Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
6 5 NİSAN 2020 Çevrimiçi EKMORLUAKHISA u Neşet Ertaş’ı özleyenlere İ ş Sanat da dijital arşivini erişime açan kurumlar arasına girdi. İş Sanat’ın YouTube kanalından sizler için bu hafta Neşet Ertaş’a Senfonik Saygı Duruşu konserini seçtik. u Leyla Gencer’i tanımak... İ stanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV), yapımcılığını üstlendiği “Leyla Gencer: La Diva Turca” belgeselini dijital platformlar üzerinden ücretsiz olarak erişime açtı. Leyla Gencer’in yaşamöyküsünü anlatan belgeseli İKSV’nin YouTube kanalı üzerinden izleyebilirsiniz. u ‘Patron Kim’ sahnede T iyatro Ak’la Kara online olarak perdelerini açan tiyatrolardan biri oldu. Çok kısa bir süre önce yitirdiğimiz Levent Ünsal’ın da rol aldığı “Patron Kim” adlı oyun YouTube üzerinden izlenebilir. u ‘The New Pope’ İ talyan sinemacı Paolo Sorrentino’nun imzasını taşıyan “The Young Pope”u izleyip sevdiyseniz şimdi sıra “The New Pope”a geldi demektir. BluTV’deki diziye bu sezon John Malkovich de katıldı. u Sanat sergi turu Canan’ın Arter’in İstiklal Caddesi’ndeki binasında 12 Eylül 201718 Şubat 2018 tarihleri arasında gerçekleşen Kaf Dağı’nın Ardında sergisi, üç boyutlu olarak da gezilebiliyor. u Platform’u izleyin Netflix’te son zamanlarda en çok konuşulan filmlerden biri İspanyol yapımı “Platform” oldu. Ucu bucağı olmayan bir gökdelende geçen korkugerilim türündeki “Platform” sınıf çatışmasının ön planda olduğu alegorik bir film. 5 NİSAN 2020 SAYI: 1569 pazar.dergi@cumhuriyet.com.tr İmtiyaz Sahibi: CUMHURİYET VAKFI adına ALEV COŞKUN Genel Yayın Yönetmeni AYKUT KÜÇÜKKAYA Sorumlu Müdür OLCAY BÜYÜKTAŞ AKÇA Reklam Yönetimi: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 251 98 68 eposta: reklam@cumhuriyet.com.tr n Yayın Koordinatörü HILAL KÖSE ÖZTÜRK n Görsel Yönetmen MÜNEVVER OSKAY n Editör DENIZ ÜLKÜTEKIN n Sayfa Tasarım EMİNE BİLGET n Reklam Genel Müdürü AYLA ATAMER TÖRÜN Baskı: İleri Basım Mat. Amb. Reklam Tanıtım Yay. ve Teknik Hiz. Tic. A.Ş. Yenibosna Mah. 29 Ekim Cad. No:11A/41 Bahçelievler İstanbul Dağıtım: Turkuvaz Dağıtım Pazarlama A.Ş. Yaygın süreli yayın Doğan Duru’dan ilk solo albüm ‘Kendimle yarıştım’ Bundan böyle hepimizin hayatında ‘karantinadan önce’ ve ‘karantinadan sonra’ diye iki farklı dönem olacak muhtemelen. Örneğin karantinadan hemen önce Doğan Duru ile buluşmak için sözleşmiştik. Okuduğunuz bu söyleşiyi yüz yüze yapacak ve birlikte fotoğraf çektirecektik. Ama bir anda her şey değişti ve karşılıklı olarak anlaşarak buluşmamaya, söyleşiyi yazılı yapmaya karar verdik. Doğan Duru’nun ilk solo albümü “Epoch”u konuşmaktı niyetimiz, ki konuştuk elbet (yazıştık desek daha doğru) ama karantinayı ve yaşadığımız günlerin ne anlama geldiğini de konuştuk. Her şey yeniden bir düzene girdiğinde (bir şekilde öyle bir düzen gelecek hayatlarımıza, şüphesiz) biz de bir araya gelmek üzere sözleştik. Ama ikimiz de biliyoruz, karantinadan sonra, yeniden bir araya geldiğimizde, dünya eski dünya olmayacak, bunu da yazdık bir kenara. u Ev konseri özellikle karantina günlerinde çok tercih edilen bir yöntem oldu. Evden yapılabilen her şey yapılacak bu dönemde. Bu günlerde bence en çok astrologlar veya falcılar iş yapacaktır. Evden yapılamayan işler veya evden