideal bir sürgün yeriydi Adalar. Özel- ken doğal ve mimari güzellikleri cebindeki emek- öğrencilerinden olduğu- üretirler” likle 8. yüzyıldan itibaren bu amaçla kulla- lilik armağanı fotoğraf makinasıyla ‘yakalama- nun altını çizmeliyiz. nılan Adalar’ın o devirde bozulmamış gü- ya’ çalışıyordu. Ama sosyal yaşama sınır ta- ATAOL diyor. Tıpkı Meyerhold zelliğini düşünüp de “Aman böyle sür- nımaz derin ilgisi, gözlerini ve objektifini BEHRAMOĞLU Tiyatrosu’nda olduğu gi- gün dostlar başına” demeyin sakın. Zi- bir başka zenginliği, Adalar’daki yaşa- bi onun sinemasında da ra o güzellikleri görme şanşları hiç mın temelini oluşturan ve malvarlığının öyküden daha önemli olan onun anlatımında uygulanan Ben İstanbul’da rüyalarımın diyarı Adalar’ın burnunun ANDR É E GALATAUD COŞKUN olmadı sürgünlerin. Çünkü hakkın- sürdürülebilirliğini sağlayan o müthiş dibinde, hep  Ada hasretiyle yaşarım... Andrée Galataud Coşkun elinizdeki bu şirin tekniklerdir. “Potemkin Zırhlısı”nın unutulmaz sahnealbümle  kokusuyla, tınısıyla, köşkleriyle, “görüntü - avcılarıyla”, çalışanıyla, kuşlarıyla, böcekleriyle birlikte kendi SAHNENİN ARKASI VE ÖNÜYLE da sürgün kararı verilenlerin gözüne insani emek zenginliğine yöneltti. Böy- adasını bize sunuyor, bizimle paylaşıyor. Ali Sirmen PRENS ADALARI’NDA YAŞAM lerini, askerlerin adım atışlarını, çizmelerini, onların mil çekilerek postalanırdı Adalar’a. lece aynı dünyanın ayrılmaz çehreleri ateşi altında merdiven basamaklarından aşağılara doğru Sürgün yerini terk etmesinler diye bu albümde buluşmuş oldu.” kaçışan halkı, bebek beşiğini, kalçaları üstünde sürüne- İstanbul’a ulaşımı olmayan Adalar se- Adalar deyince begonvil süslü köşk- rek kaçmaya çalışan sakatı düşünelim... çilmişti. Gözlerine mil çekilmeseydi lerin bahçeleri hemen akla gelir de bu Ya da aynı filmde, güvertede toplanmış isyancı tayfala- eğer o güzellikleri bırakıp dönerler miydi begonvillerin Adalar’a nasıl geldiğini pek Je vis à Istanbul mais mon esprit vagabonde toujours dans les îles, LA VIE SUR LES ? LES DES PRINCES elles sont si près de moi et me manquent tant… Andrée Galataud Coskun nous fait partager avec son charmant rın üzerine atılan brandanın altındaki kıpırdanışları anım- album ses regards sur son île, évoquant tour à tour sa vie sociale, ses CO^TE´ COUR, CO^TE´ JARDIN İstanbul’a bilmem. çoğumuz bilmez. Onu da Ali Sirmen’in ki- senteurs, ses sonorités, ses splendides demeures, ses « chasseurs d’images », sa faune et sa flore. sayalım… Bunlar, sinema sanatına Ali Sirmenasıl kimliğini, ona tabın giriş bölümündeki “Hoş geldin Andrée” görselliği ve hareketi kazandıran devrimci yeniliklerdir. BEGONVİLİ KİM GETİRMİŞ? başlıklı yazısından öğreniyoruz. Ünlü Fransız de- Vertov’un kamerasının öncü önemi de bence buradadır... Aynı zamanda manastırları ve kiliseleri ile dini bir mer- nizci Amiral Louis Antoine Bougainville (1729-1811), HHH kez olma özelliğinin de bulunduğu Bizans döneminin ardından Pasifik seferinden dönüşünde beraberinde getirdiği için ken- Coşkun, Belgesel film. Görüntüler tümüyle gerçek. Fakat zıtlık- Osmanlı’ya geçen Adalar salgın hastalıklar sırasında varsılların di adıyla anılan (Türkçesi begonvil oldu) renkli sarmaşık kitabında ları gösteren ardışık montajlarla bu gerçeklik sıradanlık- ve önemli devlet adamlarının kendilerini karantinaya aldıkları “bougainville”ler mimozalar ile birlikte Adalar’ın simgesi ha- Troçki’nin birkaç tan çıkarak günlük yaşamın, bu yaşamın kendisinin ritmi- bir sığınaktı. Deniz ulaşımı yaygınlaşınca da sayfiye yeri olu- line gelmiştir. yılını geçirdiği ni kazanıyor. Böylece de