ticari olmayacak işler yüzünden çoğumuzu zor zamanlar bekliyor. Bir paket açıklandı ama o pakette çalışan insanları, emekçileri ve zanaatkârları ilgilendiren bir şey yok. Umarım bu yanlıştan dönülür yoksa birçok insan zaten zor geçinirken bu süreçten çok yara alıp çıkmış olacak. u Sevilen bir gruptan biri çıkıp da solo albüm yayımlayınca hep şu merak edilir: Yoksa grup dağılıyor mu? Redd için de böyle bir durum var mı sahi? Neden bir solo albüm kaydetme gereği duyduğunuzu da öğrenmek adına soruyorum bir yandan. Hayır, Redd’in son albümü çıkalı bir yıl oldu, bir yenisi daha yolda ve konserler koronavirüse kadar oldukça yoğun devam ediyordu. “Epoch” tamamen benim müzikal serüvenimi ifade ettiğim bir dönem sorgulamasıydı. Müziğe 1819 yaşlarımda başladım ve o zamandan bu zamana çok yol kat ettim. Öğrendiklerimi, tüm bu dönem boyu biriktirdiğim duygularımla birleştirip kendi kendime kaldığım, tekil bir albüm bu. Bu yüzden tamamen izole olup her şeyini kendim yaptım. ‘SOLO ALBÜMDEN DAHA SOLO’ u İlgi nasıl oldu peki albüme? Dijital platformlar artık bu ilgiyi çok çabuk ölçmeye yarıyor bir yandan da. Hangi parçalar daha çok dinleniyor örneğin? Genel olarak albümleri yüksek beklentiler ve hırslar içinde yapan insanlardan hiç olmadım, yine de Redd’in söz yazarı ve bestecisi olarak gruba karşı sorumluluğum ve daha önce yazdığım şarkıların üstüne çıkabilecek şarkılar yazma duygusu yüzünden mecburen kendinizle yarışmak zorundasınız. “Epoch”da bu yarışı şarkıları üretirken değil, tüm bu süreci tek başıma yapma tecrübesini yaşarken yaşadım. Yani, tüm enstrümanlarını kendim çaldığım, tüm düzenlemelerini yaptığım ve mikslediğim bir albüm bu; bu bağlamda benim için zorlu, tekil bir süreçti. Solo albümden daha solo bir albüm diyebilirim bu yüzden. İlgi inanılmaz iyi. Çok güzel mesajlar, tepkiler, tebrikler alıyorum. Dinleme rakamları sayısal ve birtakım algoritmaların sonucu olduğundan onlar pek konum değil ama beklediğimin çok üstünde bu sayılar da. Ben daha çok insana duygusu geçtiğinde sayısal olarak kendimi ödüllendirmiş olacağım. u Albümün soundu bildiğimiz Redd soundunun çok uzağında değil belki ama sanki daha dingin bir havası var. Ses tonunuzda da hissediliyor aynı dinginlik, sükunet... Bu sizin ruh hali Doğan Duru nizi yansıtan bir hava mı? Albümde çoğu vokal kaydını evde koltuğumda oturarak yaptım, bir kısmını da Hayyam Stüdyoları’nda. Ne zaman canım istiyorsa nasıl istiyorsa o zaman kayıt yaptım, bir takvim sürecim olmadı çoğu kayıtta, bu da bence önemliydi. Bazı şarkıları son bir hafta kala ekledim albüme, çabucak düzenledim ve bir daha üzerlerinde oynama fırsatı vermedim kendime. Bazen aşırı oynamalar şarkının ruhunu sakatlıyor. ‘DÖNEM DEĞIŞIRKEN REDD DINLEYECEKSIN IZ’ u Ne zamandır yazıyorsunuz bu şarkıları? Günün birinde solo bir albüm yaparım düşüncesiyle mi yazıldı bu parçalar? Bu şarkıların neredeyse tamamı (“Mavra” hariç) son 89 ay içinde albüm fikri doğduktan sonra yazdığım şarkılar. Bir bu kadar şarkı daha yazdım “Epoch” için ama onların duygusu başkalaştı, onları başka bahara bıraktım. Kaydedip finalize ettiğim hâlâ birçok şarkı var ve bunları her sene yayımlamak istiyorum. Aslında geçen yaz bir kaza geçirdim ve benim için hayatın anlamı biraz değişti bu kaza sonrası; şu an