devrim sonrasındaki Rusya’da verdi. Tabii paşaların ve beyzadelerin. Babıâli’deki rekabetleri- Coşkun’un kitabında bilinmeyen ya da az bilinen başka bil- köşk dahil tek bir günün, durağan kartpostal gerçekliğini değil, ha- ni, yaptırdıkları görkemli köşklerle Adalar’a da taşımış oldular. giler de var. Mesela Büyükada’nın en önemli simgelerinden göz alıcı ada kikatini, hareketlerin ve görüntülerin dokusundaki yaşa- Batılı pek çok gezginin de uğramadan geçmediği Adalar Splendid Oteli’nin muhteşem kubbelerinin görsel şölenden öte köşklerini kapı mın hakikiliğini yansıtıp duyumsatıyor. Cumhuriyet’ten sonra sanatçıların, yazarların ve ressamların işlevsel bir görevi olduğunu öğreniyoruz. Meğer Adalar’a he- süslemelerindeki Belgesellik, yukarıda kullandığım tanımla kartpostal yerleşmesiyle onlara esin kaynaklığı görevini üstlenmiştir. nüz denizaltı borularıyla su getirilmediği dönemlerde, oteli ya- detaylara dek gerçekliğin hareketli versiyonudur. Bu nedenle “Kame- “Yaz geçti bu Adalar tanıtımı da nerden çıktı” şimdi dene- pan mimar gerekli suyu depolamak için bu kubbelerin içine anlatıyor elbette ralı Adam”ı sadece belgesel tanımıyla nitelemek kanım- bilir. Aslında tanıtmak istediğimiz Adalar değil Adalar’da ar- gizli tanklar inşa etmiş. fotoğraflarıyla... ca haksızlık olur. Belgesel fakat bir öyküye gereksinim kası ve önüyle yaşamın anlatıldığı bir kitap. Andrée Galataud duymaksızın yaşamın kendisindeki öykü içeriğini, dina- AVRUPA’NIN EN BÜYÜK AHŞAP BİNASI mizmi göstermeyi başaran öncü bir sanat ürünü. Coşkun, Adalar’ın simgesi diğer tarihi yapılarla ilgili ola- Adalar’ın emekçileri HHH rak da önemli bilgiler veriyor. Bunlardan biri de yıkılma- Son olarak filmdeki şiire de değinmek isterim. Bel- ya yüz tutmuş Rum Yetimhanesi. “1989 yılında İstanbul’un gesellik ve şiirsellik bağdaşabilir şeyler midir? Belge- efsanevi Pera Palas’ın da mimarı olan Levanten Alexand- selden ve şiirden ne anladığımıza bağlı... Vertov’un fil- re Vallaury tarafından inşa edilen bu bina aslında bir otel için mindeki belgesellik yalınkat bir gerçekçilik ürünü de- düşünülmüş. Ne var ki sonuçta Rum Yetimhanesi’ne dönüş- ğil. Tersine, gerçeklik, akışkanlığı içinde, yer yer çeliş- türülen bina, 1964 yılında kapılarını kesin olarak kapatsa da kileri ve zıtlıklarıyla kameranın alanı içine giriyor. Ay- hâlâ Avrupa’nın en büyük ahşap binası olma unvanını sür- nı şey (nesne, kişi, olgu vb.) çeşitli açılardan görülüp dürmektedir.” gösterilerek gerçek dediğimiz şeyin değişkenliği, göre- Rum Yetimhanesi gibi kaderine terk edilmiş bir diğer bina celiği de vurgulanmış oluyor. da Lev Troçki’nin 1929’dan itibaren Büyükada’da sürgündey- Bu ise gündelik yaşamın, bu demektir ki yaşamın ken birkaç yılını geçirdiği Sivastopol Köşkü, neredeyse tama- kendisinin içindeki emek, çaba, hareket, beklenti, umut men yıkılacak hale gelmiş, çatısı çökmüş, geride yalnızca dö- ve hüzün karışımı bir şiirsellikten ve onun her günkü nemin bitki örtüsünü koruyan ama her yanı yabani otlarla kap- tekrarından başka nedir? lı, büyük bahçesiyle kalmıştır. Adalar’ın tarihi esnaflarından, ev sahipliği yaptığı sanatçıla- ra, yaşamı aksamaması için perde arkasında çalışan emekçile- Yazarımızın 19 Eylül’de yayımlanan“Puşkin’in ‘Öğüt’ü” baş- rin, tarihi binaların ve ormanların öykülerine kadar pek çok bil- lıklı yazısında Puşkin’in ölüm tarihi 1836 değil 1837, döne- gi ve birbirinden güzel resimlerin daha fazlası kitapta. min Çarı da II. değil I. Nikola olacaktı. Düzeltiriz. azı uğurladık. Ancak dolaşmayı, görmeyi, PERGE ANTİK KENTİ, ANTALYA Arkeoloji meraklılarına 4 öneri