kaydettiğim ve yayımlamadığım iki albüm ve onlarca şarkı var bitmiş halde, bunlar gizli kalsın istemiyorum artık. Bu yüzden bir takvime oturtup yayımlama kararı aldım. Önce sırada Redd albümü var... Feci bir albüm olacağının garantisini veriyorum. Dönem değişecek, değişirken de kulaklarınızda Redd olacak. Dili ve soundu ile biraz fırtınalı, özgürlük duygusu bol, direnci güçlü ve umudu yüksek bir albüm gelecek. u Tuhaf günlerden geçiyoruz bir yandan da herkes evlere kapandı (ya da kapanmadı, asıl sorun da o galiba), virüs korkusu var havada. Nasıl geçiriyorsunuz bu günleri? Ben 89 aydır zaten böyle yaşıyordum albüm yüzünden... Tam tatil planları yaparken yine evde olmak tabii biraz garip oldu ama bu bana yeni üretimle dönecek diye korkmuyor değilim. O yüzden şu an evdeki kayıt sistemimin kablolamasını değiştirdim, bozdum :)... Bir şey kaydetmek istemiyorum. Yakında “Epoch” lansman konse ri yapacağım evden, canlı olacak. Onun haricinde tamamen boş boş takılıyorum, belki daha sonra ara verdiğim romanım için masaya otururum, arada spor yapmam da lazım. Zor günler ama geçecek. u Hükümetin bu süreci doğru yönetebildiğini düşünüyor musunuz? Ben yeterli görmüyorum. Ortada bir sistem var gibi görünse de çok muğlak şeyler de var. Sağlık çalışanlarının yanında olmak adına çok eleştiri yapmayı uygun bulmuyorum ama bir önceki soruda söylediklerimin yanına şunu eklemek isterim: Bazı önlemlerde geç kalındı ve hâlâ da kalınıyor. Sanki ‘bekleyelim görelim, bu sürede de sağlığını koruyabilen korusun’ mantığı bana çok adil gelmiyor. Herkes bu kadar bilinçli ve koruma altında olamayabilir. Liderler kendilerini saklıyorlar ama esnaf ekmek parası için hâlâ sokakta. EMRAH KOLUKISA İlk solo albümüyle müzikseverlerin karşısına çıkan Doğan Duru “Solo albümden daha solo bir albüm oldu” diyor Epoch için. Yakında yeni bir Redd albümünün geleceği müjdesini de veren Duru “Feci bir albüm olacak; özgürlük duygusu bol, direnci güçlü ve umudu yüksek” olacak diye de ekliyor. İnsanların var Lee Bacon’dan ‘Son İnsan’ olmaması gereken bir dünyada “Dünya insanlar olmadan çok daha güzel. Başlangıçta çok yüksek potansiyelleri vardı. Diller geliştirdiler, aletler icat ettiler, hastalıklar iyileştirdiler. Bizi yarattılar. Ama zaman içinde yollarını şaşırdılar. İyi fikirleri kötü sonuçlar doğurdu. Hataları katlanarak arttı. Bize başka seçenek bırakmadılar.” Kitaptan... Kuralları asla sorgulamamış bir robot, var olmaması gereken bir insan ve her şeyi değiştirecek bir yolculuk. Günümüzden çok uzakta olmayan bir gelecekte robotlar insanları ortadan kaldırmış. Ve on iki yaşındaki robot XR935’in buna dair herhangi bir sorunu yok. İnsanlar olmadan savaş, çevre kirliği, suç yok. Toplumun tüm üyelerinin bir amacı var ve tüm düzen hiç sorunsuz işliyor. XR’nın imkânsız bir şey keşfettiği güne kadar: Emma adında bir insan kız. Tüm hayatı boyunca XR’ye insanların cani olduğu ve dünyanın onlarsız daha iyi olduğu söylenmiş. Ama Emma ca ni gözükmüyor... Korkmuş gözüküyor. Ve XR’nin yardımına ihtiyacı var. Şimdi XR, iki robotla birlikte Emma’yı haritadaki gizemli bir noktaya götürecek tehlikeli bir yolculuğa çıkmak zorunda. Ama kuralların hiç çiğnenmediği ve insanların var olmaması gereken bir dünyada nasıl hayatta kalacaklar? u Cumhuriyet Pazar