öğrenmeyi, hissetmeyi sürdürmek için bir Hitit İmparatorluğu dönemine uzandığına ina- sonraki yaz günlerini bekleyeceğimiz an- nılan bu kent, “Parha” adıyla biliniyor ve ye- Y lamına gelmiyor bu. Vakit buldukça gi- rel kaynaklarda Roma döneminde Anadolu’nun debileceğiniz, “Burada kimler, nasıl yaşa- en zengin, güzel, düzenli kentlerinden biri oldu- Nereyi gezelim mıştır?” sorusunun yanıtını bulabileceğiniz, bazen ğu belirtiliyor. Kentte bulunan 15 bin izleyici ka- de hayal gücünüze sığınıp sokaklarını adımlayabi- ? pasiteli tiyatro, günümüze kadar oldukça iyi ko- leceğiniz antik kentlerden dördünü sizler için seçtik. AYÇA runan önemli yapıtlardan biri. Kentin bir diğer te- mel yapısı ise 12 bin izleyici kapasiteli stadyum. HAN AFRODİSİAS ANTİK KENTİ, AYDIN MÖ 2. yüzyılda inşa edilen stadyum, günümü- “Tarih ve insan kaynaşmış, zamanlar birbirinin ze kalmış en iyi stadyumlardan. Hıristiyan inan- içine girmiş. Öyle bir dünyanın içine düştüm.” Us- cının önemli isimlerinden Aziz Paul’un misyoner- ta fotoğraf sanatçısı Ara Güler, yıllar önce gazete- lik seyahatleri sırasında Aksu Nehri’ni kullanarak ci Coşkun Aral’a verdiği röportajda böyle anlatıyor Perge’ye gelmesiyle, kent Hıristiyanlığın kutsal Afrodisias’la ilk karşılaşmasını. Güler’in 1958 yı- mekânlarından biri olarak kabul edilmiş. lında tesadüfen geldiği ve çektiği fotoğraflarla dün- yaya duyurduğu bu kent, adını aşk ve güzellik tan- SAGALASSOS ANTİK KENTİ, BURDUR rıçası Afrodit’ten alıyor. Yerleşimi geç neolitik ça- Burdur’un Ağlasun ilçesinde bulunan kent, Ro- ğa kadar uzanan kentin, Roma İmparatorluğu dö- ma İmparatorluğu döneminde Pisidia bölgesinin neminde heykeltıraşlık okuluyla ve heykeltıraşla- en önemli şehri olarak biliniyor. İlk kez, 1706 yı- Afrodisias antik kenti Perge antik kenti rı ile ünlü olduğu biliniyor. Afrodisias, kentin en lında Fransız gezgin Paul Lucas tarafından tespit mon) Kralı II. Eumenis tarafından kurulan kent, rı burada görebilirsiniz. Hierapolis aynı zaman- edilmiş, kentin yerleşim izleri, günümüzden 12 önemli yapısı Afrodit Tapınağı, 1979 yılında Prof. adını Bergama’nın kurucusu Telephos’un eşi, da, İsa’nın 12 havarisinden biri olan Phillippus’un Dr. Kenan Erim tarafından bulunan Tanrıça Afrodit bin yıl öncesine uzanıyor. UNESCO Dünya Mira- Amazonlar kraliçesi Hiera’dan alıyor. Pamukka- burada öldürülmesi ve mezarının da burada bu- ve Roma İmparatorluğu’nun ilk imparatorları olan sı Geçici Listesi’nde bulunan Sagalassos’un An- le Travertenlerinin yanı başında tüm ihtişamıyla lunması nedeniyle, Hristiyanlık inancı için kut- toninler Çeşmesi’nin (MS. 161-180) Roma İmpa- Julia-Claudian hanedanına adanmış Sebasteion ad- yer alan Hierapolis antik kentinde bulunan kalın- sal bir yerleşim yeri. Ziyaret ettiğinizde Hierapo- ratoru Marcus Aurelius zamanında yapılıp Tan- lı tapınak kompleksi ve muhteşem antik tiyatrosuy- tıların, Roma döneminden olduğu biliniyor. Kent, lis Tiyatrosu’nu, hamam kompleksini, kentin iki rı Dionysos’a ithaf edildiği biliniyor. Neon Kü- la sizleri bekliyor. Anadolu’nun farklı bölgelerinden sağlık için sıkça büyük anıtsal binasından biri olan Tritonlu Çeşme tüphanesi, metal ve kireç fırınları, seramik üretim HİERAPOLİS ANTİK KENTİ, DENİZLİ ziyaret edilmiş. Roma hamamı, günümüzde mü- Binası’nı ve kentin en önemli tanrısına adanmış merkezi, agora, meclis binası ve Cladius kapısını MÖ 2. yüzyılın başlarında Bergama (Perga- ze, kazıda bulunan heykelleri ve diğer kalıntıla- Apollon Kutsal Alanı’nı görebilirsiniz. ziyaret edebilirsiniz. OKUDUKLARIM - İZLEDİKLERİM
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear